24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

ST R A T E J İ c rmenistan’la sınırlarını 1993’de kapatan Türkiye, sınırların açılması ve diplomatik ilişkilerin gelişmesi için üç ön koşul ileri sürdü: 1. 1915 olaylarını araştırmak için ortak komisyonu kurulmalı, 2. Türkiye’ye yönelik toprak talebinden vazgeçilerek 1921 Kars ve Gümrü Anlaşmaları kabul edilmeli, 3. Ermenistan Azerbaycan topraklarından çekilmeli. Ermenistan üç koşulu da kabul etmediği halde AKP, Ermenistan’a karşı bazı önemli açılımlar gerçekleştirdi ve 2008 yılında da Türkiye’nin Ermenistan politikası açısından radikal sayılabilecek adımlar attı. Hem Türkiye’de hem de Ermenistan’da bu adımların amacı ve sonucuyla ilgili birçok tartışma yaşandı. Özellikle Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Eylül 2008’de Ermenistan ziyareti tartışmaları doruğa ulaştı. Türkiye’nin üç önkoşuldan biri olan Karabağ’ın işgaline son verilmesi maddesinin bir önkoşul olarak kalıp kalmadığı veya kalmasının gerekliliği noktası en fazla tartışılan konulardı. Bazı yorumlara göre, TürkiyeErmenistan ilişkilerinde tek gerçek sorun Dağlık Karabağ’dır ve Türkiye bu ön şartından vazgeçerse iki ülke arasında ilişkiler gelişir. Bunlar arasında Türkiye’nin Ermenistan politikasında gereksiz yere Azerbaycan ipoteği altında olduğunu ifade edenler de vardı. Ermenistan tarafı da Türkiye ile görüşmelerde Dağlık Karabağ’ın TürkiyeErmenistan ilişkilerinde ön koşul olmaktan çıkması için uğraş verdi ve bunun için ABD ve AB’den de destek aradı. Bu noktada ABD Dışişleri Bakan yardımcısı Mety Bryza da TürkiyeAzerbaycan ilişkilerindeki “Bir Millet İki Devlet” anlayışını eleştirerek Ermenistan’ın bu çalışmalarına dolaylı destek verdi. Türkiye, Ermenistan’la yürüttüğü görüşmelere Azerbaycan’ı da dahil etti. Ancak yine de Ermenistan’da, “soykırım” talebinden vazgeçilmesi durumunda Türkiye’nin Dağlık Karabağ’dan vazgeçebileceği yorumları yapıldı. Çeşitli Ermeni gazetelerinde yazan Emil Danielyan’ın ifadeleri bunlardan biridir: “Bazı diplomatik kaynaklara göre, Ermenistan’ın 1915 olaylarıyla ilgili tarih komisyonuna onay vermesi durumunda Türkiye Ermenistan’la ilişkilerde Dağlık Karabağ’ın çözümlenmesi ön şartını kaldırabilir.” Özellikle 1993–2008 arası dönemden farklı olarak Türk yetkililerin TürkiyeErmenistan ilişkilerinde Dağlık Karabağ’ın koşul olduğunu açık açık ifade etmekten kaçınmaları Türkiye Dağlık Karabağ şartından vazgeçiyor, iddiasının Türkiye, Ermenistan ve Azerbaycan’da artmasına neden oldu. Öyle ki, Azerbaycan’da, “Bize bizden başkası yalandır” yorumları yapılır oldu. YÜZYILIN YOLSUZLUK OYUNU Aykut KÜÇÜKKAYA sorun teşkil etmeyecektir. Ayrıca Türkiye Ermenistan’dan Dağlık Karabağ konusunda nasıl bir adım bekliyor. Çünkü Dağlık Karabağ meselesinin diplomatik yolla çözümü için tarafların birden fazla seçeneği bulunmaktadır. Azerbaycan tarafı meselenin aşamalı çözümünden yanadır ve Ermenistan’ın Dağlık Karabağ etrafındaki yedi vilayetten çekilmesi ve Dağlık Karabağ’ın statüsü için Azerbaycan genelinde referandum yapılmasını istemektedir. Ermenistan tarafı ise, Dağlık Karabağ etrafındaki beş vilayetten çekilmesine karşılık referandumun sadece Dağlık Karabağ’da yapılması ve Dağlık Karabağ’la Ermenistan arasındaki Laçın ve Kelbecer’în Dağlık Karabağ’a verilmesini istemektedir. Türkiye, bu seçeneklerden hangisini Ermenistan’la ilişkilerini geliştirmek için kıstas olarak tercih edecektir? Bu noktada Davos’ta önce Aliyev’le sonra Sarkisyan’la görüşen Erdoğan’ın bu adımı, Azerbaycan’la istişare halinde olunduğuna işaret ettiği kadar Dağlık Karabağ konusunda taraflara eşit mesafede durduğu anlamına da gelebilir. E Cavid VELİEV TUSAM Kafkasya ve Yakındoğu Masası cveliev@tusam.net ‘Cephe yarma’ girişimi Türkiye’nin Ermenistan’la ilişkileri düzeltme arayışı, ‘bir millet iki devlet’ sözünün Azerbaycan ayağında endişeyle karşılanıyor. Bu fırsatı değerlendirmek için tetikte bekleyen Ermenistan ise Türkiye’yi ‘Karabağ koşulu’ndan vazgeçmeyi dolayısıyla karşıt cepheyi yarmayı hedefliyor. günlerde “tekrar” vurgu yapılmaktadır. 21 Ocak 2009’da TRT’de birkaç gazeteci ile bir araya gelip Türk dış politikasını değerlendiren Başbakan Başdanışmanı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu TürkiyeErmenistan ilişkilerinde ilerleme sağlanabilmesi için Dağlık Karabağ’da Ermenilerin adım atması gerektiğini söyledi. Daha sonra Davos Ekonomi Formu’nda Tayyip Erdoğan’ın Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan’dan önce Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’le görüşmesi ve “Dağlık Karabağ konusunda biz hiçbir zaman Azerbaycan'ı yalnız bırakamayız” yönündeki açıklaması Türkiye’nin Ermenistan’la ilişkilerde açık bir şekilde Dağlık Karabağ konusunu gündeme getirdiğine işaret etmektedir. Hem Davutoğlu’nun hem de Erdoğan’ın açıklamaları TürkiyeErmenistan ilişkilerinde tekrar ön şartların açık bir şekilde ifade olunmasını ortaya koymakla birlikte iki önemli gelişmeyle paralellik göstermesi açısından dikkat çekicidir. Haziran’dan itibaren başlatılan görüşmelerde, “Türk yetkililerin taraflar arasındaki olumsuz konulardan bahsetmekten kaçınmasına karşılık Ermenistan’ın hala gerginliği artıracak açıklamalar yapması, Türkiye’yi tekrar Dağlık Karabağ şartını açık açık ifade etme noktasına getirmiştir” denilebilir. Aynı şekilde Ermenistan Dışişleri Bakan Eduard Nalbandian’ın, Ermenistan Türkiye ile ilişkileri normalleştirmek için özveride bulunmayacak, açıklaması da Türkiye’nin Dağlık Karabağ şartını masaya getirmesini tetiklemiş olabilir. Ermenistan’ın Türkiye’ye karşı taleplerinden vazgeçmeyeceğini anlayan Türkiye tarafı Ermenistan’ın “soykırım” çalışmalarına karşı Dağlık Karabağ’ı kart olarak gündeme taşıdı. Buradaki amaç Ermenistan’la pazarlık yapabilmek için Dağlık Karabağ kullanmak olabilir. Türkiye’nin Ermenistan’la ‘iyileşme’ süreci Azerbaycan’da kaygı yaratıyor… ‘STRATEJİK DERİNLİK’ Türk yetkililerin Ermenistan’la görüşmelerde Dağlık Karabağ şartını açık açık ifade etmemesi Türkiye’nin bu şarttan vazgeçtiği anlamına gelmiyordu. Türkiye, Ermenistan’la görüşmelerini Azerbaycan’la istişare ettiği gibi Dağlık Karabağ şartının ortadan kalktığını gösteren bir açıklama da yapmadı. Türkiye, Ali Babacan’ın ifade ettiği gibi, görüşmelerde olumsuz şeylerden bahsederek gerginliği artırmak istemiyordu. Açık olan, Ermenistan’ın Türkiye’yi yanına çekerek Azerbaycan’ı yalnızlaştırmak ve kendisini de yalnızlıktan kurtarmak politikasında şimdilik başarılı olamadığıdır. Gelinen son nokta ise Ermenistan’ın taleplerinden bir adım geri atmadığını gösteriyor. Hatta Barack Obama’nın başkan seçilmesi Ermeni lobisini ve Ermenistan’ı daha da cesaretlendirdi. Fırsatçı bir politika izleyen Erivan’ın bu şartlar altında Türkiye’ye karşı taleplerinden vazgeçmesi zor görünüyor. Fakat diğer taraftan, Türkiye de ABD’nin yeni başkanının 1915 olaylarını soykırım olarak tanımlamaması için Ermenistan’la görüşmeleri devam ettirmek istemektedir. 1915 olaylarını soykırım olarak tanıyacağına dair yazılı söz veren Obama döneminde, Türkiye Dağlık Karabağ şartından vazgeçse bile Ermenistan Türkiye’ye karşı taleplerinden vazgeçmeyecektir. Türkiye’nin Dağlık Karabağ şartından vazgeçmesi durumunda Ermenistan iki cephede savaşmaktan kurtulacaktır. Nihayetinde Dağlık Karabağ’ı kendi çıkarları doğrultusunda halleden Ermenistan, daha sonraki süreçte bütün enerjisini, Türkiye’ye taleplerini kabul ettirmek için kullanacaktır. Bu durumda hem Türkiye hem de stratejik müttefiki Azerbaycan zarar görecektir. Dağlık Karabağ’ın TürkiyeErmenistan gündeminde kalması ve akabinde Ermeni işgaline son verilmesi Türkiye’nin sadece Ermeni ve Ermenistan politikası için değil “Stratejik Derinlik” politikası için de yararlı olacaktır. Bu nedenle Türkiye’nin bu tür açılımları konjonktürel düzeyde kalmamalı, süreklilik arz etmelidir. TÜRKİYE’NİN DESTEĞİ TürkiyeErmenistan ilişkilerinde “beklenti” taraflar arasındaki tüm sorunların çözülmesi değil diplomatik ilişkilerin kurulması ve sınırların açılmasıdır. Dağlık Karabağ, diplomatik ilişkilerin gelişmesi ve sınırların açılması önünde ön şart olmuştur. TürkiyeErmenistan arasındaki görüşmelerin kimyası değiştiğine göre bundan sonra Dağlık Karabağ nasıl rol oynayacaktır? Türkiye, Azerbaycan’ı Dağlık Karabağ konusunda nasıl destekleyecektir? Ermenistan’la sınırları açıp, diplomatik ilişkileri başlatarak mı yoksa sınırları kapalı tutmak yoluyla mı desteğini Azerbaycan’dan yana kullanacaktır? Kesin olan şu ki, Türkiye sınırlarını açar ve “Azerbaycan toprak bütünlüğünü destekliyoruz” derse Türkiye’nin Azerbaycan açısından ABD ya da Rusya’dan bir farkı kalmayacaktır. Ermenistan’la sanırları açan Türkiye, Karabağ’da Azerbaycan’ı desteklese bile ABD, AB hatta Ermenistan açısından bir Erdoğan, Sarkisyanla Davıs’ta görüştü... KARABAĞ ÖNKOŞULU Haziran’dan itibaren başlayan gizli görüşmeler ve Abdullah Gül’ün Ermenistan ziyaretiyle başlayan dönemden farklı olarak TürkiyeErmenistan ilişkilerinin gelişmesi için Dağlık Karabağ meselesine son
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear