Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
10 Bush’un Bush’un Afganistan, Afganistan, Hindistan, Hindistan, Pakistan Pakistan gezisi gezisi C S TRATEJİ Bush, Pakistan ziyaretinde de protesto edildi. Asya’da yeni dengeler Ar. Gör. Barış ADIBELLİ A.Ü. SBF Uluslararası İlişkiler Bölümü BD Başkanı Bush’un 1–4 Mart 2006 tarihleri arasında, Afganistan, Hindistan ve Pakistan’a yaptığı gezinin satır aralarını anlamak için gezinin arkasında yatan gelişmeleri irdelemek gerekiyor. ABDHindistan ilişkileri, son yıllarda, düşük seviyede ve dengede seyretmekteydi. Ancak, 2005 yılında, meydana gelen bir takım gelişmeler, ABD’nin Asya politikasını, dolaysıyla da Hindistan politikasında bir kısım değişikliklere gitmesine neden oldu. Öteden beri, Hindistan’ın nükleer gücü ve Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi anlaşmasını (NSYÖA) imzalamamış olması, ABD’nin yaptırımlarına maruz kalmasına neden oluyordu. Fakat bu son geziyle birlikte birçok şey de değişti. A SAFLAŞMANIN İLK ADIMLARI Önemli değişiklik 2005 yılının başlarında Rusya Devlet Başkanı Putin’in ABD’yi ve onun küresel politikalarını eleştirmesiyle başladı. Daha sonra, Fransa, Almanya ve İngiltere, AB’nin Çin’e uygulamakta olduğu silah ambargosunu kaldırma çağrısında bulundu. ABD’nin araya girmesiyle İngiltere, bu ısrarından vazgeçti. Rusya’nın bu eleştirilerine karşı ABD’nin yanıtı ise, eski Sovyet devletlerindeki renkli devrimlerle oldu. Ardından 5 Temmuz 2005 tarihinde, Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) liderler zirvesi Astana’da toplandı. Bu zirveden önemli kararlar çıktı. Kararların en önemlilerinden bir tanesi, ABD’nin ŞİÖ’ye üye ülkelerin topraklarından askeri güçlerini çekmesi ve Afganistan’da yürütmekte olduğu operasyonlara son vermesiydi. Diğer önemli bir karar ise, Hindistan, İran ve Pakistan’ın ŞİÖ’ye gözlemci üye statüsünde kabul edilmeleriydi. Özellikle, temel felsefesi güvenlik ve istikrar olan bir örgüte, ABD’nin uluslararası politikada yalnızlaştırmak için büyük çaba sarf ettiği İran’ın BM Güvenlik Konseyi’nin iki daimi üyesi Çin ve Rusya tarafından gözlemci üye olarak kabul edilmesi açıkça bir meydan okuma anlamına geliyordu. Bir tarafta, ABD, İran’ı şer eksenin bir üyesi ilan ederek, uluslararası güvenlik için büyük bir tehdit olduğunu dünyaya anlatmaya çalışırken, öbür tarafta, dünyanın iki büyük gücü İran’ı bölgesel barış ve güvenliğin sağlanması için ortak kabul ediyorlardı. Ortaya çıkan bu büyük çelişki, aslında oynanan oyunun da yeni bir safhasını oluşturuyordu. Astana zirvesinden çıkan sonuç, esasen ABD’nin küresel politikalarına karşı bir meydan okumaktan öteye yeni bir eksen oluşumunun da işaretlerini yansıtmaktaydı. Pervez Müşerref, Hu Jintao ile birlikte.. 2005 yılında Bush’un Asya’ya yaptığı geziyle arayışına başladığı yeni saflaşma, yavaş yavaş ortaya çıkıyor. Pakistan lideri Müşerref’in Çin ziyaretinin ardından Bush, Afganistan, Hindistan ve Pakistan’ı ziyaret etti. ABD’nin Irak sorununa saplanıp kalması ve iç sorunlar, ABD’yi Asya bölgesinden uzaklaştırdı. Doğal müttefikleri olan Japonya, Güney Kore ve Filipinler de giderek kendi bölgesel politikalarını oluşturmaları ve ABD’nin Kuzey Kore’deki nükleer faaliyetlerle ilgili izlediği politikaların sonuçsuz kalması, ABD’yi oldukça zora soktu. ABD’nin giderek Asya’da kan kaybetmesi en çok, RusÇin eksenine yaradı. Bu iki ülke bölgede giderek güç ve prestij kazandı. ABD, bu gelişmelerden dolayı endişelerini ilk kez Savunma Bakanı Rumsfeld’in Singapur’da bir konferansta yaptığı konuşmada dile getirdi. Rumsfeld, Çin’in kendileri için askeri bir tehdit olduğunu dile getirdi. Ardından, Temmuz 2005’te yayınlanan Çin’in askeri gücüne ilişkin Pentagon raporu da Rumsfeld’i doğrular nitelikteydi. ABD’nin tehdit algılamasına karşı RusÇin ikilisi düzenledikleri ortak askeri tatbikatla cevap verdi. ABD, Suriye ve İran konusunda nabız yoklarken, Rusya ve Çin’in bu iki konuda kendisine olur vermeyeceğinin farkındaydı. STRATEJİK GEZİLER Son bir hamleyle, Başkan Bush, Kasım 2005’te, Güney Kore, Japonya ve Çin’i kapsan Asya gezisine başladı. Önce doğal müttefiklerini ziyaret etti. Ardından, esas ziyaret durağı olan Çin’e gitti. Kapalı kapılar ardında Çin Devlet Başkanı Hu Jintao’yla görüşen Bush, Çin’i yanına çekmeyi denedi. Bu politika, Soğuk Savaş döneminde Sovyetler Birliği’ne karşı ABDÇin ekseninin bir benzeriydi; ancak bu sefer aktörlerden biri değişmiş, Rusya gelmişti. Olası bir gelişmeye karşı Putin, apar topar Japonya’ya giderek enerji kartını kullandı. Çin’e de yanlış adım atmaması yönünde üstü kapalı bir mesaj verdi. Sonuç olarak, Bush’un Asya gezisi, Amerikan yönetiminin