05 Kasım 2024 Salı Türkçe Subscribe Login

Catalog

VİTRİNDEKİLER ¥ de ışık tutuyor. Yayımlandığı ilk günden beri referans kitap olma özelliğini koruyan “Osmanlı İmparatorluğu’nda Devlet ve Köylü”, gözden geçirilmiş ve genişletilmiş bu baskısıyla araştırmacılar ve özellikle Osmanlı’nın iktisadi yapısını daha iyi anlamak isteyenler için iyi bir kaynak olma özelliği taşıyor. 1900’den Günümüze Büyük Düşünürler 2/ Editör: Çetin Veysal/ Etik Yay./ 650 s. Çetin Veysal’ın editörlüğünde hazırlanan “Büyük Düşünürler” adlı çalışmanın ilk cildinde Lenin, Adorno, Walter Benjamin gibi düşünürler ele alınıp ayrıntılı şekilde incelenmişti. Çalışmanın bu ikinci cildinde ise Anthony Giddens, Max Weber, Francis Fukuyama, Kaspar Malinowski gibi dünyaca düşünürler ele alınıyor. Kitap, bu dünyaca ünlü düşünürleri tüm ayrıntılarıyla anlatarak, düşüncelerinin daha anlaşılır bir şekilde açıklamayı amaçlıyor. Brunelleschi’nin Kubbesi/ Ross King/ Çeviren: Belkıs Dişbudak/ Yem Yayınları/ 182 s. Filippo Brunelleschi, Rönesans döneminde İtalyan hümanist düşünürlerin özgün icatlara yönelik doğal yeteneği ifade etmek için türettiği ingegno yani “deha” sıfatına layık görülen tarihteki ilk mimar hatta ilk sanatçı. Çoğu ortaçağ mimarının adı dahi bilinmezken onun adına şiirler düzülmüş, kitaplar ithaf edilmiş. Popüler kültür tarihi araştırmacısı Ross King’in yayımlandığı yıl Amerika’da çoksatan kitaplar arasına giren bu çalışması, yapımına 1296’da başlanan, ama aradan yüzyıldan fazla bir süre geçmesine karşın devasa büyüklüğü nedeniyle kubbesi bir türlü tamamlanamayan Brunelleschi’nin kubbesinin yapım sürecini mimarın kişisel serüveninin yanı sıra savaşlar, siyasal entrikalar, mesleki rekabetler ve ağır çalışma koşullarını içeren toplumsal ve tarihsel arka planıyla birlikte dramatik bir anlatıma kavuşturuyor. Duvarda/ Mahmud Derviş/ Çeviren: Metin Fındıkçı/ Hayal Yayınları/ 124 s. Mahmud Derviş bu şiirleri, geçirdiği kalp ameliyatından sonra, hastanenin beyaz duvarları, beyaz çarşafları içinde yazmış. Bu kitapta, Derviş’in meydan okuduğu ölüme karşı zafer kazanmasını buluyor okuyucu. Yaşadığı bütün bozgunlara, katliamlara, zulümlere ve soykırımlara karşın bir şairin, hasta yatağında mırıldandıkları duyuluyor Derviş’in satırlarında. Kitapta şairin ölümünden kısa bir süre önce yazdığı ve hiçbir kitabına girmemiş iki şiiri de bulunuyor. Türkîli HicazkârTürkiye’de Tarih Anlayışı Üzerine/ Kaan Durukan/ Everest Yayınları/ 148 s. Bu kitap, bir yandan farklı pencerelerden bakarak Türkiye’de bugün tarihçiliğin ne durumda olduğuna dair toplu bir bakış vermeye çalışırken, diğer yandan gerek alanın uzmanlaCUMHURİYET KİTAP SAYI 1063 rının gerekse genel okuyucunun tarih algılamalarına bazı eleştiriler getirerek başka şekillerde de tarih yazmanın, okumanın mümkün olduğunu kanıtlamaya çalışıyor. Kaan Durukan, kaleme aldığı bu çalışmanın amacını ise, Türkiye’de kendi içinde yapılan kimi tartışmaların evrensel boyutu da olduğunu göstermek ve OsmanlıTürk toplumunun yaşadığı değişimin safhalarını, biraz şematik de olsa özetlemek olduğunu belirtiyor. Suikastlar Cumhuriyeti/ Atilla Akar/ Profil Yayıncılık/ 364 s. Kitap, Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihsel pratiğinde bir “Suikastlar Cumhuriyeti”ne çevrildiğini anlatmaya çalışıyor okuyuculara. Bu anlamda bir “yönetme zihniyeti”, tarzı ve siyaseti olan suikast metodunun neredeyse her dönem geçerliliğini koruduğunu iddia eden Atilla Akar, güzide aydınların, bilim insanlarının, siyasetçilerin... bu yolla katledildiğini öne sürüyor. Bu kayıpları önlemek, aydınlatmak ve bir daha olmasının önünü kesmek için somut hiçbir önlem geliştirmeyen devleti, kitabında eleştirel bir yaklaşımla ele alan Akar, kitabını komplolar ve provokasyonlar sarmalının en kanlı yüzü olagelen suikast olgusuyla bir “hesaplaşma” ve “yüzleşme” çağrısı olarak tanımlıyor. Eros/ Helmut Krausser/ Çeviren: Danyal Nacarlı/ Apollon Yayıncılık/ 280 s. Almanya’nın en zengin iş adamlarından Alexander von Brücken çok hasta ve son günlerini yaşıyordur. Bir yazarı çiftliğine çağırtıp yaşam hikâyesini kaleme almasını ve o öldükten sonra yayınlamasını ister. Başta tereddüt eden yazar duyduklarından sonra fikrini değiştirir. İşadamının gizemli yaşamı, Nazi iktidarı döneminde ihtirasla tutulduğu bir kadınla ilişkisiyle başlar, 70’li yıllarda Almanya’daki RAF gibi komünist yer altı örgütlenmelerine, Doğu Almanya’ya ve istihbarat örgütleri Stasi’ye uzanır. Almanya’nın yakın tarihinin özeti niteliğinde olan yapıt, okuyucuların karşısına çıkıyor. “Eros”, aşk, turku ve kuruntu arasındaki ince hatlardan meydana geliyor. Reşo Ağa Demir Bebek/ Bekir Yıldız/ Everest Yayınları/ 86s. 72 s. Kitapları ilk yayımlandığı günden başlayarak öykücü ve romancı olarak çağdaş Türk edebiyatının önemli isimlerinden biri olarak kabul edilen Bekir Yıldız, iş için göç etmek zorunda kalan insanları, töre ve namus cinayetlerini, tüm yönleriyle ağalık ve aşiret sistemini anlattığı yapıtlarıyla bu coğrafyanın hâlâ kanayan yaralarını en çarpıcı haliyle okura yansıtıyor. Yıldız, yerel olanın anlatımında evrensel insanı yakalayabilen “güçlü yazarlar” arasında da gösteriliyor. Everest Yayınları’ndan çıkan yeni kitaplarından “Reşo Ağa”, yazarın en çok ilgi görmüş kitaplarının başında geliyor. Bekir Yıldız’ın yeni basımı yapılan bir diğer kitabı ise “Demir Bebek”. Yapıt, Yıldız’ın önemli öykü kitapları arasında gösteriliyor. Bir Burjuvanın İtirafları/ Sándor Márai/ Çeviren: Sevgi Can Yağcı/ Can Yayınları/ 390 s. “Bir Burjuvanın İtirafları”, Macar yazar Sándor Márai’nin en önemli yapıtlarından ve iki dünya savaşı arasında Macar edebiyatının nitelikli örneklerinden biri. Yazarın, çocukluğunu, gençlik dönemini ve yetişkin bir erkek oluncaya kadar geçirdiği bedenselruhsal gelişmeyi içtenlikle dile getirdiği bu yapıt, AvusturyaMacaristan İmparatorluğu’nun dağılmasından sonraki yıllarda Orta Avrupa burjuvazisinin kültürünü, düşünce tarzını, ahlak kurallarını ve yaşam biçimini betimliyor. Dayanacak Bir Bacak/ Oliver Sacks/ Çeviren: Selâhattin Erkanlı/ Yapı Kredi Yayınları/ 184 s. “Karısını Şapka Sanan Adam” kitabıyla büyük ilgi gören ve ilginç nörolojik vakaları insancı bir bakış açısıyla anlatan Oliver Sacks, “Dayanacak Bir Bacak”ta bu kez hasta koltuğuna kendi uzanıyor. Norveç’te ıssız bir dağda bir boğayla karşılaşması, bacağının sakatlanmasına neden oluyor. Geçirdiği rutin olması beklenen operasyondan uyandığında bacağının vücudunun bir parçası olmadığını hissetmesiyse şaşırtıcı bir tıp yolculuğunu başlatıyor. Sacks, hastane yaşamını, doktorhasta ilişkilerini ve hastanın bedenine yabancılaşmasını bir tıp adamı gözüyle anlatıyor. Kafkas Tutsağı/ L. N. Tolstoy/ Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları/ 170 s. Tarihsel olaylar ve Rusların başka halklarla ilişkileri “Anna Karenina”, “Savaş ve Barış”, “Diriliş” gibi romanların büyük yazarı Tolstoy’un ilgisini çeken başlıca konular arasında yer alır. Yaşamında bir süre subay olarak orduda da bulunan Tolstoy, Kafkasya’da geçirdiği günlerde edindiği izlenimlerini gerçekçi bir biçimde öykülerine taşımış. “Kafkas Tutsağı”nda bu gerçekçi bakışını savaş, esaret ve özgürlük temaları ekseninde, okuyucuya yalın bir dille anlatıyor Tolstoy. Bir Başka Dil Şaman Sözü/ Özdemir İnce/ Kırmızı Yayıncılık/ 468 s. 404 s. “Kuyu: – İçinde büyüdüğüm kör ayna;/ bütün gece boğuştum kendimle tek başıma/ boğulmasın diye yoksul yıldızlar.” Kimse bilmez şiirin nerede başlayıp nerede biteceğini, şiir ozanlarla değişiyor, onlarla eskiyor diyen, 1968 May Şiir Ödülü, 1978 Türk Dil Kurumu Çeviri Ödülü, 2006 Max Jacob Şiir Ödülü, 2007 Melih Cevdet Şiir Ödülü, 2009 Dionysos Ödülü, 2010 Pen Şiir Ödülü sahibi Özdemir İnce’nin, ‘Toplu Şiirleri’nin üçüncü ve dördüncü cildi de Kırmızı Yayıncılık etike¥ tiyle kitapçı raflarındaki SAYFA 31
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear