25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
12 4 MART 2020 ÇARŞAMBA EDİTÖR: HAKAN AKARSU HABER/YORUM Yarın Moskova’da neler konuşulacak? Suriye meselesinin kördüğümü olan İdlib’den gelen şehit haberleri yüreğimizi dağlarken, Rusya ile ABD arasında sıkışan Türkiye, çıkış arıyor. Bulamıyor. Bu süreçte sınır kapılarını açıp Suriyeli sığınmacıları Avrupa’ya yollama politikası da ters tepti. Avrupalı liderlerle kurulan temaslardan sonuç çıkmadı. Düne kadar “Ensar ve Muhacir” söylemiyle sahiplenilen sığınmacıların, bir anda, Avrupa’ya karşı şantaj ve tehdit unsuru olarak kullanılması, sadece tutarsızlığın değil, çaresizliğin ve paniğin de kanıtıydı. Bu, siyaseten yanlış olduğu gibi, insani, ahlaki, vicdani açıdan da sorunlu. Açmazları var Türkiye’nin izlediği siyasetin. Bir tarafta, tarihte Rusya’yla yaşanan husumet, hamasetle gündeme getiriliyor. Diğer tarafta, yarınki görüşme için, geçen hafta olumsuz yanıt veren Rusya lideri Putin’den randevu alabilmek için, başvuru üstüne başvuru yapılıyor. Suriye’de sadece Şam’la değil, aynı zamanda, Moskova ve Tahran’la karşı karşıya gelmenin yarattığı maliyeti hesaplayamayanlar, hızla dönüp, düne kadar çok sert sözlerle eleştirdikleri ABD ve NATO’dan yardım istiyorlar. Patriot talep ediyorlar. Ama NATO ve ABD, işi kuru demeçlerle geçiştiriyor. “Yanınızdayız, arkanızdayız” diyor. Elini taşın altına koymuyor. Başka hatalar da yapıyor Türkiye. Örneğin; köklü, kurumsal, gelenekleri güçlü bir devlette cumhurbaşkanı, başbakan, dışişleri bakanı, o ülkede görev yapan yabancı diplomatların açıklamalarına yanıt vermez. Onlarla polemiğe girmez. Onları muhatap almaz. Onlara cevap yetiştirmez. O diplomatların muhatapları, dışişleri bakanlığı sözcüleridir. Türkiye bu kuralı unutuyor. Özellikle ABD’den gelen heyetler, Türkiye’deki mevkidaşlarıyla, muhataplarıyla değil, çok üst düzeydeki Türk yetkililerle görüşüyorlar. Bundan sonra ne olabilir? Türkiye, Rusya’yla olan ticari ilişkileri, Rusya’dan aldığı doğalgaz ve petrol miktarı, Mersin Akkuyu’da yapımı süren nükleer santral ve S 400 hava savunma sistemi alımı nedeniyle, eli zayıf olan taraftır. Rusya, Suriye’de geri adım atmaz. Türkiye, Rusya’yla daha fazla gerilimi göze almaz. İktidarın, dönemsel olarak kullandığı ABD ve NATO karşıtı söyleme, Avrasya coğrafyasına ilişkin mesajlarına, hatta daha ileri gidip işi Şanghay İşbirliği Örgütü üyeliğine kadar vardıran açıklamalarına karşın, Türkiye’nin ve iktidarın NATO ezberinin, ABD bağımlılığının ne denli güçlü olduğu bir kez daha görülmüştür. ABD’nin Türkiye’yi tehdit eden açıklamaları, Türkiye’ye yönelik yaptırım kararları, sözde soykırım iddialarına ilişkin tutumu, PKK PYD YPG ve FETÖ terör örgütlerine verdiği destek, ABD Başkanı Trump’ın sosyal medya paylaşımları, hemen unutulmuştur. Türkiye ve Rusya arasındaki gerilim, en çok ABD ve İsrail’i mutlu etmiştir. Coğrafyaya, devlet kapasitesine, ticari ilişkilere, enerji bağımlılığına, egemen sınıfların çıkarına rağmen, dış politika yapılmaz. Bu gerçek bir kez daha anlaşılmıştır. Moskova ziyareti bunun kanıtıdır. Ziyaret, günümüzde ülkeler arası ilişkilerin stratejik değil, taktik; çok konulu değil, konu bazlı; uzun vadeli değil, kısa süreli; ittifaklar, paktlar arası değil, tek tek ülkeler arasında ilerlediğini bir kez daha göstermiştir. Kısacası, iç siyasette hamaset işe yarar. Dış politikada yaramaz. Moskova ziyareti de bunun kanıtıdır. 4 MART 2020 SAYI: 34482 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ALEV COŞKUN Genel Yayın Yönetmeni AYKUT KÜÇÜKKAYA Yayın Koordinatörü Serkan Ozan Yazıişleri Müdürleri İpek Özbey / Olcay Büyüktaş Akça (Sorumlu) Hakan Akarsu (Ek Yayınlar) Görsel Yönetmen Münevver Oskay Reklam Genel Müdürü Ayla Atamer Törün l Haber Merkezi: Murat Hantaş l Gece: Ayça Bilgin Demir l Dış Haberler: Mine Esen l Ekonomi: Jale Özgentürk l İç Politika: Ali Açar l Kültür Sanat: Yazgülü Aldoğan l Fotoğraf: Uğur Demir l Spor: Sami Gürel l Ankara Temsilcisi: Sertaç Eş Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 l Ege Bölge Temsilcisi: Tuncay Mollaveisoğlu Halit Ziya Bulvarı 1352 sok. 2/3 Pasaport İzmir. Tel: (0232) 441 12 20 Yayın Kurulu: Alev Coşkun (Başkan), Ali Sirmen (Bşk. Yrd.), Aykut Küçükkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Kemal Işık Kansu, Orhan Bursalı, Mine Kırıkkanat, Miyase İlknur, Ataol Behramoğlu. l Mali ve İdari İşler Müdürü: Osman Selçuk Özer Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: posta@cumhuriyet.com.tr Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: reklam@cumhuriyet.com.tr Yaygın süreli yayın Baskı: İleri Basım Mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş. Yenibosna Mah. 29 Ekim Cad. No:11A/41 Bahçelievler İstanbul Tel: (0212) 454 32 55 Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş. Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. NAMAZ VAKİTLERİ İmsak Güneş Öğle İkindi Akşam Yatsı İstanbul 06:04 07:28 13:21 16:30 19:04 20:23 Ankara 05:49 07:12 13:06 16:16 18:49 20:07 İzmir 06:13 07:34 13:28 16:40 19:13 20:29 ‘Geleceğe ÇILGIN HASANKEYF ÖNERISI GERÇEK OLUYOR yalan söyleriz’ Tartışmalı Kanal İstanbul projesi Çevresel Et rinin Temini İşi” ihalesi açtı. 350 gün sürecek işin ihalesi ki Değerlendirme (ÇED) 26 Mart 2020 tarihinde ger raporunda yer alan proje çekleştirecek. İhalenin ama güzergâhındaki tarihi eserlerin Hasankeyf’teki gibi HAZAL cı özetle “proje etki alanında OCAK kalan tarihi Odabaşı ve Dur taşınma önerisi için hükü sunköy köprülerinin sağlam met harekete geçti. Arkeologlar bölümlerinin sökülerek taşınması Derneği İstanbul Şubesi Başkanı ve eksik bölümlerinin tamamlan Yiğit Ozar, “Bir anlamda geçmiş ması ilkesine dayalı projelerin ha hakkında geleceğe yalan söyle zırlanması” olarak belirlendi. mektir. Bu yüzden bu tür taşıma faaliyetleri bir koruma çalışması ‘Korunmalıdır’ olarak görmemeliyiz” dedi. Arkeologlar Derneği İstanbul Şu Projenin Çevresel Etki Değerlen besi Başkanı Yiğit Ozar gazetemi dirmesi (ÇED) süreci kapsamın ze ihaleyi yorumladı. 15. 16. yüz da hazırlanan arkeoloji raporunda yıllara tarihlendirilen iki köprü “proje sahası içerisinde kalan ve kanal güzergâhında kaldığı için inşaat faaliyetleri ile yok olma teh Hasankeyf Projesi’nde olduğu gi likesiyle karşı karşıya bulunan ta bi taşınmasının gündeme geldiği rihi köprü, tarihi yol, korugan, tab ni anımsatan Ozar özetle şöyle ko ya gibi yapıları Hasankeyf’te oldu nuştu: “Ne Hasankeyf’teki ne de ğu gibi koruma, bir başka yere ta ‘Kanal İstanbul’ güzergâhındaki şıma” önerisinde bulunulmuştu. kültür varlıklarının taşınması bir Bu önerinin ardından Ulaştır iyi uygulama örneği olarak kabul ma ve Altyapı Bakanlığı “Kanal İs edilebilir. Çünkü, kültür varlıkla tanbul Etki Alanında Kalan Tarihi rı içinde bulundukları coğrafyanın Odabaşı ve Tarihi Dursunköy Köp şartlarına göre var olup, yere göre rülerinin Rekonstrüksiyon Projele inşa edilip çevresindeki coğrafi ve insani değerlerle anlam kazanarak günümüze ulaşan değerlerdir. Bu coğrafyanın şeklini değiştirmek ya da kültür varlığını bir başka alana taşımak her biri bir belge değeri taşıyan kültür varlıklarını bağlamından koparacaktır. Bu nedenle kültür varlıkları parçası oldukları coğrafyayla beraber korunmalıdır. Köprüler konumları ve parçası oldukları yol ağları ile bölgesel bağlamlar kurmamızı sağlayan veriler sunan belgelerdendir. Bu belgenin yerini değiştirmek içinde bulunduğu tarihi yol ağını da parçalamaktır, bu verilerin geleceğe bütünlük içerisinde ulaşmasını engellemektir, bir anlamda geçmiş hakkında geleceğe yalan söylemektir. Bu yüzden bu tür taşıma faaliyetlerini bir koruma çalışması olarak görmemeliyiz, bu çalışmalar ancak kanalın kültür varlıklarını etkisini açığa çıkarmak yerine, her koşulda kanalın yapılacağı ön kabulüyle ortaya çıkabilecek bir tür meşrulaştırma araçlarıdır, ki bunu şu an Hasankeyf’te de çok net görüyoruz.” Grizu faciasında ölen 263 madenci anıldı Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Kozlu Müessese Müdürlüğü’nde 3 Mart 1992’de meydana gelen grizu faciasında yaşamını yitiren 263 maden işçisi, dün düzenlenen törenle anıldı. Törene, Vali Yardımcısı Mehmet Türk, CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, İl Jandarma Alay Komutanı Jandarma Albay Gönen Süslü, Zonguldak Belediye Başkanı Ömer Selim Alan, belediye başkanları, sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin yanı sıra GMİS yöneticileri ve madenciler katıldı. Törende, yaşamını yitiren işçiler ile şehit Mehmetçikler için saygı duruşun da bulunuldu. TTK Genel Müdürü Kazım Eroğlu, “Bir avuç kömür için can veren madenciler, vatan için can veren yiğit Mehmetçiğin yanında” yazılı pankartın anlamlı olduğuna dikkat çekti ve “Kurum olarak iş sağlığının yanı sıra güvenliği ve işçilerin yaşamlarını etkileyecek madencilik şartlarını iyileştirecek hamlelerimize devam etmekteyiz” dedi. ‘En büyük iş kazalarından’ GMİS Genel Başkanı Hakan Yeşil ise Türkiye’nin en büyük iş kazalarından birinin Zonguldak’ta yaşandığını anımsatarak “Yeraltında taşeron uygulama ları döneminde Karadon’da 17 Mayıs 2010’da 30, Kozlu’da 7 Ocak 2013’te 8 arkadaşımız şehit oldu. Yaptığımız uyarılar sonrasında bu yanlış uygulamaya son verildi” dedi. CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz ise “Ben de bu acıyı henüz ortaokula giden bir çocuk olarak yaşadım. 263 şehidimiz ve babalarını kaybeden arkadaşlarımla birlikte bu topraklarda büyüdüm. 2003’ten önce şehit olan canların çocuklarına devlette istihdam hakkı tanınmadı. Bu yanlışlığın düzeltilmesi için kanun teklifini verdik” ifadelerini kullandı. l Haber Merkezi İNGILIZ AJAN LE MESURIER’İN ÖLÜMÜNE TAKIPSIZLIK KARARI VERİLDİ ‘Yüksekten düşerek ölmüş’ Beyoğlu’nda ölü bulunan İngiliz eski ajan James Gustaf Edward le Mesurier’in ölümüne ilişkin soruşturmada, ölümün yüksekten düşmeye bağlı meydana gelmesi dolaysıyla takipsizlik verildi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu tarafından Le Mesurier’in 11 Kasım 2019’da Kemankeş Karamustafa Paşa Mahallesi Ali Paşa Medresesi Sokak’ta cansız bedeninin bulunmasına ilişkin yürütülen soruştur ma dün tamamlandı. Yaklaşık 3.5 ay süren soruşturmada başsavcılık, çok yönlü araştırmada elde edilen delillere göre Le Mesurier’in ölümünün yüksekten düşme sonucu meydana geldiğine yönelik karar aldı. Adli Tıp Kurumu raporları ile güvenlik kamera görüntüleri, tanık beyanları, dijital incelemeler ve cep telefonları çözümlerini dikkate alan savcılık, ölüm olayının bir başkası veya başkaları tarafından gerçekleştirildiğine dair delil bulamadı. Takip sizlik kararına ilişkin yapılan açıklamada, “Eski İngiliz askeri görevlisi James Gustaf Edward le Mesurier’in ölümünde, üçüncü kişilere atfı kabil bir kusur veya suçun tespit edilemediği anlaşılmakla takipsizlik kararı verilmiştir” ifadelerine yer verildi. Soruşturmada “şüpheli” olarak ifadesi alınan ve bir süre yurtdışına çıkış yasağı konulan Le Mesurier’in eşi Emma Hedvig Christina Winber hakkında da takipsizlik kararı verildi. l Haber Merkezi KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK behicak@yahoo.com.tr ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI kamilmasaraci@gmail.com KARLOV SUIKASTI DAVASI ‘Öksüz’e ilişkin sahte belgeyi ben hazırladım’ Rusya Federasyonu’nun Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov’un polis Mevlüt Mert Altıntaş tarafından öldürülmesine ilişkin 28 sanıklı davanın görülmesine devam edildi. Duruşmada FETÖ’nün MİT’teki yapılanmasında görevli Salim Z., örgütün “TSK imamı” Adil Öksüz’ü “MİT’e angaje gösteren sahte belgeyi kendisinin hazırladığını” itiraf etti. Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde sanıklar ile avukatlarının katıldığı duruşmada, darbe girişiminin ardından Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’na devredilen Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nda 20112016 yıllarında bilişim uzmanı olan Salim Z., tanık olarak dinlendi. MİT’teki örgüt mensuplarından sorumlu olduğunu, bu görevin kendisine Murat Karabulut tarafından verildiğini anlatan Salim Z, Cengiz Özkan ve soyadını hatırlamadığı Bülent isimli kişinin, örgütte kendisinin üstü olarak görev yaptığını ifade etti. Karlov cinayetini saklandığı evde duyduğunu aktaran Salim Z, cinayetin ardından “bunu FETÖ’nün yapmadığına ilişkin medyaya yönelik faaliyet yürütülmesi için örgütün grup kurduğunu duyduğunu” ifade etti. ‘Ben vicdanımı temizliyorum’ Salim Z., çapraz sorgusu sırasında eylemlerinden bahsederken, “Mesela Adil Öksüz olayı var. Onun MİT’e angaje olduğuna dair, MİT elemanı olduğuna dair belgeyi ben yaptım. Ben burada vicdanımı temizliyorum. Herkes beni biliyor. Ben de kendimi biliyorum. Memleketin altı üstüne gelmiş. Ben de bugün ‘Yanlış yaptım’ diyorum” ifadesini kullandı. Mahkeme Başkanı’nın sorusu üzerine tanık, 1725 Aralık’tan sonra örgütün “renklendirme” adı verilen eylemleri kapsamında FETÖ üyelerine kendilerini farklı cemaat ve gruplarda varlık göstermeleri talimatı verdiklerine işaret ederek “Ben de Erenköy cemaatinin sohbetine girdim” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet Madak ve Demirci’ye FETÖ’den hapis cezası FETÖ üyeliğinden yargılanan eski Samanyolu TV is tihbarat şefi Muzaffer Madak “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan 6 yıl 10 ay 15 gün cezaya çarptırıldı. Madak, darbe girişimi sonrasında saklandığı evde sahte kimlikle yakalanmıştı. Öte yandan, komedyen Atalay Demirci de aynı suçtan 5 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Demirci, ABD’de yaşayan basketbolcu Enes Kanter ve örgütün firari ismi Hakan Şükür ile yazışmalarına ilişkin ise “Kanter ile cemaat üzerinden tanışmadım. Kendisiyle para alışverişi olmuştur” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet Sünnet düğünündeki dansçıya 10 ay ceza İzmir’de sünnet düğününde dans eden gösteri sanat çısı kadına 10 ay hapis cezası verildi. Menderes 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nde dün görülen duruşmaya müşteki sanıklar sünnet çocuğunun annesi A.K., babası F.K. ve amcası H.K. ile taraf avukatları ve Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı Pınar Melli katıldı. Anne, baba ve amca ile dansçılar G.Y. ve M.M beraat ederken sanık G.K, “hayasızca hareketlerde bulunma” suçundan 1 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Ceza 10 aya indirildi. F.K. ve A.K’nin çocukları E.K. için 31 Ağustos’ta düzenledikleri sünnet düğününde 3 dansçının yaptığı danslar, sosyal medyada yayılmış, gözaltına alınan şüpheliler adli kontrolle serbest bırakılmıştı. l Haber Merkezi BULMACA SEDAT YAŞAYAN SOLDAN SAĞA: 1/ Kanlı canlı in 1 23 4 5 6789 1 2 sanlar için kullanılan 3 bir sözcük... 4 İskambilde bir kâğıt. 2/ 5 Rüyabilim. 6 3/ Bir sesin yarım ton 7 kalınlaştı 8 rılacağını gösteren 9 müzik işareti... Ortadoğu’da, “Ölüdeniz” de denilen bir göl. 4/ Belirti, nişan... Artvin ilinde, 1 2 34 5 678 9 1 CARC I RAN 2 A T E RAKAM 3 LAYKA AKA “ulusal park” kapsamı 4 L H A K U R A N na alınmış bir yayla. 5/ “Yek attım da oynadım / Yine felek yendi beni” (Türkü)... Eski dilde ekmek. 6/ Hayat arkadaşı... Par 5 ATAŞ SER İ 6 ANAVATA 7 AR İ LER TE 8 MA OBE Z R 9 AK İ TA AŞK lak kırmızı renkte bir süs taşı. 7/ İyi, güzel, tam... Mutluluk. 8/ İçine ıspanak, peynir, patates ya da kıyma konularak hazırlanan bir tür pide... Lityum elementinin simgesi. 9/ Renk değiş tirmesiyle ünlü sürüngen. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Şişman ve kısa boylu kimse. 2/ Cılız, zayıf... Fo toğrafçılıkta “bulanık” anlamında kullanılan sözcük. 3/ Arap abecesinde bir harf... Sırtta taşınan yük. 4/ Yunan mitolojisinde aşk tanrısı... Muma batırılmış fitil. 5/ Kadın giysilerinin etek ucu, kol gibi yerlerine verev kesilmiş kumaştan yapılan süs... Argoda karnı aç ya da parasız kimse. 6/ Vilayet... Genellikle üstü kapalı pazaryeri... Tavlada “üç” sayısı. 7/ Yararlanı lan uygun durum. 8/ Kumaş üzerine yapılan bir tür işleme... Uzun tüylü bir süs köpeği. 9/ Hint müziğine özgü telli bir çalgı... Ruh.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear