05 Kasım 2024 Salı Türkçe Subscribe Login

Catalog

Turgut Çeviker ile ‘Tavanarası Kitapları’nı konuştuk ları söz konusu edilmeli. Bir de metinlere eşlik eden görsel malzeme ciddi bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Bu metinlere olan ilgimi şöyle alegorik bir biçimde de tanımlayabilirim: Kimsesiz bir yolda yaralanıp kalmış bir canlıya el vermek. Kalıcı geçmişten bugüne sayfalar 5) Cahit Irgat, Çok Yaşasın Ölüler (Anı) 6) Gündüz Kılıç, Olacakları Kadar Olamayanlar ile Yarın Daha İyi Olabilecekler (Futbol Eleştiri) Merkez Kitaplar, adının yanı sıra seçilen eserler ile de dikkati çeken bir diziye başlıyor: Tavanarası Kitapları. Dizinin sorumlusu Turgut Çeviker ile ‘Tavanarası Kitapları’nı konuştuk. ? Gül DEMİR T avanarası Kitapları fikri nasıl doğdu? Amaç neydi? Çalışma alanım olan Türk karikatür tarihi araştırmalarım sırasında taradığım dergi ve gazeteleri bütünüyle görme olanağım oluyor. Yıllardır süregelen bu (tar)amalar sırasında, tefrika (dizi yazı) olarak kalmış metinlerle karşılaşıyorum. Zamanla onların tozlu ve ekşi kokulu o sayfalarda süren uzun uykularından uyanmalarını hayal ederdim. Bir gün birdenbire belleğim kaşındı ve konuyu hemen projelendirdim. Kitapları tanımlayan bir ad bulmak ise güç olmadı; neredeyse ilk ağızda “tavanarası” deyiverdim. Eski ahşap evlerde tavan araları vardı. Kullanım dışı “şey”ler orada saklanırdı. Artık anıların tanıkları olarak kullanılmadan yaşlanırlardı, “tavanarası”nda... Bu dizi toplam kaç kitaptan oluşacak ve kimlerin eserleri yer alacak? Tavanarası Kitapları’nın bu yıl altı kitabı çıkacak. İlk iki kitap bugünlerde, kalan dördü ise temmuz ayında yayımlanacak. İlk altı kitap şunlardan oluşuyor: 1) Hakkı Süha Gezgin, 1929’da Plaklarda Dinlediğimiz Sanatkârlar (Söyleşi), 2) Osman Cemal Kaygılı, İstanbul’da Semaî Kahveleri ve Meydan Şairleri (Halkbilim), 3) Orhan Kemal Oktay Rifat Melih Cevdet Anday İsmet Yenisey Remzi Tozanoğlu, Roman Kokan Evlerde Gezinti (Söyleşi) 4) Bülent Oran, Tramvay Sevdası (Mizahi Roman), MERAKTIR DÜNYAYI DÖNDÜREN... Kitapları seçme/belirleme ölçütlerinizden söz açar mısınız? Bu dizide yer alabilecek tefrikalara ilişkin künyelerimi yazdığım bir defterim var. Unutulmuş ufak tefek kitaplar konusunda ya da sahaflara düşkün bir meraklının aklında bu türden onlarca kitap vardır zaten. Bu kitapların hedef kitlesi kimler? Her kesimden okuru ilgilendiren kitaplar olduğunu düşünüyorum. Araştırmacıların ve “geçmiş”i merak eden her okurun severek okuyacağı kitaplar bunlar. İlk altının ilgi alanları şöyle: Müzik; âşık edebiyatının doğduğu semavi kahveleri; yoksul, işsiz ve çok çocuklu aileler; kent kültürü, edebiyattiyatro, futbol... Sürprizlerle dolu bir kitap listemiz var... Bu kitaplarda gençler hedeflendiyse, sizce onların ilgisini çekecek öğeler nelerdir? Tavanarası Kitapları’nın hedef kitlesi “genç”ler değil, ancak en çok onların yararlanabileceği kitaplar diye de düşünülebilir. Çünkü gençlerin en az bilgi ve görgü sahibi olduğu alan “geçmiş”. Me KALICI GEÇMİŞTEN BUGÜNE.. 1929’da Plaklarda Dinlediğiniz Sanatkârlar’da özellikle kadın sanatkârların hepsi son derece eğitimli. Diğer kitap İstanbul’da Semai Kahveleri ve Meydan Şasela: irleri’nde de eski İstanbul şehir kültürü Hakkı Süha Gezgin’in söyleşilerini nün çok önemli bir geleneği anlatılıyor. okuduklarında 1929’un koşullarında Neler değişti sizce o günlerden bu zamamüzik, müzisyenlik, şarkıcılık, bestekârna? lık, plak ve ses kayıt gibi kavramlar hak Ocak 2007’den bugüne değin kında öğrenecekleri şeylerle şaşkına dö1923’ten başlayarak ülkemizin en önemli neceklerdir. Bugünün konservatuvar öğgazetelerini yeni bir proje için tarıyorencileri ve müzisyenleri için de eşsiz bir rum. Birinci ve ikinci derecede önemli bilgi, görgü ve anı demetidir. toplam yirmi gazeteyi sayfa sayfa tarıyo Bugün neredeyse tümüyle “kahve” rum, yardımcımla birlikte. Türkiye’nin ya da “kahvehane”likten uzaklaşmış, geçirdiği evrim, şaşırtıcı. İkinci bir Kur1980 sonrası bir frenk özentisi olarak adlarını “café”ye çevirmiş; 2000’lerde ise tuluş Savaşı başlıyor 1923 sonrasında; bugün hâlâ süren bir savaş bu. global rakipleri karşısında yaşayabilmek 1929’da Taksim’de, Talimhane pariçin iyiden iyiye “café”leşmiş mekânların sellenmiş, apartmanlar yapılmış daire geçmişinden aşk dolu sayfalar sunar İsdaire satılıyor! tanbul’da Semaî Kahveleri ve Meydan Maçka üzerine bir yazıya eşlik eden Şairleri. bir fotoğrafın altında şöyle bir cümle yer Diğer kitaplara ilişkin açıklamaları alabiliyor: Maçka bostanlarından Boğaza temmuza bırakalım derim: Meraktır nazır bir fotoğraf. dünyayı döndüren. 1934’te Tepebaşı’nda “cepcilik” göSadece “arayan”ın değil, “merak” rülmeye başlamış. Bu konuyu ele alan edenin de bulacağını söylemeliyiz. Zaten kısa haber şöyle bitiyor: “Tepebaşı’nda “okur”, merak eden kişidir; öyle olmalıartmakta olan yankesiciliğin Taksim’e de dır. İhtiyacımız olan doğurgan sirayet edeceğinden korkuluyor!”. “okur”dur. 1930’ların bir Akşam gazetesinde bi Bu kitapları ne kadar zamanda bir rinci sayfada yer alan saka fotoğrafı deharaya getirdiniz? Bu araştırmalar aşamaşet bir görüntüydü. Yan yana iki eşek, sında ne gibi zorluklarla karşılaştınız? üzerlerindeki ahşap kasalarda su dolu Yukarıda söz açtığım gibi, bu dizitenekeler. Semerlerin altlarına hayvanları nin kitapları yıllar içinde birikti. Bu nesoğuktan korusun diye konulmuş bir tadenle onları araştırarak bulmadım. Bir kım örtüler. Sefalet sakayla bitmiyor; fobaşka “şey”i ararken gördüm onları, göz toğrafta yer alan sokak görmelere değer! göze geldik! Sanki bir cüzamlılar sokağı. Korkunç! Bir zorluktan söz açmak gerekirse, önİstanbul’da! celikle bu metinlerin redaksiyon sorun Vakit gazetesinin 1930’da İstiklâl Turgut Çeviker Caddesi’nde vatandaşlarla yaptığı “anket”in ana sorusu şuydu: “Elli yıl sonra kadınlar çorapsız, erkekler ceketsiz bu caddeye çıkabilir mi?” Bu kadarcığı bile İstanbul’un 1923 sonrası nerelerde gezindiğinin kanıtı. Bu gece (18 Mart, Pazar) bir televizyon kanalında Kurtuluş Savaşı sırasında çocuk olan yaşlı bir Anadolu anasıyla söyleşi vardı. Ona soruyor muhabir: “Teyzeciğim ne değişti o günlerden bugüne?” Yaşlı, ama yaşam dolu olan teyzenin yanıtı: Ekmek hazır, giysi hazır... Her şey insanın ayağına geliyor, şimdi. Bunları hep biz yapardık eskiden... Bugün yaşamak kolay. Kuşkusuz zaman ilerledikçe hayat, değişecek. Önemli olan değişimin bilincinde olmak; geride kalanı saklayabilmek ve tarihin belleğinde koruyabilmektir. Süreli yayınlarımız yaşadığımız hayata tanıktır. 1970 öncesi basın bugüne göre daha dikkatli ve daha edebi bir kimlik de içeriyordu. Bu nedenle toplumsal, siyasal ve kültürel hayatımız bakımından büyük zenginlikler içeriyor basın. Bugün, özellikle 12 Eylül sonrası birçok yayınevi geçmişin bu tanıklarından yararlanmaya çalışıyor; hem de daha önce olmadığı düzeyde. Tavanarası Kitapları, bu “kalıcı geçmiş”ten bugüne sayfalar indirmeye katılıyor... ? CUMHURİYET KİTAP SAYI 899 SAYFA 14
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear