Katalog

9 EYLÜL 1983 DIŞ HABFft! FR CUMHÜRİYET 3 Ozetle ISiharagua Nikaragua Hükümeti başkent Managua'mn Augusto Cesar Sandino Havaalam 'nı bombalamaya kalkışan kuçuk bir uçağın, çaksavarlar tarafından düşufüldüğünü bildirdi. Hukümet sözcüsü, vurulan uçağın havaalanının kontrol kulesi üzerine düştüğünü ve yangın çıkmasına neden olduğunu belirtti. Ote yandan başka bir uçağın, Nikaragua Dışişleri Bakanı Miguel d'Escoto'nun evini bombaladığı büdiriliyor. Havaalanının bombalanması olayımn sorumluluğunu halen hiçbir örgüt üstlenmedi. Ancak, gozlemcilere göre, ABD desteğindeki Somuza yanlılannın olayı gerçekleştirmiş olabileceği beiirtiiiyor. ABD donanması Dürzileri bombaladı BEYRUT (AP a.a.) Suudi Arabistan, Lubnan'da tüm arabuluculuk girişimlerini dondurduğunu açıklarken, dün Dürzi topçulannın Amerikan piyadelerine ateş açtnası üzerine, Lübnan kıyılannda bekleyen Amerikan savaş gemileri de Şuf dağlarındaki Dürzi mevzilerini bombaladı. Bir Amerikan donanması yetkilisi, "Hedef aldıgımız noktalara tam isabetle atış yapıyoruz" dedi.Donanma subayı Charles Rowe, Beyrut havaalanındaki Amerikan piyade birliğinin havaalanının guneybatısından Dürzilerin topçu ateşine başlaması üzerine, Donanmadan yardım istediklerini ve ABD donanmasına bağlı "Bowen"firkateyninin Dürzi mevzilerini bombaladığını kaydetti. Birleşik Amerika'nın bir yıl kadar önce, çok uluslu Banş Gücü'ne 1200 kişilik deniz piyade kuvveti göndermesinden bu yana ilk kez Amerikan donanması Lübnan'daki çatışmalara doğrudan katılıyor. Bilindiği gibi, ABD ile Fransa Çok Uluslu Banş Gücü'ne ateş açıldığı takdirde karşıhk verileceğini bildirmişlerdi. Fransa Savunma Bakanı Charles Hernu önceki gün yaptığı açıklamada, Fransız birliklerine saldınlar devam ettiği takdirde, ateş açan topçu mevzilerinin Fransız uçakları tarafından imha edileceğini bildirmişti. Hernu'nun bu uyarısından kısa süre sonra Fransız "Super Etand a r t " uçakları Dürzi mevzüeri üzerinde keşif uçuşu yapmışlardı. Fransız uçaklanna Eisenhower uçak gemisinden havalanan Amerikan savaş jetleri de katılmıştı. Suudi Arabıstan'ın yeni Vvashington Buyukelçisi Prens Bender Bin Sultan "l.ubnan sorununun çözüme kavuşturulması konusunda, Suudi Arabislan'ın arabuluculuk girişimini \eniden başlatmak için" dun Cidde'den Şam'a gitti. Suudi Arabistan Haber Ajansı'na gore, Suriye ile ABD arasında Suudi Arabistan'ın lemaslarını yurüten Prens Bender, Şam'daki gorevini yarıda bırakarak Cidde'ye dönmuştü. Suudi Arabistan, yaptığı resmi açıklamada arabuculuk girişimlerini dondurduğunu bildirmişti. Önceki gece Suriyeli ve Suudi Arabıstanlı yetkililer arasındaki bir telefon konuşmasından sonra, Prens Bender'in yeniden Şam'a gittiği haber verildi. ilkeye yer verildi. Bu ilkeler şöyle sıralanıyor: • Filistin halkmın geri dönüş hakkı, kendi kaderini tayin ve bağımsız devletini kurma hakkı dahil yasal haklarına kavuşması. • Filistin Kurtuluş örgütü'nün soruna çözüm bulunmasını amaçlayan tüm çabalara ve konferanslara diğer taraflarla eşit biçimde katılma hakkımn tanınması. • İsrail'in Arap topraklarını işgaline son verilmesi ve bunun FtLİSTtN KONFERANSI Öte yandan, Birleşmiş Milletler'in Filistin sonınuyla ilgili Cenevre Konferansı sonunda yayınlanan deklarasyonda, Ortadoğu sorununa banşçı bir çözüm bulunması için gerekli altı temel Suudi Arabistan* Lübnan için arabuluculuk girişimini sürdürüyor DUN^ADA BUGUN ALİ SİRMEN Balonla kaçış 4 Çekoslovakya vatandaşı balonda Avusturya'ya kaçtı. Balonu başkent Viyana yakınlarına indiren 4 Çekoslovak vatandaşı Avusturya Hükümeti'nden siyasal sığmma hakkı istedi. hteğin Avusturya makamlannca incelendiği bildiriliyor. Öte yandan Demokratik Aİmanyalı iki asker de Doğu Berlin 'den Batı Berlin 'e geçti. Berlin Duvarı'nda gorevli askerlerin uniförmalı ve silahlı olarak Batı'ya sığındıkları bildirildi. sonucunda Kudüs dahil İsrail'in 1967'de işgal ettiği topraklardan geri çekilmesinin sağlanması. • İşgal edilen topraklardaki Israil politikasına ve Uluslararası Hukuk ve BM Genel Kurulu kararlarına aykırı her türlü duruma karşı koyulmasu özellikle yasadışı yerleşme merkezleri kurulmasına itiraz edilmesi. • İsrail'in kutsal kent Kudüs'Un statüsünü ve karakterini değiştirmeye çalışan kararlarının boş ve geleceği olmayan kararlar olduğunun kabul edilmesi. • Bölgedeki tüm devletlere güvenlik ve tüm dünya ülkelerince tanman sımrlar içinde varolma hakkımn tanınması, Filistin halkına vazgeçilmez haklannın tanınması ve bu hakları uygulamaya koymasına izin verilmesi. Bond Oyunu Sovyetler Birliği hava sahasında uzun süre uçtuktan sonra 269 yolcusuyla birlikte düşürülen Güney Kore Hava Yollan'na ait uçak ile ilgili tartışma sürüyor. Dünkü Cumhuriyet'in başlığında da betırtildiği gibi, uçak diplomasi savaşında kaybolmuş bulunmaktadır. Olayın başlangıcından bu yana, ABD Sovyetler Birliği'ni çok sert bir şekilde suçlamıştır. Bir sivil uçağın içindeki yolcularıyla birlikte düşürülmüş olması gerçekten de kınanacak bir olaydır. Nitekim uçağın düşürülmesinin hemen ertesinde Moskova yalni2 ABD'den değil, dünyanın dört bir yanından gelen sert eleştirilere hedef olmuştur. Ne var ki, daha sonra gelen ek bilgiler, ABD'nin de bu üzücü olayda pek kimseyi kınayabilecek bir durumda olmadığını açıklıkla ortaya koymuşjîulunmaktadır. Açıklamalardan anlaşıldığına göre, ABD de tam o sırada sözü edilen Sovyet hava sahasında bir casus uçağı uçurmuştur. Sovyel nükleer başlıklı füzelerinin bulunduğu bu bolgede, öyle anlaşılıyor ki, ABD daha önce de "keşif uçuşlan" yapmıştır. Üstelik Güney Kore Hava Yollan'na ait uçak ile casus uçakları birbirlerine son derecede benzemektedirler. Öte yandan, Güney Kore Havayolları uçağının, normal rotasından 450 km sapması, bu ikinci rota üzerinde 2 saatten fazla uçması, ışıklannı söndürmüş olması, uyarılara yanıt vermemesi de son derece düşündürücü olaylardır. Gerek yerli gerek yabancı uzmanların yaptıklan açıklamalardan anlaşıldığına göre, son derecede gelişmiş aygıtlarla donatıimış bu uçaklann rotalanndan yanlışlıkla böyte bir sapma yapabilmeleri olası değildir. Sözü edilen uçakta üç'tane elektronik aygıt bulunduğu ve bunlardan birinin bozulması halinde dahi, öbürlerinın doğru rotayı verebileceği de bildirildiğine göre, olayın gizinin aydınlanması için daha bir süre beklemek gerekecektir. Sözü edilen verilere bakınca fleagan yönetiminin, belki de kendi neden olduğu bir olayı uluslararası alanda kullanmak için elinden geleni yaptığı kolaylıkla anlaşılmaktadır. ABD sözü edilen bölgede casus uçakları uçurduğunu yadsımıyor, hatta bunu büyük bir fütursuzlukla kabul ediyor. Öte yandan, kimse Güney Kore Hava Yollan'na ait uçakla ilgili gızini koruyan sorulara yanıt bulmak için çaba harcamıyor. Reagan yönetimi bunun yerine düpedüz uluslararası alanda karşıtını kıstıracak manevralar peşinde koşuyor. Olayın ardındaki gerçek amaca eğilmeden önce şu soruyu sormak gerekir: Acaba ABD'nin hava sahasının stratejik kesimlerinde, bir Kuzey Kore uçağı 460 km. lik bir rota sapması yaparak uçsaydı ve bu uçuşunu da iki sf>at sürdürseydi. üstelik aynı zamanda bazı Sovyet casus u< aklarının da bölgede olduğu haber ahnsaydı, Reagan'ın tepkisi ve Amerikan Hava Kuvvetleri'nin davranışı ne olurdu? Güney Kore uçağı olayındaki gizler çözülmeden gösterilen büyük tepki, gerçekte Reagan yönetiminin Cenevre Görüşmeleri öncesinde uluslararası alanda havayı gerginleştirme girişimterinin bir parçasıdır. Hiç kuşku yok ki, VVashington bu sert tepkiler yerine, BM içinde yansız bir gözlemciler heyetinin olayın içyüzünü araştırması için Sovyetler'den işbirliği isteğinde bulunabilirdi. Moskovanın kendi güvenliğine zarar vermemek koşuluyla böyle bir öneriyi kabul etmemesi halinde, tüm eleştirilere haklılık ka2andıracağı da bir gerçekti. Ama tüm bunları yapmadan olayın ardındaki bit yeniklerinı gözden kaçınp da, salt uluslararası alanda havayı germek ve yepyeni gerginlik ortamları yaratmaya çalışmak son derecede sakıncalıdır. Olayın gizı henüz çözülmemiştir, ama hemen herkes olayın ardında bir James Bond oyunu olduğunu farketmektedir. Uçak olaylarının en tüyler ürpertici yanı da, bazen oyunlann ve gırişimlerin, nasıl umulmayan sonuçlar verip felaketlere yol açtığını bir kez daha gözler önüne sermesidir. Bu açıdan bakınca olayın yine de ucuz atlatıldığını söytemek olası. Eğer böyle bir olay nükleer silahların da içine kanştığı bir oyun sırasında meydana gelmiş olsaydı, bugün yeryüzünde konuyu tartışacak kişi bile kalmamış olacaktı belki de. Düşen Güney Kore uçağı, nasıl bir barut fıçısı üzerinde oturduğumuzu göstermektedir. Ama bizler yine aldırmayıp, aymazlığımızı sürdürelim isterv seniz. Almanya'da çoeıtkları Türk Ziya UlHak olaylı Sind eyuletini ziyaret ediror KARAÇİ, (a.a./ANKA) Pakistan'da Devlet Başkanı Ziya Ül Hak, yönetim aleyhtan protestolann yoğun olarak sürdüğü Sind eyaletini ziyaret ediyor. Ziya Ül Hak'ın Sind eyaletine gelişi öncesinde eyaletin yedi kentinde daha binlerce kişinin katıldığı mitingler yapıldı Haydarabad'daki gösteriye binlerce kişinin katıldığı ve topluluğun polis zoruyla dağıtıldığı belirlendi. Muhalefet kaynakları, Haydarabad'daki göstericilerin, Ziya Ül Hak yanlılarınca taşa tutulduğunu, daha sonra polisin müdahale ederek gözyaşartıcı bomba attığını söylediler. Aynı kaynaklar polisin 60 kişiyi gözaltına aldığını ve yaralı sayısının da 35 olduğunu kaydettiler. Bir yetkili ise, Haydarabad'da 33 kişinin gözaltına alındığını bildirdi. Haydarabad'da birkaç yüz kadın da ayrı olarak yönetim karşıtı gösteri yaptı. Pakistan Devlet Başkanı Ziya Ül Hak, askeri yönetime karşı gösterilerin yoğun olduğu Sind eyaletini ziyaret ediyor. Yaklaşık dört hafta süren protesto gösterileri sonunda Sind eyaletinde 40 kişi öldürülmüş, çok sayıda kişi de yaralanmıştı. Polis, Ziya Ül Hak'ın ziyareti öncesi, protesto gösterileri hazırhğı yaptıklan gerekçesiyle, 30 kişiyi tutukladı. Federal Almanya'da her gün ortalama 98 Türk çocuğunun dünyaya geldiği bildirildi. Yapılan araştırmaya göre, Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde isçi olarak çalısan Türk ailelerinin bir yılda 52 bin 286 çocuğu dünyaya gelirken, bu orana göre Avrupa'da ortalama her gün 142 Türk çocuğu doğduğu açıklandu Araştırmada aynca, Türk işçileri aranda doğurganlığın fazla olma^ına neden olarak çaustıklan ulkenin çocuk başına ödediği paranın yüksek olduğu gösterildi. Tokyo'da fVaseda Üniversite' si profesörlerinden İşiro Kator nun, org çalabilen bir robot geUştirdiği bildirildi Wam7adıverilen ve usta bir müzisyen gibi org çalabilen dünyanın ilk müzisyen robotunun, 14 eklemli parmaklan ile saniyede 10 tuşa vurabildiği açıklandu Küçük bir elektronik beyin tarafından yönkndirilen bu robotun 1984 ilkbaharma kadar 'İki ayağını, bir göz ve kulağuu kullanabilen" yeni bir modelinin geliftirileceği beürtUdi. TETİKTE BEKLİYORLAR Beynıtta çok uluslu banş gücüne baglı ABD birlikkrınin mevzilerine bombalann düşmesi üzerine, Amerikalı askerler alarm durumuna geçirildi. Folofrafta bir ABD askeri, BGM71 agır tanksavar bataryasının başında tetikte beklerken göriıliiyor. Org çalan robot ŞilVde askeri polis 3 kişiyi öldürdü SANTtAGO, (ANKA/a.a.) Şili'de Salvador Allende hükümetini deviren kanlı askeri darbenin 10'uncu yıldönümü yaklaşırken gerginlik ve şiddet olaylan hızla artıyor. Santiago"da yönetim aleyhtan yürüyüş yapan 80 kişi göz altına alındı. Başkent Santiago'da meydana gejen iki ayn olayda beş kişi öldü. Önceki gün başkent Santiago'da askeri polis bir eve ateş açarak üç kişiyi öldürdü. Santiago'da hükümeti protesto etmek amacıyla diizenlenen çeşitli gösterilerde çoğu öğrenci olmak üzere 80 kişi göz altına üındı. Göstericilerin General Pinochet yönetimi aleyhinde sloganlar attıkları bildirildi. Şili haber ajansı iki gün önce Santiago'da meydana gelen iki ayn olayda, polisle çatışmaya giren beş kişinin öldürüldüğünü bildirdi. ölenlerden birinin kadın olduğu belirtildi. Şili haber ajansı, ölenlerin Sanüago Valisi General Carol Urzua'mn katlindc rol olan kimseler olabileceklerini belirtti. tlk olayda kentin Las Candes semtinde bir eve ateş açan askeri polis üç kişiyi öl Polonyu'da bir genci döverek öldüren 2 polis tutuklandı VARŞOVA, (ANKA/DPA) Polonya hükümeti, polisçe sorguya çekilen bir gencin serbest bırakılmasından birkaç gün sonra ölmesi konusuyla ilgili görülen 6 kişi hakkında dava açılacağını bildirdi. Polonya hükümetinin açıklamasında, yapılan soruşturma sonucu, 2 polis, 2 ambulansçı ve iki doktorun suçlu görulerek haklarında dava açılmasının kararlaştırıldığını belirtti. Açıklamada, söz konusu iki polisin karakolda annesi ile birlikte gözaltına alınan genci sorguya çekerken işkence yaptıklarının, genci hastaneye götüren ambulansçı ve doktorlann ise gereken itinayı göstermediklerininin, soruşturma sırasında ortaya çıktığı kaydedildi. "Dayanışma" yanlısı eylemleri nedeniyle geçtiğimiz mayıs ayında gözaltına alınan gencin ölümü, Polonya'da büyük yankı yaratmıştı. Gencin cenaze törenine katılan binlerce kişi, "Dayanışma" lehinde sloganlaı atarken, yönetimi protesto etmişti. dürdü. Şiddetli bir patlamanın meydana geldiği evde üç cesetin bulunduğu belirtiliyor. Ikinci olay ise kentin gecekondu semtlerinden birinde meydana geldi. Polisle çatışmaya giren iki kişinin oldüğü bildirildi. ölenlerin kimlikleri açıklanmadı. Polis kaynaklan olay yakınındaki bir evde silah ve cephane bulunduğunu söylediler. Darbe yıldönümü nedeniyle düzenlenecek gösterilerle ilgili olarak bir açıklama yapan muhalefet lideri Hıristiyan Demokrat Gabriel Valdes gösterilerin barışçıl olacağmı belirtti. Hıristiyan Demokrat lider hükümetin tutumunu "kışkırtıcı" olarak niteledi. Pinochet hükümeti, yaymladığı bir bildiride sivil halka şiddet olaylarına karşı kendilerini korumalan çağnsında bulunmuştu. Fransa Çad sorununu zamana bıraktı Fransa Devlet Başkanı François Mitterrand'ın 28 eylül tarihinde, Birleşmis Mittetler Cenel Kurulu'nda bir konuşma yapacağı belirtildi. Fransa Devlet Baskanlığı 'ndan yapılan açıklamada, Mitterrand'ın konuşmasının içeriğine değinilmedl Ancak gözlemciler, Mitterrand'ın Lubnan'daki durumla, Çad'daki iç savaş konusunda konuşmasmın beklendiğini belirtiyorlar. MitterrandBM \MiKOSEVERLERE PARİS, (Cumhuriyet) Dünya haber ajanslanrun kısa süren sessizlikten sonra, Çad'da, Devlet Başkanı Hissene Habre'ye bağlı birliklerle Gukuni Veddeye yanhlannm çarpışmaya başladıklarını bildirmesine ve Fransa 1 nın ülkedeki askeri varlığını her gün kuvvetlendirmesine rağmen, Fransa'nın Çad sorununu "zaman içinde" çözümlemeyi amaçladığı gözleniyor. Fransa Dışişleri Bakanlığı'na yakın çevreler, Fransa'nın iki taraf arasında bir sınır teşkil eden Faya Largeau kentinin, Libya desteğindeki Gukuni Veddeye taraftarlannca asılmadığı sürece sıcak bir çarpışmaya girmeyi arzulamadığını beürtiyorlar. Nitekim Fransa Devlet Başkanı François MitterTand da, Çad sorunu ile ilgili olarak Le Monde gazetesine verdiği demeçte, ülkesinin Çad'a asker göndermesinin amacının bu ülkenin "bağımsızlığını, egemenliğini ve toprak bütünlüğünü" korumak olduğunu belirttiği halde, destekledikleri Devlet Başkanı Hissene Habre kuvvetleri yanında, ülkenin Veddeye yanlıları elinde bulunan kısmını almak için harekete geçmeyeceklerini titizlikle vurgulamıştı. MitterTand'm bu demeci Çad başkenti Ncamina'da kızgınlık yaratmış, Fransa'nın "Çad devleti ile Çad hükümeti'ni" birbirinden ayırdığı şeklinde yorumlanmıştı. Bütün bu gelişmeler, Fransa'nın Çad sorununu zaman içinde çözmekten yana olduğu kanısmı kuvvetlendiriyor. Fransa'nın böyle bir politika gütmesinin birçok nedenlerinden bazıları şöyle: 1 Fransa, bugün Libya kuvvetlerince desteklenen Gukuni Veddeye taraftarlannın elinde bulunan bölgeyi fazla önemli bulmuyor. Mitterrand Le Monde'a verdiği demeçte "Libya'nın işgalindeki yerler yüzölçümü olarak Çad'ın yansı, fakat nüfusun sadece 150 bini burda oturuyor. Aynca üretimin de çok az bir kısmı bu bölgede yapıhyor" demiş ve Fransız kuvvetlerinin bulunduğu kesimin Çad'ın hayatîyetini oluşturduğunu vurgulamıştı. 2 Aynca Fransa, Çad gibi istikrarsız bir ülke kesinkes bir Arap Birliği Arap Bîrliği'nin Ekonomik ve Sosyal Konseyi toplantısı önceki gün Tunus'ta başladu 2 gün sürett toplantıya 11 ülkenin Ekonomi ve Maliye Bakanlan katthyor. Toplantıda dünya ekonomi krizinin Arap ülkelerine yansıması ve Arap işçilerinin durumunun iyileştirilmesi konulannm ele ahnacağı bildiriliyor, Tbplantıda aynca Lübnan'ın isteği üzerine hrail'in Lübnan'ı işgalinin, ülke ekonomisi üzerindeki olumsuz etkisinin değerumdirikceği beiirtiiiyor. foplantının açıhşını yapan Arap Buiiği Genel Sekreteri Şadli Ktibi, Arap ülkelerinin kendi aralarmaa ve diğer ülkelerle dengeli ekonomik ilişkiler kurmalan amacıyla yeni ekonomik planlar geliştirmeleri gerektiğini vurguladı. Angola'da Marksist rejime karşı savaşan Unita geriflaumnm ingola'ntn ortasında ve doğuunda sürdürülen hukümet operasyonlarına yardımcı olduklan gerekçesiyle, ellerinde rehin tuttuklan 3 Sovyet danışmanı ve 17 Küba askerini öldürdükleri bildirildi Fransız Haber Ajansı AFP'nin Lizbon'daki bürosuna gönderilen bildiride, Unita gerillalarvun 27 ağustosS eylül tarihleri arasında 318 hukümet askerini öldürdükleri, 11 köprüyü ve içlerinde 2 helikopterin bulunduğu çok miktarda askeri malzemeyi lahrip ettikleri belirtildi. Ingiltere'de iki bakana bombalı mektup yollandı grubu tutmanın yarar getirmeyeceğine inanıyor. Çünkü Çad bir çok etnik grubun oluşturduğu bir ülke. 3 Libya gibi, herşeye rağmen Afrika'da ağırlığı olan bir ülkeyle savaşa girmenin Fransa için çeşitli güçlükler doğurabileceği hesaplanıyor. Fransa, herşeyden önce silah sattığı Libya pazannı kaçırmak istemiyor. Ikincisi de Libya ile girişilecek sıcak bir savaşın Fransa'ya nelere mal olacağı pek kestirilemiyor. 4 Sosyalist Mitterrand yönetimi aynca, Çad'da, ordunun daha çok angaje olabileceği bir hareketin, iç kamuoyunda doğuracağı tepkiden korkuyor. • Vafcko'daki dosüannız Sonbahar/Kış modasınm Vakko'ya özgü yeniliklerini, moda dünyasımn yeni lenklerini, çizgilerini tanıtmak için hazır... bekliyor. Unita gerillaları Moda 'dur. Vakko/Beyoğlu Vakko/Kadıköy Vakko/Ankara Vakko/îzmir Vakko/Aatalya VakkoMyana Mağazalanmız, Bayramın son iki gunfi, 19 EyKil Pazartesi ve 80 Eylül Salı gunlerinde de hlzmetlnlzde olacakUı. «ft LONDRA ( a J L H Iskoçya'run tngiltere egemenliğihden kurtulması için mücadele ettiğini söyleyen "Iskoçya Ulusal Kurtuluş Ordusu" dün tngiltere Bakanlar Kurulu'nun iki üyesine bombah mektuplar gönderdi. Mektuplardan ilki, Çalışma Bakanı Norman Tebbit'e, diğeri de lskoç işleriyle görevli Devlet Bakanı George Younger'a yollandı. Polis, Glascow*dan Çalışma Bakanı Tebbit'e gönderilen pakette Avam Kamarası adresinin yazılı olduğunu ve paketin görevlilerce Çalışma Bakanlığı'na götürüldüğünü söyledi. Paketin burada bir görevli tarafından açılması sırasında da bomba ateşlendi ancak patlama olmadı. Yetkililer, yalnızca patlayıcı bölümün ateş aldığını, bütan gazından oluşan asıl patlayıcının etkilenmediğini belirttiler. Zarfın içinde "tskoçya Ulusal Kurtuluş O r d u s u " n u n simgesi olan "SNLA" yazısı bulunmaktaydı. İkinci bomba ise tskoç Işleri Bakanı Younger'ın Edinburghdaki bürosunda, zarfı açan görevliler tarafından bulundu. Bu paketin de patlamadığı belirtiliyor.