Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
nştırıyor Yaşamın ıki temel gerçeğınden en guçlusu olmalı olum Doğum gerçeğını na sıl yaşadığımızı bılemıyoruz Ama olum ger çeğını tum yoğıınluğuyla yaşıyoruz Gunba tunı daha da ağırlıklı duyumsatıyor bıze olu mu Bır de Bolat'tan dınleyelım şurlennde kı olumun varlığını Olum ızleğı pek çok şı ınnde sessız sedası/ gclıp ycrını alıyor Tam da yaşamın orta yerındc, beklenmedık bır bıçımdc Neden boyle oluyor^ Bent e bunun nedenı oluntu aş ma ısleğıdır Olum denettmsaıe gırtyor şıırlerıme Sanı nm olutne bağıştklık kazanmak, belkı de boy lece olumsuzlcşmek ısteğı Olumu ııddıye alart dığerınsanlar gıbı duşunnıuyorum ben Orneğtn, dınt zıhınsel duzeyde yaşam bıçımı halıne geltren tnsanların şıır yazabtleteğını duşunnıuyorum ( unku sureklı olum duşun cesını yaşayan bu ınsanlar, kendılerını lanrı ya emanel etmışlerdır Varlıklarını oyucegu cun vesayetı alttnda gorurler Oysa şıırın ken dısı lanrısal bır \ozdur Zamanlar ve mekân lar otesıdır Benım şıırım de zamanlar ve me kânlar otesı bır dılle olume yaklaşır Amaç, olumu ımanayakınlaştırmak Korkulması ge reken bır gerçek değıl, urelıcı bır guç olarak kabullenılmesı gereken bır gerçek olarak sun mak, boylece zamanları ve mekânları aşarak, olumsuzluğe ulaşmak olmalı Tum gerçek sanatçıların ortak dıleğı değıl mıdır sonsuzluğa ulaşmak/' Andre Mauro ıs'nın deyışıyle, ınsanoğlu mutluluğu değıl, olumsuzleşmeyı yeğler Salıh Bolat'ın da zamanların, mekânların otesıne gcçıp olıımsuzlcşeteğıne ınanıyorum Çunku bır akar su gıbı yureklerımıze doluyor onun şıırı, susuzluğumuzu dındınyor "Şıır bulaşıudır" demıştı Paul Lluard Okudukçd okumak ıstıyoruz Bolat'ın şiırlcrını tşte şımdı de "ne hır" ımgesı (.ıkıyor karşımıza "bır rahlenın onundc du çoker gıbı/bakmıştık, durgun akan nehre" dıyor "Açılmış Kanat"ın bır ye rınde Nehır, edebıyatta çeşıtlı sımgescl anlamlar taşıyan bır oğe Şıır dunyasında yoğun bıçımde karşımua ı,ıkan, yer yer de romanlarda Orneğın Romaın Rolland'ın lean Chrıstop he'unda boy gosteren temel motıflerden bırı Bolat'ın gorsel ağırlıklı şurlennde sıkça rastladığımız nehır motıfının gorsel bır ımge olmaktan ote, sımgesel anlamları da vardır belkı Orneğın Romaın Rolland nehre (akarsuya) uç ayn anlam yukluyor Ona gorc nehır, yaşamın, muzığın ve evrensel uyumun sımgesıdır Pckı Bolat'a gore neyın sımgesı olabılır nehır ve akarsu ımgesP ŞltR BİR SUREÇ' Ben şıırı bır sureç olarak goruyorum Benım şıırımde nehır, ırmak gıbı oğelerle yer alan akarsu ımgesı, sureklı akan, değışen, evrılen bır surect stmgelıyor Akarsu sozcuğu, bence hem gosteren, hem gostenlen olarak çok sevdığım, şıtrsel değerını çok yuksek bul duğum bır sozcuk Zalen ben şıırı, romandan farklı olarak, gosterenle gosterılenın çakıştı ğt bır dtl olarak goruyorum Roman, oykugtbı başlangtçla sonu gosteren bırer oğe olmadıklart ıçın, sımgeselltk ıçermıyor sozcukler, amaçlart bızzat kendılerı olarak yer altyorlar ştırde Bu nedenle sıırlenmde sozcuklere ozel bır sımgesel anlam yuklemıyorum Bana gore gerçek şıır, her turlu akımdan soyutlanmıs fttrdır Bellı kalıpların katı çerçevelerı tçıne sığdırılan şıtrın, gunun bmnde olduğunu bthyoruz Sanatın kalıplara sığmayacak kadar lents ve buyuk bır gerçek olduğunu da Tıp kı tnsan gerçeğt gıbı Ancak bu, bellı bır kav 'ayış bıçımıne uygun sanat yapmadığı anlamı ta gelmez Var olan yaklaşımlan bır bakıs açı ı olarakkullanabılır sanalçt, bunlardan bın11 kendıne uygun bulabılır, bu onun sanatını lansıtabıltr Ama yanlış olan, sanatın boyle ek bır yaklaşımla sınırlandınlmasıdır İşte o aman sanat semattk olur Katılmamak elde değıl, Bolat'ın şıır esteığı konusundakı duşuncelenne Şunudaek emelıyız kı, şaırı dığer ınsanlardan farklı kıan tek şey, herkese ozgu, kaynağı ve doğası ynı olan bırtakım evrensel duygu ve heyeanlan, farklı nedenlerle, farklı nıtelık ve yo[unlukta, farklı bır bıçımde ortaya koyması 5unu yaparken dc, bellı bır tavır belırleme ı. Bolat'ın "Açılmış Kanat" adlı yapıtı, altı I M H U R İ Y E T K İ T A P bolumden oluşuyor Kar Duşuncelerı, Açıl mış Kanat (kıtaba adını veren bolum), Guz Şarkısı, Delta, ı'ernmuz Şurlerı ve Şafağın Yolu Kıtap bır butun olarak, ozellıkle bır oncekı kıtabı Gece Tanıklığı'nda yoğun ola rak yansıyan, "pastel" ya da "durumsal" dı ycbıleceğımız şıırsel bıçımden daha farklı Bu fark daha çok durumlann yerını hareket lerın alması, nesnelerın, yaşantıların, ılışkılc rın devınım ıçerısınde kavranmasına daya nan bır ımgesel soyleyışın egcmen olması bı çımınde somutlanıyor Yanılıyor muvum'' Açılmış Kanat'la ılgtlı bugozlenıınız sanı rım doğru 'Samrım" dıyorum, çunku bır ın sanın kendı ıırettığı şeyler uzerıne ne detılt nesnelvebutunselbakabıleceğıtartışılır Ama emın olduğum bır sey var elbette O da, şıır lerımın aynntısal gozlcmlere ve gorsel zen gınlığedayanan, buyukolçudeepık, duşunsel bıryatakla akan tmgelerle orulmeye çalısılmış olması Bunu tamanlamıyla gerçeklei/ıreme mıs olabılırım, ama boyle bır kaygımn varlı ğtnı zaten sız de bıssetmıssınız 19X0'lı ytllar da, hatırladtğım kadarıyla, ismet Ozel'ın '$ı ır Ktskactnda" adlı bır yaztsı yayımlanmıştı Onemlı bır yazıydı Bu yazının karşılt^t hâlâ iuruyor Cıerçekten de sıırımızdepoetık bırge lısme, es/etık yaklasım açnından yanı ku ramsal açıdan bır geliime dıyeyım, olmasına karsın, gıt/ıkçe yaşamdan uzaklaşan sıırt zı hımel duzlemde arayan anlamsal karsılığın dan kopuk bır sıır yazılıyor Hatta bunun far kına varan bazı saırler bızı ktmse anlamıyor, ku$ dılıylesıtryazıyoruz' yakınnıalarıyla, der gılerde tar/ısmıslardır liııgun şıırımtz ıkı teh dıdın altındadır Bırımtsı, anarsızmadınaser serılığm sıırt kusatmast, ıkıncısı, poıtmoder nızm adına poetık kulturel mırası anlamayan ve reddeden key/ılık Bu ıkı efılımın de ken dıne okur duzeyınde karsılık bulmast, top lumsalde£erstzlt&ın ycnı defct r arayiilarınııı ionut udur Bu yıızden de ımanlar ye nı değer ler olusturdukça, gerçekte karitlığı olnıayan bır tur yanılsama olması açnından donemsel olduğunu duşundug'um bu ıkı tehdıt \tıre<< ıçerısınde etkısını yıtırecek ve stırımız doğru tarıhselyalafcına çekıleu'ktır $ıırı do$alyata ğından çıkmaya zorlayan şıır dışı etkenler de soz konusu Ozellıkle tabularla kusatılmtş toplumumuzda bazı şaırlerın cınsıyetlerının entelektuel bır spekulasyon malzemesı ola rak kullanılması, bazı şaırlerın dınselya da et nık duyarltlıklart onaylaması gıbı DOÖA Şurlerındekı doğa motıflen, doğa ıle ıç ıçe oluş, bır tur doğaya yonelış mı? Eğerboyley se, toplumsal yaşamdan, ınsandan kaçış de nebılır mı, romantızmın başlarında oldıığu gıbı1 Aslında dıkkatlı bır gozle bakıldığın da, şıırler, alttan alta ınsanı karşılıyor Evet, doğantn nıçtn ılgtmt çeklığınıgerçtk ten bılemıyorum Hu bır poettk tenıh değıl Kcndılığınden oyle oluyor Yanı bır ımgt oluş turduğum zaman bakıyorum yabırbıtkı, yabır bayvan ya da bır doğal nesne gtrıvermış De mek bu benım karakterımle yaşamtmla geltr dığım bır ozellık Çocukluğum ve ılk gcnçlık ytllarım Adana da, yokiul ama ne/ıs bır bağ evınde geç tı Brık, badem, yenıdunya, ıncır ve gııl ağaçlanyla çevrılı, zambak, aslanağzı, ful ya, ortanca kuşkonmaz, reyhan, kupeçıçeğı, gelıntelı, kasımpatı, karanftl ve sarmaşık çı çeklerı ıçındekı bır bağ evınde Bır de buyuk bırasmamız vardt, ın uzum salkımlarımn sark tığı Aimanın altmda da kuyumuz vardt Or dan su çekerdık Yerın altındakt bırısının, ko vaya su doldurduğunu duşunurdum Yazayla rında babam karpuz sarkıtırdt kuyuya, soğuma sı ıçın Bır de buyuk dut ağaamız vardt, evımı Ztn avlusunda deçen yazdan kalma, kurumuş bır tırtırboceğ,! bulurdum dalların arastnda Sankı butun şarkısmı kullanmış ve tuke/mti, bu yuzden ıçt boşalmış gıbı gelırdı bana Ağaç lara şımdı çevremde htç gormedığım kuslarge lırdt Sarıasma kuştı, karatavuk, baştankara, saka orneğın Evımız sarmaşıklan bırduvarla çevrılı tıpık bır Akdenız evıydı Eğrı buğru hep aynı çarpıkltkla aç tk duran, parmakltk tab lalarından yapılmış derme çatma bır avlu ka pısı vardt Aksamustlerı kapının eştğtnde, an nem ve dığer komşu kadınlar oturup konuşur lardı Hemen yanlartnda, bıldım bılelt orada duran, bır taş yığını vardı O kadar eskı bır yı ğtndı kı, artık taşların araundan otlar çıkmıs, mavı mıne çıçeklerı aç mtitı Alacakaranlığaya kın zamanlarda, bu taşların ıçınden it sler ge lırdı geıenın s(st Kadınların konuşmalarına karışırdı Kım bılır belkı de gece çekırgelcrı nm sesıydı Ben bu se slerı bulmaya çalışırdım lam hulduğumu sandtğıtnda, başka taşın allın dan gelırdı %onunda yorulurdum Muthış yağ murlar yağardt Lvtmızın alt katındakı loş oda nm kuçuk sabıt tamla kapattlmış, boyıımun ancak yetıştığt penceresmden uzun uzun yağ mtıru seyrederdım Surulmuş, kahverengı, par lak, çıkolata gıbı topraktan buhar yukseltrdı Yağmur damlaları ın ve tnandınctydı Yere duş tuklerı zaman oyle bır patlarlardı kı, hanı "ja kır şukur ' dedıklerı cınsten Gunlerce yağ muryağardı Evımıztn metal levhayla kaplı ça tısından gelen yağmurun sesınt dınlerdtm Yağ murun şıddettne gore değtşen uyumda muzık dınler gıbı dınlerdtm Evımıztn arka duvarı kerptçten yapılmıştı ve şıddetlt yağmurlarda ker pıç sıva dokulur, yağmur ıçenye sızardı Gece ka ranlığında, annemle ba bam yağmur alttnda du van sıvamaya çaltsırlardı Gızlıce ağtardım, evımı Ztn yıktlacağını duşu nup Btr de ılkokulumu zun yolu gelıyor aklıma Bır yanında mımoza ağaçlan ve portakal bah çelerı, dığer yanında ıse buyuk bır su kanalı uza nırdı Yolun onemlı btr bolumunu ıse, ıkı yanın da dev okalıptus ağaçlanyla gızemlı bır goruntu olujtürurdu Bu yoldan tek başıma okula gıdıp geldtğım zamanlar, bır ruyanın ıçınde yaşadığım zamanlardı Yoğun bır duş evremnın kollanna bırakırdım kendı mı Boyle btr yaşantıdan gelınce, sıırlenmde doğa nın yoğun olarak yer al ması olağan karşılanma lı dıye duşunuyorum Yedı kıtaplık şıır senıvenınızde ne gıbı ge lışmeler ya da değışme ler oldu*' Gerıyc baktı ğınızda, şurınızın nasıl bır yatakta aktığını göruyorsunuz? Ilk şıır kıtabım "Yaşanan", adından da an laşılacağı gıbı, şıtrın yasam boyutunu en faz la onemseyen bır kıtap Bu durumu, ılk kılap olması açısından, doğal karşılıyorum Şıtrın yaşam boyutuna bıç/ığım değer, yedı kıtaplık şıır seruvenımde, gıttıkçeazalmıştır, dıyebtlı nm Bunun nedenı de gchştırdığım poetık bılınte kosut olarak, \ıırı daha çok dılın ıçın dearamaya başlamamdır !)tırın bıryazı etkm lığı olarak surduruhe hıle buyuk olçude şıırı bır sozlu kultur etkınlığı olarak algılayan bır şıır ortamından gelıyorum Bu gozlemımde hangı sonuçlar etkılt oluyor'' Bır kez seçılen kavramlann genelve wyut oluşu, sesselkay gılar (olçu, uyak vb) bu gozlemımı doğrulu yor Şıırlerdekı kavramlann genel ve s >yut oluşu, şıır yazmaya çalışanlann, yazdıkları metınlerın okuru duygulandırmak ıstemele rının btr sonutu olduğunu duşunuyorum Oy sa sanat her şeyden onte btr bıçımdır ve btrey sel bır etkınlıklır Şıtr her şeyden once dılı bı çtmlendtrmektır Anlam oluşturmak ıçtn şıır yazmak, şıırın dışına çtkarır bızı Elbette sa nattn başlıca ışlevı, etkılemektır Ama bu et kı, her sanatın kendı soylem btçımının sonu cudur Eğer burada şıırt konuşuyorsak, onte dıl uzerınde konuşmamız gerekır Şıırın mal zemesı dıldır Dılı oluşturan sozcukler, \atrden once ve onun dışmda zaten vardır Anlamla rın taşıytcnı olan sozcuklerın kendılerını dc ğılde, onların ıçındekı anlamı kullanarak şı ır yazmaya çalışırsak, gerçekten şıırın dışma duşerız (, unku okuru duygulandırmak, oku ra duygu aktarmak bır yığın başka kolay yol dan yapılabılır Zaman ıçerısınde, ' duy gu "nun, Turk ş ıırının bır zaa/ı olduğunu gor dtım $ttrı kuşa/an ve gerçek yatağtna gırme sını engelleyen bır vırustu Duygu gerçeklen dc ılkel ve ıçgudusel bır nılelığe sahıptır Sa nat yapmak ıçın, duygunun eğttılmış, yonlen dırılmii, anlamlı duzeye taşınmtş bıçımı olan ' duyarlılık" gereklıdır Duygu hanı ve kt ndı lığındendır Duyarlılık ışlenmış ve denetlen mıştır Duygunun akılıle denetlenmış bıçımı dır Evet, gerıye doğru baktığımda, şıırımın genel ve soyut olandan, tıkel ve somut olana doğru aktığını goruyorum Yaşantıların ey lemlerleanlatılmasından çok, anlamtn gorsel tasarımlarıyla, yanı ımgelerle yansıtıldığını goruyorum Bu gelışme de samrım, klasık "epık" anlayışımın gıderek donuştuğunun gostergesı olarak algılanmalıdır GERÇEâN İÇINDEKICİZEM Ozdemır Ince, bır yazısında, "kotu şıır gerçeğı gızem ıçıne sokar, lyı şıır ıse gerçe ğın ıçındekı gızemı çozmeye çalışır" dıyor du Sahh Bolat da gerçeğın gızemını çozme ye çalışan, ama evren ve yaşam gerçeğı ıçın de, yıne de ınsanı selamlayan bır şaır "bu akşam nedense uzgun duruyor dolunay belki çeliğin dibinde dinleniyor su belki diışe kalka gidiyor gokyuzu belki aşkın volkanında kendini riıketiyor ateş bir limanda gemiler duruyor belki biiyuk meselelere çozum bekleyen suskun yolcular gibi çomelmişler denize belki agamemnon aündan iniyor ve ozür diliyor adamlannın talan ettiği zeytin ağaçlanndan gelinciğin kanuıdan, kılıçtan ve patikadan belki örtbas edilmiş itiraflarını sayıklıyor güz ve diyor ki: sonunda kapandı yağmura, bana öğrerilen derinlik. gelip boşluğa dayandım, şu dovulmüş bakırdan sesimle. daha uzak bir ışık içindi ayaklarım. evet, sırf bunun içindi başımın daha yiiksekte durması. erkenden uyanan kargalann gürültüsü gibi bir şeydi, birini selamlamak. Bırguzakşamıydı Gıderek yuksekn dolunay, hafif pıyano ezgılenyle soylenen "guz şar kısı" nın eşlığınde şaırı selamlar gıbıydı • SAYFA 19 SA YI 746