Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
6 Mahmut KİPER Metulurji Mühendisi USİAD Danışmanı mahmut.kiper@gmail.com Cumhuriyet döneminde yerli üretim denemesi… C S TRATEJİ Cumhuriyet Strateji 4 Ağustos 2008 / 214 20’de Eskişehir Cer Atölyesi olarak başlayıp bugün TÜLOMSAŞ ismiyle devam eden Eskişehir’deki kuvvet üssünde birçok ilk yaratılmıştır. 1961 yılının ekim ayında ise tesisin o zamanki ismiyle Eskişehir Demiryolu Fabrikası’nda ülke için heyecan veren bir diğer ilk yaratılır. Bu tesisin onurlu serüvenini taçlandıran bu yerli üretim bir otomobildir ve adı da ‘Devrim’dir. Türk mühendis ve ustalarının kendilerine imkan tanınsa neleri başarabileceği ve yaratabileceğinin en önemli kanıtıdır ‘Devrim’. İlk ve hem de her şeyiyle ‘Türk Malı’ bu otomobilin öyküsü, istense Cumhuriyet döneminde yaratılan birikimle neler yapılabileceğini ama bu birikimin ve yaratıcı gücün nasıl harcandığını ibretle anlatır. Ve, ‘Devrim’in öyküsü, almasını bilene pek çok ders verir. Aydın Engin’in Cumhuriyet Gazetesi’nde 28 Ağustos 1994 günü başlayan ve dört gün süren ‘Devrim Direniyor Bir Meydan Okumanın Öyküsü’ başlıklı yazı dizisi yazarından izin alınarak derlendi ve Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) tarafından Mayıs 2004 yılında yayınlanan Mühendislik ve Mimarlık Öyküleri1 kitabına konuldu. Bu kitaptaki öykünün başlığı ise Cumhuriyet Gazetesi’nin dört günlük yazı dizisinin başlıklarından oluşturulmuştu ve aslında Devrim otomobilinin kısa ve öz hayat hikayesini anlatmaktaydı; ‘23 İnançlı İnsanın 129 Günlük Serüveni Sonucu 1961’de Doğan ve Hala Direnen Bir Otomobil: Adı Devrim’. 1994’deki bu yazı dizisinde Devrim için 33 yıldır direniyor denilmekteydi. O otomobil bugün de hala direnmekte ve onunla tanışanları heyecanlandırmaya devam etmektedir. Evet, Eskişehir TÜLOMSAŞ Fabrikasındaki Devrim, adına yaraşır tarihi ve kimliği ile hala ayakta. Devrim otomobiliyle ilgili pek çok şey yazıldı, söylendi. Bunlar içinde, onun önemini, değerini ve o günlerde yapılanların heyecanını en iyi yansıtanlardan biri ve belki de birincisi, onu yapanların tanıklığı, coşkuları, inançları, mücadeleleri ve kırgınlıkları ile yoğrulmuş Aydın Engin’in sözü edilen yazı dizisidir. Bu ve bir sonraki yazıda Devrim’in öyküsü işte bu yazı dizisinden derlenen, TMMOB’nin sözü edilen kitabından alıntılarla aktarılmaya çalışılacaktır. 19 Otomotiv’de ‘Devrim’in öyküsü Eskişehir Cer Atölyesi’nde Cumhuriyetin ilk buharlı lokomotifinin yanı sıra ilk otomobilin üretilmesi, azmin ve kararlılığın da öyküsü niteliğini taşıyor. Talimat verilmesi üzerine 129 günde; her şeyiyle, daha önemlisi motoruyla da yerli bir otomobil, ‘Devrim’ üretildi. gizli'" damgasını taşıyan bir Başbakanlık yazısını Ulaştırma Bakanlığına iletti. Bayram tatili başlamak üzereydi. O yüzden çift aylı, "çok gizli" damgalı yazı, bir motosikletli polis memuru tarafından bakanlığa ulaştırılmıştı. Yazıda şöyle deniyordu: "Memleketimize has bir binek otomobil motoru imali ve örnek olarak da bir yerli otomobil numunesinin vücut bulmasını müteakip, diğer memleketlerin en iyi evsafdaki otomobilleriyle mukayesesinin yapılarak hatalarının da tespiti suretiyle bu otomobilin zamanla tekamül ettirilmesi mevzuunun ivedilikle tetkiki…." Çetrefil, hatta bozuk Türkçe’sini bir yana bırakırsak bu bir emirdi. Askeri yönetim dönemlerinde ise "emir demiri keser". O yüzden her şeyiyle yerli bir otomobil üretmek gibi bir düş, bir "endüstriyel macera" tartışılmaksızın uygulamaya kondu. O dönemde böylesi bir projeyi gerçekleştirebilme olanağı yalnızca Devlet Demiryolları’nda vardı. DDY'nin Eskişehir Cer Atölyesi merkez seçildi. Ankara, Sivas ve Adapazarı DDY fabrikaları da aynı proje kapsamında görevlendirildi. 16 Haziran 1961 günü Devlet Demiryollarının 23 mühendisi Ankara'da bir araya geldiler. TCDD Genel Müdür Yardımcısı Yüksek Mühendis Emin Bozoğlu toplantıyı açtı, "çok gizli" damgalı yazıyı okudu. Bir binek otomobili, motoru dahil tümüyle yerli bir binek otomobili üretmekle görevlendirilmişlerdi. Toplantıya katılan 23 teknik adamın yüzünde bir "gülücük" uçuştu. Meydan okuyan, ama girişecekleri zorlu kavganın sonuçlarından ne de olsa ürkenlerin yüzüne konuveren o belli belirsiz, o gergin gülücüklerden biri... Sonra tartışma başladı. Teknik adamların duyguları, coşkuları bir yana ittikleri, meslekten olmayana hiç bir şey anlatmayacak terimlerin çarpıştığı bir tartışma... Karar: "Biz bunu yaparız arkadaş!" Yıl 1961'di. Almanya'da Volkswagen fabrikalarının akarbandında bugünün bilgisayarlarının babası delikli kart tekniği deneniyor; jet uçakları sivil havacılığa adım atıyor; ABD'de renkli televizyon, siyah beyaz cihazları piyasadan kovup atıyor ve Türkiye'de yerlisi kaliteli olmadığı için toplu iğne ithal ediliyordu. 129 GÜN KALDI İlk toplantıdan üç gün sonra, 19 Haziran 1961 günü TCDD'nin Eskişehir Cer Atölyesi'nde, toplu iğne ithal eden Türkiye'nin 23 mühendisi bir araya geldi. Motoru dahil tümüyle yerli bir otomobil yapacaklardı. Otomobili olanlardan, gelirken arabalarını da yanlarında getirmeleri istenmişti. Çoğunun yoktu. Trenle geldiler. Otomobil yapmaya gelen ekipte, bir arabanın direksiyonuna oturmamış mühendisler vardı, hatta çoğunluktaydı. Üretim için Eskişehir Cer Atölyesinde bir hangar hazırlandı. Kullanım dışı kalmış dökümhane hangarı önce badana edildi. Sonra zemini kullanılmayan lokomotif saclarıyla kaplandı. Bir gezer vinç, tezgah niyetine birkaç uzun masa, birde toplantı masası yerleştirildi. Toplantı masasının bitişiğine de bir çay ocağı konuldu. Hangarın dış duvarına, kapının hemen üstüne kocaman bir tabela çakılmıştı: 129 gün kaldı. Devrim otomobili 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’na yetiştirilecekti. Eskişehir Cer Atölyesinin yoksul hangarında uzun masanın çevresinde toplanmış tek lükslerinin, tavşan kanı çayın tadını çıkaran mühendisler ilkin iş bölümü yaptılar. Yönetici grubu TCDD Genel Müdür Yardımcısı Emin Bozoğlu başkanlığında, TCDD Fabrikalar Dairesi Başkanı Orhan Alp, Cer Dairesi BİR OTOMOBİL, ADI DEVRİM 27 Mayıs 1960’ta iktidara el koyan askeri yönetim 22 Nisan 1961 günü 181959 sayılı ve nedense çift aylı, "çok İlk Türk otomobili Devrim...