Katalog

Cumhuriyel Yılbaşı öncesi Istanbul'a gelen ve 'hemşeri'leri olan bayilerden temin ettikleri biletleri düşük kârlarla satan gayri resmi bilet satıcıları, yeni yılın ilk günleriyle birlikte kentlerine dönecekler. NİHAT HALICI Küçuk şehir insanlan yılın belli dönemlerinde evi barkı bırakıp "para yapmak" üzere büyük şehirlere giderler. Hava bozar, iş biter, elde kalan paralarla geri dönülür. Çoğu sigortasızdır, kaçak işçidir, yıllardır sorunlan yazıhr. "Pamuk toplayıcılar" vardır bu şekilde çalışan. "Inşaat işçileri", "Türün işçileri", "işportacılar", "hammaUar" ve " N e iş olsa yapanm"cılar... Tüm bu "mcvsimlik işçi'Mere şimdi de Sahıbr Cumhurıyn Matbaaalık ve Gazetecıhk Turk Anonım Şırketı adına Nadir N»dl 0 Gene! Yayın Muduru Huan Ccmıl, Muessese Muduru Emint Uşaklıgıl. Vazı lşlen Muduru Ok*> Gonrasin, 0 Habtr Merkezı Muduru Yılçın Rrvtr. Sayfa Duzem Yönetmenı. Ali MM, 0 Temskıkr ANKARA. Mnnrt Tm. tZMlR: Hjkmtt ÇttiaUyı. lç Polıtıka. CcW Pitrıgıç D15 Habcrlcr Eifm Bmky. Ekooonıı Oafiz Itatan. 1; Saıdıka Şofcnıı Krttoa, KUltUr C<W L«ı. EgUım Graav Ş«ytaB. Habcr Araşorma. taâo Bcriua, Yun Habalen Nccdn DOJM. Spor Daıuşmanı Abdakjdir Yualnu, Kmn Ç^kaa, Araşurma ^kuı Alpv. Ouekmc «bdufclı Ymao. 0 KoordınatOr Akmrt Kanıbu. 0 Malı Islrr Erol EıtaL 0 Muhasebe ~ tener 0 ButçePlanlanu Snfi Ü5m«nbejeo(tl. 0 RekJam VTT Tonu. 0 Ek ^mnlar Hul>a Mryol 0 ldaıt: Hwrm Ganr. 0 ljlamr Onhr Çdk. 0 BüpIsten Nail laaL 0 Pcnoncl Sc^l Bosuooothı. Soson ve Vow>ı Cumhunya Maıbuabk K Graualık TA.S Tlrt Oajı Cad. 39/41 Cltato|lu 34334 la PK 246lsunbuJ Td 512 05 05 (20 hat). TÖOL 22246 FM. (I) 526 60 72 0 Bumtar Aıkm: Zıya Gokalp Blv Inkılap S No I9'4. Tel 133 II 4147. Td«. «2344 Fa. (4) 133 05 65 0 t m r H Zıvı BN 1352 S2/3, T& 13 12 30, Töcx. 52359 Fsx: (51) 19 53 «0 0 A d u c Inönu Cad 119 S No 1 Kat 1, Td 19 37 52 <4 hatl. IÜOL 62155. FM: (71) 19 37 52 TAKVtM: 22 ARALIK 1989 Imsak: 5.46 Güneş: 7.18 öğle: 12.07 Ikindi: 14.26 Akşam 16.46 Yatsı 18.13 Talilı Kıışu'nda pazar kavgası "nıhsatsu Milli Piyango sancılan" katıldı. Yılbaşında 15 milyara talep "ruhsatsızmevsimlik" bilet satıcılarını doğurdu. Yılbaşı öncesi Istanbul'a gelen ve "hemş*ri"leri olan bayilerden temin ettikleri biletleri düşuk kâr marjıyla satan "gayri resmi" bilet satıcıları, yeni yılın ilk günleriyle birlikte kentlerine dönüyorlar. Yer Topkapı Otogarı ve çevresi. Kafalannda "Milli Piyango" yazan beyaz renkli şapkalanyla çok sayıda bilet satıcısı. Sayıları çok az da olsa gene aynı şapkayı taşıyan, ancak yakalannda Milli Piyango ldaresi'nin verdiği 'resmi' kimlik kartıru taşıyan satıcılar da göze çarpıyor. Işte bu resmi satıcılarla "mevsimlikgayri resmi" satıcılar arasında Topkapı'da ciddi bir pazar çekişmesi yaşanıyor. Çoğu isim vermekten kaçınan resmi satıcılar söze, "Korkuyoruz" diye girıyorlar ve "bunlar bemşeri. Birbirterini tnruyoriar. Bazı arkadaşlar dayak bik yedi. Bize bilet sattırmıyor, kendileri satıyoriar" diyerek anlatıyorlar sıkıntılarını. Topkapı Otogarı ve çevresinde önemli yerleri tutmuş kaçak bilet satıalanndan birisi ile konuşuyoruz. Memleketi Adıyaman olan orta yaşh bu satıcı adını vermemek kaydıyla olayı şu şekilde özetliyor: "10 yıldır yapanrn bn işi. Her yıl geliriz buralara. Mevsimlik işimiz varyani. Rnhsatlı, sadık bayiler gibi yuzde abnz. Adıyamanb bir ruhsatlı bayi hemşerimiz veriyor biletleri. Yaklaşık giinde 1.5 milyonluk sttriimümüz var. Biz yuzdeden, hemşeri bayimiz de süriimden kazanıyor." "Rubsatsız saoalar" genel olarak küçük gruplar halinde geziyorlar. Yakasında resmi kımlık belgesı ile bilet satan bir "resmi seyyar bayi'Vi gösterip "Bu kişilerle aranızdasornn olgp ş Gl or mu?" diye soruyoruz. Gülumsüyor ve lafı geçiştirmek istercesine, "Var yaa.. Işte orda..." dfcnekle yetiniyor. Topkapı'da bilet pazarında Adıyamanlıların yanı sıra Kastamonu, tnebolulular da var. Konuştuğumuz satıcıya "şikâyet dunımunda ne yapüklanm" soruyoruz ve şu ilginç yanıtını veriyor: "Kontrolör geliyor. Polisi çağınyorlar. Topluca karakola görürülüyonız o zaman. Ama karakolda hısım ve tanıdıklanmız var. Tabü ki kurtuluyornz. Ne yaparsınız ekmek parası." Dudağını göstererek konuşan 60 yaşlarındaki "resmi" bilet satıcısı, ısrarla "Aman ismimi yazmayın. Dövdüler. Bakın dudağımı patlatülar" diyor. Milli Piyango Genel Müdür Yardımcısı Ali Serdar, yılbaşı özel biletlerinin illere gereksinimleri oranında gönderildiğini belirtti. Illerdeki şube müdürluklerinden her bayinin istediği kadar bilet alabildiğine işaret eden Serdar, "tdaremiz. çok sayıda bilet aıanıan tespit etmektedir. Bu dognıltuda yaptıgımız çalışmalarda tespit ettiğimiz kişiler hakkında raporiar duzenlendi ve gereken yasal işlem >apılacaktır. Bu kişiler özellikle Istanbul'da yoğunlaşmış durumda" diye konuştu. Milli Piyango Genel Mudur Yardımcısı Ali Serdar, "Korsan bayiler her zaman gündemdedir. Ancak tahakkum olçusüne varan hn tür vöntemierekesinlikleodünvermeyiz" diyor. Istanbul Milli Piyango Bayileri Esnaf Derneği yetküileri konuyla ilgili olarak şunları söylediler: "Doğudan her yıl kamyonlarla, otobüslerle bilet satıcısı getiriliyor. Biz bunu yıllardan beri vurguluyonız. Genel Müdürlıige önlem alınmasıru isteyerek iletiyoruz. Biz korsan bayilerin karşısındayız. tsteğimiz Genel Mudurlugün kontrolörlerinin daha sık ve etkili bir şekilde denetim yapması." Yusufeli Barajı • YUSUFELt (Cumhuriyet) Samsat ilçesinden sonra Artvin'in Yusufeli ilçesi de Keban Barajı'nın sulan altında kalacak ikinci ilçe olacak. Ç o m h Nehri üzerinde yapılacak ve 2000 yılında tamamlanacak olan Yusufeli Barajı ve Hidroelektrik Santralı, Yusufeli'nde 20 köy ve toplam 40 bin kişiyi etkileyecek. 13 yıldan bu yana yapılıp yapılmayacağı tartışılan baraj büyük bir göç olayını başlattı ve bu göç halen sürüyor. Yusufeli Barajı nehirden yüksekliği 270 metre kaya dolgu tipinde, 540 MW kurulu gücünde ve toplam enerjisi 1 milyar 705 milyon kilovatsaat olan ve yalnız enerji üretimine dönük bir baraj olacak. YaplşletDevret modeli uygulanacak olan barajm 2000 yılında bitmesi planlandı. DÜNYA DOĞAY1KORUMA VAKFI Dünya Doğayı Koruma Vakfı'nın hükümete sunduğu raporda 17 kaplumbağa bölgesinin ciddi tehditlerle karşı karşıya olduğu belirtildi. ÖZCAN ÖZGÜR MUĞLA Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) Ingiltere ve Almanya bölümü, AT, 9 Eylül Üniversitesi ile yurütülen "Törkiye'deki deniıkaplumbagalan araşbrması" sonuçları bir kitap halinde basılarak hükümete sunuidu. Tbrizm Master Planlan'nda çevre faktörünün dikkate alınmadığı belirtilen raporda, araştırma sırasında belirlenen 17 kaplumbağa yumurtlama bölgesinin ciddi tehditlerle karşı karşıya olduğu vurgulanarak bu bölgelerin koruma altına alınması istendi. Ege ve Akdeniz'de 2 bin 456 kmüik sahil şeridinde, muhtemel Kaplumbağalar plansız turizm kurbanı Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF), AT ve 9 Eylül Üniversitesi arasında yurütülen araştırma sonucu, Türkiye kıyılarının Akdeniz'de yaşayan her iki tür (Caretta Caretta ve Cholonia Mydas) denizkaplumbağası için Akdeniz'de kalan en önemli yuva ve yumurtlama* bölgeleri olduğu ortaya çıkarken, bu bölgelerin ve dolayısıyla kaplumbağaların ciddi tehdit altında olduğu anlaşıldı. Ege ve Akdeniz'de taranan 2 bin 456 kmîlik salülde, 150 kmîhk bölumun kaplumbağalar için önemli yumurtlama bölgesı olduğu ortaya çıkarken, bu bölgede koruma altma alınması istenen merkezler raporda şöyle sıralandı: Dalyan, Ekincik, Dalaman, FethiyeÇalış, Paura, Göksu, Kumluca, Belek, Kızılot, Demirtaş, Gazipaşa Kumsalı, Kazanlı, Akyatan, Samandağ, Kale, Tekirova, Anamur. Hızlı ve plansız turizm gelişmesiyle aşın deniz kiıüliğinin ve kıyılardan kumçakıl alınmasımn balıkçılarca bilerek ya da bilmeyerek kaplumbağaların öldürülmesinin ciddi sorunlar yarattığı belirtilen raporda, şu önerilere yer verildi: Ege ve Akdeniz kıyılan için bir an önce genel idare planı hazırlanması. Saptanan 17 yuva bölgesinin koruma altına alınması. Denizkaplumbağası popülasyonlanmn ve çevredeki zararlı etkilerin uzun süreli kontrolünü sağlayacak bir programın baslatılması. Denizkaplumbağalan için önemli kumsallarda ışık kullarulmasından sakınılması. Her kumsalın özel şartlanna göre verilen önerilerinin uygulanmaya başlanması. Reklamcılar, kendılerini tüketiciyi tedavi eden bir ruh hekimi olarak görüyorlar. Batı Avrupa'da yayımlanan son araştırmalara göre reklam yaratıcıları, hedefi 12'den vurmak amacıyla tüketicilerin bilinçaltlarını bilmek ve onları keyiflendirerek satm almaya yönlendirmek zorundalar. RAGEP DURAN Sarışın bir otobüs bileti var çizgjfılm reklam spotunda. Bayan biletin elbisesinin tam ortasından kahverengi manyetik bir bant geçiyor. Uzanmış psikiyatr divamna konuşuyor: "Ah doktorcugum, ölöyoınm. Reklamlar beni, aff edcniııiz ete feçirdiğiııden beri hayaOB caacnMme döndii. Gecderi /traianma giriyor. Herkes b e ^ c a baksediyor. Sanki birileri bcoi knUanıyor, manipule ediyor. YakiBdı tamamen fıtüracagım. Dayamlmaz hale geldi reklam kâbuslan..." Paris Metro ve Otobüs lşletmesi RATP'nin rekiam filminden bir sahneydi bu, ünlü " T i c k e t chic/Tkket cboc" kampanyasında, ürün, reklamın yaygınlığından çıldırmış, ruh hekimine dert yanıyor, bir başka deyişle içiııi döküyor. TRT'de izlediğimiz bir şampuan reklarnında, genç ve yakışıklı bir erkek (Reklamlardaki erkekler nedense genellikle genç ve yakışıklı oluyor) saçlannı şampuanla ovuştunıyorken, "rnhen", sevgilisini düşler. Bir aerosol reklamında da sivrisineğe hedef olan bir adamın haleti ruhiyesi yansıtılmaya çalışıhr. RuhbiÛmsel tahliller reklamcılar için giderek tayin edici önem kazanıyor. Fransız BBDO Ajansı'mn yöneticilerinden Denis Quenard, "Çagdaş reklamcıhk ekonomiyle psikiyatrinin meşru çocvgndnr" diyerek bu önemi vurguluyor. Mesajın ve tüketicinin psikanalizi, Uetişim uzmanlarının en çok ilgi duyduklan alan. Reklamcılann, yaratıcı bölüm toplantılan, yani sansürsüz, kesintisiz yüksek sesli düşünce oturumlan, bir başka deyimle beyin cimnastiği seanslan (brainstorming) ashnda toplu psikiyatri terapisi. Divana uzanmış hastanın itiraf ve açıklamalannı, reklamcüar bir masanın etrafında yapıyor. Reklamcılar, kendi aralannda psikanaliz seanslan düzenlerken, bir sonraki aşamada gündeme gelen "Reklamverenin ve rfiketicinin bilinçallına nasıl ulaşınz" sorusuna yanıt anyorlar. Psikanaliz teknikleri, reklam mesajının iletiminde yoğun olarak kullanılıyor. Fransa'da yayımlanan "Reklamcılık Aynı Zamanda Bir Roman ise..." başlıkh kitabın yazan, Impact Ajansı'nın patronu Pierre Lemonnier, konunun önde gelen uzman ve pratisyenlerinden biri. "Psikanaliz tekniklerini öğrenmek ve uygulamak için, bizzat ben, haftada üç kez psikiyatr divanına uzandım, itiraf (ekniklerimi gelişürirken, mesaj ile'me becerimi de artanyorum" diyor. Bu aralıkta, kendisinı "Dünya Rek Psikîyatrinin meşru çocugu: Reklamcıhk öa giriyor ve 'Tekvizyona bakan biz degiliz. Ashnda tdevizyondnr bize bakan" diyor. En basit örnek, bir raakarna börek ya da pastakek reklamında, ürünü mutfaktan masaya getirip servis yaparun çoğunlukla orta yaşh, sade giyimli, olağanüstü sevecen ve şefkatli bir anne tipi olmasıdır. Doris LouiseHaineault ile JeanYves Roy'un "Apga Vurdugumnz Bilinçaltı" başlıkh çalışmasında "Reklamın cazibesine kapılmamak için yine psikanalitik onlemler", yani panzehir formulleri önenliyor. İki araştırmacı, reklamın "şenlik amaçlı" old.ugunu kabul etmekle birlikte bi Mevlana Egitim Merkezi • KONYA (AA) Konya'da Mevlana Eğitim Merkezi kunıldu. ö z e l bir sektör tarafından kurulan merkezin başkanlığına tüccar Mustafa Çalışkan getirildi. Mevlana'yı daha geniş kapsamlı tanıtmak amacıyla kurulan merkez, büyük düşünür ile ilgili yazılı eserleri bir araya getirecek, bunlan çoğaltarak yurtiçi ve yurtdışında dağıtımını sağlayacak. Merkez ayjıca Mevlana'yı tanıtıcı kitap, dergi ve broşür bastıracak. Evli öğrenciye yardım • BURSA (AA) Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Fonu'ndan, Uludağ Üniversitesi'ne bağlı fakülte ve yüksek okullarda okuyan evli 173 öğrenciye, her ay 100'er bin lira karşılıksız para yardımı yapılacak. Oğrencilerin bu yardımdan yararlanabilmeleri için derslerinde başanlı olmalan gerekiyor. Yardım, öğrenci okulu bitirene kadar devam edecek. kaplumbağa üreme alanlanmn taranması sonucu hazırlanan raporda, kaplumbağaların neslinin devamuıın sağlanması için önerilerde bulunuldu. WWFnin, Türk hükümetine sunulan raporda yer alan önerilerinin ucuz olmadığının bilincinde olduğu vurgulanarak söz konusu önerilerin denizkaplumbağalan kadar tüm doğal yaşamın korunması için gerekli olduğu; bu nedenle WWFnin Türk makamlanna uluslararası fınans kuruluşlanndao gerekli desteğin sağlanması konusunda yardıma hazır olduğu bildirildi. Çorap pantolonun çekictiiği Dış Haberler Servisi Bu kış moda merkezlerinde en çok tnrulan giysiler, kasıklara kadar inen, azun, bol kazaklar ve bnnlann altına giyilen, çorap diyebilecef iniz tflrde pantolonlar. Bu modelin sirtındaki kömür karası, arasında simh iplik olan kalın lastik örgü kazak, altındaki pınltılı çorappantolon ve siyah bottnlere özellikle 20 yaş altındaki gençler rağbet ediyor. '60'lann başlannda mini etek, opart ve düz kahküllü kısa saç modasıyla biitün dünya gençlerini peşinde koşturan Mary Quant'm Londra Carnaby Street'teki butigi bo kış giysüerle doln. Ifeşillerden Habaş Demirçelik'e dava ÜMİTOTAN İZMİR Yeşiller Partisi pazar günü gerçekleştireceği "Gaz maskeni al PETKtM'e gd" eylemi öncesi dün yöreyi kirleten Habaş Demir Çelik'i de mahkemeye verdi. Yeşiller Partisi lzmir ll Başkanı Scvaş Emek. öğrencilere, hükümlü ve tutuklulara uygulanan baskılan da elestirerek çevreyi kirleten zihniyetle insanlan baskı altına alan zihniyetin aynı olduğunu söyledi ve "Hapistaanelerde sağlık, nastandcrdc gnvctıiik olamaz mı?" diye sordu. Gencelli'de yapımı tasarlanan tennik santrala karşı çeşitli eylemler düzenleyen Yeşiller Partisi, diğer yandan Aliağa'yı halen kirletmekte olan tesıslerde de mücadele başlattı. PETKİM'deki gaz kaçaklan ve işcilerin sağlıklı bir çevrede çalıştmlması için pazar günü maskeli bir gezi düzenleyen Yeşiller Partisi, bu arada Aliağa'da kurulu Habaş Demir Çelik'i de mahkemeye verdi. Emek, son zamanlarda yaşanan bazı olayları ve tepkileri şöyle dile getirdi: "Cilt kanserine yakalanan 33 yıla haknmlu Sedat Karaagaç'ın govenlik nedeniyle tedavi edilmemesini protesto edi>oruz. Yeşiller Partisi, hükümlü bükümsuz tıiın insanlann aynı koşullara sahip olması gerektiğine inanıyor ve adı geçen hastanın en kısa zamanda onkoloji üaitesi olan bir hastanede tedavi altına alınmasım istiyor. Komik bir nedenle bir insanın yaşamını hiçe sayan zinniyet soruyoruz: bapishanelenle saglık, hasunelerde gavenlik olamaz mı?" lamahgının Papa'sı" (Reklamcıhğın Mehmet Ali Ağca'sı kim?) ilan eden David Ogilvy'nin aynı deneyi sadece üç seanstan sonra terk etmek zorunda kaldığını yazalım. Neden? Çünkü Ogilvy divana uzanıp konuşmaya başladıktan 20 dakika sonra psikiyatr honıl horul uyuklamaya başlıyormuş. Reklama, mesleki bügısiru arttırmak için psikiyatr divanına hasta olarak uzanıyor, ama ış, reklamverenin ve tüketicinin karşısuıa çıkmaya gelince, reklam yaratıcısı, hemen ruh hekimi kesiliyor. Reklamcı, çoğu kez , kendisini tüketiciyi tedavi eden bir ruh hekimi olarak görüyor zateu. Burada vizyona o pek mütevazı olmayan sıntması ile Jacgues Segu Hasta eden uyku ilacı Dış Haberler Servisi YetmişH yılların ortalarında " L Tryptopban" adındaki aminoash ilk kez hastalar üzerinde denendiğinde, elde edilen sonuç mucizeviydi: Uyku bozukluklanndan şikâyetçi olanlar yeniden uyuyabiliyor, depresyon geçirenler karanhk tünelin sonunda tekrar gün ışığını görebüiyor, aybaşı sancılan ve hatta alkol ya da uyuşturucuyu bıraktıktan sonra yaşanan sıkıntıb dönemler daha bir dayanıhr hale geliyordu. Seksenli yıllann başlanndan itibaren Atlantik Okyanusu'nun her iki yakasında da 100 milyonu aşkın Tryptophan hapı satıldı. Gerek Avrupa gerek Amerika'da bu ilaa reçetesiz olarak, temin etmek mümkündü. Ancak birkaç haftadan bu yana bu "mucizevi" ilaç konusunda ciddi kuşkular ortaya çıktı. Haberi veren haftalık Alman "Der Spiegel" Dergisi'ne göre Tryptophan'ı düzenli olarak kullanan 800'ü aşkın Amerikalı çeşitli rahatsızlıklardan şikâyetçi: Yüksek ateşten, yürümeyi zorlaştıran kas ve tnafsal ağrüarından, kol ve bacaklarda şişlerin oluştuğundan söz ediyorlar. Aynca beüi bir akyuvarm sayısı da normalin 30 kat üstune çıkmıştı. Tıp adamlannın yaptığı inceleme sonucu, bu çaresiz kurbanlann çok seyrek rastlanan "Eosinofili sendromu" diye adlandınlan bir hastalığa yakalannuş olduklan Hnçahının " z e v k l e n m e ve keyiflenme" değil "satın alma, mıilk edinme" doğrultusunda yönlendirüdiğini saptıyorlar. Reklamların ne tur psikanaliz yaptığı konusunda yeni bir bulgu ya da ipucu da Lanrent Jezequel'in "Gına Geldi Reklamdan" başlıkh kitabında bulunuyor. "Kiralık bir mctin yazannın anılan" altbaşhkiı bu kitaba göre, Fransızca " P n b l k i t i " (Reklam, reklamalık) sözcüğü 17. yüzyılda, "Herkesin gözü önünde işlenen cinayel, katliam" anlamına geliyordu. Tabü şimdi bu durumda, aynm yapmadan ilke olarak reklama düşman olanlar haykırıyor: "Tann hepimizi 'Pnblicite'den korusun!" ABD'de telefon ucuzladı • VVASH1NGTON (AA) American Telephone And Telegraph Co. (ATT), artan rekabet karşısmda, A B D içindeki 10 dakika süreli uzun mesafeli telefon konuşma ücretlerini 2.5 dolara indirdi ATT'den yapılan açıklamaya göre aynı mesafelerde gece ve hafta sonu yapılacak konuşmalann ücreti ise 1.32 dolara geriledi. Açıklamaya göre yıl başından itibaren yürürlüğe girecek yeni uygulamanın fırmaya maliyeti yılda 300 müyon dolar dolayında olacak. Kadınlara dayanışma evi • BURSA (AA) Bursa'da eşinden aynlan, dayak yiyen, kavgalar sonucu evinden aynlmak zorunda kalan ve gidecek yeri bulunmayan kadınlann sığınacağı "Kadın dayanışma ve kültür evi"nin kurulması için girişimlere başlandı. Türk Anneler Derneği Bursa Şubesi Başkanı Berhan Dik, kurulacak bu evin çok güçlü mali desteğe de sahip olması gerektiğini söyledi. Anneler Derneği olarak görevlerinin kaduıı, dolayısıyla da aileyi eğitmek olduğunu belirten Dik, "Dayanışma evine sığınacak kadınlann kendilerini eğitmesi, ekonomik durumdan da kendine yetecek duruma gelmesi gerekiyor" dedi. belirlendi. Bu alerjik reaksiyou, Amerika'da beş kişinin hayatına mal oldu. Bunun üzerine geçen kasım ayında Amerikan Sağlık Kurumu yetkihlerince Tryptophan'ın kullammı yasaklandı ve haplar toplatıldı. 10 "Eosinofili" vakasına rastlanılan Almanya'da ise, "Kalma" adı altında piyasada satılan Tryptophan'ın en büyük Alman üretici firması (1988 yılhk cirosu: 14.8 milyon mark) üretimini durdururken, Fedaal Sağlık Kurumu (BGA), uyku bozukluklarma karşı günde 1000 miligrama kadar Tr>ptophan'ın zararlı olmadığına karar verdi. İsviçre'de de tum ilaç fırmalan Tryptophan ürünlerini piyasadan çekti. Karıncagibi robot, kirpikten küçük Elektronikte 'c Bilgisayarların vazgeçilmez elemanları mikrochiplerin yapım teknolojisinden yararlanan araştırmacılar, süpap, dişli, yay gibi hareketli parçaları da cüceleştirmeye başladılar. Dış Haberler Servlsi Transistörün icadından 40 yıl sonra araştırmacılar elektronikte ikinci devrimi başlatarak hareketli parçaları da mikrochip boyuna indirmeyi başardılar. Time Dergisi'nin haberine göre bilgisayarların vazgeçilmez elemanları mikrochiplerin yapım teknolojisinden yararlanan araştırmaalar sübap, dişli, yay, manivela, mercek ve bilye yatağı gibi hareketli parçalan da cüceleştirmeye başladılar. Berkeley Kalifomiya Üniversitesi'nden bir ekibin gerçekleştirdiği, bir kirpikten daha küçuk bir motor, dakikada 500 devir yapıyor. Yeni adım atılan mikroteknoloji dünyasında kum tanesi iriliğindeki makineler son derece yararh işler yapıyorlar. Mikroskopik boyutlardaki algılayıcılar, sıcakhğın, hava basıncının ve araba ile uçaklarda ivmenin ölçülmesi için kullanılıyor. Delco Electronics, kardeş şirketi General Motors'a her yü 7 milyon silikon basınç algılayıcı satıyor. Berkeley, Stanford ümversitelerinde ve Massachusset Institute of Tecnology'de çalışmalar yapan az sayıdaki bilim adamı ise bu minik makinelerin kullanım alanlanm geliştirmeye çalışıyorlar. Bu araştırmacılar, uzay araştırmalannda kannca büyüklüğünde robot kul gnotor, kum tanesi büyüklüğünde makine... şme' devrimî lanmaktan, geüştirilecek mini robotlaria vücut içinde ameliyat yapmaya kadar çeşitli olası uygulamalar üzerinde duruyorlar. Amerikan Ulusal Bilim Kuruluşu, yeni mikromakinelerin olası kullanım alanlan arasında şunları sayıyor: Mikrocerrahide doktorlara yardıma olacak ufak makaslar ve minyatür testereler. Lazerleri odaklamak ve fiber optik iletişim için gereken kalitede mikrooptik sistemleri. Kayıt cihazlannda, video kamera ve bilgisayarlarda yepyeni bir nesil. İnsanın küçük makineler yapma hevesi 16. yüzyüa dayanıyor. Silah ve diğer araçları kuçültmenin askeri ve ekonomik faydalarının anlaşıiması ise yüz>ılımıza rastlıyor. Soğuk savaşın ve uzay yanşınm alevlendirdiği Amerikalı bilim adamlan 1950'lerden sonra füzeleri yönlendirmek için gere çantasına sığabilecek boyuttaki ken elektronik araçları küçülterek 2.2 kg'lık bilgisayarına karşıhk, füzelerin uzaya kolayca fırlatıl Sharp ve Poqet ceket cebine giremalarını sağlayan son derece ha . bilecek yeni modeller geliştirifıf araç gereçler geüştirdiler. Min yorlar. yatur teknolojiyi tüketici piyasaBugün artık bir avuç içine sığasına uygulayan ise transistörlü bilecek kadar küçuk faks cihazlaradyolarla Japonlar oldu. n, radar dedektörleri, elektronik Bugün ünlü Japon deyişi sözlükler, hücresel telefonlar, keihakutansho yani hafifince renkli televizyonlar ve video kakısa ve küçük cümlesinin değeri yıt cihazlan yaygın olarak kullani yeniden keşfeden Amerikalı nılıyor. imalatçılar, küçülttükieri objeleSilikon dişUler, yayla ve benzeri re yeni piyasalar açabileceklerini hareketli parçalann yeterince kügördüler. çültülmesi ile makinelerin iyice Black and Decker, evlerde kulufalması bakleniyor. lanılan elektrik süpürgelerini 11 1995'den sonra her sıradan arakilodan 0.75 kiloya indirerek devrim yaratırken Apple Computers bada fren sistemini, motoru deoda büyüklüğündeki bilgisayarla netleyen, çarpma anında hava n bir masa üzerine sığan televiz yastıklannın şişmesini sağlayan 50 yon daktilo ve yazıcı üçlüsüne kadar silikon algılayıcı kullanılacak. indiriverdi. Günümuzde bu alanda dev Tıpta da benzeri gelişmeler yaadımlar atılıyor. Compog'ın el şanıyor. Prostat kanseri paneli • İZMİR (Cumhuriyel Ege Bürosu) Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Namık Çevik, yaşama süresinin uzamasıyla, prostat kanserinin oluşumu arasında bir bağ olduğunu belirterek, "7079 yaş arasında prostat kanserine yakalanma oranı yüzde 2040 arasındadır" dedi. Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu lzmir Şubesi'nin düzenlediği 'TProstat Kanseri" panelinde konuşan Prof. Dr. Namık Çevik gelişmiş ülkelerde ölümcül nedenler arasında kanserin kalp hastahklarından sonra ikinci sırada bulunduğunu söyledi. SAYIN AKBULUT, İŞTE SİZE BAŞBAKANLIĞINIZI GÖSTERMEK İÇİN BİR ALTIN FIRSAT!..