23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
DUNYA MİDİLLİ’DE SALDIRI İDDİASI Yunanistan’ın Midilli Adası’nda “Irak ve Suriyeli Araplardan oluşan bir grubun, Rojovalı göçmenlerin kaldığı kampa demir sopalarla saldırdığı, 4 göçmenin hayatını kaybettiği” öne sürüldü. Rudaw’ın haberine göre, Arap grubun Suriye’nin Deyr ez Zor kentinden ve Irak’tan gelenlerden oluştuğu iddia edildi. Haberde Yunan polisinin olay yerine gelmediği savunuldu. Koreler’den sürprizPazar27Mayıs2018 EDİTÖR: BETÜL BERİŞE TASARIM: İLKNUR FİLİZ 15dishab@cumhuriyet.com.tr Trump’la görüşmesi bilmeceye dönen Kuzey Kore buluşmalideri, Güney Kore Devlet Başkanı Moon’u ağırladı Uzun süre sonra bir ilke imza atarak 27 Nisan’da sınırda bir araya gelen ve yarımadadaki nükleer bulutları dağıtan Ku zey ve Güney Kore liderleri dün süpriz bir adım daha attı. Güney Kore Devlet Başkanı Moon Jae in ile Kuzey Kore Devlet Başka nı Kim Jong un, ABD’nin Kim zirvesini iptal etmesinden iki gün sonra sınırda görüştü. Bu ikinci zirve, sınırın ku zey tarafında düzenlendi. İki liderin yine sınırdaki Panmunjom köyünde ama bu sefer kuzey tarafında Kuzey ve Güney Kore liderleri geçen ay barış umudu doğuran tarihi gö kalan Tongilgak’ta bir araya geldiği, zirvede Kuzey Kore ve ABD arasındaki ola rüşmelerinin ardından dün bir kez da sı bir görüşmeyle ilgili fikir ha bir araya geldi. İkili birbirini kucak alışverişlerinde bulunuldu larken görüşme sınırdaki Panmunjom ğu belirtildi. köyünde, bu kez Kuzey Kore tarafında Güney Koreli yetkililer kalan Tongilgak’ta gerçekleşti. Moon’un iki saatlik zirveyle ilgili bugün bir açıklama yapacağını duyurdu. ABD Başkanı Donald Trump, Kuzey Kore lideri Kim Jong Un ile 12 Haziran’da Singapur’da yapılması planlanan zirveyi Kim tarafından sergilendiğini belirttiği “bariz düşmanlık” nedeniyle iptal ettiğini açıklamış ancak kısa bir süre sonra zirvenin gerçekleşebileceğini söylemişti. Trump, fikrinin değişmesinin sebebi olarak zirvenin iptal edildiğini açıklamasından sonra Pyongyang’dan gelen yanıtı işaret etmişti. u‘AmBuDdiulehdâilyâavloagr’ Trump, Kim cephesinden gelen açıklamaya atıfla, “Bu sıcak ve üretken açıklamayı almak güzel haber. Yakında bunun nereye gideceğini göreceğiz. Umarız ki uzun ve kalıcı refah ve barışa doğru olur. Sadece zaman (ve yetenek) bunu gösterecek!” mesajını Twitter’dan paylaşmıştı. Güney Kore Devlet Başkanı Sözcüsü ise “ABDKuzey Kore diyaloğu için umudun hâlâ olması bir şans, gelişmeleri dikkatle izleyeceğiz” açıklamasını yapmıştı. Trump, Kuzey Kore ile görüştüklerini ve her iki tarafın da bu zirvenin gerçekleşmesini istediğini de ifade etmişti. Kim ve Moon, 27 Nisan’da Panmunjom’daki Barış Evi’nde Kuzey Kore ve Güney Kore lideri arasında 2007’den bu yana gerçekleşen ilk görüşme olarak tarihe geçen zirvede bir araya gelmişti. Zirve sonunda imzalanan Panmunjom Deklarasyonu’nda Yarımada’nın “nükleer silahlardan tamamen arındırılması” ve “iki ülke arasındaki savaşın bu yıl nihai olarak sonlandırılması” amacında mutabık kalınmıştı. ‘Evet’ yanlısı cephe ilk sonuçlarla birlikte kutlamalara başladı. İrlanda’da savita UNUTULMADI... Referanduma kadar uzanan kürtaj tartışması altı yıl önce,17 haftalık hamile 31 yaşındaki Savita Halappanavar’ın ağrıları ve düşük yapacağı endişesiyle yaptığı kürtaj başvurusunun reddedilmesinin ardından kısa süre sonra hayatını kaybetmesi ile alevlenmişti. Kocası, kürtaj taleplerinin “İrlanda’nın Katolik bir ülke olduğu ve ceninin kalbinin hâlâ attığı” söylenerek geri çevrildiğini anlatırken otopside genç kadının ölüm sebebi, kan zehirlenmesi olarak belirlenmişti. Ülkede Savita’nın resminin ‘sessiz devrim’yeraldığıgrafitilerinönüneçiçeklerbırakıldı. Suriye ordusu Şam çevresini IŞİD’den tümüyle kurtardı. Uzun yıllardır savaşın merkezindeki bölge adeta enkaza dönmüş durumda. ŞAM’A ‘OPERASYON YAPMA’ UYARISI ABD’nin gözü Deraa’ya çevrildi Suriye ordusunun Şam çevresinden IŞİD’i çıkararak 2012’den bu yana yitirdiği kontrolü yeniden ele alması, “kuzey ve güneye yöneleceğiz” açıklamaları ABD’yi alarma geçirdi. Muhaliflere yakın Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, ordunun Şam’dan ülkenin güneybatısındaki Ürdün ve İsrail sınırındaki Deraa’ya doğru harekete geçtiğini duyurmuştu. Suriye’de askeri konuşlanması olan, Ankara’nın terör örgütü kabul ettiği YPG’nin ana unsurunu oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri’ni destekleyen ABD’nin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert’ten dün “gerilimi azaltma bölgesi”ne yönelik bir ihlale yanıt olarak her türlü önlemi alacağız” çıkışı gel di. Washington’ın Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad’ı “çatışmaları büyütmeme” konusunda uyardığı kaydedildi. Rusya, Ürdün ve ABD’nin geçen yıl vardığı anlaşmayla Suriye’nin güneybatısındaki cihatçıların etkinliğindeki Deraa çevresinde “gerilimi azaltma bölgesi” oluşturulmuştu. Eve dönüş yolu... Öte yandan, Suriye ordusu, zorunlu askerlik için iç savaşın başlamasından bir yıl önce 2010’da silah altına alınan erkeklerin evine dönebilmesinin yolunu açtı. Kararla birlikte 18 ay için askere alınan ancak savaş nedeniyle 7 yılı aşkın süredir askerlik yapanların görevlerinin bittiği açıklandı. Riyad, Almanya ile ‘ticareti kısıyor’ Suudi Arabistan ve Almanya arasında halihazırda geçen yıl Alman Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel’in Riyad’ı bölgede serüven peşinde olmakla suçlaması ve Berlin’in Yemen’deki savaşa doğrudan taraf olan ülkelere silah ihracatını durdurma kararı ile gerilen ilişkilerde gerilim sürüyor. Almanya’da yayımlanan Der Spiegel dergisine göre, Suudi Arabistan, Berlin’in Ortadoğu po litikası nedeniyle Alman şirketleri ile iş ilişkilerini dondurdu ve artık iş siparişi vermeme kararı aldı. Haberde Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın bu konuda hükümete talimat verdiği savunuldu. Riyad’ın bu kararından özellikle Suudi Arabistan Sağlık Bakanlığı ile yoğun iş ilişkisi olan Siemens, Bayer ve Boehringer gibi şirketlerin etkilenebileceği belirtiliyor. Bartholomeos vatikan’a gitti Katoliklerin ruhani lideri Papa Françesko, Fener Rum Patriği Bartholomeos ile Vatikan’da bir araya geldi. Papa’nın dün kabul ettiği isimler arasında Berlin Eyalet Başbakanı ve Belediye Başkanı Michael Müller de vardı. Macron’a öfke dinmiyor Fransa’da Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un tartışmalı ekonomi ve eğitim reform paketine yönelik protestolar sürüyor. Başta Paris ve Marsilya olmak üzere ülkenin pek çok bölgesinde dün 69’u aşkın sendikanın yanı sıra sol cepheden “Boyun Eğmeyen Fransa” hareketi lideri Jean Luc Melenchon’un destek verdiği, on binlerce kişinin katılımıyla eylemler düzenlendi, hükümetin politikalarına tepki gösterildi. Sendikalar uzun süredir Macron’un ekonomik reform paketi adı altında hakların tırpanlanmasına gidilmesine yönelik eleştirilerini dile getirerek greve gidiyor. Marsilya’da kalabalığa seslenen Melenchon, Macron’un kamusal hizmetler, sosyal politikalar, emekçilere yönelik kesinti politikaları uyguladığını söyledi. “Bu ülke zengin, ülke paylaşmak zorunda” dedi. Polisin yaklaşık 30 eylemciyi gözaltına aldığı savunuldu. Kürtaj referandumunda ‘evet’ cephesi kazandı Avrupa Birliği içinde en sert kürtaj yasasına sahip ülkelerden İrlanda’da kanunun değişmesi için önceki gün yapılan referandumda kazanan “evet” diyenler oldu. Resmi sonuçlara göre, katılımcıların yüzde 66.4’ü “evet” dedi. Sandığa katılımın yüzde 64’le son dönemdeki en yüksek oran olduğuna işaret ediliyor. Geçen yıl koltuğa gelen ülkenin ilk eşcinsel Başbakanı Leo Varadkar, sonuçları “sessiz bir devrim” olarak nitelendirdi. Dublin’de destekçilerine seslenen Varadkar, “Büyük bir demokratik eylem” ifadesini kullandı. Referandumda katılımcılara “Anayasanın kürtajı yasal olmaktan çıkaran 8. maddesinde değişiklik yapılmasını isteyip istemedikleri soruldu. BBC’nin haberine göre “hayır” kesiminin önemli merkezlerinden olan “8. maddeyi kurtarın” cephesi dün yenilgiyi kabul etti. Ancak İrlanda’da “kürtaj klinikleri açıldığı takdirde buna karşı seslerini yükselteceklerini” söyledi. Kiliseye darbe 1983 yılında yapılan referandumla yürürlüğe giren 8. madde kürtaja sadece doğrudan gebelikle bağlantılı hayati bir tehlike söz konusuysa izin veriyor. Ensest veya tecavüz sonucu oluşan gebelik durumlarında, fetal büyüme bozuklukları tespit edilse dahi kürtaja izin verilmiyor. Mevcut düzenlemede, “Devlet doğmamış bebeklerin yaşam hakkını, annenin yaşam hakkıy la eşdeğer tutarak tanır ve bu hakkı yasalarla teminat altına alır” ifadesi bulunuyor. Yasağa rağmen kürtaj yaptıran kadınlar, 14 yıla kadar hapis cezasıyla yargılanabiliyor. Yeni uygulamaya göre, 12 haftaya kadar olan hamileliklerde kürtaj yasağı kalkacak, 12 haftadan 24 haftaya kadar olan gebeliklerde yapılan başvurularda ise annenin ya da fetüsün hayati tehlikesi olması şartı aranacak. Ülkede kürtaj yasağının en büyük destekçisi Katolik kilisesi. Ancak son yıllarda çocuk tacizi skandallarının da merkezine yerleşen kilise etkisini yitirmeye başladı. Üç yıl önce de ülkede eşcinsel evliliklere izin verilmesine ilişkin referandumdan “evet” çıkmıştı. Batı’ya kırmızı çizgi çıkışı Moskova’dan halihazırda gerilimli ilişkilerin yaşandığı Batı’ya, bir kez daha Doğu Avrupa’ya yönelik askeri konuşlanma hamlelerine tepki yükseldi. St. Petersburg Uluslararası Ekonomi Forumu’nda konuşan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Batı’nın Rusya’nın çıkarlarına saygı duyması gerektiğini söylerken NATO genişlemesinin ülkesi için tehdit taşıdığına işaret etti. Sputnik’in aktardığı habere göre, “NATO’nun sınırlarımıza dayanması yetmiyormuş gibi yarın Ukrayna’yı da içine katacakları ve oraya radarlarla füze savunma sistemlerini yerleştirdiği yönünde şüpheler oluştu” ifadesini kullandı. “Sınırlar vardır. Kırmızı çizgiyi geçmemek gerekir” dedi. Öte yandan Amerikan National Interest dergisinde yer alan bir makalede, NATO’nun en kötü kâbusunun, “tepeden tırnağa silahlı Kaliningrad” olduğu görüşü aktarıldı. Rusya’nın Kaliningrad bölgesine yerleştirilen füzeler ve tokyomoskova ada diyaloğunda Abe dün Moskova’da Güney Kore’de Kış Olimpiyatları’nda buz dansında altın madalya alan Rus Alina Zagitova’ya Japon Akita cinsi köpeğin hediye edilmesi törenine katıldı. Yavru köpeğin Abe’yle sevimli halleri objektiflere yansıdı. filonun, ABD ve Avrupa ordularının hareket alanını önemli ölçüde küçülttüğü savunuldu. “NATO’nun Rus ordusuna karşı koymak için yeterli imkânlara sahip olmadığı” iddia edildi. Japonya Başbakanı Şinzo Abe, St. Petersburg Uluslararası Ekonomi Forumu’na katılmasının ardından dün Moskova’ya geçerek Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile bir araya geldi. Gündemlerinde iki ülke arasında 1949’da yaşanan “Kuril Adaları” sorunu da vardı. Japonya Başbakanı ile görüşmesi öncesinde Putin basına yaptığı açıklamada, “Abe ile ilişkilerimizin geliştirilmesine karar verdik. Kuril Adaları sorununun çözümü için Japonya ile çalışma komisyonları oluşturacağız. Barış anlaşmasının imzalanabileceğini düşünüyorum” dedi. Rusya ve Japonya, II. Dünya Savaşı’nın ardından Ruslar tarafından Kuril Adaları, Japonya tarafından Kuzey Bölgeleri olarak adlandırılan topraklar konusundaki uyuşmazlık nedeniyle resmi bir barış anlaşması imzalayamamıştı. KAMYONCULAR AYAKTA Brezilya’da kamyon sürücüleri hükümetin yakıt fiyatlarında indirime gitme vaadini gerçekleştirmemesi üzerine grev başlattı. Ülkede yolların büyük kısmının kapatılmasıyla hayat felce uğradı. Akaryakıt istasyonları ve havalimanlarında yakıt sıkıntısı baş gösterdi, market rafları boş kaldı, ulaşım aksadı. Eylemler üzerine Sao Paulo kentinde olağanüstü hâl ilan edildi. Brezilya Devlet Başkanı Michel Temer ise önceki gün kamyon sürücülerine müdahale etmesi için orduyu yetkilendirdi. Caracas, Amerikalı tutukluyu bıraktı Ekonomik ve siyasi krizlerin gölgesindeki Venezüella’nın Devlet Başkanı Nicolas Maduro’nun aralarında sert rüzgârların estiği ABD’den Senatör Bob Corker’la görüştüğü açıklandı. Cumhuriyetçi Parti’den, aynı zamanda Senato Dışilişkiler Komitesi Başkanı olan Corker’ın Maduro ile Caracas’taki buluşmasında Venezüella’da yak laşık iki yıl önce “silah suçundan” tutuklanan Josh Holt isimli Amerikan vatandaşının serbest bırakılması konusunun ele alındığı savunuldu. Ardından da dün ABD Başkanı Donald Trump, Holt’un ismini vermeksizin “Bir ABD’linin Venezüella’da serbest bırakıldığını, yakında ailesiyle Beyaz Saray’da bir araya geleceklerini” duyurdu. Kolombiya NATO’da Kolombiya Devlet Başkanı Juan Manuel Santos ülkenin gelecek hafta resmen NATO’ya üye olacağını açıkladı. Latin Amerika’dan ilk kez NATO’ya üye ülke olan Kolombiya’nın “küresel ortak” çerçevesinde örgüte dahil olacağı, bunun askeri eylemlerde yer alma gerekliliğini içermediği yorumları yapılıyor. Taraflar arasında özellikle siber ve deniz güvenliği, terörizm, organize suçlarla mücadele konusunda işbirliğinin sağlanması hedefleniyor. FARC ile yarım asırlık savaş sonrası tarihi barış anlaşması na imza atan Kolombiya, bunun hemen sonrasında da 29 üyeli NATO’yla ortaklık uzlaşısına geçen yıl varmıştı. FARC’la barış anlaşmasına imza atan Santos bu adımıyla 2016’da Nobel Barış Ödülü’ne layık görüldü. NATO üyeliği açıklamasının hemen öncesinde ise Kolombiya’nın Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) üyeliğinin de onaylandığı haberi gündeme düştü. Santos, “Bu iki örgütün parçası olmak uluslararası sahnede daha fazla rol oynamamıza olanak sağlayacak” dedi. C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear