23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
haber EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: EMİNE BİLGET 317 HAZİRAN 2019 PAZARTESİ 300/1 9 0 320/2 2 0 280/1 9 0 330/2 1 0 290/1 9 0 300/1 4 0 270/1 1 0 270/1 7 0 340/2 0 0 320/1 8 0 320/1 8 0 330/2 2 0 280/1 7 0 280/2 2 0 220/1 4 0 250/1 3 0 250/1 3 0 350/1 5 0 240/1 2 0 240/1 5 0 300/2 2 0 260/1 7 0 TARİHTE BUGÜN 1950: ABD’de ilk böbrek nakli ameliyatı yapıldı. 1951: Nâzım Hikmet Türkiye’den ayrıldı. 1972: ABD’de Watergate skandalıyla ilgili ilk haber yayımlandı. Yüksek doz ölümAB İzleme raporuna göre uyuşturucu madde kullanımı artıyor Avrupa Birliği (AB) 2019 Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığı İzleme Raporu açıklandı. Uyuşturucu kaçakçıları için önemli bir transit ülke olan Türkiye’de doz aşımı kaynaklı ölümlerin arttığına dikkat çekilen raporda, “Türkiye’de, diğer tüm Avrupa ülkelerinin toplamından daha fazla eroin ele geçirilmeye devam etmektedir. 2017 yılında Türkiye’de 17.4 ton eroin ele geçirilmiştir. Bu on yıl içindeki en büyük miktardır” ifadeleri de dikkat çekti. Raporun Türkiye bölümünden dikkat çeken başlıklar şöyle: n Son 10 yılın en çok eroini: 201416 döneminde AB’de 5.6 ton ele geçirilirken, 2017 yılında Türkiye’de 17.4 ton eroin ele geçirilmiştir. Bu on yıl içindeki en büyük miktardır. n ‘Captagonlar’ Suriye bağlantılı: 2017’de, AB devletlerinin toplamında 6.4 ton amfetamin (sentetik uyarıcı uyuşturucular) ele geçirilirken, Türkiye’de 6.6 ton amfetamin ele geçirilmiştir. Türkiye’de ele geçirilen amfetaminın neredeyse tümü, amfetamin içeren büyük miktarlardaki ‘capta Dijital pazar büyük risk oluşturuyor Raporda, sosyal medya ve internetin yasadışı karanlık ağı ‘Darknet’ üzerinden yapılan uyuşturucu kaçakçılığında artış olduğuna, hatta kullanıcılara uyuşturucunun hızlı ulaştırılmasını sağlayan “Kokain çağrı merkezleri” olduğuna da dikkat çekildi. Raporu açıklayan EMCDDA Di rektörü Alexis Goosdeel, “Uyuşturucu alanında karşı karşıya kaldığımız zorluklar büyüyor” dedi. AB’nin İçişleri ve Vatandaşlıktan Sorumlu Komiseri Dimitris Avramopoulos, “Uyuşturucu pazarındaki dijitalleşmeye odaklanmak zorundayız, kaybedecek vaktimiz yok” açıklamasını yaptı. gon’ dahil olmak üzere, tablet formundadır (26.3 milyon tablet). Türkiye’de büyük hacimde ele geçirilen ‘captagon’ logolu amfetamin tabletlerinin Suriye ile bağlantılı olduğu bildirilmiştir. n Uyuşturucu kullanımı erkekte yüksek: 1564 arası yaş grubunda en çok esrar kullanılıyor. Bunu MDMA gibi sentetik uyarıcılar ile kokain izliyor. Yaşadışı uyuşturucu madde kullanımı erkekler arasında daha yüksek ve Türkiye’de en çok 1534 yaş arası erkekler uyuşturucu kullanıyor. Kullanılan yüksek riskli uyuşturucunun da vücutta morfin gibi etki gösteren opioid olduğu belirtiliyor. Uyuşturucu tedavisi görenlerin çoğu erkek. n Aşırı doz ölümleri artıyor: Türkiye’deki aşırı doz ölüm oranlarının son on yılda ciddi oranda arttığı belirtiliyor. Adalet Bakanlığı verilerine göre 2011’de 105 kişi uyuşturucudan yaşamını yitirirken 2016’da bu sayı 920’ye yükseldi. Son resmi istatistiklere göre Türkiye’de 2017’de uyuşturucudan yaşamını yitirenlerin sayısı 941 oldu. Yaşamını yitirenlerin büyük çoğunluğu erkek, yaş ortalaması ise 32. n Madde kullanımında yüzde 45 artış: 2017’de Türkiye’deki uyuşturucu madde suçlarında bir önceki yıla kıyasla yüzde 45 oranında artış var. Bunların büyük bir bölümü uyuşturucu kullanımı ve bulundurma kaynaklı suçlar. l ANKARA/Cumhuriyet Kot taşlama işçisinin davasında mahkemeden umutlandıran karar Yaşam şansı Cumhuriyet Ankara Büro’da çifte mutluluk Cumhuriyet Ankara Büro muhabirlerimiz Şeyma Paşayiğit ve Ozan Çepni dünya evine girdi. Mutlu çiftin nikâh ve düğün törenleri Samsun’un İlkadım ilçesinde gerçekleştirildi. Törende Şeyma PaşayiğitOzan Çepni çiftini ailesi, dostları ve Cumhuriyet çalışanları yalnız bırakmadı. l SAMSUN Hastanede bulaşıcı hastalık karantinası İstanbul’un Sultangazi ilçesinde Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin Çocuk Acil servisine dün öğle saatlerinde tedavi edilmek üzere getirilen Afgan uyruklu bir çocuğun yapılan kontrollerinde ‘tüberküloz’ hastası olduğu tespit edildi. Hava yoluyla bulaşan bir akciğer hastalığı olan tüberküloz nedeniyle hastanede önlemler alınırken, Çocuk Acil Servisi’nin ‘kırmızı alan’ olarak adlandırılan bölümü karantinaya alındı. Çocuk Acil servisinin diğer bölümlerinde hastalara hizmet verilmeye devam edilirken, hastane personelinin maske takarak çalışmaya devam ettiği görüldü. l DHA Çocuğu kurtarmak isterken öldü Şırnak’ta, Habur Çayı’na düşen 11 yaşındaki Jehat Ecer adlı çocuğu kurtarmaya çalışan 20 yaşındaki Mustafa Ecer boğularak yaşamını yitirdi. Mustafa Ecer, otopsinin tamamlanmasının ardından toprağa verildi. 11 yaşındaki Jehat Ecer’i arama çalışmaları sürüyor. Jehat’ın dut yemek isterken, dalın kırılması sonucu suya düştüğü belirtildi. l İHA Offroad aracı kalabalığa daldı İstanbul Kemerburgaz’da bu yıl üçüncüsü düzenlenen Big Boyz Festivali’nde kontrolden çıkan off road aracı kalabalığın arasına daldı. Kazada yaralanan ve hastaneye kaldırılan 11 kişinin sağlık durumunun iyi olduğu bildirildi. Organizasyon şirketi Alice Organizasyon’dan yapılan açıklamada, “Festival alanındaki katılımcı bir firmanın standında sergilenen test aracındaki henüz tespit edilemeyen sebeplerden dolayı kaza yaşanmıştır. Festival iptal edildi” denildi. l Haber Merkezi Yargıtay 10. Hukuk Dairesi, kot taşlama işinde çalışan ve meslek hastalığı “pnömokonyoz”a yakalanan işçinin açtığı davada, hastalığın “kaçınılmaz bir sonuç” olarak görülmesi nedeniyle olayda işvereni yüzde 88 kusurlu sayan yerel mahkeme kararını bozdu. Burdur’da kot taşlama işinde çalışan bir işçi, tozun akciğerlerde birikmesi nedeniyle akciğer dokusunda hasar meydana getiren “pnömokonyoz” hastalığına yakalandı. Bu meslek hastalığı nedeniyle sürekli iş göremezlik durumuna giren işçi, tedavi giderlerinin tahsili istemiyle dava açmıştı. Yargıtay 10. Hukuk Dairesi bozma kararında özetle şu ifadeleri kullandı: “Kot taşlama işi, üretimin zorunlu bir Kot taşlamanın neden olduğu hastalığı kaçınılmaz sonuç olarak gören mahkeme kararı bozuldu. Yargıtay işverenin önlem almadığına dikkat çekti. parçası olmayıp tamamen estetik kaygılarla uygulanan bir yöntemdir. İşyerinde alınması gereken önlemlerin hiçbirinin işveren tarafından alınmadığının bilirkişiler tarafından tespit edilmiş olması, aynı işin makine kullanılarak lazer veya robotlar aracılığıy la da yapılması mümkün iken kumlama yöntemiyle üretim yapılmasında ısrar edilmiş olması, anayasa ile teminat altına alınmış yaşama hakkının ihlali niteliğinde olup, bu durumun ‘kaçınılmaz bir sonuç olarak değerlendirilmesi’ isabetli bulunmamaktadır.” l AA ADALETİN BU MU DÜNYA? Rabia Naz’ın babası Şaban Vatan da eylemdeydi. Çorlu tren faciasında hayatını kaybedenlerin yakınları, Rabia Naz Vatan’ın ailesi ve Küçükçekmece’de tecavüze uğrayan 5 yaşındaki çocuğun babası dün Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda adalet nöbetinde bir araya geldi. Nöbete, Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerlioğlu, CHP İstanbul Milletvekili Ali Şeker, TİP Hatay Milletvekili Barış Atay ve HDP Milletvekili Serpil Kemalbay’ın yanı sıra çok sayıda yurttaş katıldı. Aileler yaptıkları basın açıklamasında, “Gerçek sorumlular bulunana kadar, suçlulara hak ettikleri cezalar verilene kadar adliyede, sokakta, sesimizi duyurabileceğimiz her yerde bu adaletsizliği teşhir edeceğiz” dedi. l İSTANBUL/Cumhuriyet Ankara Büyükşehir Belediyesi’nde ‘komisyon’ kararı meclisten geçti Son 4 yılın ihaleleri incelenecek SENA YAŞAR Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Meclis toplantısında AKP’nin verdiği önerge ile “belediyenin 2016’dan itibaren yaptığı peyzaj ve asfalt ihalelerinin incelenmesi için komisyon kurulması” kararı oy birliğiyle Meclis’te kabul edildi. AKP’nin verdiği önergedeki yılların görevden alınan Melih Gökçek’in son dönemi olurken yerine atanan Mustafa Tuna dönemini kapsaması dikkat çekti. ‘Müfettiş’ korkusu AKP Grup Başkanvekili Mümin Altunışık ve AKP Grubu kara ra ‘kabul’ oyu kullanırken, Gökçek döneminde grup başkanvekili olan AKP’li Ali İhsan Ölmez, partisiyle ters düşerek önergenin “İçişleri Bakanlığı’ndan müfettiş istenmesi” bölümüyle Meclisten geçmesine muhalefet ettiğini belirtti. Ölmez, “Tüm belediyeler yıl içerisinde zaten 5 ayrı denetimden geçer. Siz İçişleri Bakanlığı’ndan müfettiş isteyerek ‘gözden kaçırdığınız şeyler olabilir yeniden denetleyin’ diyemezsiniz. İçişleri Bakanlığı’ndan müfettiş isteme şartı kaldırılmadan komisyonun kurulmasına muhalefet şerhimi koyuyorum” dedi. ABB Başkanı Mansur Yavaş ise Ölmez’e, “Müşahhas olay üzerine teftiş de istenir müfettiş de istenir. Bir inceleme yaptıracağız. Yapılan incelemelerde gerek ANFA ile gerekse eski ihalelerle ilgili bir şaibe, yolsuzluk varsa elbette ortaya çıkacak” dedi. AKP’den ‘ret’ Çankaya’nın Boztepe ve Bademlidere mahallerinde yaklaşık 40 yıldır yaşanan imar sorunun çözülmesi için CHP grubunun verdiği önerge, AKP ve MHP oylarıyla reddedildi. Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen, “AKP Ankara’nın yararına bir plan varsa onaylarız’ diyor. Ama geldik yine duvara takıldık” dedi. l ANKARA Sarıyla lacivertten turuncu çıkmaz Teslimiyet insanın gözlerini de mi kör ediyor? Hesapsız bağlılık aklın önüne perde mi indiriyor? Cumartesi günü İstanbul Barosu’nun toplantısında konuşmacıydım. Konu FETÖ dönemi yargısıydı. Ben; sanığı, tanığı, izleyicisiydim. Ergenekon, Balyoz, OdaTV, Casusluk kumpaslarıyla başladı. Aziz Yıldırım’ın daha gözaltındayken polis kamerasıyla önden, yandan çekilmiş fotoğraflarının nasıl sızdırıldığını anlattım. Cüppeli Ahmet’in özel hayatının, hatta yatak odası görüntülerinin servis edilmesi sürpriz miydi? Ya aslında MİT’e çalışan Öcalan’ın avukatının Kalaşnikoflu pozunun F tipi savcılar tarafından gazetecilere dağıtılması? Fenerbahçeli değilim, İsmailağa’dan değilim, HDP’li veya MİT’çi değilim. Ama “değilimler” benimle aynı yerde durmayanlara kurulan tezgâhları anlatmama engel değil. İşte ben konuşurken meğer telefonum çalıyormuş. Fenerbahçe ağacının toprağın derinliklerine, dallarının göğün maviliklerine uzandığını görmeyen kimi arkadaşlarım şikâyetçiydi. Çünkü Emre Belözoğlu Fenerbahçe’ye transfer oluyordu. Biz ise eleştirerek taş koyuyorduk. Ne garip… Yıllar önce de başka renklerin körlüğünden Fenerbahçe’ye kurulan kumpasa destek verenlerle kavga etmiştik. Kimi sözde muhalif kanallar F harfini bile söylemekten kaçarken, Fenerbahçe’nin televizyonunda Fethullah’ı anlatmıştık. Saldırgan FETÖ polislerine karşı Kalamış’ta sokak sokak çatışan, Silivri’de Metris’te sesi duvarları aşan Fenerbahçelileri; kendi askerini “yargı sürecine saygılıyız” diye Fethullahçılara teslim eden komutanlara örnek göstermiştik. Tarihi, herhalde en çok kendi tarihini bilmeyenler tekerrür ettiriyor. Nikâhını Fethullahçı imam kıydı Yıl 2015. Emre Belözoğlu yandaş Başakşehir’e transfer olmuş. Nedense TRT Diyanet’e gitmiş anlatıyor: “Mallorca maçı öncesi odada dört oyuncuyuz. İsimlerini söylemeyeyim. O gün maçtan önce odada bulunan diğer ‘abiler’le birlikte dua ettik. Namaz, tespih işte... O gün maçı 4 golle biz kazandık. Golleri de odanın içindeki 4 kişi attı.” Emre’nin kastettiği Galatasaray’ın Mallorca’yı 16 Mart 2000’de 41 yendiği maç. Tek gol kendisinin. “Abileri”ni tanımak için arşive bakıyoruz: Arif Erdem, Hakan Şükür ve Okan Buruk. İkisi firar eden ismin üçünün de FETÖ geçmişlerini artık biliyoruz. Bugünün meselesi değil ki. Emre’yi 30 Aralık 2003’te DGM’de “Fethullah Gülen propagandası”ndan ifade verirken görüyoruz. Propagandasını yapmadığını, Gülen’in okuru olduğunu söylüyor. Oysa Gülen’den hiç kopmuyor. Eski FETÖ imamı Latif Erdoğan’ın ifadesi önümde. Emre’nin Gülen’e ziyaretlerini anlatıyor. Yalnız o mu? Eski FETÖ imamı Sait Alpsoy’un 26 Ocak 2016’daki ifadesinde Emre daha büyük yer tutuyor. “İsmail, Uğur, Arif Erdem, Hakan Ünsal, Emre Belözoğlu ve Okan Buruk’un da içinde bulunduğu gruba sohbet toplantıları yapmaya başladım, kendileri ile kaynaştık, cemaatin kendilerine gönderdiği bir ağabey varmış ancak maddi menfaatlerden kaynaklı rahatsızlıklarını futbolcular bana ilettiler, bu ağabey ile anlaşamamışlar” diye bahsediyor. Alpsoy, Emre’nin evliliğini ise şöyle anlatıyor: “Arif Erdem bir tarihte bana kız arkadaşı ile geldi, o bayan ile evlenmesinin uygun olup olmayacağını danıştı, aynı şey Emre Belözoğlu ile de yaşandı. 2006 yıllarında Emre Belözoğlu beni aradı, eşi ile imam nikâhlarını kıymamı istedi, ben de evlerine gidip imam nikâhlarını kıydım.” Sait Alpsoy, 2009’da dahi Emre’nin önderliğinde düzenlenen toplantılara nasıl hocalık yaptığını söylüyor. Nitekim FETÖ davalarına sanık yapılan futbolcular Bekir İrtegün ya da Uğur Boral, savcılara Emre’nin evinde düzenlenen toplantıların ayrıntılarını veriyor. Nasıl oluyorsa gidenler sanık olurken, ev sahibi “abi Emre”yi bir el koruyor. Fenerbahçe direnirken, o Fethullahçılarla Bağlılığın toplantılardan ibaret olduğunu sanmayın. 2002’de Dünya Kupası üçüncülüğü primlerinin Pensilvanya’ya gönderilmesi itiraflarda var. Newcastle’da oynarken ışık evlerini o finanse ediyor. Nitekim Emre de durumu gizlemiyor: “FETÖ’ye de, gerçek yüzlerinin ortaya çıkmadığı o günlerde, Allah rızası için, Türk kültürünü yaşattığı ve ülkemize hizmet ettiğini düşündüğüm için kurban ile öğrenci bursu verdiğimi hiçbir zaman gizlemedim, şimdi de gizlemiyorum. Ne var ki, bu sinsi yapının bir hizmet değil, terör örgütü olduğunun açığa çıktığı 1725 Aralık döneminden sonra, bu yapıya zerre kadar gönül bağım kalmadı.” Yani Emre son dönemin modasına uyarak 2014’ten itibaren FETÖ ile irtibatının kalmadığını söylüyor. Yani? Fenerbahçe’ye operasyon yapılmış, Emre, örgütü ile yola devam etmiş. Yöneticileri aylarca hapis yatmış. Emre, FETÖ’ye para vermeyi sürdürmüş. Fenerbahçe F tipi mahkemelerde harcanmış, liglerden dışlanmış, taraftarı dövülmüş. Emre, “abiliği”ni devam ettirmiş. Hiç de bir şey anlamamış! FETÖ ile eski ortakları kavgaya tutuşunca kendisini iktidarın kucağına atmış. “Abilik” ettikleri yargılanırken, o “bizim Fethullahçılara dokunmayın” kontenjanından yararlanmış. Tribünler “Ali İsmail Korkmaz Fenerbahçe yıkılmaz” derken, İzmir Marşı söylerken, o belediye ihaleleriyle zenginleşen yandaş kulüpte kabadayılık yapmış. Siyahi sporculara ırkçı hakaretlerde bulunmuş, sırtındaki iktidar eline güvenerek hakemlere küfürler etmiş, muhabir dövmüş. Şimdi ise 39 yaşında tekrar geldiği Fenerbahçe’de futbolu bitirip teknik kadroda “abi” olarak kalma projesine hazırlanıyor. Merak ettiğim, Emre’yi Fenerbahçe’ye doğru kim itiyor? Sarıyız, kırmızıyız, siyahız ya da beyazız. Ama 112 yıl önce Fenerbahçe’yi yaratan İttihatçı damarı biliyoruz. Renklerine karışan Cumhuriyet değerlerini seviyoruz. Sarılacivertten turuncu yaratma oyununu görüyoruz. Fenerbahçe’nin ne zengin çocuklarının viski mezesi ne de dinci grupların fethedeceği kale olacağına inanıyoruz. Sahi, geçen hafta Fatih Altaylı’nın “Futbolda FETÖ ile mücadele bitmiştir” sözünü saatlerce tartıştık. Ama kafamızı futboldan kaldırıp eski FETÖ imamı Latif Erdoğan’ın Gülen’in son konuşmasını analiz ettiği cumartesi günkü yazısını okuyamadık. Son dönemde devletin her yerinde olan bitene bakınca bana şu satırlar ilginç geliyor: “Kaleden maksat devlet yapısıdır. Kale kapılarının açılması, 17 25 Aralık ve özellikle 15 Temmuz sonrası kapanan kapıların tekrar açılmaya başladığını imadır.” Evet, top yuvarlak değildir. Mesele belki de sadece futbol değildir.  Not: Çalık Grubu’nu anlatan yazımdan sonra grubu temsil eden isimlerle görüştüm. Şimdilik yazıda sorduğum sorulara yanıt vermediler. Binali Yıldırım’ın bindiği uçaklarını işletmeci firmanın kiraladığını açıkladılar. Yazıya ise mahkemeye başvurarak erişim engeli getirdiler. Bir gün yazıdaki sorulara yanıt vermek isterlerse bu köşenin her zaman açık olduğunu tekrar hatırlatıyorum. Kadıköy’de faytonlara karşı eylem Kadıköy’de dün akşam toplanan hayvan özgürlüğü aktivistleri, atlı faytonlara karşı “Gerçeklik Küpü” protestosu gerçekleştirdi. Bağımsız Hayvan Hakları Topluluğu, Hayvan Özgürlüğü İnisiyatifi, İstanbul Vegan İnisiyatifi ve Hayvanlarla Dayanışma İnisiyatifi tarafından düzenlenen eylemde atlara yapılan zulmün görüntüleri yurttaşlara izletilerek, atlı faytonların tüm yurtta derhal kaldırılması ve yerine çevreci, çağdaş çözümlerin uygulamaya sokulması çağrısında bulunuldu. l İSTANBUL
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear