Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
MERHABA
ç büyük şair; Aloysius Bertrand,
Arthur Rimbaud ve Comte de
Ü Lautréamont kapağımızda.
Usta şair Özdemir İnce, gençlik
yıllarında tanıştığı ve dünya şiirinin
temel taşlarından, başlangıç
Öyküaydın...
noktalarından olduğuna inandığı
yapıtların ya hiç çevrilmemiş ya
Öyküdence yazılar kaleme alsam da “Öyküdenlik” yok ki görece bir öykü dergisi havası katsak
da kısmen çevrilmiş olduğunu,
Cumhuriyet Kitap’a diye bakındım Gamze Akdemir’e, “Elbet” dedi yayın yönetmenimiz. Gelin o
bu metinlerin çoğunun da dilsel,
halde öyküde yüzyılın kimi eşiklerine, günümüz öykücülerine geçelim. Hadi buyurun öykümüze…
dilbilgisel ve yorumsal hatalarla
dolu olduğunu görmüş, Türk şiirinin
bu şairlerin yapıtlarının Türkçeye
ört yıldır öykücülüğümüz üzerine ça-
düzgün bir şekilde kazandırılmadığı
lışıyorum. Bu kapsamlı çalışmaya,
sürece yeterli derecede ilerleme
D Işık Kansu’nun ısrarıyla bir açıdan kı-
gösteremeyeceğini düşünerek kolları
sa sunuş konumunda ya da özetçe niyetiyle
sıvamış ve yıllar boyu sürecek hatta
başladığımda, bunun beni nerelere sürükle-
zaman zaman kendi şiir çalışmalarının
yeceğini kestiremezdim.
önüne geçecek uzun vadeli bir çeviri
“Günaydın” dercesine “Öyküaydın” deyip de
projesine girişmiştir.
başladım söze. Öykülerimizi Türkçede yüzlerce
yıldır akagelen hikâye etme, anlatma sanatının
Bu proje kapsamında üç Fransız
ardılı olarak üretiyoruz.
şairinin özel bir yeri olduğunu görürüz:
Eli işte gözü oynaştakilerin yaptığına
Aloysius Bertrand, Arthur Rimbaud ve
benzer, öykü yerine yazarına bakanlardan
Comte de Lautréamont.
olmayın siz, öyküde kalın, kaleme getiren
Yalnız Fransız şiirinde değil, dünya
öykücü kimse kim.
şiirinde de düzyazı şiiri başlatıp, bu
İlk öykümün yayımlandığı 1965’ten bu
türün en yüksek örneklerini sundukları
yana altmış yıl geçti. Sonradan ulaşma
için İnce’nin gözünde, modern şiirin
bir özlemle gelecekte yaşanabilirlik taşıyan herhangi zaman
çabalarım olmadı değil ama bu altmış yıl
başlangıç noktası bu üç isimdir.
içinde kurmaya girişiyor diyebiliriz.
hiç kopmaksızın öykümüzün, yanı sıra edebiyatımızın, aynı
Sonuçta bir beklentiye, koşula bağlı kalmaksızın işlediği
zamanda tiyatromuzun hep içinde yaşadım. Bu şairler, Özdemir İnce’nin
metindeki döngüsel sevgiyle kıskıvrak yakalıyor okuru.
Bu yazıyla birlikte yıl sonuna dek yazılarımın üçüncü
çevirisiyle Doğu Batı Yayınları
“Makas” öyküsünü özellikle okuma notu olarak alabilirsiniz.
sayfaya girenlerinde bir-iki paragraf öykümüzdeki kimi
tarafından yayımlanan düzyazı şiirleri
eşiklere değinip üç öykücümüze öteki yazılarımdaysa bu
Gaspard de la Nuit (Aloysius Bertrand),
ÖZAY ERDEM: ‘TEK KİŞİLİK BALAYI’
eşiklere dönük ya da farklı örnekler halinde yedi, toplamda
Maldoror’un Şarkıları (Comte de
Özay Erdem (d. 1991), Tek Kişilik Balayı (Everest, 2024)
her ay on öykücümüze kitaplarıyla yer açarak yıl sonuna
Lautréamont), Ben Bir Başkasıdır
adlı yapıtıyla, tek kişilik trajik yalnızlığın, görünen ardında
dek 2000 sonrası verime geçmiş yetmiş öykücümüzden
(Arthur Rimbaud) ile iki bin yıllık bir
kendini duyuran, sezdiren hüzünlü, kederli burkulmayı
yetmiş öykü kitabını işlemeyi öngörüyorum Ada yazılarımda.
şiir çağını kapatmış ve yeni bir çağı
işlediği öyküleriyle farklı bir bakış açısı getiriyor görece.
Anlatının tarihini elbette yazıyla başlatıyoruz ancak
başlatmıştır. Ferda Fidan’ın yazısı...
Bunu yaparken bu trajik yalnızlığı kendi takıntılarıyla
olgunun insansılara dek geri gittiği de biliniyor.
dengeleyip karşılayabilme hüneri kazanıyor öykü kişileri.
- M. Sadık Aslankara (“Öyküaydın” /
Ne var ki günümüz “dijital anlatı” kanalı nasıl ki yazınsal
Okur, bu iğreti gerçekçilikle yüzleşiyor sonuçta.
Gülsüm Uysal, Annemin Çiçekli
bir kuruluma, yapıya sahip değilse Aydınlanma öncesi
“Humor”u elden bırakmayan ama Haldun Taner üstadın
Cepleri, Şule Yayınları / Özay Erdem,
anlatıların yazınsal açıdan salt “hikâye” olarak kaldığı,
izine ayaklarını uydurmaktan da uzak duran yazar, bu arada
Tek Kişilik Balayı, Everest Yayınları,
“öykü” olmadığı da unutulmamalı.
Sulhi Dölek, Ferhan Şensoy, Metin Kaçan, Aziz Gökdemir,
Öykü, insanın bağımsız varlığa dönüşmesini olanaklı 2024 / Fatih Dağdelen, Dalgaların
İlhami Algör vb. yazarlardan da kendisini ayırmayı başarıp
kılan Aydınlanma çağıyla yaşamımıza girdi. Gözünüz aydın, Götürdüğü / Bilgi Yayınları),
yazınsal temelli öyküleriyle şaşırtıcı acı burkulmalara
öykünüz aydın olsun; Öyküaydın!
- Hidayet Karakuş (“Ölümünün
sürükleyebiliyor okuru.
Aydınlanma derken ölçümüz üstat Kant’ın vurgusu elbette; kendi
10. yılında anısına saygıyla Mehmet
Sonuçta asla çizgiselliğe düşmeden, öykü evrenleriyle öykü
aklını kullanma yetisi. Öncekiler hep “ortak akıl” yönlendirmesiyle
Başaran’ın yasaklı yolculuğu”),
kişilerini hem de öykü sanatının gereksinirlikleriyle örtüştürüp
kaleme alınan “nakli” metinlerdi diyebiliriz.
kendi gerekirlikleri yönünde bunları yerli yerine oturtup öykümüze
- Doç. Dr. Bülent Ayyıldız
Aydınlanma çağıyla ilk kez “bireysel akıl” öne geçip “akli”
kara bir gülümseyiş getiriyor, bunu yaparken takıntılarımızın
(Necdet Adabağ, Hümanizm ve
metin için kalemi eline aldı. Kendi öyküsünü, salt kendi
derinine inmeyi de savsaklamıyor bu arada Özay.
Laiklik Açısından İtalyan Edebiyatı,
usuna dayanarak kurdu, yarattı, bunu hikâye etmenin
Cumhuriyet Kitapları),
ötesine geçip öyküleştirdi. FATİH DAĞDELEN: ‘DALGALARIN GÖTÜRDÜĞÜ’
Sözgelimi Gülsüm Uysal (d. 1988), ilk öykü kitabı Annemin
Fatih Dağdelen (d. 1992), Dalgaların götürdüğü (Bilgi,
- Arife Kalender (Mustafa Köz,
Çiçekli Cepleri’ne (Şule, 2024) şöyle bir önseme eklemiş: 2024) adlı öyküler toplamında dilde henüz tam bir olgunluk
Söyle Sonsuzluğun Unuttuğunu,
“Yazmam için o güzel, pek güzel irili ufaklı, üstelik sergileyemese de anlatısını yerleştirmede, anlatmaya
Çıngıraklı Kitaplık),
rengârenk sebepler yarattığın için teşekkür ederim Allah’ım.” girişmek yerine, bunları anlatmak istediğiyle birebir
- Aziz Şeker (Mustafa Günay, Sanata
Sonra almış kalemi, geçmiş öykü başına, kendi bireysel aklı örtüşecek bir öykülemeyle okura kurdurmayı başarıyor
Felsefeyle Yönelmek, Çizgi Kitabevi),
gereğince yazmış… doğrusu. Kişilerinden yayılan kekre hayatın izdüşümü de
- Y. Bekir Yurdakul (Sait Faik
Hadi gecikmeden bu haftanın öykü kitaplarına öyleyse… farklı bir çehre kazandırabiliyor bunlara.
Abasıyanık - Seçme Öyküler,
Altından kalkamadığı, vicdanında kendisini sorumlu tuttuğu
GÜLSÜM UYSAL: ‘ANNEMİN ÇİÇEKLİ CEPLERİ’
Derleyen: Burcu Aktaş, Redhouse
ahlaksallık duygusuyla ezilen, duygudaşlığa bir yakalanıp bir
Gülsüm Uysal (d. 1988), Annemin Çiçekli Cepleri (Şule,
Kidz / Erol Büyükmeriç, Çağdaş
bundan kaçan, bu kederi her alt edemeyişinde bununla biraz
2024) başlıklı yapıtında ev içlerinde gezindirdiği anneler ya
daha boğulan, daha çok kentin kıyılarında tutunmaya çalışan Yorumla Nasreddin Hoca - Karikatür
da onların eteğindeki kişilerle kurduğu öykülerden yayılan
her kesimden öykü kişileriyle dikkati çekiyor. Şiir, Everest Yayınları),
sevgiyle öne çıkıyor.
Bu arada öykülemini, bütün bu olguları sürekli ekonomik
- Vitrindekiler, kısa tanıtımlar,
Yoksul evlerinde “kabak lifli hayatlar” eşliğinde “yeri dolmayacak
tutuma dayalı işleyişiyle geliştiren Fatih, ilgiyi hak eden bir
Emek Yurdakul’un hazırladığı Güncel
kayıplarının yokluğuyla” yaşasa da bu annelere “allı güllü laflar”
öykücü olduğunu da gösteriyor böylece.
ve Mustafa Başaran’ın hazırladığı
(17, 14) edivermek yeter küçücük mutlulukları için.
İşte size apayrı yollardan öyküye ulaşan üç cengâver!
n
Bulmaca ile de düşün trafiği sürüyor!
Öykülerini geleneksel anlatı düzenine dayalı yapılandıran
Gülsüm, yaşanan nice acı yanında yakalanamayan o www.sadikaslankara.com, her perşembe öykü-roman,
İyi okumalar...
mutluluğu yaşantı zamanından çıkarıp adeta geçmişle örülü tiyatro, belgesel alanlarında güncellenerek sürüyor.
lİmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına: Alev Coşkun l Yayın Yönetmeni: Gamze Akdemir l Tasarım:
Serhan Eren l Sorumlu Müdür: Betül Berişe l Yayımlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık
AŞ l İdare Merkezi: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sok. No: 2, 34381 Şişli- İstanbul l Tel: 0 (212) 343 72
74 (20 hat) Faks: 0 (212) 343 72 64 l Uets: 25999 - 15079 - 37611 l Reklam Genel Müdürü: Evsun Sinem
Alkan l Reklam Rezervasyon: Tel: 0 (212) 343 72 74 Mail: reklam@cumhuriyet.com.tr l Baskı: İleri
KItap
Basım Mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. AŞ, Yenibosna Mah. 29 Ekim Cad. No:
11A/41 Bahçelievler - İSTANBUL. l Yerel süreli yayın l Cumhuriyet gazetesinin ücretsiz ekidir.