26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cuma 30 Aralık 2016 6 haber EDİTÖR: HAKAN AKARSU TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ Yayın yasağına uydu,RTÜK’ten devlet televizyonu TRT’ye terörü övme cezası cezadan kurtulamadı RTÜK, TRT’ye “terör övmekten” ceza kesti. Rus Büyükelçi Andrey Karlov’a yönelik suikast ile ilgili TRT’de Başbakanlığın yayın yasa ğından önce yayımlanan habere ilişkin RTÜK, “Terörü övmek, teşvik etmek, terör örgütlerini güçlü veya haklı gös termek, terör örgütlerinin korkutucu ve yıldırıcı özelliklerini yansıtıcı nitelikte” yayın yaptığı gerekçesiyle oy birliği ile ceza kesti. Ya sa gereği RTÜK, TRT’ye doğrudan yaptırım uygu SİNAN TARTANOĞLU layamadığından, yayın ihlaline ilişkin RTÜK ka rarının, yine TRT’den so rumlu Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş’a gönderileceği öğrenildi. Devlet televizyonu TRT, 19 Aralık’ta Rusya Büyükelçisi Andrey Karlov’a düzenlenen suikast Ana Ha ber bülteni içerisinde haberleştirdi. Söz konusu haber Başbakanlığın ya yın yasağı kararı öncesinde verildi. Yani TRT, Başbakanlığın kararına uy du, ancak yine de RTÜK denetimin den ve cezasından kaçamadı. ‘Medya aracılığı ile korku’ RTÜK uzmanlarının TRT Ana Haber ile ilgili raporuna göre, haberde yayımlanan görüntüler, saldırganın ateş ettikten sonraki halleriyle başladı. Raporda, “Saldırgan bir elinde silah diğer elini havaya kaldırmakta, işaret parmağı tavana doğru olmak üzere, ardından, silahını iki elle tutarak çevredekilere doğrultmaktadır. Sonraki görüntülerde elindeki silahı salondakilere doğrultarak konuşmasına devam etmektedir” ifadeleri kullanıldı. 1 dakika 24 saniyelik ve 32 saniyelik iki videonun incelendiği raporda, “asıl olarak olayın gerçekleştiği anın, Büyükelçinin tam olarak kurşunlanma anının görüntüleri ekrana getirilmiştir. Büyükelçinin konuşma yaparken ardarda gelen kurşunlara maruz kaldığı anlar direkt olarak yansıtılmıştır. Sonrasınra Büyükelçinin yere düşmüş haldeki görüntüsü ekrana getirilmiştir. Büyükelçinin yerdeki görüntüsü tüm görüntülerde bulunmaktadır” ifadeleri yer aldı. Teröristlerin istediğini elde etme yo TRT, 19 Aralık’ta Rusya Büyükelçisi Andrey Karlov’a düzenlenen suikastı yayımlayınca ceza aldı. lunda en birincil hedeflerinin toplumda korku yaratmak ve bu korkuyu bilinçlere yerleştirmek olduğunun ifade edildiği raporda, “Bu korkuyu en kolay ve en etkili şekilde görsel medya aracılığı ile oluşturmaktadır. Yayın kuruluşlarının terör olaylarını aktarırken, toplumun haber alma hakkı boyutunda davranması, terörün toplumda yaratmak istediği kaygıyı, korkuyu oluşturacak, güven duygusunu yok edecek yaklaşımlardan kaçınılması gerektiği düşünülmektedir” denildi. TRT yasağa uydu ama... Görüntülerin, Başbakanlığın yayın yasağından önce yayımlandığının, yayın yasağından sonra söz konusu habere yer verilmeyerek, yasağa uyulduğunun ifade edildiği rapor ceza talebi ile Üst Kurula gönderildi. Salı günü İstanbul’da toplanan Üst Kurul TRT’ye yayını nedeniyle ceza verilmesine AKP’li üst kurul üyelerinin de desteği ve oybirliği ile verildi. TRT’ye RTÜK yasasının yayınlar için, “Terörü övemez ve teşvik edemez, terör örgütlerini güçlü veya haklı gösteremez, terör örgütlerinin korkutucu ve yıldırıcı özelliklerini yansıtıcı nitelikte olamaz. Terör eylemini, faillerini ve mağdurlarını ya‘hnadyıarş’adecdezayaterörün amaçlarına hizmet eder şe ilerkilde sunamaz” düzenlemesine ay kırı yayın yapıldığı gerekçesiyle ce Kza kesildiği öğrenildi. Şikâyet Kurtulmuş’a Aynı zamanda TRT yayınlarından da sorumlu Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, pazartesi günü Bakanlar Kurulu ile ilgili basın toplantısında IŞİD’in elindeki Türk askerlerle ilgili olarak yayımladığı videonun anımsatılması üzerine, “Türk halkının moralini bozmaya çalışmak vatanseverlik değildir. Hiç kimsenin, terör örgütlerinin istediği şekilde sosyal medyayı kullanacak bir duyarsızlık içinde olmaması gerekir. Bu milli bir görevdir. Konuyu herkese tek tek hatırlatacak durumda değiliz. Bu vazifeyi herkesin kendi içinde hissetmesi gerekir” ifadelerini kullanmıştı. Yasa gereği RTÜK’ün TRT’ye ceza kesme hakkı yok. Ancak yayın ihlali ile ilgili karar TRT’den sorumlu Kurtulmuş’a gönderilecek. TRT’ye yaptırım Başbakanlığın kararı ile mümkün olacak. nCraslHGnkıişleDllnadHiamYathn“aeüçıKltestnnAaılılıTRPnaadimeenağrsıasaınnıoilünrntrTrÜnıtaelkruınKüi“çdeek.nelırıiayaÜamrçETğ.nslakdyePdaleoaraslklenintKaainuiieYdsamoÜraaiz,lkyytk’tnk,aılKinAr”sdaaSk“,udrae,laa‘aaoyG,lkTTniiuşyaTıbıpdndlunrllrKAğaeığüTGüo’drrıaaamaaöıteuğKnyaduınüürlrrnzııdTüGul.vğuğkkııkgnH”leürseYln’,vşVıTl’ılıiakiııaöşneçetnimyşayİnnatoöeiÇfasz’lklıdueibdrneteea”yaıyrmnnlescüAâiüendasetdkee,,radaçöe,etynTşif’”mirıeözlirenddolk’üdstçz.eüozüd7neıYilydmölbaalslşRkfeiaeötreieğıe’Hialna,ncgımkilişülaeşpnnrreulkrevyd9aluüCieae”ilptiAeendreğnatnentıbezizsonnoHlevrHirminaitisuoiieşlliiliieDrgeedrarnnekHPıtneYaigasdriuiklitrCuiidne‘rldzil.aönkı.inoeGaaünenbâinlildiğensHgiçReel’rnmseyrrşdaaıyekaaeÜi,eirk’ialPteutenşnllaıaanknd“nyRierpnsi’ntkCdörtdTryylnuk’aeaTty’ıemeodiiÖuaenerıiıHaölzklÜa.nsülnsKnnarktrakleazaoBşPCyaaıadizdKaöaeunmnitnynyneşaıy’ennaHikknrmür“ıcdlaariuıırşuuarDmaıllayimrePldiyyAımpeiknzlahpk.lraaez’ııaeaırrllenm,,laziparlıaseiıennr Sur davası başladı MAHMUT ORAL Diyarbakır’ın merkez Sur ilçesinde sokağa çıkma yasağı ve operasyonlar devam ederken, açılan güvenlik koridorundan tahliye edilen, kapatılan DİHA muhabiri Mazlum Dolan’ın da aralaırnda bulunduğu 32’si tutuklu 40 kişi, dün ilk kez hâkim karşısına çıktı. Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki dava, salonun küçük olması nedeniyle 6. Ağır Ceza Mahkemesi salonunda görüldü. Oturuma 24 tutuklu sanık getirildi. Tutuklu sanıklardan Remziye Tosun, cezaevinde kendisi ile birlikte kalan çocuğuyla duruşmaya geldi. ‘Evim Sur’da’ Kapatılan DİHA muhabiri Mazlum Dolan, hakkındaki suçlamaları reddederek, “Ben DİHA muhabiriyim. Benim evim Sur’da. Oraya gazeteci kimliğimle gittim. Fatma Ateş isimli teyzemin evinde kaldım. Ben buradan bağlı olduğum ajansa haber gönderiyordum. Bulunduğumuz ortamda patlayıcı kalıntıları olmaması imkânsız. Suçlamaları kabul etmiyorum. Tahliyemi talep ediyorum” diye konuştu. Sanıklardan Ahmet Karatay da “Benim evim Sur’da. 70 gün boyunca orada mahsur kaldım. Evime top mermisi isabet etti. 45 genç gelip beni kurtardı. Onlar sayesinde hayattayım. Üzerime atılı suçlamaları ve aleyhime olan beyanları kabul etmiyorum” dedi. ‘Bana işkence yaptılar!’ İfadesinin işkence ile alındığını söyleyen sanık Bedri Oğuz da kalp ve tansiyon hastası olduğunu ifade ederek, “Polis ve savcılıkta ne ifade verdiğimi bilmiyorum. Polisler bana işkence yaptı. Arkadan kafama tekme attıkları için kendimden geçtim. Beni hastaneye kaldırdılar” dedi. Tutuklu Dilşad Şengül ise avukatı olan HDP İl Eşbaşkanı Cebbar Leygara’nın DTK soruşturmasında tutuklanması nedeniyle ifade vermedi. Tunceli şehidine veda Tunceli’de DHKPC militanları ile önceki gün çıkan çatışmada şehit olan Jandarma Uzman Çavuş Hasan Karadavut’un (24) cenazesi askeri uçakla Tokat Havaalanı’na getirildi. Cenazeyi burada Tokat Valisi Cevdet Can ile yetkililer, şehidin annesi Kezban ve babası Beyler Karadavut, kardeşleri Ruhi, Yavuz, Sevda ve Selma Karadavut ile yüzlerce yakını karşıladı. Şehidin Türk bayrağına sarılı cenazesi silah arkadaşları tarafından taşınırken baba Beyler Karadavut, oğlunun tabutuna dokundu. Yakınları da gözyaşı döktü. Daha sonra şehit için Turhal Belediye Meydanı’nda cenaze töreni düzenlendi. Soruşturmalar hukukiYargıçlar Sendikası’ndan HDP tepkisi değil siyasi nitelikli Yargıçlar Sendikası, son dönemde HDP’ye yönelik soruşturma ve tutuklamalara tepki göstererek, “Yaşananlar endişe ve ve kaygı verici boyutları aşmış durumdadır. Soruşturmalar hukuksal değil siyasi niteliklidir” denildi. Yargıçlar Sendikası, “Hukuksuz soruşturma, gözaltı ve tutuklamalara” ilişkin yazılı açıklama yaptı. Siyasi partilerin demokratik devlet ve toplum düzeninin olmazsa olmaz unsurlarından olduğu belirtilen açıklamada, “son dönemde, Meclis’te halkın bir bölümünün temsilcisi olarak bulunan bir siyasi parti ile ilgili gerçekleştirilen uygulamalar, endişe ve kaygı verici boyutları aşmış durumdadır. Bu partinin eş genel başkanları ile milletvekillerinin önemli bir bölümü, seçilmiş kimi il ve ilçe belediye başkanları ve yerel yöneticileri, soruşturma ya da soruşturmalar gereği olarak tutuklanmışlardır. Öncelikle belirtmek gerekir ki, bu parti hakkında, Yargıtay Başsavcılığı tarafından yürütülen bir soruşturma bulunduğu yolunda kamuoyuna yansıyan bir bilgi bulunmamaktadır. Buna rağmen, Meclis’te temsil edilen bu parti yönetici ve yetkililerine yönelik, maksadı aştığı gözlenen bu soruşturmalar, demokratik hukuk düzeninin gereklerini ciddi şekilde zorlamaktadır” denildi. Kuşkusuz suç işleyen her kişinin soruşturulacağı ve yargılanacağı vurgulanan açıklamada, şu değerlendirmeler yapıldı: “Yürütülen soruşturmaların, hukuki olmaktan çok siyasi niteliklerinin öne çıktığı izlenimi gözlenmektedir. Soruşturmaların hukuksal boyutundaki bu sorun, ciddi bir kaygı nedeni olmakta, partinin temsil gücünü sınırlamaktadır. Sonuçta, bu partiye oy veren ve destekleyen kesimlerin temsil edilmemesi gibi bir durum ortaya çıkabilecektir. Hukuk, toplumdaki her kişi ve kuruma aynı adalet duygusu ve eşit biçimde uygulanmalıdır. Dokunulmazlıkları kaldırılan diğer siyasi parti temsilcileri hakkında bu tür bir yaklaşım görülmezken, bu parti yetkililerinin farklı muameleye tutulmaları, kabul edilebilir bir tutum değildir. ” DTK soruşturmasında 9 tutuklama Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Demokratik Toplum Kongresi (DTK) ile ilgili yürüttüğü soruşturma kapsamında 26 Aralık’ta yaptığı operasyonda HDP Eş Genel Başkan Yardımcı sı Aysel Tuğluk ve DBP Eş Genel Baş kan Yardımcısı Sey di Fırat’ın da ara larında bulunduğu 10 kişi gözaltı alın mıştı. HDP Eş Ge nel Başkan Yardım cısı Aysel Tuğluk, HDP Diyarbakır İl Eşbaşkanı Cabbar Leygara, daha ön ce DTK Başkanlık Divanı’nda görev Seydi Fırat yapan Cafer Kan, Edip Yaşar ve Abdulbaki Karadeniz’in önceki gece “örgüt üyeliği” idddiasıyla tutuklanma sının ardından adliyeye sevk edilen DBP Eş Genel Başkan Yardımcısı ve Barış Grubu üyesi Seydi Fırat, Ramazan Özbek, Halis Bi len ve Mehmet Baysal da “örgüt üyeliği” id diasıyla tutuklandı. Böylece DTK soruştur masında tutuklananların sayısı 9’a yüksel di. Elvan Baran ise serbest bırakıldı. l DİYARBAKIR/ Cumhuriyet Efeler, Noel ne ise Hıdrellez de odur! Yılbaşıkarşıtı velveleler yine tam gaz devam etmekte. Tabii her sene Anadolu’nun dört bir yanından yeni ve “yaratıcı” eylem tasarımları kendini gösteriyor. Önceki yıllardan en akılda kalan, bir grup gencin Noel Baba balonunu, önüne bira kutuları, haç ve enjektör koyup taciz etmeleriydi!.. Bu sene ise kısmen benzeri bir “balon”, Nazilli’de patladı. Alperen Ocakları marifeti, evlere şenlik eylem şöyle: Ortalıkta “Ho ho hooo” diye dolaşan “Noel Baba”nın üzerine dört yağız “Aydın Efesi” çullanıyor ve elinde hediye çuvalından başka bir şey olmayan garibin kafasına tabanca da dayayıp ittire kaktıra meydandan atıyorlar onu. Tabii bu bir şov ve danışıklı dövüşün ardından “efelerimiz” gösteriye “Noel kutlamıyoruz” pankartı önünde zeybek oynayarak son veriyorlar. Bu gülünesi mi, ağlanası mı, yoksa acınası mı olduğu belirsiz kurgunun ardından bir de açıklama var. Alperenler özetle diyor ki “Amacımız insanların özüne dönmesi; bin yıldır İslâm’ın sancaktarlığını yapan Müslüman Türk milleti olarak Hıristiyan âdetlerine gösterilen hassasiyeti gerek Hıdırellez olsun, gerek Nevruz kutlamaları olsun, gerekse dini, milli bayramlarımızda göremiyoruz”. Eller kâğıdakaleme değmeyip silah kabzası tutunca, gözler kitabadeftere düşmeyip belere belere adam kesince ne olsun işte, sonuç bu... Türk’ten Kürt’e, Gürcü’ye, Fars’a, Arnavut’a, Afgan’a kadar ortaklaşılan, dolayısıyla sadece “Biz”e (o “biz” her ne ise artık!) özgü sayılması olanaksız Nevruz’u geçelim, Hıdrellez’e gelelim!.. Ey Gençler, Efeler, Alperenler! Ağır olun, oturun, dinleyin biraz: Noel ne ise “bizim” saydığınız Hıdrellez de odur!.. Bir türlü hoş göremediğiniz “Noel Baba” nasıl ki bu topraklarda, hem de size yakın mı yakın bir yerde (Demre) yaşamış Hıristiyan azizi Aya Nikola (“St. Nicholaus”) ise… Hıdrellez diye size “yutturulmuş” kutlamanın asıl muhatabı da yine bu topraklarda yaşamış bir başka Hıristiyan azizi, Aya Yorgi’dir (“St. George”). Defalarca yazdık, anlattık ama etrafa kostaklanmaktan vakit bulup duymaya, öğrenmeye yanaşmıyorsunuz. Hıdrellez bize, size, hepimize Hıristiyanlıktan geçmiş bir kutlama. Bu topraklarda Hıristiyan ahali tarafından asırlarca takdis edilmiş bir aziz olan Aya Yorgi (“Hagios Georgios”) etrafında oluşmuş inanış ve ona yönelik kutlama, Anadolu’nun İslâmlaşma sından sonra “Hızırİlyas” kültüyle Müslümanlığa “transfer edildi”. Aya Yorgi, Hızır’la özdeşleştirildi ve Anadolu’dan Ortadoğu’ya, Balkanlar’a, Kırım’a kadar ona ait olduğuna inanılan makamlar, kiliseler, manastırlar İslâmi dönemde Hızır veya Hızırİlyas’a mal edildi. Kutlama da “Hıdrellez” adı altında halk Müslümanlığının önemli bir etkinliğine dönüştü. Aya Yorgi de tıpkı Hızır gibi uğradığı eve bolluk bereket saçan, kuru tahtaları yeşertip ulu ağaç haline getiren, hastalıkları iyileştiren bir kutsal kişi olarak anlatılır. Bugün Türkiye’de Hıdrellez’in kutlandığı 6 Mayıs dahi, etkinliğin Hıristiyanlıkla ilişkisine işaret eder. Çünkü Aya Yorgi kültü de Yunanistan, Balkanlar ve diğer bazı Doğu Avrupa ülkelerinde 6 Mayıs’ta kutlanmakta olup Bizans’ta da aynı gün kutlanmaktaydı. İşte böyle Gençler, Efeler, Alperenler!.. Ayrıca ayıp olmuyor mu öyle, bir gariban “Noel Baba”ya dört kişi saldırmak?! Hiç mi Malkoçoğlu, Tarkan, Karaoğlan, Kara Murat seyretmediniz? Yakışır mı bir vuruşta on kişiyi deviren Malkoçoğlu’nun torunlarına bir ihtiyara dört kişi saldırmak!.. Dua edin Noel Baba sizdendi, ya gerçek olsaydı da… “Erkekseniz teker teker gelin tabansızlar” deseydi size!.. Tuğluk Kandıra Cezaevi’ne konuldu Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Demokratik Toplum Kongresi’ne (DTK) yönelik yürüttüğü soruşturmada önceki gece tutuklanan HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk, Kocaeli Kandıra F Tipi Kapalı Cezaevi’ne sevk edildi. Aynı dosya kapsamında tutuklanan DBP Eş Genel Başkan Yardımcısı Seydi Fırat, Ramazan Özbek, Halis Bilen, Mehmet Baysal, HDP Diyarbakır İl Eş Başkanı Cabbar Leygara, bir dönem DTK Başkanlık Divanı’nda görev yapan Cafer Kan, Edip Yaşar ve Abdulbaki Karadeniz ise Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi’ne konuldu. l DHA C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear