19 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
30 OCAK 1990 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Çekoslovakya: Gösteri • PRAG (AA) — Çekoslovakya'nın Olomouc kentinde, 20 binden fazla kişi, Sovyet askerlerinin ülkeden derhal çekilmesi istemiyle gösteri yaptı. Televizyonun haberine göre, gösteriyi, öğrenci örgütleri ve muhalefet hareketi Sivil Forum düzenlediler. Göstericilerin, Sovyet askerlerinin bulunduğu garnizon komutanına, askerlerin çekilmesini talep eden bir dilekçe sundukları kaydedildi. Komutan da eylemcilere, gelecek ay başında Çekoslovak Devlet Başkanı Vaclav Havel ile Sovyet lideri Mihail Gorbaçov'un yapacağı görüşmeler sonunda muhtemelen çekileceklerini söyledi. K. İrlanda'da IRA eylemi • LONDONDERRY (AA) — Kuzey lrlanda'nın ikinci büyük kenti Londonderry'de önceki gün bomba patladı, 17 yaşında bir genç kız öldü, sekiz kişi de yaralandı. Kuzey Irlanda'nın bağımsızlığı için çarpışan İrlanda Cumhuriyetçi Ordusu (IRA), patlamanın sorumluluğunu üstlendi. İRA, yaptığı açıklamada, bombanın, "kanlı pazar" yürtiyüşü sırasında görev yapan güvenlik kuvvetlerini hedef aldığını bildirdi. Örgüt, 17 yaşındaki gencin ölmesinden pişmanhk duyduğunu belirterek, ailesine başsağlığı diledi. Darbe lideri yakalandı MANtLA (AA) — Filipinler'de Başkan Corazon Aquino'ya karşı geçen aralık ayında düzenlenen darbe girişiminin liderlerinden bir tuğgeneral yakalandı. Ordu yetkilileri, Tuğgeneral Edgardo Abenina'nın, şimdiye kadar ele geçirilen en önemli darbeci olduğunu açıkladılar. Mandela'nın özgürlüğü • JOHANNESBURG (AP) — Güney Afrika'daki ırkçı beyaz azınlık rejimine karşı mücadele eden Afrika Ulusal Kongresi (ANC) liderlerinden Nelson Mandela'nın serbest bırakılmasrnın, sürmekte olan protesto eylemleri nedeniyle gecikebileceği kaydedildi. Johannesburg'ta yayımlanan bazı gazetelerin haberlerine göre beyaz * azınlık yönetimi daha önce şubat ayında serbest bırakılacağı bildirilen 26 yıllık tutuklu Nelson Mandela'nın man ayına kadar cezaevinde kalabileceği bildirildi. Keşmir sorunu • YENt DELHİ (AA) — Hindistan Dışişleri Bakanı Inder Gujral, ülkesinin, Keşmir'deki Müslümanların isyanı yüzünden Pakistan'la savaşa girmek istemediğini söyledi. Gujral, Visnews Televizyonu'na verdiği demeçte, "Askeri bir çatışmaya şiddetle karşıyız. Bu sadece politikamızın bir parçası değil, gereğidir de" dedi. Koııgo'da uçak kazası • KİNSHASA (AA) — Kongo Hava Kuvvetleri'ne ait bir askeri uçağın cumartesi günü öğleden sonra düştüğü ve içindeki 22 kişiden kurtulan olmadığı bildirildi. 40 kişilik askeri uçağın çok şiddetli bir fırtınaya yakalanarak kontrolü yitirdiği ve bu nedenle yere çakıldığı sanılıyor. Polonya'da tarihi karar 32'ye karşı 1228 oyla alındı Komünist Parti feshedildiParti bayrağı indirilirken, delegeler Enternasyonal'i söylediler ve saygı duruşunda bulundular. KP Başkanı Rakovvski, "KP hakkında yargılamayı tarihe bırakalım" dedi. Dış Haberter Servisi — 41 yıllık geçmi- şi olan Polonya Komünist Partisi (Birleşik İşçi Panisi) dün sabah resrnen feshedildi ve sosyal demokrat bir parti kurulması ka- rarlaştırüdı. Polonya böylece Ooğu Avru- pa'da Macaristan'dan sonra Komünist Par- tisi'nin feshedildiği ikinci ûlke oluyor. Tarihi karar, Komünist Partisi'nin 11. Kongresi'nde dün sabah 32'ye karşı 1.228 oyla alındı, 36 delege oylamaya katılma- dı. AA'ya gore kararda, "11. Kongre'de top- lanan delegeler. partinin -yeniden halk des- teğini kazanamayacagımn bilincinde olarak- faaliyetlerine son vermesine karar verdiler" denıldi. Delegeler daha sonra "Eaternasyonal" marsını söylediler ve **Sto Lat" (Yüz Yıl Ya- ARNAVUTLUK şa) şarkısını söyleyerek KP Başkanı Miecz- ysl«w Rakowski'yi selamladılar. Parti bay- rağı kongre salonundan indirilirken de say- gı duruşunda bulunuldu. Rakovvski, parti feshedilmeden hemen önce yaptığı son konuşmasında, KP'nin Polonya devletinde büyük bir tarihsel rol oynadığını belirterek, "KP'yi tabuta koy- muyonız. yaltuzca, Polonya devrim süre- cinde yeni bir sayfa açılıyor. Partinin yar- gılanmasını taribe bırakalım" dedi. 1949'da iktidara gelen Komünist Parti : nin 1.9 milyon üyesi vardı. Komünist Par- ti geçen yıl yapılan yarı serbest seçimlerde Dayanışma karşısında ağır bir yenilgiye uğ- ramış ve parlamentoda kendisine aynlan kontenjan dışında tek bir koltuk bile ka- zanamamıştı. Yeni parti Delegeler, feshettikleri KP'nin yerine, "Polonya Cumhuriyeti Sosyal Demokrasi" Partisi adıyla yeni bir parti kurdular. Parti Yüksek Konsev Başkanlığı'na Aleksander Kwasniewski seçildi. Parti Ge- nel Sekreterliğine de Leszek Milter'ın se- çildiği kaydedildi. Yeni partinin kuruluş bildirgesinde, çok partili bir parlamenter sistem, insan hak- İarına saygı, hukuka bağlı güçlü bir devlet ve sermayenin bir kısmımn devlet elinde ol- duğu pazar ekonomisinin desteklendiği be- lirtildi. Bildiride aynca, tamamen özel mülkiyete geçilmesi reddedildi ve işsizliğin ekonomik bir mekanizmanın surekli bir unsuru ola- rak ele alınamayacağı belirtildi. Bildiride, çalışma hakkının do|al bir hak olarak go- rulduğü de kaydedildi. Walesa > dan suçlama Polonya Dayanışma lideri Lech Walesa. yeni kurulan Sosyal Demokrasi Partisi'nin, feshedilen Komünist Parti'nin mal varlığım devralmasını "siyasi küstahlık" olarak ni- teledi. Walesa, Komünist Parti'nin feshedilerek yerine Sosyal Demokrasi Partisi'nin kurul- masından sonra dün yaptığı açıklamada, eski partinin mal varlığının, halka ait ol- duğunu söyledi. Lech Walesa, "Hiçbir partinin bu mal variığına el koyması yasal değildir. Bu si- yasi küstahlıktır ve loplumu huzursuz eder. Hiçbir parti görevine herhangi bir imtivazta başlayamaz" dedi. Walesa, bir hükümet komisyonunun söz konusu durumu incelemesini ve "Toplumu hayal kınklıgına ugratmamasını" istedi. KP'nin feshedilmesinden once, mal var- lığı yeni partiye devredilmişti. Öte yandan, SSCB Resmi Haber Ajan- sı TASS ve Sovyet televizyonu, Polonya- da KP'njn feshedilmesi ve yerine yeni bir sol partikurulmasıyla ilgili haberi yorurn- suz verdi. Sovyet konsolosluğuna saldırı Poionya'ya ilişkin diğer bir gelişmede, Krakow kentinde, bir maçtan çıkan izleyi- cilerin, Sovyet konsolosluğunun ve KP bi- nasının camlarını kırdıklan bildirildi. Resmi haber ajansı PAP, Krakow'daki iki yerel takımın maçından sonra sokak- lara dağılan birçoğu sarhoş olan kişilerin "önlerine gelen her şeyi tahrip tttiğini" kaydetti. Olayda altı polisin ve çok sayıda izleyi- cinin yaralandığı kaydedildi. Kosova'da gergînlîk tırmanıyor Güvenlik güçleriyle çatışmada 4 Arnavut daha öldü. Yugoslav Tanjug ajansı, "Kosova'da durum ciddileşiyor" diye yazdı. Hırvatistan Cumhuriyeti, Kosova'da baskıya son verilmesi için çağrıda bulundu. Dış Haberter Servisi — Yugos- lavya'nın Kosova özerk Bölgesi'- nde, A rnavutlarla yönetim arasın- da geçen çarşamba gününden beri yasanangerginlik.giderektırmanı- yor. Geçen hafta sonu demokrasi istemiyle gösteri yapan Arnavut- larla polis arasında çıkan çatışma- larda 14 gösterici ölürken, Koso- va'da dün yeniden çatışmalar çık- tığı bildirildi. Priştine kentindeki 20 büyük işyerindedegöstericilere destek vermek amaciyla dün grev yapıldı. Kosova özerk bölgesinin baş- kenti Priştine'de, önceki gün ser- best seçimlerin yapılması, siyasi tutuklulann salıverilmesi ve ola- ğanustü hal uygulamasına son ve- rilmesini isteyen binlerce Arnavut, gösteri yaptı. Suva Reka kentinde gösteri yapan on bin kişilik grup- la polis arasında çıkan çatışmalar- da ise dört kişinin öldüğü açıklan- d'ı. Priştine Radyosu, Suva Reka- daki gösteriler sırasında, gösteri- cilerin polisi kuşattığını, bunun üzerine 50 kilometre uzaklıktaki Priştine'den kente çok sayıda tak- viye güç gönderildiğini duyurdu. Polisle göstericiler arasında çıkan catışma sırasında, polisin, göste- ricilerin üzerine ateş açtığı ve dört göstericinin öldüğü bildirildi. Ko- GÖSTERİLER — Raynayan kazan Kosova tekrar patladı. Arnavutların daha fazla demokrasi için yaplıkian gösteriler sert biçimde bastınlıyor. sova'nın diğer kentlerinde de bin- lerce kişinin gösteriler yaptığı ve durumun gerginliğini koruduğu bildiriliyor. Yugoslav resmi haber ajansı Tanjug, Kosova'da durumun gide- rek ciddileştiği yolunda yorumla- ra yer veriyor. Tanjug'un önceki gün verdiği bir haberde, "Kosova1 daki resmi makamlar, bölgede du- rumun ciddileştiğini ve geniş çaph huzursuzluklara yol açabileceğini söylüyorlar" ifadesi kullanıldı. Arnavut azınlığın demokrasi ve serbestlik için yaptığı gösteriler sü- rerken, bölgedeki Sırp azınlık da, Arnavutlar tarafından baskı gör- düklerini söyleyerek, bölgedeki son gelişmelerden endişe duyduk- lannı dile getiriyorlar. Önceki gün Kosova'nın bazı bölgelerinde top- lanan yüzlerce Sırp, bölgedeki Ar- navut kaynaklı huzursuzluğun, kendilerini tehdit eder nitelikte ol- duğunu bildirerek, yönetimden onlem almasını istediler. AP'nm haberine göre, Kosova bölgesinde- ki Slav azınlığı temsilen Belgrad Radyosu'nda konuşan Bogdan Kecman. bölgede yaşayan yakla- şık 150 bin Slavın, haklarıııı ko- rumak üzere, mayıs ayında Belg- rad'da bir gösteri düzenlemeyi dü- şündüğünü söyledi. Kecman, ko- nuşmasında, "Hükiimel, Kosova1 da barışı sağlamayı başaranuya- caksa, biz kendi kendimizi savun- mak zorunda kalacağız" dedi. Kosova'da geçen çarşamba ak- şamı başlayan gösteriler, bölgede geçen yıl meydana gelen ve 28 ki- şinin ölümüyle sonuçlanan şiddet olaylarından sonra başlayan ola- ğanüstü hal uyguiamasının kaldı- rılması amacını güdüyor. Nüfusu- nun yüzde 90'ını Arnavutların oluşturduğu Kosova'da, yönetim, Sırp azınlığın can güvenliğinin ol- madığını savunarak, olağanüstu hal uygulamasıru kaldırmaya ya- naşmıyor. Arnavut göstericiler, olağanüstu hal uyguiamasının, Arnavut nüfus üzerinde baskı kurmak için bir araç olarak kul- lanıldığını savunarak, geçen çar- şamba akşamı, 40 bin kişinin ka- tıldığı bir gösteri düzenlemişti. KIMLIK KARTI YUGOSLAVYA Resmi adı: Yugoslavya Sosya- list Federal Cumhuriyeti. Yönetim biçimi: İki meclisli (Cumhuriyetler ve Eyaletler Meclisi ile Federal Meclis), tek partili federal cumhuriyet. Nüfusu: 23 milyon 753 bin (1989) Yiizötçümü: 255 bin 804 knv Etnik bileşim: Sırp, K * 36, Hırvat, °7Q 20, Boşnak Müslü- man, 1o 9, Sloven "!* 8, Arna- vut <ft 8, Makedon °h 6, Kara- dağlı ^o 2.6 Yerel böiüniim: 6 cumhuriyet, 2 özerk bölge. Başkent: Belgrad. BULGARİSTAN "Azınlıklar sorunu geçmişin hatasıdır' Bulgaristan KP'sinin bugün başlayacak olan 14'üncü olağanüstu kongresi öncesinde Politbüro üyesi Anrei Lukanov, Türk azınlıkla ilgili sorunların "geçmiş yönetimin hataları"ndan kaynaklandığını söyledi. SOFVA (AA) — Bulgaristan Komünist Partisi Politbüro üyesi Andrei Lnkanov, Türk azınlık so- rununu "karmaşık" diye niteleye- rek, "en iyi çöziim şekillerini anyonu" dedi. Buigaristan KP'sinin bugün başlayacak 14'üncü olağanüstu kongresi öncesinde, politbüro uye- leri Andrei Lukanov ve Alexander Lilov, dün Sofya'daki bir otelde basın toplanlısı düzenlediler. Çok sayıda yerli ve yabancı ga- zetecinin katıldığı basın toplantı- sında, açılış konuşmasını Lukanov yaptı ve soruların da büyük bir kısmıru yanıtladı. Andrei Lukanov, Ulkedeki Türk azınlık ile ilgili bir soruya verdiği yanıtta, eski Devlet Başkanı ve KP lideri Todor Jivkov'u kastederek, "Geçmiş yönetimin hatalan" ifa- desini kullandı. 29 aralıkta alınan Türklere isim seçme, din ve dil özgürlüklerinin iade edilmesine ilşikin kararı anımsatan Lukanov, konunun ay- rıca parlamento ve muhalefet ile sürdürülen yuvarlak masa toplan- tılarında da görüşülmesine devam edildiğini bildirdi. Lukanov, bu karmaşık sorunu çözmek için, "en iyi çöziimleri anyonız" diye konuştu. Lukanov, ısrarla "Tiirkçe konu- şan Bulgarlar" ifadesini kullana- rak, Bulgaristan'daki Makedonya- lılar için de, "Onların. Tiirkçe ko- nuşan Bulgarlar gibi sorunlan yok" dedi. KP nereye gidiyor? Lukonov ve Lilov, KP'nin de- mokratikleşmesi ve demokratik sosyalizmi hedeflemesi gerektiği- ni vurguladılar. KP'nin Marksist bir parti olduğunu belirten polit- büro üyeleri, Mant, Engels ve Le- nin'in öğretilerinin "Gerçekçi ve doğru olduğunu ancak dıinya da- ki veni gelismelerin >eni vaklaşım- lar ve yorumlar gerektirdiğini" kaydettiler. Lukanov, KP'nin yeniden yapı- lanması, çoğulcu koşullarda çalı- şabilmesi, Batılı ülkelerin demok- rasi deneyimlerinden yararlanıl- ması gereğinin de altını çizerek, şöyle dedi: "Bu kongre, ülkenin içinde bu- lundugu olağanüslü koşullarda yapılan olağanüstu bir kongredir. Parti kongreden çok onemli deği- şikliklerle çıkabilir. Hiçbirimizin yeri garanti değildir. Kongreje ka- tılacak delegelerin çoğu gençtir." Ülkede derin tarihsel gelismele- rin yaşanmakta olduğunu ifade eden Lukanov, "Ahlaki ve siyasi bir bunalım yaşıyonız. Halka yol göstermek için yeni bir siyaset ve arayış içindeviz" dedi. OLUM Rahmetli Diş Doktoru Hüsnü Başarır ve Seniye Başa- rır'ın oğlu, Okan Başarır'ın babası, İnci Başarır-Paige'nin ve Özden Tenik'in kardeşi, Sedat Tenik ve Norman Pai- ge'nin kayınbiraderi, Biriçim Tenik ve Peri Paige'nin da- yısı, Mücahit Başer'in yeğeni, Cemil Ulus'un manevi babası, ANKA Ajansı İstanbul Temsilcisi KUVVET BAŞARIR 28 Ocak günü yaşamını yitirdi.31 Ocak Çarşamba gü- nü Bağdat Caddesi'ndeki Erenköy Camii'nde öğle nama- zından sonra Karacaahmet'teki aile mezarlığında toprağa verilecek. Üzüntüyle duyuruyoruz. AİLESİ Not: Çelenk göndehlmemesi, isteyenlerin T.E. V. 'na bağışta bulunmaları rica olunur. ANMA ODTÜ ÖĞRENCİSİ M. SİNAN SUNER (1959-1980) Onurlu ve duyarlı yaşamını özlem ve sevgi ile anıyoruz. ANNESİ ve KARDEŞLERİ DUYURU Ajansımızın Yönetim Kurulu Üyesi, İstanbul Tem- silcimiz Kuvvet Başarır'ı yitirdiğimizi üzüntüyle duyu- ruyoruz. Onu bir ağabey olarak her zaman sevgi ve saygıyla anacağız. Ajansımızın özgür ve bağımsız bir kuruluş olarak yaşamını sürdürmesi için gösterdiği ça- baları unutmayacağız. ANKA ÇALIŞANLARI DUN^VDA BUGUN ALISIRÎVIEN Dar Kadroya Geniş Destek SHP'nin seçimli olağanüstu tüzük kurultayı, bu partinin dar kadroculuğu bırakması ve iç çekişmelerden sıyrılıp dışa dönük savaşım verebılecek bir yapıya kavuşmasını bekleyenleri düş kı- Tiklığına uğratmış bulunuyor. Dar kadrocu olarak nitelenen Deniz Baykal ekibi kurultay de- legelerinin geniş bir bölümünün desteğini kazanarak, Genel Baş- kan Erdal İnönü'nün istediği kişilerin bile yönetime girmesini en- gelledi. Başka bir deyişle SHP'nin genel başkanı kendi isteği sekiz arkadaşı için bile kontenjan alamadı. Doğallıkla bu durum Erdal İnönü'nün ne ölçüde SHP'nin gerçek genel başkanı ol- duğu sorusunu gündeme getirmiş bulunuyor. Gelecek günlerde belki de Sayın İnönû aynı soruyu kendi ken- dine sormak gereğini duyacak ve vereceği yanıta göre izleye- ceği rotayı saptayacaktır. Erdal İnönü'nün yakındığı tüm isimler yıne yönetimdedir. Bu durumda Erdal Bey acaba, yönetim ile nasıl bir uyum içinde çalışacaktır? Kurultay sırasında yazdığımız yazılarda, "Genel Başkan ile Ge- nel Sekreter arasında vanldığı ileri sürülen uzlaşmadan" söz et- miştik hep. Yukarıdaki kuşku dolu dili kullanmamızın nedeni, olayları îzlerken Sayın Baykal ile ekibi hakkında yeterince bilgi sahibi olmamızdandı. Nitekim, Genel Başkan'ın tüm ödünleri- ne karşın, Genel Sekreter en ufak uzlaşmaya bile kapıyı kapa- yacak bir tutum izlemiştir. Sayın Baykal'ın açıklamalarına kar- şın, Sayın İnönü'nün arkadaşımız Cüneyt Arcayürek'e "Anladı- ğımız anlamda uzlaşma sağlanamadı" yolundaki açıklaması ola- yın gerçek yüzü hakkında güçlü bir ipucu veriyor. Kısacası seçimli tüzük kurultayı, SHP üst yonetiminde daha dengeli bir yapıyı sağlamak şöyle dursun, Baykalcı kadronun ege- menliğini daha da pekiştirmiştır. Bu durumda akla bazı sorular takılmakta. Bunları şöyle sıra- layabiliriz: 1- Baykal listesinı delen ve o listede yer alarak yönetime giren yedi kişi, yönetimdeki varlıklarıyla partiye herhangi bir katkıda bulunabilenekJer midir? Yoksa bundan önce olduğu gibi, tüm önerıler Baykalcılar tarafından geri mi çevrilecektir? 2- İkinci olasılığın gerçekleşmesi halinde, bu yedi kişi yöne- timdeki yerierınde kalacaklar mıdır, yoksa çekilmeyı mi yeğleye- ceklerdir? 3- Baykal ve ekibi tarafından kuşatılmış olan Erdal inönü, bun- dan böyle de meşruiyetçi tutumunun gereği olarak, uyarüarına aldırmadan alınan kararları imzalamayı ve böylelikle partisinin iç sorunlarını kamuoyu önünde tartışmayıp, hıç değilse görünüşte birlik beraberlık havası yaratmayı sürdurecek midir? Yoksa Er- dal Bey, güvenirliliğini paravan eden bu tutuma karşı savaşım yöntemini mi benimseyecektir? 4- Erdal Bey'in savaşım yöntemini benimsemesi ve Baykal eki- binın "dedtğim dedik" politikasında direnmesi halinde, İnönü "pa- ravan Genel Başkan" olmayı kabullenecek midir? Yoksa, kısa bir süre sonra, yeni yönetimi kendi sorumluluğuyla başbaşa mı bırakacaktır? 5- Kurultay delegelerinin oluşturduğu bu yeni yapı tüm parti tarafından olduğu kadar, SHP'nin gizilgüç seçmeni tarafından da benimsenmiş, kuruttay kararı tüm örgütün içine sinmiş midir? 6- Parti bu yapısıyla iç çekişmesine son verıp dışa dönük sa- vaşıma nasıl yönelecektir? 7- Partiden yeni kopmalar söz konusu mudur? 8- SHP, Baykal ağırlığının daha da arrtığı bir örgüt olarak da- ha mı güçlenmiştir, daha mı zayıflamıştır? 9- "SHP kurultayı, elındekı şansın son olanak olduğunu an- layıp da bu şansı iyi kullanmıştır" diyebilir mıyiz? Bütün bu soruların yanıtlannı verebilmek için bekleyıp görmek gerekecektir. Ama pek fazla beklemeye gerek olduğunu da sanmıyoruz. An- kara il kongresi ve il yönetimi seçimi birçok konuyu gün ışığına çıkaracaktır. ROMANYA Bükreş'te yönetime destek gösterîsi Pazar günü yapılan Ulusal Kurtuluş Cephesi aleyhtarı gösterilerin ardından dün de onbinlerce kişi geçici yönetimi destekleyen bir miting düzenledi. Göstericiler, "Iliescu vazgeçme" diye sloganlar attılar. Dış Haberier Servisi — Ro- manya'da pazar günü geçici yö- netim aleyhinde gerçekleştirilen büyük gösterilerin ardından dün de yönetimi destekleyen onbinler- ce kişinin yeni bir gösteri yaptığı bildirildi. AP'nin Rumen resmi haber ajansı Rompres'e dayanarak ver- diği habere göre, başkent Bük- reş'te gerçekleştirilen miting ve yüruyuşe çoğunluğu kadın on- binlerce kişi katıldı. Göstericiler yüriiyüşte UKC lehinde slogan- lar attılar. Göstericiler, "Iliescu, vazgeçme" ve "Kahrolsun göçmenler" yazılı pankartlar ta- şıdılar. UKC, muhalefet partile- rini, Çavuşesku devrilene kadar yurtdışında guvenli bir hayat sü- ren politikacılar tarafından yone- tilmekle suçluyor. Bu arada, UKC ile muhalefet partilerinin görüşmelere devam edecekleri bildirildi. UKC Konseyi Başkanı İon Ili- escu, dünkü gösteriler sırasında yaptığı konuşmada, görüşmelerin başladığını ve devam edeceğini kaydetti. Öte yandan Romanya'da 20 aralıktaki ayaklanma ile devrilen Nikolai Çavuşesku rejiminin dört eski üyesinin yargılanması da de- vam ediyor. Şu ana kadar yapı- lan duruşmalarda dört eski yöne- tim mensubu, kendilerine yönel- tilen soykırım iddialarını kabul- lenmişlerdi. Yargılanan eski yo- netim mensupları arasında eski tçişleri Bakanı Tudor Postelnicu ve Politbüro üyeleri Manea Ma- nescu ile loan Dinca bulunuyor. Partiye baskın Romanya'da iktidardaki Ulu- sal Kurtuluş Cephesi Konseyi ta- raftarları, muhalefetteki Ulusal Köylü Partisi (NPP) merkezini kuşattılar. Binlerce işçi tarafından baş- kent Bükreş'te dün yapılan gös- teride, UK'ya destek verildi. Bükreş'teki Reuter Ajansı mu- habiri, en az 2 bin işçinin NPP merkez binasını işgal ettiğini ve genel başkan Cormeliu Coposu'- nan polis koruması altında zırh- lı bir araç ile binadan ayrıldığını bildirdi. 74 yaşındaki Coposu'ya, Baş- bakan.Petre Roman ile birlikte zırhlı araç içinde uzaklaşırken, yumruklannı arabaya vuran gös- tericiler, "Onu ülkeden atın" di- ye bağırdılar. YUNANİSTAN Gösteriler yayılıyor ATtNA (AA) — Atina'da dört yıl önce düzenlenen bir gösleri sı- rasında, bir anarşist öğrenciyi öl- dUren polis memurunun ikinci de- fa beraat etmesi üzerine başlayan şiddet olayları bütün ülkeye ya- yılıyor. Atina'da yedi polisin yaralan- masına, çok sayıda özel araç, oto- büs ve dükkânın da hasar görme- sine neden olan olaylardan sonra, dün de Selanik'te anarşistlerle po- lis arasında çatışmalar çıktı. Yetkililer, sabahın erken saaıle- rinde Selanik Fuan binalarına molotof kokteylleri ile saldıran anarşistlerin, 150 milyon liralık (10 milyon drahnıi) maddi hasara yol açtıklarını beiirttiler. Bu arada, Yunan Öğrenci Bir- liği dun tüm üniversitelerin işgali eylemini başlattı. Bırlikten yapılan açıklamada. amaçlarının Mihail Kaltezas isimli öğrenciyi öldüren polis memuru- nun serbest bırakılmasını protes- to olduğu belirtilerek, üç gün sü- reyle hiçbir fakültede derslere gi- rilmeyeceği ifade edildi. Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Vasilis Kontovanopulos ise Yunan Öğrenci Birliği'nin kararını eleş- tirerek, "yanlış ve antidemokra- tik" olarak niteledi. Bakan Yardımcısı, üniversite iş- gal eylemlerinin demokrasiye tü- müyle aykırı olduğu gibi, öğren- cilikle ilgisi olmayan unsurlara da şiddet eylemi için elverişli ortam hazırladığını belirtti. Mihail Kaltezas isimli bir anar- şist öğrenci, "teknik üniversite olaylannın" yıldönümü nedeniy- le 17 Kasım 1985'te düzenlenen gösteriler sırasında Atanasios Me- listas isimli polis memuru tarafın- dan öldürulmüştü. Alina Istinaf Mahkemesi, geçen cuma "olavlar sırasında aşırı he- yecanlandığı ve kendisini korudu- gu" gerekçesile eski polis memu- ru hakkında ikinci defa beraat ka- rarı vermişti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle