Catalog

Cumartesi 26 Eylül 2015 EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: BAHADIR AKTAŞ haber 5 kdeniz’in mavi sularıdır hayat, İyonya’nın tarih ve kültür varsıllığıdır, aşktır dağların yamaçları... Sonsuzluğun bir ucunda, turunç kokan evlerin odalarında kilitlenmiş sevgiler vardır, yazması güç, anlatması olanaksız... Soma’nın Yırca köyü vardır yoksa unuttunuz mu? Hopa vardır, Kaçkarlar, o hırçın doğa koşulları, Karadeniz... Talan edilen ormanlar vardır, dağlar, ovalar, göller, kuş cennetleri, ırmaklar... Yağma vardır yağma burnumuzun dibinde Sapanca’ya baktığımızda... Belceğiz, Ölüdeniz, Kumburnu, Datça vardır... Akkuyu, Sinop... Aykut Küçükkaya yazmıştı Karadeniz Ereğli’den Amasra’ya değin uzanan 78 kilometrelik kıyıya 13 santralın yapılacağını... Zonguldak ve Bartın kıyıları kirlilikte zirve yapacak. Yörede soluk alamayacak insanlar, akciğer hastalıkları çoğalacak, sağlıklı yaşam hakkı yok olacak. Damla Yur yazmıştı, Artvin Kafkasör Yaylası Cerattepe bölgesinde bakır ve altın işletmelerini, oradaki köylülerin direniş öyküsünü, çevreye nasıl sahip çıktıklarını... İzmir’den Serdar Kızık, Yusuf Özkan, Hakan Dirik, Emre Döker, Oğuz Yıldız, Mete Kızık yıllardır yazıyor yağmalanan kumsalları, Efemçukuru, Soma Yırca, Tuzla Kuş Cenneti, Turgutlu, Bergama ve Dalyan’ı... Bu talan, bu yağma düzeni... Unuttuk değil mi biz bunları? Unuttuk ey doğa, çevre, ağaçlar, denizler, kıyılar, dağlar, insanlık bağışla bizi! HHH Damla Yur, “Bir ölü köyü” Damar’ı anlatıyordu temmuz ayında çı A 26 EYLÜL CUMARTESİ 30 EYLÜL ÇARŞAMBA 2015 carrefoursa.com 444 10 00 /carrefoursa @carrefoursa Bağışla ey halkım, bağışla bizi... kan haberinde. Kesilen ağaçlarıyla, yok olan suyuyla, tükenen tarımıyla terk edilmiş Damar köyündeki hayatı. Damar’da 2006 yılından beri bakır ve altın işletmeciliği yapan firmanın, Cengiz İnşaat’ın umrunda değildi bunların hiçbiri. Tıpkı Bergama Ovacık’ta Koza Madencilik’in umursamazlığı gibi... Bergama Koza Yaylası, Kütahya Eti Gümüş, Havran, Erzincan İliç... Ne de olsa AKP iktidarı vardı Akın İpek’in arkasında dağ gibi, Cemaat vardı ki güçlü mü güçlü. Sanki iktidarın ortağı... Karadeniz’de terk edilmiş köy olan Damar, bakır ve altın avcıları gelmeden önce yemyeşil doğasıyla tarım ve arıcılık yapılan bir cennet köşeydi. 63 yıl süren madencilik... Doğayı yok etti, yeşili öldürdü, insanları kaçırdı bölgeden... Damar köyü yalnızlığın orta yerinde... Çocukluğun aydınlık dorukları, mavi rüzgârlar yaşamı kucaklamıyor Karadeniz’de, tıpkı Bergama Ovacık’ta olduğu gibi. Unutuluyor yaşama vakti, doğrulma vakti... Köyceğiz’de Dalyan’ın az ötesinde İztuzu’nda denizkaplumbağaları hüznün ve yalnızlığın müziğini çalıyor ay ışığında... Bir esinti kalkıyor denizin üzerinden dağların yamaçlarına doğru, sonra soluk bir ışık geliyor sudan... Unuttuk ey denizler, ırmaklar, balıklar, kuşlar, çocuklar bağışlayın bizi! HHH Soma’nın Yırca köyünde kesilen, köklenen 6 bin zeytin ağacı, Karadeniz Ereğlisi’nden Amasra’ya dek uzanan 78 kilometrelik kıyıda yapılmak istenen 13 termik santralı, “ölü köy”, Damar’ın terk edilmiş hüzünlü görüntüsü, Datça Yarımadası’nı yağmalama planları, ranta açılan koylar, bükler... Karadeniz’de kömürle çalışacak olan termik santralların küllerinin çevreye ve insanlara verdiği zarar. Sekiz bin nüfuslu Çatalağzı’na beş santralın yapılması için onay verilmiş... Kaçkarlar’dan Kaz Dağları’na; Toroslar’dan Eşme Kışladağı’na dek ülkemin dört bir yanında verilen binlerce maden arama ruhsatı; yandaşlara peşkeş çekilen Ölüdeniz Kumburnu ve Belceğiz koyları, kumsalları... Unuttuk ey halkım, unuttuk sizi! Yerinizinden, yurdunuzdan ettik; ağaçlara kıydık, kuşlara, doğaya... Bağışla ey halkım, bağışla bizi! 29 59,99 ¨ Umbro Star Sırt Çantası4 Stok adedi: 2.000 99 ,¨/Adet Her parti, keskin yanını törpülemeli Genel Başkan Yardımcısı Seyhan Erdoğdu, bir zamanların DevGenç’lisi, evinde Deniz Gezmiş’i ağırlayan, Marx ve Engels kitapları çevirmiş, 12 Mart döneminde cezaevinde iki yıl yatmış bir 68’li. Muzaffer İlhan Erdost’un “anadili gibi İngilizceyi, özçocuğu gibi bilimsel sosyalizmi bilen” diye andığı bir akademisyen. ODTÜ İdari İlimler Fakültesi Ekonomi ve TÜREY İstatistik Bölümü’nden KÖSE mezun olduktan sonra öğretim üyeliği yapmış, sendikalarda çalışmış. “Türkiye’de Sendikacı Kadın Kimliği” (G. Toksöz ile birlikte), “Küreselleşme Sürecinde Uluslararası Sendikacılık” adlı kitapları var. Feminist İktisatçılar Grubu üyesi. “Etiketleri” sevmiyor, ama “feminist” sıfatını kullanmaktan çekinmiyor. Bugüne kadar “legal, illegal” hiçbir parti üyesi olmadığını, ilk üye olduğu partinin CHP olduğunu vurguluyor. Prof. Dr. Seyhan Erdoğdu, Siyasal Bilgiler Fakültesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü’nde ders veriyordu, aday olunca istifa etti. İstanbul 3. bölge 10. sıra adayı. 7 Haziran’da CHP bu bölgeden 9 milletvekili çıkardı, ancak iddialı. Erdoğdu ile geçmişten bugüne siyasi mücadelesi üzerine konuştuk. Bir zamanların DevGenç’lisi, CHP Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Seyhan Erdoğdu Cumhuriyet’e konuştu CHP 4 Kalbimden geçen yüzde 60+’nın koalisyonu 4 CHPHDPMHP koalisyonu ülkeyi kurtarır 4 O 400 vekili göremeyecekler 69 NECATİ SAVAŞ 14¨ x5TAKSİT 99 ,¨/Adet 3 Okul Çantası1 Stok adedi: 1.000 ‘ 68 kuşağının yaşayanlarındanım. Cezaevi, baskılar, işkenceler oldu ama asıl önemlisi sevgili arkadaşlarımızın bir kısımını o dönemde kaybettik. 68 kuşağından olmakla, genç ölülerimizle her zaman onur duydum. Hem Meclis’te, hem CHP bünyesinde sol, sosyalist gelenek çok etkindir. Eşit, adil ve özgür bir dünya mücadelesine bir ömür verdim. Bugün de CHP’de devam ediyorum. 6 adet Hamur Kalıbı ile Birlikte!2 Üçü bir arada 1 Kasım’da 7 Haziran’daki tablo çok değişir mi? Bütün anketler CHP’de bir yükselmeyi gösteriyor. Olmayacak duaya “amin” olacak bu belki ama biz geçen sefer yüzde 60’ın koalisyonunu önermiştik, yine kalbimden geçen o. AKP dışındaki partiler, bu sefer yüzde 60’ın üzerinde bir güçlü performans gösterecekler, onların üçünün birden bir koalisyonu Türkiye’yi kurtarır. Üçü bir arada olduğu zaman herkes kendi keskin yanlarını törpülemek zorunda kalacak. Kız alıp vermişiz, ailelerimiz, işyerlerimiz bu koalisyon üzerine kurulu. Neden olmasın? Seçim güvenliği var mı? Seçim güvenliği seçimden öncesini, seçim gününü ve sonrasını içeren bir kavram. Bunun için ilk olarak, seçimden önce eşit, özgür adil bir seçim olması lazım ki seçim güvenliği olsun. Seçime giren bir partinin genel başkanı gibi çalışan bir Cumhurbaşkanı olursa, kamunun bütün imkânları bir parti için kullanılırsa eşit, adil bir seçim olabilir mi? İkincisi, haberleşme özgürlüğü olacak. Medya kuruluşları kalem oynatamıyorsunuz, bir karikatür çizemiyorsunuz. Üçüncü olarak da, fiziki anlamda güvenli olacak. Sadece sandığı koyduğum alan güvenli olacak, teröristler gelip müdahale etmesin meselesi değil. Kamu görevlileri güvenli bir ortamda çalışacak, yollar, altyapı güvenli olacak. Oradan oraya gidemiyorsunuz, kentin içinde bazı yerlerde dolaşamıyorsunuz, kamu personeli kaçıyor, seçmenin can güvenliği yok. ‘Parayı çalan oyu da çalar’ diyorsunuz... Bunu engellemek için ne yapacaksınız? Seçim ve sandık güvenliği açısından çok kritik bir seçim. 7 Haziran’da bütün sandıklara ulaşmaya çalıştık, 170 bin görevliyi eğittik. 1 Kasım için de bir genelge çıkardık, bunları güncelliyoruz. İnternet sistemimizi tümüyle yeniledik. Cumhurbaşkanı “7 Haziran gibi olmayacak” dedi. Bu ne anlama geliyor? En az sorun yaşadığımız seçim 7 Haziran’dır, buna Doğu ve Güneydoğu dahil. Sandıklara sahip çıkıldı. Sormak lazım: Sorun vardı da niye şimdi söylüyorsunuz, o zaman itiraz etseydiniz. 12 Mart’ı da, 12 Eylül’ü de yaşadınız. Bugün için de “faşizm” “sivil faşizm” gibi ifadeler kullanılıyor... AKP yönetimi ta başından itibaren aşama aşama demokrasiyi ve hukuk devletini ortadan kaldırma girişiminde. Teokratik özellikler taşıyan bir devlet biçimi özlüyor. Faşist bir rejimin iki temel özelliği vardır, otoriter ve totaliterdir. Erdoğan rejimi hem otariter, hem totailiter. Nasıl bir rejim çıkar bu yaklaşımdan? 400 vekil verin göreceksiniz, diyor ya. Bence görmeyeceğiz, o 400 vekil olmayacak! Ömrüm daha iyi bir dünya, daha iyi bir Türkiye için mücadeleyle geçti. Bir şeyi öğrendim: Umuttan umudu kesmemeli. ’ 11,99 99 , ¨/Paket 7 ¨ Lets 4 Renk Oyun Hamuru 600 g Stok adedi: 10.000 CarrefourSA perakendeci bir kuruluş olması nedeniyle ürün stokları amacına uygun olarak sınırlıdır ve en ucuz Şyatları sağlamak için bu tarihler arasında bu ilandaki ürünlerin Şyatlarını düşürme yetkisine sahiptir. Fiyatlarımıza KDV dahil olup, KDV, bandrol ve diğer vergilerdeki değişiklikler ve gelebilecek yeni vergiler Şyatlara yansıtılacaktır. TipograŞk hatalardan CarrefourSA sorumlu değildir. Belirtilen stoklar tüm marketlerimizin toplam stoğudur. Detaylı bilgi; marketlerimizde, carrefoursa.com ve 444 10 00’da. 1Sadece hipermarketleri’mizde satılmaktadır. 2Hediye edilen hamur kalıbı kutu içeriğinde yer almaktadır. 350 TL ve üzeri 25 taksit kampanyası Axess, Bonus, CardŞnans, Maximum, Paraf ve World kartlarda geçerlidir. CarrefourSA’nın bankalar tarafından bildirilen değişiklikler sebebiyle taksit sayısı ve uygulamalarında tek taraşı iptal veya değişiklik yapma hakkı saklıdır. Alkollü içecekler, gıda ürünleri, tütün mamulleri, cep telefonları, deterjan ürünleri, GSM TL yükleme harcamaları kampanya kapsamında değildir. Kuyum ve altın alışverişlerinde en fazla 4 taksit yapılabilir.4Çanta içindeki ürünler Şyata dahil olmayıp görsel amaçlı kullanılmıştır. C M Y B