26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumartesi 26 Kasım 2016 6 Koordinatı kim verdi? haber EDİTÖR: ALPER İZBUL TSK’nin El Bab’daki hava saldırısına ilişkin araştırmaları sürüyor. Saldıran uçağın kimliği belirlenemezken Suriye uçaklarının Türk birliğini bulup vuramayacağı ifade edildi Fırat Kalkanı harekâtı kapsamında El Bab’ın kuzeyinde bulunan Özel Kuv vetler timinin havadan vurulma sına ilişkin Türk Silahlı Kuvvet leri (TSK) ve istihbarat birimleri nin araştırmaları sürüyor. Araş tırmaların, vurulan timin bulun duğu yerin koor dinatlarının sızdı rılıp sızdırılmadı ğı noktasında yo ğunlaştığı öğrenil di. Askeri kaynak SERTAÇ EŞ lar, kritik bilgi aktarımı olmaksı zın Suriye’nin ge ce operasyonu ile Türk özel kuvvet timini vurma sının söz konusu olamayacağına dikkat çekiyor. Saldırının hemen ardından Ha va Radar Komutanlığı’nın böl gedeki bulguları ve saldırıyı ya pan uçağın radar izleri üst dü zey devlet yöneticilerine sunul du. Bu kapsamda El Bab bölgesi ni bombalayan uçağın hava tra fiği ayrıntılı olarak radar tarafın dan tespit edilmiş durumda. ‘Sızma mı var?’ Askeri kaynaklardan alınan bilgiye göre uçağın aidiyetine ilişkin tespit yapılamadı. Bu nedenle bombalamayla ilgili “Suriye’ye ait bir uçağın saldırı yaptığı değerlendirilmektedir” açıklaması yapıldı. Netleştirilemeyen durumlar için bu ifadenin kullanıldığı bilgisini veren kaynaklar, Esad rejiminin elinde az sayıda uçak kaldığını, gece harekât yapabilecek uçak sayısının daha az olduğuna dikkat çekti. Özel kuvvetlerin konuşlandığı yerin Esad rejimi tarafından tespit edilmesinin olanaksız olduğunu belirten kaynaklar, bunun da olası sızmayı veya tespit yapabilecek diğer aktörlerin yardımını akla getirdiğine dikkat çektiler. Kaynaklar belirsizlikleri şöyle anlattı: “Esad rejiminin hedef tespit edecek ve işaretleyecek sistemleri yok denecek düzeyde. Özel kuvvet timi ile yanındaki zırhlı unsurların yerinin tespit edilmesi sofistike cihazlar gerektiriyor. Rejimin elindeki uçaklar kesinlikle yakın hava desteği sağlayacak cinsten değil. Ancak net koordinat verilmesi veya hedefin işaretlenmesiyle yapılabilecek bir saldırı bu. Bu rejimin destek almadan yapabileceği bir saldırı değil...” l ANKARA 7 ASKER YARALANDI Fırat Kalkanı’nda 1 şehit daha Fırat Kalkanı harekâtı 94. günü nü geride bıraktı. Önceki gece yaralı olarak Gaziantep’e sevk edilen Astsubay Kıdemli Çavuş 25 yaşındaki Halit Topuz, Şahinbey Uygulama ve Araştırma Hastanesi’nde yapılan tüm müdahalelere karşın kurtarılamadı. Gaziantep 5. Zırhlı Tugay Komutanlığı’nda şehit için düzenlenen uğurlama töreninde annesi Şükran, babası Yusuf, nişanlısı Aslı ve kardeşleri ayakta durmakta güçlük çekti. Şehidin cenazesi Bitlis’in Ahlat ilçesine gönderildi. Topuz, harekâtta şehit olan 17. asker oldu. Fırat Kalkanı harekâtı kapsamında, dün Suriye’nin El Bab bölgesindeki saldırılarda yaralanan 2 askerin ardından 5 yaralı asker daha sınır hattına getirlerek Kilis Devlet Hastanesi’nde tedaviye alındı. Gün içerisinde harekât kapsamında yaralanan asker sayısı 7’ye yükselmiş oldu. l DHA İHA Fırat Kalkanı harekâtı sırasında şehit olan Astsubay Kıdemli Çavuş Erdal Bolat, Samsun Alaçam’da toprağa verildi. Acı her yeri sardı Fırat Kalkanı’nda şehit olan üç asker, terörle mücadelede şehit olan iki asker ile Adana’daki saldırıda yaşamını yitiren iki sivil toprağa verildi Adana’da terör kurbanlarına veda Adana Valiliği’ne önceki gün bomba yüklü araçla düzenlenen terör saldırısında yaşamını yitiren 27 yaşındaki Kadir Kırbaç ve 41 yaşındaki Gökhan Aygül, gözyaşlarıyla son yolculuğuna uğurlandı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun da katıldığı cenaze töreninde, Kadir Kırbaç’ın nişanlısı Ülkü Oktan, fenalık geçirip, “Ben onsuz yapamam anne. Çok seviyorum. Onu görmek istiyorum. Niye patlattılar bombayı, suçu neydi? O bir melekti, melekti” diye ağladı. Gökhan Aygül’ün annesi Sabah ve babası Sabiha ile eşi Sema, 11 yaşındaki kızı Nehir ve 13 yaşındaki oğlu Halil Aygül de törende gözyaşı döktü. Şehit eşi Sema Aygül fenalaştığı törende, “Gökhan sabah kahvaltı yapmamıştı, acıkmıştır şimdi” diye feryat etti. Mesud Barzani: Türkiye’deki durumla ilgili çok kaygılıyım Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesud Barzani, BBC Farsça Servisi’ne verdiği röportajda Türkiye’de çatışma süreciyle ilgili “Türkiye’deki du rumla ilgili çok kaygılıyım” dedi ve çözüm sürecinin yeniden başlaması için yardıma hazır olduklarını söyledi. Barzani, “Türkiye’de ba rış sürecini destekliyoruz ve müzakerelerin yeniden başlaması için iki tarafa da yardım etmek için ne yapabiliyorsak yapmaya hazırız. “Bağımsızlık hedeflerinden vazgeçmediklerini söyleyen Barzani, “Hiç kimse, hiç bir güç Kürtlerin bağımsızlık sürecini durduramaz. Ancak her zaman bunu savaşla değil müzakereyle yapmak istediğimi söyledim” dedi. Barzani, 17 Ekim’de başlayan Musul operasyonu öncesindeki alanların kendileri için sınır olduğunu ve geri çekilmeyeceklerini söyledi. Başika’daki Türk askeri varlığı nedeniyle Ankara ve Bağdat arasında yaşanan krizle ilgili sorular üzerine Barzani, Türk askerlerinin Başika’ya Bağdat’ın bilgisi dahilinde gittiğini söyledi. Barzani, “Hepsi Bağdat’ın mutabakatıyla yapıldı. Ancak sonra bazı kesimler siyasi çıkarları için Türkiye’nin varlığını abarttılar” dedi. l Yurt Haberleri Fırat Kalkanı harekâtında Suriye rejiminin hava saldırısında şehit olan 3 askerden Üsteğmen Zafer Er için Ankara Ahmet Hamdi Akseki Camii’nde düzenlenen törene Başbakan Binali Yıldırım, Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar, kuvvet komutanları ve yetkililer katıldı. Şehidin babası Mustafa Er, annesi Hatice Er, kardeşleri ve yakınları törende gözyaşı döktü. Piyade Uzman Çavuş Melih Özcan için Eskişehir’de düzenlenen törende şehidin babası Mehmet Özcan, oğlu Ramazan Özcan ile birlikte oğlunun fotoğrafına ve al bayrağa sarılı tabutuna kapanarak gözyaşı döktü. Piyade Astsubay Kıdemli Çavuş Erdal Bolat, Samsun’un Alaçam ilçesinde son yolculuğuna uğurlandı. Bolat, Kadıköy mahallesindeki aile mezarlığına defnedildi. ‘Oğlum sen rahat uyu’ Şırnak’ın Cudi Dağı bölgesinde önceki gün düzenlenen operasyonda PKK’lilerin el yapımı patlayıcı ile düzenlediği saldırıda şehit olan Uzman Çavuş Tuncay Arslan (26) memleketi Antalya’nın Korkuteli ilçesinde son yolculuğuna uğurlandı. Şehidin babası Celal Arslan oğlunun tabutunu öperken, “Oğlum sen rahat uyu, Arkadaşların intikamını alacaklar” dedi. Hakkâri’nin Şemdinli ilçesindeki askeri üs bölgesinde geçen çarşamba akşamı PKK’lilerin saldırısında terhisine 50 gün kala şehit olan Piyade Tankçı Er Oğuzhan Karaca binlerce kişinin katıldığı törenle yol yolculuğuna uğurlandı. Şehidin annesi Melek ve babası Cihan Karaca törende gözyaşı döktü. Garnizon komutanı yeniden törenlerde 29Ekim Cumhuriyet Bayramı’ndan iki gün önce alelacele düzenleme yaparak garnizon komutanının resmi törenlerde yer almasını engelleyen hükümet, 1 ay sonra yeniden değişiklik yaparak komutana protokoldeki yerini iade etti. Dünkü Resmi Gazete’de yayımlanan yönetmelik değişikliği ile başkent dışındaki ulusal ve resmi bayramlar için düzenlenecek törenlerde garnizon komutanlarına tekrar yer verildi. 6 bin öğretmen göreve iade DENİZ ÜLKÜTEKİN 15 Temuz darbe girişiminin ardından açığa alınan öğretmenlerin bir kısmı göreve iade edildi. 4EĞBİİNÜTİY4ME0SS0İE’ÜN geri döndüğü öğrenildi. Toplam olarak, 6 bin civarında öğretmen göreve iade edilirken, bu öğretmenlerin 4 bin 400’ünün Eğitim Sen üyesi olduğu belirtildi. Göreve ia İlk etapta Diyarbakır’da KHK ile açı de edilen diğer öğretmenlerin ise Eğitim ğa alınan 4 bin 319 öğretmenden, 2 bin Sen’den istifa eden veya FETÖ soruştur 253’ünün göreve iadesiyle ilgili yazı Milli ması kapsamında açığa alınan öğretmen Eğitim Bakanlığı’ndan İl müdürlüklerine ler olduğu tahmin ediliyor. gönderilirken, Hatay’da 925, Batman’da Milli Eğitim Komisyonu üyesi CHP’li 800 Van’da 466 Adıyaman’da 400 Urfa’da Ceyhun İrgil, Twitter’dan, “Nihayet iyi 400, Artvin’de 25 öğretmenin görevlerine bir haber” dedi. Eğitimci Alaaddin Din çer, aynı KHK ile açığa alınan 11 bin 300 öğretmenden yaklaşık 10 bininin aktif Eğitim Sen üyesi olduğunu, diğerlerinin de önceden istifa ettiklerini söyledi. Dinçer, şöyle konuştu: “11 binden fazla öğretmenin hepsi göreve iade edilmeli. Belki kendi kamuoyunu yatıştırmak için parça parça yapacaklar iadeleri” Dinçer ayrıca, göreve iade edilen öğretmenlerin uğradığı maddi zararın da Bakanlık tarafından karşılanması gerektiğini belirtti. l İSTANBUL Bitmez tükenmez can sıkıntısı Daha öncelerde de bu başlık altında yazmış olmalıyım. Zaten yazmadıysam şaşarım. Ahmet Muhip Dranas’ın iki kıtalık bir şiirinin adıdır. İlk dört dize şöyledir: Bir bıçak saplı durur göğsünde,/ Hangi su tasına uzansan boş; Hangi pencereye koşarsan koş/ Aynı siyah güneş gökyüzünde. Dranas bu dizeleri hangi duyguların etkisi altında yazmış olursa olsun; günümüze, ülkemize, çok yerinde bir deyişle cuk oturuyor... Sıkıntılar tek tek değil, kafileler halinde gezermiş. Çin bilgeliğinin ürünü bu deyim de, Çin’i bilmem ama bir sıkıntı bitmeden üstümüze ötekinin çullandığı ülkemize pek yakışıyor. Çarşamba akşamı Aslı Erdoğan’la Necmiye Alpay’ın serbest bırakıldıkları haberiyle içimizde dolaşan sevinç ışıltısı, çok geçmeden, tutukluluğun bir başka dava nedeniyle sürmekte olduğu haberiyle yerini yine karanlığa bıraktı. Suçlamaların, yargılamanın mantık dışılığı, hukukla bağdaşmazlığı zaten gözler önünde. Birkaç gündür canımızı sıkan, içimizi daraltan bir başka haber, Grup Yorum’un çalışmalarını yürüttüğü İdil Kültür Merkezi’ne polisin bir düşman birliğini basarcasına yaptığı baskın; döverek, yaralayarak, kemik kırarak gerçekleştirdiği gözaltılar. Bunu gözaltına alınanlardan sekizinin tutuklandığı haberi izledi. Bir müzik grubuna bu bitip tükenmek bilmez hınç nedendir? Daha insanca, daha doğru dürüst davranılamaz mı? Baskın sırasında kendilerine silahla mı karşılık verildi? Polis adı verilen, şimdilerde saçı sakalı birbirine karışmış sivil giyimli kişilerin de aralarında çokça bulunduğu bu topluluklar, devletin güvenlik güçleri mi; milis birlikleri, cezalandırma timleri midir? Menderes’in atlı polisleri, bizim “fruko” diye alaya aldığımız 60’lı, 70’li yılların “toplum polisleri”, bu şimdikilerin yanında zemzemle yıkanmış kalıyor... HHH Cumhuriyet’ten arkadaşlarımız neden içerideler? Yargıç karşısına çıkarılmaları neden geciktiriliyor? Karanlık kapılar arkasında Cumhuriyet’in başına hangi çorapların örülmesi hesapları yapılıyor? 2023 deyip durdukları şey nedir? O tarih ülkemizin aydınlanma tarihinin, çağdaşlığın yüzüncü yılıdır. Gerisinde de, bugünkü iktidarın başındakiler tarafından adları bir kez bile ağıza alınmamış olsa da, Namık Kemal’lerin, Mithat Paşa’ların, Fikret’lerin, Gökalp’lerin adlarıyla özdeşleşen, şanlı bir yüzyıl daha vardır. Bugün iktidar gücünü elinde tutanlar bu tarihi tersinden okuyor olsalar da onu tersine çevirmeye güçleri yetmez, yetmeyecek. Çünkü 1923, onların kavrayabileceklerinin çok üstünde, olsa olsa karşısında olabilecekleri bir devrimin adıdır. Zaten 2023’le üstü kapalı söylemeye çalıştıkları da bir karşıdevrim rövanşının tamamlanmasından başka bir şey olmasa gerek... HHH Tecavüzü kollayıp tecavüze uğrayan çocuğu cezalandırma yasa tasarısı iktidar partisinin etkinlikler kitabında kirli bir utanç sayfası olarak şimdilik kapanmış görünüyor. Şehit haberlerine ise hep söylediğimiz ve uyardığımız gibi, içerideki haberlerle yarışırcasına sınır dışı şehit haberleri ekleniyor ve çok belli ki çoğalarak eklenecek... Tayyip Erdoğan, Avrupa Parlamentosu’nun Türkiye konusundaki oylaması için “Bizim için kıymeti yok” diyor... Sınırlar kalksa nüfusunun yarısından çoğunun iş ve güvenilir bir yaşam bulmak umuduyla söz konusu ülkelere akın edeceği kuşkusuz bir ülkenin başındaki kişinin, ülkesi adına böylesine ölçü dışı konuşması ne büyük bir pervasızlık. Ülkemiz böylece Dranas’ın şiirinin ikici kıtasını anımsatırcasına bitmez tükenmez bir can sıkıntısına giderek daha hızla sürükleniyor: Aynı siyah güneş, aynı siyah,/ Aynı susayış, aynı koşuş, aynı, Of... hep aynı şey, aynı şey, aynı şey,/ Aynı, aynı, aynı, aynı, aynı... Okurlarım ve beni iyi tanıyan arkadaşlarım, yazımı bu karamsar dizelerle sonlandırmayacağımı tahmin edeceklerdir... Evet, karamsar değilim... Kötülükler, olumsuzluklar nasıl kafileler halinde geziyorlarsa, iyilikler de bir araya gelerek ortak bir güç oluşturabildikleri ölçüde, aşılamayacak kötülük, geriletilemeyecek karanlık yoktur... Lice’deki çatışmada bir asker şehit oldu Diyarbakır’ın Lice ilçesi kırsalında PKK’ye yönelik operasyonda dün güvenlik güçleri ile PKK’liler arasında çatışma çıktı. Çatışmada ağır yaralanan Jandarma Uzman Çavuş Mehmet Arıyeşil Selahaddin Eyyubi tüm müdahalelere karşın kurtarılamayarak şehit oldu. 32 yaşında olan, evli ve 3 yaşında bir çocuk sahibi şehit, bugün toprağa verilecek. Operasyonda öldürülen PKK’li sayısının 9’a yükseldiği belirtildi. Öte yandan Batman’da Diyarbakır kırsalından gelerek üst düzey yöneticilere yönelik eylem amaçlı geldiği tespit edilen PKK’li yakalandı. l İHA C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear