26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Perşembe 6 Temmuz 2017 EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: ZARİFE SELÇUK Vücut tarayıcıları Aişbaşında BD uçuşlarında elektronik cihaz yasağının kaldırılmasından sonra güvenlik önlemleri çerçevesinde dün “Vücut tarayıcı cihazlar” Atatürk Havalimanı’na getirilerek montajına başlandı. Cihazlarda röntgen çektirir gibi tarama yapılacak. l İSTANBUL 290/1 8 0 380/2 4 0 260/2 0 0 300/2 0 0 290/1 5 0 270/1 6 0 310/1 6 0 250/1 8 0 380/2 1 0 410/2 4 0 300/1 9 0 320/2 3 0 180/1 0 0 300/2 3 0 280/1 5 0 180/1 2 0 310/1 5 0 370/1 9 0 240/1 4 0 300/2 0 0 300/2 2 0 280/2 2 0 TARİHTE BUGÜN 2003: İstanbul aşığı Çelik Gülersoy yaşamını yitirdi. 1971: Ünlü cazcı Louis Armstrong yaşamını yitirdi. 1885: Fransız bilim insanı Louis Pasteur kuduz aşısını buldu. MBaaşhkkaenmıe’ndan Dava bitmeden halletJetFadıl’a: Bayrampaşa’daki Caprice Gold ile Maldivler’deki Caprice Maldivler adlı gayrimenkul projelerinde, devre mülk satışı yapılan 349 kişiyi dolan dırdığı iddiasıyla yargılanan Fadıl Ak gündüz ve yeğeni Mehmet Salih Obut tahliye edilmelerinin ardından ilk kez hâkim karşısına çıktı. Sanık Fadıl Ak gündüz, Mahkeme başkanının “Proje nin tamamlanabilmesi için bir girişi min var mı?” sorusu üzerine “Prose dür yerine gelmiş olsa da kalan kısmı için bir yatırım miktarı gerekiyor” diye cevap verdi. İstanbul 1. Ağır Ceza Mahke mesi’ndeki duruşmaya, 2 bin 443 yıla kadar hapsi istenen tu tuksuz sanıklar Fadıl Akgündüz ve yeğeni Mehmet Salih Obut ile çok sayıda mağdur ve avu katları katıldı. Duruşma salonun da sanıklar ile mağdurlar arası na çevik kuvvet polisi oturtularak güvenlik önlemi alındı. Fadıl Akgündüz Mahkeme Başkanı Mustafa Karayıldız, sanık Fadıl Akgündüz’e “Bu projenin tamamlanabilmesi için bir girişimin var mı?” diye sordu. Sanık Akgündüz, “Projelerin yüzde 85’i, inşaatın ise yüzde 75’i belediye raporlarına bitirildi. Prosedür yerine gelmiş olsa da kalan kısmı için bir yatırım miktarı gerekiyor. Yurtdışında yatırımcılarla görüşüyoruz. 23 aylık süre uzun süre değil. Turizm yeni yeni toparlanıyor. Araya hukuki süreç girdiği için temkinli bakılıyor. 15 ay tutuklu kaldım. Bu şikâyetlerin olmasından dolayı proje geri kaldı” dedi. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Karayıldız, “Dava bitmeden mağduriyetleri hallet” dedi. Duruşma, 2 Kasım’a ertelendi. Akgündüz için nitelikli dolandırıcılık suçundan 698 yıldan 2 bin 443 yıla kadar hapis cezası isteniyor. l DHA ‘Hacda yakaladım’ Şikâyetçi İlker Arslan duruşmada verdiği ifadede “Fadıl Akgündüz’ü hacda yakaladım. ‘Utanmıyor musun?’ deyince bana ‘Paralel yapı yüzünden’ dedi. Kendisine ‘Senin paralel yapıyla ne alakan var’ dedim. 900 bin liralık devre mülk aldım, karım da 100 bin liralık aldı. Ne kira aldım, ne mal. Şikâyetçiyiz.” şeklinde konuştu. Taksim metrosunda O gazda ne var?asansörkâbusu Taksim metrosuna inen asansörde dün saat 15.00 sıralarında 6 kişi, teknik bir arıza nedeniyle mahsur kaldı. Asansördeki bir kadın baygınlık geçirirken bunalan bazı kişilerin ise tişörtlerini çıkardığı görüldü. Asansörde can pazarı yaşanırken görüntü çeken gazeteciler güvenlik görevlisinin saldırısına uğradı. Araya girenler metronun güvenlik görevlisini uzaklaştırdı. Yaklaşık 40 dakika sonra asansörden çıkarılanlardan bir kişi, “İçeride havalandırma da çalışmıyordu. Kendi imkânlarımızla kapıyı araladık, hava gelmesini sağladık” dedi. Olayın ardından asansör hizmete kapatıldı. Arızanın sebebi araştırılıyor. l İSTANBUL/Cumhuriyet Ceylin Atik’in adı parkta yaşayacak İzmir’in Ödemiş ilçesinde, 10 Haziran da kaybolan daha sonra da komşusunun evinde ölü bulunan 10 yaşındaki Ceylin Atik’in adı parkta hayat bulacak. Ödemiş Belediye Meclisi, Ceylin Atik’in Cumhuriyet Mahallesi’ndeki evinin önündeki Kâzım Karabekir Parkı’nın adının “Ceylin Atik Parkı” olarak değiştirilmesine karar verdi. l İHA Fas uyruklu kadın otelde ölü bulundu Beyoğlu İstiklal Caddesi’nde Fas uyruklu bir kadın kaldığı otel odasında ölü bulundu. Olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Ekipler odada ve kadının cesedi üzerinde inceleme yapıyor. Kadının ölüm nedeni incelemelerin ardından netleşecek. lİSTANBUL/Cumhuriyet ATO ve SES, tutuklu eğitimcilere destek eylemlerinin sürdüğü Yüksel Caddesi’nde polislerin içeriği bilinmeyen gaz kullanmasına tepki gösterdi Ankara Tabip Odası (ATO) ve Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Ankara Şubesi (SES), Yüksel Caddesi’ndeki direnişte polislerin kullandığı biber gazının göstericilerle birlikte bölge halkı ve esnafın sağlığını tehdit ettiğini söyledi. ATO ve SES, tutuklu eğitimcilere destek eylemlerinin sürdüğü Yüksel Caddesi’nde polislerin içeriği bilinmeyen gazlar kullanmasına tepki gösterdi. Basın toplantısında konuşan ATO Başkanı Vedat Bulut, “ABD’de Central Park, İngiltere’de Hyde Park neyse, Türkiye için Yüksel Caddesi’nin önemi odur” diyerek, polisin caddedeki eylemleri engellemek için kullandığı biber gazının göstericiler ve oradan geçen yurttaşlar üzerinde alışılmadık etkiler gösterdiğini belirtti. Kullanılan gazın virüs ya da enfeksiyon olmaksızın kişilerde karaciğer enzimlerinin yükselttiğini bildiren Bulut, “Gazdan etkilenen bireylerde solunum sistemi yanı sıra sindirim sisteminde de bozukluklar gözlenmiştir” dedi. SES Ankara Şube Başkanı Hüsnü Yıldırım ise eylemin uluslararası boyutta görünür hale gelmesinin ardından polislerin daha sert müdahale ettiklerini söyleyerek “KHK’lerle ihraç edilen arkadaşlarımız yaklaşık 250 gün Yüksel Caddesi’nde işlerini geri istediler. Oturma eylemi yaptılar. İlk dönemlerde polislerin müdahaleleri çok daha farklıydı” diye konuştu. l ANKARA/Cumhuriyet Şehit polis ve Bursa ACIDAN KAVRULDU avukat için hüzünlü tören Şehit polis İdris Büyükdönmez’in yakınları polis ekiplerinin desteğiyle törene katılabildi. Bursa’nın Gemlik ilçesinde, 37 yaşındaki Musa Güler, 3 yıl önce boşandığı eşi Emine Deş’i yaralamış, avukat Özgür Aksoy’u ve adliye önünde görevli polis memuru İdris Büyükdönmez’i öldürmüştü. Musa Güler’in cinayetleri, süren nafaka davası yüzünden işlediği belirlendi. Olayda öldürülen avukat Özgür Aksoy’un ise davayla ilgili olmadığı, mal paylaşımı davasına bakan avukatla aynı odayı paylaştığı öğrenildi. Olayda şehit olan polis İdris Büyükdönmez’in cenazesi toprağa verilmek üzere memleketi Özgür Aksoy’un avukat eşi büyük acı yaşadı. Konya’ya gönderildi. Avukat Özgür Aksoy için de Bursa Adliye Sarayı önünde tören düzenlendi. Aksoy’un kendisi gibi avukat olan eşi Çiğdem Aksoy tören sırasında güçlükle sakinleştirildi. Törene Barolar Birliği Başkanı Metin Fevzioğlu da katıldı. l DHA ŞANS TOPU 02, 05, 10, 11, 32 + 02 5+1 BİLEN: 675 bin 708’er TL (Devretti) 5 bilen: 3 bin 071’er TL 4+1 bilen: 310.40’ar TL 4 bilen: 33.60’ar TL 3+1 bilen: 18.10’ar TL 3 bilen: 3.80’er TL 2+1 bilen: 5.95’şer TL 1+1 bilen: 3.70’şer TL Sansür, dünya rekoru getirdi 16yıldır faaliyet gösteren Sendika.org haber sitesi Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) tarafından 4 Temmuz 2017 tarihli kararıyla 49. kez sansürlenince; “En çok erişim engeline maruz kalan ve bu sansür uygulamasını en çok aşan site” olarak Guinness Rekorlar Kitabı’na başvurdu. İlk olarak 25 Temmuz 2015’te Te lekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) tarafından idari tedbir kararıyla erişime engellenen Sendika.org, o günden bu yana 49 kez erişim engeline maruz kaldı. Eski rekortmen de tanıdık Daha önce 48 kez erişime engellenerek bu alandaki rekorun ilk sahibi olan Dicle Haber Ajansı (DİHA) da ajansın bir bütün olarak kapatılmasının ardından yayın hayatına son verdi. 49. erişim engeliyle birlikte en çok erişim engeline maruz kalan site olan Sendika.org haber yayınını Sendika50.org adresi üzerinden sürdürmeye başlarken, Guinnes Rekorlar Kitabı’na da başvurarak bu sansürün dünya çapında kayda geçmesi için adım attı. l Haber Merkezi haber 3 Memleket sevgisi Adalet Yürüyüşü hedefine yaklaşıyor. Şunun şurasında pazar gününe pek bir şey kalmadı. Kemal Kılıçdaroğlu’nun hamlesi, oyun kurmaya alışkın iktidar çevrelerini hazırlıksız yakaladı. Önce seslerini çıkartmadılar, sonra dalga geçtiler, en sonunda iş hazır ezbere yani terör destekçiliği suçlamasına vardı. İktidar soru ne olursa olsun bildiği tek cevabı veren tembel bir öğrenci gibi. Bütün toplumsal talepleri terörle ilişkilendirerek itibarsızlaştırmak ve bir suçmuş gibi sunmak haricinde verebileceği bir cevap yok. Bir de elbette iktidarın o müthiş kibri var. Anayasal bir hakkın, bir lütuf olarak verildiğinin söylenmesi. Üzerinde çok yazılıp çizildi ancak yine de tekrar etmekte fayda var çünkü mesele dönüp dolaşıp oraya bağlanıyor. Otoriter popülist iktidarlar bölücüdür. Toplumu ortadan yararlar. Sadece kendilerine destek verenleri milletten sayıp geri kalanı milletten ihraç ederler. Bir defa milletin parçası değilseniz hukuk size farklı, iktidarın gerçek millet diye değerlendirdiklerine farklı uygulanacaktır. Bunun da büyük bir adalet boşluğu yaratacağı açık. Adaletin haksız tutuklamalarla, gerekçesiz ihraçlarla tarumar edilmesinin sebebi iktidarın milleti bölmesi. Tarafsız bir gözlemciyi dahi çıldırtacak derecede çifte standart içeren hukuk uygulamaları da öyle. İktidar, hukuku kendinden olanlara başka, milletten kabul etmediklerine başka uyguluyor. İktidarın basit bir aracına dönüşen yargı da bu milleti bölen çifte standartlı adalet sorununun ortağı. Geçen gün, aylar sonra televizyonda bir tartışma programı izledim. Daha doğrusu on dakika kadar tahammül edebildim. Konuşmacılardan biri, Adalet Yürüyüşü’ne karşı çıkıyor ve iktidar yanlısı gösterilerle aynı muameleyi görmemesi gerektiğini dile getiriyordu. Gerekçesi ise şuydu: “Bu bir protesto gösterisi.” İktidardan yana olmayan her gösteriyi, her yürüyüşü, her toplantıyı bir kaşık suda boğmak isteyen bir anlayış bu. Aslında Türkiye’ye inanmayan, ülkede yaşayan halkın aynı milletin parçaları olduğunu kabul etmeyen bir bakış açısı. Cemaatin siyasi kumpas davaları döneminde, iktidar destekli cemaatin emniyet ve yargısı “düşman ceza hukuku” uyguluyorlar diye eleştirilirdi. Bugün de vaziyet çok farklı değil. Milletten kabul edilmeyenler açıkça terörist ya da vatan haini yani düşman ilan ediliyor. Dolayısıyla onlara karşılarında bir vatandaş değil düşman varmış gibi davranılıyor. Toplumun yarısını milletten ihraç edemezsiniz. Toplumun yarısına terörist diyemezsiniz. Toplumun yarısının anayasal haklarını onlara “lütfedemezsiniz”. Adalet Yürüyüşü aynı zamanda bir milli birlik yürüyüşü. Kendini en milliyetçi, en vatansever diye siyaseten pazarlayanların bu yürüyüşe yaptığı düşmanlık, onların aslında bölücü olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Ne kadar tekrar edilse azdır. Adalet mülkün yani devletin temelidir. Cemaatle kol kola devletin kurumlarını sarsanlar, adalete yani devlete sahip çıkanlara karşı kitleleri kışkırtmayı bırakacak kadar hatalarından ders çıkartmıştır ve memleketlerini seviyorlardır diye umalım. Türk ve Suriyeli ailelerin kavgası: 3 yaralı Gaziantep’in Ünaldı Mahallesi’nde önceki gece Türk ve Suriye uyruklu iki kişi arasında bilinmeyen nedenle çıkan tartışma, ailelerinin de katılımıyla kısa sürede büyüyüp kavgaya dönüştü. Kavgada kardeş oldukları belirtilen 3 Türk vatandaşı bıçakla ve tartaklanarak yaralandı. Yaralılar, ihbarla gelen ambulanslarla hastaneye götürülerek tedaviye alındı. Kavga sırasında iki işyeri ile Suriyelilere ait otomobil de zarar gördü. Kavganın ardından toplanan mahalleli, Suriyelilere tepki gösterirken, bölgeye çok sayıda polis ekibi sevk edildi. Yaralıların sağlık durumlarının iyi olduğu belirtilirken polisin mahalledeki güvenlik önlemi sürüyor. l DHA Bakanlık: Abartıyorsunuz Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde Suriyeli mülteciler ile yerel halk arasında yaşanan gerginliklerin ardından İçişleri Bakanlığı, “Yaşanan gerginlikler çarpıtılarak, abartılarak ve toplum içinde infial yaratacak bir dille aktarılmakta; başka bir boyuta taşınmak istenmektedir” değerlendirmesinde bulundu. Bakanlık son 3 yılda Suriyelilerin karıştıkları olayların toplam asayiş olaylarına oranını yüzde 1.32 olarak açıkladı. l ANKARA / Cumhuriyet C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear