28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Pazar 28 Ağustos 2016 2 Ya ormanın sahipleri Sınır hattında geyik, karaca, kızıl sincap, yaban kedisi, kurt, tilki, çakal ve ağaç sansarı gibi birçok yabani hayvan yaşıyor. Yaban hayvanları yazın Bulgaristan tarafına kışın da Türkiye tarafına geçiş yaparak besin ve üreme zinciri oluşturuyorlar. Göksal Çidem Bulgaristan’ın sığınmacılara karşı sınıra çektiği tel örgü Kırklareli’ne giderek tel örgüleri inceledi Bulgaristan’ın yasadışı sığınmacı geçişini engellemek için Türkiye sınırına çektiği tel ör Istranca ormanlarında yaşayan sayısız yabani hayvanı evinden edecek. Jiletlerle sarılı teller, birçok hayvanı öldürdü bile. milyon Avro maliyetle tel örgü çekiliyor. ‘Tellere birçok sansarı gibi birçok yabani hayvan yaşıyor. Tel hattı duvarı nedeniyle bazı türlerin yok olma riskiy gü çalışmaları tüm hızıyla sürüyor. Kırklareli Çağlayık köyüne giden Trakya Plat formu Yönetim Kurulu üye si Göksal Çidem, tel örgünün doğa harika sı Istranca ormanları nı böldüğünü belirte rek “Doğal hayatı da olumsuz engelleye cek. Yabani hayvanlar geçemeyecek. Yo HAZAL OCAK lunu şaşıracak” dedi. hayvan takılıyor’ Trakya Platformu Yönetim Kurulu üyesi Göksal Çidem, Kırklareli Çağlayık kö yüne giderek sınıra çekilen tel örgüleri inceledi. Çidem, doğa harikası Istranca ormanlarının bölündüğünü belirterek şöyle konuştu: “BulgaristanTürkiye sınırında telden duvar, Tel örgüye gerekçe olarak, kaçak göçmenlere karşı ya “Önlem, son yıllarda Bulga pılırken bir taraftan da Ist ristanTürkiye sınırında sü rancalar’daki yabani yaşamı rekli artan sığınmacı baskı da yok edecek. Yaban hay le bile karşı karşıya kalınabilir. Köylüler jiletlerle sarılmış tellerde birçok hayvanın takılarak öldüğünü söylüyor. Konu ilgili bakanlıkça uluslararası platforma taşınmalı ve çözüm üretilmeli.” Boyko Borisov İstanbul’daydı Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov da önceki gün Türkiye’ye gelerek bazı temaslarda bulundu. Başbakan Binali Yıldırım ve Borisov önceki günkü sına karşı büyük önem taşı vanları yazın Bulgaristan ta basın toplantısında Su yor. Tel örgünün amacı sı rafına kışın da Türkiye tara riyeli sığınmacı sorunu ğınmacı akışını kontrol altı fına geçiş yaparak besin ve na da değindi. Toplantı na almak ve devlet sınırını üreme zinciri oluşturuyor da sığınmacılar konusun etkin bir şekilde korumak” lar. Özelikle Türkiye tarafın da görüş birliğine varıldı olduğu belirtiliyor. Bulgaris daki Istrancalar kesimi ya ğı belirtildi. Bulgaristan tan, yaklaşık 270 kilometre ban yaşamı çok etkilenecek. Başbakanı “Türkiye pek lik Türkiye sınırında yasa Sınır hattında geyik, kara çok adım attı ve bu geçiş dışı geçişlerin en fazla oldu ca, kızıl sincap, yaban kedi ler engellendi” dedi. ğu 30 kilometrelik kısma 15 si, kurt, tilki, çakal ve ağaç l İSTANBUL yaşam EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN Askeri darbeler, aydın düşmanlığı ve Demirel “Çoban Sülü” imajıyla iktidara gelen Demirel de, aydınların önemini çok zor anlamıştı! Sağcı politikacıların klasik sorunu olan “Aydın düşmanlığı” hastalığını Demirel’in nasıl atlattığının öyküsü uzun, maddeler halinde özetlemek daha doğru olur diye düşündüm: 1) Türkiye’yi “Tek Adam” olarak yöneten İsmet İnönü, sırf ülkenin gelişmesi için (şimdiki yöneticilerin bırakmamak için bin bir türlü oyun çevirdikleri) iktidar koltuğunu, gönüllü olarak muhalefetteki Demokrat Parti’ye terk etmişti... 2) Ne yazık ki Demokrat Parti, “Tek Adam” yönetiminden Çok Partili Sistem’e geçen Türkiye’nin demokrasi yolunda ilerlemesine destek vermedi... 3) Demokrasiyi hazmedemeyen DP, sanki Çok Partili Rejim’e geçilmemiş gibi, “Tek Adam” yöntemlerini uygulayarak, (sayesinde iktidara geldiği) demokrasiyi “çoğunluk diktatörlüğü” haline getirdi, yozlaştırdı ve geriletti... 4) DP, “Demokrasiden saptığı”, “Anayasayı ihlal ettiği” gerekçeleriyle bir askeri darbe ile iktidardan düşürüldü (Ve ne yazık ki üç idam ile Türkiye’de siyaset kana bulandı.)... 5) 1961 Anayasası, bir daha herhangi bir iktidarın böyle bir yozlaştırma yapamaması için, “temel hak ve özgürlükleri güvenceye alan”, “çoğulcu” bir yapıda hazırlandı... 6) Kısa bir geçiş döneminden sonra yapılan serbest seçimlerde Demokrat Parti’nin devamı olan Süleyman Demirel iktidara geldi... 7) Demirel iktidara gelir gelmez, “Bu Anayasa ile ülke yönetilemez” demeye başladı. 1971 askeri müdahalesine kadar bu propagandayı sürdürdü... 8) Türkiye’nin 1961 Anayasası ile özgürlükçü bir yapıda, Soğuk Savaş kalesi olan NATO üyeliğini bile tartışması, dinbaz ve milliyetçi bir yapıdan uzaklaşma olasılıklarının ortaya çıkması, ABD’nin ve sözde Ata türkçü (aslında sağcı ve baskıcı olan) ordunun hoşuna gitmedi. “Siyasal uyanış sosyal ve ekonomik gelişmeyi aştı” gerekçesiyle 12 Mart 1971 darbesi yapıldı; Anayasa kuşa çevrildi... İktidardan düşürülen Demirel kendi propagandasının kurbanı olmuştu... 9) Rejim normale döndükten sonra, muhalefette kalan Demirel, 1975 yılında, birbirinin izine kurşun sıkan Milliyetçi Sağ, Dinci Sağ ve Orta Sağ’ı birleştirdi, yeniden iktidara geldi; ülkede sağsol terörü tırmandı, dinbazlığın önü açıldı... 10) 1980’de ABD’nin desteğiyle askerler bir kez daha darbe yaptı; Demirel yeniden kendi oyununa gelmişti... İktidardan düşürüldü, siyasetten yasaklandı; 1961 Anayasası yok edildi... Demokratik hak ve özgürlükleri sınırlayan ve kısıtlayan 1982 Anayasası, baskı altında yapılan gayri meşru bir referandumla yüzde 92 oyla kabul edildi... 11) 1983’te askerlerin denetiminde yapılan sınırlı, kısıtlı ve gayri meşru seçimlerle, Özal, yasaklı Demirel’in terimleriyle “Demirel’in arsasında kaçak gecekondu kurdu ve iktidara geldi”... 12) 1987’deki yeni seçimlerden önce, TÜRKİŞ, Harbİş ve Denizciler Sendikası, benim de aralarında bulunduğum bir avuç bilim insanı ile Türkiye’yi dolaşıp “Yasaklar kalksın” propagandasına başladı... 13) Demirel’in yeniden kurduğu DYP, askerlere karşı sivil politikacıları savunan, aralarında benim de olduğum, bilim insanı, gazeteci ve yazarlarla açık oturumlar, paneller düzenlemeye başladı... 14) Medyanın bazı önemli kalemleri, birtakım ünlü bilim insanları, sivil politikacıların yasaklarının kalkması için yapılan bu kampanyada ve çeşitli etkinliklerde görev aldı... 15) Bu panellerden birinde, Demirel bana bizzat, herkesin içinde ve herkesin duyacağı bir biçimde: “Hocam biz sadece çarıklılarla politika yapmak yeterlidir sanıyorduk, yanılmışız, aydınların önemini yeni anladık” dedi. 16) DEMİREL’İN AYDINLARIN ÖNEMİNİ ANLAMASI İÇİN İKİ ASKERİ DARBE GEÇİRMESİ GEREKMİŞTİ! 17) Aydınların bir bölümünün desteğiyle yasaklar kıl payı kalktı. (Aydınların bir bölümü de, Özal’ın “Yasaklar kalkmasın” önerisini destekliyordu; bilin bakalım içlerinde şimdi demokrasi şampiyonu geçinen hangi ünlü gazeteci de vardı?) 18) İlerleyen yıllarda, Demirel yeniden başbakan oldu, Özal’dan sonra da Cumhurbaşkanı bile seçildi; Allah rahmet eylesin. HHH Pek umudum yok ama, dilerim bu “kıssadan”, “hisse” çıkaran politikacılar olur! Dünyanın Yeni 5 Boyutlu Eğitim Sisteminin Türkiye’deki Öncüsü EK YERLEŞTİRMEYLE IŞIKLI OLMA FIRSATI ? FENEDEBİYAT FAKÜLTESİ ? GÜZEL SANATLAR FAKÜLTESİ ? İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ ? MİMARLIK VE TASARIM FAKÜLTESİ ? MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ ? MESLEK YÜKSEKOKULU ? SAĞLIK HİZMETLERİ MESLEK YÜKSEKOKULU /FMVIsikUni /FMVIsikUniv /FMVIsikUniversitesi /fmvisikuniv Işık Üniversitesi www.isikun.edu.tr | http://aday.isikun.edu.tr C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear