25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyel TRTde 'isim değiştirme9 uygulaması TRT'de yaymlanan yabancı isimli programlara Türkçe isimler verilmeye başlanıyor. Uygulama önce dış kaynakh tnüzik programlarmda gerçekleştirilecek. ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) TRT'de yayınlanan yabancı isimli programlar Turkçeleştirilecek. Kurum içinde bir sureden beri hazırlıkları yapılan 'isim degistirme" uygulaması ilk olarak dış kaynakh müzik programlannda gerçekleştirilecek. Yeni yayın doneminde Serdar Öklem'in hazırladığı Helezon, "Döncnce" adıyla ekranda olacak. Naraık Kasapbaşoğlu'nun hazırladığı "Videomiks", tzzet Öz'un "ZoonT, Erhan Konukun "Pop Majör", "Pop Vizyon" gibi müzik programlan yeni adlanyla ekranda yer alacak. İsim değiştirme önerisinin ise TRT Yönetim Kumlu'ndan bir üye tarafından getirildiği öğrenildi. Bunun üzerine Yayın Planlama Müdürlüğü tarafından uygulama karan programlarının adları değiştirilerek yapımcılara iletildi. "Zoora" adlı dış kaynakh müzik programımn yapımcısı ve sunucusu tzzet Öz, konunun kendisine de iletildiğini belirterek, "Benim için isim değişikligi onemli degü. Önemli olan programın içeriğidir" dedı. Öz, niçin böyle bir uygulamaya gidıldiğini bilmediğini kaydederek, "tsimleri yapımcılann seçeceği bildirildi. Ben de madem biz seçeceğiz, programımın adı 'tzzet öz'un Seçtikleri' olsua dedim" diye konuştu. ö z , yeni yayın döneminde "Zoom"un hangi adla ekrana geleceğini belirlemediğini de söyledi. Program Planlama Müdürlüğü tarafından ılgılı birimlere iletilen 'İsim degiştirme" uygulamasının gerekçesi ise belirtilmedi. TRTden bazı kaynaklar ise, "yeni yayın doneminde yeni program" görüntusü vermek için "isimlerin" değiştirilme yoluna gidıldiğini bildirdiler. TRT RadyoTelevizyon Daire Başkanvekili Önder Ulay, yeni yayın doneminde "bazı programlann isimleri iızerinde degişiklige gjdilecegini" söyledi. Sahıbı: Cumburıyn Maıbaacilık vc Gazeiccılık Turk Anonım Şırkcıı adına N«Br Nadl # Gend Yayın Mudunı. H M M Ccaal, Muessese Muduru: tmimt VfMkhtfi, Yazı tjlcn MUdUrü: Okay Gtacaata, • Haber Mcrkezı Muduru Yalçıa Baycr. Sayfa Duzenı YOnnmenı: AH Acar. • Temsılcıler ANKARA Aamn Taa, İZMİR HikmM Çtttekajra, ADANA. Cdal Ba*l»n(K Dış Habcrler Erp» Bala, Ekonomı. C n f b Turku, Kullur CctaJ Lsltr, Spor Danışmanı: Abdalkadir Yfetlaaa, DlUetıme: Rrftk Dnrba». Araşıırma Şaaia Alpajr, IsSendika: Şnkıma Kcttoci. Yurt Haberlen: Ncedel Dofaa, D121 Yazılar Kcrem Çalifkaa, # KoordınatOr Aaıott Koralsaa. # Maii Işlcr Erol Erknt, • Muhasebe Balral Yeatr # BuıçePlanlama: Se*jl 0»aBbe«cott« • Reklam Ayp Tonıa, Ek Yayınlar H«tja AkTOİ • Idare Hınoia Garcr. Islome Öoder C«Bk. BilsıIslrm. Nail laaL Bcan, « YaymCuıahunyn Maıbaaalık veGuoeaiıkTA.S. TurkOajıCai. 39/41 O«aio|lıı 343341n PK 246ttunbui Tcl 5I2 05 05 (20 haı). Tdejc 21246 Faı. (1) 526 «0 72 • »mtfar Aakut: Zıyı Goktlp Blv Ink.lıpS No: 19/4. Td 133 II «147, Teia 42344 F« (4) 133 II 41/428 • t m r H Zıya Blv 1352 S.2'3. Tel 13 12 30.1cfcx 52339 Fu (») 19 53 60 • Adıu. loonıı Cad 119 S No I Kaı I. Td 19 37 52 (4 haı). Tda 62155. Fu: (71) 19 37 52 JeanLouis Scherrer'den: 4 TAKVİM: 3 EYLÜL 1989 Binbîr ıııoda masallarr Bu kış modasında masallar dorukta. 8990 koleksiyonunda yalnızca masalvar. Altın masallar. Kumaşın dokusundan aplikesine, işlemesinden takısma... Bir düş... Gözü açık görülen bir altın düş Aslında kış modasının esin kaynağmı Osmanlı saraylarının haremlerinden almış Scherrer. Anadolu var modasında...Cepkeninde, kuşağında, stilize pantolon şalvarında, babuşlarında ve o güzelim türbanlarda... NECLÂ SEYHUN ~ Büyiiklere masallar anlatıyor Scherrer bu kış. Giz dolu, romantik, büyttlü, "sık" masallar... lyi bir masalcı, iyi bir yorumcu, iyi bir modacı Scherrer. Oldum bittira tutkundur Doğu'nun büytlsüne. Bıkmadan, usanmadan koleksiyonlanna "Binbirgece masallan" katar. Bazen daha az, bazen daha çok. Bu kış modasında masallar dorukta. 8990 koleksiyonunda yalnızca masal var. Altın masallar.,. Altına batırıp çıkarmış kış modasını Scherrer. Kumaşın dokusundan aplikesine, işlemesinden tokasına... Bir düş... Gözü açık görülen bir altın düş!.. Kızlar tepeden tırnağa altın!.. Ama televizyonun yarım asn geride bırakmış sempatik "Alün Kızlar"ı değil, moda dünyasının, Scherrer"in altın kızlan bunlar... Yaşlan yirmi çevresinde. Hepsi birbirinden güzel mankenler. Ama mankenlerin ası modacının kızı. Yirmi iki yaşındaki güzel Laedtia Scherrer. Boylu poslu, alımlı, altın şelale saçlı. Kıyafetlerin en guzelini, en büyülüsünü, en vurucusunu ona giydiriyor Scherrer. Defilenin yıldın, masallannın gözdesi, gösterinin odak noktası. Tam bir masal havasında giysiler sunuyor mankenler. Aslında kış modasının esin kaynağmı Osmanlı saraylarının haremlerinden almış Scherrer. Bunu, gazetecilere dağıttığı programda açıklıyor. Anadolu var modasında... Cepkeninde, kuşağında, stilize pantolon şalvannda, babuşlarında, Jean Bartnet'nin hazırladığı o güzelim türbanlannda... Bu yıl bütün modacılann koleksiyonlarında bizden "bir şeyler" var zaten. Bunun nedeni, 1990'da Muhteşem Süleyman sergisinin Paris'te sergilenecek olması belki de... Muhteşem Süleyman'ın esintisi, ışıltısı, şündiden vunıyor modaya. Ama Scherrer'inkinin şıkhğı daha bir başka... Daha bir gerçek dışı. Koleksiyonuna "Masal tmparatorinğn" adını takmış. Bu iraparatorluğun sınırlan Osmanlı saraylanndan Moğolistan bozkırlarına, Gange kıyılarına dek uzanıyor. İçinde Bizans'tan ışılular, Anadolu'dan motifler, Binbirgece masallarından kesimler var... Bir altın seli, sabah giysilerinden gece yanlarına dek, baharat renkleri ve sıyahlarla kanşarak saçaldar, püsküller, işlemeler ve Ukılarla bezenerek koleksiyona o olağanüstü "ışılbyı", zenginliği ve büytiyü kazandırıyor. Gerçek bir masal, gerçek bir şölen bu!.. Bu şöleni seyretmek bedava. Bir davetiye bulmak yeter. Ama masalı seyretmek yerine, masala katıimak, masalı yaşamak, masalı giyinrnek isterseniz Scherrer'den, o zaman değişir iş. Bir altın madeni bulmak gerek. Bakmayın kıyafetleri tepeden tırnağa bezeyen altınların yalancı olduğuna... Satın almaya kalkıştığında hepsi 24 ayar altın değerinde. Eh, doğal. Bu masal, başka masal!.. ScherWln ilginç bir modeli. Siyah dantel üstune apliKe çtçekii saçaklı bir etek, dantel bir korsaj ve altın rengi bir bolero. Modeli LaetrSa Scherrer sunuyor. lmsak 4.55 Güneş 6.25 ögle 13.08 tkindi 16.48 Akşam 19.41 Yatsı 21.06 1 Kamciğer350 nakline milyar lira BURSA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye'nin son 5 yıl içinde karaciğer nakli için harcadığı parayla 3 tane tam teşekküllü "karaciğer nakil merkezi" yapılabileceği öne süriildü. ABD'nin Wisconsin Üniversitesi pro/esörlerinden Munci Kalayoğlu, "Karaciğer Nakli" konulu toplantıda, Türkiye'nin 1984 yüından bu yana karaciğer nakilleri için yurtdışında 350 milyar lira harcadığını söyledi. Kalayoğlu, "Bu parayla Türkiye'ye 3 tane tam teşekküllü karaciğer nakli merkezi yapılabilirdi. Bundan sonrası için yetkililer gerekli çalışmayı başlatarak Türkiye'yi bu tür yerlere kavuşturmahlar" dedi. Schtrm'ln Harem havasında bir başka gece kıyafeti. Ince emprime kadifeden yapılmış kemer püskullerle süslü' C vitamini eksikUği ANKARA (UBA) C vitamini eksikliğinin çeşitli depresyonlara neden olduğu öne sürüldü. Reflk Saydam Hıfzıssıhha Merkezi'nce yapılan araştırmada, sigara içenlerin içmeyenlere oranla iki kat daha fazla C vitamini alması gerektiği, bu arada öğrencilerin sıkıldıkça sigara içtiği, sigara içtikçe sıkıntı şeklinde psikolojik sorunların arttığı ve sonunda alışkanlık olduğu belirtildi. Ankara'da Refık Saydam Hıfzıssıhha Merkezi'nin yaptığı bir araştırmada, sigara içmeyen normal bir insamn günde 5070 miligram arasında C vitamini alması gerekirken, sigara kullanan bir insamn doğal gıdalarla birlikte 2 misli fazla C vitamini alması gerektiği bildirildi. Hızır AciVin ağır yiikü ANKARA (AA) Numune Hastanesi'ne bağlı Hızır Acil Servis, kurulduğundan bu yana geçen yaklasık 3.5 yıllık süre içinde, yarım milyon insana hizmet verdi. 1985 yılımn ekim ayında hizmete giren Hızır Acil Servis'e, kuruluşundan bu yana 503 bin 8w hasta başvurdu. Bu yılın ilk altı ayında basvuran hasta sayısı ise 69 bin 528 oldu. 14 ambütansı bulunan Hızır Acil Servis, Ankara'daki acil hizmetlerin yüzde 83 'ünü karşılıyor. Numune Hastanesi Bashekimi Dr. Yakup Arısan'dan alınan bilgiye göre Hızır Acil Servis'te görevli 14 ambülans günde ortalama 32 sefer yaptyor. Ithal silahlar 84^aşındaki Fettah Aytaç, tstanbuVa Site, Kent ve Şafak salonlarını kazandırmıştı Astrar Llamada sırada StNA KOLOCLU tthal silahların "gelişi ile ilgili" çalışmalann buyük bir gizlilik içinde devam ettiği şu günlerde "Türkiye'de silah üretimine yönelik" çaiışmaiar da büyük bir hızla devam ediyor. Daha önce Türkiye'de üretim yapmak niyetlerini açıklayan Browning ve Smith Wesson'dan sonra AstraLlama da "ba konuda çaiışmaiar yaptıgını" açıkladı. 1 9 5 4 yılında Darüşşafaka Cemiyeti başkanlığına getirilen Fettah Aytaç, önce bugün Site Sineması 'nın bulunduğu bloku sonra da Şafaktpek blokunu yaptırmış. "Öncelikle sinemanın memlekette eğitici bir unsur olduğu görüşündeydim'' diyor bugün. Vaktiyle bir Darüşşafaka Cemiyeti başkanı sinemaya böylesine düşkün olmasaydı, bugün Site, Kent, Şafakîpeksalonları olmayacaktı. ATİLLÂ DORSAY Evet, sinemalar kapanıyor. Her şeye karşın, son bir iki yılda çığ gibi artan kârlara, hızla çoğalan seyirei sayısına, salonlara görkemli geri dönuşe karşın yine de kimi salonlar kapanıyor, bir daha da kolay kolay acılmıyor. Daha dün önünden geçerken afîşlerine, resimlerine baktığınız, ömrünuzün kimbilir kaç saatini perdedeki gizemli hayallere dalarak geçirdiğiniz bir salon, birden bakıyorsunuz kapanmış!.. İstanbul'da en son, kentin en gözde salonlarından olan Şişli Kenl sineması, Çemberlitas'taki görkemli Şafak/ıpek sinemaları, son ayların bu önlenemez yaprak dökümü arasında... Şafak Sineması, geçici olarak kapanmış. Bölünuyor. Buradan 4 modern sinema ve bir kafeterya çıkacak. tpek Sineması ise ne yazık ki bir daha sinema solonu olmayacağa benziyor. Salonun sahibi Darüşşafaka Kurumu, burasını "egitim merkezi" olarak kullanmaya karar vermiş. Kent'in "akıbeti" ise belli değil. Ancak bir rastlantı sonucu, tüm bu salonları açıp kente kazandırankişinin aynı adam olduğunu fark ettik. Gerçekten de bugün Darüşşafaka malı olan Şafak/Jpek blokunu ve bugün kendi malı olan Kent'i inşa eden, o yıllarda Darüşşafaka Cemiyeti Başkanı olan Fettab Aytaç... Biz de onunla yapılacak bir konuşmamn ilginç olabileceğini düşündük. Fettah Aytaç'la Kent Sineması blokunun en üst katı olan geniş dairesinde konuşuyoruz. Fettah Bey, 1906 doğumlu. Yani bugün 84. bahannı suruyor. Ama maşallah, öylesine dinç ve canlı ki!.. Aytaç, 1928'de Darüşşafaka'dan mezun olmuş. Mühendis Mektebi'ni bitirmiş, devlet memurluğu, sonra serbest müteahhitlik yapmış. Yaptığı sayısız inşaat arasında, Türkiye'de ilk örneği olan Çatalağzı/lstanbul enerji nakil hattını, Ankara'daki Darphane'yi (Banknot Matbaası) arumsatıyor. Aytaç, Darüşşafaka Cemiyeti Başkanlığı'na gelince, 1954 yılında önce bugun Site sinemasının tanbııl sinemalannın babası Son aylardaki yaprak dökümüne kurban giden sinema salonları Fettah Aytaç 'ı çok üzüyor. Yine da akıbeti henüz belli olmayan Kent Sineması için "Korkmayın, Kent'i kapatmayız"diyor. Aytaç, ' Bizburadagüzelfılmler, büyük filmler seyrettik, seyrettirdik. Yine halka açacağız. Bizim sinemalar simsarzjhniyetiyleyapılmamıştır. Ben, Kent'i Paris'te incelediğim sinemalardan örnekalarak tasarladım." 1958'de rahmetli Cemil FUmer'e, üst katlardaki tüm bürolar da dahil 625.000 lira\a kinüamtştlk. Yülarca o kiraya işlettfler. Kent'i 1967de açtık. 22 yıldır kirada. Son >ıllarda biz üzerine para ödüyorduk neredeyse... 1700 m 2 yer, 3 ay öncesine kadar a>da 400 bin lira getiri>ordu. Oysa yıllık akaryakıt gideri (ki kontrat gereği, bizim üzeremizdeydi) 18 milyon tutuyor. 3 yıl önce kiravı yıllık 20 milyona çıkannayı önerdiler. Kabul etmedik, mahkemeye verdik. Ve 3 ay önce tahliye davamızı kazandık. Kaybedeceklerini anlayınca, bize 125 milyon kira önerdiler. İstemedik. Eğer Türki>ede bir sinema bunalımı varsa, emin olun, bunun bir sebebi de kiracılann mal sahiplerini bep böyle istismar etraiş olmasıdır." Peki, Kent ne olacak? Fettah Bey, ileri yaşına karşın bırakmadığı sigarasma sanlıyor: "Korkmayın, Kent'i kapatmajız. Ben o salonu, Paris'te bizzat incelediğim sinemalardan öraek alarak tasarladım. Kcltuklan rahaltır, gorns fevkaladedir. Bizim sinemalar, simsar zihniyeti>le yapılmamışür. Onn yine açacağız. Yasaya gore 2 yıl kiraya veremiyoruz. Sanınm biz işleteceğiz. Aslında birçok öneriier var Burayı soğuk hava deposu veya buzpateni sahası yapmak için... Biz goçebe bir milletiz, yerleşik seylere sahip çıkmıyor, salonlan da kolayca yok edebiliyoruz. Ama biz burada guzei fümler, büyuk rdmler seyrettik, seyrettirdik. Yine halka açacağız. Tiyatrolardan da öneriier var. Ama bütüo raarifetleri amivane konuşraalar, küfıirler olan sanatçılardan... Onları da istemiyonım." Kent'in sorunlan var kuşkusuz... Daha dipten gelen su sorunu tümüyle çözumlenememiş. Aynca salon kuşkusuz ciddi bir elden geçme istiyor. Ama sinemaseverler merak etmesin... Sayıları artık pek azalan ve sanatla, sinemayla para kazanmayı hâlâ kutsal bir şey olarak gören kişilerden, 84 yaşındaki Fettah Bey... Ona güveniyor ve güzelim Kent Sineması'nın, yakında kentin kültürelsosyal yaşamında eski yerini alacağma inanıyoruz. Türkiye ve ozon sözleşmesi Haber Merkezi Birleşmiş Milletler Çevre Teskilatı'nın 31 ağustosta Nairobi'de ozon » tabakasının korunmasına yönelik olarak baslattığı toplantı ile ilgili olarak bir açıklama yapan Kimya Mühendisleri Odası Başkanı Mehmet Saysel, Türkiye'nin, kloro floro karbon üretimini kısıtlayan Montreal Sözleşmesi'ni imzalamadığına değinerek, "Ozon deliği bugün uzağımızda görünüyor. Ama tarım rekoltesinin düşmesi, cilt kanseri vakalarının artması bizim de Antarktika üzerindeki ozon deliğinden etkilendiğimizi gösteriyor. Türkiye de bir an önce bu sözleşmeyi imzalamalıdır" dedi. Kloro floro karbon üreten endüstrilerden kaynaklanan ozon deliğinin büyümemesi için Montreal'de imzalanan sözleşmeye 24 ülke imza atarak üretimlerini 2005 yılına kadar yüzde 50 oranında kısmayı kabul etmişlerdi. Makina Kimya Endüstnsi'nin (MKE), dunvaca tanınmış markalardan bazılannı Türkiye'de üretmek niyetini apklamasının ardından Smith VVesson ve Brovvning marka tabancaların temsilcileri bu konudaki "niyetlerini" açıklamışlardı. Son olarak da Türkiye'de bilinen markalar arasında yer alan AstraLlama da bu konuda ıstekli olduğunu ve göruşmeler yaptığını açıkladı. AstraLlama Türkiye Mümessili Ahmet Tunca üretim konusunda niyetlerinin olduğunu söylerken, "Ama bugtin için kesin bir sey >ok. Hangi kapsamda ne şekilde bir üretim olacak? Üretim teknolojileri ne durumda? Bütün bunlar onumiizdeki günlerde açıklığa kavuşacak" dedi. Üretim konusunda "devlel garantisi" tum temsilcilerin ortak görüşu. Ünlü markaların silah temsilcileri için devlet garantisi şu nedenle gerekli: "tktidarlar değisebilir. Silah işi sigara gibi degil. Holding güvencesi bile yelerli değil. Bize devletin 'Ben şu kadar miktar silah alacağım' şeklinde baştan bir güvence vermesi gerekir." Silah temsilcileri Türkiye'de ilk etapta üretimin 'kısıtir olacağını belirtirlerken "Üretim 100 bini bile bulmaz" diyorlar. Silah temsilcileri tepkilerin "yanlış noktalarda" geliştiğini belirtirlerken "Neden silahın sportif yönu on plana çıkarılmıyor? Türkiye'de sayılan milyona varan avcı var" diyorlar. Aranan bombalar LENÎNGRAD (UBA) Sovyetler Birliği'nde Leningrad kentinin önemli merkezlerden biri olan "Yaz Bahçesi"nde tkinci Dünya Savaşı sırasında yaşanan 900 günlük kuşatmanm izleri aranıyor. Sovyet bomba uzmanlan yaz bahçesine atılan bombalarm izlerini aralarken bahçede bulunan bütün heykeller kaidelerinin üzerinden kaldırıldı. TASS'm haberinde 250 kilogramlık Alman bombalarmdan birinin 1959 yılında bulunduğu ve imha edildiği kaydedildi. TASS ayrıca arama çalışmalarmda en iyi bomba uzmanlarımn çalıştığını belirtirken her şeyin onların çalışmasına bağlı oiduğunu kaydetti. Şişli'deki Kent Sineması yakjnda ken bulunduğu bloku, sonra da Şafaklpek blokunu yapmış. DarOşsafaka'ya gelir sağlamak için yapılanbu bloklarda, sinema salonlarına böylesine geniş yer aynlması neden? "Öncelikle sinemanın memlekette eğitici bir unsur olduğu görüşündeydim" diyor Fettah Bey... "Sonra da bnnlann, dükkfinlan çok daha cazip bale getir eisosyal yaşamında eski yerini tekrar alacak. Fettah Aytaç, kiracılardan çok çektikJerini belirtiyor. digini düşnniiyorum." Fettah Bey, büyük bir sinema meraklısı değil. Ama sanatın önemine hep inanmış, sanatı sevmiş. Çemberlitaş blokunda bir de sanat galerisi varmış: "Çokluk amatör ressamlara açardık. Öjle ki açılış kokleylierini bile biz yapardık." Bu arada Darüşşafaka Kız Bölümü'nü kurmuş ve orayı da çok modern bir sinema/toplantı salonu yapmış: "Öylesine güzeldir ki o salon. tlk İstanbul Festivali'nde bazı konserier orada verildi. L'zak olduğu için Taksimden kalkan otobüsleri de biz sağlamıştık." Fetuh Aytaç, kendisini tum bu salonlann "babası" gibi hissediyor. Haklı da... Vaktiyle bir Darüşşafaka Cemiyeti Başkanı sinemaya böylesine düşkun olmasaydı, bugün Site, Kent, Şafak, fpek salonları olmayacaktı İstanbulda... Kapanaıı her salonla, Fettah Bey "sanki bir çocuğunu kaybediyor". Peki, Kent'in durumu ne olacak? "Atillâ Bey, kiraalanmızdan çok çektik. Dusunun ki Site'yi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle