25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Perşembe 16 Nisan 2015 DUNYA rap isyanları coğrafyasının iç savaşa teslim olması sonucu, Avrupa’ya kaçarken Akdeniz’de boğulan göçmenlerin sayısı katbekat artıyor. NATO müdahalesiyle Kaddafi’nin devrilmesinden beri kan gölüne dönen Libya’dan her gün kalkan göçmen teknelerinden birinin önceki gün sulara gömülmesi ve 400 kişinin boğularak can vermesi, dikkatleri yine göçmenlerin trajedisine çekti. BM, göçmenlerin hayatlarının kurtarılması için daha fazla çaba gösterilmesini istedi. Kiminle savaşacağını bilemedi IŞİD’le savaş için Irak’a ek asker göndereceğini duyuran Avustralya Savunma Bakanı Kevin Andrews, televizyonda “IŞİD’in başında kim var?” sorusuna cevap veremedi. Operasyona dair bilgi vermek istemediğini söyleyen bakan alay konusu oldu. EDİTÖR: CEYDA KARAN TASARIM: BETÜL BERİŞE Pearl Harbor’a anıtmezar ABD ordusu 1941’de 2. Dünya Savaşı’na girmeye vesile olan Japonya’nın Pearl Harbor baskınında ölenleri ‘mezarlarından’ çıkartacak. Kurbanlar kimlik tespiti çalışmalarının ardından Hawaii’de birlikte yeniden gömülecek. 17 nilgun@cumhuriyet.com.tr KOLOMBİYA 10 asker öldürüldü, ateşkes gölgelendi Kolombiya’da solcu FARC örgütü ile hükümet arasında 2012’den beri süren barış görüşmelerine 11 askerin öldürülmesi, 4’ü ağır 17’sini yaralanmasının gölgesi düştü. Ordu askerlerin dağlık Cauca bölgesindeki rutin devriye sırasında pusuya düşürüldüğünü duyurdu. Saldırı sonrası Başkanı Manuel Santos ölenlerin ailelerine taziyelerini sunup “İşte bu yüzden savaşı bitirmek istiyoruz” dedi. Santos bölgeyi ziyaret edecek. Görüşmelerin sürdüğü Havana’daki FARC temsilcisi Pastor Alape, kan dökülmesinden üzüntülerini iletse de hükümetin gerillalara operasyonları bitirmemesini eleştirdi. FARC aralıkta tek taraflı ateşkes ilan etmiş, barış anlaşmasına kadar bunu dışlayan Santos ise son olarak hava saldırılarını bir aylığına askıya almıştı. Akdeniz suları yeni trajedilere gebe Arap isyanları Afrika’dan Avrupa’ya göçü tetikledi. BM’ye göre en son 400 canın gömüldüğü Akdeniz’de daha büyük facialar kapıda nilgun@ Vatikan’la ‘Soykırım’ Krizi tyen Mahçupyan dikkat çekici bir saptama yapıyor: “(Soykırım ayiniyle) Vatikan, üzerindeki yüzyıllık ağırlığı atmıştır. Neden 100 yıl sonra bu kelimeyi kullandı demektense tersten bakıp bu kadar sene nasıl direndi demek lazım. Vatikan çoktan böyle bir şey söyleyebilirdi. Ama söylemedi.” Öyle ya… Vatikan neden 100 yıl bekledi? Eğer ortada “tüm soykırımların anası bir soykırım” varsa… “20. yüzyılın ilk soykırımında”, “Hıristiyanlığı ilk kabul eden ulus (Ermeniler)” katledildiyse… Bu “ilk soykırım günah”ı Türklere ait ise…. Vatikan neden aradan koskoca bir asrın geçmesini bekledi? Bu insanlık trajedisini niye 100 yıl ikrar etmedi? Bunun tek nedeni “siyasi konjonktür” yani “siyaset”tir. A E AMERİKA Kurtulan yok Polis şiddetine bayrak açtılar ABD’de 28 kentte azınlıklara yönelik polis şiddetini protesto gösterileri düzenlendi. New York’ta “Toplu Hapsetme Şebekesini durdurun” eylemine katılanlar, “Polisin cinayetlerine son”, “Katil polisleri durdurun”, “Siyahların da hayatı önemlidir” diye bağırarak Union Meydanı’nda toplanıp Brooklyn Köprüsü’ne yürüdü, NY polis teşkilatına yöneldi ve bazı oto ve tren yollarını trafiğe kapattı. Zaman zaman eylemcilerle arbedeye giren polis, en az 34 kişiyi gözaltına aldı. Eylemciler ABD polisinin ocaktan beri 90’dan fazla silahsız kişiyi vurduğuna dikkat çekti. Polis şiddetine dikkat çekmek için New York’tan Washington’a uzanan yürüyüş de devam ediyor. 10 Eylül 2014’te Libya’dan kalkıp Malta açıklarında insan kaçakçıları tarafından batırılan gemide 100’ü çocuk 500 göçmenin can vermesinden beri bu en büyük faciada, İtalyan sahil güvenliği teknedeki 550 kişiden 144’ünü kurtarabildi. Reggio Calabria limanına getirilenlerle görüşen Save the Children, teknedekilerin çoğunun genç erkekler ve çocuklar olduğunu aktardı. Baş dü. Yıl başından beri 900’den fazlası boğulurken, BM bunun geçen yıl aynı dönemden 30 kat fazla olduğunu belirtti. Pazar ve pazartesi 6500 göçmen taşıyan 42 tekneyi durduran İtalyan sahil güvenliği, cumadan beri 10 binden fazla göçmen kurtardı. Artık insan kaçakçıları sahil korumaya ateş açar hale geldi. 4 ayda 15 binden fazla göçmeni kurtaran İtalya’da “Bunlara biz mi bakacağız” tartışması büyüyor. Kuzey Birliği lideri Matteo Salvini, Başbakan Matteo Renzi’ye “Göçmenlere 8000 yatak arıyor” diye çıkışıp yerel yetkililerine göçmen kabul etmeme talimatı verdi. Zarlar yeniden atılıyor İtalya’da tartışma ka kurtulan yok. BM Mülteciler Yüksek Komiserliği, kurtarma kapasitesinin güçlü olmadığı ikazında bulundu. Ekim 2013’te 366 göçmenin boğulmasıyla, İtalya, Mare Nostrum misyonu kurup 100 binden fazla insanı kurtardı ğını açıklamıştı. Ama bir yıl sonra Roma, kurtarma AB’nin göreviyken cebinden her ay 10 milyon Avro harcadığı gerekçesiyle misyonu durdurdu. Geçen yıl İtalya’ya ulaşmak için 170 bin göçmen Akdeniz’i geçti ve 3500’ü sulara gömül Küba Obama’yı alkışlıyor BD Başkanı Barack Obama, Küba Devlet Başkanı Raul Castro ile aralıkta açıkladığı ‘ilişkileri normalleştirme’ kararını ileriye taşıyor. Geçen hafta Panama’daki Amerikalar zirvesinde Castro ile görüşen Obama, Küba’yı ‘terör destekçisi ülkeler’ listesinden çıkartmak için Kongre’yi harekete geçirdi. Küba memnun. Kübalı yetkili Josefina Vidal, zaten listede olmamaları gerektiğini anımsatıp “ABD Başkanı’nın adil kararını tanıyoruz” dedi. Vidal, ABD’nin ülkesine örtülü saldırısını ima ederek, “Ülkemizin hedef olduğu terör eylemlerinin 3 bin 478 yurttaşımızın canına mal olduğu düşünülürse..” diye ekledi. Obama’nın Kongre’ye mesajında, ‘Küba’nın son 6 ayda uluslararası terörü desteklemediği ve gelecekte desteklemeyeceği güvencesi verdiği’ bilgisi yer aldı. Küba 45 gün içinde listeden çıkarılacak. Havana listeye 1982’de ‘Afrika’daki gerillalarla FARC, ETA gibi devrimci gruplara desteği’ gerekçesiyle alınmıştı. Küba çıkınca listede ‘İran, Sudan ve Suriye’ kalacak. Listeden çıkarıl Obama nihayet Küba’yı ‘terör destekçisi ülkeler’ listesinden çıkardı A Sorun “tarih”le yüzleşmek yani “gerçekler” olsaydı, Vatikan’ın bu yüzleşmeyi 2015’e bırakmadan çoktan yapması gerekirdi. Ama bütün taşların yerinden oynadığı, eski ittifakların gözden geçirildiği, taze dostların edinildiği, eski dostların gözden çıkarıldığı bir dönem yaşıyoruz… ABD baksanıza “şer ekseni” İran’a, can düşmanı Küba’ya yaklaşıyor... Öte yandan Türkiye’nin Batı ittifakı içindeki durumu sorgulanıyor. NATO’daki yeri bile belli aralıklarla tartışmaya açılıyor… Financial Times dün “Türkiye artık güvenilir ülke değil” diye yazdı. Gazetenin Türkiye’yi iyi tanıyan uluslararası editörü David Gardner tarafından kaleme alınan yazı, “Türkiye Ortadoğu’da istikrarın temel taşı görülüyordu” diyerek başlıyor ve şöyle devam ediyor: “(Ankara) NATO’nun sadık üyesiydi. AB üyeliğine de adaydı. Erdoğan, bölgenin Batı’daki en güvenilir ismiydi. Bunlar şimdi çok uzun zaman önceymiş gibi görünüyor…” Türkiye’nin özetle gözden çıkarılabileceği imasını yapıyor FT. Böyle bir dönemde işte Vatikan da eski hesaplarının yeni dökümlerini yapıyor. Papa’nın, Ermeni kilisesi temsilcileri önünde düzenlediği “Ermeni soykırımı” ayini, Türkiye’nin Batı için artık öncelikle vazgeçilmez olmamasının sonucu. Bu konuda Papa’nın bir tereddütü olsaydı, Türkiye’yi yekten gücendirmez; daha özenli ve dikkatli davranırdı. Bu ilk nokta. İkincisi uluslararası düzenin, “dans eden sandalyeler/sandalye kapmaca” oyununu andıran yeni ikliminde Vatikan’ın da yeni ittifaklar kuruyor olması. Türkiye’yi Batı’da hoş tutmak önceliği yerini; “Ortodokslarla birlik, beraberlik” ve “Doğu Hıristiyanlarının himayesi” projeleri alıyor... Bu projelerin temelleri kuşkusuz eski. Ama “DoğuBatı Hıristiyanları”nın birliğine yaşam veren şartlar, yeni uluslararası iklimde olgunlaşıyor. Feda edilebilir ülke SURİYE Güney Cephesi Nusra’yı ‘dışladı’ Suriye’de son dönemde ‘Güney Cephesi’ diye anılan silahlı İslamcı grup, El Kaide’nin Suriye kolu El Nusra Cephesi ile askeri işbirliği yapmayacağını duyurdu. Grubun sözcüsü Essam El Rayes, Nusra ile SuriyeÜrdün sınırındaki kontrol noktasının ele geçirilmesinde çıkan gerilimin ardından “Bütün Suriyelilere söyleyin, Nusra’nın El Kaide ile bağları devrimi yolundan çıkardı. Suriye’nin cihat üssü olmasını yahut IŞİD’in genişlemesini istemiyoruz” dedi. Ama Rayes, ekledi “Bu Nusra’ya karşı bir savaş ilanı değil, karada gerilim istemiyoruz çünkü savaşımız Nusra’ya karşı değil” sözleriyle ekledi. ‘Zaten olmamalıydık’ Kırılma noktası Artık ABD bayrakları açılan Küba’da hâlâ en popüler Che. ması Küba’nın yeniden ABD bankacılık sistemine erişimi gibi sınırlamalar da kalkacak. Kübalılar memnun. Havanalı emekli muhasebeci Mercedes Delgado, “Nihayet” tepkisi verirken, Erinde Garoncelle “Biz terörist değiliz, tersine barış destekçileriyiz” dedi. 68 yaşındaki emekli artist Glice Farinas “Küba zaten listede olmamalıydı ama yine de Obama süper pozitif ve cesur bir karar aldı” ifadelerini kullandı. RUSYA Obama’ya Kongre engeli Gece Kurtları turu tepki çekiyor Rusya’nın Devlet Başkanı Vladimir Putin yanlısı ünlü motorcu çetesinin Sovyetler’in Nazi Almanyası’na karşı 2. Dünya Savaşı zaferini kutlamak için Kızılordu’ya atfen ”Berlin’e!” şiarıyla 25 Nisan’da başlatacağı turu gerilim yarattı. Doğu Avurpa’da 6 bin km. katedip 9 Mayıs’ta Berlin’de bitecek turu Polonya Başbakanı Ewa Kopacz, ‘hasmane provokasyon’ diye niteledi. Facebook’ta “Rus çetelerine hayır” başlıklı sayfa açıldı. Grubun lideri ‘Cerrah’ lakaplı Aleksander Zaldostanov geçen yıl Putin ile Harley Davidson marka motorsikletlere atlayıp Kırım’a gitmişti. ran’la nihai nükleer anlaşma için ABD Kongresi’nin söz hakkı talebini Başkan Barack Obama kabul etti. Kongre’de Cumhuriyetçilerle Demokratların İran anlaşmasına müdahale için güç birleştirmesi karşısında Obama’nın geri adım atması, nükleer müzakerelere belirsizlik gölgesi düşürdü. BM Güvenlik Konseyi’nin 5 daimi üyesi artı Almanya (5+1) ile İran arasındaki müzakerelerde nihai anlaşma için 30 Haziran mühleti var. Önceki gün ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi’nde 190 oybirliğiyle kabul edilip Genel Kurul’a gönderilen tasarı, İran’a yaptırımların kal İ Kongre ne yapar? kıp kalkmamasına odaklanıyor. Tasarının son şekline göre Obama’nın Kongre’ye göndereceği nihai anlaşmayı yasa yapıcılar ilkin 30 gün gözden geçirecek. O süre zarfında Obama, başkanlık kararnamesiyle getirdiği yaptırımları kaldırabilecek, ancak Kongre’nin yaptırımlarını iptal edemeyecek. Kongre oylamaya gidip anlaşmayı kabul etmeme kararı çıkarır ve Obama’ya gönderirse, 12 gün daha eklenecek. Obama kararı veto ederse, Kongre’nin vetoyu aşmak için 10 günü daha olacak. Başkanlık vetosunu aşmak için hem Temsilciler Meclisi hem de Senato’da üçte iki (süper) çoğunluk gerek. Anlaşma Kongre’ye 9 Temmuz’dan sonra sunulur sa, gözden geçirme süresi 60 güne çıkacak. Ayrıca Obama Kongre’ye İran’ın şartlara uymasıyla ilgili 90 günde bir rapor verecek. İsrail İstihbarat Bakanı Yuval Steinitz uzlaşma için “Mutlu bir gün. İsrail’in başarısı” dedi. ABD’deki İsrail lobi kuruluşu AIPAC “İran’la anlaşma anayasal sistemin güçler ayrılığı ilkesine tabidir; bu, demokrasimizin temel taşıdır” vurgusu yaptı. Ruhani’nin kesin şartı İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani “Yaptırımlar bitmezse, anlaşma olmaz. İmzalanması, İran ulusunu baskılayan yaptırımların kaldırıldığı beyanını içermek zorunda” dedi. Ruhani, anlaşmanın kaderinin Kongre’ye kalması için “ABD Senatosu ne demiş, bizim sorunumuz değil. Biz büyük güçlerle müzakere ediyoruz” yorumu yaptı. Dışişleri Bakanı Cevad Zarif de anlaşmadan Obama’yı sorumlu tutacaklarını söyledi. İsrail memnun Internazionale yazarı Francesco Peloso; durumu, “Papa Francesco Ermeni soykırımını tanımakla bir taşla birkaç kuş vurdu” mealinde özetle aktarıyor: “Papa böylece halihazırda dünyada zulüm gören Hıristiyanların savunmasını üstlendi. Hem de Doğu kiliselerinin ayrıcalıklı ortaklığına soyundu. Bunun karşılığında ödemek zorunda kaldığı bedel Türk hükümeti ile diplomatik bir kriz yaşamak ise onu da göze aldı!” Huffington Post gibi internet gazeteleri, krizin, TürkiyeVatikan ilişkilerinde “İnebahtı’nın devamı kıvamında” bir kırılma noktası olduğunu söylemeye dek işi vardırıyor… 50 metrekarelik evde ikamet eden “mazlumların Papa”sı ile “Türkiye’nin laik, Kemalist geçmişini tasfiye eden”; bin odalı sarayında saltanat süren “yeni Sultan”ın arasında bir süredir mayalanmakta olan krizin çok büyük semboller içerdiği ve pazar günkü ayinin de “bardağı taşıran son damla” olduğu belirtiliyor bu yayınlarda… Buradan devam. Yemen için ortak tatbikat Suudi Arabistan ile Mısır, Yemen’de devrik başkan Mansur Hadi’yi işbaşına getirip Husilerin isyanını bastırma temalı hava saldırılarının 3. haftasında ortak askeri tatbikat yapma kararı aldı. Mısır ve Körfez ülkeleriyle birlikte Suudi Arabistan’da gerçekleştirilecek tatbikat Yemen’e kara harekâtının başlayacağına yoruldu. Karar, BM’den Rusya’nın çekimser kalmasıyla Husiler ve müttefikleri olan eski devlet başkanı Ali Abdullah Salih güçlerine silah ambargosu ve yaptırımları onaylamasının ardından geldi. C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear