25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
17 EKİM 1990 CUMHURÎYET/7 EVSANLAR F Ü S U N Ö Z B t L G E N G Ö R Ü Ş Allah vergisi Güzellık ve seksi olmak Allah vergisi. Ben de bunu değerlendiriyorum. Seksi gorunmek ve ılgı çekmek çok hoşuma gıdıyor. Çünkü vücudumu çok beğeniyorum. Esin Moralıoğhı 1968'DE DENIZE ATANLAR NE DUŞUNUYOR? Saratoga'mız yine geldiABD donanmasına 1956 yı- lında katılan Saratoga uçak gemisi bugunlerde Istanbul açıkJarında demırledı. İçınde 5 bin kişinin yaşadığı ve Viet- nam savaşı dahil bırçok kritık görevde bulunmuş bu yüzen öliim canavan, 2 bin yılına ka- dar demode olmayacak silah ve uçaklarla donaiılmış du- rumda. 18 katlı dev gemi 1987 yüın- da da Kararlılık Gösterisi tat- bikatı ıçm Antalya'ya gelmiş- ti. Sık sık Akdeniz'de dolaşan Saratoga bu kez Korfez krızi patlayınca Atlantik Okyanu- su'ndan Akdenız'e yollandı. 15 ağustosta Akdeniz'e giren gemi, Körfez'i vurmaya hazır pilotları ve personeli ile 2 ay- dır Akdeniz'de dolanıp dur- duktan sonra gemicilerı "eğ- Iendirip dinlendirmek uzere" lstanbul'a yaslandı. 1968 yılında ABD donan- masının Izmır ve Istanbul'a gelişı sırasında Amerikalı de- nizcıleri denize döken öğrenci liderlerınden olan, sonradan Izmir milletvekili olarak CHP'nin "haşan çocuğu" un- vanını alan bugunlerin "emek- li" sıyasetçisi Suleyman Genç arkadaşımız Ayşe Vıldırım'ın Saratoga uçak gemisinın zıya- reti ıle ılgılı sorulannı şöyle ya- nıtladı: — Uçak gemisinin Istan- bul'u zi>aretini nasıl degerien- diriyorsunuz? — Dünyadaki bu son değiş- melerle o gunün dünyasuıda- ki toplumsal verilen, dunyanın yeni aldığı şekıl, evrensel ılış- kilerdekı yeni boyutlar, bütun bunları değerlendirmeden so- yut olarak bu konuda duşun- celerimızi söylememiz biraz yavan olur. Yanı dünyadaki değişimı dıkkate alarak olayı değerlendırmek lazım. Dünya- da bıliyorsunuz büyuk bir yu- muşama var, bu yumuşama- ISTANBUL'UN OTOBUS YOLLARI Millet Caddesi'ne yapılan şık otobıis >olu bu kez Yavuzselim'den Şehzadebaşt'n* dogru ilerli- yor. (Fotograf: Muharrem Aydjn) Minibüslerden kurtarmak icin İSTANBUL'da bir suredir caddeleri demir parmaklıklarla bölmeden, şık duraklı, çiçek suslemelı özel otobus yollan yapıhyor. Taksim- Zincırlikuyu arasında eskiden yapılmış olan özel yoldan sonra bir sure otobus yolu yapımı durdurulmuştu. Toplu taşımaya ağırlık veren sosyal demok- rat beledıye işbaşına gelince yeni toplu taşıma yollan açmaya yöneldi. Topkapı-Aksaray arası özel otobus yolunun buyuk etabı bitirildi. Şim- dilerde Yavuzselim'den Şehzadebaşı'na doğru uzanan Fevzipaşa Caddesi'nde de özel otobus yolu yapılıyor. Jstanbul Buyükşehir Belediyesi Ulaşım Ko- ordinasyon Merkezi Müdünı tsmail Acar, oto- bus ozel yollan ile ilgili şu bilgılerı veriyor: "Millet Caddesi'nden saatte 220 adet otobiıs gecer. Bir tane oiobusun trafıği engelleme oranı 4 tane binek otomobile eşittir. Boylelikle bu oze) )oldan saatte 880 tane binek oto geçiyor demektir. 880 tane otobus avrıldı. Bunlara ozel bir şerit verildi. 3 şerit taşıta kaldı. Yolu da- ralttı diyorlar; tamam daralttık. ama o daralt- tığımızdan fazlasını biz dışarı aldık. Biz trafi- ği aksatandan daha fazlasını dışarı aldık. Mil- let Caddesi'ndeki ka>şakların verimi eskisine gore daha arllı. Fındıkzade ve Haseki kavşak- ları şimdi daha i>i ve rahat çalışmaktadır. Ça- pa kavşağımn ortasında minibuslerin durması ve bunun denetlenmemesi olayı bir jerde tıkı- >or. 'Minibusleri niye otobuslerin gittiği şerite almadınız' eleştirisine ise şöyle >anıt \ereyim. Biz bu yolu minibüslerden otobusieri kurtar- mak için açtık. Şimdiye kadar Millet Caddesi, Aksaray Surdışı olarak 3.5 km uzunlugunda özel yol yapıldı. Yavuzselim'den Şehzadeba- şı'ndaki belediye binasına kadar 2 kilomet- re var. Bu yol da 3 km'yi bulacak. Aksaray - Beyazıt arasını da duşunuyonız. Bunun dışın- da Saraçhane ile Unkapanı koprusune kadar bir şerit yapımı yurutuluyor. Şu anda proje aşa- masında. L'mraniye'de ufak tefek trafik duzen- lemelerimiz var. Bunu yaygın bir şebeke hali- ne gerjrmeye çahşıyoruz ama bir de şu var. Ge- nel felsefe diger trafîgi aşın derece rahatsız edip otobus yolu koymak degil. Kesinlikle bu yok. Otobus yolları bunun içinde otobus durakla- n, çiceklikler, altyapısı herşey içinde km başı- na 1 milyar liraya çıkıyor. Otobus jolları için, ayrıca sadece borduıie yaptıgımız şerit aynmları var. Onların maliye- ti çok duşuk. Kadıkoy iskelesinden Altıyol'a kadar bir otobus yolu yapük. İETT otobusle- rini 1.5 km boşuna dolaşmaktan kurtardık. 1.5 km yerine 400 metrede aynı yolu geçmehrine yol açtık. Bu çalışmalarımızın olumlu >onu ise gunluk 8800 olan otobus sefer adedi, bu du- zenlemelerle yuzde 20 bir artış gosterdi. Yani 10.500 ile 11.000 otobus arasına çıktı." 1990 NUFUS SAYIMIS0RUURI Çadır, kovuk, baraka 21 ekim günu, 1990 ydının Türkiyesı'nı belirleyecek nufus sayımı yapılacak. Sokağa çık- ma yasağı uygulanan son nu- fus sayımı olacağı bıldirılen bu sayımda sorulacak sorular 21. yüzyıla yaklaşan dünjamızda Türkiye'nin gerçeklerini yan- sıtıyor. Devlet lstatistik Enstitusu, sorulan hazırlarken ANAP ık- tidarının palav ralarmdan faz- la etkılenmeden gerçek duru- ma göre sorular çıkarmış. Or- neğin hane halkına soru sorar- ken oturduğu yerin nıteliğinı şöyle araştınyor: "Mustakil ev, apartman da- iresi veya çadır, kovuk, baraka, mağara vs..." Nufus sayımında sorulacak sorular once kişilerin doğum yerı, ikametgâhı, öğrenım du- rumu ıle ılgıli bilgılerı öğren- meyi amaçlıyor. Daha sonra "dogurganlık durumu" ve "ge- çen hafta içindeki çalışma durumu" aynntılı olarak sor- gulanıyor. Sayımda elde edilmek ıste- nen bazı bılgıler mesleklerde işsizlik ve ek ışlerle ılgih. Oze- likle e\ kadınlarının sayım so- nucunda mumkun menebe sa- yısınsn azaltılmasına yönelik bir çaba soz konusu. Bu konu- dakı sorular ve soru soracak sayım memurlanna verilen di- rektıfler şöyle: — Geçen hafta para veya mal karşılığı bir işte çalıştınız mı? (Son hafta içinde para veya mal karşılığı bir saat dahı ça- lışanlar, çalıştı olarak alına- caktır. Para veya mal karşılığı çalışma kapsamına, maaş ve- ya ücret karşılığı çalışılan ışler girdiği gibi, kendı hesabına ça- lışmak, kendı toprağında çift- çilik yapmak, ucretsız olarak aile ışlerinde çalışmak da girer...) Ev kadınlan, kendi evlerinin işlenni görmek veya işlere yar- dım etmekle beraber, ev ışleri- ne ek olarak son hafta içinde para veya mal karşılığı bir ge- lır elde etmek amacıyla başka bir ış yapmış ise bu işte calış- tığı sureye bakmaksızın tuttu- ğu işi yazınız. Son hafta içinde bir gelir el- de etmek amacıyla terzilik, na- kış, sepet örucüluğu, seramık ışlerı, çamaşıryıkayıcılığı, ha- lı dokumacılığı, hızmetçilik, çiftçilik, sebze yetıştırıciliğı .gi- bi herhangi bir işte çalışan ka- dınların tuttuğu ışı "terzi. di- kis diken, nakış işleyen, hiz- metçi, çocuk bakıcısı, çiftçi, hayvan yetiştiricisi, sebze yetiştiricisi" olarak yazınız. Özellikle kırsal alanda son hafta içinde yapıian ış ıçm "ev kadını" cevabı verılmiş ise bu kadının tarlada, bağda, sebze bahçesınde, hayvancılıkta vb. işlerde çalışıp çaüşmadığını so- runuz. Eğer soz konusu kışi bu giı işlerde çalışmışsa, çalıştığı sureye bakmaksızın yaptığı işi de "çiftçi, bağcı, sebzeci, hay- van yetiştiricisi" olarak yazı- nız... Nufus sayımı talimatları boyle. Anlasılan 1990 nufus sayımı sonuçlanna gore Tur- kiye'de "işsiz" ve "ev kadını" kalmamış olacak. mn getirdiği Dişkilerin çok da- ha değışık boyutlan var Bu boyutlar çerçevesinde olayı de- ğerlendirmek gerekir. Dünya- daki butün tabii uluslararası ılişkilerde de yumuşama var. Bu ilişkılerdeki yumuşamaya baktığımız zaman gorursunuz ki hiç de dunkü gibi değil. Arada farklılıklar var, onu söylemek ıstiyorum. — Yani artık yumuşama var, getebilirler mi demek is- tiyorsunuz? — Şimdi geldi diye düşman- ca tavır takınmak da yanlış, ama bugünun konjonktürün- de Amerikan donanmasının Turk kıyılannı ziyaret etmesi- nin de bir anlamı yok. 68'de Ortadogu'da çok farklı milli- yetçi akımlar vardı, çok deği- şik bir gelişme vardı. Kon- jonktür de çok farkhydı. Bu değışen konjonkturün çerçeve- sı içinde uluslararası pazarlık- larda iki super guç, genellikle geri kalmış ulkeleri kullaruyor- lardı. Türkıye bu tartışmalann uzerinde sık sık da yer almış- tı Bu iki unsuru birbirinden ayırmak lazım. Yanı o günkü şartlarla bugünkü şartlara ıyi bakmak lazım. — ABD donanmasının as- kerierini o zamanlar denize nasıl atbnız? — Basbayağı tutarsımz ko- lundan atarsınız. Olay bir ta- ne değil ki. Dolmabahçe'de vardı, Izmir'de vardı. Olay tek değil. Birçok kez cereyan et- miş bir olay. Birçok olayın bi- rikımi var. —Şimdi de içip içip halkı rahatsız ediyor denizciler — O zaman da ilk önce öy- leydi, o tepkilerin sonucu as- kerler artık ekıp halinde Tur- kiye'de dolanmıyordu. Bili- yorsunuz 1952'de başladı Amerikan askerlerinin Turki- ye'ye gelmesi. Hep gelirlerdi, fakat 1968'den ıtibaren dina- mık guçlenn tepkileri sonucu ya gelmezlerdi veya geldıkle- rinde son derece dikkatli dav- ranırlardı. Şimdi yenıden eski gunlere dönduk. — Şimdi de birilerinin deni- ze mi atması lazım? — Bilemıyorum, bilemiyo- rum. Dünyadaki şartlar nasıl şekıllenir. Elbette ki ulusal çı- karlarımız onu gerektırıyorsa yeni gençler onun gereğini ye- nne getirirler. SAĞ BASINDAN Babıâli'nin fethi YENİ Nesil gazetesinde Veysd Akpınar Babıâli'nin fet- hının tamamlandığını mujde- h>or. 14 ekim gunu yayımla- nan yazısından bazı paragraf- lar şöyle: Babıâli'nin fethi, muhafa- zakâr duşunce açısından İslan- bul'un fethi kadar mukaddes bir emel olmuştur. Onceki gunku açılışta işte o fethi ta- mamladık. — Kale sözun tam mânâsıy- la fethedilmiştir... Cağaloğlu- nu uzun uzun suzduk: Gordıik ki bir zamanlar lastik muhür ustune "Bediuzzaman" ve "Risale-i Nur" yazdıracak ka- dar cesur tek muhurcu buluna- mayan bir mekânda, bunlan yazmaktan şiddetle imtina eden bir muhurcunun dukkâ- nının bulundugu binada on uç yıldır faaliyet gosteren Sozler Yayınevi var... Hemen karşısında Yeni Ne- sil gazetesi, Yeni Asya Yayın- ları... Otesinde refikimiz Zaman gazetesi ve Milli Gazete... Cağaloğlu'nun başlangıç ke- simınde dost Turkiye gazetesi ile Sur dergisi... Meydana hâkim noktalann birinde Diyanet Yayınevi... Babıâli seferinde ortak he- def vunılmuştur. Bundan sonra işimiz daha kolaydır. Kufrun sırça sarayla- rı, tıpkı komunizm gibi arka arkayB devrilecek, muazzez Üstad'ın yıllar oncesinden mujdelediği gibi "İstikbalde en gur »âda Islâmın sâdası ola- caktır..." MARDIN'DEN GORUNUM Tüp nakli Mardin kentimize me- deniyet ginniş. Artık evlerde ilkel ocaklar değil tıipgaz kullanıh- yor. Ancak kent so- kakları dik ve dar olduğu için tüpgaz ara- baları 'vank vank" dı- ye ortalığı birbirine katıp dolaşamıyor. Tupgaz, at ve eşekler- le nakledilıyor. Ev ka- dınlan bir at kişnemesi duyunca tüpçunun gel- diğini anlayıp yenisi ile değiştiriyorlaı. HAYVANLAR ISMAİL GILGEÇ KtM KİME DUM DUMA BEHlç AK PİKNİK PÎYALE MADRA MEBBAZ4UI PGENSLEC NE AMASI AMMASI yac. ü HIZLI GAZETECİ \ECDET ŞES iyan bir bât» ve otuzunda yem &ır ş cür kdvgasındakı t?ır anne . Çocuğumuzâ dyıracak. zamanımız yoîctu UMüT, tHjyukaonelerm ehnöe t>uyuduJ Kanmis âramrzdakı Ideolojı tûneiı uzerne kutvlu ev/ılığımfz ç y , çozulmeye. fröçfedı Ve ksnm. önaş. txnı AĞAÇ YAŞKEN EĞİIİR KEMAL GÖKHAN GÜRSES GARFIELD JIM DAVIS TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKA\ 17 Ekim AMBRIKA'DAKI CARDIFF'D£Vi"NfN ÖYKÜSÛ.. 1863 'OA 8U6ÜM, NElV YORK DAN DEV 8ıR ÇıFTÇı, AgAZıS/MbE Su KUYuSu r£, STU88Y NE\A/£LL ADLI ıS71E£k:£N, S MeHSE 8O- ç£t/g.Epe T, AJ£U/ELL, KESMEYE KOYULMUŞTll!. , SO2i OLDUĞUHU STU&BY <5£ HULL Bu TCP/SAGA Mu$TU ME&4KL /L4ISL4 STEY£NL£&£ T.C. İMRANLI ASLÎYE CEZA MAHKEMESİ ESAS NO: 1985/72 KARAR NO: 1989/44 Karşılıksız çek vermek suçundan sanık Mustafa ve Rabia'dan ol- ma 1339 Imranlı doğumlu, Ankara ıli Altındağ ilçesi Akbaş mahai- lesı cilt 003/03, sayfa No: S kutuk 235'de nufusa kayıtlı olup Ankara Sokullu Mehmetpaşa Caddesı Nımet Sokak numara 12/10'da ıka- mel eder Abduliah Aybar'a 3167 sayılı kanunun 16/1 maddesı gereğınce bir yıl hapıs cezası ve- rilmış, aynı kanunun 16/2 maddesı gereğınce bir yıl «ure ile çek he- sabı açmasının yasaklanmasına, 647 sayılı kanunun 4'ûncu maddesı gereğınce beher gunu uç yüz Turk Lirası hesabıyla paraya çevrilen hapıs cezası 105.000.- TL.sıne ilişkın olarak mahkememızden veri- len 15.06 1989 gunyel 985/72 Esas 1989/44 K. sayılı gıyabı kararın türa aramalara rağmen sanıga teblığ edılememıs bulunduğundan 7201 sayılı teblıgat kanununun 28 ve 29 maddelerı gereğınce ış bu huküm özetımn yayımı tanhmden ıtibaren 15 gün sonra hükmün muhataba teblığ edılmış sayılacağı ılan olunur Basın 36190 Çocuklar ve Yetişkinlere Resim, Drama, Heykel Tel: 363 60 37 Şen Sok. 7/1 Caddebostan (2'ler Et Lokantası arkası) TURK KALP VAKFI NİŞANTAŞI SAĞLIK MERKEZİ Uzman Kadrosu ve yeni modern cihazları ıle hızmetinızdedir. Tel: 148 58 66
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle