23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
26 OCAK 1990 İNSANLAR F Ü Ş U N Ö Z B İ L G E N CUMHURİYET/7 G Ö R Ö Ş Talip olmak İnsanlar kendi istekleriyle zorluğa talip olmaz, kolaylığa talip olurlar. Ama bazı şartlar insanlan belirli şeylere zorlar. SHP KULISLERI FOKUR FOKUR Parti meclisindeağırlıkçekişmesi YARIN başlayacak SHP ku- rultayı öncesi Ankara'da bütün oteller ve karargâhlarda kulisler fokur fokur kaynamaya başla- dı. Kurultay öncesi SHP iki tür çekişme yaşıyor. 1- SHP'nin yeni yönetirai hangi agırlıklara göre beliriene- cek. 2- SHP tüzüğünde yapıJması diisiiniileo değişiklikler. Oncelikli konu kuşkusuz bi- rincisi, yani 44 kişilik parti mec- lisinin hangi dengelere göre olu- şacağı. Erdal tnönü, il başkan- lan ve milletvekilleri ile yaptığı görüşmelerde açık açık parti yö- netiminin bugünkü dengesinin değişmesi gerektiğini ifade edi- yor. Yani Baykal yanlılarının ağırlıkta olmayacağı bir liste ge- reksinimini düe geıinyor. Kendilerine "yenilikçi sosyal- demokratlar" diyen grubun da istediği bu, Inönücüler olarak adlandınlan kesimin de temel is- teği böyle. Yani kimse tnönü'- nün genel başkan, Deniz Bay- kal'ın da genel sekreter olması- nı tartışmıyor. Tartışılan konu parti raeclısinde Baykal yanlıla- rının şimdiki ağırlığını azalt- mak. Böylece "oylama yapa- lım" diye bir sayısal baskı ile parti meclisi ve MYK'da örgüt- leri görevden alma kararlanrun önlenmesi. tnönü, il başkanlanna ve mil- letvekillerine açıkça şunu söylü- yor: "Örgütle bu kadar çok oy- nanması beni de rabatsız edi- yor." Baykal yanlılan ise şimdiye dek alınan kararlarda Erdal tnönii'nün de imzasının olduğu- nu, yakınmaya hakkı olmadığı- nı söyleyerek kendilerini savu- nuyorlar. Yenilikçi sosyal demokratlar ise şöyle diyorlar: "Evet karartan tnönü de irn- zalıyordü ama elinden geldigjn- ce erteletmeye çalışıyordu. Ör- neğin Ankara'nın görevden alın- ma kararıni iki ay erteletmeyi başarabildi ama sonunda tam Akbulut'un giivenoyu aldıgı giin toplanıp Ankara ilini görevden aldılar..." NAİL GÜRMAN'IN BAKIŞI Demokrasi ve kadınlar toplantısında Günnan ve tnönü. Nerden cıktı bu kadınlar?SHP Parti Meclisi'nde 44 üye var. Genel Başkan Erdal tnönü, Genel Sekreter Deniz Baykal'dan sonra Genel Sekre- ter Yardımcıları Erol Çevikçe, Tufan Doğu, Adnan Keskin, Atila Sav, Cevdel Selvi, Güler Tanyolaç, Sayman Fikret Ün- lü. Merkez Yönetim Kurulu: Mustafa Timisi, Halil Akyüz, Nail Giirman, Cumhur Kes- kin, Ethem Cankurtaran, Ali Dinçer. Parti meclisi üyeleri: Ayla Akbal, Önay Alpago, Vedat Altun, Ayhan Arifagaoglu, Ugur Batmaz, Beşer Baydar, Suat Binici, Nizamettin Ço- ban, Eşref Erdem, Ertuğrul Günay, Mustafa Gündeşiioğlu, Erol Giingör, Abmel İsvan, Birgen Keleş, Yakup Kepenek, Önder Kırlı, Rüştü Kurl, Erol Köse, Mehmel Mogultay, Fik- ri Sağlar, Paşa Sanoğlu, Ce- mal Seymen, Ali Şahin, Ali Topuz, Mahmul Türkmenoğ- lu. Enis Tütüncü, Tayfur Ün, Erdoğan Yetenç, Orhan Veli Yıldınm. Bu 44 üyenin içinde sadece 4 kadın bulunuyor. Güler Tan- yolaç, Ayla Akbal, Önay Alpa- go ve Birgen Keleş. Pazar gecesi yapılacak se- çimler sonucu bu listede yer alan erkeklerden en az 7 tane- sinin listeye giremeyeceği kesin. Çünkii parti meclisinin kadın üye sayısı en az ll'e yüksele- cek. Bu yüzden kendilerini "topun agzında" gören bazı erkek parti meclisi üyeleri "ka- dın kotası" fikrine "Nerden çıktı bu kadınlar da basımı- za~" diye diş gıcırdatıyorlar. Geçen pazar günü lstanbuPda yapılan "Demokrasi için ka- dınlar siyasete" toplantısına katılan Jnönü'nün etrafını ka- dınlar çevirmişti. İnönü'nün yanmdan bir milim ayrılma- maya çalışan parti meclisi üye- si Nail Giirman ise, parti için- de atağa kalkan kadınlara fe- na fena bakıyordu. Gürman'a, "Kadınlara yüzde 25 kota fik- rini hiç de desteklemediğiniz yüz ifadenizden bile belli, öy- leyse niye toplanüya geldiniz?" diye sorduk. Bize de fena fena bakıp yanıt vermedi. Şimdi SHP'nin parti meclisi listesi içinde kiınin gidip kimin kalacağı en çok merak edilen konu. SISAV'DA ANAYASA TARTIŞMASI ETAP Marmara Oteli'nin kü- çük bir salonunda 100'den faz- la kişi upuzun masalara otur- muş, ıspanaklı krep, soslu tavuk, salata ve tatlı yiyor. Yemeğe eş- lik eden konu: Anayasa... Başkanlık Divanı'nda StSAV (Siyasi ve Sosyal Araştırmalar Vakfı) BaşkanıProf. Memduh Yaşa. Sol yanında Prof. Miiıu- tez Soysal ve sağ yanında Prof. Orhan Aldıkaço konuşmacı ola- rak bulunuyorlar. Yemeğin Türk Petrol yöneticisi Aydın Bolak- ın ikramı olduğu açıklamnca, gazeteciler hafif gırgır geçiyor- lar: "Eh arnk yeni anavasaya Türk Petrol için de bir güzel madde koyanz." Masaların çevresinde oturan- lara göz atıyoruz: Coşkun Kır- ca, Hüsametlin Cindonık, Mu- rat Sökmenoglu, Yılmaz Has- liirk, Ttırgut Sunalp. Vahit Ha- lefoğlu, Oguz Gökmen, Safa Re- isoglu, Hıfzı Oğuz Bekata, Na- mık Kemal Şentürk, Sulbi Don- mezer, Feyyaz Tokar, Giingör Uras, Abdülkadir Karahan. Vu- ral Ankan, Korel Göymen, Üze- yir Garih, Murtaza Çeliker, Fu- at Bayramoğlu, Orhan Eralp, Emre Kongar, Altemur Kılıç, Mehmet Diilger, Besim Üshinel, Reha Poroy, N'arif Kocayusufpa- şaoglu, Agâh Oktay Güner. Tar- han Erdem, Doğan Kasaroğlu, Hüseyin Ergün, Şener Akyol, Bülenl Tanör, Nuri Eren, tsmel Giriüi, Akın tlkiri, Selahattin Beyazıt, Orhan Birgil, Kârauran Giirün, Nazlı Ilıcak... SİSAV'm kuruluş tarihi 18 Ağustos 1980. Yani. 12 Eylül'den bir ay önce. O tarihlerde yeni anayasa taslaklan üzerinde ça- lışmalar yaptığı bilinen Coşkun Kırca toplantıda, Adnan Başer Kafaoğlu ise hazır değil. Aradan 10 yıl geçmiş. Tam da 24 Ocak 1980 kararlanrun 10. yıldönü- münde yeniden bir anayasa tar- tışması için toplantı yapılıyor. Gazeteciler yine espri yapıyorlar: "Bombalar paüıyor, eylemler başladı, irtica hortluyor, Güney- doğu sorunu derken yeni anaya- sa hazırlıklan da başladı. Bu se- fer Ankara Oteli'nin odalannda değil de daha geniş kapsamlı." Prof. Mümtaz Soysal, 50 da- kika süren özlü bir konuşma ile 1982 Anayasası'nın temel nite- liklerini anlaup değişmesini ge- rekli gördüğü bölümleri sıralı- yor. Aslında Soysal'a göre ana- yasanın sistematiğini bırakıp içe- riğini tümüyle değiştirmek ve devleti öne çıkaran değil insan haklanna dayanan ve bireyi ko- ruyan bir anayasa yapmak ge- rekli. Soysal, önümüzdeki se- çimlerden çıkacak Meclisin ye- ni anayasayı oluşturacak bir ku- rucu meclis gibi düşünülmesini ve siyasi partilerin seçimlerde ye- ni anayasa önerilerini de açıkla- malarını istiyor. Prof. Soysal'ın Prof. Dr. ORHAN ALDIKAÇTI önerileri ise şöyle: 1- "Devlet insanlann spor yap- masmı teşvik eder" gibisinden aynntılan bir yana bırakıp insan haklanru genişleten daha kısa ve özlü bir anayasa. 2- Anayasa metnine dahil "başlangıç böliimü" içermeyen bir anayasa. 3- Anayasa devleti değil, bireyi koruyacak hükümler içermeli- dir. Devletin topu tüfeği, bireyin ise anayasası vardır. 4- Örgütlenme ve bir araya ge- lerek ses çıkarma özgürlükleri . çağdaş ülkelere benzetilmelidir. 5- Çalışma yaşamı ile ilgili İnsan haklanna saygıyla eğiliyor maddeler ve sendikalara siyase- ti yasaklayan hükümler değişti- rilmelidir. 6- Fikir özgürlüğüne açık 141, 142 ve 163. maddelerin kaldırı- lacağı temel ilkelerin getirilme- si gerekir. 7- Anayasa, erken seçim ve TBMM seçimlerinin yenilenme mekanizmasım kolaylaştırmalı- dır. 8- Cumhurbaşkanını halkın seçmesi yanlış olur. Gücünü halktan alan bir cumhurbaşka- nı, başkanlık sistemine göre dav- ranır ve padişahlık dönemine koşullanmış toplum için bu sis- tem tehlikelidir. Tek kişinin ar- dına takılan topluma dönüşür. 9- Milletvekili sayısı yeterlidir, değişmesi gereken milletvekili sayısı değil, binasıdır. 10- Anayasa Mahkemesi'ne başvuru hakkını bütün partile- re ve bazı kuruluşlara açmak ve Anayasa Mahkemesi hâkimleri- nin bağımsızlık duygusuna ka- vuşturulması gerekir... Daha sonra konuşan Prof. Orhan Aldıkaçtı ise 1982 Ana- yasası'na elestiriler yapılmakla birlikte 8 yıldır toplumda bir tepki yaratmadığını savundu ve "Bu anayasa bir müddet daha devam etsin" tezini savundu. Al- dıkactı'ya göre bu anayasa insan haklanna saygılı idi ve bu konu- daki maddeler Avrupa Konseyi İnsan Hakları Sözleşmesi'nden kopye edilmiştir. Prof. Soysal'ın bu teze yanıtı şöyleydi: "1961 Anayasası insan hakla- rına dayanan bir anayasa idi. 1982 Anayasası ise insan hakla- nna saygılı imiş. Yani demek ki 82 Anayasası'nda devlet, bir yer- lerde insan haklanna rastlarsa saygı ile selam verip geçiyor." Salondaki dinleyiciler de ana- yasada yer alması gerekli gör- dükleri değişiklikleri sıralarken en çok çalışma yaşamıhda ve sendikalara siyaseti kısıtlayan maddelerde değişiklik istediler. İnsan haklanna daha fazla de- ğer verilmesi de oldukça taraf- tar buldu. Bu arada "Devleti" de koru- maya çalışan görüşler sa- vunuldu. Kulislerde konuşulanlara ve Baykal yanlılanran sözlerine ba- kılırsa, İnönü'nün hazırlayaca- ğı listeye karşıhk bir liste hazır- lığı kesin gibi görülüyor. Hiç de- ğilse 8-10 kişilik bir anahtar lis- te ile İnönü'nün çıkaracağı lis- teye eklemeler yapılarak parti meclisinde Baykal yanlılarının ağırlık taşımasına çalışılacak. " Deniz Baykal ise. bu konuda yayılan haberlerden ve kulisler- de, parti içinde kendisi ile İnö- nü'nün karşı karşıya gösterilme- sinden rahatsız. Dün tnönü ile yaptığı uzun görüşmeden sonra "ortak listede aniaşraaya vanlabilecegi" gibi bir mesaj ve- rerek kamuoyuna birlik ve bü- tünlük havası yaymaya yöneldi. Pazar günü yapılacak seçim- ler öncesi başta İnönü'nün lis- tesi olmak üzere diğer listelerin de kurultay salonunda dağıtıldı- ğını görmek hiç de yadırgatıcı olmayacak. Kurultayda ikinci çekişme ko- nusu da tüzük değişiklikleri. Ka- dınlara yüzde 25 kota, belediye meclislerinde il ve ilçe başkan- lannın grup başkanı olması, parti meclisi üyelerinin sayısının 44'ten 50'ye çıkanlması gibi ko- nular. Pazar gecesi yapılacak seçim- lerde merak edilen sonuç şu: Yeni parti meclisinde Baykal yanlılan ağırlığı ele geçirebile- cekler mi? Eğer sonuç böyle olursa tnö- nü'nün ve yenilikçi sosyal de- mokratlann tutumu ne olacak? lstifalar sürer mi? İCİTÂP HAYVANLAR ts\L4iL GÜLGEÇ CAN Ozan'ın "Politikabesk- Fıkralaria Uderter" adını verdiğı kitabı Bilgi Yayınevi tarafından yayımlandı. Kitapta Kenan Ev- ren, Turgut Özal, Sülevman De- mirel, Biilenl Ecevit. Erdal tnö- nü ve Necmettin Erbakan gibi siyasilere ait fıkralar yer alıyor. Bazı fıkralar hem güldürücü hem düşündürücü: Türk-İslam sentezi Evren, ilkokuldaki sınıf arka- daşlarıyla samimi bir şekilde ko- nuşuyormuş. Bir ara söz, dilbil- gisinden açılmış. Arkadaşlann- dan' biri; "Kim 'sentez' kelimesini "i ha- li'nde bir cümle içinde kullanacak?" Evren, ötekilerden önce ileri- ye atılarak; "Ben" demiş. Sonra da cümlesini söylemiş: "Memleketimizi Türk-tslam sentezine kavuşturduk." Padişahlık Özal'a; "Doğnı soyle._ Atatürk'ü se- viyor musun?" diye sormuşlar. "Çok seviyonım. Hem Ata- türk'ü kim sevmez ki?" demiş. Ve eklemiş: "Yalnız işte şu padişahlık me- selesi var ya..." "Eee, n'olmuş ki padişahlı- ga?" "Şey yani, diyorum ki... Biz- den sonra kaldırsaydı olmaz mıydı?" Yemek SHP içindeki sağ sosyal de- mokratlarla sol sosyal demok- ratlar, bir gün İnönü'nün baş- kanhğında bir lokantaya yeme- ye gitmişler. Garson masaya gelerek: "Ne emredersiniz efendim?" diye sormuş. tnönü: "Hiçbir şey" demiş. Ve eklemiş: "Biz birbirimizi yiyeceğiz!" Politik hırs Demirel, ölmüs. Fakat ara- dan bir ay geçtikten sonra bir de bakmışlar ki Azrail, Demirel'i almış tıpış tıpış geri getiriyor. "Hayrola sayın Azrail? Bir durum mu var?" diye sormuş- lar. Azrail, Demirel'i öne doğru şöyle bir ittikten sonra: "Yaa, ben bunun canını al- dım, ama aldıgıma pişman oldum" demiş. "Bu geldiklen sonra ahrette herkes seçim, sandık, parti, mu- halefet, iktidar, basbakan. cum- burbaşkanı gibi laflar etmeye başladı. Hani bıraksan, seçim- le Allah'ı devirmeye kadar gö- türecekler isi. İyisi mi, alın sizin olsun." KİM KİME DUM DUMA BEHJÇ AK PİKNİK PİYALE MADRA HIZLI GAZETECl mCDET ŞEN &TTİ , P06Ahi Y£A// i âöZüYLB 0AKA B'ıÜRSİMİZ. c<... ÇİZGİLİK KÂMtL M4SARACI AGAÇ YAŞKEN EĞİLİR • KEMAL A GÖKHAS t GÜRSES î * BİR GARFIELD®/IM DAVÎS / BUVENf Ş1RFIEIB1-27 TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ AMKAN 26 Ocak NEWMAN'IN YUKSELEN OYUN GRAFIGL 13Z5'rE 8üGUN,ÜHLÜ AMERİKAU SlMEMA OYUNCUSU PAUL POĞMUÇ7U- y>LE ÜNİVERSİTESİ DRAM 6ÖLÜMÜ İLE ACTORS' STUOIO'YU 8İ7İREN KlElıVMAN, İUC FıLMtNi 19S5'7~£ ÇEt/İGMİŞTİ. 8/RK4Ç F/LM SON&A, Y/LPfZ/ PARLA- MAYA gAŞLAMfŞrt S'LE. AMA AS/L ÇlKtŞI, 1960 % ^ // / GENÇ f/AM4SfYLA SAMES £>£- TfP OLARAK GÖKÜLEN PAUL A/EH/MAM 7/V, YtUAZ &EÇT7KÇE CİPOİ 8İG OYUMCULUK POTANStYELİ \ \ TAŞIPI6/ ANLASfLMIÇrf, İŞT£, 8AZ/ ÖMEMLİ F/LM. \\ \ L£gİ : "KIZGIN DAMDAKJ KE0t'(CArOfiJ A HOT rW Vl\ \ ROOF) , *£ON£UZ. ÖLÜM*(8UTCH CASS/O/ AHD THE tt\ \ SUMDANCE Of>), "BecALILAR'(THE ST/MG), "UÜKÜM "' \ \ (yeBPKT), "PARAHIH REHGI "ÇTHB COLQ& OF ~^^
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle