Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
V TR NDEK LER ¥ dı. “Panovaroş”ta on dört öykü bulunuyor. Daha önce de birçok kez öykü kitabı yayımlanan yazar, bu kitabındaki öykülerini şöyle ifade ediyor: “Bütün öyküler ruhunu yitirmiş, esintisiz, esinsiz, bir şehirde yazıldı. Bu şehir Panovaroş’tur. Reklam panoları, televizyon ekranları, gündemi belirleyen ama aslında insanları ilgilendirmeyen onca görüntü ve sesle çevresi sarılmış olan yazarın okurlara seslenişidir.” man” adı altına kitaplaştırıldı. Bu konuşmalardan ortaya çıkan kitap, okuyuculara bir kültür şöleni vaat ediyor. Meğer Mutfak Bir Masalmış/ Ayşe Kilimci/ Oğlak Yayıncılık/ 168 s. “Bu kitapta ne yok ki? Bir kuş sütü eksik bir abı hayat iksiri. Aşk büyüsü yok, onu da yazıyoruz, bizden ayrılmayınız. Kardeş sofralar var. Başrollerde ekmek, peynir, çay var. Sac tava gelir biter hamur, insan tava gelir biter ömür faslı var. Anadolu denen o ulu şölen sofrası var. Gönül dediğin neyle doyar, var. Azıcık aşkı andıran pamuk şeker bile var,” Ayşe Kilimci yeni kitabında, mutfak hikâyelerini edebi bir dille okuyucuya aktarıyor. Mutfağı bir sevda haline getirmiş insanların hikâyeleri bu kitapta yer alanlar. Kilimci, bu hikâyelerle mutfağı sevmeyenlere de sevdireceğe benziyor. ngiliz Yıllık Raporlarında Türkiye1920/ Ali Satan/ Tarihçi Kitabevi/ 222 s. “İngiliz Yıllık Raporları’nda Türkiye” dizisinin birinci kitabı olan 1920 yılı raporu, İngiliz Yüksek Komiseri Sir H. Rumbold tarafından 27 Nisan 1921 tarihinde İngiliz Dışişleri Bakanı Lord Curzon’a yazılmış. Raporda, 30 Ekim 1918’den 1921 yılının ilk aylarına kadar İstanbul ve Anadolu’da yaşanan olaylar ve gelişmeler anlatılıyor. Raporda yer alan dikkat çekici bazı başlıklar ise şöyle: ‘İstanbul ve Ankara Hükümetlerinin Dış İlişkileri’, ‘Müttefik Polis Teşkilatı ve Türk Polisi’, ‘Türkiye ile Yapılan Ticarete İktisadi Bakış’, ‘Padişah Vahdettin’, ‘Sadrazam Damat Ferit Paşa’, ‘Mustafa Kemal’... Araf’ta Bir Söz Güzeli/ Güzel Adanır Baz/ Belge Yayınları/ 204 s. Güzel Adanır Baz, bu kitabını kendi yaşamış olduğu olaylardan ve duygularından yola çıkarak kaleme almış. Yazar, aslında ruhunu kaybetmiş bir kadının çığlığından yol çıkarak ruhunu kaybetmiş insanlığın çığlığını anlattığını ifade ediyor. Babasının kendisine anlattığı masallardan yola çıkarak romanını oluşturan yazar, bu yazdıklarının aslında dertleşme, duygularına ortak arama düşüncesinden doğduğunu vurguluyor. Serenad/ Zülfü Livaneli/ Doğan Kitap/ 482 s. Her şey, 2001 yılının Şubat ayında soğuk bir gün, İstanbul Üniversitesi’nde halkla ilişkiler görevini yürüten Maya Duran’ın ABD’den gelen Alman asıllı Profesör Maximilian Wagner’i karşılamasıyla başlar. 1930’lu yıllarda İstanbul Üniversitesi’nde hocalık yapan profesörün isteği üzerine, Maya bir gün onu Şile’ye götürür. Böylece, katları yavaş yavaş açılan dokunaklı bir aşk hikâyesine karışmakla kalmaz, dünya tarihine ve kendi ailesine ilişkin birtakım sırları da öğrenir. Romanları otuz dilde yayımlanan Zülfü Livaneli yeni romanı “Serenad”, altmış yıldır süren bir aşkı ele alırken ister herkesin bil diği Yahudi soykırımı olsun isterse çok az kimsenin bildiği Mavi Alay, bütün siyasi sorunlarda asıl harcananın, gürültüye gidenin hep insan olduğu gerçeğini, okuyucuların gözleri önüne seriyor. ncirin kinci Tadı/ Ramazan Tekinel/ Yazılı Kâğıt Yayınları/ 70 s. “Biraz gülümsüyoruz, çiçekler gölgede kalıyor/ Hani nasıl anlatsam, bir yağmur sonrası/ Bahçıvan yerli yerinde/ Ortada özgür bir limon kokusu/ İncirin ikinci tadı kekremsi kalıyor dalında§” dizelerinin sahibi olan günümüz şairlerinden Ramazan Tekinel, yeni şiir kitabı “İncirin İkinci Tadı” ile okurlarının karşısında. Tekinel bu kitabı ile ilk kez şiirlerini bir araya topladı. Daha öncesinde ise çeşitli edebiyat dergilerinde deneme, şiir ve öykü türünde kaleme aldığı metinlerle tanınmıştı. Elif/ Paulo Coelho/ Çeviren: Saadet Özen/ Can Yayınları/ 248 s. “Elif”in başkahramanı ünlü yazar Paulo Coelho, bir süredir bilgelik yolunda gelişmesinin durduğunu hissetmektedir. Belki de yapması gereken tek şey, esrarengiz ustası J.’nin tavsiyesine uyup, “Gönlünün onu çektiği yere,” gitmektir. Rastlantılar Coelho’yu Rusya’ya savurur. 9288 kilometrelik yolu, bu uçsuz bucaksız ülkeyi, baştan sona trenle katetmeye karar verir. Daha ilk durağından itibaren manevi bir arayışa dönüşen bu yolculukta ona üç kişi eşlik eder: Bir Tao ustası, Rus yayıncısı ve en ilginci, yetenekli bir keman virtüözü olan, sıra dışı genç bir Türk kadını; Hilal. Coelho, son romanı “Elif”le, bir kez daha hayatı güzelleştiren hazineleri gözler önüne seriyor. Ama bu kez, Türkiye’ye çok tanıdık gelen duraklardan geçerek anlatıyor tüm bunları. Şiir Arkeolojisi/ Mehmet Can Doğan/ Yapı Kredi Yayınları/ 360 s. “Şiir Arkeolojisi”nde, şiirlerinin yanı sıra yıllardır şiir üstüne yaptığı çalışmalarla da tanınan Mehmet Can Doğan, modern şiirimizin mitolojiyle ilişkisinden başlayarak, Yahya Kemal’den Nâzım Hikmet’e, Edip Cansever’den Cemal Süreya’ya geniş bir alanda yaptığı kazıları bir araya getiriyor. Modern şiirimizin arayışlarını, poetik çıkışlarını, tarihsel dönüşümlerini, sosyolojisini ve kültürel tabanını inceleyen bu kitaptaki yazılar, derinlikli ve kuşatıcı bir şiir bilgisinin ürünlerini sunuyor okuyucuya. Kadınlar da Vardır/ Erendiz Atasü/ Everest Yayınları/ 186 s. Erendiz Atasü, “Kadınlar da Vardır” adlı kitabında sekiz farklı kadını anlatıyor. Yaşları, eğitim durumları, aile hayatları ve ekonomik gelirleri birbirinden çok farklı olan bu kadınlar aslında ortak bir noktada; hayatta biraz daha fazla söz sahibi olma, kimliklerini, haklarını, aşklarını doya doya yaşama, ezilmeme ve yaşamdan dışlanmama çabalarında birleşiyor. ¥ CUMHURİYET KİTAP SAYI 1101 Sosyolojinin Savunusu/ Anthony Giddens/ Çeviren: brahim Kaya/ Say Yayınları/ 352 s. Anthony Giddens “Sosyolojinin Savunusu”nda, bu bilim dalının, sosyal bilimler içerisinde çok önemli bir yer tutmayı sürdürdüğünü ispatlamaya çalışıyor. Hem sosyolojinin geçmişini hem de günümüzdeki pek çok entelektüel eğilimi ele aldığı bu çalışmasıyla Giddens; Comte, Durkheim, Habermas, Feyerabend, Williams, Hobsbawm, Marshall gibi kuramcılar üzerinden sosyolojik mirası inceliyor. Sosyoloji ile güncel siyasal sorunlar arasında bağlantılar kuran Giddens, tutucuları “modern”, ilericileri “tutucu”, liberalleriyse “gelenekçi” gösteren bugünün siyasal ve toplumsal iklimine sosyolojinin merceğinden bakıyor. sa ve Marx/ Jacques Ellul/ Çeviren: Ali Toprak/ Karşı Yayınları/ 210 s. Jacques Ellul’un bu kitabı, ‘Hıristiyan Marksizm’e yönelik eleştirilerinden meydana geliyor. Ellul kitapta, İncil’e ilişkin kültürel uzlaşmaları tekrar tekrar açıyor ve onları parçalayarak adeta yeni bir bütün yaratıyor. “Bir teoloji hangi noktada bir ideolojiye dönüşür? Bir Hıristiyan bu ikisini birbirinden nasıl ayırabilir?” İşte Ellul, bunları birbirinden ayırmak için çabalıyor. Kitap bu bağlamda, hem teorik bir taslak hem de önemli örnekler içeriyor. Küllerinden Doğan Ülke ve Mustafa Kemal/ Refik Baydur/ Truva Yayınları/ 278 s. Refik Baydur bu kitabında Mustafa Kemal’in değişik özelliklerini bir kitap çatısı altında topluyor. Mustafa Kemal üzerine yazılmış makalelerin, kitapların ve araştırmaların büyük ölçüde taranması sonucunda ortaya çıkan kitap, tarihin bu büyük kahramanını ve bazı ilginç tarihi anektodları da içeriyor. Kitabın sonunda verilen geniş kaynakçadan da anlaşılacağı üzerine kapsamlı bir çalışmanın ürünü olan bu yapıt, okuyucularla buluşuyor. Kanlıca’da Akan Zaman/ Uğur Kökden, Mehmet Serdar/ Sözcükler Yayınları/ 260 s. Günümüz edebiyatının deneme dalında ürünler veren iki önde gelen yazarı, Uğur Kökden ile Mehmet Serdar, Boğaz kıyısında bir kahvede günler boyu edebiyat, sanat, siyaset, doğa, zaman, yazı, okuma, yolculuk ve insan üzerine konuşma yaptı. Bu konuşmalar “Kanlıca’da Akan ZaSAYFA 28 24 MART 2011 FA 27