28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cuma 29 Eylül 2017 kültür Barış Manço’nun16 EDİTÖR:ÖZNUROĞRAŞÇOLAK Cadillac’ıyla... 24. Adana Film Festivali sürüyor. Sevgi Korteji ile Adanalıları selamlayan festivalde bir yandan da yarışma filmleri izleyiciyle buluşuyor “Klasik değil onlar... Hep sonradan yapılmış, kesme biçme otomobiller, bir şeye yaramaz. Biz Amerikancıyız”. Solumda, 1963 model beyaz Cadillac’ın direksiyonunda oturan Mehmet Bey’in sözleri bunlar. Adana caddelerinde, 24. Adana Film Festivali için düzenlenen Sevgi Korteji’nde ağır ağır yol alırken bir yandan da laflıyoruz. Mehmet Bey klasik otomobilleri restore eden, elinde fazla sayıda Amerikan klasiği bulunan, 50 yaşında, işinin ehli bir Adanalı. İçinde bulunduğumuz otomobili de 5 yıl önce rahmetli Barış Manço’nun eşinden satın almış. “Bir de Mustang vardı aslında, 64.5, ama ona çok para istediler, alamadık” diyor hafif bir hayal kırıklığıyla. Sonra yandaki üstü açık Vosvos’u görüp, “Neydi ya şu abinin adı, yıllarca izledik kendisini dizilerde” diyor Cihat Tamer’e bakarak. Kortej akıp gidiyor Adana sokaklarında. Farkındalık Anıtı açıldı Dört yıldır yapılmayan kortejin geri dönüşü bir yana, bu yıl ilk kez kurulan Sinema ve Kültür Sanat Kasabası festival etkinliklerini merkezlerinden biri olma iddiasında. Gerçi kortejle birikte girdiğimiz kasabada pek 24. Adana Film Festivali için düzenlenen Sevgi Korteji, festivalin olmazsa olmazlarından. bir kalabalık göremiyoruz ama gece yapılacak konserin hazırlıklarının sürdüğü devasa açıkhava alan muhtemelen Yaşar konserinde tıklım tıklım olacaktır. Biz, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü’nün başını çektiği bir grup davetli ile Türk Sinemasına Ömür Verenler Farkındalık Anıtı’nın açılışı için buradayız; Şemsi İnkaya, Gülsen Tuncer, Süleyman Turan, Yusuf Sezgin, Nuri Alço, Can Kolukısa, Cihat Tamer, Sefa Zengin, Volga Sorgu gibi sinemamızın kalburüstü isimleri ile birlikte. Anıtın bir yanında Atatürk’ün portresi var, bir yanında ise sinemaya ömrünü vakfetmiş 400’den fazla kişinin ismi. Konuşmalara verilen kısa arada konfeti makineleri çalışmaya başlıyor, mavi dumanlar sarıyor ortalığı ve güpegündüz havai fişekler atılıyor, patlamalar çatlamalar gırla... Bir ses hoparlörlerden uyarıyor insanları: “Anıtın etrafından uzaklaşın ateş yakılacak, alevler çok büyük...” Gerçekten de bir meşale yakılıyor, antın önünde bir alev beliriyor ve kuvvetli bir müzik başlıyor. Öyle ki mikrofonu verdikleri Şemsi İnkaya’nın ilk sözleri bu hengâmede güme gidiyor. Ama kimsenin derdi değil bir yandan da; şenlik, müziğiyle, ateşiyle, konfetisi ve balonuyla her yeri sarmış zaten, daha ne olsun. Peki, ya filmler? Filmlere gelirsek... Daha önce İstanbul Film Festivali’nde de gösterilen Pelin Esmer’in son filmi “İşe Yarar Bir Şey” ve Özgür Sevimli’nin ilk filmi “Murtaza” burada da Ulusal Yarışma’da yer alan yapımlardan. Festivalin ilk iki gününü pas geçtiğimiz için bizim için ilk günün “yeni” yapımı bir süredir sinemadan uzak kalan Orhan Oğuz’un “Eksi Bir” adlı filmi oldu. Tamamı bir gecede ve dört kişi arasında geçen “Eksi Bir” özellikle oyuncuları nın performanslarıyla dikkat çeken, yer yer senaryosunda sarkmalar olsa da baştan sona kendini izleten bir film. Üç belediye zabıtasının sokakta kalan evsiz bir adamı yerleştirmek için kapı kapı dolaştığı ama sosyal hizmetlerden, Darülaceze’ye kadar hiçbir kuruma dertlerinin anlatamadığı film sosyal bir yaraya parmak basıyor. Ercan Kesal, Serkan Ercan, Nilüfer Açıkalın ve Metin Belgin’den oluşan oyuncu kadrosu tahminimizce jüri tarafından da dikkate alınacaktır diye düşünüyoruz ama hemen her filmde güçlü oyuncular olduğunu da hatırlarsak, ödül şansı çok yüksek olur mu, emin değiliz doğrusu. Çeviri sorunları Ne yazık ki festivalde gösterilen yabancı filmler izleyiciye tam anlamıyla ulaşmıyor. Lucretia Martel’in “Zaman” adlı son filmi altyazıların senkronize olmaması ve çevirilerin de bir hayli eksik olması sebebiyle kelimenin tam manasıyla mahvoldu. Hemen herkesin bu konuda şikayetçi olduğunu da söyleyelim. Bu durum sadece bir iki filmle sınırlı değil yani. Hal böle olunca uluslalararsı bir yarışma ve iddialı bir seçki oluşturmak da anlamsızlaşıyor. Salonlarda koltuklara giydirilen ve üzerinde “İyi Seyirler” yazan kılıftaki “Good looking” ibaresi her şeyi özetliyor aslında. Basit bir çeviriyi bile Google translate üzerinden yapmaya kalkarsanız denizleri aşmayı hedeflerken minicik bir derede boğulur kalırsınız. Berlin festivalinde alkışlanan, Gümüş Ayı ödüllü Polonya yapımı ‘İz’, 2. haftasında Avcılık karşıtı bir film TELEVİZYONEDİTÖR: DEMET YALÇIN Yayın Akışı 06.00 Güne Merhaba 09.00 Parametre 10.00 Bugün 15.00 Günlük 16.40 Afiş 17.00 Günlük 18.00 Türk’ün Ateşle İmtihanı: 19211922 22.00 Gündem Özel 01.10 Türk’ün Ateşle İmtihanı: 19211922 10.00 Güne Bakış 12.00 Güne Bakış 13.00 Gün Ortası 16.00 Habertürk Manşet 17.00 Ajans 17 18.00 Ajans 18 19.00 Haber Bülteni 20.00 Akılda Kalan 22.00 Nedir Ne Değildir? 24.00 Haber Bülteni 09.20 NTV Para Geri Sayım 13.00 Öğle Bülteni 14.20 NTV Para 15.15 Güncel Dosya 16.00 Günün İçinden 17.35 Gece Gündüz 18.50 Zum 20.00 Ana Haber 21.00 Haber Bülteni 21.15 Lezzet Avcısı: Venedik 24.00 Gece Bülteni 06.45 Bugün 07.30 Beni Affet 09.45 Adını Sen Koy 11.00 Duymayan Kalmasın 13.00 Balçiçek İlter ile Olay Yeri 15.30 Beni Affet 17.15 Adını Sen Koy 19.00 Star Haber 20.00 Dizi: İstanbullu Gelin 00.15 Bir Hülya Avşar Sohbeti 07.00 Kanal D ile Günaydın Türkiye 10.00 Hayatın Penceresinden 13.00 Nursel’le Evin Tadı 14.30 Dizi: Sevdanın Bahçesi 16.30 Arka Sokaklar 18.45 Ana Haber 20.00 Arka Sokaklar 00.15 Süper Magazin 07.30 Güydüy Güldüy Show 09.00 Zahide Yetiş ve Mustafa Karataş’la Cuma Sabahı 12.00 Pelin Karahan il Nefis Yemekler 13.00 Gelin Evi 15.00 Seda Uğur’la Artık Susma 18.45 Ana Haber 20.00 Kalp Atışı 23.30 Gece Hattı 07.30 Semra Topçu ile Güne Başlarken 11.00 Can Ataklı ile Yazıişleri 16.00 Şaban Sevinç ve İsmail Dükel ile Gazetekritik 17.00 Tuba Emlek ile İz Bırakanlar 18.00 Ana Haber 21.00 Uğur Dündar ile Halk Arenası 23.00 Günsonu 07.15 Çalar Saat 10.00 Mehmet Özer ile Mutfakta 10.45 Kaybolan Çiçekler 16.15 Dizi: Şevket Yerimdar 19.00 Ana Haber 20.00 Dizi: Şevkat Yerimdar 00.30 İlk Buluşma 02.00 Dizi: Bizim Hikâye 07.00 Kahvaltı Haberleri 08.30 Nihat Hatipoğlu ile Dosta Doğru 10.00 Müge Anlı ile Tatlı Sert 13.55 Dizi: Seven Ne Yapmaz 16.20 Esra Erol’da 19.00 Ana Haber 20.00 Dizi: Aşk ve Mavi 00.15 Son Durak 07.30 İyilik Kulübü 08.05 Yeşil Deniz 10.30 Beni Böyle Sev 12.45 Doktor Geldi 14.30 Böyle Bitmesin 16.25 Seksenler 19.00 Ana Haber 20.00 PayitahtAbdülhamid 00.15 Yalaza 02.25 İyilik Kulübü 03.45 Böyle Bitmesin 07.00 Güne Bakış 10.30 Biz Bize 12.30 Söz İstanbul’da 15.30 Dünyadan Haberler 17.30 Ekonomide Bu Hafta 18.30 Günce 20.00 Ana Haber 20.45 Birebir Spor 21.30 Bekleme Odası 23.00 Anka 24.00 Gece Haberleri 09.50 Günün Dosyaları 10.00 18 Dakika 10.30 Yurt Turu 13.40 Günün Dosyaları 17.00 Tele Ekonomi Raporu 18.00 Çalışma Yaşamı 20.05 18 Dakika 21.00 Türkiye’nin Yönü 22.45 Günün Bitiyor 24.00 18 Dakika 07.00 Günaydın Doktor 08.00 Aşkı Roman 13.15 Yemekteyiz 16.15 Gerçeğin Peşinde 18.15 Aşkı Roman 20.00 Yerli Film: Dedemin Fişi 22.15 Yerli Film: Deliormanlı 00.15 Emlak Avcıları 01.30 Yemekteyiz 09.00 Carbonaro Effect 13.25 Say Yes to The Dress 16.45 My 600LB Life 19.15 Predators Up Close 20.10 Alaskan Bush People 22.50 Deadliest Catch 23.40 685LB Teen 00.25 Tallest Teens 09.00 Yatırım Bülteni 11.00 Foreks Dünyası 13.05 İş Dünyası 15.00 Akıllı Para 16.00 Finans Merkezi 17.00 3. Seans 18.30 30 Dakika 20.00 Her Şey Bu Masada 22.00 Küresel Piyasalar 00.15 Her Şey Bu Masada Halen sürmekte olan Adana film festivali heyecanıyla bugün başlayan yeni bir Filmekimi tatlı beklentisinin tüm sinemaseverleri sardığı bugünlerde, kesinlikle kaçırılmayacak türden bir Polonya filmi de gösterimde: “Pokotİz”. Gezegenimizin zalim ve bencil ali kıranbaş keseni olan insanoğlunun, çevreyidoğayı ve domuzların, geyiklerin, karacaların, tilkilerin at koşturduğu zengin yabani hayatı tehdit ettiği, PolonyaÇekya sınırında, karlar altındaki bir vadide, kızlarım dediği 2 köpeğiyle tek başına yaşayan, emekliliğini kasaba okulunda çocuklara İngilizce öğretmenliği yaparak geçiren, yöredeki yaygın avcı erkek otoritesine baş kaldıran, hayvansever ve isyankâr, feminist yaşlı bayan Janina Duszejko’nun (Agnieszka Mandat) gözünden hikâyesi anlatılan “İz”, belki de sinemada hayvan haklarını, doğa sevgisini savunan filmler listesine kafadan girecek nitelikte, kesinlikle görülesi bir film, baştan belirtmek gerekirse. Yürekli bir idealist Astrolojiye, yıldız haritalarına tutkun, avcılığa, acımasız kaçak avcılara ve erkek egemenliğine karşı savaş açmış, neredeyse tüm hayatını hayvan hakları koruyuculuğuna adamış, hayvansever yaşlı bayan kahramanımız Janina, köy papazının dini referanslara dayanarak verdiği, o ‘ruhu olmayan hayvanların’ insanlarca öldürülmesini onaylayan acımasız vaazını dinleyince zıvanadan çıkıp esip gürleyerek anında papaza saydırıp kili seyi terk edecek denli gözü kara, yürekli bir idealist. Janina’nın intikamı Günün birinde Lea ve Bielka adlarını taktığı 2 ‘kızı’ ansızın ortadan kaybolup kaçak avcılık yaptığından kuşkulandığı, meymenetsiz komşusunun da evinde cesedi bulununca, üstelik bunu şaibeli belediye başkanıyla (Andrzej Grabowski) polis müdürününkü (Borys Szyc) gibi başka esrarengiz cinayetler izleyince bizzat devreye girerek iz süren bayan Janina’nın intikam çabalarını anlatan filmin gerilimli hikayesi, gitgide gizemli, masalımsı bir hal alıyor. Yer yer şaşırtmacalı bir atmosfere de bürünen filmde hayvan ve kadın haklarının savunuculuğunu üstlenmiş yaşlı kahramanımızın mücadelesine, 18. yüzyılın ünlü mistik İngiliz şair ressam yazarı William Blake’in dizelerini Lehçeye çevirmek derdindeki, bilgisayar uzmanı, saralı Dyzio (Jakub Gierszal) ile güzel Dobra (Patrycja Volny) gibi genç dostları da karışıyor, otduman muhabbetine girecek denli yakınlık kurduğu, komşu su Matoga’nın (Viktor Zborowski) yanı sıra. Yöredeki bir böceği araştıran, ateist Çek akademisyen, böcekbilimci Boros’la (Miroslav Krobot) da mercimeği fırına veren, her canlının yaşam hakkını sonuna dek savunan ama söylediklerine kimseyi inandıramayan, kafeslere tıkılmış hayvanları salıveren, yaşlı ‘özgür kız’ımız Janina’nın tahmin edilebilir bir finale bağlanan hikâyesi, biraz uzun tutulmasına (128 dakika) karşın baştan sona ilgiyle seyrediliyor. Ava çıkanların izi... Gizemli cinayetlerinden ve polisiye türüyle harmanlanmış, sürprizler barındıran, politik bir suç dramı havasından çok ava çıkanların izini süren, sorgulayıcı mesajıyla akıllarda yer eden, tarihin doğayı korumayı görev edinmiş ilk çevrecisi Saint Hubert’ten de dem vuran “İz”, Polonya sinemasının okullu yönetmenlerinden, 1970’lerde Andrzej Wajda ustanın asistanlığıyla başladığı kariyerinde 40 yılı arkada bırakmış Agnieszka Holland’ın yönetmen Kasia Adamik’le ortaklaşa imzaladığı ve belki de en iyi eseri, şimdiyedek benim görebildiğim filmleri arasında. Avavcılık karışıtı... Sürreel masalvari estetiği, politik göndermeleri, avavcılık karşıtı mesajı, olay örgüsü ve karakterleriyle, inandırıcı oyunculuk performansları ve anlatımıyla, benim gibi yedinci sanat meraklılarını mest eden bu Polonya filmi, hayvan hakları savunucularının çevreci aktivistlerle ve küreselleşme karşıtlarıyla aynı zeminde buluşup birleştiği günümüzde sinema aracılığıyla verilmiş okkalı bir yanıt, her türlü ava ve avcılara karşı. Yönetmen Agnieszka Holland’ın bir romandan uyarlanan senaryosunu Olga Tokarchuk’la birlikte yazdığı ve 2017 Berlin festivalinde Gümüş Ayı’yla ödüllendirilmiş bu “İz”, kısacası yılın en çok ses getiren, seyre değer filmlerinden biri (ve eleştirmen Ali Ulvi Uyanık’ın değerlendirmesiyle ‘tabiatın bağrından doğan, çok ilginç bir suç hikâyesi’) olarak seyircisini bekliyor Başka Sinema salonlarında (ve öteki sinemalarda). 06.00 Akasya Durağı 07.30 Kavak Yelleri 09.30 Adını Feriha Koydum 11.00 Gümüş 12.45 Yaprak Dökümü 15.00 Doktorlar 17.15 Doktorlar 18.45 Yarışma: Kelime Oyunu 20.45 Kanıt 22.00 Kanıt 01.10 Doktorlar 02.30 Hayatımın Aşkı 09.00 Film: Korsan Selkırk 10.30 Film: Sonun Başlangıcı 12.15 Film: Volkan 14.00 Film: Madela Mucizesi 15.45 Film: Müzik Uğruna 18.00 Film: Amiral 20.00 Film: John’un Ölümü 22.15 Film: İşgalciler 23.15 Film: Refleks 00.45 Film: Rahibe BULMACA SEDAT YAŞAYAN SOLDAN SAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1/ Osmanlı Devleti’nde 1 Rumeli’de görev yapan gece bekçilerine verilen ad. 2/ Antalya’nın El 2 3 malı ilçesinde bir göl... Dudak boyası. 3/ Önü hendekli siper... Başlıca 4 5 belirtisi kısa, çabuk, değişken güçte istemsiz 6 hareketler olan bir has 7 talık. 4/ Makinelerde devingen bölümleri içi 8 ne alan parça... Güneş 9 doğmadan önceki alaca karanlık. 5/ Japonya’ya 1 2 3 4 5 6 7 8 9 özgü kâğıt katlama sanatı. 6/ Bir gösterme sıfatı... İğdiş edilmiş hayvan. 7/ Anlatımdaki akıcılık, düzgünlük. 8/ ABD Merkez Bankası’nın simgesi... Parlak beyaz renkli bir element. 9/ Eski Yunan halklarından biri... İtalya’nın en uzun akarsuyu. 1 L İ P OG R AM 2 ASEL İ R İ P 3 KAKALAK L 4 R AYA L AMA 5 İ NN B İ Ç İ N 6 MO F U L A Ç 7 AYSAR AT E YUKARIDAN AŞAĞIYA: 8 L A K UMU T 1/ Kısa ve iki yanı keskin kılıç... 9 N İ L E L B E Bir nota. 2/ Tuzağa düşürülen şey... Bezekçilikte kullanılan, yeşil ve pembe dalgalı bir çeşit sedef. 3/ Polonya’nın para birimi... Tavır, davranış. 4/ Doğu Karadeniz yöresinde akarsuların üstüne kurulan bir tür ilkel teleferik. 5/ En kısa zaman süresi... Ağzı geniş tek kulplu su kabı. 6/ Manisa’da her yıl düzenlenen geleneksel şenliğe ve bu şenlikte dağıtılan macuna verilen ad. 7/ Bir ayakla üzerine binilip öbür ayakla yeri teperek yol alınan iki tekerlekli çocuk oyuncağı. 8/ Sınır nişanı... Paylama, azarlama. 9/ İnsan soyunun genetik yardımıyla gelişti rilmesini amaçlayan bilim dalı... Japon lirik dramı. C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear