24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Pazartesi 9 Ekim 2017 haber 4 EDİTÖR: ALPER İZBUL / BURAK YURTTAŞ TASARIM: EMİNE BİLGET süresiAz BaDskvıyizaealeldrıiW15aTkaserrhmiaIznm,sgduıntozdo’rdanuayğnilaaebşuuAalnnyakaaşanntraıa Anaokulunda din eğitimi!... ABD, Türk vatandaşlarına yönelik ilk defa aldığı yaptırım kararı için ‘ABD tesisleri ve personelinin güvenliğini’ gerekçe olarak gösterdi 15Temmuz’dan bu yana AnkaraWashington arasında yaşanan kriz, Me tin Topuz’un tutuklanması ve hükü met yanlısı medyanın Topuz ile ilgi li iddialarının ardından ilk defa ABD’den Türk vatandaşlarına yöne lik yaptırıma dönüştü. ABD, Türk vatandaşla rına vize vermeyi dün resmen durdurdu. An DUYGU GÜVENÇ kara bu karara tepki vermeye hazırlanıyor. ABD Büyükelçiliği dün akşam 20.13’te Twitter’dan yap tığı açıklamayla “ABD Misyonu’nun tesisleri ve personelinin güvenliği nin sağlanmadığını” belirterek vi ze hizmetlerinin askıya alındığı nı duyurdu. Karar, ABD’nin İstan bul Başkonsolosluğu görevlisi Me tin Topuz’un, firari savcı Zekeriya Öz ve 1725 yolsuzluk skandallarıy la ilgili bazı kişilerle iletişim kurdu ğu iddiasıyla tutuklanmasının ardın dan, Türkiye’den bu ay sonunda ay rılmaya hazırlanan ABD Büyükelçi si John Bass’ın “giderayak” son ham lesi olarak yorumlandı. Kararın 15 Temmuz’dan bu yana ABD ile Tür kiye arasında tartışılmaya devam eden Papaz Craig Brunson’ın gözaltı na alınmasının birinci yıldönümüne denk gelmesi de dikkat çekti. Büyükelçilik açıklamasında şu ifa delere yer verildi: “Son zamanlarda NYT: 12 ABD’Lİ SİYASİ REHİN ABD’nin New York Times (NYT) gazetesi, “Türkiye’deki başarısız darbe girişiminin ardından Amerikan vatandaşlarının siyasi rehine olarak hapse atıldığı” başlığıyla bir haber yaptı. “Türkiye’de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hükümeti tarafından 12 ABD vatandaşının hapse atıldığını” dile getiren NYT, “Biri, Türkiye’de akrabalarıyla birlikta tatil yapan NASA’lı bilim adamı (Serkan Gölge). Bir başkası, 23 yıldır Türkiye’de yaşayan Hıristiyan misyoner (Andrew Brunson). Diğerlerinin arasında Pennsylvania eyaletinden misafir kimya profesörü (AKP aracılığıyla Gülen’le tanıştığı yönünde ifade veren İsmail Kul) ile emlakçı kardeşi de var” dedi. Türkiye’nin hem ABD hem de Avrupa ile ilişkilerinin kötüye gittiği dönemde çok sayıda yabancının hapse atıldığına dikkat çeken NYT “ABD Başkanı Trump ve Başkan Yardımcısı Pence’in, Erdoğan’a bizzat yaptıkları çağrının yanı sıra, 78 Kongre üyesince imzalanan bir mektupla Türk hükümetine baskı yapıldı. Ancak Amerikalı yetkililer, tahliyeleri sağlama konusunda başarısız bir görüntü sergiliyor. Tutuklamaların Türkiye açısından, Gülen’in Türkiye’ye iade edilmesine dönük bir koz olduğu görülüyor” yaşanan olaylar, ABD Hükümetini, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nin ABD Misyonu’nun tesisleri ve personelinin güvenliğine ilişkin taahhütlerini yeniden değerlendirmek zorunda bırakmıştır. Söz konusu değerlendirme sürecinde büyükelçiliğimiz ve konsolosluklarımıza gelen ziyaretçi sayısını en aza indirmek amacıyla, şu andan itibaren geçerli olmak üzere, Türkiye’deki tüm ABD diplomatik misyonlarındaki göçmen olmayan vize hizmetleri askıya alınmıştır.” Karar sürpriz oldu Türk vatandaşlarına yönelik alınan bu yaptırım kararında sadece “güvenlik” kaygılarına işaret edilirken, iki ülke dışişleri bakanları önceki akşam telefonla görüşmüştü. Bakan Mevlüt Çavuşoğlu, bu görüşmeye ilişkin olarak Topuz nedeniyle yaşanan krize değinmeden “Bazı konsolosluk meseleleri var, onları görüştük” demiş ve görüşmede Kuzey Irak ve Suriye krizinin ele alındığını savunmuştu. ABD’nin aldığı bu yaptırım kararının Türkiye’ye bu telefon görüşmesinde mi, sonrasında mı iletildiği konusunda Türk Dışişleri ve ABD’li yetkililer sessiz kaldı. Ancak Cumhuriyet’in edindiği bilgiye göre karar Ankara’ya sürpriz oldu. Ne ABD Dışişleri Bakanı Tillerson’ın önceki gün Çavuşoğlu ile yaptığı telefon görüşmesinde ne de ABD Dışişleri’nin bu kararı Ankara’ya Twitter’dan önce ilettiği öğrenildi. Çavuşoğlu da ABD’nin kararını Afyon’daki parti kampında öğrendi. Kriz nasıl gelişti Geçen hafta Topuz’un tutuklanmasının ardından ABD Büyükelçiliği tepkisini, “Mahkeme yerine medyada yargılıyorsunuz” diyerek göstermiş ve “Ortaklığımızı bozuyorsun” uyarısında bulunmuştu. ABD Dışişleri’nin geçen hafta Türkiye Büyükelçisi Serdar Kılıç’a da ilettiği bu uyarılara karşın, hükümet yanlısı medya organlarında Topuz ve ABD aleyhine haber ve manşetler devam etti. Türkiye’den bu ay sonunda ayrılmaya hazırlanan ABD Büyükelçisi John Bass’ın İstanbul’da gazetecilerle buluşmasına ise Sabah gazetesinin o gün de Topuz’u “İşte İstihbaratçının FETÖ Bağlantıları” diyerek manşete taşıması üzerine Hilal Kaplan’a yapılan davet iptal edildi. Kaplan bunun üzerine önce Twitter’dan, ardından da TRT ekranlarından ABD’yi suçlarken, Büyükelçi Bass da 6 Ekim günü buluştuğu gazetecilere Kaplan’ın çağrılmamasıyla ilgili şunları söyledi: “Burada değiller çünkü onları, temel gazetecilik etiğini izlemedikleri ve kurguyu tercih etmeleri nedeniyle medya temsilcileri olarak göremiyorum.” l ANKARA CHP’nin şerhi yok sayıldı TBMM Darbe Komisyonu’nun raporunun; AKP ile FETÖ arasındaki ilişkilerin sıralandığı CHP’nin ek şerhi olmadan basıldığı iddia ediliyor MAHMUT LICALI TBMM Darbe Komisyonu’nun raporuna muhalefetten habersiz bir şekilde CHP ile FETÖ’nün işbirliği yaptığı suçlamalarının eklenmesinin ardından CHP, AKP ile FETÖ arasındaki ilişkileri tek tek sıraladığı ek şerh sundu. Ancak komisyon raporunun CHP’nin yaklaşık 70 sayfadan oluşan ek şerhi çıkartılarak basıma gittiği belirtiliyor. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından kurulan Darbe Komisyonu’nun çalışmalarına başladığı 4 Ekim 2016 tarihinin üzerinden bir yılı aşkın süre geçmesine karşın komisyon raporu TBMM kayıtlarına girmedi. Kayıtlarda görev süresi 3 ay olan komisyonun hâlâ çalışmalarını sürdürdüğü ifade ediliyor. Geçen yasama yılında komisyon önce taslak raporu kamuoyuna açıklamış ardından da muhalefetin haberi olmadan rapora yapılan eklemelerle rapor TBMM Başkanlığı’na sunmuştu. Yapılan eklemelerde CHP’nin FETÖ’yle aynı amaç birliği içinde olduğu, CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun FETÖ’nün mesajları doğrultusunda söylem geliştirdiğine yönelik iddialar yer almıştı. Muhalefetten habersiz eklenen ifadelere karşı CHP’li komisyon üyeleri TBMM Başkanı İsmail Kahraman ile görüşmüş ve rapora yaklaşık 70 sayfadan oluşan ek şerh sunmuştu. Rahatsızlık yarattı CHP’nin “AKP FETÖ Kardeşliği” başlığıyla sunduğu ek şerhte; AKP ile FETÖ arasında yıllar itibarıyla gerçekleşen ilişkiler belgeleriyle sıralanmıştı. CHP’nin ek şerhi AKP’de büyük rahatsızlık yaratmış ve raporun basım aşaması sürüncemede bırakılmıştı. Edinilen bilgiye göre AKP’de bir süredir ek şerhin rapordan çıkarılmasının yolları aranıyordu. Bu kapsamda komisyon, raporu TBMM Başkanlığı’na 12 Temmuz 2017 tarihinde sunduktan sonra CHP’nin ek şerhi 20 Temmuz 2017 tarihinde sunmasını bahane ediyor. Kulislerde raporun basım aşamasında olduğu ve CHP’nin sunduğu ek şerhin raporun içinde yer almadığı ifade ediliyor. Komisyonun CHP’li üyeleri TBMM Başkanı Kahraman’la 14 Temmuz’da görüşmüş ve ek şerhin rapora ekleneceği konusunda söz almıştı. l ANKARA Talabani için taziye evi KURULDU HDP, DBP, DTK ve KJA’nın Süleymaniye’de toprağa verilen Irak eski Cumhurbaşkanı ve Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) Genel Sekreteri Celal Talabani için Diyarbakır’da Temiran Yas Evi’nde düzenlediği taziye etkinliği sürüyor. DTK Eşbaşkanı Leyla Güven, “İktidarlar Ortadoğu üzerinde planlar çiziyor, Mam Celal siyaseti ile iktidarların oyunlarını bozan bir isimdir” dedi. Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin bağımsızlık referandumuna Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve AKP hükümetinin tepkisini eleştiren HDP Sözcüsü Osman Baydemir, “Kürt halkını açlıkla terbiye etmek isteyenler amacına ulaşmayacaktır. Kürt halkının iradesi ne olursa olsun bütün dünya saygı göstermelidir. Bütün devletler oradaydı ancak Ankara orada değildi. Kürt halkı için özgürlük, demokrasi ve huzur diliyorum” dedi. ‘Kötü bir faiz tiyatrosu’ Erdoğdu, Hazine’nin faizi bu kadar yüksek tutarken Merkez Bankası’nın faiz indirmesinin imkânsız olduğunu vurguladı CHP Genel Başkan Yardımcısı Ay ma limitine sığamıyor” diye sordu. Erkut Erdoğdu, Hazine’nin aşırı borç doğdu, “Bankaya istifledikleri paray lanarak para stokladığını belirterek, “Bu la Saray’dan her an gelebilecek bir bas da faizlerin yüksek seyretmesine neden kın seçim talimatına karşı Hazine’yi ha oluyor. Bankalarla hükümet arasında zır tutuyorlar. Bu danışıklı bir dövüş. kirli ittifak var” iddiasında bulundu. Hazine, çoğunluğu iç piyasadan ol TBMM’de görüşmele mak üzere 56 milyar lira topladı. Halbu ri süren torba yasa ile ki Hazine’nin kapatması beklenen bütçe Hazine’nin borçlanma li açığı bu dönemde 25 milyar liraydı. Ya mitinin 1 Ocak 2017 tari ni fazladan 31 milyar lira topladı ve bu hinden itibaren 37 milyar nu da bankada istifledi” dedi. lira artırılmak istenmesi Hazine’nin faizi bu kadar yüksek tu ne dikkat çeken Erdoğdu, tarken Merkez Bankası’nın faiz indirme “Gelir mi toplaya sinin imkânsız olduğunu vurgulayan Er madılar yoksa doğdu, “kötü bir tiyatro oynandığını” ifa harcama mı de etti. Erdoğan’ın kameralar önünde fazla yapıldı “faizleri indirin” diyerek “iyi polisi” oy da hükümet narken, Merkez Bankası’na, faizi indir yılbaşın meyen “kötü polis” rolü biçildiğini kay da verilen deden Erdoğdu, “Bu, bankalar ve hükü Aykut Erdoğdu borç met arasında yapılan kirli ittifak” dedi. lan l ANKARA/Cumhuriyet CHP’li Tüm, OHAL intiharlarını sordu Geçen cuma günü İzmir’in Ödemiş ilçesinde 17 yaşındaki Caner Taşpınar’ın borçları yüzünden bunalıma girerek kendisini asmasının ardından CHP Balıkesir Milletvekili ve Parti Meclisi Üyesi Mehmet Tüm,, geçim zorluğu veya işsizlik nedeniyle yaşanan intihar vakalarını Meclis gündemine taşıdı. OHAL ile birlikte ekonomik nedenlerle intihar eden sayısında artış olduğunu söyleyen Tüm, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya’nın yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi ve intihar olaylarındaki artışın nedenini sordu. OHAL Türkiyesi’nde intiharların psikolojik değil, sosyolojik ve ekonomik bir boyut taşıdığını anlatan Tüm önergede KHK’ler ile mağdur edilen yurttaşları da anımsatarak, “Son bir yılda, intihar girişiminde bulunan kamu çalışanı sayısı kaçtır? Bu kişilerden kaçı OHAL gerekçesiyle çıkarılan KHK’lerle açığa alınmış veya kamudan ihraç edilmiştir?” diye sordu. l İSTANBUL/Cumhuriyet Anaokullarında din eğitimi yapılacakmış. Bu konuda bir protokol hazırlanmış. Eğitimi dinselleştirmek amaç olunca küçük çocuklar da hedefe alınmış. Ağaç yaşken eğilir. Öyle değil mi? Küçük çocuklara din eğitimi, eğitim değildir, telkindir. Ama olsun. Demek ki eğitmenleri üç yaşındaki, dört, beş, altı yaşındaki çocuklara dini öğretecek. Piaget nam eğitimci çocukların soyut düşünce yaşının daha ileride olduğunu söylemiştir ama ne gam. Piaget nere, bura nere? İyi de, şimdi eğitmen ya da din hocası bu çocuklara dini nasıl öğretecek? ‘Allah birdir, her yerdedir, seni yaratandır’ diyecek. ‘Allah adildir. Seni gözetir. Haksızlık yapmaz’ diyecek. Çocuk elbette bunlara inanacak. İnandığını da sorgulamayacak. Ama çocuğun aklı da karışacak. Helali haramı da öğrenecek herhalde. Cenneti cehennemi de din hocası anlatacak. Şimdi çocuk şunu sorarsa ne olacak: ‘Yalan söylemek helal mi, haram mı?’ Buyrun bakalım, din hocası ne diyecek? ‘Yalan söylemek mi? Haramdır elbette’ diyecek olursa... Dinci büyüklerin onca yalanını nereye sığdıracak? Dinci büyükler yalanlar söylediler ki, ne yalanlar! Çuvala sığmazı var, kuyruklusu var, eskisi var, yenisi var. Çocuklara dini öğretelim de yalanları ne yapalım? Dahası da var. HHH Çocuklara dini öğretelim de, hırsızlığı nasıl anlatalım? Hırsızlık hırsızlık. Bildiğiniz hırsızlık. Hani ayakkabı kutularından taşan dolarlar. Hani, para sayma makineleri. Hani, kasalar vardı ya. FETÖ’nün tezgâhıdır diye kapatılmıştı. Rüşvetler vardı, milyar dolarlık kol saatleri vardı. Hırsızlık canım. Şimdi belediye başkanları emirle istifa ettiriliyor ya. Ortaya suç da atılmıyor. Artık FETÖ’cü diye mi, yolsuzluk diye mi, bilinmiyor. Şimdi çocuk bunu soruverirse ne diyecek din hocası? ‘Hırsızlık helal’ mi diyecek? ‘Öyle hırsızlık olmaz’ mı diyecek, ‘Hayır işi için çalınan paraya hırsızlık denmez’ mi diyecek? Karışık bir iş olacak gibi. Başka bir şey de var. HHH Cihat olayını nasıl anlatacak din hocası? ‘Cihat demek, din için her şeyinle gayret etmek demektir’ diyecek mi? Diyecek. İşin içinde savaşmak da olacak mı? Elbette olacak. Bir çocuk arkadaşının başına oyuncakla vurunca arkadaşı ağlayacak. Şimdi bir yuvada bu elbette bir paylaşım kavgasıdır. Ama vuran çocuk ‘Ben onun kafasına cihat için vurdum’ derse ne olacak? ‘Cihat için böyle şey yapılmaz’ mı denecek? Evet, elbette yapılmaz. Ama cihat için Müslüman Müslümanla savaşıyor mu? Evet, savaşıyor. Zaten, Müslümanlar sadece Müslümanlarla savaşıyor. Çocuğa bunu nasıl anlatacaksınız? Büyüklere anlatamadığınız şeyleri çocuklara nasıl anlatacaksınız? Hayır, elbette anlatmayacaksınız. Onlara şunu söyleyeceksiniz: Biz ne dersek inanacaksın. Ne yapmanı istersek onu yapacaksın. Bunun adı da din eğitimi olacak. Anlaşılıyor mu acaba? Zorunlu bir açıklama: Ataol Behramoğlu iki yazısı ile Meral Akşener olayına bakışını anlattı. Ataol, bugünkü çöküşten kurtulma yolunun ‘Hayır cephesi’nde birleşmek olduğunu, Meral Akşener’in de bu cepheye güç katacağını açıkladı. Çok da iyi açıkladı. Bu görüşe sol adına karşı çıkmak, Tek Adam iktidarına dolaylı bir destek olmuyor mu? Bu yanlış çıkışların sahiplerinin düşünmesi gereken budur. Çakırözer: Gazilerimizin hakları gasp edilemez CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, Plan Bütçe Komisyonu’nda görüşülmeye başlanan torba yasa tasarısının 78’inci maddesindeki, gazi ve engellilerin alacakları otomobiller için 1600 cc motor hacmi sınırlaması, otomobil alımlarında ÖTV muafiyetinden yararlanabilmeleri için aracın vergisiz değerinin 70 bin TL’nin altında olması koşuluna itiraz etti. Çakırözer, “Gazi ve engellilerimizin kendi özel ihtiyaç durumlarına göre araçlarını alma seçeneklerinin kısıtlandırılması kabul edilemez” dedi. l ANKARA /Cumhuriyet C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear