27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
29 EYLÜL 1989 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Letonya'dan yeni çıkış • MOSKOVA (AA) Sovyetler Birliği'nin Baltık Denizi kıyısındaki eumhuriyetlerinden Letonya'da, Halk Cephesi örgütü gelecek ay yapacağı kongre için yayımladığı program taslağında, Letonya'nın bağımsız devlet olması için çaba göstereceğini bildirdi. Orgütün programıyla ilgili olarak, Sovyet Parlamentosu'nun yayın organı lzvestia Gazetesi'nde yer alan haberde, Letonya Halk Cephesi'nin, cumhuriyetin topraklarının askerden geniş ölçüde anndırılmasını ve Letonya topraklarındaki Sovyet askeri üslerinin statülerinin, cumhuriyet hükümetiyle Sovyetler Birliği arasında yapılacak görüşmelerle yeniden belirlenmesini istediği belirtildi. Eski başbakanın yüce divana sevk edilmesi PASOK'un durumunu güçleştirdi DUNY4DA PapandreuVa bir darbe daha Bir hafta önce çok sayıda politikacı, gazeteci ve işadamının telefonlarının dinlendiğinin ortaya çıkmasıyla patlak veren skandal için parlamentoda yapılan diğer bir oyîamada da Papandreu 'nun yüce divana sevk edilmesine karar verilmişti. Andreas Papandreu STELYO BERBERAKİS ~ skandal olayı için yapılan diğer bir ATİNA Yunanistan eski başbakanı Sosyalist PASOK lideri Andreas Papandreu eski Yunanda Nemesis adıyla anılan adalet tannçasının kıhcına ikinci kez takılıyor. Ülkedeki banka yolsuzlukları için sorumlu gösterilenlerin arasında yer alan 70 yaşındaki Papandreu, dün sabahın erken saatlerinde sona eren parlamento oylamasında 121'e karşı 166 aleyhte oy alınca 10 gün içinde ikinci kez Yüce Divan'a sevk edilmiş oldu. Yunanistan'da Koskotas skandah olarak bilinen banka yolsuzluklan için yapılan soruşturmalarda, Papandreu ile hükümeti döneminde bakanlık yapmış dört bakanın sorumlu gösterilmesi PASOK için kuşkusuz ikinci bir darbe oldu. Çünkü daha bir hafta önce telefon dinlemelerinden doğan oyîamada Papandreu'nun yine Yüce Divan'a sevkine karar verilmişti. önceki gün başlayan ve dün sabahın erken saatlerine kadar süren parlamentonun maraton görüşmelerinde ekonomik skandal için sorumlu gösterilen eski bakanlardan Maliye Bakanı Dimitris Tsovolas'ın, Papandreu'ya yakın işadamlarına vergi borçlarını "hibe" etmek, Ulusal Ekonomi Bakanı Panayottis Rumeliollis'in ise yolsuzluklann yapıldığı Girit Bankası'ndaki teftişleri "durdurmak" suçlarından "sorumlu" olduklanna ve bu nedenle Yüce Divan'a sevk edilmelerine karar verildi. 300 sandalyelik parlamentoda yer alan 295 milletvekilinden, hükümeti oluşturan sağ eğilimli Yeni Demokrasi Partisi (YDP) ve Komünist Ittifak, Sinaspismos, Tsovolas ile Rumeliottis'in aleyhinde toplam 168 ve 170 oy kullandı. Skandal olayımn "asıl" sonımluları olarak gösterilen eski Adalet Bakanı Agamemnon Kutsogeorgas ile Kamu Düzeni ve eski Ulaştırma Bakanı Yeorgios Petss 1 un aleyhinde PASOK milletvekillcrinin büyük bir çoğunluğunun da oy kullandıkları gözlendi. Kutsogeorgas ile Petsos'un aleyhlerinde toplam 240 ve 222 oy kıllanıldı. Bu eski bakanlar, Koskotasdan "rüşvet" almak ve bunun karşılığında Koskotas'ın sahibi olduğu Girit Bankası'ndaki yolsuzlukları "örtbas" etmekle suçlanıyor. Papandreu ise devlet kuruluşlannın gdirlerini Girit Bankası'na yatırmak, kanun kaçağı Koskotas'tan para almakla suçlanıyor. Doğal olarak bu yöndeki suçlamaların hiçbiri "sanıklar" tarafından kabul edilmedi. Ancak Kutsogeorgas ile Petsos, parlamento üyesi olmadıkları halde özel izin üzerine kendi savunmalarını yaptılar. Kutsogeorgas Girit Bankası için ve yolsuzlukları örtbas" ettiği öne sürülen yasalann, hükümet kabinesinin "ortak karanyla" çıkanldığını öne sürdü ve dönemin Başbakanı Papandreu'nun "her şeyden haberdar olduğunu" ima etti. Petsos da kendi savunmasında Kutsogeorgas gibi "Papandreu'nun olup bitenden haberdar olduğunu" vurguladı. ALİSİRMEN BUGUN Balkan Denklemi BELGRAD Belgrad'ın göbeğındeki Balkan Oteli'ni, lokantasını, yemeğin kalitesinin kötütüğüne karşın fiyatının yüksekliğini, servisteki lagarlık ve asık suratlılığı gördükten, pisliği yaşadıktan sonra insan haklı olarak, "Acaba bu Yugoslavlar nasıl oluyor da bu kadar turist çekmeyi başanyorlar?" diye sormaktan kendini alamıyor. Oysa şaşırtan bu durumda Yugoslav gerçeğinin kendisi yatıyor. Çünkü ortada bir değil birçok Yugoslavya var ve hepsi de birbirinden ayrı. Turizm, Dalmaçya kıyılarında gelişmiş, Belgradda değil, ama Belgrad'daki otel odamın masası üzerinde duran ve hiç dokunmadığım, giderken büyük olasılıkla çöpe atacağım 100 ve 500 dinarlık banknottar, bu hepsi birbirinden ayrı olan Yugoslavya'nın şu andaki ortak paydasını oluşturuyorlar. Para öylesine pul olmuş ki bazı banknotlar hiçbir işe yaramıyor. Boylesini Akdeniz çevresinde bir de Özal başarmış bulunuyor. Ama onun başarısı bile bu denli yüksek olmamış. Turgut Bey hâlâ enflasyonu yüzde 1000'e çıkarabilmiş değil. Belki yüzde 5'e veya 3'e indirmek üzere vaatlerde bulunup kampanya açarsa, o zaman yüzde 1000 düzeyine bizi de ulaştırabilir ve bankalarda döviz kurları bir sabah ve bir de ogleden sonra olmak üzere iki kez değişir ülkemizde de. Paranın pulluğu dışında, hemen hemen ortak hiçbir kurum kalmamış Yugoslavya'da, artık tek bir komünist partisi bile yok. Bugün iktidar, altı cumhuriyetin ayrı ayrı partiieri arasında bölüşülmüş, Yugoslav Birliği Komünist Partısi'nm yetkileri ise bunlara istediğini yaptıracak düzeyde değil. Yugoslavya'da Tito'nun ölümünden sonra her cumhuriyette, hatta Kosova örneğinde gördüğümüz gibi özerk bölgelerde milliyetçilik akımları şovenizm boyutuna varacak ölçüde gelişmiş. Gerçekte Sırp öğenin ağır bastığı bu ülkede milliyetçilık akımları, Sırbistan dışında, "Sırp hegomonyası" olarak adlandırdıkları olguya karşı başlamış. Başı da ülkenin en gelişmiş cumhuriyeti olan Slovenler ile en az gelişmiş bölümü olan Kosova Özerk Bölgesi'ndeki Amavutlar çekmişler. işin ilginç yönü; geri kalmış Kosova'nın insanlannın, gelişmiş Slovenya'da ucuz el emeği olarak kullanılması, yani sömürülmelerine karşın, iki bölge gevşek olan merkezi otoriteye karşı bayrak açtıklannda birbiıierine destek oluyorlar. Bu yılın mart ayında ordu birliklerinin Kosova'ya girmesiyie sonuçlanan Kosova bunalımında, Arnavutlara Slovenler destek oluyordu. Bugünlerde doruk noktasına varan, her an ordu birliklerinin bu kez Slovenya'ya girme olasılığını da içeren Slovenler'in başkaldınsında da Arnavutlar, "patronlarına" destek oluyorlar. Sloven Anayasası'nda sıkıyönetım gibi özerklik ilanını da Sloven Parlamentosu'nun yetkisine bırakan 6 maddelik değişiklik, ordunun büyük tepkisine neden oluyor. Silahlı Kuvvetler'in Milli Savunma Bakanlığı kanalıyla sözu edilen yasama orgamna gönderdiği mektup, askerlerin kararlılığının göstergesi olarak kabul ediliyor. Ama Slovenler kolayca boyun eğeceğe benzemiyorlar. Nitekim Sloven Komünist Partisi Genel Sekreteri ve dolayısıyla Yugoslavya Baskanlık Divanı üyesi Milan Kuçan, açık açık tehdit ediyor Belgrad'ı ve "Eğer" diyor, "Slovenya'ya bir müdahale olursa, Yugoslav cumhuriyetleri arasındaki ilişkiler bir daha onarılmayacak bir yara almış olur." Belgrad'da bu tehdide karşı koyabilecek hiçbir güç yok. Tüm ülkede yaygınlasan şovenizmın sonucu olarak Sırp milliyetçiliği de şahlanmış. Nitekim Sırbistan Komünist Partisi Genel Sekreteri Miloseviç de Sırp şoventzminin bir simgesi haline gelmiş bulunuyor. Ne var ki Sırplar tüm Yugoslavya'yı artık diledikleri gibi denetim altında tutacak güce sahip değiller. Yugoslavya'da Tito'nun düşüncelerine bağlı kalmış olan ordu, tek güç olarak görünüyor Anayasayı koruyup kollamak işlevini kendisine görev edinmiş. Ancak bu ordunun subaylarının yüzde 70*i Sırp. Bir ordu müdahalesi sonunda ortaya çıkacak olan koruyup kollama yöntemi, bu durumda, "temel yasanın Sırplar yararına değiştirilmesi ve Yugoslavya'nın gerçekten Sırp güdümüne girmesi sonucunu doğurmaz mı?" sorusunu gündeme getiriyor. Hele hele ordu müdahaleleri sonucunda koruyup kollananın ne hale geldiğini bılenler, olaya daha da kuşkuyla bakıyorlar doğallıkla. Orduyla ilgili ilginç bir gerçek de şu anda subaylarının yüzde 70'ini Sırpların oluşturduğu Silahlı Kuvvetler'de 2000 yılında silah altına çağrılacak nüfusun yüzde 45'ini Arnavutlar'ın oluşturacak olması. Bu durumda Sırp subaylar ne zamana kadar askerlerine diled,ikleri gibi emir verip emirlerini dinletebilecekler? Görüldüğü gibi Yugoslavya, ekonomik durumundaki sarsıntı yüzde 1000'e varan enflasyonun yanı sıra, çeşitli etni« grupların şovenizmi sonunda, çok bilinmeyenli bir Balkan denkleminin tam ortasına düşmüş görünüyor. Yugoslav gerçeğinden alınması gereken derslerin basında da herhalde başkaldıran bir şovenizmin, öbürlerine kaçınılmaz olarak çağrı çıkardığı ve sonunda işlerin tam bir çıkmaza dönüştüğü gerçeği geliyor. Ama şovenizm kavramı aklı bir yana ittiğine göre gözler önündeki bu örneklerden asın milliyetçilik duygularına kendilerini kaptırmış olan ırkçıların gerekli dersleri çıkarmalarını beklemek de acaba biraz aşırı iyimserlik olmuyor mu? Papandreu'nun danışmanı Mihail Ziagas zan altmda ATİNA (Cumburiyel) Yunanistan'ın "17 Kasım" adlı terör örgütü, kendisini yeniden ülkenin siyasi sahnesinde gösterirken, yapılan araştırmalar bu kez çok ilginç boyutlar kazanmaya başladı. önceki gün, Yeni Demokrasi Partisi (YDP) sozcusü ve parti lideri Konstantin Mitçotakis'in damadı Pavlos Bakoyannis'i öldüren 17 Kasım örgüt üyeleri yakalanamadı. Ancak araştırmaları yapan polisin ağına, bu kez eski Başbakan Andreas Papandreu'nun danısmanlarından Mihail Ziagas takıldı. Bakoyannis'i öldüren örgutün cinayet günü kullandıkları çalınmış otonun geçen hafta sonlannda Atina'nın Ambelokipi semtinde görülmesinin, bu olaya ışık tutacağı samhyordu. Ambelokipi sakinleri, söz konusu sarı renkli Seat marka otonun gazetelerde yayımlanan resimlerini görünce derhal polise haber verdiler. Oto, cinayetten hemen sonra terk edilmiş durumda bulunmuştu. Ancak daha geçen hafta sonunda Ambelokipi semtindeki apartmanın önünde park ediyor, içindekiler ise apartmanın dairelerinden birine girip cıkıyordu. Bu dairenin daha son Bakoyannis suikastı soruşturması ra Papandreu'nun özel danışmanlarından Mihail Ziagas'a ait olduğu anlaşıldı. Polis önceki gece, sabaha kadar yaptığı araştırmaiarda, Ziagas'm "garsoniyerP'ne baskın yaptı. Gazete haberlerine göre, bu baskında tek odalı dairenin içinde birçok silah bulundu. Ancak özel radyolann haberlerine göre bu baskında, polis hiçbir şey bulamadı. Ortaya çıkan tek şey ve verilen ifadeler doğruysa, çalınmış otonun "yeni" sahipieri bu odaya girip çıkıyordu. Polis bu konuda hiçbir açıklama yapmıyor. Araştırmaların Ziagas'm asıl ikametgâhında da sürdürüldüğü, ancak somut bir delilin bulunmadığı öğrenildi. öte yandan Kamu Düzeni Bakanlığı'nda yapılan olağanüstü toplantıda, 17 Kasım örgütü üyelerini ihbar edene 200 milyon drahmi (2 milyar 600 milyon lira) ödül verilmesine karar verildi. ABD ise, 17 Kasım örgütüm'n birçok Amerikan hedefine saldırdığı için örgüt üyelerini ihbar edene 500 milyon dolar vereceğini açıklamıştı. Bu arada Bakoyannis'in cenaze töreni dün Atina'da yoğun bir kalabalık tarafından izlendi. İvaşko Ukranya KP sekreteri • MOSKOVA (AA) Sovyetler Birliği Lideri Mihail Gorbaçov, Ukrayna Cumhuriyeti Komünist Panisi'nin dün yapılan Merkez Kopiitesi toplantısında, yeni genel sekreterlik görevine, kendisinin desteklediği Vladimir lvaşko'nun getirilmesinden memnun olduğunu bildirdi. Gorbaçov, Ukrayna KP Merkez Komitesi'nde, 17 yıllık Genel Sekreter Vladimir Serbitski'nin kendi isteğiyle görevinden ayrılması üzerine gizli oyla yapılan seçimden sonra, Merkez Komitesi üyyelerine hitap ederken, partiye ve ülkeye yaptığı hizmetler dolayısıyla Serbitsk'ye de teşekkür etti. UZUN MENZİLJİ NUKLEER FUZELER 1990 indirim icinıımut yılı ABD Başkanı George Bush, gelecek yıl yapılacak olan ABDSovyet zirvesinde, uzun menzilli nükleer füzelerde indirime gidilmesine ilişkin bir anlaşma imzalanması olasılığının yüksek olduğunu söyledi. VVASHINGTON (AP) ABD Başkanı George Bush, ABD ile Sovyetler Birliği arasında gelecek yaz başlannda yapılması planlanan doruk toplantısında, uzun menzilli nükleer füzelerde indirime gidilmesine ilişkin bir anlaşma imzalamayı amaçladıklannı söyledi. Bush.Beyaz Saray'da gazetecilerle yaptığı söyleşide şöyle dedi: "Gelecek yaz yapılacak olan ABDSovyet zirvesi, uznn menzilli nükleer silahlarda indirim yapılması konusunda imzalanacak bir anlaşma için itici güç oluştnracaktır. Böyle bir anlaşmanınMmzalamp imzalanraayacagı henuz kesin degil, ancak Sovyetler'in de olumlu bir yakiaşım içinde oluşuna bakılırsa, bu anlaşmanın imzalanması obuüığı yüksek." Bush, Jackson Hole'da gerçekleştinlen ABDSovyet görüşmeleri konusunda da "Bu görüfmelerde ortaya çıkan olurnln hava, SovyetABD ilişkileri konusunda Gorbaçov iie herbangi bir anlaşmaztağunızın olmadigının kanıtıdır" dedi. Başkan Bush, tüm bunlara karşın, Sovyetler Birliği'nin askeri bakımdan hâlâ bir düşman olarak görülmesi gerektiğini belirterek "Sovyetler'e karşı, sagduyulu bir savunma politikası izlemek istiyorum. Savunma konusunda çocukca veya aptalca bir karar almak istemetn, çünkü, Sovyetler ile şimdiye dek hiç olmadıgı kadar yakınız" dedi. Bush, konuşmasında, Savunma Bakanı Dick Cbeney'in, ABD'nin savunma politikasım ihmal etmemesi gerektiği yolundaki uyarılannı da yineledi. Bogota'da terör; 2 ölti • BOGOTA (AA) Uyuşturucu kaçakçılığına karşı geniş çaph bir mücadelenin başladığı Kolombiya'nın başkenti Bogota'da, bir benzin istasyonunda, bir otomobile yerleştirilmiş bombanın patlaması sonucu 2 kişi öldü, 6 kişi de yaralandı. Türkiye potansiyel savaş alanı SEMİH İDİZ Pentagon araştırması: ABD'de uçak kazası • JUSAYAN (AA) ABD'nin Arizona eyaletindeki Büyük Kanyon yakınlarında meydana gelen uçak kazasında ölenlerin sayısının 10'a çıktığı bildirildi. Sebebi henüz bclirlenemeyen kaza sonucu, uçaktaki diğer 10 ya da 11 kişinin de agır yaralandığı, ölü ve yaralı yolcuların kimliklerinin henüz tespit edilemediği kaydedildi. Sıra oniara geMİ Oünyada esen yumuşama ve silahsızlanma rüzgârlan karşısında uzun menzilli nukJeer fuzeler de dayanamıyor. ABO ve Sovyet liderlerinın STArTT (Stratejik silahlarda indirim görüşmeleri) kapsamında bir anlaşma imzaJamalan oldukça yakın görünüyor. Bush, Sovyetler'in kimyasal silahların tamamen yok edilmesi önerisini kesinlikle kabul etmeyeceklerini, caydırıcıhk için bir miktar silaha ihtiyaçlan olduğunu belirtti. Bu arada, Başkan Bush'un, "Yıldu Saraşlan" adıyla bilinen savunma planı için aynlması istenen 300 milyon dolarhk ek bütçenin, Senato tarafından reddedilmesi, Kongre'de Bush'un plamna karşı büyüyen bir muhalefetin varlığımn göstergesi olarak yorumlanıyor. Geçen salı günü Senato'da oylanan plan, 34 oya karşılık 66 oyla reddedilmişti. Tasarımn Senato'da reddedümesinin üzerine bir açıklama yapan muhalefet lideri George Milchell, senatonun karannı, "Busb'un planına duyulan güvensizligin güçlıi bir göstergesi" olarak niteledi. 'Gorbi büyüsti' içeride tutmuyor Genscher'den • BtRLEŞMİŞ MtLLETLER (AA) Federal Almanya Dışişleri Bakanı Hans Dietrich Genscher, önceki gün Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada Doğu Almanya'yı reform yapmaya çağırdı. Genscher konuşmasında reform politikasının diğer Doğu Avrupa ülkelerinde olduğu gibi Ek>ğu Almanya'da da yeni olanaklar açabileceğine işaret etti ve bu ay içinde Doğu Almanya'dan batıya göç eden mültecilere değinerek, "Reformlar insanları Ülkelerinde kalma konusunda cesaretiendirir" dedi. Dıs Haberler Servisi Dış politikada başaııdan başanya koşan Sovyet lideri Mihail Gorbaçov'un, iç politikada aynı başanyı gösteremeyerek büyük bir çelişki sergilediği belirtiliyor. New York Times'ın Moskova muhabiri Bill Keller, Batı'da cesur ve banşçı bir lider olarak beğeni kazanan Gorbaçov'un Sovyet halkına barış, istikrar ve refah getirmede yeterli kişisel beceriyi sergileyemediğini kaydetti. Baltık cumhuriyetlerinin aynbkçı tavırları, Azerbaycan ve Ermenistan arasında neredeyse iç savaşa kadar varan gerginlik ve tüketicilerin yaklaşan kışa panikle bakması karşısında Gorbaçov, "sibiıii degnegiyie" sonınlara çözum bulamamakla suçlanıyor. KeDer'ın yorumuna göre, Gorbaçov'un içeride ve dışanda bu denli farklı performans göstermesinin birinci nedeni, dış politikada tek yanlı ödünler vermesi. Bilindiği gibi, Afganistan sorununda önceden dayatuğı koşullardan vazgeçmiş, çeşitli konularda geri adım atmayı kabul etmişti. Ulke içinde ise, ne ekonomiyi düzlüğe çıkarmak ne de etnik sorunlara çözüm getirmek açısından bu tür tek yanlı ödün verme olanağı bulunmuyor. Bu alanlarda çözüm, farklı çıkarlara sahip karşıt gruplann işbirliği içinde bir araya gelmesinde yatıyor. Gorbaçov'un dışanda içeriye göre daha başanlı oünasuun ikinci bir nedeni olarak, dış politikadaki çabalann meyvelerini daha çabuk vermesi gösteriliyor. Anlaşmalann imzalanmasıyla birlikte silahlar sökülüyor, ayrı olan aileler birleşiyor, askeri birlikler ülkelerine dönüyor. Ne var ki Gorbaçov'un ulkesine yönelik daha fazla özgürlük, daha iyi bir yaşam sağlama çabaları uzun yıllar surecek bir çalışma, özveri ve sabır gerektiriyor. Bir diğer neden, Sovyetler'in geleneksel olarak değişimin kargaşa ile özdeşleştirildiği tutucu bir toplumsal yapıya sahip olması. lfade özgurlüğü ve demokrasi Sovyet vatandaşlan tarafından büyük bir memnuniyetle karşılandı. Ama bu demokratik ortamda kişileri rahatlatan bir dizi mit ve inanç da yıkıldı. Bu olgu da huzursuzluğa yol açtı. Batı'da değişmenin bir aracı olarak görülen Gorbaçov, ülkesinde daha muğlak bir portre çiziyor. Sovyet lideri bazen hem Luther hem de Papa imajı yaratabiliyor. Gorbaçov'un yarattığı bu imajın, içerideki başarısızlığında önemli bir etken olduğu kaydediliyor. New York Times'a göre Sovyet halkı, bir tiranı izlemekte çok daha rahat olabilirdi, fakat Gorbaçov gibi sagduyulu bir lider söz konusu olduğunda nasıl davranacağına karar vermekte güçlük çekiyor. ç^e S > S»tk £im»s Sovyet liderinin icraatını değerlendirdi e» ANKARA ABD Savunma Bakanlığı Pentagon tarafından yayımlanan "Sovyet Askeri Gücü 1989" adlı araştırmada, bir NATO Varşova Paktı çatışmasında "potansiyel alt savaş alanı" olarak gösterilen Türkiye"nin savunması için hemen hemen tümüyle kendi kaynaklanna bağlı olduğu bildirildi. Trakya'da konuşlandırılan 10 Türk ve Yunan tümeninin NATO'nun ileri savunmasında en yoğun askeri gücü oluşturduğu, ancak gerekli modernizasyonun yavaş ilerlemesi ve kilit silahların yokluğunun bu gücün etkinliğini azalttığı belirtildi. Bu arada Yunanistan'ın hava savunma manevralanna ve operasyon planlamalarına düzenli bir şekilde katılmamasınm NATO'nun bölgedeki hava savunma koordinasyonunda sorunlar yaratabileceği kaydedildi. ABD Savunma Bakanı Ricbard Cheney, "Sovyet Askeri Gücii 1989" adlı araştırmayı Washington'dan uydu kanalıyla dünyaya yayın yapan Worldnet Televizyonu'nun canlı yayını aracüığı ile müttefık ülkelerin basın mensuplanna tanıttı. Gazetecilerin telefonla yönelttikleri sorulan da yanıtlavan Cheney, "Büyük ölçüde düzelmiş olan DoğuBab ilişkilerine ragmen gecmiş deneyimlere dayanarak NATO'nun hazırlıklı bulunması gerektiğini" belirtti. Doğu Avrupa'dan bazı askeri güçlerini geri çekmesine karşın, Sovyetler Birliği'nin halen dünyanın en büyük askeri gticüne sahip olduğunu anlatan Cheney, 1985 yıhndan bu yana Sovyet savunma harcamalarının reel olarak yılda yüzde 3 oranında arttığını kaydetti. Araştırmada, NATO'nun güney kanadına değinilirken bu bölgede Akdeniz, Balkanlar ve ttalya'mn yanı sıra Türk toprakları ve boğazlarda paktlar arası bir çatışmada "potansiyel alt savaş alanlan" olarak gösteriliyor. "Sovyet Askeri Gücö 1989"da, "Merkezi bölgenin aksine güney kanattaki ülkeler savunmalan için hemen hemen tümüyle kendi kaynaklanna bağlı bulunuyorlar" görüşüne yer veriliyor. Slovenya kriziııe çözüm aranıyor Slovenya'ya ülkeden ayrılma hakkı tanıyan anayasa değişikliği önerisinin, Federe Cumhuriyet Parlamentosu 'nda kabul edilmesinden sonra Yugoslavya Parlamentosu, anayasa mahkemesinden değişikliğin anayasaya uygun olup olmadıgı yolunda bir karar vermesini istedi. ALt SİRMEN BELGRAD Sloven parlamentosu dün bir tek üyesi dışında altı maddelik anayasa değişikliği tasansını önceki gün oybirliği ile kabul etti. Söz konusu değişiklik federe cumhuriyette sıkıyönetim ilanını Sloven parlamentosunun yetkisine verirken aynı kuruluşa otodeterminasyon hakkını da tanıyor. Oylama sırasında sadece askeri temsilci karşı oy kullandı ve davranışının nedenini, değişikliğin karışıklıklara yol açacağı gerekçesine dayandırdı. olayı verişleri de son derece ilginçti. Örneğin ülkenin en çok satan ve Belgrad'da yayımlanan, aynı zamanda da Sırpların egemenliğinde olduğu bilinen Politika gazetesi, Slovenya'daki anayasa değışikliğinin anayasaya aykın olduğu manşetini verirken herhangi bir etnik grubun etkisi altmda olmayan Borba ise manşetinde Slovenya'daki değişikliğin anayasaya aykın olmadığını söylüyor. Bu arada Yugoslavya'da, Slovenya Parlamentosu'nun Yugoslav Federasyonu'ndan ayrılma hakkı olduğuna ilişkin anayasa değişikliğini onaylaması, çeşitli gösteri ve toplantılarla protesto edildi. Sırbistan'daki Lazarevac belediye binası önünde dün sabah 15 bin kadar göstericinin toplandığı kaydedildi. Sırbistan'a bağlı özerk bölge Vöyvodina'da ve Novi Sad kentinde protesto gösterileri düzenlediği kaydedildi. Karabağ Cumhuriyeti'nin başkenti Titograd'da da yaklaşık 50 bin kişi Slovenya Cumhuriyeti hakkında bazı müeyyidelere gidilmesi isteğiyle gösterilerek düzenledi. Gelişmelerin ne yönde olacağını zaman gösterecek. Ama şurası bir gerçek ki, Tito'nun kurduğu Vugoslavya kavramı artık ele alınıp tartışılmaktadır. Kısacası Yugoslavya'da konfederasyon dahil her turlü olasıhğa açık yeni bir dönem başlıyor. YUGOSLAVYA Füzenin gerçek hedefî KaddafTydi NİLGÜN CERRAHOĞLU ROMA "Bundan 9 yıl önce 81 yolcnyla birlikte Napoli Palermo arasındaki Ustica semalannda infilak eden 'Itavia' Havayollan'na ait DC9 ucagını düşiiren füze buyuk bir olasılıkla içinde Kaddafiyi taşıyan bir başka ucagı hedef alıyordu." 9 yıl çeşitli aralıklarla suren Ustica faciası soruşturmasının son aşamasında 2 mareşalin verdiği ifadelerle ortaya çıkan bu iddia, ttalya'da bomba etkisi yaptı. Palermo yakınlarındaki Marsala Hava Üssü'nde çalışan iki hava mareşalinin yaptığı açıklamalardan ilki, gerçeğin yıllardır saklandığını ortaya koydu. tkincisi ise Itavia'nın rotâsından geçmesi gereken bir Libya uçağının aynı rota için izin aldığı halde, son anda bu rotayı değiştirdiğini açığa çıkarttı. Uçagın içinde büyük bir olasılıkla Libya lideri Muammer Kaddafi bulunuyordu. Bilindiği gibi 28 Temmuz 1980 günü Bologna Palermo seferini yapan Itavia uçağı, Napoli Palermo arasında Ustica'da denize düşmüş, uçağın düşüş nedeni bir türlü anlaşılamamıştı. 9 yıl süren soruşlurma tkiîtalyan mareşalinin açıklamaları 9 yü önce düşürülen DC9 hakkında yeni iddialara yol açtv Brejnev'in madalyası • MOSKOVA (AA) Sovyetler Birliği'nin yeni Yüksek Sovyet'i, eski Yüksek Sovyet'in, eski Devlet Başkanı Leonid Brejnev'e layık gördüğu 'zafer nişanı'nı geri aldı. Yüksek Sovyet Başkanı Mihail Gorbaçov'un imzasıyla yayımlanan kararnamede, Brejnev'e 20 Şubat 1978 tarihinde verilen bu nişanın, ancak savaşta üstün yararlılık gösteren kişilere verildiği, Brejnev ise böyle bir hizmette bulunmadığı için, 'zafer nişanı'nın geri alınmasının kararlaştınldığı açıklandı. 28 Temmuz 1980 gecesi Itavia Havayollan'na ait uçağın yanlışlıkla düşürüldüğü, kimler tarafından fırlatıldığ henüz bilinmeyen füzenin gerçek hedefınin aynı rota üzerinde uçması gerekirken son anda yönünü değiştiren başka bir uçak olduğu şeklindeki ifadeler ttalya'da bomba etkisi'yaptı. Daha sonra ortaya atılan iddiaya göre gerçek hedef Trablus Varşova seferini yapan Libya uçağı idi ve uçakta Kaddafi bulunuyordu. boyunca ise teröristlerin uçağı yerleştirdiği bombadan, yanlışlıkla atılan bir NATO füzesine dek pek çok tez ileri sürülmüş, gerçek bir türlü aydınlatılmamıştı. Geçen mayıs ayında yeniden hız kazanan soruşturmada nihayet bomba tezi bir kenara atılmış, uçağın kendisine isabet eden bir füze tarafından düşürüldüğü kabul edilmişti. Ancak bu füzenin kaynağı hakkındaki soru işaretlerini gidermek mumkün olmamıştı. Önceki günkü soruşturmanın son aşamasında, "konuşmaya karar veren" Italyan Hava Kuvvetleri Mareşali Lociano Carico1 nun anlattıklarına göre şimdiye dek gerçeğin örtbas edildiği kesinlik kazandı. "Siın sözler, tam anlamıyla ortalığı bırbirine kanştırdı. Olayın boyutlan, aynı radar Ussünde çalışan Mareşal Salvatore Loi'nin yaptığı açıklamalarla büsbütün büyüdü. Marsala üssünde görevli Meraşal Loi'nin verdiği ifadeye göre ise o gece havada patlayarak düşen Itavia uçağının rotasında başka bir uçağın geçmesi gerekiyordu. Aynı rotada uçmak için izin alan ve içinde bir "VIP" (çok önemli kişi) taşıdığı açıklanan uçak, son anda rotasını Malta üzerine çediye dek söylendigi gibi Marsala Hava Üssii virdi. Loi'nin ifadesi Itavia'nın infilak etmesine radannda o gece hiçbir şey görmediğimiz doğru degil" dedi Mareşal Carico ve ekle yol açan füzenin normal şartlar altında di: "Ben radarda Itavia DC9 uçağının dii Trablus'tan kalkan uçağı hedef aldığı, faşüşünü izledim. Yolcu uçağının kuzeyden kat yanlışlıkla iki saat rötarla kalkan İtalgüneye giderken birdenbire irtifa kaybet yan yolcu uçağına isabet ettiği şeklinde ıdtiğini gördük. Radarda uçağın imajı 12 sa diaların ortaya atılmasına yol açtı. Trabniye içinde zayıflayıp kayboldu. Ben hemen lus Varşova seferini yapan Libya uçağıüstlerimi haberdar ettim ve derhal alarm run içinde büyük bir olasılıkla bulunan Libya lideri Kaddafi'mn, böylece şahsına verildi." Kendisinden 24 saat önce ifade veren di karşı yöneltilen sayısız suikastlardan birinğer tüm Marsala Radar Üssü görevlileri den daha kurtulduğu iddia edildi. Hatırnin açıklamalarını ve 9 yıl boyunca Ital lanabileceği gibi Kaddafi, pek çok kez yan radarlannda hiçbir şey görülmediğini DC9 uçağını duşuren füzenin Amerikalıileri suren, tüm resmi tezleri yalanlayan bu lar tarafından atıldığmı ileri sürmüştü. Belgrad'da şu anda resmi bir tepki oluşmadı. Bu durumda gözlemciler gelişmelerin hangi yönde olacağı sorusuna yanıt arıyorlar. Başkentin iyi haber alan çevreleri çözümün Anayasa Mahkemesi'ndeki karardan sonra belirleneceğini soyluyorlap. Karann hemen ertesinde federal parlamento Anayasa Mahkemesi'nden değişikliğin anayasaya uygun olup olmadıgı yolunda bir karar vermesini istedi. İyi haber alan çevreler şu andaki güç dengesintn kararda rol oynayacağını ve 14 uyeli Anayasa Mahkemesi'nin 9'a 5 ya da 10'a 4 çoğunlukla Sloven anayasa değişikliğini geçersiz sayacağını söylüyorlar. Bu andan itibaren federal hukunıetin olağanüstu hal ilan ederek askeri birlikleri Slovenya'ya gönderme yetkısi var. Dünkü Yugoslav gazetelerinin
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle