Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/16 DIŞ HABERLER 22 EKÎM 1990
AL HAYAT GAZETESt
Saddam'danBush'a'çekilirim'mesajıMısır'da yayımlanan Al Hayat gazetesi, Sovyet
kaynaklarına dayanarak verdiği haberinde, Irak Devlet
Başkanı Saddam Hüseyin'in, SSCB Başkanı Gorbaçov'un
özel temsilcisi Primakov aracılığıyla 'Kuveyt'ten çekilmeye
hazır olduğu' mesajını Bush'a gönderdiğini bildirdi.
Dış Haberler Semsi — SSCB Başka-
nı Mihail Sergeyeviç Gorbaçov'un özel
temsilcisi Yevgeni Primako\'un, ABD
Başkanı George Bush'a, "Irak'ın Kuveyt
1
ten çekilmeye hazır olduğu" mesajını ver-
diği ileri suruldü. İngiltere'de yayımlanan
Observer gazetesi, Bush yönetiminin, pet-
rol fiyatlarını yükselten saldırgan politi-
ka izlemesi konusunda Saddam'ı cesaret-
lendirdiğini iddia etti.
AA'nın Kahire kaynaklı haberine göre
Sovyetler Birliği Başkanı Gorbaçov'un
temsilcisi olarak Irak'ta temaslarda bu-
lundukta sonra ABD'ye giden Yevgeni
Primakov, Başkan Bush'a, "Irak, Ku-
veyt'ten çekilmeye hazır" şeklinde bir me-
saj iletti.
Al Hayat Gazetesi'nin SSCB kaynak-
larına dayanarak verdiği haberde, Prima-
kov'un, Irak Devlet Başkaru Saddam Hii-
seyin ile göruşmesi hakkında Başkan
Bush'a bilgi verdiği kaydedildi.
Primakov'un verdiği bilgiye göre Sad-
dam Huseyin, 'Kuveyt'i işgallerinin sürek-
li olmayacağı, ancak çekilmek için Irak'a
denizde bir çıkış noktası verilmesini iste-
diklerini" bildirdi.
ABD'nin, Irak'a yönelik tehditlerinin
de durdurulması gerektiğini belirten Sad-
dam, VVashington'un, Körfez krizine ba-
rışçı bir çözüm bulunabilmesi için Bağ-
dat ile doğrudan temasa geçmesinin
önem taşıdığını vurguladı.
Sovyet kaynaklar, Saddam Hüseyin'in,
Primakov'dan, bu mesajını ABD yöne-
timine iletmesini istediğini, Sovyet tem-
silcinin de Moskova ile danışmalarda bu-
lunduktan sonra bu isteği kabul ettiğini
belirttiler.
Arap basırunda yer alan öteki haber-
lerde de Sovyet temsilcinin temaslarının,
Körfez krizine askeri bir çözüm bulun-
ması seçeneğini ortadan kaldırmadığı,
ancak ablukamn başarıya ulaşması için
daha fazla zaman tanınması gerektiği yo-
lundaki görüşleri güçlendirdiği bildirildi.
Observer
Bu arada, İngiltere'de yayımlanan Ob-
sever gazetesi, ABD'nin, petrol fiyatları-
nı yükselten saldırgan politika izlemesi
konusunda Saddam'ı cesaretlendirdiğini
ileri sürdü.
Observer gazetesinin ust düzey ABD-
li yetkililere dayanarak dün verdiği haber-
de, New York'ta ocak ayında iki ülke ara-
sında yapılan görüşmelerde, Irak'ın, Pet-
rol Üreten Ülkeler Teşkilatı OPEC bun-
yesinde öneinli bir fiyat artışı yapılması-
nı istediği konusunda gizli bir imada bu-
Iunduğu belirtildi.
Haberde, Saddam Huseyin ile Ameri-
kalı diplomatlar arasında Kuveyt işgalin-
den önce yapılan görüşmelerde, Irak'ın
petrol fiyatlannı yükseltmeye yönelik gi-
rişimine, ABD hükümeti tarafından da
destek verildiği kaydedildi.
Gazete, Saddam Hüseyin'in ocak ayın-
da yıpranmış ve yaşam savaşı veren bir
diktatör olduğunu hatırlatarak daha fazla
paraya ihtiyaç duyduğunu kaydetti.
Haberde, ABD'nin Louisianna, Arizo-
na, Alaska ve Texas gibi petrol üretilen
bölgelerinin büyük mali sıkıntı içinde bu-
lundukları, petrol fiyatlarındaki artıştan
bunların da büyük faydalar sağlayacağı
ifade edildi.
Observer gazetesi, Irak'ın Kuveyt'i iş-
galinden sonra ABD'nin Bağdat Büyük-
elçisi April Glaspie'nin, Saddam ile bir-
araya geldiği ve görüşmede, petrol fiyat-
lannın artışı konusundaki Irak isteğine
destek verildiğini kaydetti.
Öte yandan, Körfez'deki O'Brien adh
ABD savaş gemisi, El Bahar El Arabi adh
Irak tankerine uyarı ateşi açtı.
tngiliz Haber Ajansı Press Acsocia-
ton'ın bildirdiğine göre Irak tankerine,
ABD savaş gemisinin telsizine cevap ver-
nıemesi ve dur emrine uymaması uzeri-
ne uyarı ateşi açıldı.
Irak'ın, söz konusu olaya karşıhk ver-
me ihtimaline karşıhk, Körfez'de bulunan
savaş gemilerinin ileri hazırlık durumu-
na geçtikleri kaydedildi.
Haberde, El Bahar El Arabi tankeri-
nin adı belirtilmeyen bir Irak limanından
ayrıldığı bildirilerek tankere uyarı ateşi
açıldıktan sonraki gelişmelerle ilgili bil-
gi verilmedi.
Washington Post'un haberi
Bu arada, ABD'de yayımlanan Was-
hington Post gazetesinin adı açıklanma-
yan ABD'li yetkililere dayanarak verdiği
haberde, Irak askerlerinin ABD yapımı
hawk uçaksavar füzelerinin nasıl kulla-
nıldığı konusunda eğitim gördükleri bil-
dirildi.
Haberde, Irak'ın elinde 150 hawk fü-
zesi bulunduğunu ve bunun da ABD'ye
karşı tehdit oluşturduğu kaydedildi.
Gazetenin haberinde, ayrıca ABD
Başkanı George Bush'un, Irak'ın Kuveyt
işgalinden önce Irak Devlet Başkanı Sad-
dam Hüseyüı'e bir mesaj gönderdiği de
bildirildi.
Bush'un mesajında, Irak'ın komşula-
rına saldırma tehdidinden endişe duyul-
duğu ve ABD'nin Bağdat ile ilişkilerini
geliştirmek istediği ifade edildi.
Körfez kriziyle ilgili diğer gelişmeler de
şöyle:
— Kolombiya Devlet Başkanı Cesar
Gaviria, Körfez krizinden sonra ülkesin-
de petrol araştırmaları yapılması amacıy-
la girişimlerde bulunacaklarını söyledi.
— Senegal, Suudi Arabistan'ın istemesi
halinde Körfez'deki askerlerinin sayısını
iki ayda uç kat arttırabileceğini bildirdi.
Senegal, Körfez'e 500 asker göndermişti.
— İrlandalı üç parlamenterin bu ay
Bağdat'a giderek Irak ve Kuveyt'teki ya-
banalann tahliyelerine izin verilmesi için
temaslarda bulunacaklan bildirildi.
KRAL HUSEYİN:
Ürdün
felaketin
eşiğindeDış Haberler Servisi — Ürdün Kralı
Huseyin, Körfez krizinde Ulkesinin fela-
kete doğru sürüklendiğini ve diğer ülke-
lerin Ürdün'e karşı kötü davrandıklarıru
söyledi.
Kral Huseyin, îngiltere'de yayımlanan
Sunday Times gazetesine dün verdiği de-
meçte, Ürdün'ün "tsrail ile Irak arasın-
da süuşmış küçiik ve fakir bir ülke" ol-
duğunu kaydetti.
Körfez'de savaş çıkmasının önlenmesı
halinde dahi ülkesi üzerinde zorlamala-
nn artmasıyla Ürdün'ün parçalanabilece-
ğine değinen Huseyin, "Ülke felakete
doğru gidiyor" dedi.
Kral Hüseyin'in kardeşi Veliaht Prens
Hasan da Sunday Times'a verdiği demeç-
te, "Ürdün, BM'nin Irak'a ekonomik am-
bargo karannı titizlikle uygulamaktadır,
ama yine de Suudi Arabistan ve Batı ta-
rafından eleştirilmiştir. Ürdün, Irak ta-
rafına doğru itilmiştir" dedi.
Ürdun, Irak'ın 2 ağustos tarihinde Ku-
veyt'i işgal etmesinden sonra Birleşmiş
Milletler'in bu ülkeye ekonomik ambar-
go uygulanması yolundaki karannı tam
anlamıyla uygulamadığı gerekçesiyle eleş-
tirilere uğramıştı.
SARABtSTAN
ABD askeri
sinekavlıyorBoş zamanlarını, herhangi bir askeri görevi üstlenmeden
televizyon seyrederek, duş yaparak, voleybol oynayarak
geçirmeleri yüzünden can sıkıntısının 'baş düşman' haline
geldiği S.Arabistan'daki ABD kuvvetlerinden 197. Mekanize
Tugay Komutanı Ted Reid "Askeri olduklan yerden
kopartıp çölün ortasına atarsanız sonuç bu olur" dedi.
ABD askerlerinin en büyük moral kaynağı mektuplar.
' •» '
ABD'nin
nü etkisiz
Suudi Arabistan'a gönderileceğini açıkladığı Ml Al tankları, olası bir askeri mudahalede, Irak'ın tank üstunluğü
hale getirecek. HA AillfiU AİB»aWl'AWL±»- *"»MiHfB> nhytfct»if«niT» hntgedeki Ml tanktan geri gönderüecek.
Dış Haberler Servisi — Suudi Arabis-
tan'daki Amerikan askerierinin şu gün-
lerdeki "başdüşmanı"nın can sıkıntısı ol-
duğu bildiriliyor. Reuter ajansı muhabir-
lerinden Chris Lefkow'un bildirdiğine
göre askerlerin önemli bir bölümü za-
anlannı herhangi bir askeri görev üst-
[lenmeden televizyon seyrederek, duş ya-
jparak, voleybol-futbol oynayarak, hat-
ta kelimenin tam anlamıyla sinek avla-
yarak geçirmekte.
M-l tank birlikleri için düzenlenen
"Panter Cenneti" adlı boş zamanları de-
ğerlendirme merkezinde pek çok olanak
bulunmasına karşın askerlerin yoğun bir
stres altında bulunduklannı kaydeden
197. Mekanize Tugayı'nın 46 yaşındaki
komutanı Ted Reid, "
f
Askerleri olduk-
lan yerden kopartıp çölün ortasına atar-
sanız, sonuç bu olur" dedi.
lOt. Hava Birliği uzmarüanndan H.B.
Carlton "Moralin yüksek olduğunu her
kim iddia ederse valan söylüyor
demektir" şeklinde konuşuyor.
Panama'ya Amerikan müdahalesine
katılmış olan 28 yaşındaki onbaşı John
H.Hanis, "Elimizden geleni yaptığımı-
za eminim, ama bükümetimizin tutumu
gerektiği kadar sert değil" yorumunu
yaptıktan sonra "Eve gitmek isteyen her
askerin duygulannı paylaşıyonım" de-
mekte.
Yetkililerin belirttiklerine göre Suudi
Arabistan'daki Amerikan askerlerinin en
büyuk moral kaynağı evlerinden ve ya-
kınlanndan gelen mektuplar. Başlangıç-
taki sorunlann aşıldığını belirten Ame-
rikan askeri kaynaklan, Suudi Arabis-
tan'ın Kuveyt sınınnda oluşturulan yeni
haberleşme merkezi aracıhğıyla askerle-
rin artık düzenli mektup ve faks olanak-
lanna kavuştuğunu kaydediyorlar.
ELEMAJN
BP PETROLLERI AS
JOB OPPORTUNITIES
in
INFORMATION SYSTEMS
MANAGEMENT
BP PETROLLERI A.Ş. a leading multinational petroleum
company based in Istanbul and operating throughout Turkey
otfers jobs for ıts growing Informatıon Systems.
The open positıons are:
1. Assıstant Operatıons Manager
2. System Analyst / Programmer
Candidates should have:
• Unıversity degree from Boğazıçı, Hacettepe, İTÜ, ODTÜ
or equıvalent ın:
• Computer Sciences or
• Mathematıcs & Statıstics or
• Industrial Engineering.
«
• Good command of English
• Should have completed theır milıtary oblıgation for male
candidates
The follovving qualıficatıon (s) will be consıdered as an asset:
• S/38 and/or AS/400 experience
• DB3 + and Clıpper experıence
• Unıx experıence
All applıcations vvıll be kept strıctly confidential.
Applicants should send theır CV's and recent photographs
to the follovving address no later than:
31 OCTOBER 1990
BP PETROLLERİ A.Ş.
Personel v& Idan Işler Daıresi P.K. 291. 80223 - ŞişU
• G O O D Y E A R LASTİKLERİ T.A.Ş.; •
A Multinational Company
Is offering career opportunities vvithin its
MATERIALS MANAGEMENT DIVISION
at their locations in Adapazarı and izmit.
The scope of this division includes functions of;
PURCHASING, MERCHANDISE PLANNING AND
CONTROL, DISTRIBUTION, INVENTORY CONTROL,
VVAREHOUSING, TRANSPORTATION AND
CUSTOMS.
We are looking for applicants with experience in the
Materials Management Environment, preferably
obtained in a manufacturing industry.
A university degree in business, economics,
engineering or science is preferred.
Only those with an imaginative approach to business,
strong leadership capabilıties and resutts oriented need
to reply.
Male applicants should rpve completed military service.
Please vvrite in strictest confidence, enclosing detailed
CV and recent photograph to:
GOODYEAR LASTİKLERİ T.A.Ş.
PERSONEL MÜDÜRLÜĞÜ
"MMD"
ADAPAZARI FABRİKASI
BEŞKÖPRÜ MEVKİİ
P.K. 27
ADAPAZARI ^ ^ ^
GOODFYEAR
KONYA ALÇAK UÇUŞ ÜSSÜ
AWACS'lar 'bekâr evi'Boeing 707'den bozma "uçan radar"da yaşam yatak-
mutfak-tuvalet üçgeni içinde geçiyor. Mutfakta, farklı
damak tatları sonucu "kendi yiyeceğini kendin hazırla"
prensibi geçerli. Yataklar kemerli, pencereler sürekli örtülü.
ALİ DOĞAN
KONYA — Altı portatif yatak, bir kü-
çük mutfak ve tuvalet... Ufacık pence-
relerinde perdelerin sürekli kapalı tutul-
duğu "bekârevi", değişik uluslardan 15
genç erkeği banndınyor. AWACS'larda
görevli Hollandalı hava başçavuş Theu-
nlssen, Boeing 707'den bozma "nçan ra-
dar"da yaşamının büytik bölümünü ge-
çirenlerden...
Theunissen, görev uçuşlannda yapılan
"normal işlerden" çok, uçaktaki günlük
yaşamlarını anlatıyor. "Değişik uluslar-
dan insanlann oluşturduğu bir toplulukta
ber zaman bazı sonınlar çıkar." Bu so-
runlardan en çarpıcı olanlan uçağın mut-
fağmda yaşanıyor. 1 \ değişik ulustan gö-
revliler, farkJı "damak zevklerine" sa-
hip. Theunissen'e göre Türkler "çatal bı-
çakla yenebilecek kadar koyu" seviyor-
lar kahveyi, Hollandalılann içtiği kahve
ise "neredeyse bardağın arkasını göste-
recek kadar açık" oluyor. Bu sorun,
AVVACS'larda "kendi kahveni kendio
yap" şianyla çözülmüş.
Hollandalı başçavuş, mutfaktan uça-
ğın "yatak odasına" geçiyor. Art arda
dizilmiş bir çift açılır kapanır üçlü ran-
zadan oluşan yatak odası "son derece sa-
de". Uzun görev uçuşlannda personel
burada dinleniyor. Ne var ki ranzalar, sık
sık kâbus görenler için pek kullanışlı ol-
masa gerek. Hızla uyanıp başlarmı üst
yatağa çarpmalan işten bile değil. Ama
" E n modern teknolojiye sahip"
AWACS'larda bunun da çaresi bulun-
muş. Insanlar yatarken kendilerini sağ-
lam kemerlerle yataklanna bağhyorlar...
IVORNER'DENAKKUM YORUMU:
Türkiye neden veto etsin?
OndulineYAPI MALZEMELERİ A.Ş.
STANBUL'daki şirket merkezinde
görevlendirilmek üzere
• Pazarlama ve ışletmecilik konusunda
yüksek lisans sahibi
Oercihan yurtdışında master yapmış)
• Yüksek görev bilinci ile geniş bir
pazarlama kadrosunun sorumluluğunu
üstlenebilecek
• Yönetici olarak en az 3 yıl deneyimli
• Yetenekli. yaratıcı, çok yönlü
• Seyahat edebilir, dinamik
PAZARLAMA MÜDÜRÜ
aramaktadır.
steklilerin P.K 74 Beşiktaş adresine
müracoatları rica olunur.
Müracaatlar kesinlikle gizli tutulacaktır
MEDICAL
SYSTEMS
Yurt dışında tıbbî cihazlar konusunda
eğitildikten sonra
Ankara, İzmir ve Adana'daki
Teknik Servis bölümlerimizde
görevlendirilmek üzere
çok iyi derecede Ingılizce bilen
askerliğini yapmış
ELEKTRONİK
MÜHENDİSLERİ/TEKNİKERLERİ
FİZİK MÜHENDİSLERİ
aranıyor.
tlgilenenlerin Istanbul'da 174 38 70-71,
Ankara'da 131 05 18, tzmir'de 21 89 19,
Adana'da 13 30 16 numaralı telefonlardan
randevu almalan rica olunur.
MESİ
Medıkal Sistemler Ticaret ve Sanayi A.Ş.
(Baştorafı 1. Sayfada)
Turkiye'nin sadece askeri ve stratejik açı-
dan değil aynı zamanda siyasi açıdan
önemli fonksiyonu da krizden sonra göz
önüne alınır. Bir diğer nokta ise sadece
Avrupa'ya ve NATO'ya bakmamalısınız.
Bence Türkiye gelecekte oluşabilecek ve
Orta ile Yakındoğu bölgesinde istikrarı
sağlamayı amaçlayan bir bölgesel savun-
ma düzenlemesinde de önemli rol oyna-
malıdır. Böyle bir'yapılanmada Türkiye-
siz ilerlenemez. Başka ülkeler de olacak-
tır. Örneğin Mısır, Suudi Arabistan. Ama
bana göre Türkiye, köprü rolü nedeniyle
bu yönde kendi konseptlerini geliştirme-
lidir.
— AKKUM Anlaşması'nm 19 kasım-
da im/alanması öngörülüyor. Bu anlaş-
ma ile konvansiyonel silahlar alt diizey-
lerde dengelenecekse de Türkiye silahlar-
daki kalite açısından kalacak olan den-
gesizlikten endişe ediyor. Bu çerçevede,
gerek ortak yatırımlar olsun gerek doğ-
rudan >ardımlar olsun NATO'dan gele-
cekte nasıl >ardım bekleyebiliriz?
WÖRNER — Her şeyden once geçmiş-
te Turk Silahlı Kuvvetleri'nin moderni-
zasyonuna önemli katkılarda bulunan
ABD ve Almanya'nın yardımlannın de-
vam edeceğini söyleyebilirim. Bunun ya-
nı sıra AKKUM çerçevesinde gerçekleşe-
cek olan transferlere bakıyorum. Kanım-
ca bu, Türk kuvvetlerinin modernizasyo-
nuna katkıda bulunacaktır. Ayrıca büt-
çe kesintileri ve kuvvet indirimlerinin so-
nucu olarak uretim alanında standardi-
zasyon ve işbirliğini arttıracağız. Türki-
ye ve diğer guney kanat ülkeleri bu ça-
balara dahil edilmelidir.
— AKKL'M konusu açıldığına göre
Sovyetler Birliği'ne ait paramililer (yarı
askeri) kuvvetlerin ellerinde bulundur-
dukları ağır silahlar konusunda bir soru-
nu bulunduğunu gecen günlerde Türk ba-
sınında yer aldı. Bu silahlann AKKUM
kapsamında tutulmaya çalışılması Türk-
iye tarafında hassas bir konu. Bu konu
19 kasımda imzalanması öngörülen AK-
KUM Anlaşması açısından bir sorun
oluşturacak mı?
WÖRNER — Evet bir sorun var. Ta-
bii anlaşmanın imzalanmasma daha bir-
kaç hafta var. Onun için şimdiden sonuç-
ların ne olacağım söyleyemem. Ama iki
konudaki görüşümü söyleyebilirim. Bi-
rincisi, bu ciddi birsorundur. Özellikle
Türkiye için. Öyle sanıyorum ki herkes
bunu anlıyor. lkincisi ise bana göre bu
konu Sovyetler Birliği ile Türkiye arasın-
da akılcı bir şekilde ele aknabilir. Kanım-
ca Türkiye, anlaşma sağlanamaması ne-
deniyle silahlann indirimi anlaşmasının
başansızlıkla sonuçlanmasına izin verme-
ye hazır değil.
— Ama Turkiye'nin "Anlaşmayı
engellemeyin" yaklasımının baskısına
maruz kalacağından endişe ediyoruz.
WÖRNER — Sonuçta vanlacak olan
duzenlemenin Turkiye'nin olduğu kadar
bu sürece iştirak eden tüm diğer ülkele-
rin lehinde olacağından kuşku duymuyo-
rum. Turkiye, Sovyetler'in gerçekleştire-
ceği indirim ve geri çekilmelerden yarar-
lanacaktır. Türkiye, AKKUM sırasında
çok önemli bir rol oynadı. Müzakereler-
de etkinliğini hissettirdi. Bence Turki-
ye'nin kendisini bu süreçte ithal edilmiş
olarak hissetmesi için hiçbir neden yok.
Tabii sözünü ettiğiniz sorun var. Buna çö-
züm bulmamız gerekiyor. Benim vurgu-
lamak istediğim, Turkiye'nin, şimdiye ka-
dar tatminkâr bir şekilde çözümlenmemiş
olan bir sorunu şimdiye kadar lehinde çö-
zümlenen konularla tartması gereğidir.
Kanaatime göre Türkiye, Sovyetler Birli-
ği ile vanlacak silahsızlanma anlaşması-
nın kendi guvenliği açısından genel ola-
rak yararlı olacağım biliyor. Şunu da ek-
lemek isterim, söz konusu paramiliter
kuvvetlere baktığınızda unutmamalısınız
ki nereden kaynaklanırsa kaynaklansın,
Türkiye'ye yönelik bir tehdit, NATO'ya
yönelik bir tehdittir. Türkiye yalnız bıra-
kılmayacaktır. Bu açıdan baktığınızda,
sözü edilen paramiliter güçler konusu
dramatik boyutunu bir ölçüde kaybedi-
yor.
— Yani NATO'nun "Hepimiz birimiz
birimiz hepimiz için" yaklasımının gele-
cekte de siireceğine inanryorsunuz.
VVÖRNER — Evet. Hiç kuşkum yok.
— Avnıpa'da görülen uzlaşma rüzgâr-
ları nedense Türk- Y'unan ilişkilerine is-
tendiği gibi yansımadı. Bunun nedeni ne-
dir sizce?
WÖRNER — Bunun arkasındaki fak-
törleri siz benden çok daha iyi biliyorsu-
nuz.
— O zaman, karşı tarafın nelerden
korktuğunu söyleyebilirsiniz?
VVÖRNER — Bu konuda ayrıntılara
girmek istemem, çünku benim görevim
değil. Ama iki ulke, Doğu-Batı işbirliği-
nin içinde bulunduğu yeni ortamda so-
runlanna çözüm yollan bulmaları gerek-
tiğini anlamalıdir. Benim yapabileceğim
sadece iki tarafı, daha fazla yakınlaşma-
ları için yalnız konuşmalan için değil, ay-
nı zamanda bazı sorunlan, belki başta
küçük olanlan sonra daha büyük olan-
lan çözmeleri için teşvik etmektir. Diya-
loğun derinleştirilip güvenin arttırılması
ve işbirliği için yollarının açılması bence
önemli. NATO, mevcut sorunlan çöze-
mez. Bunu yalnız iki ülke yapabilir.
— Bu çerçevede AKKUM'da beliren
"Mersin sorunu'na bakarsak, Türkiye,
"Benim için bu sorun çözüldü" diyor. Yu-
nanistan ise aksini söyluyor. Bu konu
AKKUM Anlaşması açısından bir engel
oluşturacak mıdır?
WÖRNER — Bu konudaki görüş ay-
rılıklarını biliyorum. Bence bu göruş ay-
rılıkları AKKUM Anlaşması'nın imzalan-
masını tehlikeye düşurmeyecek.