Catalog

Perşembe 3 Eylül 2015 EDİTÖR: ZEKİ TEZER TASARIM: SERPİL ÜNAY Türkiye’nin büyümesi istihdam yaratmıyor Türkiye, Uluslararası Para Fonu (IMF) çalışmasına göre G20 ülkeleri arasında büyümeyi istihdama çevirme konusunda en kötü ülke konumunda luslararası Para Fonu (IMF) araştırma ekibinden Prakash Loungani’nin hazırladığı çalışmaya göre, Türkiye, G20 ülkeleri arasında, ekonomik büyümeyi istihdam artışına çevirmede en başarısız ülke. Loungani, G20 maliye bakanları ve merkez bankası başkanları toplantısı öncesi Ankara’da verdiği mülakatta, Türkiye’de işsizliğin, büyümedeki her bir yüzde puanı artışında yaklaşık 0.1 yüzde puanı düştüğünü kaydetti. Konuyla ilgili IMF araştırma grubunun eş başkanı olan Loungani, bu ilişkinin Çin’de de sıfıra yakın bir seviyede olduğunu belirtti. Loungani, “İnsanların kafasındaki soru şu; büyüme daha fazla istihdama yol açıyor mu?” dedi ve “Aralarında Çin ve Türkiye’nin de bulunduğu bir dizi ülkede, işsizliğin ekonomik büyümeye tepkisi oldukça düşük” şeklinde konuştu. ekonomi 9 ‘Nazi Almanyası 2015’ abahtan beri sıcak gündemi yansıtacak anlamlı bir başlık bulmak için kıvranıyorum... Kaçak göçmenlerin, ölümleri sayılamayacak kadar çok sınır geçme dramlarından görüntüler, suyun üstünde yüzen çocuk cesetleri arasından “İnsanlık boğuluyor” sözcüklerinin çığlığının anlamı mı kalıyor? Dünya Barış günü, 1 Eylül sayfalarımızdaki barış güvercini çizimlerini görünce, bilincime doluşan anılar nedeniyle önce heyecanlandım... Bize matbaadan bu yana insanlık gelişimine ait her gelişme geç ulaştığından Dünya Barış Günü için ilk etkinlik girişimi de çok gecikmeli olmuştu... DİSK’in ilk anlamlı 12 Eylül öncesinde kalmış, 1 Eylül etkinlikleri aradan çok yıl geçmiş olsa da hâlâ belleğimde çok taze... 12 Eylül sonrası kuruluşunun içinde yer aldığım İnsan Hakları Derneği’nde amblem yaptığımız beyaz tişörtlerin üzerindeki, mavi çizgilerle çok güzel duran barış güvercinli gömleğimi özene bezene giydiğim için eskimemiş, hâlâ en özenli sakladıklarımın yer aldığı çekmecemde... İnsanlığın, hele de ülkemizin barıştan çok uzaklaştığı, insanlığa deli gömleği giydirilmiş bugünlerde, içimi ısıtacak kalabalıklarla, güçlü bir barış günü etkinliği olabileceğine inanmasam da en geleneksel olanını seçerek, başta DİSK, sivil toplum örgütlerimizin İstanbul, Galatasaray’da düzenledikleri etkinliğe katılmayı seçmiştim... İleri yaşla gelişen gaz, solunumcilt kaşıntıları alerjisinin kaygısında, polisin nasıl acımasız saldırıya geçeceğinin de öngörüsüyle uzakta duruyordum ki... Yakından izleyen genç gazeteci arkadaşlarımın aktarımlarıyla, Gezi döneminin orantısızlığı insafsızlıklarını aratan bir operasyon yaşanmış. Kadına yönelik şiddetin dünkü sosyal medyaya ulaşan, ölümüne çaresizliğin video çekimleri sansasyon değeri sayesinde ana haberlerde... Sayısız kez eski sevdiceğinin ölümüne taciz, dayak, saldırılarına hedef olmuş, canını kurtarmak için devlete sığınmış ama korunamayan genç kadının kulak tıkanan çığlığı, ölüsü bir yerlerde bulunursa katilinin daha önce uyguladığı şiddet görüntülerini önceden suç kanıtları olarak, bize, duyarsız devlet ve kamuoyuna aktarılıyor... HHH Yeni terör cinayetlerinin, yeni askerpolis şehitlerin yaşamöyküleri, cenaze törenleri birkaç satır haberler olarak görüntüler eşliğinde sıralanıyor... Dünün en çarpıcı, üzerinde sil baştan kafa patlatılması gereken yeni boyutu, IŞİD’den geldikleri öngörülen, ABD’nin zorlamasında Cumhurbaşkanlığı İktidarlarının görev üstlenmek noktasına geldikleri, dış politikalarındaki 180 derecelik çarkın da simgesi Türkiye’nin ilk resmi IŞİD operasyonlarının başlatılması ile eşzamanlı terör eylemleri... IŞİD’in bulunduğu sınır dışından gelen ateşle bir askerimiz ölmüş, biri kaçırılmış... Irak’ın içinden bir şirketimizin inşaatında çalışan 18 Türk işçi bir bir seçilerek rehin alınmış, kaçırılmışlar... İktidarlarının medyaya yönelik operasyonları üzerinden meslek örgütlerimizin söylediklerinin üzerine söyleyecek sözümüz kalmadı ki... Gazetecilikte kıdemli büyüğüm, Sevgili Doğan Özgüden Ağabey, yıllardır sürgündesin, yüzünü, sesini çok özledim ama gazetecilik, insan hakları üzerinden yorulmadan verdiğin savaşımı, bizlere de ulaştırmayı unutmadığın maillerinden yakından izliyorum... Nereden bildin bugün sözcüklerin anlamlarını yitirdikleri bir moral bozucu günde yazıma başlık bulmak için kıvrandığımı? Yazımı yazmanın ötesinde düzeltmeye göndermek zorunda olduğum zaman diliminin son dakikalarında, “özgür medyaya destek için sen de imzala...” başlıklı çağrıyı, gönlün bizimle bizlere de gönderirken atılmış başlık, en çarpıcı sözcüklerin anlamlarını yitirdikleri bir günde iz bırakacak farklı bir renkte... “Nazi Almanyası 2015” Hiç kaçırmadan hemen kopya çektim... İstanbul’dan, özlemle, sevgiler... S U vize ediyor. IMF Türkiye ile ilgili bu yıl açıkladığı yüzde 3.4’lük büyüme beklentisini 3.1’e indirirken Dünya Bankası yüzde 3.5’ten yüzde 3’e, OECD ise yüzde 3.2’den yüzde 3.1’e indirmişti. Baskı oluşturuyor Doların yükselmesi hem enflasyon hem büyüme üzerinde baskı oluştururken, ekonomistler doların yükseliş eğilimini devam ettirmesi ile büyüme oranlarında ciddi düşüşler yaşanacağına işaret ediyor. Öte yandan Türkiye’de en son açıklanan verilere göre Mayıs 2015 döneminde resmi işsiz sayısı geçen yılın aynı dönemine göre 238 bin kişilik artışla 2 milyon 789 bine yükseldi. Mayıs 2015 dönemi için işsiz sayısı 2012 Mayıs dönemine göre yaklaşık yüzde 40 artmış durumunda. Söz konusu dönemde işsiz sayısı 1 milyon 988 bindi. Türkiye ekonomisi 3 yılda 801 bin yeni işsiz yarattı. Mayıs 2015 dönemindeki işsiz sayısı 2009 krizindeki mayıs döneminden sonra en yüksek işsizliğin olduğu mayıs dönemi oldu. l Ekonomi Servisi Revize ediyorlar Uluslararası kuruluşlar bu yıla ilişkin Türkiye ile ilgili büyüme beklentilerini de sürekli re luslararave uluslararası Çalışma sı sözleşmelerin Örgütü’nden (ILO) askıya alındığıAnkara’ya genel dinı kaydeden emek rektör düzeyinde 22 örgütleri, Doğu ve yıl sonra ilk ziyaret Güneydoğu’da yaMUSTAFA ÇAKIR gerçekleşti. ILO Geşanan çatışmaları nel Direktörü Guy da gündeme getirRyder ile bir aradi. Yaşananları bilya gelen emek diklerini ifade eden Ryder, örgütleri grev hakkının engellenmeAKP’yi eleş sinin kabul edilemeyeceğitiri bomni vurguladı. Ryder, Türkbardımaİş, Hakİş, DİSK, Memurnına tuttu. Sen, Türkiye KamuSen ve Emekçi KESK yöneticileriyle bir lerin eylem araya geldi. Basına kapave yürüyüş lı görüşmede emek örgütlerine gazlerinin temsilcileri çalışla müdahale ma yaşamındaki sorunlaedildiğini, rı tek tek iletti. KESK Başanakanı Lami Özgen, Ryder’e, yaücretlerin yoksulluk sısa nırının altında olduğunu, AKP’nin iş güvencesini orGuy tadan kaldırmak için esRyder nek, kuralsız, performansa dayalı çalışma modellerini dayattığını söyledi. ILO: Grev hakkı engellenemez U Özgen, MemurSen ile Hakİş’in toplantıda hükümeti savunduklarını, kendilerinin de bunların doğru olmadığını ifade ettiklerini söyledi. Toplantıda MemurSen ile KESK başkanları arasında zaman zaman tartışma da yaşandı. Ryder daha sonra Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu’nu ziyaret etti. Ryder “(Türkiye’deki Suriyeliler için) Artık diğer ülkelerin sürece dahil olmaları ve sorumluluğu paylaşmaları gerekiyor. Bunların Türkiye’deki işgücü piyasasına erişimi gibi zor konular var” dedi. Ryder, iş sağlığı ve güvenliğinde işbirliklerinin sürdüğünü belirterek, “Ancak asıl sorun ve güçlük, Türkiye’de iş sağlığı ve güvenliği konusunda bir önleyici kültürün yerleşmesini sağlamak” diye konuştu. Ölçüsüz vergi perakendede maliyetleri yüzde 25 artırdı 500 madenci grev başlattı Bartın’ın Amasra İlçesi ve Zonguldak’ın Ereğli İlçesi Kandilli Beldesi’nde faaliyet gösteren Hema Endüstri’ye ait maden ocaklarında çalışan 500 işçi, sendika ve işveren arasındaki toplusözleşme görüşmelerinden sonuç çıkmaması üzerine greve çıktı. İşçilerin üye olduğu Genel Maden İşçileri Sendikası ile işveren arasındaki toplusözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamadı. Şirketin Amasra’daki ocağında çalışan işçiler sabah işbaşı yapmadı. İşçiler ve sendika yöneticileri daha sonra davul zurna eşliğinde çiftetelli oynayarak grev kararını kutladı. İşçiler, daha sonra işletme çıkışına kadar yürüyüp “Bu işyerinde grev vardır” yazılı pankartı kapıya astı. l Ekonomi Servisi udo Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Taviloğlu, özellikle ithal çanta ve ayakkabıya getirilen vergilerin, perakende ŞEHRİBAN KIRAÇ sektörünü olumsuz etkilediğini kaydederek, bu yıl gerek politik gerekse kur anlamında ciddi sıkıntılar yaşadıklarını söyledi. Ancak bunlardan da öte perakendecinin önündeki en büyük sorunun başta mobilya olmak üzere ithal ürünlere getirilen vergiler olduğunu anlatan Taviloğlu, iş yapmayı engelleyici ölçüsüz vergilerin olduğunu aktardı. Son iki yılda mobilyaya yüzde 50, çantaya yüzde 30 ayakkabıya yüzde 30’a varan oranlarda ithal vergisi getirildiğini vurgulayan Taviloğlu, “Vergiye karşı değiliz, ama ölçüsüz vergiye karşıyız. Yurtdışında daha fazla konsept mağazası açacaktık ama olmadı. Yeni yatırımlarla birlikte tüm bu vergiler maliyetlerimizi geçen yıla oranla yüzde 25 artırdı” dedi. Belirsizlikler nedeniyle bütçeleme yaparken her türlü gidere 100 kere baktıklarını dile getiren Taviloğlu, “Ayağımızı yorganımıza göre uzatıyoruz. Gidişat böyle sürerse sektördeki maliyetler daha da artacak. Son dönemlerde sektördeki diğer markalarla yaptığımız görüşmelerde son yıllarda sektörde yeni yatırımları finanse etme ve sermaye erişimi problemi olduğu görülüyor” dedi. Mudo Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Taviloğlu, “Türkiye’nin kendi sorunları ve döviz değil de bizi vergi oranları daha çok etkiledi” dedi M Mudo yeni kadın konsepti için atağa kalktı. Satışlar ağustosta ikiye katlandı. Ömer Taviloğlu Barış Karakullukçu Gamze Saraçoğlu Hakan Kavaklı Kiralama işlemleri kurla yavaşladı JLL Türkiye’nin hazırladığı ‘Ticari Gayrimenkul Pazarı Raporu’na göre seçim döneminden kaynaklanan siyasi belirsizlik nedeniyle oluşan kur dalgalanmaları ve TL’nin değerindeki sert düşüş, 2015’in ilk yarısı boyunca uluslararası ve yerel perakendecilerin ana gündem maddesi oldu. Rapora göre TL’nin değer kaybetmesi, özellikle perakendecilerin operasyonel maliyetleri içinde önemli bir yer tutan kira giderleri üzerinde olumsuz bir etki yarattı. Dolayısıyla da kiralama işlemleri yavaşladı. JLL Türkiye Ülke Başkanı Avi Alkaş,TL’deki aşağı yönlü baskının, siyasi belirsizliğin son bulmasıyla birlikte belli bir ölçüde azalması bekleniyor. Bu durum perakende pazarının da normale dönmesini sağlayacaktır” dedi. l Ekonomi Servisi Mudo’da değişim rüzgârı T Mudo, Hande Çokrak ile Made in Love markası ile ve erkek kolleksiyonu için de Giray Sepin ile işbirliği gerçekleştirdi. Mudo değişim sayasinde geçen ağustosta satışlarını ikiye katladı. Mudo değişim kapsamında hazır giyim üssünü de Avcılar’dan Mecidiyeköy’ye taşıdı. Taviloğlu, “kârsız cirodan kârlı ciroya geçiş” stratejileri kapsamında yeni hazırgiyimde yeni bir atılım yaptıklarını anlatarak, kârlarından bir miktar feragat ederek kaliteyi yükselttiklerini açıkladı. Mudo Üst Yöneticisi (CEO) Barış Karakullukçu 2016’ya biri tutucu diğeri normal olmak üzere iki senaryo ile gireceklerini açıkladı. Karakullukçu bu yıl 13 mağaza açıp 5 mağaza kapattıklarını, halen 124 mağaza ile faaliyette olduklarını aktardı. Karakullukçu gelecek yıl İran, Azerbaycan ve Kıbrıs’ta Turqualty programı kapsamında yeni mağaza açacaklarını sözlerine ekledi. 100 kere bakıyoruz ürkiye’de 50 yıldır hazır giyim alanında faaliyet gösteren Mudo, değişim rüzgârı başlattı. 3 yılda bu alanda 35 milyon TL harcayan şirket, değişim ile ciroyu 450 milyon TL’ye çıkaracak. Mudo, hazır giyim alanında başlattığı değişimde ünlü tasarımcılarla işbirliğine gitti. Bu süreçte ilk olarak Gamze Saraçoğlu direktörlüğünde kadın kolleksiyonu oluşturdu. Marka yine yeni koleksiyonlarında beyaz yakalı kadınlar için Arzu Kaprol for Ülker Endüstri 4.0 ile geleceğe hazırlanacak Ülker Grubu Başkanı Mehmet Tütüncü, şirketin dünyada dijital dönüşümle başlayan yeni sanayi dönemine hazırlandığını belirterek, “Bu dönüşümü Yıldız Mükemmellik Yolu ile gerçekleştireceğiz. Bu çalışmalara da Avrupa merkezli gelişen yeni sanayi devrimi Endüstri 4.0 yaklaşımı büyük zenginlik katacak” dedi. Ülker’in çalışanlarına yönelik düzenlediği Yıldız Mükemmellik toplantısında söz alan Tütüncü, kendi yol haritalarıyla Endüstri 4.0’ın pek çok ortak özelliği bulunduğunu belirterek iş süreçlerini önce yalınlaştırıp sonra dijitalleştirerek uçtan uça değer oluşturan ve rekabette bir adım önde olmaya odaklanan bir dönüşüme öncelik verdiklerini ifade etti. l Ekonomi Servisi Çiftçinin 350 milyon TL’si buhar oldu ısır hasadının sonunun yaklaşmasına rağmen Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) alım fiyatını hâlâ açıklamaması çiftçiyi mağdur etti. Seyhan Ziraat Odası Başkanı Süleyman Girmen, fi M yatlar açıklanmadığı için çiftçinin ürünü geçen yılki fiyatlardan sattığını, böylece cebinden yaklaşık 350 milyon TL’nin çalındığını söyledi. Girmen, Türkiye’de yıllık ortalama 6 milyon 200 bin dekarlık alanda mısır ekimi yapıldığını belirterek, mısır hasadında ise yüzde 70 seviyelerine gelindiğini açıkladı. Girmen, çiftçinin ürününü geçen yılki fiyatlardan satmak zorunda kaldığını anlattı. l Ekonomi Servisi C M Y B