17 Haziran 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
HABER EDİTÖR: CAFER KURT TASARIM: SERPİL ÜNAY 510 MAYIS 2019 CUMA MAK’ın, nisanın son haftasında yaptığı ankete göre MHP’den AKP’ye ciddi oranda oy gelmedi İmamoğlu’nun oy oranı artacak Kamuoyu araştırma şirketi MAK Danışmanlık Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Kulat, İstanbul’da yaptıkları son seçim anketine dair verileri açıklayarak “Anketin sonuçları, Ekrem İmamoğlu’na oy verme oranının artacağını gösteriyor” dedi. MAK Danışmanlık tarafından 2730 Nisan tarihleri arasında İstanbul’da 5 bin 500 kişi üzerin de yapılan araştırmanın sonuçlarını açıkladı. TV 5 kanalında ankete ilişkin değerlendirmelerde bulunan Kulat, “Seçimin tekrarlanması durumunda politik tercihiniz değişir mi” sorusuna yüzde 13’ün “Evet, değişir” cevabı verdiğini belirterek “Bu seçmen, ağırlıklı olarak AKP’ye, yani Cumhur İttifakı’na oy verdiğini söyleyen seçmen. Bu fotoğraf doğru çıkarsa, Ekrem İmamoğlu’na oy verme oranının artacağını gösteriyor” dedi. 31 Mart’ta sandığa gitmeyenlerin oranının yüzde 17 olduğunu söyleyen Mehmet Ali Kulat, 23 Haziran seçimlerinde sandığa gitmeyecek olanların oranının ise yüzde 89 oranında olacağını söyledi. Cumhur İttifakı’na oy verenlerin sadece yüzde 3’ünün MHP’li olduğunu aktaran Kulat, “Yani MHP’den ciddi oranda AKP’ye oy gelmediğini de buradan görmüş ol duk” ifadelerini kullandı. CHP için değil de Ekrem İmamoğlu için oy verildiğini de anlatan Kulat, “Adaya göre oy verildi. Her iki parti adayı için de söylüyorum: Emeklilikte Yaşa Takılanlar, mahkumlar, af bekleyen yakınlar, bunun dışında kadro bekleyen memurlar, işsizler, 3600 ek gösterge gibi kitlesel karşılığı olan seçmenin de önemli bir yer tuttuğunu söyleyeyim” dedi. l İç Politika UTANDIRAN İMAAKP’li Özel, #herşeyçokgüzelolacak paylaşımına, ‘adaletinizin terazisini sileyim’ yanıtını verdi İmamoğlu’na DSP desteği ALİ AÇAR YSK’nin İstanbul seçimlerini yenileme kararının ardından, DSP PM üyelerinden Ekrem İmamoğlu’na destek açıklaması geldi. DSP PM üyesi Necmiye Çölaşan, pazar günü düzenlenecek olan toplantı öncesinde “Bu karar İmamoğlu şahsında İstanbul halkına yapılan bir hukuksuzluktur, sessiz kalmayacağız. 23 Haziran’da DSP’liler demokrasiye ve hukuka sahip çıkacaklardır. Her şey çok güzel olacak” dedi. 23 Haziran seçimlerinde tavrın belirlenmesi amacıyla pazar günü saat 11.00’de DSP Parti Meclisi toplanacak. Toplantı öncesinde Cumhuriyet’e değerlendirmelerde bulunan PM üyesi Necmiye Çölaşan, bir grup PM üyesi ile birlikte CHP’nin adayı İmamoğlu’nun desteklenmesi için önerge vereceğini söyledi. YSK’nin aldığı kararın İmamoğlu şahsında İstanbul halkına yapılan bir hukuksuzluk olduğunu belirten Çölaşan, “24 Haziran’daki genel seçimlerine YSK tarafından sokulmayan DSP için, alınan bu karar şaşırtıcı olmadı. Herkes gibi bu karar DSP’lilerin de vicdanlarını rahatsız etti. Haksızlığa ve hukuksuzluğa karşı sessiz kalamayız. İmamoğlu’nun desteklenmesi konusunda arkadaşlarımla birlikte önerge vereceğim. Arkadaşlarımın ve partimizin Büyükşehir Belediye başkan adayı Muammer Aydın’ın bu konuda gerekeni yapacaklarından eminim” dedi. Çölaşan, İstanbul örgütü ile birlikte propaganda çalışmalarına da katılabileceğini ve gerekirse sandık nöbeti de dahil olmak üzere tüm desteği vermeye hazır olduklarını söyledi. l İSTANBUL Hemşerilere ‘beka’ anlatılacak SELDA GÜNEYSU MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İstanbul’daki 250 binin üzerinde nüfusa sahip ve İstanbul’da çok sayıda “hemşerisi” olan 15 ilin il başkanlarıyla görüştü. Genellikle Karadeniz Bölgesi’nde bulunan illerin başkanlarına, “Neden AKP ile ittifak yapıldığı” anlatıldı. MHP, İstanbul’un demografik yapısını da masaya yatırdı. İstanbul’da çoğunlukla Karadenizli yurttaşların ikamet ettiği belirlenirken, çoğunluğunu Karadeniz illerinden olan il başkanları genel merkeze çağrıldı. Edinilen bilgiye göre Bahçeli, 15 ilin il başkanlarına “15 Temmuz darbe girişimi sonrasında Türkiye’nin beka sorunu olduğu ve bu sorunun devam ettiği” belirtilerek il başkanlarına “Cumhur İttifakı’nın başarısı için tüm teşkilat birimlerinden her türlü gayretin içinde olması gerektiği” vurgulandı. İl başkanlarının İstanbul’a giderek, “hemşeri” ziyaretleri yapması dillendirilirken, Bahçeli’nin “Gerekirse uyku nöbeti tutun” dediği de kaydedildi. l ANKARA Tatil planlarının yüzde 90’ı değişti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin yenileneceği 23 Haziran’a denk gelen tatillerin yüzde 90’ında değişikliğe gidildi. Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Başkanı Firuz Bağlıkaya, “Genelde 23 Haziran’a denk gelen tarihlerde tatil alanlardan tarih değişikliği talebi alıyoruz. Paket tur alıp ve sorun yaşayanların TÜRSAB’a başvurmaları yeterlidir. Seyahat acentalarıyla yaptığımız görüşmelerde paket tur satın alan vatandaşların yüzde 90’a yakınından değişiklik ve iptal talebi geldiğini öğrendik” dedi. l Haber Merkezi Rektörden demokrasi için sınav çağrısı 23Haziran seçimleri için yapılan çağrılara İstanbul MEF Üniversitesi’nin rektörü Muhammed Şahin’de katıldı. Şahin, Twitter’dan öğrencilerine yönelik bir mesaj yayımlayarak “telafisi olmayan bir sınav” olacağını yazdı. Şahin, “Sınava gelmemezlik yapmayalım, mazeret sınavı olmayacak sonra:)” mesajını paylaştı. Şahin’in mesajı sosyal medya hesaplarında gündem oldu. l Haber Merkez iğneli fırça zafer temoçin AKP’nin YSK temsilcisi Recep Özel, iptal kararını eleştiren sanatçılara tepki göstererek “Sanatınız da adamlığınız da yalan!” dedi. Özel, YSK’nin kararını eleştiren ve CHP’nin adayı Ekrem İmamoğlu’nu destekleyen sanatçılara tepki gösterdi. Sosyal medya hesabından sanatçılara ağır ithamlarda bulunan Özel, “Sanatınız da adamlığınız da yalan! Seçim yenilemeye verilen tepki adeta ‘emir komuta zinciri’ gibi! Partiler kapatıldı sustular, kıyafetinden dolayı işten atılanlara sustular, PKK öldürürken sustular! Şimdi Ekrem için sıraya girdiler! Adaletinizin terazisini sileyim paslanmasın!” ifadelerini kullandı. Çok sayıda sosyal medya kullanıcısı Özel’in mesajında “küfür iması” bulunduğunu ileri sürerek tepki gösterdi. ‘Niyetimiz bozuk olmasın’ AKP Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz da sosyal medya üzerinden “Hiçbir şey olmasa bile kesinlikle bir şeyler oldu” sözleriyle kendisini taklit eden komedyen Şahan Gökbakar’a yanıt vererek “Taklidi amma da eğlenceli olmuş ama diyete de dikkat etmek şart tabii” dedi. Gökbakar da Yavuz’a cevap yazarak “Diyetimde şu sıralar tam kanunsuzluk var hâkim Ali İhsan Bey. Niyetimiz bozuk olmasın, en önemlisi o” diye yazdı. l İç Politika Erdoğan, iftarda YSK kararını eleştiren Kılıçdaroğlu’nu hedef aldı ‘Dokunulmazlığına mı sığınıyorsun’ Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini yenileme kararı veren YSK’yi sert dille eleştiren CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na “Dokunulmazlığın var diye mi YSK’nin üyelerine bu denli hakaret ediyorsun?” sözleriyle tepki gösterdi. Erdoğan, Ankara’daki iş insanlarıyla iftar yemeğinde bir araya geldi. Burada konuşma yapan Erdoğan, Kılıçdaroğlu’na, “CHP’nin başındaki zat partisinin grup toplantısında bir skandala imza atmıştır. Kılıçdaroğlu YSK üyelerinin ismini tek tek okuyup yuhalatmıştır. Sen dokunulmazlığına mı sığınıyorsun? Dokunulmazlığın var diye mi YSK’nın üyelerine bu denli hakaret ediyorsun? Dokunulmazlığın kaldırılmasını iste o zaman bakalım bu ifadeleri aynen kullanabilecek misin? Hayatı yalan, iftira, tehdit üzerine kurulu böyle bir siyasetçinin bizatihi kendisi Türk demokrasisinin en büyük sorunu haline gelmiştir” dedi. Seçimlerde yolsuzluk ve hukuksuzluklar tespit ettiklerini ileri süren Erdoğan “Söz konusu ilçe seçim kurulu sorumluları için YSK suç duyurusunda bulunmuştur, biz de bulunacağız. Bunları yapanların yanına kâr kalmayacak” dedi. Erdoğan şunları söyledi: “YSK kararının ardından İstanbul’da yıllar sonra yeniden duyduğumuz tencere tava sesleri de bize vesayet dönemindeki toplum ve siyaset mühendisliklerini hatırlatmıştır. Tencere tava hep aynı hava. Lafa geldiğinde demokratlığı kimseye bırakmayanların milli iradenin sağlıklı bir şekilde tezahürü için atılan adıma tahammülsüzlükleri bir kez daha görülmüştür.” l ANKARA/Cumhuriyet AB’ye ‘kararlıyız’ mesajı Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, OHAL’in ardından gerek birlik üyesi ülkelerden, gerekse birlik kurumlarınden yeterli dayanışma görmediklerini söyleyerek “Bakanlarımızdan reform irademizi somut adımlara çevirecek ve birlikte ilişkilerimize ivme kazandıracak çalışmalar bekliyorum. Ekonomimizi atağa kaldıracak reformlara hız vermeliyiz. Biz AB’ye uyum kapsamında her adımı, vatandaşlarımızın iyiliği için attık. Bugün de aynı anlayışla hareket ediyoruz. Gerekirse adına Kopenhag kriterleri değil, Ankara kriterleri der yola devam ederiz” dedi. Reform Eylem Grubu toplantısında konuşan Erdoğan, 60 yıldır AB üyesi olmak için uğraş verildiğini belirterek “Ne süreçte karşılaştığımız haksızlıklar ne de ülkemize yönelik yıldırma taktikleri bizim tam üyelik kararlılığımızı etkilemedi. 60 sene önce nasıl kararlıysak bugün de aynı noktadayız. Türkiye’yi Avrupa ailesinin dışına atmaya çalışanlara inat, yolumuza ısrarlı bir şekilde devam ediyoruz” dedi. “Avrupa Birliği’nin Türkiye’ye olan ihtiyacı, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne olan ihtiyacından daha fazladır” ifadesini kullanan Erdoğan, Türkiye olmadan Avrupa Birliği’nin kurucu değerlerini dinamitleyen İslam düşmanlığı, kültürel ırkçılık, ayrımcılık ve göçmen karşıtlığı gibi varoluşsal tehditlerle başarılı bir şekilde mücadele etmesinin mümkün olamayacağını kaydetti. l ANKARA/Cumhuriyet Silopi ve İdil Belediyesi eşbaşkanlarından XRay cihazı tepkisi: HDP’nin tavrı cezalandırılıyor MEHMET KIZMAZ 31Mart seçimlerinde HDP’nin kayyımlardan aldığı Mardin Büyükşehir Belediyesi ile Şırnak’ın Silopi, Cizre ve İdil ilçe belediye binalarının önüne 7 Mayıs günü polis kulübesi ve XRay cihazları konuldu. Silopi Belediyesi’nin Eşbaşkanı Süleyman Şavluk, duruma tepki göstererek “HDP’nin 31 Mart yerel seçimlerinde özellikle İstanbul, Ankara, Adana, Mersin, Antalya başta olmak üzere batı illerdeki tavrı cezalandırılmak isteniyor. YSK’nin İstanbul seçimlerinin iptal edilmesi sonrasında da HDP belediyelerine yönelerek, HDP’nin seçim stratejisinin bir karşı hamlesi olarak düşünüyoruz” dedi. Uygulamanın hukuk dışı olduğunu belirten Süleyman Şavluk, polislerin kendilerine, HDP’nin kazandığı 26 belediyenin önüne İçişleri Bakanı’nın talimatıyla XRay cihazları ve polis kulübelerinin konulacağı söylendiğini ifade etti. Şavluk, “Belediye Eşbaşkanlarına herhangi bir açıklama yapılmadan belediye önüne polis kulübesi konuldu. Belediye dışında hiçbir resmi kuruma böyle bir uygulama söz konusu değil” dedi. Belediyenin bahçe girişinde, belediyeye ait güvenlik birimlerinin ve binanın da girişinde Xray cihazlarının zaten olduğunu belirten Şavluk, , bu uygulamayla insanları korkutarak sindirmeye çalıştıklarını belirtti. Belediyenin bahçe girişine XRay cihazı konulan ve bir polis ekibinin de görevlendirildiği İdil Belediyesi’nin Eşbaşkanı Murat Şen ise Cumhur İttifak’ının İstanbul’u kaybetme acısını buradan çıkardığını ve İdil ile İstanbul arasında kurulan köprüye saygı duyulmadığını söyledi. Şen, “Belediyenin yakında zaten bir polis kulübesi var. 7 Mayıs günü gece 2’ye kadar ilçe emniyet yetkilileri ile yaptığımız toplantıda gerekçe olarak ‘sizi korumak’ dediler. Bizi seçen halktan bizi niye korusunlar? Asıl problem halka burada karakol olduğu algısı yaratmaya çalışmalarıdır. Amaç 31 Mart’tan sonra oluşan bahar havasıyla halkı belediyeden koparmaktır. Halk tekrar bir kayyım atanır mı tereddüdünde” diye konuştu. Korku ve cesaret Barıştan, haktan ve hukuktan yana olmak her zaman kıymetlidir. Ama önce barışı, hakkı ve hukuku doğru tarif etmek gerekir. Bu ülke bu tarifleri yanlış yaptığı... Ve şu anki, aslında niyeti en baştan aleni iktidarı barış, hak ve hukuk adına iktidara getirdiği için bugün can çekişmekte. Çoğunluk nicedir korkunç bir adaletsizlik silsilesine rağmen korkudan suspustu. Şimdi birdenbire sanatçılar konuşuyor, işadamları konuşuyor, gazeteciler konuşuyor, yazarlar konuşuyor, memurlar konuşuyor, işçiler konuşuyor, sokaktaki insan konuşuyor. Peki, bu kalabalık bunca zamandır neden susmuştu? Nasıl susturulmuştu? Bu kalabalık neden korkmuştu? Neyle korkutulmuştu? Kim anımsıyor? Şimdi o suskunluktan bu konuşkanlığa geçişte değişen ne? Korkuyu cesarete dönüştüren ne? Başımıza gelen neydi, gelmekte olan ne? Şu son birkaç günde daha demokrat bir ülkede mi yaşamaya başladık? İktidar aniden gaddarlık enstrümanlarını mı kaybetti? Yasama ve yargı birden bağımsızlığını geri mi kazandı? Bıçak gerçekten kemiğe mi dayandı? Bu soruların cevabı korkunun mu bulaşacağına yoksa cesaretin mi dalga dalga yayılacağına karar verenin kim olduğunda aranabilir. İç ya da dış dinamikler neyle tetikleniyor ve rüzgâr nasıl olup da birden o yandan bu yana dönüveriyor diye bakılabilir. Tüm bu sorulara politik analizlerden, yorumlardan hatta komplo teorilerinden yola çıkılarak birçok cevap bulunabilir. Cevapların kesin ya da varsayımsal olması uzun uzun tartışılabilir. Ama bunların hiçbiri insanın kendi içine baktığında göreceği gerçek kadar açıklayıcı olamaz. O yüzden fırsat bu fırsat... Bugün herkes kendi hayatına dikkatlice bakmalı ve dün neden kokuyordu, bugün neden korkmuyor; dün hata mı yaptı, şimdi doğru mu düşünüyor diye kendisine dürüstçe sormalıdır. Bulunacak cevaplar muhtemelen şimdiye kadar kokulan şeylerin çoğunun aslında hiç de korkulacak şeyler olmadığını gösterecektir. Ve bugün cesaret istediği zannedilen duruşların, çıkışların aslında cesaret değil sadece akıl ve sağduyu gerektirdiği görülecektir. İmkânsız zannettiği şeylerin çoğunun aslında hiç de imkânsız olmadığını; Kaybettiğini zannettiği şeylerin çoğunun da aslında kayıp olmadığını bir ömür fark edemeyen insan, kendine ait faydalı korkularla, bünyeye dışarıdan sinsice zikredilen korkuları birbirinden ayırmayı aklına getiremediği sürece... Hayat nereden kaynaklandığı çoktan unutulmuş korkuların ve birden nasıl ateşlendiği meçhul cesur atılımların rüzgârıyla insanın kararlarından bağımsız ama sistemin kararlarına bağımlı bir şekilde bata çıka devam eder. Şimdi, şu günlerde, bu ülkede korku nedir ve cesaret nedir diye düşünmek için bir fırsat var. Evet biliyoruz; Bu ülkede tepedeki lider epeydir korkutucuydu; Şimdi karşısına çıkan muhalif lider fazlasıyla cesaret verici. Peki, farkında mısınız? İdeal liderini kendisi bizzat tarif edemeyen, dolayısıyla da seçemeyen... Ve karşına çıkan herhangi bir liderin huyuna ve ahlakına göre şekillenen bir toplum psikolojisi ne kadar kullanışlı ve dolayısıyla tehlikelidir? 10 muhtarın yerine kayyım MAHMUT ORAL Diyarbakır’ın Lice ilçesinde, 31 Mart seçimlerinde muhtar olarak seçilen 10 kişi, kaymakamlık kararıyla görevlerinden alındı ve yerlerine kayyım atandı. Lice’de Kali, Karahasan, Bayırlı, Yalımlı, Yünlüce, Baharlar, Serin, Uçarlı, Şenlik ve Ulucak muhtarları hakkında, şubat ayında yapılan bir ihbar üzerine, Lice Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlattı. Bunun üzerine Lice Kaymakamlığı da 10 muhtarı görevden aldı. Muhtarların yerine çoğu devlet memuru olan kişiler atandı. Kendilerine görevden alındıkları tebliğ edilen muhtarlar, mühürleri atanan kayyımlara teslim etti. Görevden alınan muhtarlardan Kali Mahallesi Muhtarı Çetin Dirin, Cumhuriyet’e yaptığı açıklamada “Beni hakkımdaki örgüte yardım ve yataklık ettiğime dair soruşturma nedeniyle görevden almışlar. Şubat’ta biri bizleri ihbar etmiş. Savcılık soruşturma başlatmış ancak ne ifadeye çağrıldık ne de bize bu konu hakkında bir tebligat yapıldı. Bu haksızlık. Daha önce örgüte yardım ettiği öne sürülen ancak beraat eden arkadaşlar da var, onlar da görevden alınmışlar. Yerimize ise memurlar atanmış. Oysa en azından hakkaniyetle davranıp azalardan yeni muhtarı atayabilirlerdi” dedi. l DİYARBAKIR
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear