25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Pazar 18 Mart 2018 4 Tutuklu ‘Adalet’ Türkiye’de askeri yönetimler dahil, hiçbir dönemin bu iktidarın egemenlik süresindeki hukuk ihlalleriyle kıyaslanmasının mümkün olmadığında hemen herkes görüş birliği içinde. Artık izan sahibi kimsenin yadsıyamadığı bu gerçeği bir kez böylece belirttikten sonra, tutukluluk kurumunun yanlış algılanmasının ve kötüye kullanılmasının da bu ihlallerin uzun zamandır süregelen bir parçası olduğunu vurgulamak gerek. Son duruşması 16 Mart günü Silivri’de yapılan Cumhuriyet davasında Cumhuriyet Vakfı İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay’ın hâlâ tahliye edilmemesi ve İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin, Anayasa Mahkemesi’nin Şahin Alpay ile ilgili tutukluluk kararıyla ilgili olarak ikinci kez verdiği hak ihlali kararına uygun olarak, ev hapsiyle tahliyesine karar vermesi bir kez daha tutukluluk kararlarını gündeme getirmiştir. HHH Çağdaş hukuk sistemlerinde ceza davalarında tutuksuz yargılama esastır. Tutukluluk, yargılamanın selameti açısından bazı hallerin mevcudiyetinin zorunlu olduğu istisnai bir tedbirdir. Tutuklama olabilmesi için davanın ağır cezalık olmasının yanı sıra suçun işlendiğine dair kuvvetli delillerin bulunması, tutuklanmadığı takdirde, sanığın, delilleri yok etmesi, şahitler üzerinde baskı oluşturması veya kaçma şüphesinin bulunması koşullarının her birinin mevcudiyeti şarttır. Bunlar olmadan, tutukluluk tedbirine başvurulması, sanığın hakkında bir mahkumiyet kararı olmaksızın sanki varmışçasına infaza tabi tutulması sonucunu doğurmaktadır. Bu mahkemenin hükmünün değerini sıfıra indiren bir hukuk ihlalidir. Yurtdışındayken arandığını haber alır almaz, dönüp yargı makamlarına teslim olduğundan, hakkında kaçma şüphesinden söz edilmesine imkân olmayan Akın Atalay’ın 1.5 yıla yaklaşan tutukluluğu, birkaç yıl mahkumiyetin karşılığı bir infaza tekabül etmektedir. O daha sonra, beraat etse dahi, belirli bir mahkumiyetin bedelini ödemiş olacağından bu konudaki adaletsizliği sonradan giderebilmenin imkânı yoktur. Bu durumda, şu anda Silivri’de tutuklu bulunan Akın Atalay ile birlikte adalet tehdit altındadır. HHH Aynı gerçek Şahin Alpay olayında da geçerlidir. 30 Temmuz 2016’da tutuklanan Şahin Alpay, tutukluluk kararına karşı, 6 Eylül 2106’da AYM’ye başvurdu. AYM’nin, tutukluluk halinin uzamasına karşın, makul bir süre içinde başvuruyu incelemeye almaması üzerine Şahin Alpay, 2017’nin Ocak ayında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne gitti. Normal olarak AİHM’nin bu başvuruyu, dosyanın AYM’de olduğu gerekçesiyle reddetmesi gerekirken AİHM, AYM’nin dosyayı görüşmekte gecikmesi üzerine harekete geçti. AİHM’nin dosyayı görüşmeyi kabul etmesi üzerine AYM de hareketlendi ve 11 Ocak 2018’de hak ihlali kararı verdi. Ama o da yetmedi, çünkü derece mahkemesi, hiç öyle bir yetkisi olmadığı halde, AYM’nin yetkisini aştığı kararıyla tutukluluğun devamına karar verdi. Durum bu şekilde gelişirken AİHM gazetecilerin başvuruları ile ilgili kararı 20 Mart Salı günü açıklayacağını ilan edince AYM bir kez daha devreye girerek hak ihlali kararı verdi. Bu arada Tayyip Erdoğan da yaptığı bir konuşmada, Anayasa Mahkemesi’nin kimi kararlarını beğenmediği, eleştirdiği halde uygulamazlık etmediğini açıklamıştı zaten. Bunların etkisiyle, AYM’nin ikinci kararı ve derece mahkemesinin de tahliye kararı çıktı. Bu durumda Şahin Alpay’ın ev hapsine bağlanarak tahliyesi kararına hangi etkenlerin rol oynadığını değerlendirmenize sunarım. Şu anda Silivri’de tutuklu bulunanların listesini Adalet Bakanlığı’na sorsanız, yanıt alır mısınız bilmem. Ama alsanız bile bir tek kişinin eksik kalacağından emin olabilirsiniz. O da Akın Atalay ile aynı koğuşta yatan “Adalet”tir. Akın Atalay’a aldırmasanız bile, onunla aynı koğuşta tutuklu olan Adalet’in herkesi çok yakından ilgilendiren yazgısına bigâne kalmayın derim. haber EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: İLKNUR FİLİZ HDP seçimler için tura çıkıyor Nevruz’dan sonra seçimlere yönelik siyasi parti ziyaretlerine başlayacak HDP’nin gündeminde ‘demokratik seçim’ olacak Muhalefetin itirazlarına karşın AKP ve MHP’nin ittifak düzenlemesi ile seçim yasasında yaptığı değişikliklerin ya salaşmasından sonra HDP; hem böl gede hem de batıda ‘demokratik bir seçi min nasıl gerçekleş mesi’ gerektiği konu sunda siyasi parti ve bazı dernekleri ziya MAHMUT LICALI ret edecek. CHP’ye de bir ziyaretin yapılma sı planlanırken, gö rüşmelerde demokratik seçimin ya nı sıra ittifak konusunun da günde me gelebileceği ifade ediliyor. AKP ve MHP’nin ortaklaşa hazır layıp jet hızıyla TBMM’den geçirdik leri ittifak düzenlemesinde muhale fetin itiraz ettiği seçimlere yönelik de pek çok düzenleme yer alıyordu. Muhalefet; sandıkların taşınması, sandık kurulu başkanlarının kamu görevlilerinden seçilmesi, mühürsüz zarf ve oyların geçerli sayılmasına yönelik düzenlemelerin seçimi şim diden şaibeli hale getirdiği eleştiri lerini yapıyor. Tüm siyasi partiler 2019 seçimlerine yönelik hazırlıkla ra başlarken, HDP de seçim hazırlı ğına partilere yapmayı planladığı zi yaretlerle başlayacak. Edinilen bil HDP ve DBP yöneticilerine gözaltı Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma kapsamında dün sabah saatlerinde çok sayıda adrese eşzamanlı operasyon düzenleyen Mersin Emniyet Müdürlüğü terörle mücadele şube ekipleri çok sayıda kişiyi gözaltına aldı. Gözaltına alınanlar arasında DBP Mersin İl Eş Başkanı Yeter Güzel, HDP il yöneticisi Hatice Şahin, HDP Akdeniz İlçe Eş Başkanları Said Tılsın ve Havva Sayın, öğrenciler Çekdar Özer, Şükrü Çetin, Melih Dikenyol da bulunuyor. l MERSİN/Cumhuriyet geye göre, HDP Nevruz’un ardından hem bölgede hem de batıda bir dizi ziyaret yapmayı planlıyor. Bölgede KDP, DBP gibi partileri ziyaret etmeyi amaçlayan HDP, batıda da EMEP ve ÖDP gibi sol ve sosyalist partilere yönelik ziyaretler gerçekleştirmeyi hedefliyor. Siyasi parti ziyaretleri kapsamında CHP ve Saadet Partisi gibi partilere yönelik de ziyaretlerin olabileceği ifade ediliyor. Siyasi partilerin yanı sıra çeşitli dernek ve örgütlere yönelik de ziyaretlerin yapılabileceği dile getiriliyor. ‘OHAL’de seçim olmaz’ Edinilen bilgiye göre HDP’nin gerçekleştireceği ziyaretlerin ana gündem maddesini “demokratik seçim” oluşturacak. Ziyaretlerde demokratik bir seçimin nasıl gerçekleşmesi, seçim sürecinin nasıl olması gerek tiği gibi konular ele alınacak. Görüşmelerde seçimlerin demokratik kurallara uygun yapılması konusunda kamuoyunda duyarlılık oluşturulması amaçlanacak ve özellikle olağanüstü hal döneminde demokratik bir seçimin yapılamayacağı vurgulanacak. 16 Nisan referandumunda muhalefete yönelik hem propaganda sürecinde hem de seçim esnasında uygulanan haksızlıklar ve şaibeler anımsatılacak. İttifak da konuşulabilir HDP’de 2019 seçimlerinde olası ittifaklara yönelik de görüşmelerin gündeme gelebileceği ifade ediliyor. İttifak konusunda henüz kesin bir karar olmamasına karşın parti içinde cumhurbaşkanı seçimi için ilk turda partinin kendi adayını çıkarması eğilimi bulunuyor. l ANKARA MHP’de kurultay günü MHP’nin 12. Olağan Büyük Kurultayı bugün saat 10’da Ankara Arena Spor Salonu’nda toplanıyor. MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, “CHP’yi, HDP’yi ve İYİ Parti’yi davet etmedik. Her üçü de üçüz bir şekilde aynı paralelde hareket eden siyasi partiler. Milli duruştan ne anladıklarını biz biliyoruz” dedi. MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, kurultay salonunda çalışmalara ilişkin bilgi verdi. Yalçın, “Yarın itibarıyla MHP daha sonraki siyasi sürece hazır hale gelecek. Kongreden çok güçlü bir MHP’nin çıkacağı hususunda hiçbir endişemiz yok” dedi. Yalçın, CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel’in “20 yıldır ‘devletin başına Devlet gelecek’ diyorlar ama MHP’nin başına Tayyip Erdoğan geldi” açıklamasının anımsatılması üzerine, “Genel Başkanımızın ve MHP’nin içinde bulunduğumuz süreçteki dominant rolünü görmezden gelmek şekliyle mütalaa ederiz. MHP’nin özgül ağırlığı farklıdır, Türk siyasetinde oynadığı rolü özellikle de son dönemeçte hep birlikte müşahede ettik. Bu tip isimlerin ciddiye alınacak tarafı yoktur” dedi. l ANKARA / Cumhuriyet Baykal 21 Mart’ta dönüyor CHP Aydın Milletvekili Metin Lütfi Baydar, beyin damarındaki tıkanıklık nedeniyle 51 gün Ankara’da, 102 gündür de Almanya’da tedavi gören eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın 21 Mart Çarşamba günü Türkiye’ye döneceğini açıkladı. CHP’li Baydar, tedavi sürecini yakından takip ettiği Baykal’ın aksilik olmazsa 21 Mart Çarşamba günü GATA’ya geleceğini söyledi. Baykal’ın mayıstan önce görünür olmayacağını, fotoğraf vermeyeceğini dile getiren Metin Lütfi Baydar, Almanya’daki tedavi süreciyle ilgili de oğlu ve kızının geldiklerinde bizzat bilgilendirme yapacağını vurguladı. Almanya’da CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ziyaretinde refakat ettiğini de belirten Baydar, “Orada çocuklarından bilgi aldık, döndük. Esas onlar takip ediyor ve onlar açıklamayı yapar. Tedavisi devam ediyor diyebiliriz. Mayıstan sonra Deniz Bey’i görebilme şansımız olabilir” dedi. l DHA Tarihi ve Sonrası ile Kapitalizm 4Ç4e8vsifr.i,:2F6ikTrLet Başkaya 4Ç16evsifr.,i:2Ş5üTkLrü Alpagut “Tarihi”ni bilmeden “sonrası”nı tahayyül etmek, “sonrası” için mücadele etmeden “tarihi”ni tam anlamıyla kavrayabilmek mümkün mü? İçinde yaşadığımız sisteme dair tarihî ve güncel bilgileri paylaşan; krizlerini, açmazlarını ve geleceğini tartışan; onun sonrasında daha eşitlikçi ve özgürlükçü bir sisteme ulaşmak için bugün ne gibi verilere sahip olduğumuzu sorgulayan, yayımlandıkları ülkelerde büyük yankılar uyandırmış iki değerli yapıt… Okumanızı öneriyoruz. www.yordamkitap.com C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear