Catalog

Eşşebab polis okuluna saldırdı Somali’nin başkenti Mogadişu’da bir polis akademisini hedef alan intihar saldırısın DUNYA da en az 18 polis öldü. Saldırıda 15 kişinin de yaralandığı duyuruldu. İntihar eylemci sinin polis üniforması giyerek alana girdiği iddiaları yerel basına yansıdı. El Kaide bağlantılı Eşşebab’ın üstlendiği eylem sırasında alanda ülkenin Polis Günü’ne yönelik hazırlıklar yapıldığı belirtildi. Arakan’da kanlı bilançoCuma15Aralık2017 dishab@cumhuriyet.com.tr TASARIM: EMİNE BİLGET 7 Myanmar’da Arakanlı Müs Sınır Tanımayan Doktorlar’a göre, Myanmar’da şiddet olaylarının lümanların hedef olduğu şiddet bu kez “binler ağustos ayında başlamasıyla bir ay içinde 6700 kişi öldürüldü ce ölümle” ifade ediliyor. Rakhine eyaletinde 25 Ağustos’ta patlak veren şiddet olaylarında bir ay içinde BÜYÜK KAÇIŞ... aralarında çocukların da olduğu en az 6700 Arakanlının öldürüldüğü savunuldu. Sınır Tanımayan Doktorlar (MSF) Örgütü’nün Myanmar’daki şiddet olaylarından kaçarak Bangla Şiddetten kaçarak Bangladeş’e sığınan Arakanlı Müslümanlar için insani kriz tablosu her geçen gün ağırlaşırken BM’ye göre, sadece geçen ay deş’teki kamplara sığınan yüzlerce ki Bangladeş’e ulaşan sivillerin sa şi ile yapılan görüşmelere dayandırdığı raporunda, Rakhine’de 25 Ağustos 24 Eylül arasında en az 9 bin Arakanlının öldüğü tahminine yer verildi. Bu ölümlerin yüzde 71.7’sinin şid yısı 20 bin. Son verilerle birlikte, Myanmar’da şiddet olaylarının patlak verdiği 25 Ağustos’tan bu yana ülkeden çoluk çocuk Bangladeş’e kaçanların sayısının yaklaşık 650 bine yükseldiği dete bağlı olduğu, yaşamını yitirenle belirtiliyor. rin 700’ü aşkınının 5 yaş altı çocuklar olduğu vurgusu yapıldı. Şiddete bağlı ölümlerde, nedenlerin başında yüzde 69’la “silahla vurulma” yer aldı. “Yüzde 8’i ev içinde yakılma, yüzde 5’i de dövülme yoluyla” gerçekleşti. Orta Çıktıkları “umuda yolculukta” yüzlercesi yaşamlarını bindikleri derme çatma teknelerin alabora olmasıyla yitirirken bölgeden sıklıkla insan hakları ihlâlleri, cinsel saldırı haberleri geliyor. ya çıkan sonuçların Myanmar’da Arakanlıların doğrudan hedef alındığını gösterdiğine dikkat çekildi. Gözler orduda MSF Sağlık Direktörü Dr. Sidney Wong, Bangladeş’teki kamplardaki de insanların öldürülme veya ağır yaralanma şekillerine dair anlatılanlar bizi dehşete düşürdü. Ölüm olaylarının ciddi şekilde artması, Myanmar güvenlik kuvvetlerinin ağustosun son haftasında başlattığı ‘tasfiye operasyonları ile aynı döneme denk geliyor.” Arakanlılar için güvenlik ve haklarının sağlanması sonrasında yapılmasının gerekliliğini vurguladı. Myanmar’da kriz halihazırda ciddi ayrımcılığa uğradıkları belirtilen Arakanlıların, Budist milisler ve ordu ile ARSA adlı radikal İslamcı örgüt ara Myanmar ordusu Arakanlı sivillerin sistematik hedef alındığı suçlamalarını reddederken yönetim de yaşamını yitirenlerin sayısını yaklaşık 400 olarak duyurmuştu. ‘Etnik temizlik’ uyarısı durumun son derece sağlıksız oldu Wong diğer yandan da ölüm sayısının sında 25 Ağustos’ta çıkan çatışmala BM’den ise Myanmar’da Arakan ğunu belirtirken şu ifadeleri kullandı: daha fazla olabileceği görüşünü dile rın ardından iki ateş arasında kalma lılara yönelik “etnik temizlik” riski “Aşırı kalabalık kamplarda yaşayan getirdi. larıyla daha da büyümüş, sivillerin yaşandığı uyarıları yükseliyor. Ge larla yaptığımız görüşmeler, yaşanan Myanmar ve Bangladeş hükümet kitlesel kaçışı başlamıştı. Militanlar çen hafta BM’nin İnsan Hakları yet ların ne denli tüyler ürpetici olduğu lerinin imzaladığı, sığınmacıların la çatışan ordumilislerin sivillere yö kilisinden Myanmar’da “güvenlik nu ortaya koydu. Hem bir aile üyesi geri dönüşüne ilişkin anlaşmanın nelik intikam saldırılarına giriştikle güçlerinin Arakanlılara yönelik soy nin şiddet olayları sonucu öldürüldü yaşama geçmesi için erken olduğu ri, evlerini yaktıkları haberleri basına kırım suçu işlemiş olabilecekleri” ğünü söyleyen insanların sayısı, hem nu da savunan Wong, bunun ancak yansımıştı. çıkışı gelmişti. Başkan yardımcısına rüşvet cezası Ekvador’da rüşvet davasında Başkan Yardımcısı Jorge Glas’ın da araların da olduğu sanıklara ceza yağdı. Brezilya lı inşaat devi Odebrecht’le ilgili yolsuzluk ve rüşvet davasında yargılanan Glas ve amcası Ricardo Rivera dahil dört kişi altı yıl hapis cezasına çarptırıldı. Şirket yet kililerinin kamu ihalelerini almak için 12 ülkede toplam 788 milyon dolar rüşvet verdiklerini kabul ettikleri, Meksika’da şirketin faaliyetlerinin dört yıllığına ya saklanmasına yol açan dev skan dalda ceza alan en üst düzey si yasetçi Glas ol du. Dava sürer ken Ekvador’daki Odebrecht yöne ticisi Joüse Con ceicao Santos savcılıkla anlaş Glas ma yaparak ülkedeki altyapı iha lelerini alabilmek için şirketin 2007’den bu yana 33.5 mil yon dolar rüşvet verdiğini itiraf etmiş, Glas savcılar tarafından 13.5 milyon do lar rüşvet almakla suçlanmıştı. Ekim ayından bu yana gözetim altında tutulan Glas, kendisine yöneltilen tüm suçlama ları reddederek kararı temyize götürece ğini açıkladı. Glas’ı yardımcılığına geti ren eski başkan Rafael Correa ise dava nın siyasi olduğunu savunuyor. IRAK Bir günde 38 idam IŞİD’e karşı zafer ilan eden Irak’tan cihatçı militanlara yönelik “idam cezalarının uygulandığı” haberleri geliyor. Nasiriye bölgesinde yetkililer, Kaide ya da IŞİD’li oldukları gerekçesiyle “terör suçlamalarından” yargılanan 38 kişinin dün idam edildiğini duyurdu. Geçen Eylül ayında da Irak’tan bir günde aynı cezaevinde tutulan 42 kişinin idam edildiği açıklanmıştı. Uluslararası Af Örgütü Irak’taki ölüm cezasına yönelik sıklıkla tepkisini dile getirirken ülkenin bu konuda Çin, İran ve Suudi Arabistan’ın ardından geldiğine işaret ediyor. Barzani: Anahtar bizde Bu arada tek taraflı gittiği bağımsızlık ilanı adımına Bağdat başta olmak üzere geniş çaplı tepkiyle karşılaşan, ardından kararından dönmek zorunda kalan IKBY’nin eski Başkanı Mesud Barzani “vazgeçmedik” mesajı verdi. DHA’nın “Avestakurd” isimli bir internet sitesine dayandırdığı habere göre, Barzani 25 Eylül’de gittikleri referandumla bağımsızlık anahtarını ellerine aldıklarını savunarak “Bir gün bu anahtar ile bağımsız Kürdistan’ın kapısını açacağız” dedi. ‘Taş devrine çeviririz’Ürdün’ün başkenti Amman’da önceki gece ABD’nin Kudüs kararı protesto edildi. Yürüyüşe Hıristiyan din adamları da katıldı. Bir Suudi yayınına konuşan ilk İsrailli Bakan olan İstihbarat Bakanı Yisrael Katz, Elaf’ta dün ikinci bölümü yayımlanan açıklamala münde rol oynamaya çağırmış ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ı İsrail’e davet etmişti. Katz’ın yanı sıra dün ABD’nin BM ‘İSTENMEYEN KİŞİ’ PENCE rında İran ve Lübnan’ı tehdit etti. Trump’ın Kudüs kararının ardından en sert açıklamaları yapan başkent Büyükelçisi Nikki Haley’in de hedefinde İran vardı. Haley, İran’ı uluslararası yükümlülüklerini ihlal ede ZİYARETİ lerden biri olan Tahran’ın Lübnan’da rek Ortadoğu’nun güvenlik ve istikrasilah fabrikaları inşa ettiğini, geliş rını bozmakla suçladı. Bu çerçevede BELİRSİZ miş füze tesisleri kurduğuna dair istihbaratları olduğunu söyleyen Katz, var olduğunu iddia ettiği projeleri askeri yollarla engelleyeceklerini vurguladı. İsrail’in 2006’da Beyrut’a dönük saldırılarını hatırlatan Katz, “2006’daki Lübnan saldırısı, bugün yapabileceklerimizin yanında piknik gibi kalır. Lübnan’ı taş devrine geri döndüreceğiz’’ tehdidinde bulundu. ABD, İRAN’I HEDEFE OTURTTU İstihbarat Bakanı röportajın önce Yemen’den Husilerce geçen ay Suudi Arabistan’a atılan füzelerin İran yapımı olduğunu, ellerinde kanıt bulunduğunu söyledi. Bu füzelerin Tahran tarafından Husilere verildiğini savundu. Tahran’dan ise iddiaya yalanlama geldi. Haley konuşmasında ayrıca İran’a karşı uluslararası bir koalisyon oluşturacaklarını da belirtti. Wall Street Journal’da yer alan bir yazıda IŞİD’le mücadelenin bir noktaya ulaşmasının ardından şimdi ABD’nin tehdit gördüğü İran’a odaklandığı kaydedildi. Buna göre, İran’ın bölgede nüfuzunu genişletmesinden kaygı duyan ABD Yönetimi’nin Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanımasının ardından bölgeye yapacağı ziyaret Filistin ve Mısır’da tartışma konusu olan, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın görüşmeyi reddettiği ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence’in İsrail durağına ilişkin belirsizlik sürüyor. İsrail gazetesi Haaretz’in Walla News’ten aktardığı habere göre, Pence’in pazartesi günü İsrail meclisi Knesset’te yapacağı konuşma henüz netleşmeyen bir tarihe ertelendi. Knesset’te Beyaz Saray adına en son 2008’de dönemin ABD Başkanı George W. Bush ki gün yayımlanan bölümünde Suudi Washington, Riyad ve Tel Aviv’le ortak bir konuşma yapmıştı. Jerusalem Arabistan’ı Kudüs sorununun çözü bir çalışma yürütüyor. Gazze’de gerilim artıyor Post ise Pence’in İsrail, Filistin ve Mısır ziyaretinin ABD Kongresi’ndeki vergi reformu yasası tartışmaları yüzünden bir iki gün ertelendiğini iddia etti. Pence cephesinden ise tepkilere karşın İs İstanbul’da önceki gün toplanan ve Doğu Kudüs’ü Filistin’in başkenti olarak tanıdıklarını açıklayan İslam İşbirliği Teşkilatı’nın bildirgesine yanıt veren İsrail rail, Mısır ziyaretinin olacağı görüşü geldi. Bunun için gelecek salı günü gösterildi. Başbakanı Binyamin Netanyahu, “Karardan ABD’nin tartışma etkilenmediğini” söyledi. “Filistinliler için lı kararının ardın gerçekleri kabul etmek, barış için hareket etmeye başlamak iyi olacaktır” dedi. İstanbul zirvesi kararını “DoğuBatı yok, tek Kudüs var” sözleriyle eleştiren Hamas ile İsrail ordusu arasındaki gerilim artıyor. Önceki ge dan Filistinli liderler Pence’i “istenmeyen adam” ilan etmiş, Abbas’ın yanı sıra Mısırlı Müslüman ve Hı ce Gazze’den kendi topraklarına üç roket atıl ristiyan dini lider dığını duyuran İsrail ordusu, misillemede bu ler de ABD Başkan lunuldugunu duyurdu. İsrail, Gazze Şeridi ile arasındaki Kerm Ebu Salim ve Beyt Hanun sınır kapılarını kapatma kararı aldı. Kudüs’teki gösterilere İsrail güçleri müdahale etti. Yardımcısı’yla görüşmeyeceklerini açıklamışlardı. Güney Kore lideri Moon dün Pekin’de Çin Devlet Başkanı Şi ile bir araya geldi. İkilinin gündem maddeleri arasında Kuzey Kore krizi de vardı. Bakanlığı da yalnız bıraktı Washington’ın, Kuzey Kore politikasında önceki gün değişiklik sinyali vererek bu ülkeyle “ön koşulsuz görüşme” yapılabileceğini söyleyen ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’ın konuşmasına hem başında bulunduğu bakanlıktan hem de Beyaz Saray’dan “düzeltme” geldi. Pyongyang’a “haydi konuşalım” mesajı veren ve ikili görüşmelere başlamak için muhatabına “önce silah programlarını bırak” demenin gerçekçi olmadığını söyleyen Tillerson’ın konuşmasıyla ilgili açıklama yapan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert, bakanın Ağustos ayında sarf ettiği “Kuzey Kore nükleer silahları elinde tuttukça görüşmelerin bir geleceği olamaz” sözlerini hatırlatarak, bu noktadan bir değişikliğin olmadığını vurguladı. ABD Başkanı Donald Trump’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı H.R. McMaster da “Son füze testinden sonra Kuzey Kore ile konuşma zamanı değil” şeklinde konuştu. McMaster ayrıca Pyongyang’la olası görüşmelerin tek hedefinin yarımadanın nükleerden arındırılması olduğunu ekledi. ‘Uyurgezer savaş’... Japonya ziyaretinde Kore Yarımadası’ndaki gerilimle ilgili konuşan BM Genel Sekreteri Guterres, en korkunç senaryonun “uyurgezer” halde girilecek bir savaş olduğunu söyledi. Öncelikle K.Kore’nin ve diğer balistik ve nükleer denemelerle ilgili geçen yıl devreye sokulan BM kısıtlamalarına tam olarak uymaları gerektiğini belirtti. Putin’den ABD’ye cihatçı suçlaması IŞİD’in Suriye ve Irak’ta yenilgiye uğratılmasının ardından bölgedeki nüfuzunu giderek artıran Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, geleneksel yıl sonu basın toplantısında gelecek yıl yapılacak seçimlere bağımsız aday olarak katılacağını yineledi. Moskova’daki Dünya Ticaret Merkezi’nde siyasi şov havasında geçen ve yaklaşık 1600 gazetecinin katıldığı toplantıda Putin 53 basın mensubunun sorularını yanıtladı. Türkiye vurgusu Putin, Suriye’deki krizin acısını en çok çeken ülkenin Türkiye olduğunu vurguladı, bu çerçevede çok sayıda göçmene kapıyı açtığını söyledi. “Kürtlerle de iyi ilişkilerini sürdüreceklerini” belirten Putin’in hedefinde ABD’de vardı. Rus lider Suriye’deki cihatçı militanların Irak’a geçtiği bilgisini verdikleri ABD’nin buna bir tepki vermediğini kaydetti. Putin bunun nedenini ise şu sözlerle açıkladı: “Bu militanları Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad’a karşı savaşmaları için kullanabileceklerini düşünüyorlar”. “2018 seçimlerinde altyapı, sağlık, eğitim alanlarında kalkınmaya, maaşların artmasına odaklanacağım” diyen Putin’in düzenlediği toplantıya devlet başkanlığına adaylığını açıklayan medyatik rakibi gazeteci Kseniya Sobçak da katıldı. Basın toplantısında ABD hakkında gelen sorular üzerine bu ülkeyle bir silahlanma yarışına girmeyeceklerini söyleyen Putin, Donald Trump’ın kazandığı başkanlık seçimlerine müdahale ettiği iddiası ile ilgili ise “Bu iddiaları ortaya atanlar Trump’ın meşruiyetine zarar vermeye çalışıyor” dedi. Basın toplantısına 1600 gazeteci katıldı. Cenevre’nin sekizinci turunda sonuç çıkmadı BM Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura, 28 Kasım’da başlayan Suriye konulu Cenevre görüşmelerinin 8. turunun başarısızlıkla sonuçlandığını açıkladı. Esad yönetimi ve muhalefet heyetleriyle ayrı ayrı bir araya gelen Mistura, düzenlediği basın toplantısında “Başaramadık. Altın bir fırsat kaçırıldı” değerlendirmesinde bulundu. Mistura görüşmeleri ocak ayında yeniden başlatmayı planladığını açıkladı. ‘Şam’ı Rusya ikna etmeli’ Öte yandan görüşmelerin son gününe Mistura ile Şam heyeti arasındaki tartışma damga vurdu. Mistura, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’den Suriye’de seçimlerin yapılması konusunda Şam’ı ikna etmesini istedi. Ayrıca muhaliflerin hükümet heyetiyle görüşmeye hazır olduğunu ancak Şam delegasyonunun bunu kabul etmediğini de aktardı. Mistura’nın sözlerine tepki gösteren Şam heyetinin başkanlığını yapan Beşşar Caferi, bunun Mistura’nın arabuluculuk görevini sona erdirebileceğini savundu. C MY B