Katalog

Cumhuriyet Sahlbl Cumhunyeı Matbaacılık ve Gazçtecılık Turk \nonim Şirke'l adina U Pohitka Cttai B*«Jaagıt; Dı<, Haberler Lrgıı |U(1 Ekonorm Ctatu TvttR \% Stndtka ^ıİLnıbırKı kuıtj' CH«I trtrr hıanbui Nadir Nadı % Genel Vaym Mudüru Hasan C*m*K Muessese Muduru Habencrı K«ui K«cuk tğmrr GCBCBV Şa>.ın Ha^er -\raj ırma tsaci Bcrk», Yun Ha^crk- N*tii« Dofcu ^pot öjnıs™- Emine L^akllgll, Vazı İşlerı Muduru Oka> Goneasin, 0 Haber Mçfkezi \Mal4adir \ucHtstn D\zi >azı.ar lûfm ^altşkan, \res nrma Şahın \lpfl> Du2eitmt \Mı»llmh \tzıcı 0 Koordınator Ahnei Konltfiı Muduru \alçin Baytr, Savfa Duzenı Yonetmem \i\ Acar ^ Temsilcıler 0 Mal Hltr Lrol E>kai ^ Muha'ec-e Etvlcnt Ww 0 But>,e Platlama Se*fi Ot*maabo«o|,y 0 RetLam Ayşe T«ra« ^ Elı ANK\R^ Ahmel Tan, IZM1R Hlkrad C«tinkft>a. ADAN ^ Çetin V,fcerK*.tl Ya^nur Hotva \W>«t 0 ıd;ue Hmtvın Cıım 0 l^cntc O»d« Çcttk 0 Bıt«ı ı>iem SaıllMİ % Pcrsond Sevp Bosiıaoo«lu >»>/« *an,/u Bısun Nadır N.dı Okı» Akhai. \s4çuı Ba*r Haıaıı C n ı l . Hıkmri Ccnaka» O«a> Oogrua l far Maoca llkan ^Vlcıtk Mı M a ı t . Ahaaeı Tan Bason ve Yavan Cumhunyeı Matbaaaiık ve Gartlecilık TAŞ. Türk Ocajı Cad 39 41 34154 1si Pk. 246 Is anbul Tt] 5i: 05 05 120 hall Tek» 22246, Faı tl) 526 60 "2 # Burolar Aakaca- Zıya Gokajp BK Inkıtap S. "*o 19 4 Td 133 II 41-4- T d a 42344 FajL (4) 133 0' 65 0 iımu- H Zıya Kv 1352 S- 2/3, Td 13 12 30, Tek* 52359 Fax 151) 19 53 60 Inonu Cad- 119 S. "*> l Kat 1 Td 19 TT <2 (4 h»0. TetoL 621<5 Fax Tl) 19 23 •"» TAKVIM: 14 EKÎM 1990 Imsak. 4.42 Guneş: 6.07 Oğle 11.55 Ikindı: 15.01 Akşam: 17.34 Yatsı: 18.53 AIDS'e neler yeşil ışık yakıyor?Dış Haberter Servisi — AIDS hastalığmın yaygın olduğu Af- rika ulkelerinde, AIDS mikro- bunun özellikle kadın ve erkek arasındaki cinsel ilişki sırasında bulaştığı uzun yıllardan bu ya- na biliniyor. Alrnan haftalık Der Spiegel dergisine göre AIDS uz- manlan şimdi Batılı ülkelerde de heteroseksueller arasında cinsel üişkinin AIDS hastahğının hız- la yaygmlaşmasına neden olabi- leceğini belirtiyorlar. Fransız araştırmaalar 1984 yılında AIDS mikrobunu taşı- yan hamileler arasındaki hetero- seksüellerin oranını yüzde 14 olarak belirlerken beş yıl sonra bu oran yuzde 58'e yukselmişti. Batı Alman laboratuvarlarında yapılan AIDS testleri de son üç buçuk yıl içinde AIDS'e yakala- nan heteroseksuellerin sayısının üç kat arttığmı ortaya çıkardı. Federal Alman Kızıl Haç"ı sek- senli yıllann ortalannda kan ba- ğışında bulunanlann yalnızca yüzde sekizinin AIDS'li hetero- seksüeller, 1987/88'de ise AIDS tnikrobu taşıyan her iki kişiden birinin heteroseksüel olduğunu belirtti. Tıp adamlan AIDS salgınının dünyada başgöstermesiyle bir- likte özellikle homoseksüel ve biseksüellere prezervatif kullan- mayı önennişler, uyuşturucu ba- ğımlılannı da kullanılmış bir iğ- neyi ikinci kez kullanmamalan konusunda uyarmışlardı. Hete- roseksuellere ise önerilen tek şey, "Cinsel ilişkide bulunacağımz kişiyi yakından tanımaya çalı- şın", olmuştu. Tıp adamlan için neden bazı kişilerin "tek" bir ilişkide AIDS'e yakalanabildikleri, baş- kalarının ise uzun yülar boyun- ca AIDS'lilerle cinsel ilişkide bulunduklan halde mikrobu kapmamalan uzun yıllar boyun- ca bir "sırdı". Bu sır şimdi ya- vaş yavaş çözülüyor. Herpes ve frengjnin cinsel or- ganlarda neden olduğu iltihapb sivilcilerin AIDS mikrobuna "yeşil ışık" yakmasının yanı sı- ra, AIDS'e yj^kalanma olasüığı- m muhtemelen yukselten aşağı- daki risklere dikkat çekiliyor: — Belsoğukluğu semptomla- nnın saptanmasında zorluk çe- kilen cinsel hastalıklar — Sünnet olmamış erkeklerin penislerinin, daha sık iltihap- İanması. — Aybası kanaması sırasında cinsel ilişkide bulunulması (özel- likle erkekler için risk yuk- seliyor) Gerçi bilim adamlan bu "kuşkulu" anlann, virüsun ya- yılma olasılığını tek tek çiftler- de nasü etkilediğini henüz bümi- yorlar. Ancak bu konuda halen geçerli olan tez şöyle: Tahriş ol- muş >•» da iltihaplı deri tabaka- sı seks sırasında yırtılıyor, mey- dana gden kuçük kanamalar sı- rasında da virüs birinden öteki- ne geçiyor. Kadın kadına,.. Almanya'da ya>ımlanan Quick dergisi son zamanlarda tilkede gittikçe artan bir sorunu kapak konusu olarak işliyor: Kadın kadına aşk >a da lezbiyen ilişkiler. Dergide Almanya'da en az 4 milyon kadının bu tür ilişkilere girdiği ve bunların yaklaşık 1 milyon kadarının evli olduğu belirtiliyor. Evli kadınlar, kocalannda bulamadıkları duygusal erotizmi kadın kadına bulduklarını one sürûyorlar. Bu arada lezbiyen eğilimler nedeniyle boşanmalar da artıyor. Psikologlar, feminist hareketin kadınlann cinsel konulardaki yaklaşımını etkilediğini belirtiyorlar. Bu tür ilişkiyi secen kadınlar hemcinsleriyle ilişkinin "daha duygusal, şefkatli ve sırdaş" olduğu gorüşunü savunuvorlar. Erkekler ise bu tür durumlarda once sert tepki gosteriy orlar, sonra uçlü seksi öneriyor bu da reddedilince, kızgınlıkla eşlerini terk ediyorlar. Bugday tarlalaruıa 6 çöpkondu' Osmangazi Belediyesi, Bursa Büyükşehir Belediyesi'nden aldığı onayla, 5 tarım köyü arasında kalan tarlaları kamulaştırarak çöp boşaltımına açacak. Bu bölgede çöp yığınlannın, çevredeki diğer tarım alanlarını yok edeceği bildiriliyor. KUTLU ESENDEMİR BURSA — Merkeze bağlı Os- mangazi Belediyesi'nın geçen hafta >aptığı \mar değişiklığıy- le 2 bın dönumluk tarım alanı- nın kamulaştırılarak çop boşal- tımına açılacağının açıklanma- sı, beton yığınına dönen verim- lı topraklar uzerine kurulu Bur- sa Ovası'na bir darbe daha in- dirdi. Osmangazi Belediyesi, Bursa Buyukşehir Belediyesi'n- den aldığı onayla 5 tarım köyu arasında kalan enginar, zeytin, bağ ve buğda\ tarlalannı kamu- laştırarak çop boşaltımına aça- cak. Bu bolgede oluşacak çop yığınlannın hem çevrede arta kalan tarım alanlarını >ok ede- ceği hem de 100 bıne yakın nu- fusun sağlığını tehüke altına ala- cağı bildiriliyor. Osmangazi Be- lediye Başkanı Erhan Keleşoğ- lu, koylulerin kamulaştırılacak tarım alanlarını bize parsel par- sel gosterdıği bolgeyi, 'çöp dö- kümü için bulabildiğimiz en iyi çanaklar' olarak nıtelendırdı \e "Bu bolge tanm alanı değil. Ar- sa spekülatorleri daha once bu- ralarda irnann açılacağını so>le- yerek satış yapmışlar. Tepki bu- radan kaynaklanıyor" dedi. Osmangazi Belediyesi'nin çop boşaltımına açacağı tarlalar, Dereçavuş, Hamitler, fcmek, Geçıt ve Yunuselı koyunu çevre- liyor. Çöp alanı Hamitler koyu sınırları içinde, gecekondulaş- manın yoğunlaştığı Emek koyu ile yan yana bulunuyor. Beledi- ye, metrekaresı 4 bın lıradan bu- radaki toprakları satın alacağı- nı açıklamış. Vatandaşlann davetlısı olarak Hamitler ko>unde>iz. Temel'in Kıraathanesi'nin onunde otur- muş koyluler 65 yaşındakı Kâ- zım Aşkın'ın yuzunden dığer koyluler gıbı ateş puskuruyor: — Daha once geldiler. Mezar- lık yapacağız diye yerlerimizi al- dılar. Ses çıkarmadık. Şimdi gel- diler, çopluk diye yerlerimizi ka- mulaştınyorlar. Gelsin reis bu- raya. Anlaisın bakalım! O çop arabalarını buraya sokmayız. Vatarız onlerine. Bir tanesi ge- çemez. 51 yaşındaki Yiiksel Önal hayli kaygılı "Metrekarcsine 50 bin lira verseler de ben tarlamı satmazdım. En guzel enginariar bizim tarlalarda yeti^ir. Zeytin- ler, buğdaylarbereketlidir bura- larda. Şimdi çoplüğe razı mı olacağız?" dı\e soruyor. Hamit- ler kovu muhtarı Vehbi Sınmaz. koylerının oldukça eski bir tarı- hı olduğunu anlatıyor: "Bak orada Somuncu Baba'nın turbe- si var. Tarihi taa Osmanlı padi- şahlarına dayanır. Bu koy dede- lerimizden bize çopluk olsun di- ye kalmadı." Sınmaz, çopluk olayına karşı 8 bin imza topladıklarını ve bunları belediyeye ılettıklerını bıldiriyor Yeşıller Partısı Bursa II Başkanı Bahir Esinoğlu konu- şuyor koylulerle. Esınoğlu, "Bu- rada yaşama hakkı sınırlandın- lacak. Çocuklarımız, kadınları- mız çopluğun mikropları yuzun- den hastalanacak. kamuoyu ya- ratmamız lazım" diyor. Koylu- ler başlannı salla>arak Esinoğ- lu'nu onaylıyorlar. Daha sonra ellerinde taşıdık- ları pankartlarla çöp yığını ola- cak larlalara gidıyoruz Pan- kartlarda, "Çöpluğe hayır", '"Biz çiftçiyiz", "Yaşamak istiyo- ruz", "Mahallemize çopluk iste- miyoruz", "Tanm alanları elden gidiyor" diye yazıyor. Koylulerin tepkilerini aktardı- ğımız Belediye Başkanı Keleşoğ- Iu, bu bolgenin çop boşaltımı ıçın en uygun yer olduğunu one surdu. Çeşitli çevre araştırmala- rının yapılarak bu bolgenin çop boşaltımına açıkhğını belirten Keleşoğlu, "Bu bolgeye dokulen çoplerin ustu gunaşırı molozlar- la kapanacak. Ruzgânn yonu- nu, çe^reye verecegi etkileri araş- tırarak bu çanakları seçtik. Da- ha once arsa spekülatorleri bu- raların imara açılacağını söyle- yerek salış vapmışlar. Tepki bu- radan kaynaklanıyor" diye konuştu. KarpovileKasparöv'un3. maçıyarın 64karede düelloKasparov ve Karpov, Dünya Satranç Şampiyonluğu için geçen pazartesiden bu yana toplam 24 oyun sürecek amansız bir mücadeleye girişmiş durumdalar. Kasparov, özellikle kazandığı 2. oyun sırasında, hem teorik hem de psikolojik olarak daha iyi hazırlandığını gösterdi. Karpov ise sıkıntılı ve tereddütlü halinden anlaşılacağı üzere çok daha düşük düzeyde bir konsantrasyonla oynuyor. Deniz Kaplumbağalarını Sevenler ye Koruma Derneği'nin kurucusu İbrahim Güngör, gönüllüler dışmda sadece fotoğraf çeken ve film veren turistlerden yardım gördüklerini söylüyor. MEHMET AKA ANAMTJR — "tnsanların asıldığı bir iilkede kap- lumbağa derneği kurma yolundaki girişimimiz başlan- gıçta bazı çevreler tarafından eleştirildi. Biz buna kar- şılık 'Hç olmazsa insan nesli süruyor, kaplumbağala- nnkı tukenıyor. Bunun için bir şeyler yapılması gerekiyor' dedik. Böyle başladığımız çalışmalar sonu- cu Anamur sahillerini caretta caretta için cennet hali- ne getirdik." Denizkaplumbağalarını Sevenler ve Koruma Derne- ği'nin kurucusu ve başkanı İbrahim Giingor boyle an- latıyor ük çauşmalannı. Denızkaplumbağaları 1987 yı- lında turistlerin uyarılanyla yasamına girmiş Gun- gor'un: "Balıkçılar yakaladığında kafasını ezerdi kaplumba- ğaların. Daha sonra bir grup turist, Pullu Orman Kam- pı içerisine uyarı levhası astı. Sahilde denizkaplum- bağalan \u dikkat edelim, onlan koruyalım diyorlar- dı. Bunun uzerine bir grup arkadaşla balıkçılan bu ko- nuda bilinçlendirmeye çalıştık. TUmüyle tesadüfi baş- layan çalışmalarımızı sahile levha ve kafesler yerleşti- rerek surdurduk. Kaplumbağaların üreme mevsimin- de sahilin ışıklandırılması olumsuzluk yaratıyordu. Bu konuda eski kaymakam Ardahan Totuk'un da katkı- sıyla denizkaplumbağalarının ureme donemlerinde lu- ristik tesislerin sahile dönuk ışıklandırma yapmaları- nı önledik. Sonra sayım yaptık, sahilden kum çekilme- sini ve bu bölgeye traktörlerin girmesini yasaklattık." Gungör ve arkadaşlarının derneksiz çalışma done- mi bir yıl surmuş. Bu donemde caretta carettalar hak- kında "uzman" denilecek kadar bilgilenmışler. Deniz- kaplumbağalannın yumurtalann] guvenceye almak için 20 ayrı yerde yuva kazdığını daha sonra bunlardan bı- rine bıraktığını, 60 gunde yumurtadan çıkan yavru ca- rettaların 300-500 yıl yaşayabıldığiru ve 60-120 kilo ağır- lığa ulaşabildığini anlatıyor. Gungor, denizkaplumba- ğalan konusunda araştırma yapmak uzere >öre>'e ge- len bilim adamlanna katkıda buluriduklannı soyluyor. Caretta caretta gonülluleri, çahşmalarım daha sis- temli bir bıçimde > urutebilmek için dernekleşmeye ka- rar vermişler; Gungor bu aşamayı da şöyle anlatıyor: "Kunıcu üyelerimiz arasında çeşitli mesieklerden der- neğe katkıda bulunacak insanlar vardı. Tabelacı, ta- belaları hazıriadı, avukat tuzuğü yazdı, haritacı plan- ları çıkardı, diğer mesieklerden olan arkadaşlar da uzerlerine duşen görevi aktif bir şekilde yerine getirdi- ler." Çalışmalan sırasında hiçbir yerden maddi destek al- madıklannı anlatıyor Gungör. Dernek harcamalarının tumunu de "cebinden" karşılamış. Caretta carettala- rın korunmasına yönelik çalışmalar için bugune kadar yaptığı harcamanın ıki-uç milyon lirayı bulduğunu ve işyennı satmak zorunda kaldığını anlatıyor. Dernek ça- lışmalarına gonulluler dışında tek katkının fotoğraf çe- ken ve film veren turistlerden geldiğini vurguluyor. 'Caretta sevenler' destek bekliyor GURSEL GONCU NEW YORK — Broadvvay'- deki Hudson Tiyatrosu, belki de tarihindeki ilk 'düşünsel' goste- riye sahne oluyor. Dunya sat- rancmın günümuzdeki iki bu- vuk K'si, Gari Kasparov ve \naloli Karpov, Dunya Satranç Şampiyonluğu için geçen pazar- tesiden bu yana, toplam 24 oyun surecek amansız bir mu- cadeleye girişmiş durumdalar. Kasparov unvanını koruma>a, Karpov ise 1985 yılında kaybet- tiği dunya şampiyonluğunu ge- ri almaya çahşıyor. Karşılaşmanın yapıldığı tiyat- ro, 44. Sokak'ta New York Tı- mes gazetesinin az ilerisınde yer alıyor. Tiyatro, Hotel Macklo- we'un kompleksi içerisinde. 800 kişilik kapasitesı olan salon açı- lışın yapıldığı ve ilk oyunun oy- nandığı pazartesi gunu ağzına kadar doluydu. Basketbol, b«yzbol gibi hareketli oyunlara alışmış Amerıkalılar, 100 dola- ra kadar çıkan büet fiyatlarına rağmen salonu doldurmuşlardı. Ancak oyunun başlamasından 1 saat sonra salonda ancak 100 kı- şi kaldı. Oyun sırasında salonda her- hangi bir şey yemek, ıçmek, gu- rultu çıkar- mak kesinlikle yasak oldu- ğundan; Ame- rikalılar ise "pop-corn" yemeden ve kovboy çığlığı atmadan uzun sure durama- dıklarından. ya tıyatroyu terk ettiler ya da air-condi- ton'ın belh be- lirsiz mınltı- sıyla yeni bir "Amerikan rtty a s ı ' ' na daldılar. Gerçekten de ABD'de satranca olan ilgi, Turkiye'- de olduğu gibı son derece sı- nırlı bir çevre- de kalmış du- rumda. 1972 yılında Bro- oklyn'den çı- kan genç de- ha, Boby Fisc- her'ın, Sov- yetler'in o za- manki "ba- ba"sı Boris Spasski'yi ye- nip dunya şa- mpiyonu ol- ması, ABD'de Giriş ücreti 100 dolar satrancı en populer spor- lardan bıri ha- line getirmiştı. Bütun ulkede satranç kulup- leri açılmış, anneler ço- cuklarını ku- çuk yaşta bu- ralara taşımış- tı. Fischer'ın aniden orta- dan kaybol- ması ve Kar- pov'un unvan maçı yapmadan FIDE (Uluslararası Satranç Fe- derasyonu) karanyla dunya şa- mpiyonu olmasından sonra ise satranç gozden düştu. Amerikalılann 35. Dünya Şa- mpiyonası'nın ilk bolumunu New York'ta duzenlemeleri. satranca kaybolan ilginin yenı- den yaratılmasına yönelik bir çaba. 10 kasımda sona erecek ilk bolum karşılaşmaları bunu ne ölçude sağlayacak henuz be- lirsiz. Ancak televızyon kanal- larmın ve basının (New York Ti- mes dışında) ilgisi oldukça sınır- lı. Amerikalılann ezici çoğunlu- ğu, geçen hafta Oaklandh "At- letikler"in, Bostonlu "Kırmızı Çoraplılar"ı nasıl 4-1 yendığini konuştu ve okudu. Hudson Ti- yatrosu'ndaki karşılaşmalan ise özellikle Avrupa ulkelerınden gelen 300 civarında gazetecı ve buyuk satranç ustaları ızlıyor yalnızca. Pazartesi gunu berabere biten 1. oyun \e çarşamba gunu Kas- parov'un kazandığı 2. oyun sı- Yer: New York / Hudson Theatre. Süre: 8 ekim - 10 kasım 1990. Maç: 12 oyun (Pazartesi, çarşamba, cuma günleri). Başhakem: Geurt Gijssen (Hollanda) Sponsorlar: Interscope, Hotel Macklove, S.W.I.FT., Pergamon Chess. Kasparov ekibi: Satranç buyukustaları Dolmatov, Gurevic, Azmaıparaşvili, Georgadze, Sakarov. Karpov ekibi: Krogius, Ron Henley. Şereftnisafirleri: .\ralann- da Art Garfunkel, Henry, Kissinger, Rupert Murdoch, David Rockefeller, Brooke Shields, Cyîus Vance'in de bulunduğu New York'un un- lü 130 ismi. Giriş ucreti: 25, 50 ve 100 dolar. Kurallar: Galibiyet 1, be- raberlık 0.5 puan. 6 galibiyet alan veya Lyon'da kasım- aralık ayında oynanacak 12 oyunla bırlikte 12.5 puana erişecek olan maçı kazana- cak. Oyuncuların 40 hamle için 2.5 saatleri \ar. Oyun 5 saatte bitmezse ertesi gune erteleniyor. Ödul: Kazanan 1.9, diğe- ri 1.1 milyon dolar. BUgi: TürkıyeMen 9912- 127897870 çevTİlerek tele- fonla alınabilir. rasında, iki rakip de birbirleriyle hiç konuşmadılar ve karşılaşma sonunda oyunların analizini yapmadılar. Kasparov 1. oyun- dan önce Karpov'un, Karpov ise 2. oyundan sonra (yenilgiyi kabul anlamında) Kasparov'un elini sıktı. Aralarındaki soğuk- luk, artik neredeyse bir düşman- lık haline gelmiş durumda. Spotlar altında, alt ortası ka- patılmış ozel bir masada oturan taraflar, oyun sırasında arada bir birbirlerine gergin bakışlar fırlatıyorlar. Sahnenin ustune ve kenarlara konmuş dev ekranlar- da oyunculann yüzlerini ve sat- ranç tahtasındaki son durumu, yapılan hamleleri izlemek, ince- İemek mumkun. Seyirciler 5 dolara kiralanan kulaklıklarla yapılan her ham- lenin ve oyunun genel gidişita- nın yorumunu satranç uzman- larından dinleyebiliyor. Satranç ustalarının yorumları, daha çe- şıtli ve farklı şekillerde hemen yandaki Hotel Macklowe'un 8. katında, basın merkennde gaze- teciler ıçın de yapılıyor. Kaspa- rov , karşılaşmalar sırasında bu- ro tipı bir koltukta otururken Karpov ozel olarak yapılmış, ar- kası çok yuksek, tek^rlekli bir koltuğu tercih ediyor. Kasparov, özellikle ka- zandığı 2. oyun sırasında hem teorik olarak (özel- likle açılışlar ve oyun orta- sı) hem psiko- lojik olarak daha iyi hazır- landığını gös- terdi. Karpov ise sıkıntılı ve tereddütlü ha- linden anlaşı- lacağı uzere, çok daha dü- şük düzeyde bir konsant- rasyonla oy- nuyor. Stili gereği, savunma ağır- lıklı ve du- rumsal bir sat- ranç anlayışı olan Karpov, en kuçük, hat- ta belli belirsiz avantajları bi- le kazanca çe- virmesiyle un- lu. Kasparov'- un ise saldır- gan ve riskli bir stili var. Karpov için sureklı olarak yeni sorunlar çıkanyor. Kar- pov, daha çok "kontratak futbolu"nu benimsiyor ve Kasparov'un saldırı sırasın- da vereceği açıkları, zaaf- ları kolluyor. Gerek Ameri- kan basınında gerekse karşı- laşmayı izle- yen gazeteciler arasında Kas- parov favori gosteriliyor. Sadece bu kadar da değil. Bıi- yuk çoğunluk aynı zamanda Kasparov'u destekliyor. Bir an- lamda "kendi sahasında" oyna- yan Kasparov, maç sırasında da Sovyet bayrağım değil, eski çar- hk Rusyası'nın, şimdiki Rusya Federasyonu'nun uç renkli bay- rağını kullanıyor. Karpov'un bu yaz Istanbul'daki basın toplan- tısında soyledıği gibi "Batı ba- sınının 'golden boy'u" neredey- se "hipermediatize" olmuş du- rumda. Dolayısıyla New York'- ta düşünsel bir mucadelenin ya- nı sıra polıtik bir mucadele de surüyor. Bir tarafta Sovyetler'- de parlamento uyesi ve çeşitli politık misyonlar yuklenmiş, Gorbaçov yanlısı Anatoli Kar- pov, dığer tarafta Gorbaçov'a muhalif Demokratik Merkezı- yetçi Parti uyesi Boris Yeltsin vanlısı ve Sovyetler için "Capi- talism, now!" fikrinin savunu- cusu Gari Kasparov. Ikı K arasındaki 3. maç ise yarın oynanacak. Nüfus kâğıdım kaybedene ceza • ANKARA (AA) — Nufus cuzdanını kaybedenler yenisıni çıkartırken 20 bin lira para cezası odeyecekler. Nüfus cuzdanının geçerlilik süresinin son bulmasından itibaren 2 ay içerisinde bu cuzdanlarını değiştırmeyenlere de 20 bin lira para cezası uygulanacak. Nufus Kanunu'nun bazı maddelerınde değişiklık yapan kanun dunku Resmi Gazete'de yayımlanarak yururluğe girdi. Nüfusla ilgıh değışiklik işlemlerini zamanında yerine getirmeven kamn gorevlılerının de 10 bin lira para cezası ıle cazalandırılmalannı ongören kanuna gore nufus veya aile cuzdanınını kaydebenler, Içişlerı Bakanlığı'nca bastırılan standart bir belge ile nufus ıdarelerine başvuracaklar. Zekâda kahtımın önemi • \VASHINGTON (AA) — Insan zekâsı uzerindeki en onemli etkenin çevre ya da aılenin sosyal yapısı değil, kalıtım olduğu bildirildi. Konuyla ilgili olarak ABD'deki Minensota Üniversıteki tarafından yapılan bir araştırmanın sonuçları "Journal Science" dergisi tarafından yayımlandı. Çalışmanın ayrı yerlerde buyuyen ıkızler uzerinde yapıldığı ve bu kişilerin yetişkin insanlar haline gelmesınden sonra düzenlenen zekâ testlerinden elde edilen sonuçların bırbirlerine çok yakın olduğu kaydedildı. Oğretmenlik sınavı bugün • ANKARA (AA) — Oğretmenlik için mecburi yarışma ve yerleştirme sınavı bugun Ankara'da yapılacak. OSYM'den alınan bılgiye göre 38 bin 30 adayın başvuruda bulunduğu sınav iki bolumde gerçekleştirilecek. Sabah 09.00'da başlayacak sınavm ilk bolumünde butun ddaylar girecek. Bu bolumde adaylara genel kultur, oğretmenlik ve alan bilgısi olmak uzere üç test uygulanacak, 3.5 saat sure tanınacak. Sınavın öğleden sonrakı yabancı dil s bölümüne sadece Anadolu liselerinde yabancı dille okutulan Matematik, Fızik, Kimya ve Bıyolojı alanlarını tercih eden adaylarla ek branş olarak Ingilizceyi istey r en adaylar alınacaklar. Bilim ödülleri • Haber Merkezi — Bilim ve Teknoloji Vakfı'nın 1990 yılı "Bilim, Teknoloji ve Üstün Hizmet Ödülleri"ni kazananlar açıklandı. Değerlendırme sonucu Prof. Nejat Aybars (Üstün Hizmet Ödülu), Prof. Dr. Metin Balcı (Bilim Ödulu), Prof. Dr. Sadrettin Sinman ile eşi Doç. Dr. Ayten Sinman (Bilim Ödülü), Doç. Dr. Erbil oztekin (Teknoloji Ödülü), Doç. Dr. Bekir Sami Yılbaş (Teknoloji Ödulu) odüle layık gorülduler. Kazananlara ödullerı vakıf tarafından belirlenecek ileri bir tarihte dağıtılacak. Bursa'da su alarnıı • BURSA (AA) — Bursa'ya içme suyu veren Doğancı Barajı'nda son gunlerde aşın kirlenme gorüldüğu ve toplu balık ölümleıinin ortaya çıktığı belirtildi. Yeşiller Partisi Bursa Şubesi'nce dün düzenlenen "Yeşil Eylem" nedeniyle Doğancı köyünde, Orhaneli ilçesinde kurulan termik santralm çevreye getireceğı zarar uzerinde konuşmalar yapılırken köylüler, "Barajda daha şimdiden balık ölumü var" dediler. Bunun uzerine Yeşiller Partısi yonetici ve üyeleri ile gazeteciler, Doğancı Baraj Gölu'ne giderek olayı yerinde gördüler. Ula'ya havaalanı • MARMARİS (AA) — Muğla'nın Ula ilçesi Kızılyaka koyunde 2. Dunya Savaşı sırasında askeri amaçla yapılan havalanının, yeniden duzenlenerek turızmin hizmetme sokulacağı bildirildi. Yetkililerden edınilen bilgiye gore 1942 yılında Ingilizler tarafından yapılan havalanında, sadece uçak sığınakları duruyor.