25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
8 2 EYLÜL 2020 ÇARŞAMBA HABER DEMOKRATIK KITLE ÖRGÜTLERI VE KONFEDERASYONLARDAN 1 EYLÜL MESAJI: ESKİ HDP EŞ GENEL BAŞKANI DEMİRTAŞ Barıştan vazgeçmeyiz İki kızını bir arada göremedi Demokratik kitle örgütü ve konfederasyonlar 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla açıklamalar yaptı. Açıklamalar şöyle: Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK): Örgütlü ve kararlı bir mücadele ile barışı bu topraklarda kökleşmiş bir ağaç haline getireceğimize olan inancımız her zamankinden daha güçlüdür. Geleceğe dair kaygıları bulunan herkesi omuz omu 1 Eylül Dünya Barış Günü’ne ilişkin açıklama yapan demokratik kitle örgütleri ve konfederasyonlar “Egemenlerin dayattığı savaş politikalarına karşı ezilenden, işçiemekçiden ve yoksul halklardan yana barış için mücadele edeceğiz” dedi. za ortak mücadeleye çağırıyoruz. Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK): Barış içerisinde, bir arada, insanca ve kardeşçe yaşayacağımız bir ülkeye ve dünyaya en fazla işçi sı nıfının ihtiyacı vardır. Barışı kazanmak için mücadeleye ve özellikle de antiemperyalist bir temelde işçi sınıfının uluslararası dayanışmasını yükseltmeye her zamankinden daha büyük ihti yaç duyulmaktadır. Türkiye Makine Mühen disleri ve Mimarları Odası (TMMOB): Bu ülkenin mühendisleri, mimarları, şehir plancıları olarak bizler, komşularıyla barış ve dostluk içinde yaşayan bir ülke istiyoruz. Bedeli ne olursa olsun, dün olduğu gibi bundan sonra da barıştan yana tavır almaya, barış mücadelesinin sesi olmaya devam edeceğiz. l Haber Merkezi Demirtaş ailesi PALA SORUŞTURMASI Akademik hak suç değildir Uludağ Üniversitesi Rektörlüğü Prof. Dr. Kayıhan Pala hakkındaki soruşturmayı tamamladı. Rektörlük, “Bilim insanının pandemiyi izlemesi, veri toplaması, değerlendirmesi, yayımlaması, akademik olarak olağan bir durum, anayasal bir haktır” dedi. Prof. Dr. Pala’nın 21 Nisan 2020’de, "enBursa.com" isimli internet sitesinde, Covid19 pandemisiyle ilgili yayımlanan söyleşisinde ”halkı yanlış bilgilendirdiği, paniğe yönlendirdiği” iddiasıyla, Bursa Valiliği İl İdare Kurulu, Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunmuş, savcılık suç duyurusunu görevsizlik kararı ile rektörlüğe göndermişti. Rektörlük, görevlendirdiği Hukuk Fakültesi öğretim üyesi soruşturmacının raporunun ardından, içinde Tıp Fakültesi, Mühendislik fakültesi ve Eğitim Fakültesi dekanlarının olduğu, üç kişilik son soruşturma komisyonunun kararı doğrultusunda sonlandırdı. Kararda, Pala'nın, halk sağlığı alanında uzman bir bilim insanı olarak, Dünya Sağlık Örgütü tarafından Halk Sağlığı Acil Durumu ve Pandemi olarak ilan edilen Covid19 hastalığını izlemesi, bilimsel veri toplaması, değerlendirmesi ve yayımlamasının akademik olarak olağan bir durum olduğu, yanı sıra bu verilere dayalı görüş açıklamasının ise gerek anayasa gerekse Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ilgili maddeleri çerçevesinde, temel bir hak olan ifade özgürlüğü kapsamında olduğu belirtildi. Soruşturulan durumun ise "Herkes bilim ve sanatı serbestçe öğrenme ve öğretme, açıklama, yayma ve bu alanlarda her türlü araştırma hakkına sahiptir" düzenlemesini yapan Anayasanın 27. maddesi kapsamına uygun olduğu sonucuna varıldı. TTB’den açıklama Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi karara ilişkin yaptığı açıklamada, hükümete ve taşra teşkilatı yetkililerine çağrıda bulunarak "Toplum sağlığını koruma görevinizi, suç duyurusu, idari soruşturma vb. yollarla, bilim insanları, hekimler, sağlık personeli üzerinde baskı kurmaya çalışarak yerine getiremezsiniz" dedi. l İSTANBUL/Cumhuriyet HDP’liler Kadıköy’de Süreyya Operası önünde barış zinciri oluşturdu. KURTULUŞ ARI ANKARADA’Kİ EYLEMDE HDP PM ÜYESİ ERDOĞAN GÖZALTINA ALINDI ‘Özgürlük ve barışı savunacağız’ HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan ve HDP’li yöneticiler, 1 Eylül Dünya Barış Günü etkinlikleri kapsamında İstanbul Kadıköy Süreyya Operası önünde barış zinciri oluşturarak “Demokratik Mücadele Programı”nı sonlandırdı. Ardından Kadıköy iskelesinde bir araya gelen HDP’liler “Adalet, Yaşam, Özgürlük İçin Barış” pankartı taşıdılar. HDP Parti Sözcüsü Ebru Günay, “1 Haziran’da 3 aylık demokratik mücadele programımızı açıkladık. 3 ay boyunca bugüne kadar her gün alanlardaydık. Ekmeğimize, aşımıza, işimize karşı mücadele edenlere karşı çözüm aradık. Sokaklarda geçirdiğimiz her günde umudumuz, inancımız, barışa olan kararlılığımız arttı. Toplum adalete kavuşsun, yoksullar üzerindeki baskı azalsın istiyoruz. Her koşulda özgürlüğü ve barışı sa milletvekillerinin alındığı alan da, 10 Ekim katliamında yaşamı nı yitirenler anısına yapılan anı ta karanfil bırakıldı. HDP Millet vekili Filiz Kerestecioğlu, etkin lik sonrası yaptığı açıklamada, 65 yaşındaki Parti Meclisi üye si Aydın Erdoğan’ın anma sıra sında gözaltına alındığını açıkla dı. Erdoğan’ın polisler tarafından ANKARA’da eylemcilere polis müdahale etti yerde sürüklendiğini ve sırtına basıldığını söyleyen Kerestecioğ vunmaya devam edeceğiz” dedi. lu, “Bizim silahımız, copumuz Ankara’da polis engeli yok. Polisler telsizle insanların başına vurmaya kalkıyor. Bu ül HDP, 1 Eylül Dünya Barış Günü kede insanların bu kadar mutsuz nedeniyle Ankara Garı önünde IŞİD olmasına üzülüyoruz. Bütün mu bombalı saldırısı sonucu yaşamını halif güçlerin bu mücadeleyi bü yitiren 103 kişiyi anmak için “Ba yütmesini bekliyoruz” dedi. Ke rış Zinciri” etkinliği yapmak istedi. restecioğlu, etkinliği engelleyen Ankara Garı’nı ablukaya alan polis, polisler hakkında suç duyurusun etkinliğe katılmak isteyen yurttaş da bulunacaklarını kaydetti. l İç ların geçişine izin vermedi. Sadece Politika, ANKARA/Cumhuriyet Yönetmen Öz’e, 15 yılla yargılandığı davada beraat ‘1 Eylül’ü yaşadım’ Ödüllü yönetmen Kazım Öz (46), 15 yıla kadar hapis cezasıyla Tunceli 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandığı davada 'yeterli delil bulunmadığı' gerekçesiyle beraat etti. Kazım Öz, duruşma sonrası yaptığı açıklamada mahkemenin beraat kararından mutlu olduğunu söyleyerek “Beraat kararı ile daha rahat çalışabileceğim. Bu dava altında çalışırken çalışmalarımın önünde engeller yaratıyordu. 2 yıl boyunca ciddi bir enerji harcadık. Keşke enerjimizi bu davalara değil de sanata harcayabilsek” dedi. Beraat kararına sevindiğini belirten Öz, “Kişisel olarak bugün beraat kararıyla 1 Eylül'ü yaşadım ama bunun toplumsal olmasını isterim. Bu tür haksız yargılamalar çok. Umarım benim bugün aldığım beraat kararları gibi kararlar artar. Benzer tüm davalar için bir emsal teşkil ederek beraat kararı çıkar” dedi. l Haber Merkezi Kılıçdaroğlu’ndan Nâzım’lı paylaşım CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla sosyal medya hesabından Nâzım Hikmet’in “Davet” şiirini okudu. Kılıçdaroğlu, video olarak yayımladığı mesajında Nâzım Hikmet’in “Davet” şiirinden “Yaşamak, bir ağaç gibi tek ve hür / Bir orman gibi kardeşçesine” dizesini okudu. Kılıçdaroğlu, videonun devamında ise “Biz biriz, bütünüz, vatanseveriz. Biz bayrağımızı seviyoruz. İnsanlarımız arasında hiçbir ayrım yapmıyoruz, görüşü, kimliği ne olursa olsun bütün insanlarımızı kucaklıyoruz. Toplumda gerginlik, kavga istemiyoruz. Kendi ülkemizde huzur ve barış içinde yaşamak istiyoruz” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet TUTUKLU CHP’Lİ ADNAN EROL AYM’YE BAŞVURDU. AVUKATI MUHATAP BULAMAMAKTAN YAKINDI: Yargı, siyasi davadan kaçıyor ZEHRA ÖZDİLEK Gaziantep Şehitkamil Belediyesi’nin CHP’li Meclis üyesi avukat Adnan Erol’un tutuklanmasının ardından Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı ve Gaziantep 2. Sulh Ceza Hâkimliğine yapılan itirazlar kaçma şüphesi olduğu gerekçe gösterilerek reddedildi. Bir buçuk aydır tutuklu bulunan Erol’un avukatı Cem Güney Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) bireysel başvuruda bulunduklarını söyledi. Başvuru dilekçesinde Erol’un 10 yılı aşkın süredir avukatlık yaptığı belirtilerek mesleki faaliyetlerinin suç sayıldığına değinildi. Gaziantep’te PKK/KCK örgütlenmesine yönelik geçen aylarda düzenlenen operasyonda 31 şüpheliden CHP belediye meclis üyeleri avukat Adnan Erol ve Hurşit Bir buçuk aydır tutuklu bulunan Erol’un avukatı Cem Güney, “Kimse taşın altına elini sokmak istemiyor. Çünkü biliyorlar ki onların da tepelerinde HSK gibi bir gözetmen var” dedi. Besle’nin de aralarında olduğu 9 kişi tutuklanmıştı. Avukat Erol’un tutuklanmasına gerekçe olarak gözaltına alınan müvekkilinin ailesi ile yaptığı bir telefon görüşmesi ve Demokratik Toplum Kongresi’nin (DTK) yaptığı bir toplantıya katılması gösterilmişti. Erol’a sorgusunda cezaevinde müvekkilleriyle yaptığı görüşmelerin yanı sıra “Gözaltına alınan şahısların yakınları neden ilk sizi aramaktadır” sorusu yöneltilmişti. ‘Muhatap bulamıyoruz’ Erol’un avukatı Cem Güney, Türkiye’de yurttaşların adil yargılanmadığını dile getirerek, “Ağustos ayı başında anayasa mahkemesi bireysel başvuru istatistikleri yayımlandı. Yüzde 53 ile en çok ihlal edilen hak adil yargılanma hakkı. Yargı, adil yargılanma talepleri için üç maymunu oynuyor. Tüm bu süreçler ülkenin her yerinde tek elden yönetiliyor. Mesleki faaliyetlerini gerçekleştirenler tutuklanırken hırsızların, katillerin, tecavüzcülerin serbest bırakıldığı bir süreçten geçiyoruz. Yargı uzun süredir bir çöküşteydi, son aylarda artık yıkıldığı açıkça ortada. Meslektaşımız için hem bireysel hem de Gaziantep Barosu olarak görüşmek istediğimizde tüm kapılar yüzümüze kapanıyor. Özellikle siya si yargılamalarda muhatap yargıç ve savcı bulamıyorsunuz. Kimse taşın altına elini sokmak istemiyor. Çünkü biliyorlar ki onların da tepelerin HSK gibi bir gözetmen var. Tahliye ya da beraat kararı hâkim ve savcıların sürülmesine ya da soruşturma geçirmesine sebep oluyor” dedi. ‘Nürnberg unutulmasın’ Baskıların AYM için de geçerli olduğuna değinen Güney, “Tek isteğimiz AYM’nin kendi içtihatlarını uygulaması. Yargıçlarımız unutmasın ki demokrasi ve hukuk devleti sadece avukatların mücadelesi ile gelmeyecektir. Demokratik bir hukuk devletinde yaşamak istiyorsak eğer hakimlerimizde gerekeni yapmalıdırlar. Nürnberg yargılamalarının geçtiğimiz süreçte asla unutulmaması gerekir” ifadelerini kullandı. l İSTANBUL Edirne Cezaevi’nde tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın kızlarıyla aynı anda görüşmesine izin verilmedi. Görüşmeye yönelik ayrıntıları Twitter hesabından paylaşan Selahattin Demirtaş’ın eşi Başak Demirtaş, arada çift cam, iki tarafta demir parmaklıklar olmasına rağmen kızları Delal ve Dilda’nın babalarıyla görüşmesine cezaevi yönetimi tarafından izin verilmediğini anlattı. ‘Korona bahanesi’ Gönderisinde Adalet Bakanlığı ve Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’ü etiketleyen Başak Demirtaş, “Güç koşullarda çalışmak zorunda olan işçilere, kamu emekçilerine, özel sektör çalışanlarına, uçaklarda yan yana oturanlara, iktidarın etkinliklerine, mitinglerine katılanlara corona bulaşmıyor (!) Ama arada çift cam, iki tarafta da demir parmaklıklarla yapılan kapalı cezaevi görüşlerinde, maske ve siperlik taktığınız halde sevdiklerinize corona bulaşıyor (!) Bu yüzden görüşler ayda sadece bir defa yapıldı. Hele ki iki çocuk babalarıyla kapalı görüş yaptı mı anında corona bulaşıyor (!) Tam da bu nedenle, kızlarımız Delal ile Dilda’nın, babalarıyla birlikte görüşmelerine izin verilmedi. Tedbir ola rak açık görüş kaldırıldı, tamam. Peki ama kapalı görüşleri neden engelliyorsunuz? Hadi engellediniz, neden telefonda görüş hakkı vermiyorsunuz? Görüntülü görüşme dediniz, ne oldu? Hakkımızı neden gasp ediyorsunuz? Hepsinden önemlisi, madem corona riski var, haksız yere cezaevinde olan siyasetçileri, gazetecileri, hayatları tehlikede olan insanları neden serbest bırakmıyorsunuz?” ifadelerini kullandı. Savcılıktan açıklama Edirne Cumhuriyet Başsavcılığı’nın dün yaptığı açıklamada, Demirtaş’ın telefon görüşmesi yapmasına izin verilmediği ve çocukları ile görüştürülmediği yönündeki iddiaların gerçeği yansıtmadığı ifade edildi. Salgın kapsamında alınan tedbirlerin titizlikle uygulandığı vurgulanan açıklamada, şunlar kaydedildi: “Her tutuklu ve hükümlü gibi Selahattin Demirtaş da ağustos ayında kapalı görüş ve telefonla görüşme haklarını kullanmıştır. Başak Demirtaş bir kızı ile birlikte 10.8.2020 tarihinde, diğer kızı ile birlikte de 20.8.2020 tarihinde eşi Selahattin Demirtaş’ı ziyaret etmişlerdir. Selahattin Demirtaş ağustosta ailesiyle sekiz defa telefonla görüşmüştür.” l Haber Merkezi AYTAÇ ÜNSAL’IN BABASINDAN ÇAĞRI: Tahliye edin, biz onu ikna ederiz Adil yargılama talebiyle ölüm orucuna başlayan avukat Aytaç Ünsal’ın eylemi 212’nci gününü geride bıraktı. Ölüm orucundaki meslektaşı Ebru Timtik’in yaşamını yitirmesinin ardından durumu daha da kötüye gitmeye başlayan Aytaç Ünsal için siyasetçiler ve aydınlar kamuoyuna, “Aytaç’ın sesini duyun” çağrısında bulundu. Gazete Duvar’a konuşan Aytaç Ünsal’ın babası Nihat Ünsal da yetkililere çağrıda bulunarak, “Oğlumu şartlı da olsa tahliye edin. Onu ikna ederiz, yaşatırız. Söz veriyoruz” dedi. Ebru Timtik’in yaşamını yitirmesinin ardından oğlunun sağlık durumunun daha da kötüye gittiğini söyleyen baba Ünsal, “O günden beri oğlum eridi. 33 gündür hastanede tutuluyor. Şu an hastanede gürültü, ışık çok fazla. Tedavi de görmüyor. Tedavi görmeyen bir insanı ne den hastanede tutuyorlar? Bu çocuğun acil bir şekilde hastaneden çıkartılması gerekiyor” ifadelerini kullandı. Soylu’ya mektup Avukat Aytaç Ünsal, avukat Ebru Timtik’in fotoğrafının İstanbul Barosu’na asılmasına tepki gösteren İçişleri Bakanı’nın Süleyman Soylu’ya mektupla yanıt verdi. Bianet’te yer alan habere göre Soylu’nun adı dosyada dahi olmadığını bilmesine rağmen Savcı Selim Kiraz’dan bahsettiğini belirten Ünsal, mektubunda “Etki yaratmaya çalışıyorsunuz. Sahip çıkanları baskılamak için açıkça yalan söylüyorsunuz. Artık tehditleriniz, mafyavari zorbalıklarınızla İstanbul Barosu’nu tehdit etmekten vazgeçin. Ne yaparsanız yapın milyonların adalet çığlığını bastıramayacaksınız!” dedi. l Haber Merkezi AİHM’den Ünsal için başvuruya ret Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), 213 gündür ölüm orucu eyleminde olan avukat Aytaç Ünsal’ın sağlık durumu nedeniyle yapılan tedbir talepli başvuruyu, yakın bir tehlike olmadığı gerekçesiyle reddetti. Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), konuyla ilgili şu açıklamada bulundu: “Mahkemeye sunulan hastane ve Tabipler Birliği raporları pandeminin yarattığı ek riskleri ve mahpus koğuşunun negatif etkilerini tanımlamasına rağmen mahkeme ilgili belgelere değinmeksizin, Aytaç ile ilgili yakın bir tehlike olmadığı gerekçesi ile ret kararı verdi. Bununla birlikte mahkeme, devletin Aytaç’ın bağımsız hekim talebini göz önünde bulundurması gerektiğinin altını çizdi. Bu aşamadan sonra Aytaç ile ilgili yaşanabilecek olumsuz bir sonucun sorumluluğu, gereğini yerine getirmeyen tüm yargı makamlarındadır.” l Haber Merkezi KHK mağduru başkente yürüyecek KHK ile ihraç edilen Cemal Yıldırım, işe geri dönme talebiyle İstanbul’dan Ankara’ya yürüyeceğini açıkladı. Hazine ve Maliye Bakanlığı’na bağlı Ankara Defterdarlığı Muhasebe Müdürlüğü’nde çalışan Cemal Yıldırım yaklaşık dört yıl önce OHAL kapsamında çıkarılan KHK ile görevinden ihraç edildi. Ankara’da işine geri dönmeyi talep ederek çok sayıda eylem yapan Yıldırım, bu süreç te 300’den fazla kez gözaltına alındı, hakkında binlerce TL tutarında para cezası kesildi. Kadıköy’de yapmayı planladığı basın açıklamasının ardından, sınırlı sayıda kişiyle Ankara’ya yürümeyi düşündüklerini söyleyen Yıldırım eylemine destek isteyerek “Sistemin en dibindeyiz. KHK’lilerin artık kendi haklarına sahip çıkmaları gerektiğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı. l İSTANBUL/ Cumhuriyet
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear