Catalog

Cumartesi 28 Ocak 2017 haber 4 EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: İLKNUR FİLİZ iktidarın, genelde bölge, özelde Suriye konusuna aynı tutku Türkiye ‘Evet’ Laiklik ve saplantıların etkisiyle, laiklik düşmanı saplantı ve İhvancı tutkuyla yaklaştığını göstermektedir. Bilindiği gibi, muha Radyo Televizyonu düşmanlığı lifler ile Suriye rejimini, Moskova, Tahran ve Ankara’nın güvencesi al ABD Başkanı Donald Trump, herkesin tüylerini diken di tında bir araya getiren Astana toplantısının, Suriye sorununa askeri çözümün olmadığı siyasi çözüme de müzakerelerle varılacağını TRT, Erdoğan imzalamadan ‘Evet’ kampanyası başlattı. ‘Evet’çilerin videolarını haberleştiren TRT, ‘Hayır’ diyenleri haber olarak görmedi ken eden, “işkence işe yarıyor” açıklamasıyla işkenceye yeşil ışık yaktıktan sonra ABC News’a verdiği demeçte Suriye’de kesinlikle güvenli bölgeler oluşturacağını da söyledi. Her ne kadar Türk Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, Türkiye’nin başından beri güvenli bölge oluşturulmasından yana olduğunu vurgulamışsa da, devletin ilgili birimlerine sunmak üzere hazırlanan raporda Trump’ın planının Kör vurgulayan sonuç bildirgesinde Suriye devletinin laik yapısına vurgu yapılması öngörülüyordu. Ama toplantı sonunda yayımlanan bildiride Suriye için 20 Aralık 2016 tarihli Moskova açıklamasında yapılan “çok etnili, çok dinli, mezhepsel olmayan demokratik devlet” tanımı kullanılmış olmasına karşın laik sözcüğü telaffuz edilmemiştir. HHH Laiklik vurgusunun so TRTanayasa değişikliği referandumundan evet çıkması için kolları sıvadı. Referandum hazırlıklarının başlaması için Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’dan yanıt beklenirken, TRT 1 ve TRT Haber kanallarında sosyal medyada yayılan sporcuların, sanatçıların ve bakanların yer aldığı “evet kampanyası” videosu için 2 dakikalık geniş bir haber yapıldı. Ancak “hayır kampan Sayısız ceza aldı ama... TRT son 10 yılda yapılan referandum ve seçim yayınları nedeniyle 69 yayın durdurma, 11 uyarı cezası aldı. TRT, 2010 anayasa değişikliği referandumunda da sadece “evet” kampanyasını haberleştirdiği için YSK tarafından uyarılmıştı. 24 Temmuz 2010’da YSK tarafından verilen kararda, “TRT’nin seçim döneminde yapılacak yayınlarda, anayasadaki objektiflik, eşitlik, serbestlik ve dürüstlük kavramlarını gözeterek daha dikkatli davranması ve yasalara uygun yayın yapılması gerektiği” ifadeleri kullanılmıştı. nen isimleri Avni Özgürel, Nuh Albayrak, Sevda Türküsev, Ferhat Ünlü. Saadet Oruç, Kurtuluş Tayiz, Meryem Gayberi’nin yanı sıra, Cumhurbaşkanlığı başdanışmanlarından İlnur Çevik’in TRT Haber Radyo’da yapımcı veya sürekli konuk olarak görev yapması dikkat çekiyor. Söz konusu isimlerin programlarının birçoğunun canlı olarak yayımlanması gerekçesi ile denetimden geçmediği ifade edi fez Savaşı sorasında Irak’ta nuç bildirgesinde neden yası” videosuna hiç yer verilmedi. liyor. TRT’nin daha önce de haber ki Kürtleri korumayı amaçla yer almadığını Astana’da Referandum kampanyası için 16 “evet” propagandasına uygun yo için Evet” kampanyasına 2 dakika radyosu için girişimde bulunduğu yan “Çekiç Güç” harekâtının Şam Yönetimi’ni tem Ocak’ta kurulduğu belirtilen TRT rumcular konuşturuluyor. Hükü lık geniş bir haber olarak yer veril na dikkat çekiliyor. İlkinin 1993 bir benzeri olması ihtimali de belirtilmiş bulunuyor. PYDYPG güçlerinin kontrolünde bulunan toprakların güvenli bölge ilan edilmesi halinde, Türkiye’nin bu bölgelere operasyon düzenlemesi olanağı tümden ortadan kalkacak, Ankara, Suriye’de en istemediği durumla karşı karşıya kalacaktır. Kolayca görülebilece sil eden, Suriye’nin BM’deki büyükelçisi Beşar Caferi, Kazakistan’da yaptığı basın toplantısında şöyle açıklıyordu: “Biz kendi adımıza laikliğin Suriyelilerin üzerinde mutabık olduğu Suriye devletinin özelliklerinden biri olduğunda ısrar ettik. İranlı ve Rus dostlarımız da bunu tasdik ettiler. Ancak Türk heyeti ve silahlı grupla Radyo Haber’de de Nuh Albayrak, Kurtuluş Tayiz, Saadet Oruç gibi isimlerin yanı sıra Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanlarından İlnur Çevik’e program yaptırıldığı, söz konusu programlar canlı yayımlandığı için herhangi bir denetimden de geçmediği ifade edildi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın yanı sıra, siyasi partiler anayasa değişikliği referandu mete yakın medyanın temsilcilerinin yanı sıra; kabine üyeleri, AKP’li milletvekilleri, AKP’li hukukçular, hemen hemen her gün TRT ekranlarında yorum yapıyor. 2 dakika ayırdı Buna bir örnek olarak sosyal medyada yayılan, sporcuların ve sanatçıların “evet” oyu verilmesi için yer aldıkları videonun TRT’de di. Ancak seçmeni “hayır” vermeye davet eden ve yine sosyal medya üzerinden başlatılan kampanyaya hiç yer ayrılmadı. Öte yandan TRT, yeni bir radyo kanalı açtı. “TRT Radyo Haber” 16 Ocak’ta dinleyenlere “merhaba” dedi. Radyo Haber’in sabah saat 07.00’de yayına “besmele” ile başladığı öğrenildi. Radyo Haber’de, “Son Nokta”, “HaberYorum”, “Tür 1996 yıllları arasında yayın yaptığı, ancak daha sonra kapatıldığı belirtiliyor. İkinci kanalın ise 2010 yılında açıldığı, Haziran 2011 seçtimleri için yayınlar yaptığı ifade ediliyor. Avrupa da uyardı Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi’nin önceki gün oy çokluğu ile kabul ettiği “Avrupa’da Ga ği gibi Suriye’deki savaştan rı temsil eden heyet bunu red mu için meydanlara inmeye hazır yayımlanmasına dikkat çekiliyor. kiye Gündemi”, “Başkent Günde zetecilere ve Medya Özgürlüğü Şam’dan sonra en fazla zararlı detti. Türkiye’nin söyledikleri lanırken, devletin kanalı TRT de 25 Ocak tarihinde hem TRT 1’de mi” isimli programlarda ise ağır ne Karşı Saldırılar” başlıklı rapor çıkan Ankara olmuştur. Bu duruma gelinmesinde başından beri uygulanan fahiş yanlışlarla dolu politikaların büyük ölçüde payı var. ve yaptıkları farklı...” Durumu görüyor mu sunuz! Laiklik karşıtlığı amentüsü olan İran İslam Cumhuriyeti’nin bile karşı çık “evet” kampanyası için çalışmalara başladı. TRT’nin haber bültenlerinde, tartışma programlarında, sadece TRT Haber kanalının haber bültenlerinde Rıdvan Dilmen, Murat Boz ve Arda Turan ile AKP’li siyasetçilerin başlattığı “Güçlü Türkiye lıklı olarak anayasa değişikliği ve referandum konularının ele alındığı ifade edildi. Hükümete yakın medyanın bili da TRT’nin bağımsızlığının kuvvetlendirilmesi gerektiği, aksi halde ifade özgürlüğünün zarar göreceği uyarısı yapıldı. HHH madığı Suriye’nin laik yapı Ankara, Suriye’yi istikrarsızlaştıracak her türlü gelişmenin Türkiye’ye büyük tehdit olarak yansıyacağını görerek, komşunun istikrar ve toprak bü sı ibaresi, anayasasına göre de, resmen laik olan Türkiye Cumhuriyeti’nin itirazı ile karşılaşıyor. Bu durumun bir tek açıkla Başkası söylese dava açardı! ‘ tünlüğünü korumaya yönelik politikalar uygulaması gerekirken, tam tersi bir yol tutarak, yangına körükle gitmiştir. Türkiye’yi tümüyle Suriye denkleminin dışına iten Rus uçağının düşürülmesi olayından sonra Moskova ile ilişkileri düzeltip Suriye politikalarını bir ölçüde senkronize eden ması olabilir. O da Türkiye’nin laiklik düşmanlığı konusunda İran İslam Cumhuriyeti’ni de geride bırakmış olduğu ve ABD’nin İhvanı da, terör örgütleri listesine katmaya hazırlandığı bir sırada Ortadoğu’ya İhvancı bakış ile yaklaşma tutkusunun sürdüğüdür. 4 yıl İstanbul Belediye Başkanlığı, 11 yıl Başbakanlık yapan ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, İstanbul Boğazı’ndaki yapılaşma ile ilgili olarak “Boğaz’ı felç ettiler, İstanbul felç. O güzelim Boğaz’da aman ya Rabbim, 5, 6, 7 kat binalar. Boğaz yasasının yeniden ele alınması lazım. Bunu sıfırlayalım demiyorum. İnşaatların ‘Aramızda bunca mimar arkadaşlarım var, hepsi bilirler, Boğaz’ı felç ettiler, İstanbul felç! Ankara’nın, Astana süreci ile elde ettiği konumdan, eski hatalarından da ders alarak, yeterli avantajları elde edecek akılcı bir politikaya dönmesini bekleyenler, belirtemeliyim ki, bir kez daha düş kırıklığına uğramışlardır. Astana’dan gelen haberler, Suriye toprakları üzerinde, PYDYPG Yönetimi’ne, lafta kalmanın ötesinde ciddiye alınabilecek bir itirazı olmayan bu iktidar, Suriye’nin laik yapısına canhıraş bir biçimde karşı koymakta direnmektedir. Hey Koca Türkiye hey! Nereden nereye!.. 2014’ten bu yana Cumhurbaşkanı olan Erdoğan’ın sözleri özeleştiri sınırını zorladı Boğaz’da yapılmasından da yanayım. Bu çirkin yapılaşmaların yıkılıp, onların yerine inşaat yapılsın, yapılsın ama dediğim gibi bunun bir anayasası olsun adeta. Bu anayasasını kurduğumuz zaman bu mesele biter” dedi. Erdoğan, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Cumhurbaşkanlığı’nda düzenlediği Şehircilik Şurası’nda konuştu. Gecekondulaşmanın yanında kötü, kişiliksiz, çirkin projelerle bin ye başladığını vurgulayan Erdoğan, çıkıyor. Bu işi bir defa kökünden kazı KIŞ 2017 lerce uygulaması olan apartmanla “Karadeniz’in o güzel yaylalarında, mamız lazım” ifadelerini kullandı. rın, sitelerin ortaya çıktığını dile geti Ege’nin Akdeniz’in kimi kıyı bölgele İstanbul Boğazı’nın halinin de or ren Erdoğan, “Bu yapılaşma tarzı ar rinde gördüğüm çirkinliklerden çok tada olduğunu kaydeden Erdoğan, tık son bulmalıdır” dedi. derin üzüntü duyuyorum. Bu faciala “Aramızda bunca mimar arkadaşla ‘Az topraktan çok para’ ra bakanlık, belediyeler, ilgili ve yetkili tüm birimler olarak işbirliği ha rım var, hepsi bilirler, Boğaz’ı felç ettiler, İstanbul felç. Neden? İşte bu Erdoğan, dikey mimariden değil, linde izin vermemeliyiz. Öte yandan yüzden” dedi. Erdoğan, “Bakıyorsun yatay mimariden yana olduğunu be şehirlerimiz, kentsel dönüşüm proje ki o güzelim Boğaz’da aman ya Rab ISNN 1309 0666 Say? 24 / Fiyat? 10 TL (KDV dahil) lirtirken, “İnsan toprağa yakın yaşa leriyle gecekondu tarzı yapıların isti bim, 5, 6, 7 kat binalar. Nerede bunmalıdır. Bugünün Türkiyesi böyle bir lalarından kurtarılırken şahsiyetsiz lar? Ön görünümde. Niye? Kararlı bir çirkinliği, böyle bir nobranlığı asla mimari ekollerin pençesine de itilme duruş sergilenmediği için bunlar olu YUVARLAK MASA: TÜRKİYE NEREYE? hak etmiyor. Dikey mimarinin altında yatan gerçek nedir? Az topraktan çok para kazanmak. TOKİ binaları baş melidir” dedi. Erdoğan, müteahhitlerin kot olayın da acımasız bir şekilde yolsuzluk yap yor. Şimdi bununla ilgili çok ciddi bir Boğaz yasasının yeniden ele alınması, çıkarılması lazım. Bunu sıfırlaya DÖRT BİR YANDAN KIBRIS ta olmak üzere artık ülkemizde tarihimize, kültürümüze, bölgelerimizin karakteristik yapılarına ve hayat tar tıklarını, “kotu denizden verme” diye bir anlayışın getirilmesi gerektiğini vurgulayarak, “Milli bir arazi, beye lım demiyorum. İnşaatların Boğaz’da yapılmasından da yanayım. Bu çirkin yapılaşmaların yıkılıp, onların yerine zına uygun binalar inşa etme dönemi fendi nereden inşaatı alıyor? En yük inşaat yapılsın, yapılsın ama dediğim gelmiştir ve geçiyor” diye konuştu. sek noktadan alıyor. En yüksek nokta gibi bunun bir anayasası olsun adeta. Beton, demir, tuğla yığınlarından dan 9.50’yi aldığında, denizden buna Bu anayasasını kurduğumuz zaman oluşan yapıların sadece şehirleri de baktığında ortaya ne çıkar? İki, üç kat bu mesele biter” dedi. ğil, yaylaları ve kıyıları da işgal etme yerine bakıyorsunuz beş, altı kat bina l ANKARA/Cumhuriyet Bürosu ‘Hayır’ demeyi yakıştıramadı! KitTaÜpKç?ElaNrMdaEvZeTemsilcilikleri’nde İLETİŞİM: Şehit Muhtar Mah. Süslü Saksı Sk. No: 18/5 Tarlabaşı Beyoğlu / İSTANBUL www.78li.org / www.tukenmez.org 78lilergirisimi@gmail.com 0 212 244 48 02 Başbakan Binali Yıldırım, anayasa değişikliği karşısında CHP’nin tutumunu eleştirdi. CHP’nin HDP ile birlikte hareket ettiğini söyleyen Yıldırım, “HDP ayağını kaldırıyor CHP onun yerine basıyor” dedi. Yıldırım Çankaya Köşkü’nde düzenlenen GENÇDES 2017 Projesi Lansmanı’nda konuştu. Yıldırım, CHP’nin anayasa değişikliğini çok abarttığını ifade ederken, “HDP ayağını kaldırıyor CHP onun yerine basıyor. Meclis’te de bunu yaptılar, belli ki sokakta da kol kola hayırcılar korosuna katılacaklar. Ey Milli Şef İnönü’nün partisi! Ne hallere düştün, ülkeyi bölenlerle kol kola girmek yakışır mı Atatürk’ün partisine?” dedi. Anayasa değişikliğinin sebebinin CHP olduğunu söyleyen Yıldırım, “2007’de millet iradesine karşı durdu, cumhurbaşkanını seçtirmedi. Millet ‘sen mi seçtirmeyensin’ dedi, kendi seçti. Şimdi yaptığımız iş orada yarım kalan işi tamamlamak, bunun dışında bir şey yok. Cumhurbaşkanını kendi seçiyorsa yetkilerini, sorumluluğunu da o verecek, hesabını da soracak. Kimse abartmasın, ne rejim derdi var ne de Türkiye’nin bölünme kaygısı var. Aksine Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde milli irade daha da hâkim hale gelecek” ifadelerini kullandı. l ANKARA/ Cumhuriyet Binali Yıldırım ‘Teröristle başkanlık pazarlığını kim yaptı?’ Başbakan Binali Yıldırım’ın “Ülkeyi bölenlerle kol kola girmek yakışır mı Atatürk’ün partisine?” sözlerine Kılıçdaroğlu’ndan yanıt geldi. Başbakan Yıldırım’a Twitter’dan yanıt veren Kılıçdaroğlu, “Sayın Binali Yıldırım, Habur’da seyyar mahkemeleri kim kurdu? Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerini teröristlerin ayağına kim götürdü? İmralı’daki masaya kimler oturdu? Terör örgütü lideri ile başkanlık pazarlığını kimler yaptı? Adaya MİT Müsteşarı’nı kim gönderdi? Oslo’da terör örgütüyle masaya kimler oturdu? Masaya oturulması talimatını kim verdi? Türkiye’yi seviyorsan önce bu sorulara cevap ver” ifadelerini kullandı. l ANKARA/Cumhuriyet C MY B