26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

C S Çeviriler: İbrahim Özgür Bektaş TRATEJİ 11 İsrail Seçimlerinin Yansımaları... içindedir. FKÖ de buna dahildir ve FKÖ’nün yeniden canlanması gereklidir. Çünkü FKÖ, ancak o zaman Filistinliler için konuşma ve onların davalarını dünyaya anlatmadaki rolüne yeniden dönebilir. Bu noktada belirtmek gerekir ki, bizim sorunumuz herhangi bir Filistinli grup ile değil temel haklarımızın İsrail tarafından yok sayılmasıdır. Biz yani Hamas barış için buradayız ve akan kana bir son vermek istiyoruz. Biz, bir yıldan beri İsrail tarafından bir karşılık beklemeden tek taraflı bir ateşkes için çalışıyoruz. Hamas ve Filistin Yönetimi’nin dünyaya mesajı şudur: İsrail tarafından bizim topraklarımızdan çekileceklerine ve haklarımızı tanıyacaklarına dair gerçekçi bir vaat alana kadar bizimle İsrail’in "var olma hakkını" tanıma ve direnişi sona erdirme konusunda daha fazla konuşmasınlar. Olmert’in planı Filistinliler için çok az şeyi değiştirecek. Topraklarımız hala işgal edilmiş, insanlarımız işgalci güç tarafından bastırılmış ve köleleştirilmiş olacaklar. Böylece biz de topraklarımızı ve özgürlüğümüzü geri almak için mücadelemize devam edeceğiz. Barışçıl çabalar ancak, eğer dünya yapıcı ve adil bir süreçte bize ve İsrail’e eşit taraflar olarak davranırsa işe yarayacaktır. Bizler, Filistinlilerin aşağı görüldükleri, Batı’nın ırkçı yaklaşımlarından bıktık ve yorulduk. Bizler mağdur olsak bile ellerimizi barış içinde uzatıyoruz, ancak sadece adalet temelinde olan bir barış için. Bununla birlikte, eğer İsrailliler saldırmaya, insanlarımızı öldürmeye ve evlerini yıkmaya, yaptırımlar uygulamaya, topluca cezalandırmaya ve kadın ve erkeklerimizi hapsetmeye devam ederse bizim de elimizdeki bütün imkânlarla karşılık verme, yani "meşru müdafaa" hakkımız var. Hamas serbestçe seçildi. İnsanlarımız bize güvenlerini verdiler, biz de onların haklarını savunacağımıza ve iyi bir yönetim için elimizden geleni yapacağımıza dair onlara söz verdik. Eğer biz, ABD ve bazı müttefiklerinin yaptığı gibi, bu demokratik seçimimize rağmen boykot edilirsek direnmeye devam edeceğiz ve dostlarımız bu boşluğu doldurmayı taahhüt ettiler. Biz dünyadaki insanlara güveniyoruz. Eğer dünya barış istiyorsa, bunu yapmak için tam zamanı. Likud eğer hükümete alternatif bir pozisyonu yeniden elde etmek istiyorsa, revizyonist görüşlerini terkederek ve güncel dış politika pozisyonları seçerek kendisini yeniden bulmalı. 1977 seçimlerinde Likud lideri Menahem Begin, Sefarad toplumunun gururunu onararak büyük bir değişiklik gerçekleştirdiğinde beklentilerin ötesinde bir başarı elde etti. "Önemsiz" bir şehirden gelen ve Kuzey Afrika doğumlu bir Yahudi tarafından yönetilen İşçi Partisi de şimdi "kibbutzim"in Avrupalı kalesinde çoğunluğu elde etti. Likud’u iktidara getiren ve onun liderlerinin seçmenleri işgal edilmiş topraklardaki yerleşim macerası ile uyuşturmakta kullandıkları etniklerarası kin, açıkça kendisini kullanarak eskitti. Diğer bir sonuç ise zamanın kısa görevin büyük olması. Kadima, İsrail’i karşılıklı zorlu imtiyazlar olmadan topraklardan çıkarmaya yetecek yeterli oyu alamadı. Hali hazırda 60’dan fazla Knesset üyesi ek yerleşimlerin boşaltılmasını desteklerken, daha geniş bir hükümet oluşturmak için daha fazla milletvekilinin üyeliğe alınması gerekebilir. Birçok yeni milletvekilinin politikaları hala bilinmiyor ve onların fiyatları yüksek olmaya eğilimli. Seçim öncesinde Ehud Olmert, hükümetini sadece Batı Şeria’daki tek taraflı bir çekilmeyi destekleyeceğini ilan edecek ortaklarla kuracağına dair söz vermişti. Bu, hükümeti oluşturmanın temel nedeni ve aslında Kadima (temiz bir misyonu olan ve İsrail kamuoyunun tarihi Batı Şeria’nın boşaltılması görevini emanet ettiği parti) tarafından oluşturulacak bir hükümetin var oluş nedeni olmalıydı. Geçtiğimiz süreçte, Batı Şeria’dan geri çekilmenin acil bir konu olmadığı ve bunun hükümetin ilk yılında gerçekleşemeyebileceğine dair söylenen ifadeler çok rahatsız edici. Eğer bu şimdi yapılmazsa bir daha hiç yapılamayabilir. Seçime katılanların sürekli azalması ve Emekliler Partisi’ne yönelik apolitik oyların artması, siyasete ve siyasetçilere karşı artan bıkkınlığı işaret ediyor. Knesset üyeleri kendilerine karşı olan bu güven eksikliğini dikkate almalılar. Bir sonraki Knesset’in selefinden daha az kirlenmiş olacağından emin olmalılar ve seçmenlere verdikleri sözleri tutmalılar. Temel söz ise İsrail Devleti’ni Batı Şeria’dan dışarı çıkarmak ve sınırı belirlemek. Bu konunun sonucunu tehlikeye atmak ülkeyi yakın gelecekte siyasi bir kaosa ve yeni seçimlere sürükleyebilir. Kadima’nın lideri Olmert eşi ile birliikte... Filistin Özerk Yönetimi Başbakanı İsmail Haniye: Barış, ya tam ya hiç! The Guardian / 31 Mart 2006 W ashington ve Avrupa’daki karar vericiler hiç skandala varan çifte standartlarından utanmışlar mıdır? Ocak’taki Filistin seçimlerinden beri sürekli Hamas’ın bazı isteklere uyması gerektiğinde ısrar edip durdular. Bizden İsrail’i tanımamızı, direnişimizi sona erdirmemizi ve geçmişte İsrail ve Filistin liderlerinin vardığı anlaşmalara kendimizi teslim etmemizi istediler. Ancak, bazıları Filistinlilerin topraklarından tamamen çıkarılmasını savunsa bile, 28 Mart seçimlerine katılan İsrail partilerinin hiçbirisinden Filistin Başbakanı Haniye. tek bir taleplerini işitmedik. Hatta Ehud Olmert’in Kadima Partisi ki bu partinin atası FKÖ tarafından barış antlaşması yönünde yapılan bütün çabalara engel olan Likud’dur, BM Güvenlik Konseyi kararlarına karşı gelen bir kampanya yürüttü. Olmert’in "tek taraflılığı" uluslararası hukukun ihlalidir. Ne yazık ki, hiç kimse, hatta barış için çabaları Olmert tarafından hiçe sayılan "Ortadoğu Dörtlüsü" bile ona bir şey sormaya kalkışmadı. İsrail’in yeni başbakanı olacak olan Olmert’in tek taraflılığı, çatışma için bir reçeteden başka bir şey değildir. Bu, kalıcı bir durumu empoze etmeye çalışan bir plandır. Buna göre, Filistinlilerden yasadışı olarak alınan topraklara uluslararası hukuka aykırı olarak inşa edilen büyük Yahudi yerleşimleri sonucunda parçalara bölünmüş bir vatanda, Filistinlilerin birbirleriyle olan iletişimine son verilecek. Hiç bir plan, her iki tarafta da düşmanlıklar bitirilmeden ve bir garanti olmadan işe yaramaz. Düşmanlığın bitmesi için de her şeyden önce İsrail’in, Doğu Kudüs’ü de içerecek biçimde 1967’de işgal ettiği topraklardan geri çekilmesi, bütün mahkumları serbest bırakması, tüm yerleşimcileri tahliye etmesi ve bütün mültecilerin geri dönüş hakkını tanıması gerekmektedir. Bu konuda bütün Filistin grupları ve halkı uzlaşı Kadima’nın tarihi rolü Haaretz’in başyazısı (İsrail) / 30 Mart 2006 28 Mart seçimlerinden çıkarılacak ilk sonuç, toplumun büyük çoğunluğunun Likud’a ve onun lideri Benyamin Netanyahu’ya karşı çeşitli yollardan dile getirdiği ezici bir güven eksikliğidir. Bu güvensizlik oyu sadece onun işgal edilmiş topraklardan daha fazla çekilmeyi reddeden dış politikasına karşı değil ayrıca onun kendisine ve maliye bakanı iken yaptıklarına karşıdır.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear