16 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Salı 29 Mayıs 2018 4 Tayyip Bey’in B ve C planları ne? İlk bakışta inanılmaz olsa da yaptığım küçük araştırma sonunda gördüm ki sandığa gitmeye dört haftadan bile az zaman kaldığı şu günlerde dahi 24 Haziran günü, Cumhurbaşkanlığı’nın yanı sıra bir de yasama seçimleri yapılacağını çoğu kişi hâlâ bilmiyor. Aynı anda başlayacak olan bu iki seçimin “yürütmenin başı” Cumhurbaşkanı ile artık ne kadar yasama yetkisi kalmış ise Meclis’in ayrı çoğunluklardan oluşmasıyla çelişkili sonuçlar vermesi mümkündür. Cumhurbaşkanı Tayyip Bey, büyük tepkilere yol açan ünlü Londra gezisi sırasında, Bloomberg TV’den Guy Johnson’un, cumhurbaşkanı seçilmesi halinde, kendisine muhalif bir Meclis ile karşı karşıya kalması halinde ne yapacağı sorusu üzerine şu yanıtı vermiş: Yani A planı, B planı, C planı bütün bunlar tabii ki olacaktır. Önce bir noktayı vurgulayalım. Benzer durumla, klasik başkanlık rejiminin uygulandığı ABD’de çok karşılaşılmıştır. Kongre ile ayrı çoğunluktan olan “Başkan”lara bu durumda “Topal Ördek” denir. Daha değişik “Başkancı” sistemin uygulandığı şu andaki Fransız sisteminde de yürütme yetkisini paylaşan cumhurbaşkanı ile başbakanın ayrı çoğunlukta olmaları durumu, iki kez ülkenin olgun demokrasi geleneği sayesinde “cohabitation” diye adlandırılan uygulama ile çözülmüştü. Tabii bizim kendine özgü Reis sistemimiz ne ABD ne Fransa’daki duruma benzer. Zaten bizim “Reis”imiz de “topal ördek”liğe asla rıza göstermez. HHH Aslında, bizim kendine özgü “Reis sistemi”mizde Cumhurbaşkanı lehine yasama ve yürütmeyi denetleme yetkisi hepten elinden alınmış olan, Meclis karşısında, anayasanın 104. maddesinde öngörülen Cumhurbaşkanlığı kararnameleriyle iktidarın sürdürülmesi mümkündür. Ama bizim ne ABD’ye ne de Fransa’ya tam olarak benzeyen kendine özgü Reis sistemimiz dizayn edilirken yine 104. maddeye şöyle bir hüküm konulmuştur: “Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile kanunlarda farklı hükümler bulunması halinde kanun hükümleri uygulanır.” Sınır tanımayan iktidar algısı böyle bir kısıtlanmayı kabul edemeyeceğine göre, doğrusu Tayyip Bey’in bu durumda B ve C planlarının ne olduğu kadar diğer Cumhurbaşkanı adaylarının da bu konuyu kendisine neden sormadıklarını çok merak ediyorum. Gerçekten de şimdiye kadar soruyu soran olmadı. Benzer durum 2015 seçimlerinde olmuş ve Tayyip Bey Cumhurbaşkanı iken o yılın haziran ayında yapılan parlamento seçimlerinde AKP çoğunluğu kaybetmişti. Kendisini cumhurbaşkanı seçen milli iradeye fevkalade saygısı olan Tayyip Bey bu defa kendi istediği çoğunluğu seçmeyen milli iradeyi, “ben milli iradeye milli irade demem, istediğimi seçmeyince” diyerek o zamanki anayasanın bugün değişmiş olan 116. maddesini zorlayarak, yeniden seçime gidilmesine ön ayak olmuştu. HHH Yalnız Tayyip Bey’in, çocukların saklambaç oyununda yaptıkları gibi, bu defa da “çanak çömlek patladı!” diyerek beğenmediği Meclis çoğunluğunu değiştirmek için sandıkları yeni baştan kurdurması halinde, yine anayasanın 104. maddesinde öngörüldüğü üzere, Cumhurbaşkanlığı seçiminin de yenilenmesi gerekmektedir. Bu durumda seçmenin “çanak çömlek patladı(!)”ya, “sayım suyum yok arkadaş(!)” cevabını vererek Meclis yerine, Cumhurbaşkanı’nı değiştirmeye kalkması ve “yürütmenin başı”nın Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olması da hiç ihtimal dışı değildir. Bütün bu hususları da düşününce, sayın adayların, içinden hiç değilse birinin çıkıp da Tayyip Bey’e “gerçekten, B ve C planlarınız nedir” diye neden sormadığını doğrusu çok merak ediyorum. AHMET HAKAN’A YANIT: Gülün diye değil görün diye yazıyorum Edirne Cezaevi’nde tutulan cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş, Hürriyet yazarı Ahmet Hakan’ın kendisine yönelik eleştirilerine Twitter’dan karşılık verdi. Demirtaş, Hakan’ın “Adayların masalarına koymaları için kısa notlar” başlığıyla yazdığı “Tamam, esprilisiniz, anladık. Ama espriye de bu kadar abanılmaz ki! Esprinin de taşıyacağı bir yük vardır yani” ifadelerine şöyle yanıt verdi: “Haklısın. Tam 20 ay önce bir gece yarısı evimden adeta kaçırıldım ve suçsuz yere bir hücreye atıldım. Üstelik de cumhurbaşkanı adayıyım. Dediğin gibi durum hiç komik değil. Ben de ‘gülün’ diye atmıyorum tweet’leri, ‘görün’ diye atıyorum.” l Yurt Haberleri EDİTÖR: ALPER İZBUL / TAMER KAYAŞ TASARIM: BAHADIR AKTAŞ ‘Taşımalı seçim’e 3 üyeden karşı oy Mühürsüz oylara onayla ‘şaibe’ iddialarını güçlendiren YSK, 19 ilde 144 bin kişinin oy kullanacağı sandıkların taşınacağını açıkladı. HDP bu karara sert tepki gösterdi Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Başkanı Sadi Güven, 24 Haziran seçimlerinde 144 bin seçmenin taşınmasına karar verildiğini açıkladı. Güven, sandıkların taşınması konusunda Bitlis, Erzurum, Adıyaman, Kars, Muş, Elazığ, Van, Şanlıurfa, Tunceli, Ağrı, Hakkâri, Siirt, Batman, Bingöl, Iğdır, Erzincan, Diyarbakır, Mardin ve Şırnak illerinin valilerinden talep geldiğini, bu talebin de taşımanın da ilk kez olmadığını söyledi. Güven, “dağınık mahallelerde veya köylerin birbirine yakın olduğu yerlerde” sandık taşıma kararı verildiğini belirtti. 24 Haziran seçimleri öncesinde YSK’nin yeni bir görevinin daha olduğunu belirten Güven, seçim güvenliği açısından gerekli görülmesi durumunda, sandıkların en yakın seçim bölgelerine taşınmasına, sandık bölgelerinin birleştirilmesine karar verilebileceğini aktardı. Söz konusu 19 valiliğin, il ve ilçedeki tüm sandıklar için taşıma talep etmediğini belirten Güven, “İldeki, ilçedeki, seçim güvenliği açısından tedbir alınmasını, birleştirilmesini, taşınmasını gerekli gördükleri belirli sandıklarla ilgili talepte bulundular. Güvenlik ama seçmenin hür iradesiyle sandığa gitmesi de çok önemli. Seçmen sayısını, mesafe durumunu da göz önüne alarak karar verdik. Azami olarak seçmenlerin yürüyebileceği 5 kilometreyi esas aldık. Taşıma kararı verdiğimiz sandıkların yarısı 2.5 kilometre mesafede. Güvenlik gerekçesiyle taşınmasına karar verdiğimiz sandıklardaki seçmen sayısı 144 bin. Taşıma kararı verdiğimiz sandıkların çoğu da daha önceki seçimlerde zaten ‘Oy aldığımız köyler AKP’li köylere taşınmış’ Ayhan Bilgen HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen, YSK’nin aldığı sandık birleştirme ve taşıma kararlarına tepki göstererek, “HDP’nin yüzde 7080 oy aldığı köylerle ilgili taşıma kararı alındı, sandıkların taşındığı köylerde de AKP’nin yüzde 7080 oy aldığı görülüyor” diye konuştu. HDP’nin sadece yüzde 10’la değil, her türlü barajla uğraştığına işaret eden, “YSK’nin 144 bin seçmeni etkileyen sandık taşıma kararı, seçimin sonucunu belirleyecek ciddi bir sayısal niteliği etkiliyor. Birkaç bin seçmenle hangi milletvekilinin seçileceğinin belli olduğu bölgelerde, 144 bin seçmenin hak gaspına maruz kalacağı çok açıktır. Bu seçmen iradesinin tanınmamasıdır” diye konuştu. Düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmeler de yapan Bilgen, HDP’nin milletvekili adayları olan İdris Baluken, Bedriye Yorgun, Turgut Öker, Yüksel Akgün ve Abdullah Gürgen ilgili verilen kararların doğrudan seçme ve seçilme hakkına yönelik ihlaller olduğunu da dile getirdi. Bilgen, “Baluken’le ilgili de para cezası verilmiş, infaz tamamlanmıştır, ama buna rağmen bölge mahkemesi hızlı bir operasyonla adaylığını engellemiştir” dedi. l ANKARA /Cumhuriyet taşınan sandıklar. Seçmenin çok fazla mağdur olmamasına dikkat ederek böyle bir karar verdik” dedi. Van’da 224 sandık Sandıkların birleştirilmesini talep eden ve başvurusu kabul edilen illerden olan Van’da YSK’nin açıkladığı listeye göre, 10 ilçede 224 sandık birleştirilecek. Van bu sayı ile en çok sandık birleştirilmesi yapılan kent oldu. YSK, sadece sandık birleştirilmelerine değil, aynı zamanda bir mahallede yaşayan seçmenlerin bir bölümünün iki ayrı mahalede oy kullanmalarına da karar verdi. 3 üyenin gerekçesi Karşı oy kullanan YSK’nin üç üyesi gerekçelerinde şu ifadeleri kullandı: “Sandıkların taşınması ya da sandık bölgelerinin birleştirilmesine ilişkin talepler incelendiğinde, 1 Kasım 2015 Genel Seçimleri ile 16 Ni san 2017 halkoylamasında adı geçen mahallerde sandık kurulmuş ve seçimler gerçekleştirilmiştir. Bu kez bu mahallere yönelik herhangi somut bir seçim güvenliği sebebi belirtilmeden idare tarafından soyut gerekçeler ileri sürülerek sandıkların taşınmasına ya da birleştirilmesine karar vermek bu mahallere ilişkin seçmen sayısı ve taşınmasına karar verilen yere olan uzaklığı nazara alındığında hakkın kullanımının özünü ortadan kaldırabilecek şekilde olduğu dikkate alınmalıdır.” Temelli: Amaç HDP’yi baraj altında bırakmak HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, Kocaeli’deki Topçular Mahallesi’nde partisinin seçim bürosunu açtı. Büro önünde toplanan yurttaşlara hitap eden Temelli; iktidarın, HDP’yi baraj altında bırak mak istediğini belirterek, şu ifadeleri kullandı: “Cumhurbaşkanı adayımızı serbest bırakmıyorlar. Polis, jandarmanın eliyle birçok çalışmamız engelleniyor. Sadece kolluk güçleri değil, YSK de bu suça ortak olmaya devam ediyor. Bu vatandaşlarımızı yerinden, yurdundan uzaklaştırarak taşımak istiyor. Çok iyi biliyoruz ki taşıyamazlar. Maksat HDP’ye oy verecek halkımızın sandıklara ulaşmasını engellemek. YSK’yi de kendi iktidar hesaplarına alet ediyorlar” dedi. YSK ve AYM üyelerine seslenen Temelli, “Eğer aldığınız maaşları hak etmek istiyorsanız, halktan yana tercihinizi kullanın. Çünkü 24 Haziran’da bu iktidar gittikten sonra işlediğiniz suçların hesabını sizden de soracağız” ifadelerini kullandı. l ANKARAVANKOCAELİ / Cumhuriyet Sokağın sorunları Meclis’e HDP, 24 Haziran’da daha fazla vekil çıkarmak istediği Ankara adaylarını tanıttı. Veli Saçılık, seçilmesi durumunda yapacağı ilk işin Meclis’te bir işçiyi ağırlamak olacağını belirtti DEMİRTAŞ VAATLERİNİ PAYLAŞTI: Eğitim ve sağlıktan tek kuruş kısmak yok HDP’nin tutuklu cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş, Twitter hesabı üzerinden sürdürdüğü seçim kampanyasında, dün eğitim vaatlerini anlattı. Attığı bir seri tweete, “Uzun twit’ler atmak istemiyorum ama size ulaşmamın başka yolu da yok. Bu adaletsizliğin kendisi bile, bu zulüm düzeninin değişmesi gerektiğinin ispatıdır” diye başlayan Demirtaş, takipçilerinden yorum ve önerilerini beklediğini söyledi. Zengin yoksul ayrımı yapmaksızın her çocuğun nitelikli eğitim alma hakkı olduğuna vurgu yapan Demirtaş, “Çocuklarımızı kobay haline getirip perişan edenlerin yarattığı tahribatı gidereceğiz” dedi. Selahattin Demirtaş’ın eğitim alanında vaatlerini içeren tweet’leri şöyle: n İki yılda tüm okullarda tekli eğitime geçecek, sabahçıöğlenci uygulamasını kaldıracağız. Okul öncesi eğitimi zorunlu yapacağız. Tüm bunlar için, 190 bin yeni derslik yapacağız ve 300 bin öğretmeni atayacağız. Sözleşmeli ve ücretli öğretmenlerin tamamını kadroya alacağız. n Yeni dersliklerin maliyeti 48 milyar TL. Yeni öğretmenler için yıllık bütçeyi 18 milyar TL artıracağız. Çocuklarımız için her şeyimizden tasarruf edeceğiz ama eğitim ve sağlıktan tek kuruş kısmayacağız. Böylece, sabahın köründe okula giden çocuklarımızın dramını bitireceğiz. n Okullar arasındaki nitelik farkını ortadan kaldıracağız. Eğitimciler, veliler ve öğrencilerle tartı şarak onların talep ve önerileri çerçevesinde, ülkedeki her okulu birer bilim ve sevgi yuvasına dönüştüreceğiz. n Okul öncesi eğitimden lise sona kadar tüm kademeleri zorunlu eğitim kapsamına alacağız. 4+4+4 sistemini kaldıracağız. Çocuklarımızı yarış atı gibi gören sınav sistemlerini mutlaka sona erdireceğiz. Sonuç odaklı değil, süreç odaklı bir ölçme ve değerlendirmeyi esas alacağız. n Öğretmen aylığına yüzde 50 zam yapacağız. Eğitim fakültelerindeki eğitimin kalitesini artıracak tedbirlerle, mevcut öğretmenlerimizin mesleki yeterliliğini güçlendirecek projeleri hayata geçireceğiz. Her ile “Öğretmen Destek Akademisi” kuracağız. n Resmi dilimiz Türkçenin yanında, her çocuğun anadilinde eğitim hakkını tanıyarak, zenginliklerimizi demokrasimizin harcı yapacağız. Biz tüm bunları, ülkemizi bütün farklılıklarıyla çok sevdiğimiz için yapacağız. MAHMUT LICALI HDP, 24 Haziran seçimlerinde Ankara’da yarışacak milletvekilli adaylarını dün Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde düzenlenen etkinlikle tanıttı. Et kinlikte, HDP’nin cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş’a ilişkin bir sinevizyon gösterisi yapılmasının ardından; HDP’ye Ankara’da destek veren sivil toplum kuruluşları ve parti bileşenlerinin temsilcileri kısa konuşmalar yaptı. Açılış konuşmasını yapan HDP Ankara İl Eş Genel Başkanı Nur Aytemur, eşitsiz bir seçim süreci yaşadıklarını belirterek, “OHAL şartlarında toplumun en az yarısının terörist ilan edildiği, eşbaşkanların ve vekillerin rehin alındığı, cum hurbaşkanı adayımız Selahattin Demirtaş’ın zindanda tutulduğu, bütün demokratik hakların ağır bir saldırı altında olduğu bir süreçte seçime gidiyoruz” diye konuştu. Önder’den veda HDP Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder de konuşmasının veda konuşması gibi olacağını belirterek, “Sanırım ben her seçim konuşmasında çıkıp veda edeceğim. Tabii ki devrimciliğin vedası, mücadalenin de molası olmaz” dedi. Önder, “Yitirdiklerimiz ve tutsak olan yoldaşlarımızın çokluğu sayılamayacak duruma gelmişse, bizimle dayanışmada olan yoldaşlarımızın sayısı da sayılamayacak duruma gelmişse, bu memlekette devrimin vakti gelmiş demektir, bunu demokratik bir zaferle taçlandırmamak olsa olsa bizim eksikliğimiz olur” diye konuş tu. Önder, siyasi yaşamında yaşadıklarını anlatarak “Bunların hiçbiri Ankara’yı Meclis’te temsil etmek kadar bana anlamlı, değerli gelmedi” diye konuştu. Önder’in konuşmasının ardından HDP’nin Ankara milletvekili adayları tek tek anons edilerek sahneye davet edildi. Saçılık’ın ilk yapacağı HDP’nin Ankara 3. bölge 1. sıradan adayı aktivist Veli Saçılık da milletvekili seçilmesi durumunda Meclis’te parlamenter olarak yapacağı ilk işi Cumhuriyet’e açıkladı. Saçılık, “Benim Meclis’te ilk yapmak istediğim; bir Ostim işçisi ya da Sincan’daki organize sanayi işçisini misafir etmek. Emekçilerin sesi olacağım diye bir iddiam var. Yemin ettikten sonra ilk olarak bunu yapmayı planlıyorum” diye konuştu. Seçildikten sonra sokağın sorunlarını Meclis’e taşıyacağına işaret eden Saçılık, Meclis’le sokak arasında Çin Seddi olmaması gerektiğine işaret etti; “O seddi kaldıracağız” dedi. l ANKARA ‘Demirtaş TV’ye ankesörlü telefonla bağlansın’ HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen, partilerinin cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş’ın propaganda hakkını cezaevi koşullarında kullanabilmesi için Adalet Bakanlığı’na başvuruda bulundu.  HDP Basın Bürosu tarafından yapılan bilgilendirmeye göre, başvuruda Demirtaş ile televizyon programı yapmak isteyen, görüşmek isteyen basın mensuplarına da izin verilmesi talep edildi.  Ayrıca  Demirtaş’ın Fox TV’de yayımlanan “Liderler Fox’ta” programına cezaevindeki ankesörlü telefondan katılabilmesinin sağlanması da talepler arasında yer aldı. C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear