26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Salı 28 Kasım 2017 4 haber EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: ZARİFE SELÇUK ‘Hepimiz FETÖ’yüz!’ 24Kasım Öğretmenler Günü’nde gazetelerde, cesetleri Yunanistan’ın Midilli Adası sahiline vurmuş beş kişilik bir ailenin öyküsü vardı. Baba fizik öğretmeni Hüseyin Maden, anne anasınıfı öğretmeni Nur Maden, FETÖ soruşturmasından işten çıkarılmışlar ve mal varlıklarına da el konmuş, böylelikle hep birlikte beyaz ölüme mahkum olmuşlar. Çareyi de çocuklar Nadire, Bahar ve Feridun Maden ile birlikte, ailecek Yunanistan’a kaçmakta bulmuşlar, kaçarken de boğulmuşlardı. Olay neresinden bakılırsa bakılsın trajiktir. Hüseyin ve Nur Maden’in Fethullah Gülen ile ilişkilerinin ne olduğunu, haklarında kesinleşmiş bir yargı kararı olmadığı için bilmiyorum. Bildiğim bir şey varsa o da dünkü Cumhuriyet’in manşetinde de belirtildiği gibi, OHAL sonrasında on binlerce kamu görevlisinin FETÖ bahanesiyle işten atıldıkları, büyük bölümü solcu sendikalara üye, FETÖ ile alakası bulunmayan bu kişilere her türlü yargı yolunun kapatıldığı, tek umutları olan OHAL Komisyonu’nun da elindeki on binlerce dosyaya bakmak üzere toplanamadığından, hiçbir işe yaramadığıdır. Cumhuriyet’in dünkü manşetinde sözü edilen, OHAL döneminin KHK yoluyla tasfiyelerinin dökümü şöyle: Atılan kamu görevlisi, 124 bin. Atılan subay ve astsubay, 7 bin 200. Atılan öğretmen, 60 bin 532. Uzaklaştırılan öğretim üyesi, 4 bin 93. Görevden alınan hâkim ve savcı, 4 bin 238. Cumhuriyet’in dünkü manşetinde belirtildiği gibi bunların çoğunun FETÖ ile ilgisi olmadığı biliniyor. HHH Bu arada, Fethullah Gülen ile yakın ilişkileri bilinenler muteber kişiler olarak, ellerini kollarını sallayarak dolaşıyorlar ve hatta baş köşelere kurulup, oturuyorlardı. Durum kimilerine olağan geliyordu. Nitekim Bülent Arınç “Ne var bunda” dercesine açıklama yapıyordu: 80 milyonluk Türkiye’de 80 kişi hariç herkes Fethullah Gülen’e sempati ile bakıyordu. Arınç’ın açıklaması avami deyişiyle şöyleydi: Hepimiz Fethullahçıyız abi, ne var ki bunda? Sonra gelen tepkiler üzerine Arınç durumu şöyle tevil etmeye çalışıyordu: Kesretten kinaye yaptım, anlamadılar. On binlerce kişi FETÖ’cülük iddiası ile soruşturulur, KHK ile işinden atılır, mal varlığına el konulurken, öte yandan şöyle garip olaylar da oluyordu: Kayseri’de görülmekte olan FETÖ davasında Etkin Pişmanlık Yasası’ndan yararlanmak isteyen Nurettin Okandan, 2012’de kimi diğer AKP mensuplarıyla Pensilvania’da çektirilmiş bir fotoğrafı mahkemeye sunuyordu. Şu anda Fethullah Gülen’in yanında çalışan Mahmut Yeter’in sol başta bulunduğu ziyaret fotoğrafının göbeğinde, o sırada Belediye Başkanı olan şimdiki Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki yer alıyordu. Bakan Bey, olayın ardından yaptığı açıklamada “fotoğrafın New York’ta çekildiğini Pensilvania’ya gitmediğini” söylemekle yetiniyordu. Resimde boy gösterenlerin biri tutuklu (Hamdi Kanay) üçü firari (Sıtkı Baş, İlhan Miraboğlu Ali Ezinç) iken Hüseyin Beyhan, Oktay Durukan belediyedeki, Bakan Mehmet Özhaseki de Çevre ve Şehircilik Bakanı olarak hükümetteki görevini sürdürüyor. Etkin Pişmanlık Yasası’ndan yararlanmak üzere söz konusu fotoğrafı ibraz eden tutuklu Nurettin Okandan ise o duruşmada tahliye ediliyordu. HHH Bu arada Polis Akademisi’nce düzenlenen “Yeni Nesil Terör Örgütü FETÖ’ün Analizi” başlıklı çalıştayın sonuç raporunda “FETÖ’ye yönelik operasyonlarda itirafçı olanların gerçekte hiçbir kritik bilgi vermedikleri ve konuyu magazinel boyuta çektikleri” hususu belirtiliyordu. Her yer FETÖ diye toz duman, on binler, yüz binler FETÖ’cülük suçlamasıyla süründürülüyor, içeri tıkılıyor, malından canından oluyor, buna karşılık kimileri de “en ziyade müsaadeye mazhar Fethullahçılar” olarak “Ne var bunda abi?” diye geziyor. FETÖ’nün alt edilmesini canı gönülden isteyen koca bir toplum da bu görüntü karşısında şaşkın, aklına mukayyet olmaya çabalıyor... İşte manzarayı umumiye bu. Komisyonlarda değişim zamanı EMİNE KAPLAN TBMM Başkanlığı, başkanlık divanı üyeleri, grup başkanvekilleri ve grup yönetim kurulu üyelikleri seçimini tamamlayan AKP’de, sıra komisyon başkanlıklarının belirlenmesine geldi. 18 komisyon başkanından en az 5’inin değişeceği belirtiliyor. Değişecek başkanlar arasında Milli Eğitim Komisyonu Başkanı Beşir Atalay, Dışişleri Komisyonu Başkanı Taha Özhan, Tarım ve Köyişleri Komisyonu Başkanı Recep Konuk sayılıyor. Bazı başkanların da yer değiştirebileceği kaydediliyor. AKP’de TBMM Başkanı ve grup başkanvekillerinin belirlenmesinin ardından sıra komisyon başkanlarına geldi. Başkanlardan en az 5’inin değişeceği belirtiliyor AKP’de il ve belediye başkanlarındaki değişim, Meclis’teki ihtisas komisyonları başkanlarıyla devam edecek. TBMM Başkanlığı, başkanvekillikleri ve grup başkanvekillerinde değişime gitmeyen, Başkanlık Divanı üyeleri ile grup yönetim kurulu üyelerinde ise sınırlı değişiklik yapan AKP’nin, Meclis’teki 18 komisyonun başkanlıklarından en az 5’ini değiştirmesi bekleniyor. Milli Eğitim Komisyonu Başkanı Beşir Atalay’ın yerine Emrullah İşler, Dışişle ri Komisyonu Başkanı Taha Özhan’ın yerine Volkan Bozkır’ın geleceği belirtiliyor. Tarım ve Köyişleri Komisyonu Başkanı Recep Konuk da gidecek başkanlar arasında sayılıyor. İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Mustafa Yeneroğlu’nun uluslararası bir komisyonun başkanlığına kaydırılması, Güvenlik ve İstihbarat Komisyonu Başkanlığı’na Alparslan Kavaklıoğlu’nun getirilmesi bekleniyor. Beşir Atalay, Taha Özhan ve Recep Konuk, eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’na yakınlığıyla biliniyor. Anayasa Komisyonu Başkanı Musta fa Şentop, Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya, Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Süreyya Sadi Bilgiç, Dilekçe Komisyonu Başkanı Belma Satır’ın yerini koruyacağı kaydediliyor. Komisyon üyeliklerinin bu hafta TBMM Genel Kurulu’nda okunmasının ardından komisyon üyelerinin toplanarak başkan, başkanvekili ve sözcüleri belirlemesi bekleniyor. l ANKARA Ilk karar 1 haftaya Hükümet Sözcüsü Bozdağ, OHAL Komisyonu’nun ilk kararlarını en geç aralık ayı başında açıklayacağını söyledi. Bozdağ, Sarraf davasını ise ‘siyasi’ diye niteledi Erdoğan teknoloji bağımlılığı kongresinde konuştu Gözleri telefonlarındaydı! Yeşilay 4. Uluslararası Teknoloji Bağımlılığı Kongresi’nde konuşan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, insanların son model telefon alamadığı için strese girdiğine ve suç işlediğine dikkat çekti. Erdoğan, “Dost meclisindeki gönül sohbetlerinin yerini artık sosyal medya tartışmaları aldı. Mekke’de Beytullah’ta, Medine’de dahi insanlar, ibadetle meşgul olmak yerine telefonla vakit geçiriyor” dedi. Bu arada kongreye katılanların ellerinden telefon ve tabletlerini dü Dövizin yükselişişürmemesiisedikkatçekti.lİSTANBUL/Cumhuriyet ‘suni şişkinlik’miş Erdoğan, ödül töreninde faiz tutumunu sürdürdü, Melih Gökçek’in oğlunun yönetimine aday olduğu ATO’ya ‘birlik, beraberlik’ uyarısı yaptı Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, “Borcumuz var, para bulmamız gerekiyor, yüksek faizle borçlanmamız lazım” yaklaşımını doğru bulmadığını yineleyerek, “Siyaset her alanda olduğu gibi ekonomi konusunda da çok belirleyicidir. Ekonomi asıl gücünü milletten alır” dedi. Erdoğan, “Döviz kurlarında son günlerde görülen suni şişkinliğin kısa sürede atlatılacağına inanıyorum” ifadelerini kullandı. Erdoğan, Ankara Ticaret Odası Ödül Töreni’nde konuştu. Erdoğan’ın “Siyaset her alanda olduğu gibi ekonomi konusunda da çok belirleyicidir. Ekonomi asıl gücünü milletten alır” ifadeleri dikkat çekti. Enflasyon, faiz ve döviz kuru tutumunu tekrar dile getiren Erdoğan, “Birilerinin faizlerdeki anlayışına katıl mıyorum. Yok borçlarımız var, ödememiz var, para bulmamız gerekiyor, kaynaklar, ‘bizim yüksek faizle borçlanmamız lazım’ yaklaşımlarını doğru bulmuyorum. Mevduat hesaplarına girecek olanlar faiz yarışı ile girmeyecek. Güven esaslı yarışa gireceklerdir. En güvenli olan yerler neresiyse vatandaş gelir parasını oraya yatırır” dedi. Erdoğan, dolar kurundaki artış için de “Yakın geçmişimizi unutmuyoruz. Döviz 3 kuruş yükseldi, akaryakıt iki kuruş arttı, enflasyon yarım puan arttı diye karalar bağlayanlar. Eonomininin bir gecede yerle yeksan olduğu, dövizin 510 kat arttığı günlerden buralara geldik. ‘Kur şöyle arttı, kur baskı yaptı.’ Bütün bunları konuşuyorsunuz da bir doların 7 bin 500 liralara çıktı ğı günleri neden konuşmuyorsunuz. Şu anda biz güçlüyüz. Döviz kurlarında son günlerde görülen suni şişkinliğin kısa sürede atlatılacağına inanıyorum” diye konuştu. Kanal İstanbul projesinin ihale aşamasında olduğunu belirten Erdoğan, Ankara Atatürk Kültür Merkezi’nin bulunduğu bölgedeki fuar alanının da 1 yıl içinde bitmesini istedi. Gökçek uyarısı Erdoğan, Melih Gökçek’in oğlu Osman Gökçek’in yönetmeyi istediği ATO üyelerine “Ticaret odamızın birliğini ve beraberliğini çok önemsiyorum. Sizi bölmek ve parçalamak isteyenler olabilir, buna sakın izin vermeyin” sözleri ile seslendi. l ANKARA / Cumhuriyet Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu’nun ilk kararlarının kasım sonu veya aralık başında verilmeye başlanacağını duyurdu. Bozdağ, Kanal 24’ün sorularını yanıtladı. ABD’deki Rıza Sarraf davası ile ilgili olarak Bozdağ, “Sarraf üzerinden Türkiye’ye karşı siyasal operasyon yürütülmektedir. 17 Aralık sürecinde FETÖ’nün Türkiye’de yargıyı kullanarak yapmak isteyip de yapamadığı hukuk darbe teşebbüsünün bir nevi Amerikan yargısını kullanmak suretiyle FETÖABD işbirliği içerisinde Amerika’da tekraren görülmesi anlamına geliyor” dedi. Sarraf’ın itirafçılığa değil iftiracılığa zorlandığını belirten Bozdağ, “Orada hukuk devletinin kuralları işlemiyor” diye konuştu. ‘Kararlar geliyor’ Bozdağ, mart ayında kurulan OHAL Komisyonu ile ilgili olarak da “Kurumlardan şikâyetçi olan kişilerle ilgili bilgiler istendi, o bilgiler tek tek incelenecek, rapora dönüşecek ve kararını verecek. Kurul başkanımız, açıklamasında bu ayın sonuna doğru ilk kararları çıkaracaklarını ifade ettiler. Yani kasım ayı sonu, aralık başı muhtemelen ilk kararlar verilmeye başlayacaktır” dedi. ‘Araziyi görmek gerek’ ABD Başkanı Donald Trump’ın, YPG’ye silah sevkıyatı yapılmayacağına ilişkin açıklamaları için Bozdağ, “Yaklaşık 4 bin TIR, PYD/YPG terör örgütüne silah verildi. Sadece lafla kalır el altından silah verilmeye devam ederse o zaman kıymeti yok bu açıklamanın. Arazideki somut yansımalarını görmek lazım. Sadece ‘silah vermeyi durdurduk’ demek yetmez, verilmiş olan silahların da derhal PYD/YPG’li terörislerin elinden alınmasını da Türkiye istemektedir” dedi. Afrin’de mutabakat Bozdağ, Afrin’e operasyon olasılığına ilişkin bir soru üzerine, “Afrin’de Türkiye’ye dönük en ufak bir hareket olduğunda misli ile karşılığını görecektir. Afrin’in teröristlerden temizlenmesi için Türkiye adım atmakta tereddüt etmeyecektir. Elbette ortaklarımızla görüşerek, asgari mutabakat sağlayarak bunu yapmak Türkiye’nin menfaatinedir” ifadelerini kullandı. l ANKARA / Cumhuriyet CHP’Lİ ÖZEL’DEN BAHÇELİ’YE: Devreyi yakmış CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel ve İYİ Parti Balıkesir Milletvekili İsmail Ok Meclis’te basın toplantısı yaptı. Özel ve Ok gazetecilerin soruları üzerine Bahçeli’nin formülünü değerlendirdi. Özel, bir gazetecinin “Çözebildiniz mi?” diye sorması üzerine “Hem Saray’a yaranayım hem partiyi kapatmayayım, hem baraj dursun hem ittifak olsun derken burada devre yanmış, devreyi burada yak mış. Buraya pano yapıp, birini davet edip anlattırmak lazım. Semih Yalçın sinirlerine hâkim olup hakaret etmek yerine şu matematik formülünü tane tane açıklasa iyi olur ama biz bu açıklamadan sonra Yalçın’dan geleneksel hakaret seansını bekliyoruz” karşığını verdi. Ok da Bahçeli’nin “Hesabımız acıklı olacak” sözlerinin anımsatılması üzerine de “Resmen ve alenen bizleri tehdit ediyor” ifadelerini kullandı. AKP’Lİ HAYATİ YAZICI’DAN ‘İTTİFAK’ YANITI: Seçmenin kafası karışır Hayati Yazıcı AKP Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ‘tercihli ittifak’ önerisine “Bireyler dolambaçlı prosedürden hoşlanmazlar. Seçmenin kafa karışıklığına yol açacak prosedürlerden uzak durmak gerekir” yanıtını verdi. Bahçeli, ‘tercihli ittifak’ modelini önermişti. Bahçeli, “İttifak yapacak siyasi partilerin tüzel kişilikleri ve partilere verilen oylar görülmeli. Şu A partisi, bu B partisi. C ittifak partisi. İttifakın altı na, ittifakı oluşturan F ve E partileri konulmalı. İttifaka mühür vuracaksınız ama ittifakı oluşturan E partisinin mührünü de vurmanız lazım. O zaman E ile F’nin mühürleri toplamı C’yi oluşturur. C’nin çıkaracağı milletvekilinin kendi arasındakı dağılımı da E ve F partilerinin milletvekili sayısı olur. Dolayısıyla onlar da Meclis’te temsil edilir. Eğer barajı aşarsa Hazine’den yardım alma durumu da olur” demişti. l ANKARA / Cumhuriyet C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear