02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
HABER EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: EMİNE BİLGET 321 AĞUSTOS 2019 ÇARŞAMBA Parçalı Bulutlu Açık Sağanak Bulutlu Karlı Yağmur Karla K. Yağmur Sisli İzmir 33/22 İstanbul 29/21 Antalya 34/26 Ankara 24/15 Mersin 33/27 Trabzon 27/22 Kars 31/13 Diyarbakır 39/21 Bursa 290/1 7 0 Adana 340/2 4 0 Artvin 270/3 0 0 Çanakkale 320/2 1 0 Balıkesir 300/1 8 0 Sivas 270/1 4 0 Erzurum 310/1 4 0 Eskişehir 250/1 6 0 Aydın 380/2 1 0 Gaziantep330/2 0 0 Konya 280/1 5 0 Atina 320/2 3 0 Berlin 240/1 5 0 Girne 320/2 6 0 Londra 230/1 2 0 Moskova 280/1 8 0 Paris 240/1 2 0 Madrid 340/1 6 0 Amsterdam 220/1 2 0 Roma 290/1 9 0 New York 310/2 5 0 Tokyo 310/2 4 0 TARİHTE BUGÜN 1915: Çanakkale’de İngilizler geri püskürtüldü. İkinci Anafartalar Zaferi kazanıldı. 1922: Mustafa Kemal Paşa, mareşal üniformasıyla katıldığı, ordu komutanlarıyla Akşehir’de yaptığı son toplantıda Büyük Taarruz emrini verdi. 1959: İstanbul’da yeniden düzenlenen “Askeri Müze” halka açıldı. Yerliyi fişle kaçır SağlıkBakanlığı, siyasi görüşleri dolayısıyla fişlendiği ithali işe yerleştir içinatamasını yapmadığı hekimlerin boşluğunu, ithalleriyle dolduruyor Güvenlik soruşturmasından geçemediği için ataması yapılmayan veya acil serviste çalışıp başhekim onaylamadığı için aile hekimliği kurasına giremeyen doktorların yerine ithal doktorlar atanıyor. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın önünü açtığı ve “Truva Atı” olarak tarŞEYMA tışılan doktorların, mecPAŞAYİĞİT buri hizmet yükümlülüğü de bulunmuyor. Tıp fakültesinden mezun olduktan sonra siyasi görüşleri veya aile kökeni dolayısıyla güvenlik soruşturma sından geçemediği için ataması yapılmayan veya acil serviste çalışıp başhekim onaylamadığı için aile hekimliği kurasına giremeyen doktorların yeri, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayan yabancı uyruklu doktorlarla dolduruluyor. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın önünü açtığı ve “Truva Atı” olarak tartışılan doktorlar için aile hekimliği sistemi kullanılıyor. Aile sağlığı merkezlerine sözleşmeli olarak atanan ithal doktorların, mecburi hizmet yükümlülüğü de bulunmuyor. İthal hekime kapı açılması; mecburi hizmet yükümlülükleri, sözleşmeli çalışma, Türkiye’deki hekimlerin emek gücünün ucuzlattırılmaya çalışılması, hastalar ile iletişim sıkıntısı ve fırsat eşitsizliği yönünden tartışılıyor. Yüzlerce ithal doktor Son olarak ek tercih ve yerleştirme işlemleriyle; İstanbul’da Şişli, Gaziosmanpaşa, Bayrampaşa, Bakırköy, Kartal, Esenler, Esenyurt, Arnavutköy, Bahçelievler, Beyoğlu, Esenler, Eyüp, Fatih, Küçükçekmece, Sancaktepe, Sultangazi, Tuzla, Zeytinburnu, Bağcılar, Beyoğlu, Kağıthane, Başakşehir, Çatalca, Sarı yer, Silivri, Ataşehir, Pendik, Beykoz ve Maltepe’deki aile sağlığı merkezlerine ithal doktorlar atandı. Son atamalardaki ithal doktor sayısı 500’ü aştı. l ANKARA Maden ocağında iş cinayeti Niğde’nin Ulukışla ilçesinde bulunan maden ocağında çalışan ve üzerine kaya parçası düşen işçi Cengiz Baysu (48) hayatını kaybetti. Ulukışla ilçesindeki maden ocağında iddiaya göre, dinamit patlatıldıktan sonra maden alanında bulunan Cengiz Baysu’nun üzerine kaya parçası düştü. Kanlar içinde kalan Baysu’yu gören iş arkadaşları durumu sağlık ekiplerine haber verdi. Sağlık ekipleri, Baysu’nun olay yerinde hayatını kaybettiğini belirledi. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı. l DHA Elazığ 3 çocuk annesi kadın öldürüldü Elazığ’da tartışma arasında kalan 3 çocuk annesi vurularak öldürüldü. Olayla ilgili 3 şüpheli gözaltına alındı. Yazıkonak beldesi Fatih Mahallesi’nde iddiaya göre, tarlada çalışan işçileri almak için, işçilere çavuşluk yapan 48 yaşındaki Kebire Atanmaz’ın yaşadığı eve giden Ö.C. ile aralarında husumet bulunan M.Ş. karşılaştı. Yaşanan tartışmada M.Ş., üzerinde taşıdığı tabancayı çıkartarak ateş etti. Olayda araya girmeye çalışan Kebire Atanmaz vuruldu. M.Ş. ve Ö.C.’nin de aralarında bulunduğu 3 kişi gözaltına alındı. Olayla ilgili soruşturma sürüyor. l İHA Unkapanı’nın ‘Cici Baba’sı Sezai Güdek Altgeçitte ölen evsiz kişinin kimliği belirlendi İstanbul’da etkili olan kuvvetli yağış sırasında uyuduğu Unkapanı Köprüsü altında hayatını kaybeden evsiz kişinin kimliği belirlendi. Çevrede “Cici Baba” olarak bilinen kişinin 59 yaşındaki Sezai Gülek olduğu tespit edildi. Gülek’in 6 yıldır sokaklarda yaşadığı öğrenildi. Yakın ları Gülek’in ölümünü polis merkezinden gelen telefonla öğrendi. Gülek’in yeğeni, cenazeyi teslim alarak memleketleri Ordu’nun Kumru ilçesine götürdü. Gülek dün öğle namazında Kayabaşı köyünde bulunan camide düzenlenen törenin ardından son yolculuğuna uğurlandı. l İHA İstanbul için yağış uyarısı İstanbul Büyükşehir Belediye si (İBB), vatandaşları ani yağış ve su baskını riskine karşı uyardı. İBB’den yapılan açıklamada, Meteoroloji Genel Müdürlüğü ile AKOM verilerine göre, kentte yarına kadar gün boyunca aralıklı yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak geçişlerinin beklendiği belirtildi. Komşusunun çocuğuna istismardan tutuklandı Şanlıurfa’nın Birecik ilçesinde oturan Abdulkadir Çetinkaya (72), komşusunun 8 yaşındaki kız çocuğuna cinsel istismarda bulunduğu gerekçesiyle tutuklandı. Çocuğun çığlıklarını duyan komşular, eve gelince Çetinkaya ile çocuğun yalnız olduğunu gördü. Çocuğun istismar olayını anlatması üzerine komşular, jandarmaya haber verdi. Ekipler, gözaltına aldıkları Çetinkaya’yı, öfkeli mahallelinin arasından güçlükle araca bindirdi. “Çocuğa yönelik cinsel istismar” suçlamasıyla adliyeye sevk edilen Çetinkaya tutuklandı. l DHA İntihara neden olan taciz sanığı cezaevinde Tekirdağ’da 9 yaşından 17 yaşına kadar akrabasının cin sel istismarına maruz kaldığı öne sürülen Ahmet E. Y.’nin (26), 29 Nisan’da yaşamına son vermesinin ardından tutuklanan ancak ilk duruşmasında tahliye edilen sanık Vedat Tarhan (68), dün tekrar tutuklandı. Önceki gün hakkında yakalama kararı çıkarılan Tarhan, Çanakkale Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesi ekiplerince kent merkezinde dün yapılan kimlik kontrolü sırasında yakalandı. Tarhan’ın Edirne Kapalı Cezaevi’ne gönderileceği öğrenildi. l AA Evlerini satıp Pana Yapı’ya yarım milyondan fazla ödeyen eski vekil Özkes mağdur Özkes’in rüyası kâbusa döndü CHP’den bir dönem milletvekili olan İhsan Özkes, Fikirtepe kentsel dö nüşüm alanındaki Brooklyn Dream (Bro oklyn Rüyası) Projesi yüzünden mağdur duruma düştü. Projeden 3 daire alan Özkes’in oğlunun oturduğu daireye banka, kredi ödenmediği için haciz işlemi başlattı. cüneyt ‘Kurtlar Vadisi’ ve ‘Eşkı muharremoğlu ya Dünyaya Hükümdar Ol maz’ gibi dizilerin yapımcı lığını yapan Pana Film ile Pana Yapı’nın eski patronu Raci Şaşmaz’ın mağdur et tiği 2000 kişiden birinin 2015 yılında CHP’den milletvekilliği sona eren İhsan Özkes olduğu ortaya çıktı. 2015 yılında Özkes, oyuncu Necati Şaşmaz’ın ağabeyi Raci Şaşmaz’a ait Pana Yapı’nın Brooklyn Dream Projesi’nden et kilenerek buradan 3+1 daire satın almak için el sıkıştı. Daha sonra projeden oğlu için 1+1 daire için anlaşma yapan Özkes, son olarak Üsküdar’da bulunan, diğer oğlunun oturduğu evi 2+1’lik bir daire ile takas etti. Şirketin vaadine göre 2018 yılında daireler teslim edilecekti. Süreç boyunca Pana Yapı’ya ödeme yapmak için Ankara Mamak’taki üç dairesini satan Özkes, Pana Yapım’a 566 bin TL ödedi. Özkes, inşaatın başlamasını beklerken Pana Yapı, mali açıdan zor günler yaşa İhsan Özkes maya başladı. Şirket, takasla devraldığı, Özkes’in oğlunun oturduğu Üsküdar’daki daireyi ipotek ederek, bankadan kredi çekti. Finansal sıkıntıyı atlatamayan Pana Yapı, Fikirtepe’de 1000’i aşkın konutun bulunduğu Brooklyn Dream ve Brooklyn Life projelerini yarım bıraktı. 200 milyon TL yatırımla hayata geçirilecek ve 650 adet konut ile 34 adet ticari ünitenin yer aldığı Brooklyn Dream Projesi’nde in şaatın sadece yüzde 12’si bitirildi. Kredi için ödeme yapılmayan banka, şirkete haciz işlemi başlattı. Şu an, Özkes’in oğlunun oturduğu Üsküdar’daki daireye 404 bin TL kıymet biçildi. 2015 yılında 5 evi bulunan İhsan Özkes, süreçte üç dairesini sattı, bir dairesine haciz konuldu. Bu süreçte dövize vurulduğunda yaklaşık 1.5 milyon TL kaybettiğini belirten Özkes’in elinde şu an bir tek kendi oturduğu daire bulunuyor. Eski vekil, “Bu tuzağa nasıl düştüm, ben de şaşıyorum. Fikirtepe’de kentsel dönüşüm fotoğraflarında, dönemin bakanları da vardı. Tanınan bir şirketti. Bu iş, İstanbul’un göbeğinde oluyor. 2019 yılındayız. Böyle bir şey yapacaklarına ihtimal vermedim. Güvendim. Bu inşaat yapılıyorsa yapılsın, yapılmıyorsa paramı geri versinler. Evimin üzerindeki haciz kaldırılsın, nefes alayım” diyor. l İSTANBUL Haksızlığı kitaba uydurmak Başka dillerde var mıdır, varsa nasıl söylenir bilmiyorum, fakat üç büyükşehir belediye başkanının görevden alınmasına ilişkin bakanlık açıklamasını okuduğumda aklımdan geçen, bizdeki “kitabına uydurmak” sözü oldu. Kitabına ya da kitaba uydurmak; akla, vicdana ahlaka ne kadar aykırı olursa olsun, bir kötülüğe, bir haksızlığa, bir kanunsuzluğa yasal kılıf uydurmak anlamında kullanılan deyim. Böyle olunca yapılması gereken, kılıf olarak kullanılan yasayı ya da yasaları gözden geçirmek olmalı. Biz de öyle yapalım... HHH Bakanlık gerekçesinde yürürlükteki anayasanın 127. maddesinden söz ediliyor. Bu madde aynen şöyle: “Mahalli idarelerin seçilmiş organlarının, organlık sıfatını kazanmalarına ilişkin itirazların çözümü ve kaybetmeleri konusundaki denetim yargı yolu ile olur. Ancak görevleri ile ilgili bir suç sebebi ile hakkında soruşturma ve kovuşturma açılan mahalli idare organları veya bu organların üyelerini İçişleri Bakanı, geçici bir tedbir olarak kesin hükme kadar uzaklaştırabilir.” Maddede açıkça görülen “görevle ilgili suç” konusunda “denetim”in (kovuşturmanın) “yargı yolu” olduğu, fakat İçişleri bakanına uygulamada yargının da üstünde bir rol verildiğidir. Seçimle gelmiş bir yönetimin yargı denetiminde olması doğaldır. Fakat yürütme organına bir yargı merciiymiş gibi böyle bir hak verilmesi en baştan tartışmaya açıktır. Yukarıdaki maddede geçen “suç” sözünün de “suç isnadı”, “suçlama” olması gerektiği kanısındayım... Bakanlık açıklamasında bu anayasa maddesinin yanı sıra sözü edilen Belediye Kanunu’nun 47. maddesinde de hemen hemen aynı sözcüklerle aynı şey tekrar edilmekte. İçişleri bakanına, bir yürütme organına böyle bir yetkininin verilmesi, “mahalli idare”yi yürütmenin herhangi bir alt organına indirmekte, yürütmeye yargının da üzerinde bir güç kazandırmaktadır. Bana kalırsa, görevden alınmalar ve kayyım atamaları konusunda öncelikle tartışılması gereken budur. Böyle bir yetkiye sahip olan bir yürütme organının, herhangi bir başka belediye başkanını, uydurma bir ihbar ya da suç isnadını gerekçe göstererek görevden almaması için “kitaba uydurma” bakımından hiçbir engel bulunmamaktadır... HHH Şimdi “kitabı” bir yana bırakarak somut gerçeklikler üzerinde duralım Kamu vicdanı, Diyarbakır, Van ve Mardin Belediye başkanlarının görevden alınmalarının, söz konusu Bakanlık açıklamasında sıralanan “suç”larla değil; HDP’den intikam almakla, bu partiye gözdağı vermekle ilgili olduğunu biliyor, görüyor, hissediyor. Aynı kamu vicdanı, iktidardaki partinin, başındaki kişinin, ortağının, “bakan” vb. titri taşıyan bütün bu siyasetçilerin, demokrasiyle, hukukla, bu değerlere karşı olmak dışında herhangi bir ilgileri bulunmadığını da artık büyük bir çoğunlukla görüp hissediyor. İktidarı ellerinde tutmakta olan bütün bu kişilerin ve çevrelerin sıkıntıları, pervasızlıkları da bunu bilmekten geliyor. Bugün adil bir seçim yapılsa, hiçbir ciddi hukuksal dayanağı bulunmayan tek adam yönetimiyle birlikte yıkılıp gideceklerini biliyorlar. İstanbul seçim sonuçlarının yarattığı ölümcül korkuyu iliklerinde hissetmeleri devam ediyor ve edecek Bu nedenle de yapamayacakları hiçbir kötülük, hiçbir hukuk dışılık yoktur. Üç belediye başkanının görevden alınmasını sadece HDP’ye yönelik bir girişim olarak görmek büyük yanılgı olur. Hedef bütünüyle demokrasi, bütünüyle muhalefet, bu baskıcı yönetime karşı olan herkestir. Bugün “kitabına uydurma” görünümü altında yapılan haksızlıkların, kanunsuzlukların, böyle bir kılıfa gerek duymaksızın da yapılabileceği ise bu gibi yönetimlerin doğası gereğidir. Yasak yerde sigara içen işçi tazminatsız kovuldu Bursa’da, tekstil dokuma fabrikasında özel bölüm ayrılmasına rağmen yanıcı maddelerin bulunduğu alanda sigara içen işçi, tazminatsız işten atıldı. Mahkemenin işe iade ettiği işçi, Yargıtay’dan gelen haberle sarsıldı. Yüksek mahkeme, iş yerinde sigara içen işçinin tazminatsız kovulmasının önünü açtı. Kararda şöyle denildi; “Yapılan işin niteliği dikkate alındığında iş yerinde imalat sırasında sigara içmenin ne kadar tehlikeli olacağı ortadadır. Davacı işçi çalışırken makinenin arkasında yanıcı maddelerin olduğu bir ortamda sigara içerek iş güvenliğini doğrudan doğruya tehlikeye düşürmüştür. Davacının bu davranışı İş Kanunu’nun 25/II ı maddesine aykırı olup işveren feshinin haklı olduğunun gözden kaçırılarak kıdem ve ihbar tazminatının reddi yerine kabulü bozmayı gerektirmiştir. Kararın bozulmasına oy birliği ile hükmedilmiştir.” l İHA
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear