24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumartesi 17 Aralık 2016 10 Sanki hiç bedel ödememiş gibi İçeriye Mektuplar Güray Abi seni dört gözle bekliyoruz! Tutuklanmanız zaten akıl dışı, bir de mektup almanıza, gön dermenize bile izin vermiyorlar Gü ray Abi. Tek okuyabildiğiniz şey, gazete. Bu yüzden ‘bitli çevreci ler’ grubu olarak mektuplarımızı Cumhuriyet’e yollamaya karar ver dik. En fenası, geceleri bile uykundan uyanıp okuduğun kitaplardan sizle ri mahrum bırakmaları. Savaş esirle rine uygulanacak muameleyi sizlerin üzerinde denemeleri akla şunu geti riyor: Herhalde güçlerini gösterme nin bir yolu bu... Ne kadar acıklı, ne kadar anlamsız bir yol. Sen de çok iyi biliyorsun ki ne kadar yasaklarsan, baskılarsan, zulüm ‘Bitli çevreciler’ grubu Güray Öz’e yazdıkları mektuplara bir de fotoğraflarını eklediler. edersen et, ‘su akar, yolunu bulur’. Bizler, dışarıdaki su damlaları misali yapılan haksızlıklara, basının ve HHH Sevgili Güray Abi, genel olarak toplumun üzerinde Bu memleket için hiç bedel öde ki amansız baskılara sesimizi çıkara memişsin gibi, sana yeniden bedel rak, işimizi yapmaya çalışarak dire ödetiyorlar. niyoruz. Çalışıyoruz diyorum, çünkü Haksızca. ‘dışarısı’ da açık hava hapishanesi Onlar adına ben utanıyorum Gü ne döndü. Her şeye rağmen bu saçmalı ğın daha fazla devam edemeyeceği ortada. En kısa zamanda çıkacaksın, biz de seni karşılayacağız Güray Abi. Biraz dinlen, sonra ilk işimiz güzel bir rakı sofrasında biraraya gelmek ve bu yapılanlara hep birlikte gülmek olacak. Turgut Uyar’ın şu dizeleri her şeyi anlatmıyor mu: Keşke bir şiir okumuş, ray Abi. Her gün öyle ya da böyle seni dü şünüyorum Güray Abi. Bazen soğuk bir bira içerken, za manı geri sarabilsem, Gorleben’deki o pub’da ‘stop’a bassam, senin gençlik hikâyelerini sil baştan dinlesem diyorum Güray Abi. Şimdi mahpus olduğuna inanasım gelmiyor Güray Abi. Soğuklar bastırdıkça “Üşüyor mudur, karnı doyuyor mudur, hastalanmış mı Bir kedi sevmiş olsaydınız. dır?” diye sayıklıyo Belki bu kadar, kirletmezdiniz rum. dünyayı… Alçak sesle Seni çok, çok seviyor, özlemle konuşmanı, sü kucaklıyoruz. Mehveş Evin kunetini özlüyorum. En çok HHH Merhaba Güray Abi, Seninle bir seyahatte tanışmıştım. O seyahatten senin de katkıların sayesinde zenginleşerek dönmüş da beni bana anlatmanı özlüyorum be Güray Abi. tüm. Şimdi sen yeni bir seya hate çıktın. Süresi kısa ama programı yoğun bir seya hat olmuş. Senin de iyi bildiğin gi bi yoğun programlar ga zetecileri sıkar. Tabii şu da var: Programı yapan sayesinde bayağı bir zen Güray Öz ginleşeceksin. İstanbul’a döndüğünde ziyaretçin çok olur. Umarım biz ‘bit li’ kardeşlerine de ayıracak vaktin olur. Saygıdan çok, sevgimle abi... Seçkin Soframız hazır, seni bekliyoruz. Dört gözle. Melis HHH Bize “yapmayın çocuklar” derken üstten kurmadığın dilin, aramızdaki kuşak farkını yok eden, muhabbeti güzelleştiren. Muhabbetini özledik. Nilay HHH “Canım Güray Abi, Öncelikle Deniz’in selamını ileteyim. “Güray dedeye kaç tane öpücük gönderiyorsun?” diye sordum. “İki te” dedi:) Kısaltmaları seviyorlar malum, “tane” demeye ne gerek var:) Biliyorum ki “tarihsel bir süreçle temellendirdiğin moralin” tahminimizden de iyi:)) Sessiz sessiz gülüyorsun oralarda... Ufak tefek sıkıntılar vardır elbet ama uzaklarda kalmaları en iyi bilenlerdensin. Bu “uzaklığın” da çabuk biteceğini kim bilir kaç kitap yazmıştır, onu da en iyi sen bilirsin. Ne desem eksik, ne desem fazla. Seni çok sevdiğimi bil yeter. Filiz HHH Güray Abi, “Seninle seyahatlerde, yollarda, aynı masalarda yaptığımız sohbetleri çok özledik. Bir an önce dışarı çıkmanı, mutat buluşmalarımızı yapıp güzel sofralarda bizi sabırla dinlediğin günlere bir an önce geri dönmeyi bekliyoruz. Hepinize sevgiler, selamlar, enseyi karartmayan umutlu günler diliyorum. PC HHH Güray Abicim, Hindistan’ın NAGALAND diye Mymmar sınırında bir yerde yim. Burada eski kafatası avcılarının hikâyelerini dinliyor fotoğraflarını çekiyorum. Ama bir yandan da çıktım yüksek bir dağa telefonun çektiği yerden bizim ‘BİTLİLER’in mesajlarına bakıyorum. Son kararımız ortak bir mektup değil de sana herkesin ayrı ayrı yazması… İyi oldu, böylece sana daha rahat açılabileceğim. Güray Abi, Valla teselli verecek, “Moralini yüksek tut” diyecek hiçbir şey olmadığını biliyorum. Senin zaten nasıl bir insan olduğunu, bunun aslında büyük bir parodi olduğunu hepimiz biliyoruz. Şu ara sıra demek ki sana gelmiş… Radikal’i kapattığımız için sanırım biz sıramızı savdık ama bu memlekette belli olmaz. Önemli olan senin ne kadar içeride kalacağın, özgürlüğünden ne kadar çalacakları… Benim Cumhuriyet’te sektirmeden okuduğum birisin çünkü sen hem iyi bir abi olmanın yanı sıra, iyi gazeteciliğinle de hep öğretici oldun. Biraz bundan, biraz senden mahrum kaldık. Çok süreceğini sanmıyorum… Çıkarken gelicez Silivri’ye, omuzlarımızda taşıyacağız seni? O kadar komedi ki gerçekten neremizle güleceğimizi şaşırıyoruz artık... Hem üzülüyor, hem de gülüyoruz, ne yapalım, umarım senin de keyfin iyidir, sen de gülüyorsundur bu olanlara... Tez zamanda rakıları yeniden tokuşturmak dileğiyle... Kalbimiz hep seninle... BİTLİLER’den Serkan Ocak... HHH Sevgili Güray Ağabey, Hatırlarsan seninle ilk tanışmamız, görme engellilerin sorunlarını daha iyi anlayabilmek için düzenlenen ve bu yüzden de karanlıkta yenen bir yemek organizasyonuydu. Zifiri karanlıkta yerimize oturmakta bile zorlanmış ancak bir süre sonra önümüze konan yemeği dökmeden, ortalığı dağıtmadan yemeyi başarmıştık. Hiç kolay değildi ama pes etmeyip denediğimiz için başardık.  İçinde bulunduğumuz karanlığı da aşacağız çünkü deniyoruz, yılmadık ve yılmayacağız. Bu geçici karanlığı üzerimize yıkanlar güneşin ilk ışıkları üzerlerine değdiğinde duman olup gidecekler. Sana, diğer gazetecilere yapılanları değil tüm Türkiye’nin, tüm dünyanın duyması için biz de dışarıdaki hapishanede mücadeleye devam ediyoruz. Gazetecilik suç değildir, bunu sizi özgürlüğünüzden alıkoyanlar da öğrenecek.  En kısa zamanda görüşeceğiz, gazetecilik ve insanlık adına senden öğreneceğimiz çok şey var.  Hasretle kucaklıyorum. Özgür Gürbüz BirGün Gazetesi Yazarı Skandal gerekçelerMahalli ve Muratoğlu’nu tutuklayan yargıç, adeta iktidar propagandası yaptı Cumhurbaşkanı’nın Gülen’le çekilen üstünde baskı kurabilir fotoğrafında ceketi ilikli CANAN COŞKUN dolayısıyla onur kıracak nitelikte G hakaret niteliği taşıyan beyanlarda azeteci Hüsnü Mahalli’yi bulunduğunu” iddia etti. Cumhurbaşkanı ve kamu gö Mahalli’nin Suriye’de yaşanan revlilerine hakaret suçundan ce lardan hükümetin sorumlu oldu zaevine gönderen İstanbul 9. Sulh ğunu iddia ettiğini belirten Ça Ceza Hâkimliği yargıcı Musta kar, “oysa durumun bu şekilde ol fa Çakar, tutuklama kararında, madığını” öne sürerek Türkiye Mahalli’nin serbest kalması duru Cumhuriyeti’nin 3 milyondan faz munda Cumhurbaşkanı Tayyip Er la Suriye vatandaşının dil, din, ırk doğan ve kamu görevlile ve mezhep ayrımı gözet ri üzerinde baskı kurabi meksizin ülkemizde mi leceğini savundu. safir ettiği ve yaralarını Çakar, Mahalli’nin sardığını dile getirdi. Ça Halk TV’de katıldığı kar, kararında “Suriye’de programdaki sözleri ne yaşanan olaylardan Tür deniyle Cumhurbaş kiye Cumhuriyeti yetkili kanı ve hükümet üye lerini sorumlu tutmanın lerinin terör örgütleri ve Türkiye’ye adeta bir nin arkasında olduğunu, terör devleti olarak anlat Suriye’de yaşanan olaylardan Türkiye Cumhu Hüsnü Mahalli manın akıl ve hukuk ile izah edilecek bir yanı ol riyeti yetkililerinin sorumlu ve se madığını” savundu. bep olduğunu iddia ettiğini öne sürdü. “Gerçek durumun bu şe Gazetecileri tutukladı kilde olmadığını” savunan yargıç Mahalli, Adalet Bakanlığı iznine Çakar, Türkiye Cumhuriyeti’nin tabi olan Türk Ceza Kanunu’nun Suriye’de ya da başkaca bir yerde (TCK) 301. maddesinde düzenle hiçbir şekilde hiçbir terör örgütü nen “Türk milletini, Cumhuriyeti ne destek olmadığını, aksine bu ör ni alenen aşağılama” suçundan gö gütlerle mücadele ettiğini savun zaltına alınmıştı. Mahalli hakkın du. Çakar, Mahalli’nin “Türkiye daki iddia, Adalet Bakanlığı’ndan Cumhuriyeti’ni terör örgütlerine izin alınmadığı için, tutuklama ka destek olmakla ve Suriye’yi mah rarında değiştirildi. Yargıç Musta vederek orda akan kanda ülkemizi, fa Çakar FETÖ üyeliği ile yargıla hükümetimizi ve Cumhurbaşkanı nan savcı Murat İnam’ın yürüttü mızı sorumlu tutarak dünyaya bu ğü soruşturma kapsamında gazete şekilde gerçek olmayan beyanda miz yazar ve yöneticileri hakkında bulunarak açık bir şekilde iftira, tutuklama kararı vermişti. Doğan Holding Ankara İdari cisi Metehan Demir davetliymiş. Temsilcisi Barbaros Muratoğ Amerika’nın Teksas eyaletinde bir lu 15 günlük gözaltı sürecinin ar gezisi olduğunu, kendisinin baş dından önceki gün sevk edildiği İs ka bir işi olduğunu söyleyerek ba tanbul 9. Sulh Ceza Hâkimli’ğince na ‘sen gider misin’ dedi. Ben de “silahlı terör örgütüne yardım et kiminle gideceğimizi sorduğum za me” suçlamasıyla tutuklandı. Yar man İzmirli gazetecilerle gidile gıç Mustafa Çakar tutuklama kara ceğini söyledi. Önceden tanıdığım rına gerekçe olarak Muratoğlu’nun Deniz Sipahi’nin ismini de söyle 2012’de Fethullah Gülen’le fotoğ yince kabul ettim. Hatırladığım ka rafında ceketinin ilikli darıyla Hürriyet, Posta, olmasını gösterdi. Milliyet, Yeni Asır, Za Muratoğlu’nu tutukla man, Akşam ve Sabah yan yargıç Mustafa Ça gazetesinin İzmir tem kar kararında, FETÖ so silcileri ile gittik. Tek ruşturması kapsamın sastan New York’a geçil da tutuklu bulunan avu di. Deniz ile pek çok kez kat Ramazan Aykış’ın et gruptan ayrılarak alış kin pişmanlık yasasın veriş yapıyorduk. Bir sa dan faydalanarak verdi bah ‘Pensilvanya’ya gi ği ifadesinde Muratoğlu ile 2012 NisanMa Barbaros Muratoğlu dilecek’ denildi. Ben ve Deniz’in bu durum yıs aylarında tanıştığını söyledi dan haberimiz yoktu. Türkiye’ye ğini ifade etti. Kararda, Aykış’ın döneceğimizi sanıyorduk ancak Muratoğlu’nun davalarla ilgili ken ‘Pensilvanya’ya gidilecek’ denilin disi ile çalışmak istediğini, bu du ce itiraz etmedik. İtiraz etmenin de rumun 1725 Aralık sürecinden bir neticesi olmayacaktı. Nihaye sonra devam ettiğini söylediği ifa tinde bir grup gezisiydi” dedi. de edildi. Kararda, Muratoğlu’nun Tutuklamanın ardından Doğan HTS raporları incelendiğinde Holding Baş Hukuk Müşaviri Erem ByLock programını kullanan bir Turgut Yücel, “İtirafçı bir avukatın çok istihbaratçı emniyet görevlisi çelişkili ifadelerinin dayanak gös ve işadamları ile yoğun telefon tra terilmesi, milat kabul edilen 17/25 fiğinin bulunduğu aktarıldı. Aralık’tan çok önce yapılan ziya Öte yandan Muratoğlu da ifa ret ve o fotoğraftaki Sabah, Akşam, desinde tutuklamaya delil olarak Yeni Asır temsilcileriyle ilgili iş gösterilen fotoğrafla ilgili olarak, lem yapılmamasına rağmen idari “2012 yılı Ocak ayındaki geziye as temsilcimizin tutuklanması büyük lında Hürriyet’in Ankara Temsil haksızlıktır” dedi. haber EDITÖR: SERKAN OZAN TASARIM: İLKNUR FİLİZ HAMZAÇEBİ VE ÇAKIRÖZER, SİLİVRİ’YE GİTTİ ‘Gazeteciler hapiste oldukça dibe gidiyoruz’ Silivri Cezaevindeki tutuklulukları 43. günü bulan 10 arkadaşımızı ziyaret eden CHP’li TBMM Başkanvekili Akif Hamzaçebi, “İddianame leri bir an önce hazırlanma lı. Yargılanacaklarsa da tu tuksuz yargılanmalılar. De mokrasi, gazeteciler özgür se güçlüdür” dedi. Hamzaçe bi, CHP Eskişehir Milletveki li Utku Çakırözer ile birlikte 10 arkadaşımızla cezaevinde yaptığı görüşme sonrası izle nim ve değerlendirmelerini Cumhuriyet’le paylaştı: Akif Hamzaçebi Suçsuz olduklarına eminler: Morallerini olduk açımdan hiçbir ikna edici ya ça iyi gördüm. Çünkü suçları nı yok. olmadığına, suçsuz olduklarına eminler. Kendilerine yapılan yanlışın en kısa zamanda düzeltileceğine inanıyorlar. Haklarındaki iddianamenin bir an önce düzenlenmesini talep ediyorlar. En önemli istekleri bu. Uluslararası endekslerde geriliyoruz: Tutuklanma yanlış ama öte yandan tutuklulukta da makul süre sınırı gerekiyor. Burada bu sınır da gözetilmiyor. Bu arkadaşlar iddianameleri ha zırlanmadan hapis Gazeteciler öz te günlerdir tutulu gür değilse: Bir yorlar. Gazetecilerin ülkede haberciler, tutuklu olması ülke gazeteciler özgürse, olarak bize bir şey demokrasi de güçlü kazandırmadığı gibi dür. Tersi halde de çok fazla şey kaybet mokrasi güçsüzdür. tiriyor. Uluslararası Demokratik devletin tüm eylem ve işlemleri idari ve yargı EGrüdlem endekslerde gerilere doğru gidiyoruz. Diplere doğru gidiş sal denetime tabidir. var. Nitekim Türki Ancak demokrasi için bu ye ye 45 sene önceye göre çok terli değildir. Üçüncü bir de gerilere gitti. netim daha şarttır. Bu da kamuoyu denetimidir. Kamuoyu denetiminin aracı da basındır, gazetecilerdir. Gazetecilerin hiçbir baskı, korku olmadan özgürce haber yazabilmeleridir. Türkiye’nin itibarı: 10 tutukludan Hakan Kara. Bu arkadaşımızın 5 yaşındaki çocuğuna tutukluluk anlatılamamış. Babasının yurtdışında olduğu söylenmiş. Bunun yolu da iddianamenin Hapiste olmalarına ik bir an önce hazırlanıp tutuk na değilim: Cumhuriyet’in suz yargılanmanın sağlanma tutuklu 10 yazar ve yönetici sından geçer. Eğer yargılan sinin haberler, yayınlar ne ma olacaksa hukuka uygun deniyle suçlanmalarına ka olan bu yargılamanın tutuk bul edemeyiz. Örneğin arala suz olmasıdır. Çocuğa söyle rında karikatürist de var, yal nemiyor. Dolayısıyla inandı nızca gazeteye kitap eki ça rıcı ve gerçek bir hukuk dü karan da. Haberden, yazıdan, zeni isteniyorsa ve dünyada kitap ekinden, karikatürden Türkiye’nin itibarı yükseltil suçlanmaları ve mek isteniyorsa bu gazeteci tutuklanmala lerin tutukluluklarına bir an rının benim önce son verilmelidir. Murat Sabuncu: Saldırı canımızı yaktı Gazetemizin tutuklu Genel Yayın Yönetmeni Murat Sabuncu, Hamzaçebi ve Çakırözer aracılığıyla Beşiktaş’taki terör saldırısı ile il gili bir mesaj gönderdi. Sabuncu’nun mesajı şöyle: “Beşiktaş’taki terör saldırısında hayatını kaybedenler için canımız yanıyor. Hem ölenler, şehitler için hem de geride kalanlar için. Duru evladın gözyaşları bizi kahretti. Artık ölümleri değil, yaşamı, gözyaşlarını değil gülmeyi yaşayalım.” AYŞENUR ARSLAN MESLEĞİ BIRAKTI ‘SUSARAK BAĞIRIYORUM’ Halk TV’de yayımlanan “Medya Mahallesi” programını hazırlayıp sunan gazeteci Ayşenur Arslan, Hüsnü Mahalli’nin önceki gün akşam tutuklanmasının ardından tepki göstererek “Bazen susmak en güçlü tepkidir. Susarak bağırıyorum. Hoşça kalın” diyerek gazeteciliğe veda ettiğini açıkladı. Canlı yayındaki veda açıklamasının ardından Arslan yaptığı açıklamada, “Bireysel anlamda sözlerin bittiği noktadayız. Programı da zaten bu nedenle bıraktım. Susarak bağırmak ve insanlara bir şey anlatmak istedim” dedi. Arslan, “Eğer ekran başında izleyenler el ele vermezse, ekran başın da ‘ah vah’ edilerek kurtuluşa varılamaz. Açıkçası program arkadaşım aynı zamanda dostum Hüsnü Mahalli olmadan gazetecilik yapıyor (muş) program yapıyor (muş) gibi davranamazdım. Her şey normal (miş) gibi yapamazdım. Bu sebeple ‘Hoşçakalın’ dedim. Sonuçta ortaya bir kişi çıkıp sizi kurtarmayacak” ifadelerini kullandı. Halk TV ekran kararttı Halk TV, Mahalli’nin tutuklanmasını ekran karartarak protesto etti. Halk TV’nin ekranına “BİR SÜRE SUSUYORUZ... LÜTFEN BAŞKA KANALLARI İZLEYİN...” notu yazıldı. l Haber Merkezi C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear