29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Perşembe 14 Haziran 2018 12 Prof. Onur Hamzaoğlu hürriyetine kavuşmalıdır! Demokrasilerde halk, isteklerini yönetime sadece istidalar yazarak iletmez: Yola çıkıp sloganlarla, pankartlarla yürümek, Gezi’de görüldüğü gibi bir yerde dikilip durmak da demokratik isteklerin açığa vurulması için kullanılagelmiş olan yöntemlerdir. Antikapitalist Müslüman Hareketi’nin yeryüzü sofraları da etkin bir istek, bir düşünce açıklama yoluydu. Ülkede baskılara direnen basın kuruluşları azalmışsa, aksaklıklar konusunda düşünce açıklamak için sokağa çıkanın başı gözü yarılmaktaysa başka eylem yolları ön plana geçer: Tiyatro bu konuda yararlanılmış olan çok değerli bir ortam olagelmiştir. Haldun Taner bu amaçla kabare tiyatrosu formunu kullanmıştı. Taner, ilk kabare tiyatrosu denemesini 1962’de gerçekleştirmiş, demokrasinin eksikliklerini ve gününün yöneticilerinin yetersizliklerini bu yoldan eleştirmişti. Taner’in bu konuda söyledikleri önemliydi: “Bizde politikhiciv tiyatrosunun eksik olduğunu görüyordum. Bizim halkımız da buna yatkındı. Oynadığımız oyunun adı ‘Bu Şehri Stanbul ki ’62’ idi. Metnini ben yazdım, rejisini ben yaptım, hatta takdimciliğini dahi ben üzerime aldım.” Geçen yıl çok sayıda akademisyen geçerli bir gerekçe gösterilmeden üniversitelerden uzaklaştırıldığında ve memleketin en üst düzeyde bilgili insanları olan öğretim üyelerinin barışı yeğlemeleri suç sayıldığında İstanbul Tabip Odası insan hakları, düşünce özgürlüğü ve akademik özerkliğin güvence altına alınması isteklerini duyurmak için tiyatroya sığınmıştı. Görevlerinden uzaklaştırılmış akademisyenler ve İstanbul Tabip Odası, Taner’in Dostoyevski’nin bir öyküsünden esinlenerek yazmış olduğu “Timsah” oyununu sahneleyerek bu tutumu İstanbul’da, İzmir’de ve Eskişehir’de eleştirmişti.   Ancak bunca yazılana, çizilene rağmen hata düzeltilmemiş, sürdürülmüştür: Yayınlarıyla, yetiştirdiği öğretim üyeleri ve öğrencilerle, Kocaeli Üniversitesi’nde yapmış olduğu araştırmalarla bilime çok önemli katkılarda bulunmuş ve Dilovası’ndaki çevre felaketini gün ışığına çıkarmış olan Prof. Onur Hamzaoğlu, barışı yeğleyen açıklamayı imzaladığı için üniversitesinden uzaklaştırılmış, Halkların Demokratik Kongresi Eş Sözcüsü olarak açıkladığı düşünceleri nedeniyle de tutuklanmıştır. Geçen hafta, İstanbul Tabip Odası üyeleri ve Barış Akademisyenleri, sona ereceği umulan bu yanlış gidişin sürdürülmesi konusundaki eleştirisini Prof.Onur Hamzaoğlu’nu konu edinen bir oyun ile açıkladılar. Oyun, Genco Erkal’ın danışmanlığında ve Gülsüm Soydan’ın yönetiminde bir okuma tiyatrosu biçiminde sunuldu.. Prof. Onur Hamzaoğlu gibi çok önemli bir bilim insanının yerinin hapishane değil üniversitedeki kürsüsü olduğu gerçeği 12 Haziran’da kalabalık izleyici kitlesinin katılmasıyla kuvvetle vurgulandı. Basına etkin bir şekilde yansıyan bu isteğin gerçekleşeceği günlerin uzak olmadığına inanıyoruz. ŞANS TOPU 11, 20, 22, 24, 34 + 01 5+1 BİLEN: 392 bin 315’er TL (2 kişi) 5 bilen: 2 bin 615’er TL 4+1 bilen: 315’er TL 4 bilen: 29’ar TL 3+1 bilen: 21’er TL 3 bilen: 3.75’er TL 2+1 bilen: 6.70’ar TL 1+1 bilen: 3.90’ar TL 14 Haziran 2018 SAYI: 33853 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına MEHMET Orhan Erİnç İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay Genel Yayın Yönetmeni MURAT SABUNCU Yazıişleri Müdürü Bülent Özdoğan Yazıişleri Müdürü (Sorumlu) Haber Koordinatörü Faruk Eren Aykut Küçükkaya Dijital Medya Koordinatörü Bülent Mumay Reklam Direktörü Deniz Tufan Rezervasyon ve Planlama Koordinatörü Bülent Gürel l Görsel Yönetmen: Hakan Akarsu l Ekonomi: Olcay Büyüktaş l Dış Haberler: Mine Esen l Spor: Arif Kızılyalın l Gece: Ayça Bilgin Demir l Yurt Haberler: Selin Görgüner l Fotoğraf: Uğur Demir l Kültür Sanat: Emrah Kolukısa l Düzeltme: Mustafa Çolak Ankara Temsilcisi: Erdem Gül Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 İzmir Reklam Tel: (0232) 441 12 20 0530 430 74 17 Okur Temsilcisi: Güray Öz guray@cumhuriyet.com.tr Yayın Kurulu: Orhan Erinç (Başkan), Güray Öz (Bşk. Yrd.), Ali Sirmen, Hikmet Çetinkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Hakan Kara. l Muhasebe Müdürü: Günseli Özaltay l Satış Dağıtım Müdürü: Tunca Çinkaya Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: posta@cumhuriyet.com.tr Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: reklam@cumhuriyet.com.tr Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Dağıtım: Demirören Dağıtım Satış Pazarlama Matbaacılık Ödeme Aracılık ve Tahsilat Sistemleri AŞ Esenyurt/İstanbul Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. İstanbul Ankara İzmir İmsak 03:24 03:17 03:50 NAMAZ VAKİTLERİ Güneş Öğle İkindi 05:24 13:10 17:09 05:12 12:55 16:51 05:40 13:18 17:11 Akşam 20:44 20:25 20:43 Yatsı 22:35 22:12 22:25 haber TASARIM: İLKNUR FİLİZ Yalanın bini bir para. Ağızlarına geleni söylüyorlar. Nasılsa doğru olmadığını söyleyenlerin sesini duyurabileceği mecralar sınırlı. Yandaş yazarlardan biri diyor ki, “daha aday gösterilirken yakasından parti rozeti bizzat genel başkanı tarafından söküldü.” Bir başkası diyor ki “Muharrem İnce, polemikte üstün çıkabilmek için gazeteci azarlıyor.” Bir diğeri “Atatürk ile Öcalan posterleri arasında halay çekiyorsun.” Durmuyorlar. “Okyanus ötesinden sokma akıl”, “İnce’ye talimatı kim veriyor” diyerek kendilerince ‘FETÖ’ suçlaması yapıyorlar. Korkuyorlar. Bunu da gizleyemiyorlar. “Seçimden ziyade, var olup olamayacağımızın değerlendirmesidir” diye yazıyor biri. “Coğrafyamız savaş, terör, iflas, siyasi istikrarsızlıkla sarılmışken muhalefet bileşenleri Türkiye’yi yönetmeyi becerebilecek mi, bilmiyoruz korkuyoruz” diyor diğeri... Hele biri var ki cemaatin kucağından kendisini AKP’nin kucağına atmış. Hepsinden daha ileri gidiyor. İnce’nin Demirtaş’a ziyaretinin “midesini bulandırdığını” yazıyor. “Diyarbakır’da Demirtaş’ın evinde hanımının yaptığı çayı içmesi, 7 Haziran’da Demirtaş’a saz çaldırmanın ötesinde bir istismardır” diye devam ediyor. O kadar bol keseden sallıyor ki. Neresinden tutsan dökülüyor. Hani Muharrem İnce gitmedi eşi gitti Başak Demirtaş’ı ziyarete. Muharrem İnce de gidebilirdi elbette. Yaşasın ketılların kardeşliği Ama muhterem onu bile izlememiş. Oturmuş döşenmiş, muhtemelen beyaz çay içmedikleri için kızmıştır. Bir başkası ‘katil’e benzetiyor: “Şimdi bıyık altı gülerek ‘otomobil teknolojisi eski’ diyorlar ya. Cesedin başında, elindeki bıçağı unutarak, ‘vallahi ben öldürmedim’ diyen katile benziyorlar bu halleriyle.” Sorsan, hepsi de ülkenin geleceğini düşünen ‘gazeteci’ olduklarını söyler. Ama artık bunu da kimse yemiyor… Korkuyorlar. Haklılar da. Çünkü gidiyorlar artık. Gidişlerinin hızlandığını gördükleri her gün daha da korkuyorlar.. Korktukça yalpalıyorlar, şaşırıyorlar, yalan yanlış ağızlarına ne gelirse söylüyorlar… Cumhurbaşkanı Erdoğan, “istihbarattan aldığı bilgiye göre” Muharrem İnce’nin Diyarbakır mitingine katılanların neredeyse tamamına yakınının HDP’li olduğunu söylüyor. Mitingde birkaç Türk bayrağının yanı sıra ‘yabancı’ bayraklar olduğunu söylüyor. HDP bayrağı diyemiyor. Kendince yine bir algı operasyonu yapıyor… Muharrem İnce, ezberlerini bozdu. Beklemedikleri bir rüzgâr yakaladı. Şimdi de onları asıl korkutan şey oldu. Seçmen ittifakı; ketılların kardeşliği… Evet HDP, Millet İttifakı’nda yer almadı. Ama seçmen, ittifakı miting meydanlarında kurdu. Bir yandan seçmeni kandıracaklarını sanarak “Kürt kardeşlerimiz de Erdoğan’ı desteklemelidir. Kürt meselesinde yapılan her şeyi Erdoğan yapmış, her reformu Erdoğan gerçekleştirmiş, her hizmeti Erdoğan getirmiştir”, “Türkiye’nin Kürt sorunu yoktur” diyorlar ya. Kendilerini bile kandıramıyorlar artık. Öyle olsa Diyarbakır mitinginden bu kadar korkmazlardı. İnce’nin Kayseri mitingine “Yaşasın ketıl kardeşliği”, “İki ketıl bir olunca prompter bozulur” yazılı pankartı almamaları da bu yüzden… Sayın Erdoğan, istihbarat birimlerini boşa çalıştırmasın seçmen raporu kendisi yazıp verdi, buradan okuyabilir: “Yaşasın ketılların kardeşliği.” Ve o ketıllardan gelen mesaj açık, net: Huzur, barış, demokrasi, insan hakları, hukukun üstünlüğü, iş, aş… Olaylar ve GOrUSler EDİTÖR: NAZAN ÖZCAN posta@cumhuriyet.com.tr Yeniden yeni seçim ERHAN KARAESMEN Sayılarla seçim Prof. Dr. Geçen yıldan bu yana bir miktar artışla yurtiçi ve Seçim yoluyla siyasal iktidarların belirlenmesi yolunda dünyanın her yerinde olduğu gibi ülkemizde de “sağ” ve “sol” görüşlü siyasal par dışı olmak üzere toplam 59 milyon 391 bini (yurtiçinde 56 milyon 342 bin) bulmuş olan seçmen sayısını yüzde 85’in altına düşmemesi beklenen bir katılım oranı ve alışılagelmiş bir milyon mertebesindeki tiler karşı karşıya geldi. Çok partili seçim düzenine geçersiz oyun düşülmesinden sonra 49 milyon 482 dayalı demokratik oluşumlarda 1960’lardan bu yana bin (yurtiçi ve yurtdışı toplamı düşünüldüğünde ise 197779 dönemindeki çok kısa bir süre hariç, “sağ” 46 milyon 890 bin) geçerli oy bekleniyor. Bu arada, tavırlı partiler rakiplerine karşı üstünlük sağladı. yurtdışındaki seçmen sayısında yakın dönemlerde Ancak, son üç beş yıl boyunca bu durumda bir de izlenegelmiş artışlara göre, dikkat çeker bir sayısal ğişiklik gözlemek mümkün. “Sağ” oylar, büyüme durumu kendini gösteriyor. Bunun yanı sı ezici üstünlük sağlar statüden çıkma yoluna girdi. AKP’nin tüm ra Güneydoğu Anadolu’da bölge halkını küçümseyici ve saygısız bir yaklaşımla En son 2017 Nisan’ındaki Anayasa Referandumu’nda, “evet” ve “hayır” oylarının birbirine yakın çıkması, bu söylenenin çabalarına rağmen son bazı Güneydoğu illeri başta olmak üzere sandık taşımalı oy değerlendirmesi yapılacak oluşu gibi hoyratça karar belirgin örneği. Bu değişim, aslında 2015 genel seçimlerinde ilk kez kendini gösterdi. 56 milyon 608 bin seçmenlik bir tabandan yüzde 84’e yakın bir katılımla 47 mil üç beş yılda “sağ” oylar, ezici üstünlük lar, YSK ile ilgili öteden beri dile getirilen bazı tereddütleri yeniden ön plana çıkarıyor. AKP+ MHP oylarının 2017 referandu yon 507 bin oy kullanılmış ve bunların 46 milyon 163 bini geçerli oy özelliği taşımıştı. AKP’nin önceki on sene boyunca aldığı sağlamaktan çıkmaya başladı mundaki 24 milyon 325 bin “evet” oylarından MHP’nin hatta küçük bir miktar da olsa AKP’nin, İYİ Parti’ye kaybe en düşük oy miktarı olan, 18 milyon 867 deceği oylar ve o dönemde kendilerine bine, oy oranı olarak da yüzde 40.8’e inmiş oluşu ma oy vermiş olan Saadet Partisi’nin de desteğini çeke nidar bir gösterge idi. Onu izleyen üç ay içinde tekrarlanan seçimler çerçevesinde ise aşırı milliyetçi sağ seçmeninin AKP’den uzaklaşmasını kontrol etme ve hiç beklenmedik bir HDP çıkışının dayanaklarını zayıflatma amacı ile çok yüksek sesli bir antiterör propagandası yapıldı. Buna rağmen, AKP + MHP toplam oylarında azalmalar olduğu gözleniyor. Bu eğilim, ceği düşünülerek önümüzdeki seçimde kendilerini zafere götürecek yaklaşık 23 milyon 445 bin oyu yakalamasına yetmeyeceği rahatlıkla görülüyor. Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci tura kalacağı yönündeki epeyce bir sayıda uzmanın ve kurumun tanımladığı beklentiler, zaten bu doğrultuda. 2017 Nisan referandumunda devam etmişe benziyor. Parlamento seçimi Anketler 24 Haziran günü yapılacak bir diğer seçim, Mil Şimdi, o tarihten bu yana kendini gösteren ge let Meclisi’ne girecek partilerin belirlenmesi seçimi nel toplumsal eğilimlere sayısal olarak bir bakma dir. Bu durumda, HDP’nin yandaş firma anketleri yı deneyelim. Anket geliştirme kurumlarının bir ne göre yüzde 10’u bulamayan ama diğer anketler bölümü, yurttaş gruplarını bilgilendirme ve yakla de 5 milyon mertebesinin yakalayacağı oyları kri şık saptamalar yapma amacına yönelir. Ancak, bir tik bir açmaz yaratıyor. Çünkü seçim bölgelerinde diğer bölümü de kendine yakın gelen ya da birta partilerin çıkaracağı milletvekili belirleyici d’hondt kım maddi çıkar ilişkileriyle bağlı oldukları siya yöntemi, yüzde 10’lar mertebesinde bir siyasal par sal parti lehine bir baskı yaratma amacıyla hareket tinin sayısal değerlendirmeye girmemesi en çok oyu eder. İçinde bulunduğumuz seçim atmosferi içeri alacak olan partinin sıçramalı bir şekilde lehine ola sinde, değişik anket sonuçlarında birbirine yüzde caktır. Bu durum seçimlerin kaderine de tesir ede 810 mertebesinde uzak düşenlerin sayısal sonuçla cek. Aydınlık Türkiye yanlısı ilerici aydın okur ya rı birbirine yakın çıkabiliyorsa, bu durum Türk si zar yurttaşlardan bir kesiminin vekil seçiminde yaset yaşamında öteden beri mevcut olan bir garip HDP’ye oy verme eğiliminde oluşlarının izlenmesi yandaşlık anlayışının ürünüdür. zaten bu kuşkulu durumdan kaynaklanıyor. KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK behicak@yahoo.com.tr ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI kamilmasaraci@gmail.com TELEVİZYON 06.00 Güne Merhaba 08.45 Günün Ekonomisi 09.00 Parametre 10.00 10’dan Sonrası 13.00 Bugün 15.00 Günlük 17.40 Can Oba ile Ramazan Tatları 18.00 Ana Haber 21.00 Gece Görüşü 07.30 Güne Başlarken 11.00 Ayşenur Arslan ile Medya Mahallesi 13.00 Haber Masası 16.00 Haber Kritik 17.00 İz Bırakanlar 18.00 Ana Haber 21.00 Rahmi Aygün ile Kritik 00.30 Gün Sonu 07.00 Güne Bakış 10.30 Biz Bize 12.00 Haber 14.30 Gündemin İçinden 16.00 Güncel 18.15 Kültür Sanat 19.00 Doğru Seçim 20.00 Ana Haber 21.00 Yeniden Yaşam Yolculuk 23.00 Türk Düşünürler 00.00 Gece Haberleri 07.00 Gün Başlıyor 07.55 Hava Durumu 09.00 Güne Bakış 12.00 Gün Ortası 14.00 Manşet 14.45 Spor Bülteni 17.00 Akşam Haberleri 19.00 Ana Haber 20.00 Açık ve Net 21.00 Enine Boyuna 01.00 Açık ve Net 07.00 Dizi: Yabancı Damat 09.45 Dizi: Aşkı Memnu 12.45 Gelinim Mutfakta 15.00 Magazin D 16.30 Dizi: Arka Sokaklar 19.00 Ana Haber 20.00 Çarkıfelek 22.45 Film: Herkül: Efsane Başlıyor 00.45 Dizi: Galip Derviş 04.00 Dizi: Çemberimde Gül Oya 07.00 Gün Başlıyor 09.30 Aykırı Belgesel 11.15 18 Dakika 13.30 Türkiye’nin Seçimi 14.00 Haber 14 17.00 Tele Ekonomi Raporu 18.00 Seçime Doğru 19.00 Ana Haber 20.05 18 Dakika 21.00 Türkiye’nin Seçimi 23.00 Gün Bitiyor 01.00 Türkiye’nin Seçimi BULMACA SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 2 3 4 5 6 7 8 9 SOLDAN SAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1/ “Menekşebalığı” da denilen ufak bir balık. 2/ Kongo Demokratik Cumhuri 1 S İ NS İ N P İ 2 E F E R İ ME L 3 NAVÇAĞAN 4 S Z ENDOS T 5 ES İ R ER R 6 NAN İ K İ N İ yeti’nin eski 7 T E L A L E Ş adı... Doğu Karadeniz, dağlarının 8 T İ F EREÖÖ 9 ARDA ARAR yüksek kesim lerinde yaygın geçici kırsal yerleşme tipi. 3/ Balçık... Karabük’ün Yenice ilçesinde bir kanyon. 4/ Utanç duyma... Balı alınmış petek. 5/ Tokat’ın bir ilçesi. 6/ Buğday tanesinin olgunlaşmış içi... Tantal elementinin simgesi. 7/ Macaristan’da üretilen ünlü bir şarap... Kastamonu yöresinde yufka ekmeğine verilen ad. 8/ Halaylarda karşılıklı söylenen mâniye verilen ad. 9/ Sarhoş ya da külhanbeyi bağır ması... “ ektim biçemedim / Bir düş gördüm seçemedim” (Türkü) . YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ İçilmiş sigara artığı. 2/ Voltaire’in bir tra jedisi... Bölmeli göçebe çadırı. 3/ Türlü işlerde kullanılan ince ve uzun metal çubuk.. “Diya bet” de denilen hastalık. 4/ Yüz metrekare tu tarında yüzey ölçüsü birimi... Gürültü, patırtı. 5/ Datça Yarımadası’na verilen bir başka ad. 6/ Bir şeyin içindeki öz... Uzaklık anlatmak ta kullanılan söz. 7/ “Geko” da denilen iri bir kertenkele... Deriden sızan tuzlu sıvı. 8/ Halk dilinde kartala verilen ad. 9/ Çanakkale Boğazı’nda, pek çok deniz kazasının meydana geldiği bir burun... Osmanlılar döneminde kullanılan bir ağırlık ölçüsü. C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear