24 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 ARALIK 1989 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/15 Gorbi: Doğu Avrupa'dan ders alalım Ljovyet lideri Merkez Komitesi'nde yaptığı konuşmada, 'Reformları hızlandırmazsak Doğu Avrupa liderlerinin başına gelen bizim de başımıza gelebilir' dedi. Merkez Komitesi'nde bir üyenin kendisini sert biçimde eleştirmesi üzerine Gorbaçov *lın istifa etmeyi önerdiği haberi yalanlandı. Dış Haberler Servisi SSCB Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov, Sovyet Komunist Partısi'nin reformları hızlandırmadığı takdirde, Doğu Avnıpa komunist partilerınin akıbetine uğrayabileceğini söyledi. Gorbaçov'un, cumartesi gunu yapılan basına kapalı merkez komitesi toplantısında kendisine ağır eleştiri yöneltilmesi uzerıne istifa etmeyi önerdiği haberi yalanlandı. Sovyet TASS Ajansı'nın haberine göre, merkez komitesinın cumartesi gunü .apılan ve gergin bir havada geçen toplantısında, Gorbaçov, partıye ciddı bir uyarıda bulundu. tlk kez Doğu Avrupa'daki gelişmelerle SSCB arasında paralellik kuran Gorbaçov, "Doğu Avrupa liderlerinin peş peşe iktidardan duşmesi. ulkemizdeki sorunları hızla çozemezsek. bizim de benzer olavlarla karşılaşabileceğimizi gosteriyor" dedi. Sovyet lıden, daha sonra Polonya ve Macaristan'da "arlık kardeş komunist partilerin iktidarda olmadıklannı" anımsatarak "Demokradk Almanya ile Çekoslovakyadaki dostlanmız ise guçlerini buyuk olçude vitirmişlerdir" şeklınde konuştu. Sovyet lideri şöyle devam etti: "Son yıllarda çok kez vurguladığımız gerçek, bir kez daha dogrulandı. Acil sorunlann çözümu gecikince aşınlıklar kaçınılmazdır." Bu arada Sovyet Komunist Partısi'nin yayın organı Pravda'nm genel yaym müdiıru Ivan Frolov, Sovyet anayasasının Komunist Parti'yj iktidar tekeli sağlayan 6. maddesinin değiştirilmesine ilişkin isteklerin.bugunbaşlayacak ikinci halk temsilcileri kongresiyle, parti merkez komitesinin ocak ayında yapılacak genişletilmiş toplantısında ele ahnacağma inandığını söyledi. Sovyet lideri Mihail Gorbaçov'un yakın danışmanlanndan b'ıri olan Frolov, dün yabana gazetecilerle yaptığı sohbet toplantısında, ülkedeki ve Doğu Avrupa'daki son gelişmelerle ilgili soruları yanıtladı. Doğu Avrupa'da hızla yaşanan siyasi değişim sureciyle Sovyetler Birüğd'nin refonnlarda öteki Doğu Avrupa ulkelerinin gerisine duşüp düşmediği konusundaki bir soruyu yanıtlarken Frolov, Sovyetler Birliği'mn bugunku ekonomık koşullanyla aynı hızı kabullenemeyeceğini, aynı nedenJe Komunist Parti'nin öncü rolünün bugün vazgeçilebilecek bir ilke olmadığını bildirdi. Frolov, ancak, kişisel olarak, bu konunun bugün başlayacak kongrede ve ocak aymUaki merkez komitesi toplantısında ele alınacağına inandığını bildirdi. SOVYETLER BtRLİĞİ Askeri darbe yok! Sovyetler Birliği Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov'un askeri konulardaki basdaruşmanı Mareşal Sergei Ahromeyev, ise Sovyet ordusunun yönetim aleyhtan bir askeri darbeye girişmesinin söz konusu olamayacağını bildirdi. Ahromeyev'in, radikal reform yanlısı haftalık Ogonyok Dergisi'nin genel yayın yönetmeni Vitali Korotich'e deTginin Kızıl Ordu'ya yönelik eleştirılerini cevaplamak için yazdığı açık mektupla, Korotich'in bu mektuba cevabi dergide yayımlandı. Mareşal Ahromeyev, Sovyet ordusunun sosyalizmin savunucusu ve halkın koruyu cusu olarak yetiştırildiğini, bu yüzden askeri darbelere ve politikaya kanşmasının duşünülemeyeceğini savunurken, Vitali Korotich, "duygusal" olarak nitelediği bu savunmanın inandırıcılıktan çok uzak olduğunu, çunku her ikisi de askeri olmaktan çok siyasi nitelik taşıyan Afganistan mudahalesiyle, geçen nisan ayında Tiflis'te meydana gelen olaylarda Sovyet ordusunun ağır bir sorumluluğu olduğunu beürtti. Sovyetler Bırhğı'ne ılışkın bir başka gelişmede, başkent Moskova'da Dıinya Insan Hakları Günu dolayısıyla düzenlenen önceki günkü gösterilerden sonra Sovyet polisi yaklaşık 20 kişiyi tutukladı. Resmi haber ajansı TASS, "Demokratik Biriik" adıyla bilinen muhalefet grubunun "kışkırtıa bir sbow" olarak nitelediği gösterisinin, gösteri alanı olarak kullanılması yasaklanmış olan Puşkın Meydanı'nda düzenlendiği için dağıtıldığını duyurdu. BATIBERLİN 'Dört büyükler' buluştu L. Dünya Savaşı'nın galipleri ABD, İngütere, Fransa ve Dünva Savası'nın ealİDİeri A B D . İneiltere. F r a n s a SSCB'nin büyükelçileri dün Batı Berlin'de toplanarak Demokratik Almanya'daki son gelişmelerle Berlin Duvan'nın delinmesiyle ortaya çıkan durumu görüştüler. GÜNER YÜREKLÎK BATI BERLİN İkinci Dünya Savaşı'ndan galip çıkan dört ulkenin (ABD, tngiltere, Fransa, SSCB) büyükelçileri arasında bugün Batı Berlin'de dun düzenlenen "Dört Büyükler Konferansı"' sona erdi. Batı Berlin'in Schoneberg semdndeki Müttefık Kuvvetleri Kontrol Konseyi binasında düzenlenen ve yaklaşık 3 saat süren toplantıdan sonra yapılan açıklamada, görüşmelerin son derece olumlu geçtiği bildirildi. Toplantıya katılan dört buyılkelçinin de dört buyukler anlaşmasımn temel niteligine devamhlık sağlayacak guven ortamının korunması ve söz konusu anlaşmanın yarattığı istikrann önemi konusunda görüş birliğinde oldukları öğrenildi. Batı Berlin'deki konferansa, ABD'nin Bonn Büyükelçisi Vernon VValters, tngiltere'nin Bonn Büyükelçisi Sir Christopber Mallby, Fransa'nın Bonn Büyükelçisi Serge Boidevau ve SSCB'nin Demokratik Almanya Büyükelçisi Viyaceslav Kocemasov katıldılar. Bu arada Sovyet lideri Mihail Gorbaçov'un dün D. Almanya KP yeni lideri Gregor Gyst'i telefonla arayarak Demokratik Almanya'da istikrann önemini vurguladığı bildiriliyor. D. Alman Haber Ajansı ADN'nin bildirdiğine göre iki lider en kısa zamanda yüz yüze göruşme kararı aldılar ve istikrann önemi konusunda mutabık kaldılar. Hıristiyan Demokrat Parti (CDU) Genel Başkanı ve Federal Almanya Başbakanı Helmut Kobl, Birleşik Almanya duşüncesinin siyasi hedef olduğunu ve bu duşunceden hiçbir zaman vazgeçilmeyeceğini söyledi. Kohl, partisimn, dun Batı Berlin'de başlayan kuçük kurultayında yaptığı konuşbaşlayan kuçük kumitaymdayaptığı kon mada, iki Almanya'nın birleşrnesınin Avrupa'daki barış süreci çerçevesinde gerçekleşebileceğini kaydederek, "Politikammn taedefi, Orta Avrnpa'da gnçlü bir Almanya oluştunnak degildir" dedi. Bu arada Demokratik Almanya'nın Leipzig kentinde dün akşam yaklaşık 150 bin kişinin katıldığı bir gösteri yapıldı. Kentin merkezindeki Karl Marx Alanı'nda yapılan gösteride, iki Almanya'nın birleşmesini isteyen sloganlar atılması üzerine, birleşmeye karşı olanlann bunu protesto ettikleri ve iki taraf arasında gergirüik doğduğu bildirildi. Birleşmeden yana olan kesimin "Almanya, birleşik anavatan" ve "DeutscbJand, Deatschland" şeklinde slogan atması üzerine, birleşmeye karşı olanlann bunu alkışlarla protesto ettikleri ve "Naziler dışan" diye slogan attıklan kaydedildi. Bunun uzerine konuşmaaların, taraflan sakin olmaya çağırdığı ve dağıtılan bir bildiride, insanlık dışı hareketlerden kaçınılmasuun ve banşçı olunmasıran istendiği bildirildi. BULGARtSTAN BRUKSEL ÂT ile yeni dönem başlıyor YASEMİN ÇONGAR BRÜKSEL Turkiye ile Avrupa Topluluğu arasındaki ilişkilerde önümüzdekı hafta başından itibaren yeni bir döneme girilecek. Bruksel Komisyonu Türkiye'nin tam üyelik başvurusu konusundaki raporunu 18 aralıkta resmen açıklayacak. "Ankara ile mıizakerelere başlanmaması" goruşünü içermesi beklenen Türkiye raporunun açıklanmasıyla başlayacak yeni dönem, Dışişleri Bakanlığı çevrelerinde "uyum surecinin en önemli aşamaa" olarak tarunüanıyor. Bu dönemde Türkiye'nin topluluk karşısında "kademeli bir yakınlaşma stratejisi" izleyeceği belirtiliyoı. Bu strateji, "Türkiye'nin dünyadakı yerinin yeniden tanımlanması ve "çok yönlü dış politika anlayışı" ile uyum içinde yürütulecek. AT Komisyonu yetkililerinden edindiğimiz bilgiye göre Türkiye raporu 17 aralık pazar günü Brüksel'de duzenlenecek ve on yedi komiserin katılacağı bir özel oturumda kesinleştirilecek. Raporun hazırlanmasından sorumlu Akdeniz Havzası Komiseri Abel Matutes, bu oturumda alınacak karar doğrultusunda 18 aralık pazartesi günü bir basın toplantısı düzenleyerek komisyonun Turkiye"nin tam üyeliği konusundaki resmi görüşunu açıklayacak. tçeriği aynı gün kamuoyuna duyumlacak olan rapor, topluluk daimı delegelerinin oluşturduğu KOREPER'e iletilecek. Brüksel Komisyonu yetkilileri içeriğine ilişkin yorum ve tahminler basına geniş biçimde yansıyan raporun "siyasal göriış" niteliğı taşıyan ilk bölümündekı ıfadeleri kesin biçimde dile getınnekten kaçınıyorlar. Yazımı tamamlanan ve şu anda birer örneğinin Komisyon Başkanı Jacques Delors ile Sorumlu Komiser Abel Matutes'te bulunduğu öğrenilen "siyasal gontş" metninin Türkiye'ye "san ışık" yakacağı beklentısi yaygın. Bu konudaki sorulanrnızı yanıtlayan Türkiye'nin AT nezdindeki daimi temsilcısi Buyukelçı Özdem Sanberk, "Bize miizakereleri açacağız demelerini beklememize imkân yok. Ancak Türkiye'nin 2^ yıllık çabası, birkaç sayfalık bir göruşle yok sayıiamaz. Türkiye 1987 nisanındaki başvurusuyla AT trenini yakalamıştır. Raporun açıklanmasıyla yeni bir isbirligi ve yakınlaşma dönemi başlayacaktır" dedi. Türkiye bu yeni donemde ne yapacak? Dışişleri Bakanlığı bunyesindeki siyasal planlama çalışmalanndan sorumlu bir yetkili, Cumhuriyet'e bu konuda bilgi verirken "Kademeli bir yakınlaşma stratejisi"nin gundeme sokulacağını söyledi. Aynı yetkıliye göre bu stratejinin kademeleri şöyle sıralanıyor: "tlk olarak raporun diiş kınklıgı yaratmasının öniine geçilecek, basın ve kamuo>unda AT üyeliği inancının canlı tutulması sağlanmaya çalışılacak. tkinci olarak topluluğun uyum surecini kolaylaştırmak amacıyla Türkiye'ye yapacağı oneriler degerlendirilecek. Bu kapsamda Türkiye'nin Ortaklık Anlaşması'ndan doğan yukumlulukJerinin yerine getirilmesi, Tek Senet çerçevesindeki duzenlemelere dışarıdan uynm çabasının artması. demokratikleşme ve insan taaklan uygulamalannda Avrupa Pariamentosu'nun kararlan doğrultusunda adımlar atılması sağlanacak. l çuncu olarak, toplulugun uyum yonunde Türkiye'ye saglayacagı maddi yardım, ekonomik entegrasyonu kolaylaştıncı yönde değerlendirilecek ve 1990'ın ilk yansından itibaren bu konuda daha talepkâr olunacak." .Drüksel Komisyonu tam üyelik görüşmeleri konusunda olumsuz görüş içeren Türkiye raporunu 18 aralıkta resmen açıklayacak.Bu açıklamanınardından Türkiye'nin Avrupa'daki konumu ve tanımı konusunda tartışma yoğunlaşacak. POLONYA SOFYA'DA STAIİN'E ÖFKE Bulgaristan'ın başkenti Sofya'da önceki gün yapılan mitingde eski Sovyet lideri Josef Stalin'in birresmide Uşındı. Ancak Stalin bu kez, f aşist bir diktatör rolünde, kolunda Nazi pazubendi ve tek gozlii bir korsanı andıran makyajıy la' eUerdeydi. Serbest seçime doğru JSulgaristan KP Merkez Komitesi'nin muhalefetin protesto gösterileri arasında yapılan toplantısında konuşan Devlet Başkanı ve KP Genel Sekreteri Petar Mladenov, erken serbest seçime gidilmesini, yeni bir anayasa yapılmasını ve KP'nin öncü rolüne son verilmesini istedi. Dış Haberler Servisi Bulgaristan Komunist Partisi Merkez Komitesi, ülkede giderek sesini yükselten reform yanlısı gösterileri arasında dun yeniden toplandı. Bulgaristan Devlet Başkanı ve Komunist Parti Genel Sekreteri Petar Mladenov, MK toplantısında yaptığı konuşmada, erken serbest seçimler yapılmasını ve en geç 1990 yılı sonuna kadar yeni bir anayasa hazırlanmasını önerdi ve KP'nin öncü rolünün kaldırılacağmı bildirdi. Ülkede bir yıldır faaliyet gösteren EcoGlastnost adlı örgüt, bir mahkeme karanyla Bulganstan'ın ilk yasal muhalefet örgutu niteliğini kazandı. Bulgaristan Haber Ajansı BTA'nın haberine göre, Mladenov, dün yaptığı parlamentonun serbest erken seçimlerin tarihini en geç gelecek yıl mayıs ayının sonuna kadar belirlemesini teklif etti. Mevcut parlamentonun görev süresi 1991 ortalarında doluyor. Mladenov, KP Olağanüstü Kongresi'nin de 26 Mart 1990'da yapılmasını istedi. Petar Mladenov, Komunist Partisi'nin öncü rolünün kaldınlacağını da bildirdi. Mladenov, konuşmasında, "Partinin öncö rolüne ilişkin auayasanın birinci maddesi kaldınlacak. KP, siyasal bir örgüttur ve kendisini, Bulgaristan balkına, idari degil, siyasal yollarla kabul ettirmelidir" dedi. 1990 yılı bitmeden ekonomik reformlar konusunda bir yasa kabul edilmesini de isteyen 1 numara Mladenov, ulkenin, çok ağır bir ekonomik bunalımla karşı karşıya bulunduğunu söyledi. Mladenov, aynca, Todor Jivkov dönemindeki yoisuzluklan araştıracak bir meclis komisyonu kurulacağjnı bildirdi ve KP'nin, bundan böyle, "çalışma "Çok yönlü dış politika" AT Komisyonu'nun raporunu açıklamasıyla başlayacak dönemde Türkiye'nin entegrasyon çabalannın önemh bir bıleşenini de "dıinyadaki yeri konusunda yapılan yeni tanım ve bu tanıma dayanacak çok yönlü dış politika" oluşturacak. Gerek Türkiye'nin AT ve NATO'dakı diplomatlanndan, gerekse Brüksel'e gelen dışişleri yetkililerinden edindiğimiz bilgilere göre bu yeni tanım üç ana unsura dayanıyor: "Türkiye bir Avrupa ulkesidir >e bu niteliğini ekonomik ve siyasal entegrasyonunu artttrarak guçlendireceklir." Bu ilk unsur, TürkiyeAT ilişkilerinde yukarıda değindiğımız yeni stratejiyı belirlıyor. "Turkiye bir Balkan ulkesidir ve bu niteliği ile geniş Avrupa birliğinin inşaasında etkin rol alacaktır." Bu ikinci unsur,Turk'ye'nin "Balkanlar'daki yerini bir koz olarak kullanması" duşuncesine dayanıyor. Dışışlen yetkilileri, "Dogu Avrupa'daki gelişmeler, Balkanlarsız bir Avrupa Birligi olamayacağını gösterdi. Balkanlar da Turkiyesiz olamaz" goruşunde. şeklini degiştireceğini" belirtti. Bu arada AA'nın haberine göre, Sofya1 da merkez komite toplantısırun başiadığı saat lerde 5 bin kadar göstericinin dün de bir protesto gösterisi yaptığı bildirildi. öte yandan, ülkede 3 Kasım 1988'den bu yana faaliyet gösteren ve adım ilk kez Sofya'da geçen ay yapılan AGÎK Çevre Toplantısı sırasında duyuran EcoGlasnost adlı muhalefet örgütü, dün yasallık kazandı. AP'nin haberine göre, dün bir yerel mahkeme tarafından açıklanan karar ile yasal statuye kavuşan örgüt, böylece ulkenin ilk yasal muhalefet kuruluşu statüsünü kazanmış oldu. Öte yandan Bulgaristan'da haklan elinden alınan başta Türkler olmak uzere tüm azınlıkların hakJannm geri verilmesi istendi. Balkan Turkleri Dayamşma ve Kültür Derneği Genel Merkezi'nce, Bulgaristan Devlet Başkanı Petar Mladenov'a gönderilen ve basına da dağıtılan mektupta, dış dünyada çok önemli tarihsel bir olay biçiminde değerlendirilen girişiminin glasnost ve perestroyka olup olmadığuun yorum konusu olduğuna dikkat çekildi. BAĞLILIĞIN SEMBOLÜ Nowa Huta kentindeki Lenin Anıtı huzuru bozduğu gerekçesiyle kaldınldı. Anıt, Polonya'ıun SSCB'ye bağlılığının sembolü olarak gorulıiyordu. Lenin Anıtı kaldınldı VARŞOVA (AA) SSCB'nin kurucusu Vladimir Lenin'in, Polonya'nın guneyindeki Novva Huta kentindeki anıtı, aleyhte yapılan gösterilerden sonra önceki gün kaldınldı. Polonya resmi haber ajansı PAP'ın bildirdiğine gore, şehir meclisi, gösterilere neden olarak huzuru bozduğu gerekçesiyle, Lenin'in 1950 yılında yapılan anıtının, Novva Huta kentinden kaldınlmasını istedi. On metre uzunlugundaki anıtın ne olacağına belediyenin karar vereceği bildirildi. Novva Huta kentinde, Lenin'in anıtının kaldınlmasını isteyenler iki hafta boyunca gösteriler duzenlemış, bu gosteriler sırasında polisle aralarında çatışma çıkmıştı. Lenin'in anıtı, Polonya'nın SSCB'ye bağlılığının sembolu olarak algılanıyordu. Sınırdaki tel örgüler kalkıyor PRAG (Ajanslar) Çekoslovakya'da, cumhurbaşkanı Gustav Husak'ın önceki gün istifa etmesiyle başlayan cumhurbaşkanlığı tartışmalan, 1968'deki Prag Bahan'nın öncüsü Alexander Dubçek'in, cumhurbaşkanlığma aday olabileceğini açıklaması üzerine, iyice hareketlendi. önceki gün açıklanan ve Komunist Parti dışından 11 bakanın yer aldığı yeni hükumet ise, halkta büyük sevinç yarattı. Başkent Prag'da önceki gün on binlerce kişi, kutlama gösterileri için sokağa döküldü. Avusturya sınınndakı tel örgülerinin ise kaldınlmasına başlandı. Gustav Husak'tan boşalan cumhurbaşkanlığımn, şimdilik üç adayı var: Cumhurbaşkanlığı için, şimdiye dek eski başbakan Ladislav Adamec, yazar Vadav Havel ve Alexander Dubçek'in aday olabilecekleri açıklandı. Oyun yazan Vaclav Havel'in halkın güçlu desteğine sahip olmasına karşın, Dubçek'in Komunist Parti için daha kabul edilebılir bir aday olduğu belirtiliyor. Önceki gun açıklanan yeni hukumet, Çekoslovak halkında büyük sevinç yarattı. Dün başkent Prag ve dığer büyuk kentlerde, yeni hükümetin kuruluşu çanlarla kutlandı. Prag ve diğer kentlerde, bütün fabrika sirenleri, kilıse çanlan ve otomobil kornaları, öglen uç dakika süreyle, '41 yıllık ÇEKOSLOVAKYA komunist yönetime karşı kazanılan zafer' için çaldı. Çanlar çalarken, bazı yerlerde, yazar Vaclav Havel yanlısı sloganlann atıldığı ve duvarlara Havel'in posterlerinin asıldığı göruldu. öte yandan Çekoslovakya'nın, Batı'ya açılan sınınndaki "demir perde"nin bir kısmı, dün yıkılmaya başlandı. Sırur muhafız komutanı Josef Matejkek, dün Reuters Haber Ajansı'na yaptığı açıklamada, 380 km uzunlugundaki ÇekoslovakyaAvusturya sınınndaki tel örgulerın 8 km'lik bölümunü kaldırmak için askerlerin kurek ve tel kesen makinelerle buraya geldiklerini söyledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle