28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumartesi 18 Mart 2017 6 Anayasayı değiştirecek yasanın irdelenmesinde ilk akla gelenin Başbakan Yıldırım’ın geleceği olduğu görülüyor. Yıldırım’ın hem başbakanlığı hem de AKP Genel Başkanlığı’nı kaybedecek olması en çok vurgulanan değişiklik olarak nitelendiriliyor. Oysa Yıldırım’ın, değişiklik yasasının hazırlanması, MHP’nin ortaklığını sağlaması ve “Evet” oylarını artırmak için gösterdiği çaba boşa gitmeyecek gibi görünüyor. Kestirimlere göre Yıldırım’ın, Cumhurbaşkanı’nın sayısız yardımcılarından biri olması, bu nedenle de üst devlet protokolünde kalmayı sürdürmesi olasılığı yüksek... HHH Değişikliğin asıl kaybedeni ise şayet “Evet” çıkarsa güçlendirilen(?) TBMM’nin Başkanı İsmail Kahraman olacak. Çünkü Cumhurbaşkanı vekilliği yetkisi elinden alınacak. Bununla da kalmıyor... TBMM’nin ara verme ve tatil dönemlerinde olağanüstü toplantıya çağırma yetkisi de seçilecek cumhurbaşkanına geçiyor. Aynı yaklaşım sayıları arttırılan ve güçlendikleri ileri sürülürken yetkileri tırpanlanan milletvekilleri için de geçerli. Artık 600 milletvekilinden 120’si bir araya ge HHH Cumhurbaşkanına tanınacak yetki lerden biri de masum bir görüntü altın da şöyle tanımlanıyor. “Ülkenin iç ve dış siyaseti hakkında Meclis’e mesaj verir.” Mesaj sözcüğünü algılanan anlamda değerlendirirseniz sorun yok. Ama Türk Dil Kurumu’nun Büyük Türkçe Sözlük’üne bakınca insan afallayıveriyor. Sözlüğe göre “mesaj” şu demek: “Bir devlet büyüğünün, bir sorumlunun belir li bir olay ve durum dolayısıyla ilgililere ... Cumhurbaşkanlığı Hükümeti’ne... gönderdiği bildiri.” “Bildiri” sözcüğünü de es geçmeye lim. Sözlük onu da şöyle açımlıyor: lerek belirledikleri gündemle TBMM’yi toplantıya çağıramayacaklar. Gensoru açılmasını isteyemeyecek, sözlü soru yok, yazılı soruda da sınırlama var. Kaybedenlerden bir başkası da şimdiki durumuna göre CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu olacak. Hükümete kanun hükmünde kararname çıkarma yetkisi verme, çıkarılan kararnameleri genel kurulda görüşme, uygun gördüğü değişiklikleri yapma, olağanüstü hal ilan etme yetkileri de yok ediliyor. Cumhurbaşkanlığı Hükümeti süre “Resmi bir makam, kurum veya resmi olmayan bir örgüt, topluluk tarafından herhangi bir durumu ilgililere duyurmak için yazılan yazı, tebliğ, deklarasyon, manifesto.” Anlaşılıyor ki “mesaj” bir tür emir niteliğinde olacak... Anayasadan “Ana Muhalefet Partisi” kavramı da dışlanıyor. Anayasanın “iptal davası” yan başlıklı 150’nci maddesinde dava açma yetkisi olanlar tanımlanırken kullanılan “iktidar ve ana muhalefet partisi grupları” ibaresi de “en fazla üyeye sahip iki parti” olarak değiştiriliyor. HHH Güçlendirilen (?) TBMM’nin elinden alınacaklar bu kadarla da sınırlı değil. cinde kararname çıkarmada tek yetkili cumhurbaşkanı olacak. O da bu yetkisini, TBMM’nin bilgisi olmadan, kendisi (ya da Saraydakiler) yazıp, kendisine bağlı Resmi Gazete’de yayımlatıp yürürlüğe sokarak kullanacak. Kararnameler Meclis’e bile sunulmayacak. Siyasi partiler sayısal güçleri yetiyorsa anayasaya aykırı olduğu gerekçesiyle iptal davası açabilecekler. HHH Güçlendirilen (?) TBMM’nin ve milletvekillerinin yetkilerini tırpanlayan maddeler yazdıklarımla sınırlı değil ama yerim bitti. Ulusal iradenin yansıdığı tek devlet organı olan TBMM’nin yetkileri bırakın ilk Gazi Meclis’i, 1982 Darbe anayasasında Evren’in verdikleri kadar bile olmayacak. Gel de “HAYIR” deme... CHP’NİN SAHADA GÖREVLENDİRDİĞİ ÜÇ İSİM, İZLENİMLERİNİ CUMHURİYET’E ANLATTI Türkiye hayır diyecek 4 4CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun görevlendirdiği partinin etkin isimleri Deniz Baykal, kapalı salon Partinin bu 3 önemli ismi Baykal, İnce ve Tekin, Hollanda ile yaşanan krizin seçmendeki toplantıları ve TV’lerde, Muharrem İnce açıkhava karşılığından Kürt seçmenin nabzına, referandum AYŞE SAYIN mitinglerinde ve Gürsel Tekin de ‘yüz yüze’ görüşmelerle tahminlerinden genel merkezin ‘evet’ kararına karşın, Anadolu’yu gezerek ‘hayır’ kampanyası yürütüyor. ‘hayır’cı MHP’lilerin kaygılarına ilişkin görüşlerini anlattı. İYİ ANLATIRSAK HOLLANDA TERS TEPER Kamuoyunda “hayır” rüzgârı önde görünürken, Hollanda ile yaşanan krizin iktidar cephesine getirdiği “moral”, muhalefette “acaba kararsızlar evet’e döner mi endişesi”ne yol açtı. CHP milletvekili Deniz Baykal, Almanya ile başlayan kriz ilk baş gösterdiğinde, programında olmasına karşın Almanya programını tepki olarak iptal eden ilk isim oldu. Meclis kulisinde kısa sohbet olanağı bulduğumuz Baykal, Hollanda ile tırmanan krizin, muhalefet açısından çok iyi “anlatılması ve yönetilmesi” gerektiği görüşünde. Baykal, şu örneği verdi: “Hani ciddi babalar, sokakta kavga eden, camı kıran çocuğuna, ‘Bu senin de yüzünden oldu, sana kim git oraya dedi’ diye kızar ya, öyle anlatmak lazım. Ben öyle yapmaya çalışıyorum. Türkiye Cumhuriyeti’nin bakanlarına bu muamele hakikaten olmaz, kabul edilemez. Ama burada hükümetin de sorumluluğu olduğunu anlattım.” Türkiye’nin itibarı tahrip oldu Baykal, bakana yapılan “kaba muamelenin” kabul edilemez olduğunu, ancak hükümetin de “gelmeyin” denilen yere, “külhanbeyi” tavrıyla meydan okuyarak, ısrarla girmeye çalışmasının yurttaşın kafasında “kriz kurgu mu” sorusuna yol açtığına dikkat çekti. Baykal, “Türkiye’nin genel itibar ve saygınlığı tahrip oldu. Oradaki (Hollanda), aklı başında herkes rahatsız, şikâyetçi. Bu bir ka za değildir, böyle bir olay öngörülmüş, tahrik edilmiş, talep edilmiş, dayatılmıştır” dedi. Baykal, “Suriye’nin yeni cumhurbaşkanı buraya gelse, Esad gitti, yenisi geldi diyelim Kilis’te Hatay’da İstabul’da toplantılar yapacağım, dese. İzin verilecek mi?” sorusunu yöneltti. Baykal, Hollanda krizinin “evet” cephesine yarayıp yaramadığı yönündeki sorumuza şu yanıtı verdi: “Yaradı mı yaramadı mı bilmiyorum, ama bizim önümüzdeki en ciddi iş budur ve Deniz doğru anlatırsak, HolBaykal landa işi ters teper.” BASKILARA KARŞIN KORKU DUVARI YIKILDI CHP milletvekili Gürsel Tekin, kendi olanaklarıyla donattığı ve “Halkın otobüsü” adını verdiği otobüsle Türkiye’yi dolaşıyor. Son olarak Güneydoğu’da seçmenle “yüz yüze” görüşen Tekin, izlenimlerini şöyle anlattı: “Şimdiye kadar 28 il dolaştım. Ama burada en önemlisi Güneydoğu illeri. Çünkü baskının ne boyutta olduğunu siz takdir edersiniz. Bütün bunlara rağmen, cesurca kendilerine ifade etmeleri, korku tünelinin yıkıldığını gösteriyor. Batman, Diyarbakır ve ilçeleri hayır konusunda son derece kararlılar. Maraş ve Urfa, Kırıkkale ve Bursa, iktidarın güçlü olduğu yerler. Buradaki manzara umutlandırdı. Bu pazar seçim olsa, Türkiye genelinde yüzde 65 hayır olacağını söyleyebilirim.” Tekin’e göre, bu süreçte kamuoyu yoklamalarının doğru sonuç vermesi mümkün değil. Bunun gerekçesini yaptığı görüşmelerden örnek vererek anlattı: “Gittiğim bir ilde 4 memur oturmuştu, ‘Siz ne düşünüyorsunuz’ dedim? ‘Resmi olarak evetçiyiz, gayri resmi hayırcıyız’ dedi. Çünkü insanlar, sürgünden değil ama FETÖ’cü damgası yemekten korkuyor.” Baskı ‘açlıkla terbiye’ boyutunda Şehir merkezlerinde Kürt seçmenin hem sandı ğa gideceğini hem de “hayır” diyeceğini belirten Tekin, “Özellikle kırsal kesimlerde köylere, sos yal yardımdan yararlanan vatandaşlara baskı var. İnsanlığın reddettiği şeydir açlıkla terbiye etmek. Ama devlet adına görev yapan kay makamların, valilerin, ‘yardı mınızı keserim’ tehdidi var. Ama Güneydoğu coğrafyasın da, kırsalda da bu baskıya rağmen ‘hayır’ diyorlar. 6.5 milyon seçmenin oy verdi ği partinin yöneticileri, der dest edilmiş. Kayyım atan ması çok olumsuz yansımış. Belediyeye girmek için san ki Çin Seddi’nden geçiyorsu nuz. Evetçisi de hayırcısı da, siyasilerin bölgeye gelmesini istiyor. Bir HDP’li seçmen bana, ‘Herkes gelsin. Meral Akşe ner de gelsin, ona da ev sa Gürsel Tekin hipliği yaparız diyor. Dinlemek istiyor.” DEVLET SEFERBER AMA HAYIR ÇOK GÜÇLÜ Yalova milletvekili Muharrem İnce, referandum kampanyasının “açık hava mitingleri”yle yürütüyor. Van’dan Kırıkkale’ye kadar çok sayıda ilde mitingler düzenleyen İnce, 16 Nisan’a kadar Türkiye’nin her yanında miting hedefliyor. Gittiği yerlerde, insanların “korku, baskı” nedeniyle “kararsızım” dediğine işaret eden İnce, “Korkuyu hissediyorum, ama kararsızlar kesinlikle sandığa gidecek ve hayır diyecekler. O nedenle seçimlerde katılımın çok yüksek olacağına inanıyorum” dedi. Ülkücüler mitinglerime geliyor Almanya ile başlayan Hollanda ile tırmanan kri zin halkta bir karşılığı olmadığını kaydeden İnce, “Hollanda işinin bir senaryo olduğuna önemli bir ço ğunluk inanıyor. Anayasa tartışılmıyor, Hollanda ile kavgayla geriyorlar’ diye düşünüyor. Devletin bü tün imkânları ‘evet’ için seferber edilmiş, valiler, ör tülü ödenek devredeye sokulmuş. Ama buna rağmen hayır çok güçlü” görüşünü dile getirdi. Düzenledi ği her mitingde ülkücüleri alanda gördüğünü anla tan İnce, “Dinliyorlar, bozkurt işareti yapıyorlar ve tek adamın her şeye hâkim olacağı, demokrasinin yok olacağı kaygısını iletiyorlar” derken, AKP’li bir grup seçmenin de “Seçimlerde partisine oy verece ğini ancak, referandumda hayır diyeceğini” anlattı. İnce, AKP’li “hayırcı” seçmenin, “Seni belediye baş kanı yaptım, başbakan yaptım, cumhurbaşkanı yap tım, daha ne istiyorsun?” tavrı ser gilediğini ifade etti. Van’da da miting düzenle yen İnce, esnaf ziyaretinde görüştüğü 150 kişiden sade ce 1’inin “evet” dediğini an lattı. Gittiği yerlerde “taşı ma seçmen” olmadığına dik kat çeken İnce, yurttaşın kendisinin afişleme yapıp da vet ettiğini, ekstra para har camadıklarına özellikle vur gu yapıyor. “Elektrik kesinti si” gibi engellemelerle karşılaş tığını ancak bunların kendileri ni yıldırmadığına işaret eden İn ce, “Ferman padişahımınsa, Muharrem İnce meydanlar bizim” sözleriyle kararlılığını vurguladı. haber EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN Hoca ile despot Ya tutarsa Hoca göle maya çalarken Despot yasayı yok etme peşinde “Hoca” demiş despot oradan geçerken “Bu ne iş, maya tutar mı göle?” “Efendim” diye yanıtlamış hoca, “Fark etmez benimki tutsa da tutmasa da Ama yazık olacak bu millete Ezkaza seninki tutacak olursa...” Despot ve âkil adamlar Despot âkil adamları toplamış Ama kendi konuşuyor habire Âkiller suskun, arada bir “Haklısınız” diyorlar sadece Hoca öğrenince bu maskaralığı Demiş “Ne yapayım ben böyle aklı Benim eşek bile daha akıllı Anırıyor bazen hiç değilse.” Asıp kesmek Despot asıp kesmeye takmış aklını Hoca da bundan almış nasibini Bir gün “Bana bak Hoca” demiş despot “Sesini kesmezsen asarım seni” Hoca gülerek bıyık altından Demiş “Asmasına asarsınız da Asılmakla yok olmaz hakikat Sesi güçlü çıkar daha da...” Pranga Despot “Ah” diye iç geçirmiş bir gün “Kurtulsaydım şu yasa denen prangadan Ülkeyi ne güzel yönetirdim Hesap vermeden, izin almadan” “Yahu” diye bir an düşünmüş Hoca “Benim bildiğim suçluya vurulur pranga Kendini suçlu mu sayıyor yoksa Bu adam, bundan mı nefreti yasadan.” Kapılar Kapılar açılıp kapanmak içindir Ama hep açık olmalıdır akıl kapısı Gönül kapısı da öyledir Tamamlar birbirini ikisi Kapıyı Hoca’ya kapatan despota Bilimin sesiyle seslenmiş Hoca: “Nasıl kapatacaksın ama Sende değil ki vatanın tapusu...” Despot ve şiir Despot Hoca’yı çağırıp huzura Okumuş ona bir şiirini: “Bir zamanlar gençtik biz de O günlerde yazdık bu şiiri...” Hoca demiş ki “Vallahi efendim Bilmem ki bu işi bıraktınız niçin Şiire ne hayrı olurdu bilmem de Hayırlı olurdu memleket için.” l İNCE’DEN YILDIRIM’A: İsrail ezanı susturdu tek laf edebildin mi? Konya’da düzenlenen mitingde konuşan CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce, Başbakan Binali Yıldırım’ın mitinglerde Başbakanlığın kaldırılmasıyla ilgili yaptığı açıklamaları eleştirdi. İnce, “Meydan meydan geziyor, meydanlarda, ‘ben gereksizim, ben lüzumsuzum, başbakanlığı kaldırın, başbakanlığı yok edin’ diyor. Çünkü seçimle gelmedi. ‘Abidik gubidik’ yöntemlerle geldi. Babanın dükkânı mı zannettin sen Başbakanlığı da feda ediyorsun” diye konuştu. Konya’da minibüslerin arkasında Erdoğan’ın resminin olduğunu ve bunlardan bir tanesinde “Dik dur eğilme, Konya seninle” yazısı olduğunu anlatan İnce, “Onun dikliği mi kaldı? İsrail ezanları susturdu, tek kelime edebildi mi?” dedi. l KONYA/DHA CHP’li Deniz Baykal, kendisine tepki gösteren AKP’lilere yanıt verdi: Bir peygamberi ima etmedim Referandum sürecinde Türkiye’yi dolaşan CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal’ın önceki gün Trabzon’da anayasa değişikliğiyle ilgili söylediği “Öyle bir yetkiyi peygambere versen peygamberi bozarsın. Olmaz, kimseye bu yetki verilmez, verilmemeli” şeklindeki sözlerine AKP’liler tepki gösterdi. Baykal ise herhangi bir peygamberi ima etmediğini belirtti. Baykal’a tepki gösteren Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Gaziantep’te yaptığı konuşmada “Sümme haşa dün birisi saçmalamış, öyle ‘peygamberi bile azdırır’ diye. Sapık ne dediğini de bilmiyor herhalde” dedi. Çanakkale’de konuşan Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş da “Bu doğrudan doğruya dinin siyasete alet edilmesidir. Baykal, tecrübeli bir siyasetçi. Ümit ederim ki bunları kast etmediğini çok kısa bir süre içerisinde açıklayacaktır” dedi. İzmit’te konuşan Adalet Bakanı, Bekir Bozdağ ise “Keşke ilahiyatçıya sorsa, bir müftüye sorsa. Bunun saygısızlık olduğunu peygambere hürmetsizlik olduğunu, İslamın peygamberle ilgili bakışına uymadığını kendilerine söylerler” dedi. MHP Lideri Devlet Bahçeli de, Baykal’ın sözlerine Twitter üzerinden, “Dili bozulmuş birisi, beşer şaşar, böyle bir yetkiyi Peygamber’e versen bozar diyebiliyor, elbette halt ediyor, günaha giriyor” diye tepki verdi. Eleştirilere yanıt veren Baykal ise “Hazreti Âdem’den bu yana 124 bin peygamber geldi, geçti. O 124 bin peygamberden herhangi birisini ben ima ederek, bunu söylemiyorum. Benim gözümde peygamberlik dediğim şey yüksek ahlaki vasıflar ve üstün nitelikler taşıyan örnek bir şahsiyet. Bu anlamda birisini dahi bozar bu dedim. Ben bunu söylerken ne bir evliyaya, ne haşa Peygamberimize ya da herhangi bir peygambere hakaret etme anlayışı içinde bunu söylemiyorum. Üstün ahlaki nitelikli, üstün nitelikleri olan bir örnek şahsiyet bile bu anayasaları işletmez, böyle bir anayasal düzen konulmaz” diye konuştu. ‘Dokunmak ibadet’ diyene söyle Baykal, Numan Kurtulmuş’un din ve siyaset ilişkisi konusunda doğru ve güzel şeyler söylediğini vurgulayarak, “Ama Sayın Kurtulmuş’un bu sözlerini ‘Siyasi liderimize dokunmak ibadet etmek yerine geçer’ diyen siyaset arkadaşına da en kısa zamanda anlatacağına güveniyorum” dedi. l Yurt Haberleri C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear