Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Yeni yayını üzerine Osman Uslu ile bir söyleşi Abdülcanbaz’ın yeniden doğuşu ? ? Turgut ÇEVİKER ürk karikatürünün büyük ustalarından Turhan Selçuk’un yarattığı çizgi roman Abdülcanbaz, 2011’ın son aylarında olağanüstü bir yayıncılık hareketiyle yeniden okurlarıyla buluştu. Abdülcanbaz, 1957’den 2005’e uzanan kırk sekiz yılda Milliyet, Yeni İstanbul, Akşam ve Cumhuriyet gazetelerinde biri tamamlanmamıştoplam 107 macerasıyla okur önüne çıkmış sıradışıbir çizgi romandır. Dünyada çizilmiş hiçbir çizgi roman kahramanının Abdülcanbaz kadar yakın arkadaşı yoktur, sanırım. O, ilk macerasında neredeyse tek başına bir adamdır. Zaman ve uzam içinde maceradan maceraya geçtikçe çoğalmaya başlar: Karanfil Hoca, Fettah, Fayrabi, Tarzan... Bundan dolaAbdülcanbaz Takımı” denir; maceralar, takım hayı ona “A linde kazanılır... Bu takım olma hali, Abdülcanbaz’a büyük bir zenginlik sağlar. Farklı coğrafyalardan gelen bu yan kahramanların kimi aklı, kimi fiziksel gücü, kimi el marifetAbdülcanbaz Takımı”nı küçük ama güçlü, yenilleriyle “A mez bir öncü kuvvet haline getirir. Abdülcanbaz’ın son macerası “Hayvanistan”dı; 30.6.20051.10.2005 tarihleri arasında yayımlandı. Son bandın sıra numarası: 13.351’di. Dile kolay, toplam on üç bin T üç yüz elli bir şerit çizilmiş ve o kadar gün yayımlanmış… Abdülcanbaz günlük gazetelerdeki ömrünü yedi yıl önce tamamladı; kitap olarak ise bir önceki yayının son tarihi 2001’di. Tam on bir yıldır kitap olarak da yayımlanmıyordu, Abdülcanbaz. Modern Türk çizgi romanın kurucusu Abdülcanbaz, Café City Yayınları’ndan beş kitaplı kutular ve özel koleksiyon baskılarıylayeniden yayımlanmaya başladı. Abdülcanbaz, gerçek ve sanal bütün mecralarda kendine yer açarak okurlarıyla buluşmayı amaçlıyor. Bu kişisel kâr amaçlı bir yayıncılık değil... Öyle ki satışlardan gelecek bütün birikim kurulacak olan Abdülcanbaz Müzesi’nin döner sermayesine katılacak. Bu nedenle ben, Abdülcanbaz’ın yeniden aramıza katılışını, “yeniden doğuş” olarak tanımlıyorum. Dileğim diğer önemli çizgi kahramanlara da nasip olsun bu tür yüceltici ve kalıcı etkinlikler. Turhan Selçuk, Abdülcanbaz’ı reklam dünyamızın tanınmış şahsiyetlerinden Osman Uslu’ya teslim etmişti... Büyük bir Abdülcanbaz tutkunu olan Osman Uslu ile Abdülcanbaz’ın bu olay kabul edilebilecek muhteşem dönüşü dolayısıyla konuşmak istedim. Mart 2010’da kaybettiğimiz büyük usta Turhan Selçuk’un yarattığı Abdülcanbaz’ın bütün hakları Biz AŞ’ye ne zaman ve nasıl geçtiğini ana çizgileriyle anlatır mısınız? 2006 yılında Cumhuriyet gazetesinde bir haber vardı; Turhan Bey’in Abdülcanbaz’ın haklarını devretmek istediğine ilişkin... Hem haberin başlığına... hem de içeriğine bakınca nasıl denir; üzüldüm, içim bir garip oldu... Ortak bir dostumuz kanalıyla Turhan Bey’le tanıştım; uzun sürmedi. Çocukluk kahramanım Abdülcanbaz’ın, Türkiye’nin yetiştirdiği en önemli sanatçılardan birinin eserini geleceğe taşımak bana nasip oldu. 19572005 yılları arasında tam 48 yıl günlük gazetelerde yayımlanma olanağı bulan Abdülcanbaz, okurlarıyla kitap olarak yeniden buluştu. 11.11.2011’de 5 macerakitap, bir kutu içinde (24x32 cm) ve bu 5 macera bir arada (31x41 cm.) sert kapak içinde yayımlandı. Abdülcanbaz’ın bu baskısında, öncekilere göre çok farklılıklar var. İlki (Karikatür Yay., 197273), bir bakıma kendi yayınıydı ve sınırlı basıldığı halde ülke çapında gazete bayileri üzerinden alıcısına ulaşmıştı. İkincisi (Milliyet Yay., 198081), bir gazetenin yan kuruluşu tarafından çıkartıldığı için binlerce basıldı ve gazete bayilerinden okurlarıyla buluşma olanağı bulmuştu. Üçüncüsü (Yapı Kredi Yay., 199901) öncekilerle karşılaştırılamayacak kadar güzel ama sınırlı sayıda birkaç kez basıldı ve kitap dağıtım sistemiyle okurlara ulaşmıştı. Dördüncüsü (Cafe City Yay., 2011), sizin yayınevi tarafından basıldı. İlk ile ikinci yayın arasında yedi, ikinci ile üçüncü arasında on sekiz, üçüncü ile dördüncü yayın arasındaysa on yıllık SAYFA 20 ? 22 MART 13 boşluk var! Abdülcanbaz gibi ilk, öncü ve önemli bir çizgi romanının başına gelen bu yayıncılık felaketi ancak Türkiye’ye özgü bir tuhaflık olsa gerek! Abdülcanbaz, ilk ve ikinci yayın deneyimleri sırasında topluma, televizyon; Cafe City Yayınları’nın girişimi sırasındaysa, sanal bir dünya eğemen... Bu açıklamaların ardından soruyorum: Öncelikle Abdülcanbaz’ın yayın hazırlığından söz açar mısınız? Önceki bütün yayınlar, Turhan Selçuk’un verdiği kararlarla gerçekleşmişti. Cafe City Yayınları’nın ta sarımında çizgi roman, grafik bir işlemden geçirilmiş. Bu tasarım çabasını nasıl temellendiriyorsunuz? Bu yayınları büyük ustanın görmesini çok çok isterdim. Onun beğeneceğinden zerre kadar şüphem yok. Üstelik daha Milliyet Yayınları tarafından çıkarılan ve sanıyorum en çok ilgi gören maceralarda Turhan Bey, konuşma bantlarının ve bazı zeminlerin mavi renkte olmasına onay vermiş. Bizim yaptığımız daha farklı değil; bizce günü Turhan Selçuk, Abdülcanbaz’ı, bir Abdülcanbaz tutkunu olan Osman Uslu’ya teslim etmişti... Yukarıda Turhan Selçuk, Osman Uslu’yla. müz grafik değerlerine daha uygun. Çizgilere müdahale etmeden, sayfa düzenine ve baskıya zemin rengi ve beyaz alanlar kattık. Çok kişiden de övgü aldık. Bazı Abdülcanbaz dostları yaptığımız uygulamayı doğru bulmalıdılar. Her görüşü saygıyla karşılıyorum. Son yıllarda çizgi roman konusunda büyük bir atılım yaşıyor yayıncılık dünyamız. Bunun kuşkusuz birçok nedeni olabilir. Sanal dünyaya rağmen, çizgi romanlara duyular aşırı ilgiyi, “karşı kültürün oluşturduğu büyük gerilim”le ilişkilendiriyorum. (İki tipik, ilginç, sıradışı çizgi roman yapıtından söz açmak istiyorum: İlki, 1973’te Amerika’da önce yeraltındaforma forma basılan Art Spiegelman’ın Maus, 1986’da yerüstüne çıkarak üst üste defalarca basıldı. İkincisi, 2007’de İranlı Marjane Satrapi’nin Persopolis’i– önce bir canlandırma filmi olarak çizildi. Bu çizgi kitaplarında Yahudi bir sanatçının, soyunun başına gelen korkunç kıyımlar ile İran’daki baskı rejimi anlatıyordu.) Bu bağlamda, Türkiye’de önemli bir hareket içinde görülen çizgi roman kültürünü nasıl yorumluyorsunuz? Sanal dünyanın zaman öldürme aletleri karşısında, genel olarak çizgi roman, özel olarak Abdülcanbaz ile okur ilişkisini nasıl değerlendiriyor veya hayal ediyorsunuz? Çizgi romanlara ilginin artmış olmasında 3 neden sayabiliriz: Türkiye’nin dünyaya açılışı; satış noktalarının çok artmış olması ve bazı büyük çizgi roman yayıncılarının kardeş kuruluşu olan tv kanallarıyla buna destek vermeleri. Yoksa ben sürekli yükselen bir çizgi olacağını düşünmüyorum. Bu değerlendirmem “basılı” çizgi romanlarla il? gili. A tek yayımla çok hız Biz bu mız için cömert tuk. So dülcanb abd odaklan Abdülc lerinde Am çok int ulaşma kapsam Sosyal m Abdülc lerce ki tesine i web sit nelik bü canbaz zarlama Abd Mü Karakö Mutlak proje, b herkes tanbul’ ye etme Abd rak sine rım Tar yazacağ Yılmaz Dostlar yük bir ra Devl tanbul, üç ayrı 1980 film ve lendiğin çalkant rin gerç kiye’de bağlam 2012 CUMHURİYET KİTAP SAYI 1153 CUMH