Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
f Yaa ile bas basa kalmav beklivorum' Adnan Binyazar ile "Ozanlar Yazarlar Kitaplar" ve "Halk Anlatıları" üzerine sanlardan oluşuyorsa, çaöın getirdiöi her gelişmeyi kavramakla kalmaz, cağı lcendi OZANLAR emeöinin ürünü yaratılarla da besler. Bireylikaşamasınavarmamış toplumların inYAZARLAR sanları ise, Ziya Cîökalp'in deyinıiyle bir KİTAPLAR ccmmiga/ır (insan kalabalığı) olnıaktan öteye gidemez. Türkiye bugün bu sancıları yaşıyor. Kalabalıfiın gücü egemen kı bnınak isteniyor. Kalabalığın yasası olmaz, ona yasa da uygulanamaz. Demokrasi, in san hakları,evrcnsel değcrler, birey olmaGÜLTEKİN EMRE yı başarmış "insan" için gercklidir. Kitap, insandan insana beyin akışımının en ctki giılnıccclcri isc hcr gün aramızda, diliıni~V7~ ısa arahhlarln ıhı kıtabınız yali aracıdır. Yazar, bireysel dünyasıyla ya /.in anlatım donanımında, yeni söylem # ^ yunlandt: Ozanlar Yazarlar zardır. Onun yazdıklarını, tck tek birey lcrlc gclİ!;iy()r. Kitapta bunların ycr almaJ . \ Kitaplar, llalh Anlatıları'nııı ler okur. Akışım ilişkisi önce o iki birey sı zorunluydu. Orneğin, Tiirk anlatı ge2. basınn. Bu tkı kıtap sankı birbirıni taarasında yaratılır. 1 lücreler arasındaki lcneğindc mantık yürütmcnin öncmli örmamlıyor gibi. Yaratma, yaratılan ve ya ncklcri sayılan Bcktasi anlatıları ve tiirküdcngc akışımı gibi, bireyden bireye itilen ratıcı arastndaki bag'ı gözlcr önünc \en ler bıından sonraki baskılara kcsinliklc düşünceler, duygular toplumsal bilincin yursunuz. Söyleşimizc ilk kitapları haşla girmclidir. kayna^ıdır. Ozanlar Yazarlar Kı/aplar') yalım ıstıyorıtm. Sızı Halk Anlatıları nı oluşturan sözcükler arasına virgül konTiirk yazını halk anlatılanndan yeteyazmaya yöncllcrı ncdcn nedir? maması ilginizi çekmiştir. Bu, yazar/kitap rıncc bcslcnmh bir yaztn mıdır? Çagdaş iç içeliğini anlatmak için öyle tutulmuştur. I ialkın, özellikle kadınların söylem anlatımımızdaki ustalar kimlerdP St'zrt', Van Gogh, do^ayı, yaratıcının başarısız gücü beni lıcp büyülcmiştir. Onların ko giinumüz genç yazarları halk anlatılannbir ürünü savar; onu yeniden yararanm nuşmalarındaki ironi scslem baglantısı dan yvterince besleniynr mu y ise sanatçı oldugunu oelirtir. Yazar, var bcnde şiirsel bir etki uyandırıyor.Bugüıı Yazınsal alanlar, doğal olarak gclcnckolanla yetinmeyen, onu yeniden yaratan bile, yaz dinlencelerinde günümü yaşı şairin, yazarın, toplumun vardıgı anlatı scl anlatılardan beslenir. Bu noktada, sodır. üüşünün ki, bugün yaratıldıgını görseksenleri aşmış kadınlar arasında geçidüzcyini atlayıp geçnıcnıcsidir. Halk anrıınuzda yer alan "yeterincc" bclirtcci çok düğümüz ya da duyıımsadığımız varlıldar, ririm. Orneğin bu yaz, aralannda oturur latıları, uğranmadan geçilemcyecek bir rinemli. En büyük tchlikc, anlatıyı ca^da^ bas.ka "var olan" üzerine kurulmuştur. ken birdcn manilersöylemeyebaşladılar. kaynaktır. Hdcbiyat, kendi kaynaklarınyaratı dünyasına oldugu gibi yansıtmakYazarın sanatçı olarak yaptığı buılur. Bu Bu nıaniler geride bıraktıldarı günlere, dan beslenmeyen yazarlara, özellikle ya rır. Nurullah Ataç, sanırım bu anlatı öyaçıdan, sanatçı önce "birey" olarak insayazgılarına yönelikri. Bunlardan biri iki bancı edebiyatlara öykünme düzeyindc küıınıccilcrini cleştiımck için, "Karaca nı değiştirir, bu insanların varlığı da, bi ürnek vereyim: Bi'dbül idim lal oldum/ kaldıkça, kendi anlatımını kurmuş yazaroğlan gibi yazmaya ne gerck var; zatcn rcylcri de^işmiîj bir toplumu yaratır. Kiliridım hılaloldtım/ Dcğmc dala konnıaz Karacaoglan var! " anlanunda birelc^tiıi lardan söz açnıak de zor olacaktır. tapta yer alan eleştirel denemelerde indım/ Kara çalıya kondum... Bcıba dcr bcr debulunmuştu. Kemal Bilbaşar Cemo ile 'W'yıyazmak san/topium/birey/edebiyat/sanat sargın ayından/ I \er günüıı hcr ayından/ (<ün Mcmo'da, romaıı dilini gclcııckscl anlatı Halk Anlatıları'nda, "bir toplumun lığının kurulmaya çalışıldığı, hemen hcr dcbirta\ vksilır/ (lönlümünsarayından... ya yaklaştırmaya çalışmıştı. Başlangıç saygvleneksclanlattstm kavramadan 'yazı ya yazıda "yaratı" olgusunun vurgulandı^ı l lykum gelmvz ytldızlan sayartm/ O yâr falanndan sonra, gene kcııdı anlatımı ne zılamayacağını" mı vurgulamak istcdiniz? ilginizi çekmiştir. sanin fıkrtm ilen bayalım/ Allahı scvcrise ona dönmüştü. Kemal Tahir'in, Dcv Yazı yazılamaz diyc bir şcy olamaz; scn durma gcl ağam/ \ lcr itlcri koynuma lct Ana\\:\ Dctlc Korkııt dilincözcnmcsi önenıli olan, sürckli bir kökenden besle Bıryandan kıtaplardan yola çıkarak yamı \<>karım. . Anları halk arasında gelişi ise, onu dilin kurallarını zorlamayajdö nen "yazı"yı yazmaktır. Soruda geçen zarları, ole yandan da yazarlaraan aynatuyor. Sanatçı, bu anlatıva baglanarak de türmıiîj, ortava yapay bir dil eıkmıstı. On"geleneksei anlatımı kavıanıak", varmak tarak kitapları clc ahynrtunuz, vazarla yaöil, ancak, bu anlatıyı özümsemis olarak celeri abartılı bi^iınde göklere çıkarılan istedigim sonuçtur. Yazar, toplumun yüpıtını bir kapta hulu^turuyorsunnz sankı ketıdi biçemini kurmalıdır diye uüşünübu anlatısal yorum sonradan çok ete^tirilreğitıc, bevnine, vaşaılığı gerçeğe yönelir. Scvecen biryaklaşımla okıırıı baska bıroryorıım. Bu anlatı yapaylaşmıyor çünkü. di. Cjelenckscl anlatıyı çağa yansıtmak, o 1 lalkın dilini anlamadan konuşması, bu tama sokuyonunuz. Yanı yazarın yapıtını Bir gün, kasabamızda davarların dondiikültürlebeslenmeyenağlıdır. Bcn, "gclcgün içinde yasadığımız edcbiyat ortamınokur öniindc buluşluruyommuz. Bu sızın ğü akşani saatlerindc; anam ahırda süt neksel anlatıyı cağımızda da yaşatan bir da oldugu gibi, ortaya bir dilsizler dlyabiçemtniz sanki. Yoksa başka bir amaanız sagıyordu. Bcn cvin damında karanlığm ya/ar ustadır, öbürii usta degildir" tiiye loğu çıkarır. Altmış beş milyonluk bir ülmı var? inişine dalmıştım. U/aklardan yanık bir bırsavgütnıüyoruın. Ancak, ba^ta Nâ/.ım kedc bir edebiyat kitabının bin, ikibin Yazarla yapıtı okur öniinde hava dııydıım. Uzunhavalar o saatlerdc 1 likıueinlnıak üzere, Yaşar Kemal'in, (^a baskı yapmasında etken yalnızca okur Sorunuz, beninı söylemek istediklcrisöylenmezdi. Stınradan anlattılar, adanı, hit Kiılebi'nin, hatta Daölarca'nın, dillemudur? (iüncel rezülikleri anlatan günümi özctliyor. Yazarlar ve kitaplar üzerine hcr gün kasabaya akşam serinliği inerı ini geleneksei aıılatının begenisiyle t>lıışbirlık kitapların ulaştıöı baskı sayısını bir yazanlar, birbirıni daha iyi anlıyor olnıakcn, gök ekiıı gibi biçilmiş oöluna ağıt ya tııruuklannı diışünüyorum. Orneğin, Nâyana bııakalım, Mîna Urgan'ın birkaç ay Iılar ki, siz, sorduklarınıza yargılarınızı da kıyordıı. Yalnızea ses olarak algıladığım zun, Sirnavna Kadıst Oilu Scyh Bedrcddın içinde yeni baskılara ulaşması, olayfara yedircbiliyorsunuz. Geııe dc, bir iki ayrın bu agıdın sözlerini bcn yaratıyordum. () Dt'ytanı'nı yazarken, nalkın bellcginde lıalkın söylem mantıgıyla yaklaşmasının, tı üzerinde dıırmak istiyorum. Sorunuz sıralarda duyarlık çağrışımlan yaratan bu ycrk'^misj söylencelcrlc bcslcıni^tir dilini. kendini içtenlikli ve derinliğine bir öze da geçen, kitaplaıa, yazarlara "sevecen scs, sonradan bcni bu koııudaki bilgi Bu, Nâzını'ua yeni bir "dil alanı"nın oluşleştiridcn gcçirmesinin etkisi büyüktür. yaklaşım", benim hem olumlıı yanım, alanlarına yöncltti. tkinci ncdcn, duygumasına ypl açmıştır. Hilmi Yavuz'un Bcd Kurgusal bir dü olan bilimsel bir ağızla ncııı olumsuz yanım. Bu scvecenliğin kisal de&il, bilimscl... Tahsin Yüccl, Yazının rcddin Üzertne Şıır/er\\c dayandığı dil, konuşsaydı, halkın o geleneksei anlatı bcmi dıımmlarda beni kör etti^ini önce ken Sıııtrları adlı yapıtında ("Sö/celcm ve sonraki şiirlerinin tcıııcl beğenisini dcrin ğenisinden beslenmeseydi, böyle bir sodim söylemclivim. Konuşmalarda da, bu r lalk Masalı"), çağdaş türlcrdcn birçoğuleştirmiştir. Yaşar Kemal'i Yaşar Kemal nuç yaratılabilir miydi? Mîna Urgan, zitür yazılarda da bana coşkularım egemen nun.insanlığın ilk anlatısı saydığı masalyapan, agıtlarımızdaki yaratıcı dildir. firi karanlığa tutulan bir far çizgisiyle.hcm oluyor. Beni bu konuda ilk uyaran Cemal larda bulunduğunu ilcri sürcr. Yazar, ayGenç yazarlar sorununa gelince; onların geçmişte kalanı, hem gelccekte var olanı Süreya olmuştur. Bir şair hakkındaki coşnı yapıtının başka bir ycrindc de {" Anla yönünü hcmen kestirmek olanaksız. ()naydınlatıyor. Belirtmek istediöim, Vazakumdan dolayı, onun, yargılarımda beni tı (ieleneği"), "...çok iyi bilindigi gibi, rolar başlangıçta hep bir anlatım harmanı rın, kendini anlatı modellerinden, cfışarı yanıltacağına ilişkin bir mektup yazmıştı nıan çok daha geniş bir türün, anlalı tü içinde olurlar. Bir de, siz biliyorsunuz; da tamdığı bir yazar gibi yazmaktan, kenbana. Ben, uzak bir Anadolu kentindeyrünün başlıca dallanndan biridir" dcr. u/un sürediı, önc çıkmış bir yazardan, dini onıın ülkemizdcki gönüllü temsilci dim; o şair bana kitabını imzalayi() gön" Arılatı", nııvelyd da Lrzablung kavram özellikledeşairden sözedilemiyor. Avrusi saymaktan kurtarması, hangi yöntemdcrmişti. Yazılar, resimlcr büyülemişti belarının ötc sınırlarında, rüm yazınsal türpa'da, Aıncrika'da yaygınlaşmış "Krimi de olursa olsun, toplumun yarattı^ı "anni. Sessiz bir köşe bulup, kanatlanmış sözlcri kapsayaıı bir söylem alanında arannallitiit", Umbcrto Eco'dan sonra başlalatı yerlemlcri"nin ayrımında olmasıdır. cüklerlc, o şairi gözyüzünde uçurtmuş malıydı. Halk Anlatıları bu gcreksinim yan geçmis irdclcmcleri bizi de sarnıaya Ozanlar Yazarlar Kitaplar'da,dcği tum. Cemal gibi, ben de doğu illerindedcn doğmııstur. başladı. Belki hızlı gelişmelerden.belki in $en ıman, drgijen toplum tmgcsı ortaya çı nim. Dcğerlendirmede coşkunun insanı sanın kendi ortamından kacmasmın soGeleneksei anlaü kıyor. Kitapların dcğiştirdigiloplumu mu, sonradan nasıl utandırdıgını belki o da nucu, yazar, içinde bulunuuğu zaınan Halk Anlatıları 'nı açtmlanak, 2. bayoksa kitapların değıştirdiği insanı mı ele yaşamıştı; beni hemen ııyardı. Duygulara içinde kendini var ctmcyi göze alamıyor. sıtnda kimı cklcmclcr yapttnız. Hangtkoaldınız? egemen olmak koşuluyla, coşku kötü bir Şiirdeki kötiimscr havanın temelindc de nuları ckledintz? Bu soru birkaç yönden önemli. Tan şey dcğil. Zamanla, coşkularımı anlatım bu yatıyor. ndebiyat ortamı bir kopukluk Bubaskıyaüçböliimgirdi: "A^ıtlar", zimal'tan bu yana bir bilgi toplumu olmasal bir Dİçimlemeye kavuşturduğutnu sayaşıyor. 1 lalkın dil gücü kendini en çok "I lalk Masalları", "Nasrcttin 1 loca An nın savaşımını veriyoruz. Atatürk, "Türnıyorum. Sanırım, sizin "sevecenlik" sö siiıde belli eder. Siz şiiri yakından izlcyen latıları". Kitap, bildifiinizgibi.geleneksel kiye (^uınhuriyeti'nin temeli kültürdür" zünüzle benim bu coşkusal yaklaşımım bir yazarsmız; bugün gcnc kırk kuşağıanlatıdan çagdaş anlatıya doğru uzanan diyerek bu yönlendirmeyi iyice pekiştir arasında bir çakışma oldu. Şu da önemli: nın, elli kuşağının şiiri ayakta. Ülkii Tabirçizgi üstündc gclişiyor. "Yuğ" törcnmiştir. Çaöımız, "tek kitaplı" topfumların Ben, sanat, edcbiyat yapıtı karşısında yarmer'in, Hilmi Yavuz'un, Keiik Durbaş'uı lcıindc böylcnen agnlardan Yaşar Kc ncrcde kaldıklarını, kendilerini kitaplar gılayıcı olamıyorum. (İmı anlamaya, sin şiirinin süıekli uç vermesini, toplumun ınal'c... Ozi'lliklc NAzını Hikmcr'tc, Cala var eclen toplumların nerelcre vardıkdirmeye çalışıyorum. Okurla birlikte kigeçirdiği bu anlatım geleneöine cle bağlahit Külcl)i'dc, I'azıl Hüsnü Dağlarca'da larını gösteriyor. Kitapların en büyük ettaba, yazara ulaşmayolunu seçiyorum. Bir yabiliriz. Yazar, kendi anlatısını kurar. bu anlatı gclcneği Çağdaş bir boyııt ka kisi, "birey"in var olmasında kendini göszamanlar, kimi yazarları, kitapları yazmak Oncmli olan, kendi anlatısını kurarkcn, zanım^jtır. Ağıt, masal, Nasrcttin Hoca tcrir. Toplum, birey olmayı başarmış, inzorundaymışım gibi bir duygu içindcy " SAYFA 10 C U M H U R İ Y E T KİTAP SAYI 4 6 4 Adnan Binyazar uzun yıllardır Almanya'da yaşayan bir edcbiyat adamımız. Binyazar son zamanlarda arka arkaya iki kitap birdcn yayimladı. Binyazarla bu kitapları üzcrinc konuştuk.