26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Perşembe 1 Aralık 2016 haber 4 EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: ZARİFE SELÇUK İki kritik karar yolda Böyle kolay kanan her şeye müstahak 25 Kasım tarihli Hürriyet’in 25. sayfasında Ertuğrul Özkök’ün “Ne Güzel Geceydi O Ne Güzel Bir Umuttu” yazısını okuyunca, hayretten küçük dilimi yutayazdım. Özkök bu yazısında, 3 Ekim 2005 günü başlayan Türkiye AB üyelik müzakerelerinin önünün açılmasından bütün Türkiyen’in, hatta Türkiye’nin komşularının duyduklarını ileri sürdüğü sevinci, nasıl paylaştığını anlatıyor. Özkök yazısında sevinç gecesi olarak nitelediği ama tarihini vermediği gece sırasında Abdullah Gül’ün hepimizin başbakanı olduğunu, Tayyip Erdoğan’ın da AKP Genel Başkanı olarak, AB üyeliği konusundaki ısrarı ile hepimizin gönlünde taht kurduğunu söylüyor. Yazıda “büyük sevinç gecesi!”nin tarihi verilmediği için müzakere sürecinin başladığı 3 Ekim 2005’in mi, yoksa Avrupa Parlamentosu’nun Türkiye ile üyelik sürecini olumlu karşılayan önergeyi büyük çoğunlukla onayladığı, parlamenterlerin, ellerindeki “Yes” “Oui” “Ja”, “Si”, “Evet” yazılı pankartları kameralara sallayarak, gösteri yaptığı günün gecesi mi, ya da AB ile Başbakan Erdoğan başkanlığındaki Türk heyetinin müzakere süresinin başlaması konusunda anlaşmaya vardıkları 17 Aralık 2004 gecesi mi kastediliyor belli değil. Ama yazar bütün ülkenin Brüksel’den gelen haberi beklediğinden söz ettiğine göre, 17 Aralık 2004’ü kastediyor olsa gerek. HHH Hemen belirtmek isterim ki, bu olaylardan hangisini kastediyor olursa olsun, o sıralarda Abdullah Gül’ün başbakanlık dönemi sona ermişti ve Başbakan Tayyip Erdoğan idi. Ertuğrul Özkök’ün belleğinin azizliğine kurban gitmesinin sonucu olan yanlışının pek önemli olmadığı söylenebilir. Ama, uzun süre Hürriyet’i yönetmek gibi önemli görevlerde bulunmuş yılların gazetecisi Ertuğrul Özkök’ün Türk halkının kandırılmasını amaçlayan bir algı operasyonunu bu kadar kolayca yutup onun bir parçası haline gelmiş olması son derece vahimdir. Tayyip Erdoğan’ın 17 Aralık 2004’te Avrupalı liderlerin önüne koydukları ve müzakere sürecinin tam ve eşit üyeliğe varmayacağını tescil eden belgeyi imzalamasının, aslında tam üyeliğe yürüme sürecini başlatmadığı, tam tersine bundan feragat anlamını taşıdığı konusunda uyarıldığını, ama gerçek amacı AB’ye tam üyelik olmayıp müzakere sürecinin sağlayacağı elverişli ortamda ülkedeki dengeleri allak bullak ederek, gizli gündemi rejim değişikliğini yaşama geçirmek olan Tayyip Bey’in tüm uyarıları kulak arkası ederek, serbest dolaşım konusu dahil kalıcı derogasyonları kabul ederek, üyeliğin önünü kapattığı aşikâr olan sürece balıklama daldığını 22 Kasım Salı günü bu köşede yayımlanan “Oyun bitti” başlıklı yazıda belirttiğim için, tekrarlamaya gerek görmüyorum. Burada altını bir kez daha özenle çizmek istediğim husus, oynanan oyunun tek taraflı olmayıp iki yönlü olduğudur. HHH Bu gibi halkı yanıltmaya yönelik algı operasyonları, politikacıların tek başlarına yürütebilecekleri şeyler değildir. Bu aldatmaca girişiminin başarıya ulaşabilmesi için, medyanın da işbirliği şarttır. Geçen zaman içinde Avrupa ülkeleri medyalarında yayımlanan haberler ve yorumlara bakıldığında bu güçlerin kandırmanın fark edilmesini sağlayacak her şeyi yaptığını görüyoruz. Bizim basının tutumu konusunda bir fikir edinmek için ise Ertuğrul Özkök’ün söz konusu 25 Kasım 2016 Cuma tarihli yazısına bakmak yeterlidir. Yazıda anlatılanlar, Özkök’ün algı operasyonu oyununa bütünüyle dahil olduğunu gösteriyor. Burada soru Özkök’ün bu oyuna bilerek mi dahil olduğu, yoksa kandırılarak mı alet olduğudur. Ertuğrul Bey’in zekâ düzeyi ve tecrübesi göz önünde bulundurulduğunda, ikinci olasılık bana zayıf görünüyor. Bir an için kandırıldığını düşünsek bile, yine de sonuç değişmiyor. Çünkü ister toplumun çoğunluğu olsun, ister gazetecisi bu kadar kolay kandırılan herkes, başına gelen her şeye müstahaktır. CHP lideri Kılıçdaroğlu istedi Kardeşe önce ihraç, sonra istifa Aydın’ın Gülen Cemaati’nden temizlenmesi amacıyla Söke’den Didim’e yaptığı yürüyüşle gündeme gelen CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun kardeşi Celal Kılıçdaroğlu, CHP’den kesin ihraç istemiyle disipline sevk edildi. Karara tepki gösteren Celal Kılıçdaroğlu, istifa etti. CHP Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl, Celal Kılıçdaroğlu’nun yaptığu yürüyüşün genel başkanı bağlamadığını belirterek bu yürüyüşün sürekli olarak CHP lideriyle ilişkilendirilmesinin çirkin olduğunu söyledi. Bingöl, “Genel Başkanımızın talimatıyla Celal Kılıçdaroğlu, kesin ihraç istemiyle disipline verildi” dedi. Celal Kılıçdaroğlu da, yaptığı yazılı açıklamada “Onur duydum. Bu saatten sonra zaten CHP’de durmam” dedi. Avrupa Konseyi’nin yolsuzlukla mücadele birimi GRECO’da bu hafta Türkiye ile ilgili iki kritik karar alınacak. GRECO Türkiye’de yolsuzlukla mücadeleyi ‘yetersiz’ bulmuştu Avrupa Konseyi’nin ‘yolsuzlukla mücadele’ birimi GRECO’nun, bu hafta toplanan 74. genel ku rulunda Türkiye ile ilgili iki kritik ka rar alınacak. Türkiye’den adım atma sı beklenen “suç haline getirme ve si yasi partilerin finansma nı” ve “parlamento üye leri, hâkimler ve savcı lar arasında yolsuzluğun önlenmesi”ne yönelik yol haritası belli olacak. DUYGU Yolsuzlukla mücadele GÜVENÇ konusunda Türkiye’den beklenen adımlara kar şın Ankara, GRECO’ya sadece 15 Tem muz darbe girişimi ile ilgili 2 rapor sun du. AB’nin vize serbestisinin sağlan ması için beklediği 7 kriterden biri de Türkiye’nin GRECO tavsiyelerine uyma sı. AB’nin vize serbestisi için beklenti leri arasında “Yolsuzlukla mücadele ey lem planının güncellenmesi” ve GRECO tavsiyeleri ışığında “siyasi partilerin fi nansmanı, dokunulmazlıklar, rüşvet ve yargı bağımsızlığı”nın sağlanacağı dü zenlemeler yapılması yer alıyor. Merkel yeni fasıl açılmasına karşı Almanya Başbakanı Angela Merkel’in Avrupa Birliği (AB) müzakereleri kapsamında Türkiye ile yeni fasılların açılmasına karşı olduğu belirtildi. Alman Bild gazetesinin haberine göre Merkel bu açıklamayı önceki gün partisi muhafazakâr Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi’nin (CDU) parlamento toplantısında yaptı. Habere göre bu yeni durum “müzakerelerin fiilen durdurulduğu” anlamına geliyor. Türkiye’nin “suç haline getirme ve siyasi partilerin finansmanı” ile ilgili Üçüncü Değerlendirme Aşamasına dair Aralık 2015’te kabul edilen uygunluk raporu halen genel kurulda tartışılıyor. Raporda GRECO, Türkiye’nin “küresel olarak yetersiz” olduğunu belirtmişti. Rapor kabul edilirse GRECO kuralları gereğince yayımlanacak. GRECO’da kararlar genellikle oybirliği ile alınıyor. Eğer gerekirse bir oylama yapılsa da bunda da üçte iki çoğunluk aranıyor. ‘Tavsiyelere uyulmadı’ 1725 Aralık yolsuzluk dosyalarının kapatılmasının ardından GRECO’nun daha önce yapılan genel kurulun da, yolsuzlukla mücadele konusundaki tavsiyelere uymadığı “küresel ölçekte yetersiz” ifadesiyle kayda geçirilmişti. GRECO’nun Türkiye raporunda, Türkiye’nin “rüşvetle mücadele” konusunda Türk Ceza Yasası’nda yaptığı değişiklik de “yetersiz” bulunmuştu. GRECO’nun 66. genel kurulunda, Türkiye’den, yıllardır askıda tuttuğu tavsiyelerde sağladığı ilerlemeyi, yasal uygulamalarını da içerecek şekilde en geç Eylül 2015’e rapor etmesi istendi. Bu rapor seçim vaatleri ile birlikte sunuldu. GRECO Üçüncü Değerlendirme Aşaması 2. Uygunluk Raporu’nun Türkçe yayımlanmasının ardından Türkiye’den beklenen 17 adımın hiçbi rinin “tatmin edici bir şekilde yerine getirilmediği” açıklandı. Raporda “Siyasi Parti Finansmanında Şeffaflık” başlıklı bölümde, GRECO’nun Türkiye’ye 9 başlıkta tavsiyede bulunduğu, bunlardan 4’ünün ‘kısmi’ yerine getirildiği, 5’inin ise “yerine getirilmediği” belirtilmişti. Rüşvete karşı mücadele alanında yapılan değişiklik yeterli bulunmamış ve TCY’nin 250 ve 252’nci maddelerinde yapılan değişiklikler “gereksiz derecede karışık” bulunmuştu. Nisan 2017 ödevi Raporda “rüşvet anlaşmaları ile tek taraflı rüşvet eylemlerine aynı cezanın verilmemesinden kaynaklanan endişe” dile getirilmişti. Genel kurulda Türkiye ile ilgili ele alınan diğer bir başlık da, Türkiye’nin, “parlamento üyeleri, hâkimler ve savcılar arasında yolsuzluğun önlenmesi” ile ilgili 4’üncü değerlendirme aşamasına ilişkin raporu. Mart 2016’da yayınlanan raporda Türkiye’nin Nisan 2017’ye kadar Türkiye’nin attığı adımlarla ilgili bilgi vermesi bekleniyor. l ANKARA Anayasa için son tur AKP’li Aktay, bugünkü görüşmede anayasa değişikliği önerisine son şeklinin verileceğini ve metnin kamuoyuyla paylaşılma ihtimali olduğunu söyledi Başbakan Binali Yıldırım ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, anayasa değişikliği önerisi için bugün bir araya gelecek. AKP Genel Başkan Yardımcısı Aktay, MYK toplantısı sonrasında düzenlediği basın toplantısında, anayasa çalışmalarıyla ilgili bilgi verdi. Aktay, AKP ve MHP arasında Türk siyasetinde özlenen ve model alınabilecek çok güzel bir işbirliğinin yürütüldüğünü söyledi. Aktay, “Şu anda MHP muhalefeti de yapıyor bir yandan. Bir yandan da Türkiye’nin geliştirilmesi, imkânlarının daha iyi arttırılması hususunda gereken katkıyı vermekten de geri durmuyor” diye konuştu. Liderler buluşuyor MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve Başbakan Binali Yıldırım’ın bugün bir araya gelerek anayasa değişikliği önerisine son şeklini vereceklerini kaydeden Aktay, en kısa sürede önerinin TBMM gündemine sunulacağını söyledi. İlk etapta üç öneri sunduklarını ancak bunların ikisinin tamamen elendiğine dikkati çeken Aktay, “Tamamen yönetim şekli üzerine odaklanmış bir revizyon. Yine adı Cumhurbaşkanı olacak, cumhurbaşkanlığı sistemi olarak devam edecek ama teknik itibarıyla gereken değişikliklerin yapılacağı bir metin olacak” ifadesini kullandı. ‘Pürüz yok’ MHP’nin Cumhurbaşkanı’nın partisiyle ilişkisi konusundaki önerisine AKP’nin nasıl baktığı yönündeki soru üzerine Aktay, şöyle konuştu: “Bir pürüz yok ortada, kamuoyunun beklediği gibi bir kriz veya anlaşmazlık yok. Evet, bazı görüş farklılıkları elbetteki var ama bu görüş farklılıkları yine diyalog içerisinde çözülebilecek nitelikte. Cumhurbaşkanı’nın zaten fiilen şu anda partisiyle ilişkisi her ne kadar resmen değilse bile, fiilen var olmaktadır. Bu konuda bir partinin, bir cumhurbaşkanının daha doğrusu, yıllarca partisine genel başkanlık yapıp partisinin felsefesine olan bütün bağlılığını bir gece de cumhurbaşkanı seçildiğinde tamamen bırakması zaten fiilen düşünülemez. Bu konunun zaten çok fazla gerçeklerle bağdaşmıyor olduğunu, geçmiş cumhurbaşkanı örneklerinde de bu durumun çok farklı olmadığını aslında hatırlatarak devam etmek istiyorum. Geçmiş dönemlerde cumhurbaşkanlarının tarafsızlığı da zaten tamamen göstermelik bir tarafsızlıktı. Hiçbir cumhurbaşkanı, hiçbir zaman tarafsız davranmamıştır. Hiçbir zaman kendi partisine karşı veya siyasi kesimlere karşı hiçbir tarafsızlık durumu ortaya koyamamıştır” ‘Bugün paylaşabiliriz’ Anayasa metnini gerçeklerle bağdaşan bir duruma oturtmaya çalıştıklarını anlatan Aktay, “Bu konuda MHP’nin de yaklaşımı bundan çok farklı değil. Onun için ayrıntısı henüz tam kesinleşmemiş olduğu için yine de ortaya çıkacak olan metin hakkında kesin bir şey söylemeyeyim ama inşallah yarın (bugün) bütün kamuoyuyla büyük bir ihtimalle bu durum belki de paylaşılacaktır” görüşünü dile getirdi. l ANKARA / Cumhuriyet BAŞBAKAN YILDIRIM Bahçeli’ye güveni tam! Sarraf’ı tutuklatan savcı Bharara, Trump’la görüştükten sonra açıklama yaptı. Bharara, Trump’ın ‘görevde kal’ teklifini kabul etti Sarraf istedi, davası 10 ay ertelendi ABD’de Donald Trump’ın başkan seçilmesinin ardından 1725 Aralık soruşturmalarının kilit ismi Rıza Sarraf’ın davasında ilginç gelişmeler yaşanıyor. ABD’de kara para aklama, bankacılık sahtekârlığı ve İran’a yaptırımları delme suçlamasıyla 22 Mart 2016’dan beri tutuklu bulunan Sarraf’ın Ocak ayında başlaması beklenen davası 16 Ekim 2017’ye ertelendi. Sarraf’ı tutuklatan New York Güney Bölgesi Başsavccısı Preet Bharara ise Trump’la görüşüp görevine devam etmesi teklifini kabul etti. Sarraf’ın avukatlarının “ABD’de siyasi ortamın değiştiği, Trump’ın icraatlarının beklemesi”ne yönelik telkinler üzerine davanın bir yıl ertelenmesini istediği yorumları yapıldı. Başsavcılık erteleme talebine itiraz etti. Mahkeme Başkanı Federal Yargıç Richard Berman ise davanın 16 Ekim 2017’ye ertelenmesi yönünde karar verdi. Başsavccısı Bharara ise dün ABD Başkanı seçilen Trump’ın daveti üzerine kendisiyle görüşmeye gitti. New York’ta “yıldız” muamelesi gören ve CBS tarafından “adalet bakanlığının en güçlü savcısı” diye nitelenen Bharara Trump Tower’daki görüşmenin ardından gazetecilere konuştu. Trump’ın kendisini başarılarından ötürü kutladığını ve aynı özveri ile görevine devam etmesini rica ettiğini, öncesinde adalet bakanı adayı Jeff Sessions’ın da aynı teklifi getirdiğini ve kendisinin de evet dediğini açıkladı. Reuters’e göre Trump, Bharara ile kamu yolsuzluğu ve Wall Street’deki dolandırıcılık suçlarıyla ilgili devam eden bazı davaları da konuştu. Göreve 2009’da Obama tarafından getirilen Bharara’nın pek çok suçun açığa çıkarılması konusundaki performansıyla Trump’ın dikkatini çektiği düşünülüyor. l Dış Haberler EMİNE KAPLAN Başbakan Binali Yıldırım, AKP MYK toplantısında Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş’in “Devlet Bahçeli’nin anayasa çıkışı tuzak olabilir” sözlerini üstü kapalı eleştirdi. Yıldırım, “Önemli olan ikimizin arasındaki güven. Kimin ne dediği önemli değil” dedi. AKP MYK, dün Başbakan Yıldırım başkanlığında toplandı. Toplantıda, Adana’daki yurt yangını, MHP ile sürdürülen anayasa görüşmeleri, ekonomideki gelişmeler masaya yatırıldı. Başbakan Yıldırım, parti içinden Bahçeli’nin çıkışıyla ilgili gelen uyarılara yanıt verdi. MHP Genel Başkanı Bahçeli’ye güvendiğini kaydeden Yıldırım, “Önemli olan ikimizin arasındaki güven. Bunun dışında kimin ne dediği önemli değil” dedi. Yıldırım’ın bu sözleri, Türkeş’in “Bahçeli’nin anayasa çıkışı tuzak olabilir” sözlerine yanıt olarak yorumlandı. AKP ortak imza istiyor Anayasa değişikliğiyle ilgili pürüzlü maddeler, bugün Bahçeli ile Yıldırım görüşmesinde son kez ele alınacak. AKP’de, “En büyük pürüz, MHP’nin Cumhurbaşkanı’nın partinin genel başkan olmasına itirazı oluşturuyor. Bu da aşılamayacak birşey değil. Eğer MHP, bu konuda hiç esneklik göstermezse bu konu daha sonraya bırakılabilir. Kervan yolda düzülür. Bu konu şimdi çözülemezse ilerde yeniden gündeme getirilir” görüşü dile getiriliyor. Ancak AKP’nin kararında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın vereceği karar etkili olacak. AKP, anayasa değişikliği önerisinin hem TBMM hem de referandum sürecinde sıkıntı yaşamamak için MHP’nin de öneriye imza atmasını istiyor. Yıldırım’ın bugünkü görüşmede metin üzerinde bir uzlaşmaya varılması durumunda Bahçeli’ye ‘Ortak imzayla öneriyi TBMM Başkanlığı’na sunalım” önerisinde bulunması bekleniyor. l ANKARA Meclis’te ‘Kürtçe’ tartışması SELDA GÜNEYSU Eş Genel Başkanlar Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ ile birlikte bazı milletvekillerinin tutuklanmasının ardından yeniden Meclis çalışmalarına katılma kararı alan HDP’lilere karşı MHP lideri Devlet Bahçeli’nin, partisinin milletvekillerini “provokasyona gelmemeleri konusunda uyardığı” öğrenildi. TBMM’deki grup toplantısının ardından yemekte Bahçeli’nin MHP’lileri, “Meclis’e gelip, Meclis’i gerecekler. Provoke etmeye çalışacaklar. Sakın ola uymayın, sakin olun” uyarısında bulunduğu belirtildi. TBMM Genel Kurulu’nda önceki gün HDP’li Besime Konca’nın kürsüden Kürtçe konuşması üzerine AKP ve MHP’li vekiller tepki gösterdi. Konca’nın konuşması tutanaklara “bilinmeyen dil” notuyla geçerken, MHP’liler Konca’ya “Türkçe konuş” diye laf attı. Konca da, “Demokratik bir parlamento, çoğulcu, çokdilli bir parlamento olsaydı, bugün herkes kendi anadiliyle konuşsaydı...” karşılığını verdi. AKP’li Osman Aşkın Bak ise “Anlamıyoruz” diye laf atarken, AKP’li Metin Külünk, “Almanya’da git, parlamentoda Kürtçe konuş da göreyim” dedi. Konca ise “Zaten Türkçe konuşsak da anlamıyorlar” dedi. l ANKARA DBP’li belediyelerin yetkilerine el konuldu Diyarbakır Valiliği, DBP’li Bağlar, Bismil, Çınar, Dicle, Eğil, Ergani, Hazro, Kayapınar, Kocaköy, Kulp, Lice ve Yenişehir belediyelerinde, ihale, eleman alımı, hizmet alımı gibi her türlü iş ve işlemde kaymakamlıklar aracılığıyla valilik oluru alınması şartı getirdi. 12 belediye başkanı durumu protesto etmek için dün Kayapınar İlçe Belediye önünde basın açıklaması düzenlemek istedi. Ancak açıklama, yine valiliğin daha önceden açık havadaki her türlü eylemin yasakladığını gerekçe gösterilerek izin verilmedi. C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear