Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURÎYET/18 DIŞ HABERLER 75 EKİM 1990
LÜBNAN
Aoun,diplomatik sorun oldu
AOUN — Fransa giiç durumda.
Fransa'nın siyasal sığınma hakkı tanıdığı General Michel
Aoun'a, Lübnan hükümeti ülkeyi terk etme izni vermiyor.
Devlet Başkanı Elias Hravvi, Aoun'un mahkeme önüne
çıkartılacağını söyledi. Aoun'un sığındığı Fransız elçilik
binasına giden yollar Lübnan ve Suriye birlikleri
tarafmdan kesildi.
Dış Haberier Servisi — Beyrut'taki
Fransız Elçiliği'ne sığınan Lübnanh asi
general Michel Aoun, Fransa ile Lübnan
hükümeti arasında diplomatik sürtüşme-
ye yol açtı. Fransa'nın, Aoun'un sığınma
isteğini kabul etmesine karşın, Lübnan
hükümeti Hıristiyan generale ülkeden çı-
kış izni vermeyeceğini bildirdi. Lübnan
Devlet Başkanı Elias Hrawi dün yaptığı
açıklamada Fransa'nın Michel Aoun'a si-
yasal sığınma hakkı tanımasını kabul et-
mediklerini bildirerek asi generalin mah-
BAGDATIDDIALARIYALANLADI
Irak, Kuveyt'ten
çekilmeyecekIrak Devlet Başkanı Saddam'ın Sovyetler Birliği temsilcisi
Primakov'a Bubiyan ve Warba adalarıyla Güney Rumalia
petrol bölgesinin ülkesine bırakılması koşuluyla Kuveyt'ten
çekilmeyi kabul edeceğine ilişkin iddialar yalanlandı.
Dış Haberier Servisi — Irak Devlet
Başkanı Saddam Hüseyin'in, Bubiyan ve
Warba adaları ile Rumalia petrol bölge-
sinin güneyi dışındaki tüm Kuveyt top-
raklanndan çekilmeyi kabul ettiği yolun-
daki haberier Bağdat tarafmdan yalan-
landı. Sovyetler Birliği'nin Novosti Ajan-
sı, Saddam'ın geçen hafta Bağdat'ta te-
maslarda bulunan Sovyetler Birliği tem-
silcisi Yevgeni Primakov'a, Kuveyt'ten
çekilebileceklerini söylediğini bildirmiş-
ti. Novosti Ajansı'run bir baska haberin-
de ise SSCB Savunma Bakanlığı'nın,
Irak'ın Kuveyt'i işgal edeceğinden haber-
dar olduğu iddia edildi. Bu arada, CNN
televizyonu, ABD'de Körfez krizine dip-
lomatik yollardan çözum bulunması yo-
lundaki görüşlerin giderek ağırlık kazan-
dığını bildirdi.
Irak Haber Ajansı INA, Saddam'ın
Kuveyt'ten çekilmeyi kabul ettiğine iliş-
kin haberlerin "uydurma ve asılsız" ol-
duğunu bildirdi. Ajans, "Bu tiir haber-
leri yayanlann maksatlan bellidir" ifa-
desini kullandı. Ajansın haberindej
"Irak'ın tutumu tutarlıdır. Kuveyt,
Irak'ın bir parcasıdır ve öyte kalacaktır"
dendi.
AA'nın haberine göre, Sovyetler Bir-
liği'nin Novosti Ajansı, Saddam'ın SSCB
temsitci Primakov'a Kuveyt'in Bubiyan
ve Warba adaları ile Guney Rumaila'nın
ülkesine bırakılması koşuluyla Irak'ın
Kuveyt'ten çekilebileceğini söylediğini
öne sürdü. Novosti, Primakov'un bu ne-
denle Bağdat ziyareti sonrasında Körfez
krİ2inin banşçı yollarla çözülebileceği ko-
nusunda iyimser olduğunu söylediğini be-
lirtti. tngiliz yayın kuruluşu BBC de ge-
çen hafta verdiği haberde, Saddam'ın
Primakov'a Kuveyt'ten çekileceğini söy-
lediğini bildirmişti.
İşgal istihbaratı
Novosti'nin bir başka haberinde de
Sovyet Savunma Bakanlığı'nın, Irak'ın
Kuveyt'i işgal girişiminden haberdar ol-
duğu halde bu istihbaratı "yetersiz" say-
dığı için bu konudan başkan Mihail Gor-
baçov'u haberdar etmediği bildirildi.
Sovyet askeri istihbarat birimlerinin,
Irak'ın Kuveyt'i işgal etmeye hazırlandı-
ğt, ancak bu işgalin yalnızca Irak'la Ku-
veyt arasında tartışma konusu olan Ku-
veyt topraklarını kapsayacağı yolundaki
raporu, bu kanıyı destekleyici ayrıntılar
içermesine karşın Savunma Bakanlığı ta-
rafından "inandırıcı" bulunmadı.
Amerikan CNN televizyonu, ABD.yö-
netiminin, Körfez krizine diplomasi yo-
luyla çözum bulunmasına ilişkin göruş-
lere ağırlık vermeye başladığını bildirdi.
CNN, ABD yönetimine yakın kaynakla-
ra dayanarak verdiği haberinde, bir haf-
ta öncesine oranla savaş ağırlıkh görüş-
lerin giderek etkisini yitirmeye başladığını
kaydetti.
Bu arada, VVashington Post Gazetesi,
Amerikan yönetiminin, Irak'a karşı as-
keri operasyon karannı geciktirdiğini ve
Bağdat'a baskı yapmaya yönelik yeni ka-
rarlar alınmasını istediğini yazdı. Gaze-
te, Başkan Bush ve danışmanlannm,
Irak'a karşı girişilecek askeri harekatın,
çok kısa sürse de büyük kayba yoi aça-
cağını ve ülkede böyle bir savaşa verile-
cek desteğin azalacağını düşündüklerini
bildirdi.
ABD Savunma Bakam Dick Cheney,
Irak'ın Kuveyt'i 2 ağustosta işgal etme-
siyle patlak veren Körfez krizinin ardın-
dan, bölgeye yolladıkları Amerikan
askerrerinin sayısının 200 bini aştığını ve
"daha da yollayacaklarını" söyledi.
Cheney, "Bu ne zaman sona erecek?"
şeklindeki bir soruya, "Bu konuda tah-
min yapmak istemiyorum, gelişmelere
baglı bir şey" yamtını verdi.
Ramazan: Banş istiyoruz
Öte yandan Irak Başbakan Birinci
Yardımcısı Taba Yasio Ramazan,"banş
istedikJerini" söyledi. Libya'dan Tunus'a
geçen Ramazan, "Tunuslu yetkitileri, ba-
nşçı çözttm yolundaki girişimler ve te-
maslar konusunda bilgilendirmeyi
planlıyorum" diye konuştu.
keme önüne çıkanlacağınt söyledi. Do-
ğu Beyrut'taki Fransız Elçiliği'ne giden
yollar da Lübnan ve Suriye birlikleri ta-
rafmdan kesildi. Beyrut hükümeti, Ao-
un hakkında çeşitli suclamalar bulundu-
ğunu, asi generalin devlet hazinesinden
75 milyon dolar çaldığının iddia edildi-
ğini, bu nedenle Aoun'un ülkeyi terk edip
edemeyeceğine ancak Lübnan adalet ma-
kamlarının karar verebileceğini öne sürü-
yor. Gözlemciler, Aoun'un siyasal sığın-
ma isteğini kabul eden Fransa'nın guç du-
ruma duştüğünu bildiriyorlar.
Cumartesi gecesi 8 saat süren kanlı ça-
tışmalarda ise 160 kişinin öldüğü, 800 ki-
şinin de yaralandığı bildirildi.
Önceki ğeceyi sığındığı Fransız Elçili-
ği'nde geçiren General Michel Aoun'un
dün sabah karısı ve üç kızı ile birlikte el-
çilikte duzenlenen bir ayine katıldığı bil-
dirildi.
İsrail
Israil, Suriye'nin Lubnan'ın Hıristiyan
kesiminden en kısa zamanda çekilmesi-
ni istedi.
İsrail'in Lübnan'daki koordinatoni Uri
Lubrani, Suriye'nin Lübnan'daki Hıristi-
yan güçlerin komutanı General Michel
Aoun'u devirmek için Hıristiyan kesimi
işgalini uzuntüyle karşıladıklannı, ancak
bunun Suriye'ye karşı harekete geçmele-
ri için yeterli olmadığını söyledi. Lubra-
ni, Suriye'nin bu harekât sırasında hava
kuvvetleri kullanmasına rağmen İsrail
kontrolu altındaki bölgeye tecavuz etme-
diğini belirtti.
Daha önce Suriye'nin Lübnan'da hava
kuvvetlerini kullanmasmın, İsrail'in bu-
na bir saldırıyla karşılık vermesine yol
acacağı belirtiliyordu.
Lubrani, Aoun'un kendilerinden yar-
dım istediğini de belirtti.
Uri Lubrani, Irak'ın Kuveyt'i işgalin-
den sonra Körfez'de ortaya çıkan ABD-
Suriye ittifakmın, Suriye'nin Aoun'u de-
virmek için güç kullanmasını kolaylaştır-
dığını da kaydetti.
Öte yandan Paris'te 50 kadar Aoun ta-
raftan, Lübnan'm Fransa Büyükelçiliği'ni
işgal etti.
Gruptan bir kişi, Reuter'e yaptığı açık-
lamada, Lübnan'daki Fransa Buyükelçi-
liği'ne sığınan General Aoun'un Fransa'ya
gelmesine izin verilinceye kadar eylemle-
rine son vermeyeceklerini bildirdi.
Suriye'nin göriişü
Suriye, General Aoun'un tasfiye edil-
mesi ile 15 yıldır süren Lübnan iç savaşı-
nın sona erdirilmesi yolu üzerindeki en
büyük engelin ortadan kalktığını bildir-
di. İktidardaki BAAS Partisi'nin organı
EI-BAAS gazetesinde çıkan yazıda bun-
dan sonra sıranın çeşitli milis gruplarının
ellerinden silahlarının alınmasına geldi-
ği bildirildi. Yazıda şöyle dendi: "Lübnan
Devlet Başkanı Elias Hrawi'nin öniınde
çok önemli görevler var. Bunlann en
önemlisi ise ülkedeki çeşitli milis grupla-
nnı silahsızlandırmaktır." Ancak yazıda,
Suriye'nin denetiminde olan Şii EMEL
örgütünden söz ediimediği dikkati çekti.
EMEL'in 4 bin dolayında silahlı savaşçı-
sı bulunuyor.
SADDAM'I PROTESTO — Suriye'nin başkenti Şam'da Kuveytliler tarafmdan sık sık Irak'ın Kuveyt'i işgalini proteslo gosterileri düzenleniyor. (Fotograf: Reuter)
KÖRFEZ KRIZININ ETKILERI
ABD-Israil ilişkilerinde yeni dönemİsrail'in, Körfez krizi sırasında Filistin sorununun alevlenmesine
neden olarak ABD'yi 'düş kınklığına uğratması', iki ülke
arasındaki ilişkilerin sarsılmasına yol açtı. ABD-İsrail işbirliği
Körfez krizinden sonra da sürebilir; ancak son gelişmeler,
İsrail'in ABD için eski önemini yitirebileceğini gösteriyor.
UFTK GÜLDEMİR
WASHINGTON — Körfez krizi Ue bir-
likte meydana gelen gelişmeler ABD-
İsrail ilişkilerinde ilginç bazı donüşum-
lere yol açtı. Bunlann en başında, son
BM kararında ABD'nin aldığı tutumun
da gosterdiği gibi, iki ülke arasındaki stra-
tejik partnerliğin artık tartışılmaz bir ta-
bu sayılmaktan çıkmış olması geliyor. Bu-
gün Washington'da kimse artık kolay ko-
lay tsrail hakkında, "Körfez krizinde
Amerika için Türkiye'den daha stratejik
bir mtittefiktir" diyemez hale gelmiş du-
rumda.
Bu durum, esaslı bazı değişikliklerin
habercisi. Her şeyden önce Körfez krizi,
Israil ne kadar ABD'ye yakın olursa ol-
sun, sırtında taşıdığı bölgesel kamburlar
nedeniyle, bu yakınlığı kendisine en ge-
reksinme duyulan krizlerde 'pratik yarara'
dönüşturemediğini göstermiş bulunuyor.
Geçen aylarda milyonlarca Amerikab ver-
gi mükellefi, ABD'nin yılda uç milyar do-
lar yardım ettiği İsrail'in, Amerika'nın
bolgede destek arayışında olduğu bir dö-
nemde, bu üç milyarın karşılığını alama-
yışına tanık oldu. Washington, değil Is-
rail'i kullanmak, Irak'a karşı koalisyonu
bir arada tutabilmek için İsrail'i Körfez
işinden olabildiğince uzak tutmaya çalıştı.
Gerçi bu, olası bir savaşta İsrail'in çeşitli
askeri görevler almayacağı anlamna gel-
miyordu, ama en azmdan ABD-İsrail as-
keri ilişkisinin çeşitli 'sorunları' olduğu-
nu gösteriyordu.
Son aylarda ABD kamuoyu ve yoneti-
minde israil'in, dünyada soğuk savaş di-
siplininin ortadan kalkmasından sonra
Amerika için ne derece stratejik bir part-
ner olmayı sürdüreceği zaten tartışılmak-
taydı. Buna 19 Filistinlinin öldürülmesi-
nin yarattığı gölge de eklenince, hafta so-
nunda BM'den geçen İsrail'i kınayan ka-
rara ABD'nin neden destek verdiği daha
da netleşti. Bu demek değil ki ABD, İs-
rail'i terk etmeye hazırlanı>or. Ancak bu
gelişmeler, tartışılması tabu olan bir iliş-
kinin farklı bir boyuta geçtiğini ve isra-
il'in Körfez krizinden Amerika için eski
İsrail olarak çıkmayabileceğini gösteriyor.
Gerek Amerika'daki Yahudi, gerekse
de İsrailli aydınlardan basına yansıyan
hava da bu doğrultuda. Bu çevre, soğuk
savaşın sona ermesi ve ardından ortaya
çıkan Körfez krizinin ABD'nin îsrail po-
litikalarında değişiklikler yapmasını ka-
çınılmaz hale getirdiğini düşunüyor. Her
ne kadar Amerikan Yahudilerinin muha-
fazakâr kanadım temsil eden Amerika
Haham Konse>'i Başkanı Marc Angel,
ABD'nin BM'deki tutumunu 'tsrail'e
ihanet' diye nitelese de liberal Amerikalı
Yahudiler sadece Filistinlilerin öldürül-
mesini kınamakla kalmıyor, 'tsrail'in izo-
lasyonunu arttıracak ve Amerikan çıkar-
lannı teblikeye duşürecek davranışlara
son verilmesini' istiyor. Yani aslında libe-
ral Amerikan Yahudilerinin goruşleri ile
Amerikan yönetiminin son attığı adım-
lar buyuk ölçude karşıtlık oluşturmuyor,
birbirinden güç alıyor. Bu hava değişik-
liğinin izlerine, ABD'deki en güçlü îsrail
lobi kurumu AIPAC'ın tutumunda da
rastlanıyor. Büyük siyasi ve mali güce sa-
hip AIPAC, geçmişte İsrail aleyhine tek
bir oy kullanmış politikacılan bir daha
bunu yapmaya 'tövbe ettirecek' kadar yıl-
dırabiliyordu. Oysa bu atak kurum,
ABD'nin BM'de Araplarla birlikte İsra-
il'i kınamasına sesini çıkarmadı.
Bu oluşumun bazı yansımalarına ba-
kıldığında şu manzara ortaya çıkıyor:
1-Israil, tıpkı Suudi Arabistan gibi Irak
ile bir savaşa girilmesini arzuluyor. Eğer
bu olasılık gerçekleşirse, İsrail değil Ame-
rikan ordusu savaşacak. Dolayısıyla ta-
butlar Amerika'ya dönecek. Bu durum
ABD Kongresi'ndeki İsrail yanhsı blok ve
Amerikan Yahudi toplumu için tatsız bir
gerçek.
2- Bu çıkmazın farkında olan İsrail,
krizde doğrudan inisiyatif ahrsa ne ola-
cak? ABD basınının iki ünlu kalemi,
Rowland Evvans ve Robert Novak, geçen
günlerde İsrail Başbakanı Şamir'in Irak'ın
uzun menzilli fuzeleri ve kimyasal yete-
neğinin yarattığı kaygılar nedeniyle ünlü
sanayici Armand Hammer aracılığı ile
Amerikan yönetimine eğer yıl sonundan
önce ABD Irak'ı vurmazsa İsrail'in vu-
racağı haberini yolladığını yazdı. ABD-
İsrail ilişkilerinin yeni bir iklime girdiği
bir dönemde İsrail'in böyle bir eylemi
stratejistlerce 'ABD ile ilişkilerinde inti-
har olur' diye niteleniyor.
3- Bu yeni iklim içinde İsrail'e her yıl
verilen 3 milyar dolar hibe de tartışıhyor.
Ancak bu yardımın kısılması uzak bir
olasılık olarak görülüyor. Çunkü İsrail-
in yakın bir gelecekte de ABD için önemli
bir ülke olmayı surdüreceği kaydediliyor.
Örneğin israil'in Körfez krizinde öne çık-
maması, sahne arkasında bundan daha
az rolü olabileceği anlamına gelmiyor.
4- Şu anda israil'in başına gelen en bu-
yük kötülük, ABD'nin İsrail'i kınayan bir
BM karannı desteklemiş olması gibi go-
zükuyor. Ancak iki ülke ilişkilerinde or-
taya çıkan yeni iklimin ilerde yaratacağı
yansımalar düşünulduğünde, ABD'nin
bu önemli adımı zararsız kalıyor. ABD
yönetimi içinde özellikle Başkan George
Bush ve Dışişleri Bakanı James Baker, ka-
palı kapılar ardında İsrail'i eleştiren laf-
lar sarf etmekle tanınıyor. Bu ikilinin du-
şuncesi o ki İsrail, Amerikan dış politi-
kalannı bir ölçüde ipotekliyor. Bu düşün-
cede olan en tepedeki bu iki yetkili, so-
ğuk savaş baskısının da ortadan kalkmış
olması nedeniyle Körfez krizinin Filistin
sorununa belki bir miktar çözum de ge-
tirerek son bulabileceğine inanıyor. Ba-
ker, geçen ay Kongre'de bu yonde imalar-
da bulundu. Bush da iki hafta önce
BM'de yaptığı konuşmada bu yola kapı-
yı açtı. Yani ABD yönetimi Filistin soru-
nu konusunda ısınma turlan yapıyor. Bir
yandan İsrail ile kompleksli bir ilişkiden
kaynaklanan yakınmalar, di|er yandan
ABD'nin Körfez krizinde 'Israilsiz de
yapabileceğini' keşfetmiş olması, Körfez
krizi ertesini bazı yçni gelişmelere sahne
yapabilir.
ABD, SSCB, Fransa ve îngiltere büyükelçileri, Körfez krizini değerlendirdv
Askeri çözüm olasılığı gündemden kalkmadı'Sovyetler Birliği'nin Ankara Büyükelçisi Albert Çernişev,
ABD, Fransa ve İngiltere büyükelçilerine oranla daha
iyimser. Çernişev, banşçı çözüm yollarının başarıya
ulaşmasının daha güçlü bir beklenti olduğunu vurguluyor.
YASEMİN ÇONGAR
ANKARA — ABD'de Kongre seçim-
leri 6 kasımda yapılacak. 22 kasımdaki
'Şükran Günü' kutlamaları nedeniyle
ABD Başkanı George Bush, Suudi Ara-
bistan'a gidecek. Aralık ayı Batı dünya-
sı için kultürel önemi buyuk olan ve uzun
bir resmi tatille kutlanan No«l etkinlik-
leriyle dolu geçecek. Korfez'deki Batılı
askerler tatil yapacak. Butun bu koşul-
lar, Körfez krizinde gergin bekleyişin en
azından 1991 yılı başına dek süreceği yo-
rumlarına yol açarken Birleşmiş Millet-
ler (BM) Güvenlik Konseyi'nin 670 sayı-
lı hava ablukası kararının alınan onlem-
leri 'askeri müdahalenin eşiğine kadar
getirdiği' belirtiliyor. Güvenlik Konseyi'-
nin bir sonraki karannın 'askeri herakât'
doğrultusunda olması beklentisi konu-
sunda, bu kararda buyuk ölçüde söz sa-
hibi olacak dört ulkenin Ankara'daki
diplomatlarıylagörüştük. ABD, İngilte-
re ve Fransa dipiomatları, askeri çözum
olasılığımn tümüylu gündemden kalkma-
dığını vurgularken SSCB Buytıkelçisi, ba-
nşçı çözüm yollannın başarıya ulaşma-
sının daha güçlü bir beklenti olduğunu
vurguladı.
ABD Buyukelçisi Morton Abramo-
witz, SSCB Buyukelçisi Albert Çernişev,
İngiltere Büyükelçisi Sir Timothy Oaunt
ve Fransa Büyükelçiliği Müsteşarı Pier-
re Le Gars Cumhuriyet'in Korfez'deki
son durum ve beklentiler konusundakı
sorulannı yanıtladı. SSCB Buyukelçisi
Çernişev "Ne derlerse desinkr ekonomik
yaptınmlar oldukça etkindir. Güvenlik
Konseyi'nin bundan sonraki adıra olarak
askeri güç kullanma kararı alacağını ke-
sinlikle düşünmüyoruz" derken ABD
Büyükelçisi Abramowitz de "Önleralerin
çok etkili olduguna ve Irak'ın bu önlem-
lerden zarar gördıiğune inanıyoruz" di-
ye konuştu. ingiltere Buyukelçisi Daunt
ise "Askeri mudahale olasılığı ortadan
kalkmış değil, Güvenlik Konseyi'nin da-
imi uyelerinden hiçbiri, halta Sovyetler
Birliği bile bu olasılığı tumuyle dışanda
bırakmıyor" dedi. Fransa Büyükelçiliği
Müsteşarı Le Gars da Filistin sorunuyla
Körfez krizi arasında bağ olduguna dik-
kat çekti ve "Filistinlilerin istemlerine ya-
nıt verilmezse bu, Saddam Hüseyin'in
davasına >ardımcı olur" diye konuştu.
Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik
Konseyi'nin dort daimi uyesinin Anka-
ra'daki ust düzeyli diplomatlarının Cum-
huriyet'e yaptıkları açıklamalar ozetle
şoyle:
ABRAMOVVITZ— Krizm en başın-
dan beri, Birleşmiş Milletler Güvenlik
Konseyi ve gerçekte bütiın dünya toplu-
luğu önceden gorulmemiş bir dayanışma
ve kararlılık gösterdi. Bu iyimserlik ne-
denidir, çünku sonuçta Birleşmiş Millet-
ler'in temel hedeflerine ulaşılacağından
emin olabiliriz. Irak güçleri Kuve>t'ten
koşulsuz olarak geri çekilmeüdir. Meşru
Kuveyt yönetimi kurulmalıdır. Yabancı
rehinelerin ayrılmasına izin verilmelidir.
Biz onlemlerin çok etkili olduguna ve
Irak'ın bunlardan büyük zarar gordüğu-
ne inanıyoruz. Bunlar islenen ekonomik
etkiyi gösteriyor ve biliyoruz ki Saddam
Hüsevjn'e guçlü ve açık bir sinjal ilcti-
yor. Savaş sonrası tarihte örneği tek olan
birteşik diplomatik lulum da oyle. Bu ön-
lemler sonucunda Saddam Hüseyin'in ge-
ri çekilip çekilmeyeceği ve Güvenlik Kon-
seyi kararlanna uymak zorunda kalıp
kalmajacağını görmemiz gerek. Ancak
bizim bu saldırının ortadan kaldırılması
ve bağımsız egemen Kuveyt'in yeniden
kurulması konusundaki karariılığımızdan
hiç kuşku duyulmamalıdır.
ÇERNİŞEV—SSCB Cumhurbaşkanlı-
ğı Güvenlik Konseyi üyesi Primakov Bağ-
dat'ı zivaret ederek Gorbaçov'dan Sad-
dam Huseyin'e özel mesaj götürdü. Bağ-
dat'taki voğun görüşmelerinden sonra
gelişmeler konusunda ivimser olduğunu
sotledi. Ben şöyle diyebilirim, ihtilafın
banşçı vollarla çozüme kavuşturulması
şansı azalmamıştır, aksine artmış olabi-
lir. Ekonomik >aptırımlann etkin oldu-
ğunu unutmamak lazım. Bunlar Saddam
Huse>in'i daha uzlaşıcı lutuma teşvik et-
mektedir. Ne derlerse desinler, ekonomik
>aptınmlar oldukça etkindir. Ancak ta-
bii bunlann sonuna kadar etkisini gos-
terebilmesi için zamana gereksinme var-
dır. Güvenlik Konseyi'nin bir sonraki
adım olarak askeri guç kullanma kararı
alacağını kesinlikle duşünmüvorum. Güç
kullanmayı en son çare olarak göruyo-
ruz ve bu yetki sadece Birleşmiş Millet-
ler Güvenlik Konseyi karan çerçevesin-
de duşunulmelidir.
DAUNT— Irak'ın Kuveyt'i işgali
uluslararası kamuoyunda oybirliğiyle
tepki gördü. Güvenlik Konseyi'nin beş
u>esi yapmalan gerektiği gibi birlikte ha-
reket ettiler. Butun buntar sonunda Irak
üzerindeki baskı, belirgin biçimde art-
maktadır. Sorunun banşçı yollarla çözü-
leceğini umuyoruz. Ancak Güvenlik
Konseyi'nin hiçbir üyesi, SSCB bile bu-
na dahildir, askeri çözüm olasılığını tü-
müyle safdışı bırakmış değil. Eğer aske-
ri harekât olursa diye spekülasyon yap-
manın yaranna inanmıyorum, ancak
böyle bir durumda bolgede 10 bin asker
bulunduran üikemiz herakâtın önemli bir
parçası olacaktır. Körfez'de bulunduru-
lan askerlerin geri çekilmesi ise ayrı bir
konu. Öncelikle Irak'ın işgale son verrae-
si, Kuveyt'in meşru hükümetinin yeniden
kurulması gereklidir. Sonra bolgede ye-
ni bir güvenlik duzenlemesi olacaktır. Ve
Korfez'deki \abancı askerler, onları bu-
ra>a çağıran ulke yönetimleri bu gerek-
siniminin bittiğine karar verdiği zaman
bolgeden çekilecektir. Bugune kadar yap-
ması gereken her şeyi yapan ve uluslara-
rası kamuoyuyla aynı çizgide bir polili-
kayı yüksek ekonomik ve siyasi bedele
karşın sürduren Turkiye'nfn ise olaya as-
keri açıdan da kanşması yonünden bir ta-
lep olamaz. Turkiye zaten Irak'la ortak
bir sınırı koruyarak yeterli askeri katılım
göstermektedir.
LE GARS—Fransa yeni bir saldırın
engellenmesi amacıyia Körfez'de 4 bin
asker bulunduruyor. Eğer ambargo po-
litikası etkisiz olursa, farklı yollann bu
konudaki tek uluslararası meşru kurum
olan Birleşmiş Milletler'in Güvenlik Kon-
seyi'nin karan olmadan ve Fransa Cutn-
hurbaşkam'nın olaylara göre yapacağı
belirley ici değerlendirmeye uygun düşme-
dikçe kabul edilmeyecektir. Ne yazık ki
Kudüs'teki bizim şiddetle kınadığımız
trajik olaylar cumhurbaşkammn ne denli
haklı olduğunu ortaya koydu. Dışişleri
Bakanı Dumas'nın dediği gibi, Körfez
krizi ile Filistin sorunu arasında bağ var-
dır. l luslararası topluluk Filistinlilerin is-
temlerine, Filistin halkımn meşru devlet
kurma istemine ve bu devlette yaşama
hakkına: tabii bütün bunları gerçekleş-
tirirken lsrail'in güvenliğine saygı göste-
rilmesi koşuluyla, yanıt vermezse, bu
davranış Saddam Hüseyin'in davasına
yardımcı olur. Biz bunun gerçekleşmeme-
sini istemeliyiz.