25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

? Bu gece en hüzünlü dizeleri yazabilirim./ Düşünüp benim olmadığını. Hissedip yitirdiğimi.” Pablo Neruda'nın “Yirmi Aşk Şiiri ve Bir Umutsuz Şarkı” adlı yapıtı, bu kez Adnan Özer çevirisiyle okur karşısında. Epistemik Mantık Üzerine Bir Araştırma/ Teo Grünberg/ YKY/ 156 s. Teo Grünberg, “Epistemik Mantık Üzerine Bir Araştırma”da doktora tezi “Anlam Kavramı Üzerine Bir Deneme”de ortaya koymuş olduğu genel yöntemi "Bilgi" kavramına uyarlıyor. Bir yandan sembolik, bir yandan indüktif mantığa ve probabilite kuramına dayanan "epistemik mantık", klasik bilgikuramı problemlerinin temelindeki "bilgi", "doğruluk", "inanma" ve "belgeleme" terimlerini aydınlatarak hem bilgi teorisi hem de metodoloji ve bilim felsefesi alanlarında önemli gelişmelere yol açmıştır. Kitap, ilk kez 1971'de yayımlanan bu çalışmanın gözden geçirilmiş yeni basımı. Tanrının Kuraltanımaz Kulları/ Ahmet T. Karamustafa/ Çeviren: Ruşen Sezer/ YKY/ 146 s. Kalenderler, Haydarîler, Câmiler, Celâlîler,Şemsi Tebrizîler, Cavlakîler, Abdallar ve diğerleri. İslam toplumunun kıyısında duran heterodokslar ve heretikler, aşkın ve taşkın derviş toplulukları. İnançlarıyla, görünümleriyle, yaşayışlarıyla toplumu dışlayan bu toplulukların öyküsü her zaman ilgi çekmiş, haklarında olağanüstü bir edebiyat oluşmuştur. Ahmet T. Karamustafa ise konuyu bir tarihçi yaklaşımıyla ele alıyor, bu toplulukların geniş İslam coğrafyasının farklı bölgelerinde ayrı özellikler taşıyan köklerinden başlayıp gelişimlerini irdeliyor ve sonraları nasıl bir değişim geçirerek başka akımlara dönüşmesi sürecini özlü biçimde anlatıyor. RTE'nin Öfkesi/ Ali Ekber Yıldırım/ Güncel Yayıncılık/ 172 s. Recep Tayyip Erdoığan'ın Mersin'de bir çiftçiye “Ananı da al git buradan” dediği konuşmadan yola çıkarak, Erdoğan'ın öfkesine ilişkin bir inceleme sunuyor bu kitapta: “İçeriği ve üslubu bakımından sıradan insanlar arasında bile nadiren görülecek bir konuşma bu. Taraflardan birinin, hem de asıl hakaret edenin Başbakan olduğunu düşünmek bile insanı rahatsız ediyor. İnanılması zor. Bu konuşma Mersin'de narenciye üretimi yapan Mustafa Kemal Öncel ile Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan (RTE) arasında oldu. İlk kez bir Başbakan, yurttaşına, 'lan', 'edepsizlik yapma', 'ananı da al git' gibi kaba sözlerle hakaret etti. Bu üslubu o anda ki stresine, sinirliliğine, öfkesine bağlamak RTE'yi anlamamak, tanımamak olur.” Devrimler ve Tepkileri/ Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları/ 368 s. “Devrimler ve Tepkileri”, genç Cumhuriyetin peş peşe yapılan devrimlerle en hızlı değişimleri ve dö nüşümleri yaşadığı bir döneme,19241930 arasına mercek tutuyor. Cumhuriyet Anayasası'nın kabulü, halifeliğin kaldırılması, üniversite özerkliği ile basın özgürlüğünün kurumsallaşması, şapka ve kıyafet devrimi, tekke ve zaviyelerin kapatılması, hukuk ve eğitim alanındaki devrimler, laiklik, harf devrimi, dil devrimi... Kronolojik bir kurguyla hazırlanan kitap, sadece devrimleri değil, o döneme damgasını vuran pek çok olayı da anlatıyor: Musul sorunu, Hakkâri Olayları, Terakkiperver Fırka, Şeyh Sait İsyanı, İzmir Suikastı, YavuzHavuz davası, Serbest Fırka, Menemen Olayı... İki Kalas Bir Heves/ Söyleşi: Emine Algan/ Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları/ 442 s. Tiyatroyu para ve ün kazanmak için değil, farklı bir iş yapamayacağı için, içinden öyle geldiği için, başka türlü olamayacağı için yapan bir sanatçı, Erol Günaydın: "Tiyatroda beni en çok etkileyen, ahşaptır. Öyle güzel ahşaptır ki mis gibi kokar. Tiyatroya ilk girdiğimde o kokuyu aldım. Dedim ki, tevekkeli değil, ustalar, 'iki kalas bir heves' derlerdi. İşte o kalasların kokusu sinmiş tiyatroya, benim hevesimle birleşmiş. O koku, hiçbir yerde olmayan bir kokudur. Vazgeçemediğim budur." Bu kitapta Erol Günaydın'la yapılmış bir nehir söyleşi var. Neslişah: Laledeki Gözyaşı/ Nevra Bucak/ AYA Kitap/ 192 s. “...'Laledeki Gözyaşı', bir edebiyat uyarlamasıydı, romandan alınmıştı. Sultan III. Ahmed'in sevgili sadrazamı Nevşehirli İbrahim Paşa'nın saltanat yıllarında geçen bir öykü; dahası Lale Devri'nin görkemli atmosferinde yaşanan yasak bir aşkın öyküsü...” Nevra Bucak, bir tutkunun öyküsünü; baş edilmez, onulmaz bir saplantının coşkusunu anlatıyor bu romanda. Batı'nın Yeni Güvenlik Stratejileri ABNATOABD/ Nurşin Ateşoğlu Güney/ Bağlam Yayınları/ 168 s. "2000'lerin başında Batı'da kabul gören yeni güvenlik stratejilerinin oluşumunda iki önemli olay etkili olmuştur. Bunlardan birisi, Soğuk Savaş'ın sona ermesi; diğeri ise 11 Eylül 2001'de ABD'de meydana gelen İkiz Kulelere yönelik terörist saldırılardır. 1989 sonrası dönemde, Batı dünyasında; ABD, AB ve NATO cephesinde, güvenlik ortamının değişimine koşut bir biçimde güvenlik stratejilerinin yeniden değerlendirilmesi zorunlu olmuştur. Günümüzde uluslararası güvenlik denklemlerinin temel aktörü olan ABD, AB ve NATO'nun, Batı stratejilerinin gidişatını belirlemede aralarında işbirliği mi yapacakları, yoksa rekabet içinde mi olacakları zaman içinde belirlenecektir.” Bu kitap, Batı'nın son dönem güvenlik stratejilerini irdeliyor. Stalin ve Türk Dünyası/ Editörler: Emine Gürsoy, Liaisan Şahin/ Kaknüs Yayınları/ 350 s. “Türkiye için stalinizm neyi ifade eder? TürkiyeSovyetler Birliği ilişkileri çerçevesinde incelenebilecek bu konu, ideolojik sorun ya da sosyalist düşünce için teorik ve pratik önem arz eden bir mesele olmanın yanı sıra stalinizm, Türkiye açısından Rus devleti ile Türk halkları arasındaki ilişkiler meselesinin bir boyutu (ve bir devresi) olarak, başka bir deyişle, Türk dünyası perspektifi ile ele alınabilecek bir konudur.” Bu kitapta, Stalin dönemindeki politikaların Türk dünyası üzerindeki etkilerine ve yansımalarına ışık tutuluyor. Kitap, Türkiye'den Orta Asya'ya, Almanya'dan Rusya'ya uzanan bir coğrafya içinde, Stalin dönemindeki iç ve dış politika konularını (eğitim, kültür, dil meseleleri, kolektifleştirme hareketi ve toplu sürgünler, TürkSovyet ilişkileri), tarih yazımı meselelerini, Stalin'in edebiyat ve basın dünyasındaki yansımalarını değerlendiriyor. Avrasya Fatihi Tatarlar/ İlyas Kamalov/ Kaknüs Yayınları/ 396 s. Rusya Federasyonu'na bağlı Tataristan Cumhuriyeti'nin başkenti Kazan, 2005 yılında 1000. yılını kutladı. Rusya Federasyonu'nun ilk Devlet Başkanı Boris Yeltsin, 2005 yılında Kazan'ın 1000. yılının kutlamalarının yapılması için bütün hazırlıklara başlanmasına dair kararname çıkartmıştı. Bu kararname ile Rusya Federasyonu, Kazan'ın Moskova'dan daha yaşlı olduğunu resmen tanımıştır. Yeltsin'in kararnamesi, iktidarı devrettiği Vladimir Putin döneminde de geçerliliğini korumuş ve şehrin 1000. yılı görkemli bir şekilde kutlanmıştır. Kazan, İdil Bulgar Devleti zamanında bir kale fonksiyonu görürken, Altın Orda döneminde önemli bir ticaret merkezi haline gelerek Kazan Hanlığı'nın başkenti olmuştur. Kamalov'un kendi makaleleri ile Rusça ve Tatarca'dan çevirdiği makalelerden oluşan bu çalışmasında İdilBulgar Devleti, Altın Orda ve Kazan Hanlığı olmak üzere Tatarların tarih boyunca kurdukları devletler, Tataristan'ın bugünkü durumu, Tatarlar'da İslamiyet'in yayılması, Rusların Tatarları Hıristiyanlaştıma çabaları, Tatar kültür ve sanatı ile Tatar aydınları gibi konulara yer verilmiş. Çankaya Akşamları/ Berthe GeorgesGaulis/ Çeviren: Türkân Andaç/ Örgün Yayınları/ 530 s. “Askerlerimizin kahramanlığı ve bütün milletin takdire değer bir sadakatle bana yaptığı noksansız yardımından kuvvet alarak, saldırganı memleketimden kovacağımı kuvvetle ümit etmekteyim. Temmuz ayındaki ilerlemesi sırasında, düşman işgal ettiği bölgelerin, sizin dört ay büyük bir cesaretle gezmiş olduğunuz bölgeler gibi aynı katliama ve yakıp yıkılmaya uğradıklarını size söylemeye bile lüzum var mı?” Bu alıntı, Mustafa Kemal'in Madame Gaulis'e yazdığı bir mektuptan. Fransız gazeteci bu kitapta, İstiklal Savaşı'nda be ? CUMHURİYET KİTAP SAYI 907 SAYFA 36
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear