26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cuma 22 Eylül 2017 haber 4 EDİTÖR: ALPER İZBUL/ASLAN YILDIZ TASARIM: BAHADIR AKTAŞ ‘Eğitimde birlik yıkıldı’ DİYANETİŞLERİ BAŞKANI ERBAŞ İlk icraatı CHP lideri Kılıçdaroğlu, eğitim konusunda Türkiye’nin sınıfta kaldığını söyledi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, kendi çocuklarını eğitimde denek olarak kullanan tek ülke olduklarını söylerek “Her okulda ayrı bir eğitim var. Bir okulda başka şeyler, öbüründe başka. Eğitimde birlik tamamen yıkıldı. Ne gelecek TEOG’un yerine?” dedi. Kılıçdaroğlu, Habertürk’te Fatih Altaylı’nın sunduğu Teke Tek programına katıldı. Kılıçdaroğlu’nun konuşmasındaki satırbaşları şöyle: Değişen müfredatlar: Mustafa Kemal Atatürk hepimizin ortak değeri ve ortak olarak sahip çıkmamız lazım. Mesele, çocuklarımıza çağdaş eğitim verecek miyiz vermeyecek miyiz budur. Gösterilen hedef çağdaş uygarlıksa ona doğru koşmak zorundayız. Eğitim politikası, milli ve evrensel değerleri olmak zorundadır. Bir sabah kalktık. Bu “eğitim sistemini kabul etmiyorum” dedi. 5 kişi kanun teklifi verdi ve hiçbiri eğitimci değil ama bizim çocuklarımızın eğitim sistemini belirliyor. Her bakan geldiğinde “eğitimde reform yapıyoruz” diye geldi. Kendi çocuklarını eğitimde denek olarak kullanan tek ülkeyiz. Yazık değil mi bu çocuklara? Bir ülkeyi geri bıraktırmak için eğitim sistemini bozmaktır. TEOG’un kalkması: Konuşmadan bir saat önce milli eğitim müsteşarına, bakanlara TEOG’u sorsanız öve öve bitiremezdi. Bir kişi kötüledi. Yıldırım hızıyla, yıldırım... TEOG’u niye kaldırdın mantıklı bir şey söyle. Sen getirdin. ‘Tezkere için kararı vereceğiz’ TBMM’nin olağanüstü toplantısında görüşülecek olan tezkereye ilişkin “İçeriğini bilmeden yorum yapmak mümkün değil. Eski tezkereye evet demiştik. Yarın MGK toplantısı var nasıl bir açıklama yapılacak bilmiyoruz. Tezkereye MGK kararları yansıyabilir. Oturacağız, konuşacağız. Kararımızı vere ceğiz” yorumunu yaptı. IKBY’yi referandum kararı için sağduyuya davet eden Kılıçdaroğlu, “Irak’ın toprak bütünlüğünden yanayız. Suriye’nin toprak bütünlüğünden yanayız. Irak ve Suriye parçalanmamalı. Kürt Arap çatışmasına yol açabilir” ifadelerini kullandı. Utanmasalar şu CHP getirdi diyecekler. Ben “eğitim sisteminden çok memnunuz” diyen bir aile istiyorum. Her okulda ayrı bir eğitim var. Bir okulda başka şeyler, öbüründe başka. Eğitimde birlik tamamen yıkıldı. Türkiye’nin geleceğini kurgulayorsunuz hangi gelecek? Yer gök imam hatip oldu. Biz karşı değiliz ama buraya gelecekler. Bizim fiziğe de matematiğe de ihtiyacımız var. Ne gelecek TEOG’un yerine? Bütün sorun yerine neyin geleceği. Erdoğan’ın diploması: Ben daha diplomasını görmedim. Bir diplomayı bir insan gizler mi? Orijinal diploma yok ortada. Benimkini istiyorlarsa hemen gönderirim. Çerçeveletip asarız değil mi? Ben böyle bir diploma daha görmedi ama sağolsun her konuda söz sahibi. 4+4+4’ü getirirken kime danıştı, TEOG’u kaldırırken kime danıştı? Val lahi billahi bunlar devleti yönetemiyor, bunlar ülkenin geleceğini karartıyorlar. Bunlar bizim çocuklarımız, idealleri var. Herkes istediği okula gidecekmiş, bu ülkede fırsat eşitliği yok. Eğitim konusunda Türkiye sınıfta kalmıştır. Ortadoğu politikaları: Hükümetin politikasını kim biliyor? Rakka’ya gireceğiz, Münbiç’e gireceğiz dedi ne oldu? Bu iktidarın dış politikası yoktur. Söylemek kolay değil. Türkiye, Ortadoğu’nun şamar oğlanı oldu. Bugün bu tablo yaşanıyorsa sorumlusu hükümettir. CHP olsa Suriye ile Irak ile ilişkilerimiz çok iyiydi. Araplar bizim akrabamız. O bölgeyi kan gölüne kim çevirdi? Birilerinin talimatı ile iş yaptılar. Esad ile tatil yapıyorlardı. Vizeler kalkmıştı. O dönemde Güneydoğu’ya gidince bütün oteller doluydu. Hiçbir sorunumuz yoktu. Türkiye’yi daha de mokratik görüyorlardı. Dengeleri iyi okuyarak politika geliştirmek lazım. Rusya’nın Suriye’deki rolünü bilmeleri gerekirdi. Şimdi yakında Esada yalvaracaklar ettik şunu yaptık artık barışalım diyecekler. Sayın Davutoğlu çantaya paraları doldurup Libya’ya gitmişti. Ama petrolü Fransızlar almıştı. Dengeyi okumamak budur. Bunların devletten haberi yok. Kolektif suç üretimi: İbrahim Kaboğlu KHK ile kapı önüne kondu. “Tamam ders vermemi istemiyorsunuz. Bari gidip Paris’te ders vereyim” dedi. Pasaportuna el koydular. Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Erdem Gül yargılanıyor. Eşi iki çocuğunu yurt dışına göndermek istiyor. Pasaportuna el koydular. Eşinin ne günahı var. Can Dündar’ın eşine de. Kolektif suç dünyanın neresinde var. Enis Berberoğlu’nun ne günahı var? İspat etmeleri lazım. HTS kayıtlarını isteyen Enis Bey. Zaten medyadan sorumlu. Dünya kadar insanla görüşecek, görevi bu. MİT TIR’larında anayasanın kararı var, siz kalkıp ‘müebbet’ diyorsunuz. İnsaf. Hukuk nerede? Savcı gerçekten savcı, hâkim gerçekten hâkim mi? Yargı bağımsız olmalı. Adalet dağıtıyor orası. Yargı benim elimde olursa orada adalet olamaz. Erken seçim beklentisi: Biz hazırız. Sanki yarın seçim olacakmış gibi hazırlanıyoruz. Rahatlıkla iddia ediyorum ki Türkiye’nin çözülmeyecek sorunu yoktur, biz tüm sorunları çözeriz. l ANKARA/Cumhuriyet Soylu’yu polisler de yalanladı Polislerin ifadelerinde saldırganların ‘Burası Ermeni mezarlığı değil’ dedikleri yer aldı MAHMUT LICALI Hatun Tuğluk’un cenazesine gerçekleştirilen saldırıda, saldırganların “Buraya Ermeni gömdürmeyiz” demediğini savunan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu polis ifade tutanakları da yalanladı. Saldırı sırasında görev yapan polislerin verdiği ifadelerde saldırganların “Burası Ermeni mezarlığı değil” dedikleri yer aldı. Polislerin bilgi alma tutanağında yer alan ifadeleri şöyle: “Saat 20.20 sıraları itibarıyla defin işlemi sorunsuz olarak sona erdi. Bu sırada mezarlığın içerisine daha önceden görmediğim ve tanımadığım 3 kişi geldi. Defin işlemi yapanlara mezarlığa defin edilen kişi hakkında bilgi sordular. Defin için bekleyen arasında bulunan HDP milletvekili Sırrı Süreyya Önder, görevden sorumlu Emniyet müdürüne, bu şahısları tanımadığını, bu şahısların problem yaratabileceklerini söyleyerek, “Biz karışmayalım, siz müdahale edin” dedi. Bu talep üzerine görevli personel sözlü ikaz ve uyarı ile şahısların mezarlık dışına çıkmalarını talep etti, onlar da bu uyarılara uyarak mezarlık dışına çıktılar. Daha sonra bu üç kişi mezarlık dışında beklerken tanımadığım başka kişiler de bu şahısların yanına geldi ve kalabalık çoğaldı. Sonrasında bu şahıslar hep birlikte, ‘Şehitler ölmüz vatan bölünmez. Buraya neden gece gömü yapıyorsunuz. Bizim adetimizde gece gömü yok. Burası Ermeni mezarlığı değil’ şeklinde sözlü ifadelerde bulundular.” ‘Siz Ermeni misiniz?’ Diğer polisin bilgi alma tutanağındaki ifade de ise konuyla ilgili “Defin işlemi bitti. Bu esnada kalabalığın içerisinden 34 kişilik bir grup ‘Siz burada karanlıkta ne iş yapıyorsunuz, biz Müslümanız bizim dinimizde bu saatte mezarlıkta defin olayı olmaz. Siz o zaman Müslüman değilsiniz, siz Ermeni misiniz bu saatte defin yapıyorsunuz. Cenazenizi buradan alın’ dediler” ifadeleri yer aldı. l ANKARA ‘Bu suça ortak olmayacağız’ İhsan Eliaçık Sivil toplum örgütleri temsilcileri, Hakkâri’de SİHA’larla sivil yurttaşların vurulmasını ve Hatun Tuğluk’un cena zesine yapılan saldırıyı kınadı Şebnem Korur Fincancı Barış Bloku, Demokrasi İçin Birlik, Diyalog Grubu, Hak ve Adalet Platformu ile Yurttaş Girişimi üyeleri 31 Ağustos’ta Hakkâri’de Silahlı İnsansız Hava Araçları’nın (SİHA) dört sivil yurttaşı vurmasını ve HDP Milletvekili Aysel Tuğluk’un annesi Hatun Tuğluk’un cenazesine yönelik gerçekleştirilen saldırıyı kınadı. Ortak basın metnini okuyan barış aktivisti Prof. Dr. Ayşe Erzan, “Bizler her kesimden, her siyasetten, fark lı inanç ve görüşlerden yurttaşlar olarak ‘Bu suça ortak olmayacağız’ diyoruz” dedi. Point Otel’de, “Endişeliyiz, öfkeliyiz, utanıyoruz” başlığıyla dün düzenlenen basın açıklamasına HDP İstanbul Milletvekili Filiz Kerestecioğlu, Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Genel Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, eski HDP milletvekili Levent Tüzel, EMEP Genel Başkanı ‘Sessiz kalamayız’ Kerestecioğlu düşmanca ve ırkçı eylemleri görmezden gelmenin, yok saymanın ve sessiz kalmanın yapılabilecek en büyük hata olduğunu dile getirdi. Kerestecioğlu, “Düşmanlık ne kadar cesaretlendirilirse, bizler de o kadar itiraz edeceğiz” diye konuştu. Kerestecioğlu, Hatun Tuğluk’un cenazesine yönelik saldırıyla ilgili olarak ise “OHAL süresince her eylemi copla, gazla, silahla dağıtan polis, orada bulanan yüz kişiyi engelleyemedi. Saldırganlar iktidarın yarattığı düşmanlıktan güç aldı” diye konuştu. Filiz Kerestecioğlu Selma Gürkan ve eski Anavatan Genel Başkanı Nesrin Nas katıldı. Toplantıda konuşan İlahiyatçıyazar İhsan Eliaçık, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın kendi isteğiyle ya da demokratik seçimlerle gitmeyeceğini ileri sürerek, “Telle boğulmayı göze almamız gerek. Eğer almazsak böyle açıklamalarla bu diktatör gitmez. Ölümü göze almalıyız. Cesur olmalıyız” dedi. Eliaçık, Hatun Tuğluk’un cenazesine yönelik saldırıya da değinerek, “Müslümanım, TürkSünni kültürle yetiştim. Ama bu kültürü taşımak hiç bu kadar ağır gelmemişti. Hayatımın en büyük utançlarından birini yaşadım” dedi. ‘Hepimiz sorumluyuz’ Fincancı da “Bu suça ortak olmayı istemesek de bir şekilde oluyoruz. Suçun bir daha işlenmemesi için nasıl bir süreçten geçmemiz gerektiğini araştırmamız gerekiyor. Hepimiz sorumluyuz” dedi. l İSTANBUL/Cumhuriyet Nefret söylemi tutanaklara geçti ‘Kutlu Doğum’un tarihi Görmez’in görevden ayrılmasına neden olan ‘Kutlu Doğum Haftası’nın tarihiyle ilgili tartışma, yeni Başkan Erbaş’ın haftayı hicri takvime sabitlemesiyle çözüldü. SİNAN TARTANOĞLU Mehmet Görmez’in görevinden ayrılmasının altında yatan nedenlerinden biri olarak gösterilen hükümetle Diyanet İşleri Başkanlığı arasındaki Kutlu Doğum Haftası tartışmasında sona gelindi. Yeni Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, kutlu doğum haftasının bu yıl hicri takvime göre 12 Rebiulevvel’i, Miladi Takvim’e göre 30 Kasım1 Aralık gecesini içine alan hafta düzenleneceğini duyurdu. Gerekli yönetmelik değişikliğinin yapılması ile birlikte, Görmez’in daha önce 1420 Nisan tarihlerinde düzenlenmesinde direndiği Kutlu Doğum Haftası’nın hicri takvime sabitlenmesi ve her yıl 1011 gün geriye giderek düzenlenmesinin sağlanabileceği belirtildi. Türkiye gazetesinin Kutlu Doğum Haftası programlarının FETÖ’nün projesi olduğu, Mevlit Kandili’ne alternatif olarak geliştirildiği, hafta ile aslında Peygamberin doğumunun değil Fethullah Gülen’in doğumunun kutlandığına yönelik haberlerinin ardından Hükümet ile Diyanet İşleri Başkanlığı arasında yaşanan krize, Mehmet Görmez’in görevinden ayrılıp Ali Erbaş’ın atanması ile nokta konulmuştu. Cami talimatı Görmez’in görevinden ayrılmasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, “yeni Diyanet” ile ilgili ilk talimatını verdi. Erdoğan, ağustos ayı başında, “Sadece beş vakit namaz, ondan sonra kapıyı kapa, çekil git. Böyle cami olamaz. Yeni dönem bana göre beş vakit ibadette ve ibadetin dışında camilerimiz sürekli hareket halinde olmalı” açıklamasını yaptı. Görmez’in ardından Diyanet, her yıl Camiler ve Din Görevlileri Haftası için “Cami, Şehir ve Medeniyet” temasını belirledi ve 17 Ekim haftasında çeşitli etkinlikler yapılmasını istedi.l ANKARA Demirtaş Kılıçdaroğlu’na kitabını hediye etti HDP’den yapılan açıklamada Edirne Cezaev’inde tutuklu bulunan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın “Seher” adlı öykü kitabı, kendisinin talebi üzerine CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, genel başkan yardımcıları ve CHP milletvekillerine hediye edildi. l DHA İdris Baluken’e beraat kararı ALİCAN ULUDAĞ Tutuklu HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk’un annesi Hatun Tuğluk’un cenazesine yönelik saldırıya ilişkin soruşturmada, görüntülerin incelenmesi sonucu polisin hazırladığı tutanak, olaydaki nefret söylemini gözler önüne serdi. Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatı üzerine görevlendirilen iki polis, saldırı sırasında Emniyet tarafından çekilen görüntüleri inceledi. Olaydan 5 gün sonra hazırlanan 18 Eylül tarihli Görüntü İzleme Tutanağı, saldırganların amaçlarını ve buna ilişkin ne tür söylemlerde bulunduklarını ortaya koydu. Buna göre tutuklanan şüphelilerden Barış Şimşek, grup içerisinde el kol hare keti yaparak, “onları çıkartın” kacak mezarlıktan, abi çıkar derken “sizin ananızı avradını tın, Kur’an çarpsın burada olay zı...” şeklinde küfür etti. Şim çıkar, bizim mezarlığımızdan şek, mezarlığın duvarına gele çıkartın bunları. Türk polisiy rek, içerideki HDP’lilere “Daha seniz bu mezarlıktaki şahısları mezarlıkta ne duruyorsunuz çıkartmazsanız, oradakileri çı laynn, bura benim, çıksana oğ kartırsınız, herkes burada bak lum dışarı” diye bağırdı. Tuta sana. Biz böyle bir şey görme nağa göre Emniyet görevlisi ile tartışan Necat Alp ise “Gömül Bakan Soylu ve Murat Alp dik, abi kaçak göçek bu kadar polisle gelip niye gömüyorlar?” meyecek, bu cenaze, oradan çıkacak karde dedi. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile şim. Onu oradan çıkaracaksınız” dedi. Alp, karakolda çektirdiği fotoğrafla gündeme ge daha sonra polis barikatını aşmaya çabala len Murat Alp, polise tepki göstererek, “Ne yarak mezarlıktakilere saldırmaya çalıştı. reye gelecek abi, nereye gelecek! Sen be Polisin kendilerini engellemesine tepki nim arkamda duracağına... Zaten başımıza gösteren Orhan Karakaya, “Burası bizim kö büyüklerimizin yüzünden geldi, adam orada yümüzün toprağı lenn, çıkın lenn. Onlar çı gömüyor, istemiyoruz. Alın gidin lan şeref sizler, ne bekliyonuz” diye konuştu. ‘Biz bunu çıkartırız’ Tutanakta olay yerine “mülki idare amiri”nin gelmesinden sonra yaşananlar da aktırıldı. Necmi Bilgen adlı kişi, mülki idare amirine “Şimdi defin ettiniz. Belediye bunlara yarın yer göstersin, göstermedi biz bunu çıkartırız, belediye bize haber vermedi, ben ihtiyar heyetiyim, bizi adam sınıfına koymuyor” tehtidinde bulundu. Saldırgan gruba doğru hitap eden Osman Karakaya, “Biz İncek halkı olarak istemiyoruz. Abi biz açarız o mezarı, kimsenin haberi olmaz abi, biz buradayız abi. Sabaha kadar buradayız. Kalkana kadar buradayız, anasını s...lerim gece gelip niye gömüyorlar o zaman” diye bağırdı. l ANKARA Tutuklu HDP milletvekili İdris Baluken hakkında 2014 yılında Halepçe katliamını anma etkinliğinde yaptığı konuşma nedeniyle “Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa Muhalefet” iddiasıyla 3 yıla kadar hapis cezası istemiyle açılan davanın ikinci duruşması, Bingöl 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Baluken’in katılmadığı oturumda, duruşmayı ailesi de izledi. Kararını açıklayan mahkeme heyeti, Baluken hakkında beraat kararı verdi. l DİYARBAKIR/Cumhuriyet C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear