26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

kadar gelmelerine göz yuman anlayış sorgulanmalıdır. ? Güvenlik kuvvetlerine saygısızlık yapan, karşı koyan, silah çeken, karakol basan, güvenlik kuvvetleri mensuplarını şehit eden, Türk bayrağını yakan kişilerin bu gücü nereden aldığı sorgulanmalıdır. ? Teröre karşı yılmadan, canları pahasına mücadele edenleri suçlu duruma düşürmeyi amaçlayan ve Silahlı Kuvvetler mensuplarının, üniter bütünlüğümüz yolundaki mücadele direncini kırmaya Ermeni iddaalarını yansıtan harita yönelik tertip ve hevesler sorgulanmalıdır. izin veren, Azerbaycan’a rağmen ? Huzur içinde yaşayan, Ermenistan’la görüşmeler yapan beraber olduğu diğer etnik zihniyet sorgulanmalıdır. kökenli yurttaşlarını ? Kerkük, Musul ve şimdi de her kendinden hiçbir gün onlarca Türkmen’in zaman ayırt öldürüldüğü, yüzlercesinin etmeyen Türk darmadağın edildiği Telafer toplumunun ile ilgili Irak politikamızın huzurunu nasıl bu hale geldiği ve bozacak şekilde Irak’ın Kuzeyinde Kürt ve sayısı dehşet oluşumunun nasıl ortaya uyandıracak çıktığı sorgulanmalıdır. kadar artan suç ? AB’ye, millete örgütlerinin, danışmadan içeriği belirsiz gaspçıların kimi sözler veren zihniyet şehirlerimizde sorgulanmalıdır. giderek güçlenmesine göz ERS DOLU TARİH yuman gidişat Bu konuların bir tanesi bile sorgulanmalıdır. ülkemizin geleceğini tek başına tehdit ? Şehirlerimizde, ederken, bunların toplamının bizi getirmiş dağdaki PKK terör örgütünün olduğu nokta, artık milletçe karşı koymamızın amaçladığı düzen bozma, yıkma ve hesap sormamızın vaktinin geldiğini hatta çoktan faaliyetlerine, halka psikolojik korku ve dehşet salarak geçtiğini gösteriyor. Türk milleti, kendisini Türklükten devlete karşı güvensizlik yaratmayı amaçlayan bölücü uzak hissedip, Türklüğe zarar verenlerden hesap uzantılarının bu eylemlerine "AB yasalarına uyma" sormasını çok iyi bilen hasletlere sahiptir. Tarihimiz, niyetiyle gerekli sertliği göstermeyen zihniyet kavgalar tarihidir. Sabırlı olmamızı istismar edenler sorgulanmalıdır. hep var olmuştur. Ama sonunda hep silleyi yemişler ve ? Bin bir güçlükle milletin emeğiyle kurulan, Anadolu’dan çekip gitmişlerdir. Türk milletinin tamamen milli bir yapıda olan ve hayati derecede mücadeleciliği, yenilmez ruh yapısı kendine yöneltilen stratejik önem arz eden Telekom, Tüpraş, Erdemir gibi tehditlerin, hainliklerin üstesinden gelir. Bize kurumları, yabancılara satılmak istenen limanları ve yöneltilen tehditlerin çokluğu, çeşitliliği, derecesi bizi öteki milli yerli kaynakları yabancılara teslim edecek birbirimize daha çok kenetleyecektir. Esasen yolu açan zihniyet sorgulanmalıdır. Dokuzuncu Haçlı Seferi’nde bu böyle gerçekleşmişti ? Son birkaç yıldır hızla ve leblebi çekirdek ve şu an karşı karşıya olduğumuz Onuncu Haçlı parasına, önce devlet sistemindeki vakıflara veya Seferi’ne karşı da böyle gerçekleşecektir. Ancak artık devlet ortaklığı kuruluşlarına devredilen daha sonra bunlar tarafından el altından "Ali Dibo" oyunlarıyla hısım akrabaya satılan milletimize ait malların akıbeti sorgulanmalıdır. ? Kıbrıs’ta, Kerkük’te verilen ödünler, beyazlaşan kırmızı çizgiler ve özellikle Londra, Zürih Anlaşmaları’na aykırı bir şekilde Kıbrıs’ın AB’ye giriş aşamasında sert bir tavır koymayan ve olayları sadece umursamaz bir şekilde seyreden zihniyet ve bu zihniyetin temel alındığı dış politikasızlık sorgulanmalıdır. ? AB’yi memnun etme bahanesiyle Ege’de, İstanbul’da Yunanlılara verilen tavizler sorgulanmalıdır. ? Ermenilere bir taraftan sınırları kapalı tutuyoruz derken, hava limanlarımıza uçuş hakkı veren Ermenistan’ın Avrupa’da Eurocontrol örgütüne girmesine Teröre karşı mücadele eden Türk özel kuvvetleri C S TRATEJİ 21 gelinen nokta, milletçe daha dikkatli ve tepkili olmamızı gerektirecek bir noktadır. Bizi "barış ve dostluk" hapıyla uyutmak isteyenlere karşı tepki koyma ve ilişkilerimizi gözden geçirme vakti de neredeyse geçmek üzeredir. Toplumumuzun tepkisiz kalmasını, mücadeleci ruhundan uzaklaşmasını isteyen zihniyet, sağ ve sol beynelmilelci yerli işbirlikçilerle beraber, gençliğimiz üzerinde oyunlar oynayarak tepkisiz, teslimiyetçi bir nesil yaratmak istemektedir. Buna karşı şiddetle direnmeli ve önlem almalıyız. SİSTEMATİK SALDIRI Türklüğün unutulması için sistematik bir saldırı başlatılmıştır. Bu noktaya bizi kimlerin getirmek istediği, bu bağlamda Batı ve Doğu emperyalizminin üzerimizdeki emelleri açıktır. Son günlerde gençleri askerlik hizmeti yapmaktan soğutma çabaları da bunun en açık örneklerinden biridir. Üzerimizde karanlık emelleri olanlar ve bundan çıkar sağlama amacı güden yerli işbirlikçileri, yönetilen değil yöneten Türklerin asırlardır süregelen bağımsızlık düşkünü ve mücadeleci özelliklerini ortadan kaldırmak için, küreselleşme adı altında toplumumuzu afyonlayıp pasifize edecek yöntemlerle şimdilik kültür ağırlıklı bir "yumuşak savaş"a girişmiş gibi gözükseler de bir yandan da içerdeki hainleri kışkırtacak reel savaşı uygulamaktadırlar. Bunlara karşı ancak sert, kararlı ve her cephede tavizsiz olan bir topyekun mücadeleyi zamanında başlatırsak başarılı oluruz. Unutmayalım ki, milletin bekasını sağlama yolunda "ülküler taarruzidir". Bir milletin oluşumunda şu unsurlar etkilidir: Dil birliği, Din birliği, Yurt birliği, Soy ve köken birliği, Tarihsel birlik, Ahlak yakınlığı, Gelenek ve görenek birliği, Kültür birliği, Kader birliğidir. Bütün bunlar siyasal varlıkta da birlik oluşturarak bir milleti yaratır. Bu esaslara uygun olarak, bunlardan güç alarak ve bu silahlarımızı kullanarak topyekun mücadeleye hazırlıklı olalım. Büyük ülkümüz olan Türklüğün bağımsızlığı ve birliğini ancak böyle gerçekleştirebiliriz. Türkler dünyada sürekli bağımsız kalabilen, kompleksi, ezilmişliği hiç olmamış, ahlaken düşük konumlarda yaşamaya hiç alışmamış ve bu nedenlerle de yüksek bir özgüven, olgunluk, sabır ve hoşgörü sahibi olan bir millettir. Türkler, zorbalık ve tutsaklık zincirlerini koparmakta bunlara karşı direnmekte çok başarılı olan nadir milletlerdendir. Özgürlüğün ne olduğunu bilir ve bundan vazgeçmemek için her türlü çılgınlığı göze alır. Bu nedenle yurdumuzu parçalamak isteyen zihniyet ve bunların işbirlikçilerinin yapacakları en doğru şey, Türk’ün tokadını yemeden, gidebilecekleri yere gitmektir. Yurdumuzun bekasına kast edenlere ve bölücülere gösterilmiş olan hoşgörüyü abartmış ve bir aldırmazlık noktasına getirmiş olmamız, bunun ilelebet süreceğini göstermez. Bütün mandacı hainler bilmelidir ki ülkemiz, Türkiyemiz "Ne Mutlu Türküm Diyene" diyenlerin, diyebilenlerin vatanıdır ve Türklük var oldukça da öyle kalacaktır. Buna karşı çıkanlar "Türkiyem" Topluluğunda birleşenleri ve demokratik yolla yurt savunmasına azmedenleri karşılarında bulacaklardır. Cumhuriyetin bütün kazanımları, ekonomik değerler teker teker elden çıkarılıyor, özelleştiriliyor, yabancılaştırılıyor. Haçlı seferi ekonomik ve kültürel alanda hızla yayılıyor. Türk Ulusu’nun ülkesi ve devletine D sahip çıkmak için fazla zamanı yok.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear