23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumartesi 31 Ekim 2015 EDİTÖR: SERKAN OZAN haber 15 Akın İpek: Otelimi istediler Kayyum tarafından el konulmadan önce Bugün TV’de sabah programı yapan Erkan Akkuş, dün sabah Periscope üzerinden yayın yaptı. Yayına Koza İpek Holding Yönetim Kurulu Başkanı Akın İpek de bağlandı. Yaşananları “iftaharla izlediğini” belirten İpek, sahibi olduğu Marmaris’teki Angel’s Peninsula Hotel’le ilgili önemli iddialarda bulundu. İpek, “Otelimde misafir ettiğim insanlar arayarak ‘Oteli bize devret, işlerini kolaylaştıralım’ diyorlar. . Işte kayyum darbesi Bugün ve Millet’in önünde bekleyen polis bazı gazetecileri binaya almadı. Gazeteler dün yayın politikalarının tam tersi bir içerikle çıktı olis zoruyla el konulan Bugün ve Millet gazeteleri, dün yayın politikalarının tam tersi bir içerikle çıktı. İki gazetenin de birinci sayfasında Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Davutoğlu haberlerine geniş yer ayrıldı. Bugün çalışanları ise sansüre karşı “Özgür Bugün” adıyla alternatif 8 sayfalık bir gazete hazırladı. İpek Holding’in Mecidiyeköy’deki binası önündeki çevik kuvvet polisi ve TOMA ablukası dün de devam etti. Çalışanlar demir bariyerlerin arasından geçerek işbaşı yaptı. Poliste bulunan bir listede isimleri olduğu için binaya alınmayan çalışanlara iş akitlerinin feshedildiği söylendi. Millet Gazetesi Yazıişleri Müdürü Cuma Ulus’un odasını organize şube polisleri bastı. A4 kâğıdına yazılan yazıyla görevden alındığı tebliğ edilen Ulus’un yerine atandığı öne sürülen Hüseyin Yahya Şekerci, polis eşliğinde odaya girdi. Polis Ulus’u binadan çıkardı. Çalışanlarına “gazete namusuymuş bilmem neymiş” diyen kayyum avukat Hasan Ölçer, sosyal medyadan şu mesajı paylaştı: “Atandığımız gazetelerin yayınları durmayacak, bilakis Anadolu insanının hissiyatına tercüman, ‘ahlâkî ve millî’ bir çizgide devam edecektir.” Bugün’e yayın koordinatörü olarak atanan eski havuz çalışanı ve sıvı iyot satıcısı olan Oğuz Müezzino ise “Sıvı iyot işiTARIK TOROS YARGIYA GİDİYOR Her gün karşılaşmış olduğumuz bu hadiselerle imtihan olunuyor. Bu yaşadıklarımız karşısında biz karakterimizden, şahsiyetimizden, doğru bildiğimiz şeylerden vazgeçecek miyiz, vazgeçmeyecek miyiz? İnşallah ben bütün arkadaşlarımızın doğru bildikleri şeyleri yapacaklarını adım gibi biliyorum. Sürekli karanlığın devam edecek hali yok” diye konuştu. Erdoğan, Menderes’e Benzetilebilir Ama... dalet ve Kalkınma Partisi (AKP), kendisini Demokrat Parti’nin (DP) ardılı olarak sunup dinsel duyarlığı olanları yanıltmaya çalışıyor. Kandırılmayı o kadar kanıksamışlar ki kendilerinin de herkesi kandırabileceklerini sanıyorlar. Gerçek öyle değil. Belki yaptıkları ile DP’ye rahmet okutur duruma geldiler, ama milletvekilleri yönünden irdelenince yaya kalıyorlar. HHH Menderes’le Erdoğan’ın sonları dışında kimi benzer yönleri var. İkisi de dini, dince kutsal sayılan kavram ve kişileri kullanarak oy almaya, iktidarlarını kurtarmaya çalıştılar. Dinselliğin ağır bastığı Arap ülkeleri halkının ikisini de “Sizi halife olarak görüyoruz” pohpohlamasına inandılar. Menderes, Fransa’nın sömürgeliğinden kurtulma savaşı veren Cezayir’deki toplu kıyımların Birleşmiş Milletler’de ele alındığı durumlarda Fransa lehine oy kullandırmıştı. Fransa da Menderes’e katkıları nedeniyle Legion d’Honneur nişanı vermişti. Sonradan Menderes’in bu süreçte gizlice silah ve para yardımı yaptığı, yazılan anılarla ortaya çıktı. Erdoğan’ın başbakanken de kimi dış olaylarda benzer bir yaklaşımı izlediği, gazetelere düşen haberler ve bant kayıtları nedeniyle biliniyor. Erdoğan da katkıları nedeniyle ABD’deki Yahudi örgütünden “Cesaret Madalyası” almış durumda... Benzerlikleri sıralamak olası, ama ikisi arasındaki benzerlikler, iş partilerinin milletvekillerine ve TBMM Grup toplantılarına gelince değişiyor. Menderes’in genel başkanı olduğu DP’nin Meclis Grup toplantılarında kendisine açıktan karşı çıkan, eleştiren milletvekilleri, hatta bakanlar var. Bunlardan birini, Samsun milletvekili Naci Berkman’ın sözlerini bu köşede aktarmıştım. (08.08.2008) Bir grup toplantısında, bakanları teker teker istifa ettirilmiş, kendisini kurtarmak için milletvekillerini, “Siz isterseniz hilafeti bile getirirsiniz” sözleriyle ikna etmiş, ama bakanları bulunmayan ilk başbakan olma özelliğini kazanmıştır. Peki, AKP Meclis Grubu’nda böyle cesur milletvekilleri ve bakanlar var mı? Var diyenin alnını karışlarım. Çünkü bu bir kimlik ve kişilik sorunudur. HHH AKP’nin afişlerinde Menderes’le birlikte yer verilen Turgut Özal’ı da es geçmeyelim. Medya düşmanlığını “2.5 gazete kalacak” diyerek açıklamış olan Özal, Cumhurbaşkanlığına çıkmış, ardından da partisi ANAP sıfırı tüketmişti. HHH Menderes, yargıya istediği kararları aldıramadığı için kurdurduğu Tahkikat Encümeni’ndeki belirlediği milletvekillerine yargıç ve savcı yetkisi vermişti. AKP’nin böyle bir sorunu yok. Ama kimi milletvekilleri, kendiliklerinden yargıç ve savcılığa soyunup yayın organlarını cezalandırmaya niyetleniyorlar. HHH “Aç tavuk, rüyasında kendisini arpa ambarında görürmüş” derler. Yarın sandığa giderseniz, Hanya’yı da Konya’yı da görmelerini sağlarsınız. Unutmayın Osmanlı saltanatı da oylamayla 1 Kasım’da kaldırılmıştı. Sıra niye ardıllarında olmasın... A P Eski Millet Kayyum Millet Özgür Bugün Kayyum Bugün ne Akşam Gazetesi’ni bırakınca girdim” mesajını paylaştı. Bugün ve Millet gazetesinin yayın politikaları, el konulmasının ardından tamamen değişti. Bugün gazetesinin manşetinde 29 Ekim kutlamalarından bir fotoğraf ve ‘Cumhur Meydanda’ sözleri yer aldı. Millet gazetesinin manşetinde ise “Türkiye Tek Yürek” başlığına yer verildi. Gazetelerin sayfalarını Erdoğan ve Davutoğlu’nun fotoğrafları süsledi. Gazetelerde tek bir köşe yazısı dahi çıkmadı. Bugün’ün 11, 12 ve 13. sayfalarının tamamı Erdoğan’ın, Davutoğlu’nun ve AKP’lilerin açıklamalarına ayrıldı. Özgür Bugün’de ise Kayyum Hasan Ölçer’in muhabirlere yönelik sözlü saldırısı, Bugün TV Genel Yayın Yönetmeni Tarık Toros ve İpek Holding’in sahibi Akın İpek’in açıklamaları yer aldı. Görevden alınan Bugün Gazetesi Yayın Koordinatörü Mehmet Yılmaz, Özgür Bugün’ün şu anda sadece abonelere gönderildiğini, pazartesi gününden itibaren de bayilerde satılacağını söyledi. Bugün ve Millet’in genel yayın yönetmenleri Erhan Başyurt ve Değer Özergin dün gazeteye geldi. Odasının kapısına Her şey değişti Pazartesi bayilerde kadar giden Başyurt, kapısının kilitli olduğunu görünce kapının önünde oturdu. Polis zoruyla insan kaynakları birimine giden Başyurt, 4 günlük izine çıkarıldığını öğrendi. “Bana genel yayın yönetmenliği görevinden alındığım tebliğ edilmedi. Bilgim dışında künyeden ismim çıkarılmış. Bilgim dışında bir gazete yapılmış, suç işlenmiş” dedi. Tarık Toros, Özgür Bugün yayınlarının (dün) gece saat 23.00’ten itibaren, http://www.medyamadokunma.com adresinden ve Can Erzincan TV üzerinden yayınlanacağını açıkladı. l İSTANBUL Zorunlu 4 günlük izin Sıvı iyot işi yapıyor TARIK TOROS YARGIYA GİDİYOR: ‘Beyfendi’ye arz acelesi var pek Medya Grubu’na kayyum atanmasıyla görevden alınan Bugün TV Genel Yayın Yönetmeni Tarık Toros, hukuki süreç başlatacağını söyledi. Toros, “Biz sıramızı savdık” demek istemiyorum. ‘Sıra kime gelecek’ diye sormak istemiyorum. Biz bir bariyer, duvar olalım ve bu iş burada dursun artık başkasına çarpmasın” dedi. Cumhuriyet Bayramı ile başlayan tatilin kayyum için yararlı olduğunu kaydederek, hiçbir yere itiraz edemediklerini söyledi. Toros, “Pazartesi gününden itibaren başta yapılan işlemleri durdurmak için harekete geçiyoruz. Bir an evvel işi halledip araziyi temizleme ve pazartesi gününe kadar beyefendiye arz haline getirmeye çalışıyorlar” dedi. El konulmayla seçim sonuçlarının objektif bir şekilde verilmesinin engelleneceğini kaydeden Toros, “Herkesi kapının önüne koyuyorlar. Adamlarını getirecekler havuzdan” dedi. l İSTANBUL / Cumhuriyet DÜNYACA ÜNLÜ GAZETECİLER’DEN ERDOĞAN’A MEKTUP: Mektubu imzalayanlar arasında New York Times Genel Yayın Yönetmeni Dean Baquet, Washington Post Genel Yayın Yönetmeni Martin Baron, La Stampa Genel Yayın Yönetmeni Mario Calabresi, La Repubblica Genel Yayın Yönetmeni Ezio Mauro, El Pais Genel Yayın Yönetmeni Antonio Cano, Buzzfeed Genel Yayın Yönetmeni Ben Smith, ARD Genel Yayın Yönetmeni Thomas Baumann, Süddeutsche Zeitung Eş Genel Yayın Yönetmeni Wolfgang Krach, Welt Genel Yayın Yönetmeni JanEric Peters, ZDF Genel Yayın Yönetmeni Yardımcısı Elmar Thevessen, VG Genel Yayın Yönetmeni Torry Pedersen, VICE Media kurucusu Shane Smith ve AFP Küresel Haber Müdürü Michele Leridon da bulunuyor. İ Erdoğan’a yazılan mektubun yayımlandığı WANIFRA’nın internet sitesinde üzerinde düşünce özgürlüğüne ilişkin Anayasa maddesinin yazılı olduğu bir Türk bayrağı görseli kullanıldı. BASIN KONSEYİ: Kayyumu HSYK’ye şikâyet ediyoruz asın Konseyi, İpek Medya Grubu’na el koyan kayyumları Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’na (HSYK) şikayet edeceklerini duyurdu. Açıklamada, “Gazetecilere hakaret edilemez. Gazetecilik faaliyetine kayyumlar karışamaz” denildi. Konsey açıklamasında “Kanaltürk ve Bugün televizyonları ile gazetelerine polis marifetiyle hukuksuz el konulmasından sonra, bir de kayyumun gazetecilere hakaret etmesi kabul edilemez. Yaşananlar, tamamen hukuk dışıdır, Anayasaya aykırıdır. Yasaya göre, ancak mal varlıklarını tarafsızca idare etmek ve malları yönetip, korumakla yükümlü ve tarafsız olması gereken kayyumun; gazetenin yayın politikasına karışması, gazetecileri işten atması asla görevi değildir” ifadeleri kullanıldı. Açıklamada şu ifadeler kullanıldı “Taraflı olduğu belli olan kayyumu atayan Ankara 5. Sulh Ceza Mahkemesi yargıcını ve savcısını, hukukun çiğnenmesi nedeniyle; HSYK’ye şikâyet ediyor değiştirilmelerini talep ediyoruz” l Haber Merkezi B ünyanın önde gelen gazete ve haber sitelerinden 50’yi aşkın genel yayın yönetmeni, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a mektup yazarak ‘Türkiye’de basın özgürlüğünün giderek kötüleşmesine ilişkin derin endişelerini’ iletti. Yüzün üzerinde ülkede 35 bini aşkın yayıncıyı temsil eden Dünya Gazeteler ve Haber Yayıncıları Birliği (WANIFRA), Dünya Editörler Forumu (WEF), Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) ve Uluslararası Yazarlar Birliği PEN öncülüğünde kaleme alınan mektupta, son iki ayda Türkiye’deki yayın organları ve gazetecileri hedef alan saldırıların ‘alarm verici DEHŞETE DÜŞÜYORUZ D boyutlara’ ulaştığı belirtildi. Mektupta şu ifadeler kullanıldı: “Bu yıldırma atmosferinde, gazetecileri esas görevlerini yapmalarını sağlayacak tedbirlerden yoksun bırakan ‘cezasızlık kültürünün’ yükselişi endişe veriyor. Hükümetin bağımsız ya da muhalif gazetecilere yönelik saldırıları kınamaya yönelik isteksizliği ve bazı durumlarda ihmali daha da ürkütücü. Yayın yönetmenleri olarak gazetecilerin, yayın organlarının ve medya gruplarının bu şekilde hedef alındığını görmekten dehşete düşüyoruz” Gazeteciler, Erdoğan’a gazetecileri koruyun çağrısında bulundu. Hasan Cemal: Darbe günlerinden beter Türkiye’de muhalif basının “Erdoğan’ın sandıktan güçlenerek çıkması halinde baskıların artacağına” dair korkularını haberleştiren Reuters, gazeteci Hasan Cemal’in izlenimlerine yer verdi. Kariyerinde “basın özgürlüklerinin hiç bu kadar kısıtlanmadığını” söyleyen Cemal, “bağımsızlıktan nefret eden sultanın emirlerine” işaret etti. Cemal, “Kenan Evren günlerinin 2. sınıf demokrasisi bile bugünden iyiydi” dedi. Cem Küçük yine tehdit etti tar yazarı Cem Küçük, dünkü köşe yazısında Koza İpek Medya Grubu’na kayyum atanmasının “devletin en doğal hakkı olduğunu” savundu ve İngiltere’de yayın yapan ‘News of The World’ gazetesinin de benzer gerekçelerle İngiltere devleti tarafından kapatıldığını iddia etti. Twitter hesabından açıklama yapan İngiltere’nin Ankara Büyükelçisi Richard Moore ise Küçük’ün iddialarının tamamen gerçekdışı olduğunu belirtti ve “Gazeteyi kapatma kararını News International kendisi almıştı” dedi. Küçük, dün katıldığı bir televizyon programında el konulan Bugün ve Kanaltürk televizyonu çalışanlarına destek veren Fox Haber ekibini de tehdit etti. Küçük, “Belki bu Murdoch’la ilgili dosyayı devletimiz İngiltere’den isterse burdaki Murdoch’un temsilcilerine de o belgeyi sunabilirler. Fox’taki arkadaşlar bence akıllı olsunlar. Bunu en tepe bilgi olarak söylüyorum. İngiltere’den bu bilgi istenecek, gelecek ve Murdoch’la ilgili bu dosya buradaki yetkililerin önüne konacak. Dolayısıyla oradaki arkadaşların akıllı olmasında fayda var. Bu Ercan Gün’le (haber müdürü) bu işleri yürüteceğinizi sanıyorsanız çok yanılıyorsunuz” dedi. S Dayak, hapis, kurşun GD Ankara Şubesi, temmuzeylül dönemini kapsayan Medya Raporu’nu açıkladı. Tespitler şöyle: Burun kırma, dipçik, kaçırma: Uludere’de Mahmut Oral ve diğer gazeteciler askerler tarafından tartaklandı. Nusaybin’de polisler gazetecilere silahlarının dipçikleriyle vurdu. Sendika.org muhabiri Bora Balcı’nın yol ortasında kaçırılıp tehdit edildi. ‘400 vekil’ baskını: Erdoğan’ın “400 vekil alınsaydı, bunlar olmazdı” açıklamasını haberleştiren Hürriyet gazetesi, AKP’li Abdurrahim Boynukalın öncülüğünde bir grup tarafın Ç dan basıldı. Ahmet Hakan, 3’ü AKP’li 4 kişinin saldırısına uğradı. ‘Küçük’ tehditler: Star gazetesi yazarı Cem Küçük, “İstersek seni sinek gibi ezeriz. Bugüne kadar merhamet ettik de hâlâ hayatta kalabiliyorsun” ifadeleri ile Hakan’ı tehdit etti. Küçük, gazetemiz yazarı Celal Başlangıç için “Bu adam PKK militanıdır” dedi. Küçük, “MİT TIR’ları olayı ABD’de yaşansaydı, CIA o muhabirleri öldürürdü. Can Dündar’a gözaltının orada olması lazımdı. İddia ediyorum hukukla çözmezlerdi bunu” dedi. Hedef ‘Cumhuriyet’: Eski Kocaeli Valisi Ercan Topaca’nın, makam tuvaletine altın kaplama malzemeler kullanıldığı yönündeki haberi nedeniyle muhabirimiz Canan Coşkun hakkında, soruşturma başlatıldı. Çizerimiz Musa Kart hakkında, karikatürde Erdoğan için “Gemisini yürüten kaptan” ifadesini kullandığı için soruşturma açıldı. Bilal Erdoğan’ın şikâyeti üzerine, muhabirimiz Alican Uludağ hakkında, soruşturma açıldı. Nokta toplatıldı: Erdoğan’ın arkada şehit cenazesi geçerken selfie yaptığı bir görüntünün yer aldığı Nokta dergisi toplatıldı. l ANKARA C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear